19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 30 AĞUSTOS 2011 SALI [email protected] 14 KÜLTÜR ‘Melih Cevdet Anday Şiir Günleri’nin altıncısı 23 Eylül tarihlerinde Ören’de gerçekleşecek Sonsuzlukla kucaklaşmak Milas, Ören Zeytindağı Falih Rıfkı Atay, “Zeytindağı” adlı kitabının ilk bölümünde İttihat ve Terakki’yi, iktidarda olup da hükümeti eski devrin adamlarına bırakan tarihteki tek parti olmakla eleştiriyor ve şöyle diyor: “İttihat ve Terakki’de görüştüğüm siviller Cemal Bey’in yanında sekiz kat sarıklı hocalardı. Tevkifler, sürgünler, ip ve zindan çerçevesi içinde bana korkunç bir yeniçeri gibi görünen Cemal Bey’i biraz bu türlü ve karışık fakat genç hareketlerle az çok ilgili görmek büyük bir şeydi. Çünkü o zamanki devrimci, kırmızı Mısır fesini başına yakıştıracak (…) ve en eski Osmanlı kafalarının kalıbına dökecek kadar, şuursuzdu. 1913’te bir Mustafa Kemal, yüz yıl sonrası için bile hayaldi, fantezi romanlarında bile yeri yoktu.” Dünya savaşı kapıdadır. Birlik ve dayanışmaya ihtiyaç vardır. Oysa İttihat ve Terakki bilinçsiz yaklaşımlar, kişisel hesaplaşma ve hırslarla bölünmüş, kendisiyle uğraşır haldedir. Savaşa Osmanlı topraklarına “Enver’land” adını takan ve müttefikine, “Sarısı kırmızıya çalan Berlin altınları” döken Almanlarla birlikte girilir. Sadaret kalemi kâtibi olan, Tanin’de yazan genç gazeteci Falif Rıfkı da yedek subay olarak Cemal Paşa komutasındaki Dördüncü Ordu karargâhına atanır. ilas’ın Ören beldesine ilk kez 2007’de gitmiştim. “Melih Cevdet Anday Şiir Günleri”nin ikincisi yapılıyordu. O yılın ‘M.C. Anday Şiir Ödülü’, Özdemir İnce’nin olmuştu. Bu yıl 2 ve 3 Eylül tarihlerinde altıncısı yapılacak olan “M.C. Anday Şiir Günleri ve Kültür Şenliği”nin ‘ozan’ı ise “Seferis ile Üvez” başlıklı yapıtıyla aynı ödüle değer bulunan Süreyya Berfe. Bu etkinliği Türkiye Yazarlar Sendikası ve Ören BelediÖren, Anday’ın yazlarını yaşadığı beldedir. Büyük ozan karşı oturmuş kitap okurken yesi düzenliyor. aramızdan ayrılalı neredeyse dokuz yıl olacak. Adını taşıyan gösteriyor. Sanki Anday da miEşsiz güzellikteki Gökova Körfeparkta yer alan heykeli, Anday’ın, o topraklarda oluşmuş tologyanın, o tükenmez “geniş zi’nin kuzey sahilinde yer alan zamanı” (‘zamanötesi’ deyin Ören, turkuazdan laciverte dönen mitologyanın, o tükenmez ‘geniş zamanı’ içindeki yerini isterseniz) içindeki yerini almış. renklerinin çekim gücüyle aklınızı aldığı duygusunu veriyor. Sevdiklerimizi “sonsuzluğa başınızdan alan “deniz”in “gök” ile uğurlarken” hep bu “akan zabilek güreştirdiği (bir başka deyişle, man”dan, “duran zaman”a ge“Poseidon”un ‘Zeus’a kafa tuttuğu) Bu beldeye yıllar önce yerleşip kimi zaçişin, ama “yok olmayış”ın avuntusu yok belde olarak kazınıyor belleğinize. Denizman güz sonuna dek uzattığı yazlarını gemudur içimizde? egemen bir ülke burası. Geçerli olan, saat çiren Anday aramızdan ayrılalı neredeyse “Zaman” konusuna kafasını ve yüreğini birimleriyle ölçülen bildiğimiz “zaman” dokuz yıl olacak. Ören’in Melih Cevdet adamış bir düşün ve yazın değil, mitologyanın “geniş zaman”ı… Anday Parkı’ndaki heykel, yazarı denize Melih Cevdet Anday M 2011 MTV V DEO MÜZ K ÖDÜLLER SAH PLER N BULDU Yılın videosu ‘Havai Fişek’ ile Katy Perry’nin Spears; “Born this Way” adlı şarkısının videosu ile “En İyi Kadın Sanatçı” ve “En İyi Mesaj Veren Video” ödülüne ise Lady Gaga değer görüldü. Törene erkek kılığında gelen Lady Gaga, ödülünü verdiği sırada Britney Spears’ın kalçasına dokunarak salondakileri şaşırttı. Törenin önemli anlarından biri de Amy Winehouse için ayrılan bölümdü. Russel Brand’ın sunuculuğunu yaptığı programda Winehouse, Tony Bennett’le yaptığı son düetle de anıldı. Gecede dağıtılan diğer ödüller ise şöyle: En İyi Çıkış Yapan Sanatçı: Tyler En İyi Rock Müzik Videosu: Foo Fighters “Walk” En İyi Hip Hop Videosu: Nicki Minaj “Super Bass” En İyi Erkek Sanatçı Videosu: Justin Bieber “U Smile” En İyi Düet: Katy Perry & Kanye West “E.T” En İyi Koreografi: Beyonce “Run the World” (Girls) Sinematografi dalında en iyi sanatçı: Adele “Rolling in the Deep” En İyi Video Çekimi: Adele “Rolling in the Deep” En İyi Video Yönetimi: Adele “Rolling in the Deep” En İyi Özel Efektler: Katy Perry & Ödül törenine erkek kılığında katılan Lady Gaga Kanye West “E.T” Kültür Servisi Bu yılın MTV Video Müzik Ödülleri, önceki gece Los Angeles’ta düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Gecede “Yılın Videosu” ödülünü “Firework” (Havai Fişek) ile Katy Perry alırken “En İyi Pop Müzik Videosu” ödülüne “Till the World Ends” ile Britney sahneyi Britney Spears ile paylaştı. insanıdır Anday. “Zaman” ve “ölümsüzlük” olgusuna verdiği şiir emeği kitaplar boyunca incelense yeridir. Anday, son oyunu “Ölümsüzler”de, yaşamı belirli bir zaman dilimiyle sınırlı olan insanoğlunun, “zamanötesi”ne geçerek “ölümsüzleşme” durumunu mercek altına almaktadır. Oyunun başkişisi ünlü Jülius Sezar’dır. Tarih, Sezar’ı, 2000 yıl önce öldürüldüğü “zaman”daki konumu içinde dondurarak “ölümsüz” kılmıştır. Oyun, Sezar’ın 2000 yıl boyunca “duran zaman” içindeyken, “şimdi”de “akan zaman”a geçmesiyle başlar ve sürer. (Sezar, “şimdi”nin gerçekleriyle yüzleştiği “akan zaman” içinden “duran zaman”a bakarak “tarih” ve “ölümsüzlük” olgularını yargılamaktadır.) “Duran zaman”dan “akan zaman”a geçmekle, gerçekten 2000 yıl yaşamışçasına bilgeleşen Sezar, kendi gerçeğini “geçmişşimdigelecek” bağlamında değerlendirmektedir: Belirli bir zaman diliminde yaşayıp “tarih”e geçmiş dolayısıyla “ölümsüz” kılınmış herhangi bir kahraman, olsa olsa “geçmişe bakarak görece bir gelecek”, “geleceğe bakarak görece bir geçmiş”tir. Kendisini bu konumda (‘geniş zaman’da) görebilen biri için “yengi ile yenilgi”, “sevgi ile nefret”, “sıra dışı olmak ile sıradan olmak” arasında artık bir ayrım kalmamıştır. Kimi insanlara tanınan “ölümsüz” niteliği, olsa olsa “tarih”in bir yakıştırmasıdır. Ya da “akan zaman”dan “duran zaman”a geçmiş kişinin, tarih tarafından yalanlaştırılmış çarpık görüntüsüdür. Anday dramaturjisini oluşturmada temel işlevi “zaman” olgusu taşır. Anday, sahne metinlerini, oyun kişisinin içinde sıkışıp kaldığı “ara zaman”larda biçimlendirir. İlk oyunu “Yılanlar”ın başkişisi uşak Haydar, kendini yanlışlıkla efendisinin yerine miting kürsüsünde buluverdiği “sıkıştırılmış zaman” içinde ister istemez “düşsel” bir “şimdi” yaratacaktır. “İçerdekiler” oyununun her iki perdesini de farklı bağlamlarda “zaman baskısı” oluşturur. “Mikado’nun Çöpleri”, oyun kişileri olan Erkek ve Kadın için “akan zaman”ın geçici bir süre için “duran zaman”a dönüştürüldüğü noktada biçimlenir. Çeşitli insanları pansiyon ortamında bir araya getiren “Yarın Başka Koruda”, “geçmişi anımsama” derdindeki Kadın ile yalnızca “geleceği anımsayabilen” Erkek ekseninde, zamana ilişkin tüm belirlemelerin iç içe geçtiği bir “zamansal ayrımsızlık” üstüne kuruludur. “Müfettişler”in oyun kişileri, karabasan görüntülerine dönüşmüş bir “geçmiş” ile yalnızca düşü kurulan bir “gelecek” arasında sıkışmıştır. “Dikkat Köpek Var” oyununda, bir anlık bir eylem (köpek uyarısı içeren levhanın tersine çevrilmesi) sonucunda “geçmiş”in tutsaklığından “gelecek”teki özgürlüğe geçilecektir. “Ölüler Konuşmak İster”de ise toplumu simgeleyen yolcular, batan vapurla birlikte “akan zaman”dan “duran zaman”a geçerler. Anday’ın, gökyüzüyle denizin renginin birbirine karıştığı Ören’de, her an evrenin sonsuzluğunu kucakladığını düşlüyorum. Genç zabitin Zeytindağı’nın tepesinden gördüğü manzara şudur: Lut Denizi, Gerek Dağları, Kızıl Deniz’in sol kıyısı, Hicaz ve Yemen. Ne var ki Osmanlı, fethettiği bu topraklardaki halkların kültürlerine, dillerine, ticaret ve ekonomilerine egemen olamamıştır. “Buraları ne sömürgeleştirebilmiş ne de vatanlaştırmıştık. Ücretsiz tarla ve sokak bekçisi idik.” Bürokrasi bile Arap’tır. Halep’ten öteye ne Türk kâğıdı, ne Türkçe ne de Türk geçebilir! Zaten Rumeli kaybedildikten sonra Suriye ve Filistin de bizim değildir. Çünkü, “çölde menfaat ve kuvvetten başka bir şeyin hüküm sürmesi mümkün değil”dir. Din sömürüsü de had safhadadır. “Mukaddes cihad, Osmanlı, Allah ve peygamberler hepsi birbirine karışmış”tır. “Medine dini mallaştırmış ve maddeleştirmiş bir Asya pazarı, Kudüs dini oyunlaştırmış Garp tiyatrosudur.” Hengâme çok geçmeden kızışacak, emperyalistler paylaşım kavgasına tutuşunca Arap çeteleri ve “Peygamber torunları Ravza’nın yeşil kubbesine kurşun atacak” İstanbul, telaş içinde yoksul Anadolu gençlerini çöle sürecektir. “Arap kesesine Alman altını, kursağına Anadolu rızkı akıtılacak, yoksul bedevi ateş çemberi içinde bir hurma kurusu bile bulamayıp derisi iskeletine yapışmış ölürken, Türk askerleri, iskorpitten çürüyüp düşen dişleri ve ağız yaraları içinde, kavrulmuş çekirge çiğnemeye çalışarak, Ebubekir’in, Ömer’in ve Muhammed’in sandukalarını savunacaklar”dır! Sekiz cephede destanlar yazmış bu asker, mütarekeye kadar, “Kalbini dökmeye dili olmayan bütün kahramanlar gibi kanını döktü”, cesur adamlar gibi vuruştu. Ama Almanların durduramadığı İngilizler Kudüs’ü aldılar ve Gazze savunma hattının çökmesi ile art arda düşen Şam, Halep, Hatay boyunca Osmanlı ordusunu kovalayarak Anadolu’ya saldırdılar. Cemal Paşa, “Kumar oynadık ve kaybettik” diyordu. “Hazine tamtakırdı. Para bulabilmek için ya bir tarafa boyun eğmeli, ya öbür tarafla birleşmeliydik!” Mustafa Kemal’e de “Savaşmak için paramız yok” denmişti. Cevabı, “Bu millet istiklalini ödeyemez” oldu. “Nesi var nesi yoksa verecektir!” Sakarya, Dumlupınar, İzmir ve Lozan… Hepsini böyle ödedik… Falih Rıfkı’nın bugüne de ışık tutan, ibretle okunacak anılarını okumadınızsa, hemen okuyun ve üç ayrı sesten, Şebnem Ferah, Safiye Ayla ve Şivan Perwer’den Yemen türküsünü dinleyin… Zafer bayramınızı candan kutlarım! Zeytindağı / F.Rıfkı Atay./ Pozitif Yay. (2004) Katy Perry C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle