17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 EYLÜL 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 15 SIFIRNOKTA K ’DEN YEN OYUN Katalan sanatçı Joan Miró’nun 150’den fazla yapıtı Londra’da Tate Modern’de sergileniyor Gerçeküstücünün imge dünyası ÖZLEM NAY ERTEN LONDRA Çocuksu çizgileri, zengin renk kullanımı, şiirsel ve müziksel duyarlılık içeren yapıtlarıyla akıllara kazınan Joan Miró, o kendine özgü üslubuyla, sanatın çok fazla içinde olmayan kişilerin bile resimlerine aşina olduğu, belki de dünyanın en çok tanınan ressamlarından biri. Miró ile birlikte Goya, Picasso, Dali, Gaudi gibi sanatçıları da düşündüğümüzde İspanya ve Katalunya’nın nasıl bu kadar çok sıradışı ve özgün sanatçı çıkardığına şaşmamak elde değil. Tate Modern’de, dünyanın farklı yerlerindeki pek çok koleksiyondan derlenen 150’nin üzerindeki resim ve heykelden oluşan “Joan Miró: The Ladder of Escape” (Joan Miró: Yangın Merdiveni) adlı sergiyi gezerken bu eşsiz coğrafyanın ve olağanüstü sosyal atmosferin Miró’yu ve onun gibi diğer sanatçıları nasıl etkilediğini daha iyi anlıyorsunuz. Sergiyi gezerken, Miró’nun tüm bir sanat uğraşına tanık oluyorsunuz. Yaşadığı coğrafyanın, kurduğu dostlukların, Franco’nun baskıcı yönetiminin yaşamını nasıl etkilediğini izliyorsunuz. ‘Aut’ olan futbolcular Kültür Servisi sıfırnoktaiki sezonu yeni oyunları “Aut” ile açtı. Alper Kul ile Özgür Özgülgün’ün yazdığı “Aut”, futbol dünyasının içini dışındakilerin gözünden yansıtıyor. Eyüp Emre Uçaray’ın yönettiği oyunda Ferit Kaya, Erkan Kolçak Köstendil, Taner Ölmez, İhsan Ceylan, Sinan Arslan, Volkan Çolpan, Eren Dinler ve İncinur Daşdemir rol alıyor. Özgülgün, futbolun istenmeyen çocuklarının hayatlarını kaleme aldıklarını belirterek, her zaman “aut” olmuş bir grup gencin futbolun yeşilinde değil, doların yeşilinde kaybolduğu bir başka futbol resmettiklerini belirtiyor. Oyun 8916172930 Eylül tarihlerinde Beyoğlu ikincikat’ta. Ayrıca topluluk geçen sezon sahneledikleri “Kainatın En Hızlı Saati” ve “Limonata”yı da yeni sezonda sahnelemeye devam edecek. (0 212 292 32 47) “Çiftlik ” 13 odada 3 dönem Yoğun bir ilgiyle karşılanan bu kapsamlı sergi, 80 yaşında yaşama veda eden Miró’nun uzun sanat uğraşına tanık olmak, yaşadığı coğrafyanın, kurduğu dostlukların, politik görüşlerinin ve siyasal olayların bir sanatçının yaşamını nasıl etkilediğini görmek ve onun yapıtlarını daha geniş bir bağlamda değerlendirmek açısından sanatseverler için önemli bir fırsat. 13 ayrı odada sergilenen eserler genel olarak tarihsel bağlamda değerlendirilmiş üç ayrı döneme odaklanıyor. Avrupa tarihinin en çalkantılı yıllarına tanıklık eden Miró’nun, 1920’lerde ürettiği ilk dönem resimleri sanatçının Katalan kimliğinin etkilerini; 193641 arasındaki resimleri İspanya İç Savaşı’nın ve II. Dünya Savaşı sırasında Fransa’nın düşmesinin sanatçı üzerindeki etkilerini yansıtıyor. 196070 yılları arasında ise General Franco’nun baskıcı rejiminin yükselişi ve düşüşüne tanıklık eden sanatçının ruhsal dalgalanmalarının resimlerine nasıl yansıdığını görebilmek mümkün. Kişisel bir mitoloji Sergi girişindeki, sanatçının en önemli erken dönem yapıtlarından olan ve bir dönem Ernest Hemingway koleksiyonunda bulunan “Çiftlik” (192021) isimli yapıt, serginin odak noktalarından birini oluşturuyor. İlk odalardaki bu resimler sanatçının iç dünyasını ve daha sonraki yıllarında kişisel bir mitolojiye dönüşecek imge dünyasını keşfetmesine olanak sağlayan Katalunya ve özellikle de ailesinin Taragona yakınlarındaki çiftliğinin etkilerini, Paris’e hangi koşullar altında gitti Joan Miró’nun 1940 tarihli “Yangın Merdiveni” adlı yapıtı, Londra’daki sergiye de adını veriyor. ğini ve 1920’lerde gerçeküstücülerle olan dostluklarını yansıtıyor. İspanya İç Savaşı’nın sanatçının resim dilini nasıl etkilediğinin gözler önüne serildiği orta bölümde ise Miró’nun “Guernica”sı olarak tanımlanan 1937 tarihli “Eski Ayakkabılı Natürmort” sergideki önemli yapıtlardan. Miró’nun, savaşın şiddetini ve acımasızlığını sadece eski bir ayakkabı, elmaya saplanmış bir çatal ve kurumuş ekmek parçalarıyla anlattığı bu resmi, Picasso’nun, aynı konuyu ele alan “Guernica” tablosu ile kıyaslandığında, aynı yıllara tarihlenen bu iki tablonun her iki sanatçının savaşın trajedisini nasıl da kendine özgü bir biçimde yorumladığını gösteriyor. Sanatçının ölümsüzlüğü Franco rejiminin son yıllarına denk gelen son bölüm ise sanatçının anıtsal resimlerini içeriyor. İlk kez bu sergide bir araya getirilen ve her biri 3.5 metreyi bulan dev boyutlu 5 adet triptik görenleri şaşırtıyor. Sanatçının geç dönemlerinde ürettiği “Yanmış Tuvaller” seri sinin galerinin tavanlarından sarkan tüyler ürpertici görüntüsü ise hem politik hem de sanatsal bir karşı çıkış etkisi verirken, Zümrütüanka’nın küllerinden yeniden doğması gibi, sanatçının ve sanatın ölümsüzlüğünü de simgeliyor. Miró’nun kendine özgü gerçeküstücü tekniğiyle ürettiği bu resimler hâlâ enerji ve özgülük duygusu uyandırıyor ve bu ölümsüz sanatçının nasıl hem modern hem klasik olduğunu, büyük sanatçıların yapıtlarını yerellikten nasıl evrensele taşıdıklarını gözler önüne seriyor. ‘Anadolu’nun syanı’ belgelendi Kültür Servisi Anadolu’daki dere ve doğa katliamı “Anadolu’nun İsyanı” adlı kısa filmle belgelendi. Kâr amacı güdülmeden konuya duyarlı insanların destekleriyle tamamlanan film, HES’lere karşı Anadolu’da verilen mücadeleyi anlatıyor. Anadolu’nun dört bir yanında devam eden HES çalışmalarının yıkıcı etkisine dikkat çeken film Akdeniz’den Karadeniz’e, Doğu Anadolu’dan Ege’ye kadar 20 bin kilometre yol kat edilerek çekildi. İnternet üzerinden indirilebilen, çoğaltılmasına ve dağıtılmasına, festival ve toplu gösterimler için özel izin alınmasına, kullanılmasına herhangi bir kısıtlama konulmayan film, sosyal paylaşım sitelerinden ve anadoluyuvermeyecegiz.net adresinden izlenebilir. ki kez ertelenen konser yarın Kuruçeşme Arena’da Nihayet Jamiroquai! Kültür Servisi İngiliz funk grubu Jamiroquai yarın nihayet Kuruçeşme Arena sahnesinde hayranlarıyla buluşacak. Haziran ayında yapılması planlanan konsere günler kala grubun solisti Jason Kay ayak bileğini incitmiş ve bu nedenle konser, 6 Eylül’e ertelenmişti. Ancak konserin bu sefer de Avusturya Türkiye maçına denk gelmesi nedeniyle organizasyon şirketi konseri bir gün öne çekti. Saat 18.00’de kapıların açılacağı konserin ön grubu ise Multitap. 70’lerin müziğini house ritimleriyle birleştiren Jamiroquai, üyelerinde sık sık değişiklikler yaşansa da dünyanın pek çok yerinde listelerin üst sıralarında yer almayı başardı. Büyük ses getiren ilk single’ı “When You Gonna Learn” ü 1992 yılında piyasaya çıkaran Jamiroquai, 1993 yılında çıkardıkları “Emergency on Planet Earth” albümleri ile İngiltere listesinde bir numaraya yerleşti. 2. albümleri ile grubun başarısı Avrupa sınırlarından taşarak ünleri Japonya’ya kadar ulaştı. Uzun bir aradan sonra bir kez daha Türkiye’ye gelen Jamiroquai saat 21.00’de sahnede olacak. Galeri Apel’de bir arada ve kendi başına Kültür Servisi Galeri Apel, 11. Uluslararası İstanbul Bienali’ne paralel etkinlik olarak 15 Eylül’de açılacak “Beraber ve Solo Şarkılar” adlı karma bir sergi düzenliyor. Adını, televizyonun yaygınlaşmadığı bir döneme damgasını vurmuş, koro halinde ve solo olarak Türk Sanat Müziği eserlerinin seslendirildiği radyo programından alan sergide bir arada ve kendi başına olmanın altını çizen işler izleyiciyle buluşacak. Sergide Sena Arcak, Cem Aydoğan, Aydan Baktır, Bayram Candan, Şakir Gökçebağ, Can Göknil, Altyazı senaryo atölyesi Kültür Servisi Altyazı Aylık Sinema Dergisi Sinema Seminerleri, eylül ayında eğitmenliğini Mehmet İnan’ın yaptığı “Yaratıcı Senaryo Yazımı Atölyesi” ile yeni dönemine başlıyor. 24 Eylül’de başlayacak atölye Boğaziçi Üniversitesi Mithat Alam Film Merkezi’nde 4 hafta sürecek. Seminere, [email protected] adresinden online başvuru yapılabilir. www.altyazi.net/seminerler Emre Senan’ın sergide yer alacak çalışması. Aslımay Altay Göney, Güler Güngör, Barış Koçanoğlu, Kurucu Koçanoğlu, Sevil Koçanoğlu, Emre Senan, Zeynep Perinçek Signoret, Elif Süsler, Esma Paçal Turam, Y. Baha dır Yıldız, Suzy Hug Levy, Yıldız Şermet, Maria Sezer ve Hande Varsat’ın çalışmaları yer alıyor. Farklı seslerin, farklı duruşlarıyla birarada olduğu sergi 22 Ekim’e kadar görülebilir. Iggy Pop’tan yeni şarkılar Punk efsanesi Iggy Pop, grubu The Stooges’ın gitaristi James Williamson ile yeni parçalar üzerine çalıştıklarını duyurdu. Williamson ile Miami’deki evinde on şarkıyı bitirdiklerini belirten Pop, parçaları stüdyo albümünde yayınlayacaklarına dair açıklamada bulunmadı. Rolling Stone dergisine konuşan Pop, “Hâlâ yeni şarkılar üzerine çalışıyoruz. Sanırım James yeni bir albüm yapmak istiyor. Ben ise şarkıların geleneksel bir albüm yerine bir video oyununda yer almasını tercih ederim” dedi. 2001’DE ÇALINAN TABLO YUNANİSTAN’DA BULUNDU 10 yıl sonra Rubens tablosu Kültür Servisi 2001 yılında maskeli üç soyguncu tarafından Belçika’daki Ghent Güzel Sanatlar Müzesi’nden çalınan Rubens’in “Calydonia Domuzu Avı” adlı tablosu Yunanistan’da ortaya çıktı. Tabloyu alıcı kılığına giren polise 6 milyon Avro karşılığında satmaya çalışırken yakalanan iki kişi kara para aklamakla suçlanarak tutuklandı. Flaman Barok sanatçısı Peter Paul Rubens’in 1618 yılında yaptığı 28x52 cm ebatlarındaki tablo, Atina Emniyet Müdürlüğü’nün Kültür Bakanlığı ile iş birliği halinde düzenlediği operasyon sonucunda ele geçirildiği belirtildi. Ghent Güzel Sanatlar Müzesi ise 10 yıl önceki soygunda değeri 200 bin Avro eden tablonun iade edilmesini bekliyor. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle