Katalog

27 EYLÜL 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA HABERLER Doktoru hastanelik etti ADANA (Cumhuriyet) Adana Devlet Hastanesi Acil Servisi doktoru Fulya Kaya, önceki akşam trafik kazası geçirerek hastaneye gelen Z. E’ye müdahale ederken sürekli küfreden hastayı önce uyardı daha sonra güvenlik görevlilerinden yardım istedi. Bu sırada Z.E. ve yakınları A.E, F.G, Ö.G, ve R.E. tarafından darp edilen Kaya’nın sağ elmacık kemiği 2 yerinden kırıldı. Doktor Kaya, görev yaptığı hastanede tedavi altına alındı. Sağlık çalışanları da dün hastane önünde yaptıkları açıklamalarla meslektaşlarına yönelik saldırıyı kınadı. 3 Yollar geçit vermedi Yurt Haberleri Servisi Yurt genelinde dün meydana gelen trafik kazalarında 9 kişi öldü 43 kişi yaralandı. Giresun’un Yağlıdere ilçesinde Mehmet Kuruca (69) yönetimindeki otomobil, Umutbükü Köyü Çatak mevkisinde şarampole yuvarlandı. Sürücü Kuruca kaza yerinde öldü, ağır yaralanan eşi Asiye Kuruca (67) kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde tankerin çarptığı Süleyman Pıçak (3) öldü. Manisa’nın Saruhanlı ilçesindeki yakınlarının düğününden dönen Ergin Uğuryayla’nın kullandığı otomobil, şarampole yuvarlandı. Kazada Ergin Uğuryayla ile 2 yaşındaki kızı Emel Uğuryayla öldü. Karaman’ın Ermenek ilçesinde Mehmet Şahin’in kullandığı plakasız motosiklet şarampole devrildi. Sürücünün oğlu Emre Şahin (11) öldü. Nevşehir’de Kamil Özer (70) yönetimindeki otomobille Gürkan Aslan yönetimindeki minibüs çarpıştı. Kazada otomobil sürücüsü Kamil Özer öldü. Otomobilde bulunan sürücünün eşi Pembe Özer (60) ile torunu Yüksel Özer (10) yaralandı. Nevşehir’deki 2. kazada ise Mahmutlar beldesinden Kalaba beldesi yönüne giden 77 yaşındaki Kalender Karagöz yönetimindeki otomobil, belde çıkışında dikkatsizlik nedeniyle yoldan çıkarak şarampole yuvarlandı. Kazada Hatice Karagöz (58) öldü, otomobil sürücüsü Kalender Karagöz ve Meral Karagöz (37) yaralandı. Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde iki öğrenci servisinin çarpışması sonucu 14 öğrenci yaralandı. Konya’da smail Aygündüz idaresindeki minibüsün, KonyaAfyonkarahisar karayolunun 42. kilometresinde devrilmesi sonucu minibüste bulunan 13 kişi yaralandı. Başbakan Arı Kovanına Çomak Soktu! Sevgili okurlarım dikkat etmiştir: Ben tam “ABD’nin Siyasal İslamla Tehlikeli Dansı” konusunda dokuz yazı kaleme alırken, Başbakan Erdoğan da sözde “Arap Baharı” denilen trajedileri yaşayan üç ülkeye yaptığı ziyarette “Laiklik” ilkesine destek veren konuşmalar yaptı. Aslında Başbakan’ın iç ve dış politikaları açısından beklenmedik bir davranıştı bu… Hem İslam Âlemi hem de Türkiye açısından tam anlamıyla “Arı kovanına çomak soktu!”: İslam Âlemi açısından “Arı kovanına çomak soktu” çünkü, ne yazık ki İslam toplumları, bütün siyasal oluşumları, sözde demokratik dedikleri de dahil olmak üzere, hâlâ “İslam şeriatı” çerçevesinde algılıyordu. Her ne kadar Şii şeriatı Arap ülkelerindeki Sünni şeriat anlayışından farklı da olsa, örneğin İran’daki “İslam Cumhuriyeti”nde, siyasal muhalefet Ahmedinejad yönetimini “şeriattan ayrılmakla” suçluyordu… Ne yazık ki İslam Âlemi, demokrasiyi de, demokrasinin önkoşulu olan laikliği de, bırakın uygulamayı, tartışacak fikri, siyasal ve ekonomik yapıdan bile henüz çok uzak bir görünüm arzediyor. Nitekim Başbakan Erdoğan laiklik ilkesinin yeni anayasaya girmesini telkin ettiği ilk ülke olan Mısır’da hemen tepkilerle karşılaştı. Mısır’daki konuşması medyaya şöyle yansımıştı: “…Türkiye’de anayasa laikliği, devletin her dine eşit mesafede olması olarak tanımlar. Laiklik kesinlikle ateizm değildir. Ben Recep Tayyip Erdoğan olarak Müslümanım ama laik değilim. Fakat laik bir ülkenin başbakanıyım. Laik bir rejimde insanların dindar olma ya da olmama özgürlüğü vardır. Ben Mısır’ın da laik bir anayasaya sahip olmasını tavsiye ediyorum. Çünkü laiklik din düşmanlığı değildir. Laiklikten korkmayın. Umarım ki Mısır’da yeni rejim laik olacaktır. Umuyorum ki benim bu açıklamalarımdan sonra Mısır halkının laikliğe bakışı değişecektir.” Mısır’da Müslüman Kardeşler adına tepki veren Mahmud Gozlan, “Türkiye’de eğer bir erkek bir kadını yatakta bir başka erkekle yakalarsa onu yasalara göre cezalandıramaz, çünkü buna orada izin vardır. Bu açıdan Türkiye, İslam şeriatını ihlal etmektedir” dedi. Gozlan, El Ahram Gazetesi’ne yaptığı açıklamada da “Başka ülkelerin deneyimleri Mısır’da taklit edilemez. Türkiye’de laik devleti empoze eden şartlar, Mısır’daki mevcut şartlardan farklıdır” diye konuştu. Mübarek döneminde hapse atılan Müslüman Kardeşler’in kurduğu Özgürlük ve Adalet Partisi’nin Başkan Yardımcısı İssam el Eryan ise “Türkiye’yi ve Erdoğan’ı saygın liderler olarak hoş karşılıyoruz, fakat onun veya ülkesinin tek başına bölgeye önderlik edip geleceği şekillendirebileceğini düşünmüyoruz. Arap devletlerinin dışarıdan projelere ihtiyacı yok. Değişim devrimlerden sonra demokratik olarak içten gerçekleşmeli” dedi. Başbakan Erdoğan’ın ve Türk Dışişleri mensuplarının Müslüman Kardeşler’in bu tepkisini tahmin etmemiş olmaları olanaksızdır. İlginç olan nokta, Erdoğan’ın bu tepkilerden sonra da geri adım atmamasıdır. Her ne kadar çeviri sorunlarına değinen bazı açıklamalar yapılmışsa da Başbakan, gerek Tunus’ta gerekse Libya’da aynı konudaki tutumunu ısrarla sürdürdü. Bu tavrına sadece, zaten tarihsel olarak laik devlet yapısını oluşturmaya çalışan ama henüz demokrasiye geçememiş olan Tunus’tan cılız bir destek geldi. Başbakan içerde de “Arı kovanına çomak sokmuştu”, çünkü laiklik konusundaki muğlak ifadeleri ve birey ile devlet arasında yaptığı ayrım zaten evrensel laiklik (ya da sekülerlik) kavramlarına hiç de uygun değildi. Tarihsel olarak “Bu halk isterse laiklik elbet elden gidecek” diyen bir görüşün temsilcisi olan Erdoğan’ın sözleri Türkiye’de de kuşkuyla karşılandı. Laik kesimden gelen eleştiriler bir yana, fanatik siyasal İslamcılar Erdoğan’ı dinsizlikle bile itham etti. Peki Erdoğan’ın pek kimseye yaranamayan bu davranışının ardındaki faktörler neler olabilir? Değerli yorumcular, “Dizilerde neden türbanlı kadın veya kız yok” tartışması yerine biraz da bu konuda düşünce üretseler de öğrensek! Camide eroin baskını İstanbul Haber Servisi Ümraniye’de bir cami bahçesinde düzenlenen uyuşturucu operasyonunda, bir kamyonetin kasasına gizlenmiş 124 kilo 500 gram eroin ele geçirildi, 5 kişi gözaltına alındı. İran’dan getirilen uyuşturucuyu Avrupa ülkelerine götürdükleri tespit edilen bir grubun, polis ekiplerince fiziki ve teknik takibe alınmasıyla yapıldı. Bu araçtan sağ çıktı Düzce TEM otoyolunda devrilerek 100 metre süreklenen ve bariyerlerin üzerine çıkan TIR’ın sürücüsü Erol Bozdaş (40) kazadan yara almadan kurtuldu. TIR, bariyerleri kopartarak yolun orta refüjünden karşı şeride geçtiği sırada ön kısmı havaya kalkarak durdu. Dik durumda bulunan TIR’dan indirilen sürücünün kazadan yara almadan kurtulması büyük şans olarak değerlendirildi. (Fotoğraf: ÖMER ÜRER AA) Yasaktan otel çıktı Masasandalye ‘operasyonuna’ paralel süreçte, Beyoğlu’nda eğlence hizmeti veren çok sayıda binaya otel ruhsatı verildi ve teklif götürüldü MELTEM YILMAZ Hastane inşasında yangın İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa’da yapımı devam eden ve 2 ay sonra açılması planlanan 300 yataklı Gaziosmanpaşa Devlet Hastanesi’nde izolasyon çalışmaları sırasında kullanılan malzemenin tutuşmasıyla yangın çıktı. Rüzgârın etkisiyle kısa sürede 15 katın tamamını saran yangın, itfaiyenin 3 saatlik çalışması sonucunda söndürülebildi. Sıra arkadaşını bıçakladı KIRŞEHİR (Cumhuriyet) Kırşehir Mehmet Akif Ersoy Lisesi’nde meydana gelen olayda aynı sırada oturan 15 yaşındaki F.D. ile E.S. derste öğretmenleri sınıftayken bilinmeyen bir nedenle tartışmaya başladı. Tartışma bir anda bıçaklı kavgaya dönüştü. F.D., arkadaşı E.S.’yi bıçakla göğsünden bıçakladı. Ağır yaralanan E.S. ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kaçan F.D. kısa sürede yakalanırken, soruşturma sürdürülüyor. Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Halkalı Meydanı’ndan Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi’ne “3. Yüreğinize Sağlık” yürüyüşü gerçekleştirildi. Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay’ın da katıldığı yürüyüşte şemsiye ve kalp sağlığını temsilen elma dağıtıldı. ŞEMS YE VE ELMALI YÜRÜYÜŞ Küçükçekmece Belediyesi ile Kalp sağlığı evinizde başlar stanbul Haber Servisi Türkiye’de her yıl 200 bine yakın insan kalp ve damar hastalıklarına bağlı çeşitli nedenlerden yaşamını yitirirken bu sayının 2020’de 400 bine çıkacağı tahmin ediliyor. Dünya Kalp Federasyonu’nun aldığı kararla her yıl 29 Eylül’de kutlanacak “Dünya Kalp Günü” öncesinde kalp ve damar sağlığının korunmasına yönelik bir dizi etkinlik gerçekleştirilecek. Türkiye Kalp Vakfı (TKV), “12. Dünya Kalp Günü” öncesinde dün Taksim Richmond Hotel’de basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, BB Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Dr. Muzaffer Saraç, bir yarışma programından tanınan Gizem Akın Hatipoğlu ile çok sayıda davetli katıldı. Mustafa Sarıgül, “Başarı, sevgi ve mutluluğa giden yollar kalpten geçer. yi kalpli olun” dedi. TKV Başkanı Hakan Akşit de dünyada her yıl 18 milyon kişinin kalp ve damar hastalıklarından yaşamını yitirdiğini, önlem alındığı takdirde bu ölümlerin yüzde 80’inin önlenebileceğini söyledi. Akşit, TKV’nin bu yılki ana temasını “Tek dünya, tek ev, tek yürek” olarak belirlediklerini kaydederek “Temamızın amacı kalp sağlığının evde başladığına dikkat çekmek” dedi. Gaziosmanpaşa Hastanesi Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahisi Bölümü Dünya Kalp Günü nedeniyle önceki gün Miniatürk’te “Sağlıklı Kalpler” yürüyüşü gerçekleştirdi. Etkinliğe, Erman Toroğlu da destek verdi. Dünyanın en yaşlı kadını öldü SALİHLİ (AA) Manisa’nın Salihli ilçesinde, 121 yaşındaki “Dünyanın en yaşlı kadını” Gaışhıkaan Sıhıkaan, akşam saatlerinde evinde yaşamını yitirdi. Kurtuluş Mahallesi’nde oturan Sıhıkaan’ın rahatsızlanması üzerine, olay yerine gelen sağlık ekibi, yaşamsal fonksiyonlarının durduğunu belirledi. 1890 Türkistan doğumlu Sıhıkaan, kocasını ve çocuklarını Türkiye’den önce sığındığı Hindistan’da salgın hastalıktan kaybetmişti. Beyoğlu’ndaki kafe, bar ve restoranların açık alandaki masa ve sandalyelerinin kaldırılması şeklinde kendini gösteren ve bugün itibarıyla 68. gününü dolduran “işgaliye yasağı”nın altında farklı bir yapılanma ortaya çıkıyor. İstiklal Caddesi ve paralelindeki sokakları kapsayan Beyoğlu 1. bölgede, eğlence amaçlı kullanılan 30 mekânın bulunduğu binalara apart otel, butik otel ve hostel tarzı otellere dönüştürülmesi için ruhsat verildiği, 300 kadar eğlence mekânının bulunduğu bina sahibine de otele dönüştürülmesi için teklif götürüldüğü öğrenildi. Tarlabaşı’ndaki kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde evlerin tahliye edilmesinin ardından eğlence hayatının kalbi sayılan Beyoğlu’nda da adı henüz konmamış bir dönüşüm yaşanıyor. Beyoğlu’nda bulunan mekânların açık alandaki masa ve sandalyelerinin kaldırılmasına yetkililer tarafından gerekçe olarak “işgaliye yasağı” gösterilse de buradaki mekân işletmecileri, bölgenin otel alanına dönüştürülmeye başladığını iddia ediyor. Başta Ayhan Işık Sokak, Erol Dernek Sokak ve Kocaağa Sokak olmak üzere Beyoğlu 1. bölgede eğlence amaçlı kullanılan 30 kadar bina; son dönemde apart otel, butik otel ve hostele dönüştürülmüş durumda. Yanı sıra aynı bölgede 300 kadar eğlence mekânına da son 1 yıl içinde bu yönde bir teklif götürüldüğü öğrenildi. Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Beyoğlu Eğlence Yerleri Derneği (BEY DER) Başkan Yardımcısı Tahir Berrakkarasu, Beyoğlu’nun 5 yıl içinde “oteller bölgesi” olacağını iddia ederek eğlence mekânı sahiplerini gönüllü tahliye etme yönünde strateji yürütüldüğünü söyledi. “Bugün Beyoğlu’nda esnaf bitmiş durumda, misafirler şikâyetçi, turistler hayretler içinde” diyen Berrakkarasu, şöyle devam etti: “Beyoğlu 1. bölgedeki eğlence mekânları tahliye edilmeden bu binalar otele dönüştürülemeyecekti. Ancak gürültü kopmaması için de mekânların Rakamlar uçuk... Son bir yılda 300 teklif kendi rızalarıyla tahliye edilmeleri gerekiyordu çünkü hepsinin ruhsatı var. Bu nedenle de işgaliye yasağı adıyla bir uygulama başlatılarak mekânların zarar etmesi ve kendi istekleri ile tahliye edilmeleri sağlanmaya çalışılıyor. Eğlence mekânlarına uçuk rakamlar teklif ediliyor.” Beyoğlu Belediyesi’nden bir yetkili ise bölgenin oteller bölgesine dönüştürülmesi için çalışmalar olduğu yönündeki iddiaları yalanladı. Bu arada Beyoğlu’nda açık alanda masa ve sandalye barındıran mekânlara ceza kesilmeye de başlandı. 75 liralık ilk ceza, cumartesi gecesi Erol Dernek Sokak’ta bir kafeye kesildi. Eşini para karşılığı ilişkiye zorladığı savlanan koca için 8 yıl hapis istendi 3 kişiye 64 biner lira ANKARA (AA) On Numara oyununun bu haftaki çekilişinde 10 bilen 3 kişi, 64 bin 840 lira 55’er kuruş ikramiye kazandı. Şanslı numaraların 10, 14, 21, 23, 26, 27, 29, 32, 38, 39, 42, 44, 46, 48, 54, 56, 63, 65, 72, 74, 78 ve 79 olarak belirlendiği çekilişte 9 bilenler bin 425 lira 70’er kuruş, 8 bilenler 77 lira 60’ar kuruş, 7 bilenler 14 lira 95’er kuruş, 6 bilenler 2 lira 50’şer kuruş ve hiçbir numarayı doğru tahmin edemeyenler de 1 lira 80’er kuruş ikramiye alacak. Araba için fuhuşa zorlandı SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA 8 yıllık eşi Dilek E’yi otomobil alacak parayı kazanması için fuhuşa zorladığı iddia edilen Bayram E. hakkında 8 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı merkez Seyhan ilçesinde seyyar satıcılık yapan Bayram E, iddiaya göre; 17 Ağustos’ta, tezgâhına gelen 2 kişiye, para karşılığı eşiyle cinsel ilişkiye girmeyi teklif edip evine götürdü. Kocasının eve iki erkek getirdiğini gören Dilek E. ise, “Eşim beni araba parası ka zanmam için fuhuşa zorluyor” diye polisten yardım istedi. Gözaltına alınan Bayram E. suçlamaları reddederek “İnsan 8 yıllık karısını satar mı? Karım ve babası bana tezgâh kurmuşlar. Benden ayrılması için kızını biriyle anlaştırmış. Eve polisler gelince o adam para karşılığı bu işi yaptığımı söyledi. Halbuki ben böyle bir şey yapmadım” dedi. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Bayram E. hakkında “tehditle fuhuşa teşebbüs” suçundan 8 yıla kadar hapis cezası istendi. Çocuk parkını yakıp yıktılar stanbul Haber Servisi Büyükçekmece Kamiloba Küme Evler mevkisinde bulunan çocuk parkı kimliği belirsiz kişilerce yakılıp yıkıldı. Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, “Parkı bu hale getirenler öyle ya da böyle bulunacak ve gereken cezaları neyse verilecek” derken ilçe halkı olaya tepki gösterdi. Dr. Hasan Akgün, Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün ilçe genelinde olmayan noktalara park kazandırmak için yoğun çaba gösterdiklerini, oyun parklarına zarar verenlerin emeğe ve çevreye saygısı olmayan kişiler olduğunu söyledi. HES protestosuna sert müdahale ERZURUM (AA) Erzurum’un Tortum ilçesinde yapımı süren Hidroelektrik Santralı (HES) projesine yönelik yöre sakinleri tarafından oturma eylemi yapıldı. Eylemde güvenlik güçleri ve yöre sakinleri arasında arbede yaşandı. Tortum ilçesine bağlı Bağbaşı beldesindeki Cami Mahallesi’nde toplanan yöre sakinleri, HES projesinde görevli iş makinesinin önüne geçerek oturma eylemi yaptı. Güvenlik güçleri, yöre sakinlerine müdahalede bulunarak eylemlerine son vermesini istedi. Tartışmanın büyümesi üzerine çıkan arbedede Nahiye Uslu (80) ile Celâl İnci yaralandı. Arbedenin ardından güvenlik güçleri, eylemcilerle konuşarak bölgeye araç girişine izin verilmesini istedi. C MY B C MY B