25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 MART 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR MEHMET PESEN’İN SERGİSİ İŞ SANAT’TA 15 ALİ CABBAR’DAN ‘KIRMIZI KORİDOR’ Dört farklı akım, iki yüz yapıt, bir ressam Kültür Servisi Mehmet Pesen’in 1944’ten günümüze ortaya koyduğu yaklaşık 200 eseri “Dört farklı akım, iki yüz yapıt, bir ressam: Mehmet Pesen” adlı retrospektif sergiyle İş Sanat Kibele Sanat Galerisi’nde sanatseverler ile buluştu. 14 Nisan’a dek görülebilecek sergide, Pesen’in nakış, yarı soyut, figüratif ve çağdaş minyatür dönemi eserleri yer alıyor. Sağlık sorunları nedeniyle sergiye katılamayan Mehmet Pesen ve onu yalnız bırakmayan eşi yerine oğlu Aydın Pesen ve torunları açılışta ev sahipliği yaptılar. 1923 yılında İstanbul’da doğan sanatçı, 1947 yılında Leyla Gamsız, Nedim Günsür’ün de aralarında olduğu ressamlarla “Onlar Grubu”nu kurdu. Sanat hayatının ilk yıllarından beri oyunları, ozanları, düğünleri, kümesleriyle halk kültür ve yaşamına resimlerinde büyük yer verdi. İlk kişisel sergisini 1957’de açan sanatçı, 1970’lerin sonlarında Batı resminden devşirdiği derinlik ögesini katarak kendi tarzını yarattığı minyatürde karar kılarak onlarca yapıt üretti. 1984’te Pesen’in yapıtlarından ikisi UNICEF kartpostallarına basılmak üzere seçildi. Türkiye için bir ilk olan bu başarının ardından sanatçı 1986’da, yine UNICEF ile Strasbourg Akademisi’nin birlikte düzenlediği Uluslararası Kartpostal Yaratımları Yarışması’nda 34 ülkeden 600 yapıt arasından seçilen “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” adlı yapıtıyla Büyük Ödül’ün sahibi oldu. Sanatçı, 2000’li yılların başında halk kültürümüzde önemli bir yeri olan nazar boncuklu figüratif ve yarı soyut resimler yapmaya başladı. 2011 yılında damar ve felç hastalığının ilerlemesi nedeniyle bedeninin neredeyse tümünü kullanamaz hale gelince yatak bağımlısı oldu ve sanatsal üretimine son vermek zorunda kaldı. utanç kaynağı’ PEN Türkiye Merkezi Duygu Asena Ödülü, tutuklu bulunan Ayşe Berktay ile Büşra Ersanlı’ya verildi Kültür Servisi2012 PEN Duygu Asena Ödülü, KCK davası kapsamında tutuklu bulunan iki önemli aydına, Ayşe Berktay Büşra Ersanlı ile Büşra Ersanlı’ya verildi. Tarık Günersel başkanlığında, Halil İbrahim Özcan, Sabri Kuşkonmaz, Ahmet Erözenci, Tülin Dursun, Zeynep Oral ve Mario Levi’den oluşan PEN Türkiye Merkezi Yönetim Kurulu’nun yaptığı açıklamada, ödülün Berktay ve Ersanlı’ya verilme gerekçesinin “insan haklarını savunmaları, kadınların bilinçlenmesine yönelik çalışma yapmaları, mağdurun yanında yer almaları, barış için yılmadan mücadele etmeleri” olduğu vurgulandı. PEN Türkiye Merkezi’nden yapılan açıklamada, “Onların varlığı Türkiye için övünç kaynağı, pek çok başka aydın gibi tutuklu olmaları ise demokrasi açısından açıklanamayacak bir utanç kaynağıdır” denildi. PEN Türkiye Merkezi’nin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Berktay ile Ersanlı’yı ziyaret edeceği, ödül töreninin ise tahliye edilmele ma ve dayanışma platformu olan rinden sonra gerçekleştirileceği öğ PEN’in kurucuları arasında George Bernard Shaw ile renildi. H.G.Wells yer aldı. GüBDP İstanbul İl nümüzde PEN UluslararaYönetimi üyesi, çe? PEN yöneticileri sı Yönetim Kurulu ise şu virmen Ayşe Berk8 Mart Dünya isimlerden oluşuyor: Baştay, 4 Ekim 2011 taEmekçi Kadınlar kan John Ralston Saul rihinde 9 ilde yapılan (Kanada PEN), Genel SeKCK operasyonunda Günü’nde Berktay gözaltına alınmış, tuve Ersanlı’yı ziyaret kreter Hori Takeaki (Japon PEN), Sayman Eric tuklu yargılanmak üzere edecekler. Ödül Lax (Amerika PEN), Bakırköy Kadın Kapalı töreni ise tahliye Sylvestre Clancier (FranCezaevi’ne gönderilmişti. sa PEN), Tarık Günersel Marmara Üniversitesi Siedilmelerinden (Türkiye PEN), Marketa yaset Bilimi ve Uluslarsonra Hejkalova (Çek PEN), arası İlişkiler Bölümü gerçekleştirilecek. Philo Ikonya (Kenya Öğretim Üyesi Prof. Dr. PEN), Gilwon Lee (Kore Büşra Ersanlı da aynı PEN), Yang Lian (Baoperasyonda gözaltına ğımsız Çin PEN), alınmıştı. Prof. Ersanlı da Haroon Siddiqui o tarihten bu yana Bakır(Kanada PEN). köy Kadın Kapalı CezaTürkiye Merkezi evi’nde tutuklu olarak 1950’de Halide Edip yargılanıyor. Adıvar’ın başkanlıİlk adımını 1921’de ğında kurulan oluşuLondra’da atan Dünya mun kurucular arasında Yazarlar Birliği PEN, o Ahmet Hamdi Tanpınar zamandan beri edebiyatın bütün dillerde gelişmesi, ifade özgürlü ile Sabri Esat Siyavuşgil de yer alıyordu. 12 Eylül darbesiyle kapanan PEN ğü ve dünya barışı için çalışan bir kuKulübü daha sonra Yaşar Kemal’in lüpler federasyonu olma özelliği taşıyor. Dünya yazarlarının tanışma, tartış başkanlığında hayata döndürülmüştü. Ayşe Berktay ‘Tutuklulukları Kimliksiz ikonalar Kültür Servisi Yapı Kredi Kültür Merkezi, 10 Mart15 Nisan tarihleri arasında Ali Cabbar’ın son projesi “Kırmızı Koridor” sergisine ev sahipliği yapacak. Başak Şenova’nın küratörlüğünde hazırlanan sergideki çalışmaları sıralandığı koridorda izleyiciyi ikonaları selamlayacağı bir geçit törenine davet ediyor. Cabbar’ın beden dilini kullanan, yüzleri görünmeyen figürler üzerinden günümüzün yaptırımlarını, güçlerini, değerlerini, umutlarını, yasaklarını ve inançlarını eleştirel bir yaklaşımla işlediği sergide, sorgusuz kabullendiğimiz bu değerlerden yola çıkarak ürettiği kimliksiz ikonalar yer alıyor. Yaşamın ölümle olan ilişkisini grafik bir dil kullanımıyla gözler önüne seren sanatçı, ölümün meşru kılınmasını, kabullenilmesini, sorgulamadan sahiplendiğimiz bu değerlerin sömürülmesine bağlıyor. Sürekli şefliğini Ender Sakpınar’ın üstlendiği Eskişehir Belediyesi Senfoni Orkestrası 10 yaşında Bu kentte yaşamak ayrıcalık EGEMEN BERKÖZ İçinden geçtiğimiz iç karartıcı günlerde Eskişehir’e gitmek doğrusu iyi geldi. Bu aydınlık yüzlü kentin caddelerinde sıfır dolaylarında sıcaklığa karşın dolaşırken, hele de Sanat ve Kültür Sarayı’ndaki konserde ülkeme inancım, geleceğe umudum tazelendi. Konser, Eskişehir Belediyesi Senfoni Orkestrası’nın 10. yıl konseriydi. Kuruluşundan bu yana sürekli gelişen, gerçek bir senfoni orkestrası olma yolunda ilerleyen bu genç orkestranın yirmili yaşlarda, altmışın üzerinde üyesinin gülen yüzleri bile yetti aslında. 2004’te, Azerbaycanlı ünlü besteci Üzeyir Hacıbeyov’un, Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin oynadığı “Arşın Mal Alan” operetiyle yapılan açılışına katıldığım 600 kişilik opera salonunun o 24 Şubat akşamı tümüyle dolu olmasıysa ayrı bir mutluluk kaynağıydı. Evet, ülkenin başkenti de, en büyük kenti de gerçek bir opera evinden yoksunken nüfusu yaklaşık 750 bin olan bu Orta Anadolu kentinde sahnesi, orkestra çukuru ve her türlü donanımıyla eksiksiz bir opera salonu vardı ve açılışından bu yana Devlet Opera ve Balesi her ay bir opera ya da bale sahneliyordu burada. Üstelik… (Arkası yazının sonunda!) En çalışkan orkestra Konserin izlencesi canlı ve kısa yapıtlardan oluşturulmuştu. Sürekli şefi Ender Sakpınar’ın yönettiği orkestra konsere Amerikalı besteci Packales’in Orkestra için Tango / Tour Retour adlı yapıtıyla başladı. Ardından Astor Piazzol leri de başlayacakmış. la’nın altı tangosunu yorumlayan Belediye, bütün bunları yapabandoneon sanatçısı Tolga Salbilmek için gereken kaynağı yaman’a eşlik etti. İkinci bölümse pım işlerini üstleniciorkestranın çaldığı Halere vermeyip kendi çaturyan’ın iki yapı? Eskişehir’in olanaklarıyla yaparak tıyla açılıp Romen pansağlıyormuş. Restore flüt sanatçısı Marian övüncü Senfoni edip otel olarak kiraya Gheras’ın orkestra eşOrkestrası verdikleri tarihi Odun liğinde yorumladığı kuruluşundan bu Pazarı Evleri ve TMO Morricone, Bartok, siloları da birer gelir Gheorghe Mustea ve yana sürekli Grigoras Dinicu yapıt gelişmiş. Çok genç kaynağı olmuş kent için. larıyla sona erdi. ve sürekli şefi İstanbul KadıKonserden sonra koEnder Sakpınar’ın köy’den bile sürekli nuştuğumuz Ender Bey orkestradan ve konserdeyişiyle ülkenin izleyicileri olan Senfoni Orkestrası’nı, den hoşnuttu; ama Esen çalışkan oyunlarını 8 ayrı sahkişehir’e bir orkestrayı orkestrası... nede sergileyen Beleçok gören bazı kişilerin diye Tiyatrosu’nu, yerel basındaki yayınmüzelerini bu yöntemlarından yakınıyor, bu le kurmuşlar, yaşatıyorlar. orkestra Türkiye’nin en çalışkan orkestrası diyordu. Mevsimi her onanımlı bir operaevi yıl Eskişehir’in kurtuluş günü Eskişehir’de çağdaşlaşma yöolan 2 Eylül’de özel bir konserle nündeki atılımlar durmuyor. açıyor ve haziran sonuna kadar her hafta iki konser veriyorlarmış. Martta 2. Ulusal Opera ve Bale Günleri var. Nisanda Planetarium erçek bir vaha (Gözlemevi) açılacak. Balmumu Heykel Müzesi’nin açılışı mayısÇağdaş, uygar bir Avrupa kentinden ayırt etmek zor Eskişehir’i. ta. Bu müzenin ilginç bir özelliği var: Heykellerin tümü Başkan Kentte dolaşmaya çıktığınızda Büyükerşen’in ürünü. Bu çağdaş, gözünüze önce alanları, caddeleri yaşanası kenti yaratan, Belediye süsleyen heykeller çarpıyor. Eski Başkanı Prof. Dr. Yılmaz BüyüFrig kenti Dorlion’u simgeleyen kerşen’in.. Üstelik! Daha büyük aslan heykelleri bunların belki de ve daha donanımlı bir operaevinin en anlamlısı. Sonra alanlar, cadde yapımı sürüyor. Şimdilik adı deler ve çok alçak, kimi yerlerde Kongre Merkezi. Döner sahnesi, yol düzeyinde olan kaldırımlar, orkestra çukuru, teknik donanımı vızır vızır işleyen tramvaylar… ve 1300 kişilik salonuyla ülkemiSonra, sanayi atıklarından temizzin ilk gerçek operaevi olacak. lenmiş.. değişik renklere boyanUmarım, Eskişehir’in kurtuluşumış köprüleri.. kıyısı boyunca dizili kahveler, lokantalar.. yazın in nun 90. yıldönümü olan 2 Eylül 2012’ye yetişir. sanların yüzüp güneşlendiği plajı, Gel de, keşke Eskişehir’de yagezinti tekneleriyle Porsuk Irmaşasaydım deme! ğı… Yakında tarifeli tekne sefer D G C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle