Katalog

SAYFA CUMHUR YET 4 EYLÜL 2011 PAZAR 4 HABERLER CHP’li Muharrem İnce, Yalova’daki imar yolsuzluğu iddialarının araştırılması gerektiğini söyledi ‘Şimdiki Zamanlar’ Ve Erim Gözen Sevgili, Geçen gün, değerli dostum Prof. Dr. Engin Ataç ile telefonda konuşuyorduk. Bir ara, Pera Müzesi’ndeki Şimdiki Zamanlar Sergisi’ne geldi söz. Engin Hoca, evlatlarıyla iftihar eden bir baba edasıyla, Git de bizim çocukların sergisini gör! Hayran kalırsın, dedi. Engin Hoca Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Yılmaz Büyükerşen’den sonra iki dönem (1997 2005) rektörlük, daha önce de aynı üniversitenin Güzel Sanatlar Fakültesi’nde uzun yıllar dekanlık yapmış bir akademisyen. Ayrıca hem benim, hem de can dostlarımın yakın dostu. Öğüdüne uydum, hemen ertesi gün Pera Müzesi’nin yolunu tuttum. Sonda diyeceğimi başta söyleyeyim: Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinin proje ve eserlerinin sergilendiği Şimdiki Zamanlar Sergisi’ni mutlaka gör! 2 Ekim’e kadar açık. Eskişehir Anadolu Üniversitesi bir Anadolu mucizesidir. O ve benzeri Anadolu mucizelerini kavrayamayan, onların en büyüğü olan ve savaş alanından öteye taşıp, Türk Rönesansı’nı da yaratan Kurtuluş Savaşı mucizesini de anlayamaz. Eskişehir ise 1946’da küçük bir çocuk iken, yaşamımın Anadolu’ya açılan ilk kapısıdır ve gönlümde bambaşka bir yer tutar. O Eskişehir’in yarattığı Anadolu mucizesi Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ndeki Erim Gözen Atölyesi’nin önünde Erim’in bir büstü durur 17 yıldır. İlkokulun son sınıfında tanıdığım Erim müstesna bir sanatçıydı. Onun sanat alanı yaşamdı; yaptığı resimler, çizdiği karikatürler, kurduğu sofralar, bulduğu kokteyller, en ince ayrıntısını ıskalamadan düzenlediği mavi yolculuklar, attığı kahkahalar, hayatı ve dostluğu dolu dolu kucaklaması, mizah sevgisi ve şakaya hoşgörüsü ile herkesin varlığını, dostluğunu aradığı, sözü dinlenen, kişiliği saygı uyandıran, güvenilen bir insandı. O masada av etini başka bir müzik, deniz ürününü başka bir müzik ile sunardı. Sofraları damağa, dimağa, kulağa ve göze hitap ederdi. Sevgili Erim’i tarif için “Erim’di işte”den daha iyi bir ifade bulmak mümkün değil. Erim çocukluğunda ortaya çıkmış olan resim yeteneğine, mizahını da katıp, daha Galatasaray’da iken karikatürler çizmeye başlamıştı. Galatasaray’dan sonra, çizgi film dalında uzmanlaşmaya başladı ve kısa bir süre sonra reklamcılar için kısa çizgi filmlerle hayatını kazanmaya koyuldu. Bu alandaki yetkinliği konusunda bir şey söylemek bana düşmez, yalnızca şunu belirtmekle yetineyim. Turhan Selçuk onun çizgi filmlerine hayrandı ve Abdülcanbaz’ı çizgi film yapmak istediklerinde şunu söylemişti: Eğer animasyonu Erim Gözen yaparsa olur, kabul ederim. Hemen ekleyeyim, bu kısa reklam filmlerinde kel, çarpık suratlı, şişko, patlak gözlü, pos bıyıklı ve ağzında her daim piposu bulunan bir tip (bendeniz) hiç eksik olmazdı. Prof. Dr. Engin Ataç, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı iken 1990 91 ders yılı için, bir çizgi film bölümü kurmayı düşünmüş. Normaldir, AÜ zaten birçok alanda yeniliklerin öncüsü olmuştur. Unutma ki, ilk sivil havacılık okulu da o bünyede açılmıştır. Engin Hoca’ya çizgi film konusunda, en iyi olarak, Erim’i tavsiye etmişler, hemen konuşmuş. Erim’in bu öneriyi sevinçle kabul ettiğini ve her hafta trenle Eskişehir’e gidip ders verdiğini çok iyi anımsıyorum. Öğrencilerini çok seviyordu, öğrencileri de onu, çok memnundu, yaptığı işten büyük keyif alıyordu. Ne yazık ki, bu mutlu ve verimli beraberlik kısa sürdü. Erim’i 17 yıl önce bugün, 4 Eylül 1994’te Prof. Dr. Uğur Derman, eşi ressam Gül Derman ile birlikte, Çine dolaylarında bir trafik kazasında yitirdik. Bu üç dostun da yası birbirini pekiştirdi. Kuşkusuz Erim’i kaybettiğimiz 4 Eylül 1994’ten sonra yaşam daha az renkli oldu. Erim’in ölümü üzerine okulundaki çizgi film atölyelerinden birine Erim Gözen Atölyesi adı verildi ve kendisini çok seven öğrencileri ve Dekan Engin Ataç Hoca’nın girişimiyle büstü kondu. “Şimdiki Zamanlar” sergisinde çizgi filmler içinde “Karganın Leşi” adlı yapıtta, Erim’in attığı tohumların yeşerdiğini gördüm. Bütün emeği geçenler sağ olsunlar, var olsunlar!.. İddia Meclis’e taşınıyor FARUK KIRTAY nce, konuşmaların CD’sinin kendisine de iletildiğini söyledi. YALOVA CHP Grup Başkanvekili ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Yalova Belediyesi’nde yaşandığı öne sürülen imar yolsuzluğunu TBMM’ye taşıyor. Muharrem İnce, Yalova’da yaşanan imar yolsuzluğu iddiasının araştırılması için İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’i göreve çağırarak yarın TBMM Başkanlığı’na, iddialara ilişkin bir soru önergesi vereceğini belirtti. Yalova Belediyesi İmar İşleri Müdürü Alpay Biterge ile Orbay Sabri Tuna adlı müteahhidin birbirleriyle yaptığı konuşmaların ses kayıtlarının Yalova’da yerel bir internet sitesinde yayımlanmasının ardından, söz konusu yolsuzluk iddiaların araştırılması ve suçluların yargı önüne Muharrem nce, Yalova’da yaşanan imar yolsuzluğu iddiasının araştırılması için çişleri Bakanı Şahin’i göreve çağırarak yarın TBMM Başkanlığı’na, iddialara ilişkin bir soru önergesi vereceğini belirtti. çıkmasının gerektiğini söyleyen İnce, söz konusu yolsuzluk iddialarının yer aldığı konuşmaların CD’sinin kendisine de iletildiğini söyledi. İnce, “Yalova’da İl Genel ve Belediye Meclisi’nde kimin eli kimin cebinde belli değil. Yozlaşma ve yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmış durumda. Yolsuzluk iddialarına karışan kim hangi partiden olursa olsun yargı önüne çıkarılmalıdır” dedi. Öte yandan yolsuzluk iddialarına karıştığı öne sürülen Biterge ise bir açıklama yaparak; bayram tatili nedeniyle Yalova dışında olduğunu, yarın bu iddialarda bulunanlar, yayımlayanlar ve yayımlatanlar hakkında, adına leke sürmeleri nedeniyle yasal işlem başlatacağını kaydetti. Biterge iddiaların tümünün de gerçek dışı olduğunu belirtti. Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal da bir basın açıklaması yaparak iddiaları değerlendirdi. Koçal, açıklamasında İmar ve Şehircilik Müdürü Alpay Biterge’nin uzun süredir aynı görevde bulunmasından faydalanmak isteyenlerin olduğunu söyledi. Koçal “Rant bekleyenlere bizim döne Biterge açıklama yaptı mimizde cevap vermedik. Yalova Kirazlı Sanayi Sitesi’nin doğusundaki arazilerin sahibi olan ve çevre halkını da tanıyan Orbay Tuna isimli şahsın görüntüleri gazetecilere giderek servis etmeye çalıştığını öğrendik. Belediye eski yönetimi bu kişinin arazilerinin sanayi alanı yapılmasıyla ilgili sözler varmış. Biz kendi dönemimizde beton santrallerinin kamuya ait arazide toplanmasıyla ilgili çalışmalar yaptık ve kamu çıkarını koruduk. Bu çalışma birçok kişiyi rahatsız etmiş. Daha önce de herhangi bir konuyla ilgili bilgi sahibi olan kişilere ne biliyorsanız savcılığa başvurun dedim. Ama savcılığa gitme cesareti olmayanlar böyle bir karalama kampanyası başlatmışlar” dedi. 9 günlük tatilin sona ermesiyle trafikte ciddi bir yoğunluk başladı TUNCEL ’DE SALDIRI Tatil güzel dönüş çile ANKARA (AA) Şeker Bayramı dolayısıyla 9 güne çıkarılan tatilin ardından, yollara düşen tatilcilerin dönüş yolculuğu başladı. Geçen hafta cuma akşamından itibaren 9 günlük tatili İstanbul dışında geçirmek isteyenlerin Anadolu yönüne gerçekleştirdiği yoğun trafik, bu kez dün akşam saatlerinden itibaren İstanbul yönüne doğru yeniden başladı. TEM’in ana geçişlerinde sıkıntı olmamasına rağmen, iki ayrı yolun kesişme noktası olan ve ayrıca yolun da 3 şeritten 2 şeride düştüğü TEM’in İzmit Bekirdere Rampası’nda araçlar ‘tampon tampona’ ilerledi. Tahminlere göre bayram tatili için yaklaşık 5 milyon İstanbullu kentten ayrıldı. İstanbul’u Anadolu’ya bağlayan köprü konumundaki Kocaeli’de TEM ve D100 Karayolu ile Yalova Topçular’a feribot seferi yapılan Gebze Eskihisar Feribot İskelesi’nde büyük yoğunluk oldu. Tatilcilerin cumanın yanı sıra cumartesi ve pazar çıkmayı tercih etmesi de yollardaki çileyi bitirmeye yetmedi. 8 GÜNÜN B LANÇOSU: 129 ÖLÜ 841 YARALI Tüm uyarılara ve alınan tedbirlere rağmen 9 günlük Şeker Bayramı tatilinin sekizinci gününde yurt genelinde meydana gelen trafik kazalarında 20 kişi öldü, 191 kişi yaralandı. Tatilin başladığı 27 Ağustos’tan bugüne kadar 129 kişi hayatını kaybetti, 841 kişi yaralandı. (Fotoğraf: MEHMET BAYER AA) 2 asker şehit oldu TUNCELİ/ BİTLİS (Cumhuriyet) Tunceli’de, arazi aramatarama faaliyetinde bulunan askerlere PKK’li teröristlerce pusu kurularak uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Açılan ilk ateşte 1 teğmen ile 1 uzman çavuş şehit oldu. Bitlis’in Tatvan ilçesinde de nöbet değişiminden dönen askerleri taşıyan araca, 4 kişilik terörist grup ateş açtı. Saldırıda 3 asker hafif şekilde yaralandı. Tunceli Valiliği’nin açıklamasına göre, Geyiksuyu kırsalında arama tarama faaliyeti yürüten askerlere teröristlerce ateş açılması sonucu bir teğmen ile bir uzman çavuş şehit oldu. Çatışma sürerken 2 Kobra helikopter, PKK’lilerin bulunduğu alanları bombalayıp yoğun ateş altına aldı. Bölgeye Sikorsky helikopterlerle komandolar da indirildi. Tatvan’da 3 yaralı Tatvan’da ise dün 10.45 sıralarında, 10. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı’ndan nöbet değişiminden dönen ve içinde 3 askerin bulunduğu araca, uzun namlulu silahlarla saldırı düzenlendi. 4 kişi oldukları belirtilen teröristlerin saldırısına askerler anında karşılık verince, teröristler kaçtı. Teröristlerin kaçarken kullandıkları araç kaza yaptı. Takla atan araçtan çıkan teröristler, başka bir aracı durdurararak uzaklaştı. Bitlis Valisi Nurettin Yılmaz, geniş çaplı operasyon başlatıldığını söyledi. len trafik kaza Muğla’da meydana ge i yaralandı. Kazasında 1 kişi öldü 4 kiş kulağı sivil savunda bir kadının kopan ve yurttaşların yoma, polis, jandarma n bulunamadı. ğun çabalarına rağme N GÜRBÜZ AA) (Fotoğraf: KENA adı Kopan kulak bulunam ‘30 PJAK’lı öldürüldü’ Öte yandan İran’ın resmi haber ajansı IRNA, terör örgütü PJAK’a yönelik ülkenin kuzeybatısında dün düzenlenen operasyonlarda 30 PJAK’lının öldürüldüğünü ya da yaralandığını duyurdu. GÖRÜNTÜLÜ MESAJ Cinayet ve şiddetin hedefi olan kadınlar çalışma yaşamında da rahat değil Mobbing kadını vuruyor AYŞE SAYIN Karayılan ortaya çıktı Haber Merkezi İran ordusu tarafından 13 Ağustos’ta yakalandığı belirtilen PKK’nin iki numaralı ismi Murat Karayılan, Almanya’da düzenlenen Kürt Kültür Festivali’ne gönderdiği görüntülü mesajda, “Benim için yakalandı, tutuklandı dediler. Bunların hepsi yalan. Ben işte buradayım” dedi. Örgütün yöneticilerinden Duran Kalkan da yaptığı açıklamayla Türkiye’yi tehdit etti. Kandil’de bir dağ yamacında çekildiği belirtilen görüntülerde Karayılan, Kürt sorununun çözümü için tek çözümün Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İmralı’da tutuklu bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’a çağrı yapması gerektiğini söyledi. 17 yaşında tutuklandı İstanbul Haber Servisi Demokratik Kent Konseyi’nce Kadıköy’de düzenlenen “Dünya Barış Günü” mitinginde çıkan olaylar sırasında, parça tesirli bomba attığı MOBESE kameralarına yansıyan 17 yaşındaki şüpheli M.T. tutuklandı. Mitingin ardından gözaltına alınan 18 yaşından küçük 8 kişiden 7’si ise serbest bırakıldı. şsizliği protesto edecekler İstanbul Haber Servisi İşsizliği protesto eden gençler, üniversiteye kayıtların başlayacağı 5 Eylül’de İstanbul Üniversitesi’nde oturma eylemi yapacak. 10.00’da başlayacak eylem 5 saat sürecek. Gençler mitingde, “Üniversite öğrencilerinin de işsiz sayılması, LYS, SBS, YGS sınavlarının kaldırılması, ÖSYM Başkanı Ali Demir’in istifa etmesi” gibi taleplerini haykıracak. ANKARA Mobbing ile Mücadele Derneği verileri, cinayet ve şiddetin hedefi olan kadınların çalışma yaşamında da “psikolojik taciz” olarak tanımlanan mobbing mağduru olduğunu ortaya koydu. Mobbing ile Mücadele Derneği, Türkiye’nin kamu kurumları, özel sektör ve üniversite yelpazesinde yaşanan mobbing (psikolojik taciz, yıldırma, baskı) haritasını çıkardı. Dernek, 10 Ağustos tarihinde ‘Üniversiteler ve Mobbing’ konusunda bir basın toplantısı düzenleyecek. Dernek Başkanı Hüseyin Gün, mobbing’in dünyada çalışma hayatında son 27 yıldır en önemli sorun olarak kabul edildiğini söyledi. İşyerinde çalışanlara uygulanan ağır ve tahrik edici saldırıları ifade etmek için “psikolojik taciz” ifadesinin çok basit kaldığını anlatan Gün, Türkiye’nin her yerinden binlerce başvuru yapılan Araştırmalara göre Türkiye’deki kadınların yüzde 58’i işyerinde psikolojik tacize uğruyor. Mobbing mağdurlarında ilk sırayı öğretmenler alıyor belirtiliyor. derneklerinin 24 saat hizmet verdiğini söyledi. Gün’ün verdiği bilgiye göre Türkiye’de çalışanların yüzde 40’ı işyerinde mobbing’e uğruyor. Kadınların yüzde 58’i, erkeklerin yüzde 42’si mobbing mağduru. Mobbing oranı meslekten mesleğe, kuruluş çalışma koşullarına, organizasyon yapısına göre farklılık içeriyor. Derneğe bir yıl içinde elektronik posta, mektup, telefon, yüz yüze görüşme yoluyla 5 bin civarında kişi başvurdu. Oransal büyüklük dikkate alınarak yapılan çalışmada, mobbing mağdurlarında ilk sırayı “ilk ve ortaöğretim” kurumu öğretmenleri alıyor. İkinci sırayı alan öğretim üyelerini, özel ya da kamu finans sektöründe çalışanlar izliyor. Kamu kurumlarında çalışan memurlar (memurşefmüdürbaşkangenel müdür yardımcısı), kamu kurumlarının temizlik ve özel güvenlik hizmetlerinde taşeron firma olarak hizmet yürüten özel şirket çalışanları da listede yer alıyor. Ankara ve İstanbul başta olmak üzere özellikle kamuda ve üniversitelerde, mobbing davaları açıldı ve yargıda yüklü miktarda dosya bekliyor. Davalar, görevi kötüye kullanma, eziyet, hakaret, özel hayata müdahale, haberleşmenin gizliliğini ihlal gibi suçlar kapsamında olduğu gerekçesiyle maddi, manevi tazminat davası kapsamında. Mobbing mağdurları bu davaları doğrudan uygulayana karşı açtıklarında yargısal engellere takılmıyorlar. Mobbing’e karşı dava açma ve şikâyet etme konusunda, kamu sektöründe çalışanlar daha cesur davranırken, bu grubun içinde de ilk sırayı öğretim üyeleri ve öğretmenler alıyor. Duran Kalkan tehdit etti Öte yandan PKK’nin yöneticilerinden Duran Kalkan, Fırat Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, adeta Türkiye’yi tehdit etti. Kalkan “Dağda, şehirde, ovada direneceğiz. Bizi imha etmeye çalışanlara karşı savaşacağız. Bizi tutuklamaya çalışanları biz de tutuklayacağız. Devlet, hukuku, demokratik toplum hukukunu kabul ettiği kadar, biz de devletin hukukunu kabul edeceğiz. O reddettiği ölçüde biz de reddedeceğiz” dedi. C MY B C MY B