19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 OCAK 2012 CUMA CUMHURİYET SAYFA DİZİ 9 MUMCU ‘HERKES SİLAHSIZ VE SALDIRISIZ ÖRGÜTLENME HAKKINA SAHİPTİR, AMA HERKES’ DİYOR Demokrasi varsa siyasi suç olmaz eliyoruz barış ve demokrasiye. Arkadaşlar, demokrasinin olduğu yerde siyasi suçlara ceza davası olmaz. Herkes silahsız ve saldırısız örgütlenme hakkına sahiptir, ama herkes. Dinci partilerden Marksist partilere kadar. Türkiye’de böyle bir düzen kurulmadıkça arabesktir demokrasimiz, eksiktir. Demokrasi değildir, sahtesidir demokrasinin. Türkiye’de demokrasiyi savunan insanın amentüsü, düşünce suçlarına karşı çıkacak. Efendim bizden yana olanların düşünce suçlarına karşı çıkmayacak sadece, bütün düşünce suçlarına karşı çıkacak. Erbakan gayri ciddi bir adam olarak görülebilir, bence sululuktan mahkum edilmesi gerekirken laiklik nedeniyle mahkum oldu. Hep düşünürüm Erbakan Hoca’yı, ceza yasasında sululuk diye bir madde bulacaksın, ondan mahkum edeceksin. Laiklik… Erbakan Hoca’nın da yargılanmasına karşı çıkacaksın. Ona karşısın buna yandaş, bu olmaz. Ben işkencenin olmadığı, düşünce suçunun olmadığı, herkesin silahsız saldırısız, eşitçe özgürce tartıştığı, dinci partiyle Marksist partinin kurulduğu bir düzen istiyorum. Ancak TELEFON SANSÜRLERİ VARDI Türkiye’de biz 12 Eylül döneminde neyin yasak olduğunu sizlere duyuramadık bile, çünkü telefon sansürleri vardı. Diyor ki, şu konudan söz etmek yasaktır. O zaman okuyucu “Niçin yazmadı” diye soruyor, “Oktay Akbal, İlhan Selçuk niçin yazmadı” diye soruyor. Ali Sirmen zaten yazamazdı, ancak eşine mektup yazabilirdi, cezaevindeydi. Yazı yeteneğini öyle geliştirdi. “Uğur Mumcu niye yazmadı?” Çünkü yazamıyorduk, sokağa çıkma yasağı nasıl somut bir gerekçeyse o da öyleydi, gazeteyi kapatıyorlardı. Telefon sansürü vardı, “Ecevit’ten bahsetmek yasak!” O kadar komik yasaklar vardı ki. Bir gün magazin basını bizim arka sayfamızda Time’dan mı Newsweek’ten bir resim, boşlukta bir Sovyet çocuğu, bebeği, Moskova sokaklarında güzel bir çocuk. O resmi koymuş bizim magazin sayfası sorumlusu. Sıkıyönetimden aradılar “Bu nedir?” diye, biz de “nedir, çocuk” dedik. “Ama Moskova sokaklarında dolaşan çocuk?” “Olabilir, Moskova sokaklarında komünistler de dolaşıyor, çocuklar da dolaşıyor.” Yetkili bana dedi ki, şimdi bunu mizah diye dinliyorsunuz ama bunlar oldu, bir besili çocuğu göstermek şirin bir çocuğu göstermek dolaylı yolla komünist propagandası. İki üç gün sonra bir rastlantı, Çin Halk Cumhuriyeti Komünist Partisi yöneticileri Pekin sokaklarını süpürürken bir resim. O da komünizm propogandası sayılıyordu, az kalsın gazete kapatılıyordu. G o zaman ki, televizyonda bütün düşünceler açıklanır, o zaman Atatürkçü maskesi takmış Abdülhamitlerle de daha iyi mücadele edebiliriz. O zaman Rabıta örgütünden devlete maaş bağlatan insanların maskelerini televizyondan halkın önünde yırtma olanağı bulabiliriz. Ama bugün ne oluyor? Bugün CIA milliyetçiliğine birtakım ideolojik kılıflar büründürerek, muhafazakârlık, milliyetçilik, Atatürk inkılapçılığı diye ortaya sürüyorlar. Atatürkçüyüm diyen insan, madde 1, emperyalizme ve kapitalizme karşı koyar. Madde 2, uşak olmaz uşak! Ne Amerika’ya ne Sovyetler’e ne Çin’e ne Avrupa’ya uşak olmaz. Madde 3, Kuvayı Milliye ruhuna sahip olur, emperyalizme ve kapitalizme karşı halkı örgütler. Başı dimdik olur. Tam bağımsızlık ilkesinden söz eder, onu suç saymaz. Atatürk devrimleri için inkılap demez, devrim der devrim! Arkadaşlar bakın, 23 yıl önce yasaklar vardı. 10 kişi bir araya gelemiyordu. Bugün Dikili’de bir aradayız. Yarın bir başka alanda, öbür gün bir başka alanda. Daha başka gün Ankara’da Tandoğan alanında, İstanbul’da Taksim alanında 1 Mayıs’ı da kutlayacağız, 23 Nisan’ı da, 19 Mayıs’ı da, 29 Ekim’i de. u düzen korkuya, yılgınlığa ve sömürüye dayanıyor. Cezaevine giren, bekleme salonu gibi hemen öbür tarafa geçiyor veya döneklik başlıyor. Paramızı da Paris’teki bankalardan alalım, olmaz bu. İnsan ahlakı bakımından, basın ahlakı bakımından eleştiriyorum bütün bunları. b Şakşakçı kervanı asaklar, niçin bütün bunlar? Bunlar aslında anavatandaşların iktidarı sürsün diyedir. Sabancı’nın, Koç’un, İstanbul burjuvazisinin, taşra burjuvazisinin kârları sürsün diyedir. Dönek yazar Çetin Altan daha iyi yazı yazsın diye, Mehmet Barlas daha iyi yazı yazsın diye. Biz eskiden mebus transferlerine kızardık, şimdi de gazeteci transferleri başladı. Bastır 70 milyon, geç o tarafa, aylığı 3 milyon bir kotra. Bu nedir? Ve paralarını yurtdışında bankalardan alan eski solcu yazarlar, Çetin Altan… Ben her yerde söylüyorum, Çetin Altan hepimizin dostuydu. Çok da yakın arkadaştık. Birtakım yazılar yazıyor, okuyorum. Dün okudum, liberalleri yazıyor, Türkiye’de liberal varmış sanki. ANAP liberalmiş. Çetin Altan hiç kuşkusuz çok iyi bir konuşmacıdır. Ben her yer Y de kendisine meydan okuyorum, diyorum ki ey Çetin Altan sesimi duyuyor musun? Sen hünerli bir gazetecisin, çok iyi bir konuşmacısın. Eğer dürüstlüğünden bir parça kalmışsa, eğer o zekândan bir parça kalmışsa gel halk önünde tartışalım. Çetin Altan dönekliğine en güzel gerekçeleri bulan hünerli bir yazardır. Ama bugün eleştirdiği düzenin acı meyvelerinden biri haline gelmiştir. Niçin, çünkü bu düzen korkuya, yılgınlığa ve sömürüye dayanıyor. Cezaevine giren, bekleme salonu gibi hemen öbür tarafa geçiyor veya döneklik başlıyor. İşte Tercüman gazetesinin eski genel yayın müdürü Hakkı Öcal, eski Marksistlerdendir. TRT Genel Müdürü, eski Marksisttir. Benim için basında ‘terör uzmanı’ gibi laflar çıkıyor. Ben hiçbir şeyin uzmanı değilim, sadece bir şeyin uzmanıyım, eski Marksistlerin. Nerede ne yapıyor onu bileceksiniz. Çünkü bizler, binlerce, yüz binlerce kişi tarafından okunan yazarlarız. Ola ki bizim yazılarımızı okuyup eyleme geçen veya geçmiş olan insanlar vardır. Düşüncelerinde bizim yazılarımızın etkisi olan insanlar vardır. Onlara karşı bir sorumluluğumuz yok mudur? Onlar hapsolsun, onlar mahkum olsun, onlar idam edilsin ve biz girelim ANAP’ın şakşakçılığı kervanına. Olmaz. Paramızı da Paris’teki bankalardan alalım, olmaz bu. İnsan ahlakı bakımından, basın ahlakı bakımından eleştiriyorum bütün bunları. Türkiye’de bu yılgınlığın, bu dönekliğin sonuçlarından biridir bu. VEFAT Merhum Dr. Kemal İNCESULU’nun eşi, annemiz, anneannemiz, babaannemiz, akrabamız, Cumhuriyet kadını ve öğretmeni Canımız, Yüreğimizin Işığı Öner Ünalan’ı (Ragıp Gelencik) yitirişimizin birinci yıldönümünde, özlemle anıyoruz. NACİYE İNCESULU’yu kaybettik. Cenazesi 27.01.2012’de ikindi namazını takiben Alsancak Hocazade Camisi’nden kaldırılacaktır. Tüm sevenlerine duyurulur. BİTTİ AİLESİ TMMOB JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ’NDEN Şubemiz 11. Olağan Genel Kurulu aşağıda belirtilen gün ve saatte yapılacaktır. Üyelerimizin katılımı önemle rica olunur. Çoğunluklu Genel Kurul Toplantısı: Tarih: 04.02.2012 Saat: 10:00 Yer: TMMOB JMO İstanbul Şubesi Halaskargazi Cad. Teyyareci Cemal Sok. No:1 Kat: 3 ŞişliİSTANBUL Çoğunluksuz Genel Kurul Toplantısı: Tarih: 11.02.2012 Saat: 10:00 Yer: TMMOB JMO İstanbul Şubesi Halaskargazi Cad. Teyyareci Cemal Sok. No:1 Kat: 3 ŞişliİSTANBUL GÜNDEM: 1 Açılış ve Başkanlık Divanı Seçimi 2 Saygı Duruşu 3 Şube Çalışma ve Mali Raporlarının Okunması ve Değerlendirilmesi 4 Çalışma ve Mali Raporlar Üzerinde Görüşmeler 5 Şubenin Yeni Dönem Yıllık Bütçelerinin Görüşülmesi ve Değerlendirilmesi 6 Şube Yönetim Kurulu ve Delegelerin Asıl ve Yedek Adaylarının Belirlenmesi 7 Dilek ve Temenniler 8 Seçimler Seçimler: Tarih: 05.02.2012 Saat: 09:0017:00 Yer: TMMOB JMO İstanbul Şubesi Halaskargazi Cad. Teyyareci Cemal Sok. No: 1 Kat: 3 ŞişliİSTANBUL Seçimler: Tarih: 12.02.2012 Saat: 09:0017:00 Yer: TMMOB JMO İstanbul Şubesi Halaskargazi Cad. Teyyareci Cemal Sok. No: 1 Kat: 3 ŞişliİSTANBUL İncesulu, Yıldırım Aileleri, Yücel Dağlı ve Ailesi Not: Çelenk gönderilmemesi, dileyenlerin ÇYDD’ye bağışta bulunmaları rica olunur. T.C. ADANA 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAPU KAYDI: Adana İli, Seyhan İlçesi, Kanalüstü Mah, 168 Pafta, 8663 Ada, 2 Parselde kayıtlı, 1/58 Arsa Paylı, A Blok, 4. Kat, 8 Nolu Bağımsız Bölüm numaralı taşınmaz. İMAR DURUMU: Şehir imar planında “E= 2,4 Yoğunluklu Yapı Nizamı” olarak ayrılan alan içinde bulunmaktadır. ÖZELLİKLERİ VE DEĞERİ: Bağımsız bölüm Adana İli Seyhan İlçesi Pınar Mah. Mücahitler Cad. Kırlangıç Apt. Kuzey tarafında bulunan sitedeki A Blok K: 4 D: 8 nolu mesken, Güney, Batı, Doğu cepheli, üç oda, bir salon, Mutfak, banyo, tuvalet ve iki balkon olarak düzenlenmiş olup, iki oda tadilat yapılarak birleştirilmiş, bir balkon camekan ile kapatılmıştır. Zeminler seramik kaplama, duvarlar alçı saten, doğramalar ahşap yağlıboyalıdır. Daire 135 m2 alanlıdır. Bağımsız bölüm şehrin gelişen bölgesinde, cadde cepheli olup, bulunduğu yer mevkii, İmar Planındaki konumu ve halihazır tadilatlı durumu, kullanılış şekli, mesahası gibi hususları göz önüne alındığında, mahalli rayiçlere ve alım satım fiyatlarına göre Arsa Payı dahil değeri 100.000,00.TL olup. Gayrimenkul bu bedel üzerinden satışa çıkarılmıştır. (İşbu taşınmazın açık artırma ilanı ilanla birlikte aynı zamanda tapu kaydında ilişiği bulunan tüm alakadarlara ilanen tebliğ olunur.) Satış şartları: 1 Satış 12/03/2012 Pazartesi günü saat 11.00 ile 11.10 arasında Adana Adliye Sarayı, 5. Kat İhale Odasında açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 22/03/2012 Perşembe günü aynı yer ve aynı saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini ve tahmin edilen kıymetin %40’ını geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. %1 KDV, Damga Resmi, Tapu Harç ve Masraflarının 1/2’si alıcıya aittir. Aynından doğan birikmiş vergiler, tellaliye ücreti ve Tapu Harç Masraflarının 1/2’si satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarının dayanağı belgelerle (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve temerrüt faizinden alıcı ve kefilleri nesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışı iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/155 Tal. sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek/64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 4933) Dosya No: 2011/155 Talimat C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle