26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 AĞUSTOS 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA [email protected] EKONOMİ 11 Birliğe üye olmak için gerekli olan ekonomik şartları 27 AB ülkesinden sadece 6’sı yerine getirebiliyor ‘İstikrar’ hikâye oldu Fransa ve Almanya’nın geçen haftalarda aldığı Avro Bölgesinde ‘ortak ekonomi yönetimi’ yeni bir çözüm olarak gösterildi. Ancak bölge ülkeleri 1993’te temelleri atılan ve AB ülkelerinin borç ve bütçe açığına sınır getiren Maastricht kriterlerini bile yerine getiremiyor. PEL N ÜNKER Kanlı Bayram İslam dünyası içindeki ırkmezhepaşiret çatışmalarında, İslam inançları, gelenekleri bağlantılı kutsal günlerde, ramazan ve bayramlarda, barışın gözetildiği yılları yaşamıyoruz... Her yeni yıla, bir öncekinin beteri kanlı çatışmalarda kesintisizlikle giriliyor. Daha da kötüsü, kutsal günlerdeki barış beklentilerini, düşmanı(!) gafil yakalamak üzere fırsat bilenlerde artış yaşanıyor... Ya da çatışmalardaki çaresizlikle atbaşı vahşetin tırmanışı, her tür inancı, insani kaygıyı köreltiyor... Bizde hafta sonu ile eklemlenmiş resmi bayram tatili başladıktan sonra en kanlı taze haberlerin Irak ve Libya’dan gelmekte oluşunun üzerinde düşünülmeli... Her ikisinde de Müslümanların egemen olamadıkları zengin kuzey dünyasının siyasi iktidar iradeleri ile alınmış kararlarla, çok önemli iki petrol üretim yatakları üzerindeki ülkelerin yönetimlerine, insan haklarıdemokrasi(!) adına, BM kararları ile ilişkilendirilmiş, birinde doğrudan ABD koordinasyonunda, diğerinde NATO askeri gücü ile ortak müdahaleler söz konusu... Emperyal çağın insani boyutları çok tartışılan “liberal müdahalecilik” kavramı üzerinden, ikisi arasında, ortak amaç için aslında çok anlamlı strateji farklılıkları gündemde... ABD’nin terör travması 11 Eylül’ü üzerine “terörle yerinde mücadele, demokrasi getirme” adına gerçekleştirilen Afganistan, Irak askeri işgallerinin büyük ganimet getirisi çok kısa süre için geçerli olmuş, milyon üstü o ülkelerden insanın canına mal olan kanlı işgallerin üzerine, iç savaş içeriği giderek ağır basan kaos, bataklık üremişti... Sonunda zengin kuzey dünyasının kâbusu, büyük piyasalar krizinin hâlâ boyutları, süresi bilinemeyen sonuçları ile... Doğrudan askeri güçle işgal stratejisinin, asla Iraklılar, Afganlıların dramları, insan hakları kaygıları ile gündeme gelmeyen, savaşın içinde bedeli ödeyen taraf olmayla bağlantılı, pabucu hızla dama atıldı... Afganistan, Irak işgal edilmeden, ABD merkezli düşünce kuruluşlarının ürettikleri stratejilerle, masa başında yapılan hesaplar arazide uygulanırken, örneğin Saddam’dan gördükleri kötülükler nedeni ile ABD yandaşı kabul edilen Iraklı Şiilerin işgal süreci içinde, iç savaş koşullarında İran’a yaklaşacakları hesaplanamamıştı... Ya da ırklarmezhepleraşiretlercemaatler üzerinden, demokrasi ve özgürlükler adına siyaset üretmenin, yoksul İslam dünyasında, yoksullukta en altta kalmama güdüsüyle nasıl da en ilkel güdülere açık, insanlık dışı bir çatışmaya dönüşebileceği öngörülememişti... ABD, AB eksenli zengin kuzey dünyası, çokuluslu şirketler çıkar ağı.. kendi sorunları, somut koşulları bağlantılı durumu çok çabuk kavradılar. Yarattıkları kaos, bataklığın içinden çıkmanın yollarını hızla arayıp, uygulamalarını başlattılar. BushObama iktidar değişimini tümden söz konusu strateji değişikliklerine kendileri oturtuyorlar. BM kararları bağlantılı, NATO’nun devreye girdiği daha esnek müdahaleler de bundan... Uçaklarla silahlı müdahale yine varsa da Irak’ta doğrudan ABD eksenli askeri silahlı işgal gücünün yolunu açmak üzere, Libya’da direnişçi muhaliflere parasilah yardımı tabii ki işin doğasında var. Ama artık dışardan olanların tümünden sorumlu zengin kuzeyin askeri işgal gücünün yerine, ülke vatandaşı, iç savaşın tarafı direniş güçleri sorumluluk almış oluyorlar. Başardıkları oranlarda iç savaş ganimetlerinden, iktidar gücünden paylarını alacaklar... Zengin kuzey dünyası elbette iktidarsız kalmayacak benzeri ülkelerde, sonunda iktidarda olacaklarla çıkar birliği yaparken, daha az bedel ödemeyi öngörüyor... Zengin kuzey dünyasının medyasından çok daha tek sesli, sahibinin sesi bizim medyadaki çoğunluk yorumlama cümleleri, noktası, virgülü ile birbirinin aynı haberlere bakılırsa bayrama gireken Irak’ta yaşanan, 29 can alan bombalı saldırı, daha önce benzerleri yaşanan SünniŞii çatışmasını sil baştan hortlatabilir... Libya’da Kaddafi’nin işi bitmiş gibi, ancak 50 bin tutuklunun canları üzerinden birbirinden ürkütücü kara senaryolar yazılıyor. Doğrusu söz konusu haberler görüntülerle de desteklendikçe inandırıcılıkları artıyor. Ancak kimi art niyetle sitelerde de olaylar, görüntü mekânlarına ilişkin gerçek gibi pazarlananların tam tersi iddialara da yer veriliyor. Geçmiş Irak işgali günlerinde, sonradan ortaya çıkan yalan senaryoları anımsayınca insan kuşku duymadan da edemiyor... Suriye’den Başbakanımızın da içinde olduğu açıklamalar ile Esad diktatörlüğü uygulamalarına ilişkin senaryolar aynı doğrultuda çakışınca “bizim iç işimiz” doğrultusunda duygulara ister istemez güç kazandırılıyor... Bizim Müslümanlara rol model olma güdülemesiyle, komşu, kardeş, laikdemokratik ülke olmaktan doğan sorumluluklarımız, konumumuz, komşularımızla sıfır sorun stratejlerimiz.. bir güzel rafa kalkıyor... Türkiye, emperyal ganimetler uğruna, İslam dünyası içinde, ahlak dinlerinin felsefesinde yeri olmayan, insanlık dışı bir ırklarmezhepleraşiretlercemaatler üzerinden iktidar, iç savaşlar batağına çekiliyor... Kansız bayramlar dileği ile... 16 Ağustos’ta bir araya gelen Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ortak ekonomi yönetimi kararı alarak piyasaları rahatlatmaya çalıştı. Borç sorununu aşmak için alınan ‘ortak ekonomi yönetimi’ kararı yeni bir çözüm olarak görünse de, bundan tam 8 yıl önce, 1 Ocak 1993’te yürürlüğe giren Maastricht kriterlerinin ötesinde bir yaklaşım değil. AB’nin ekonomik anayasası olarak kabul edilen “Avrupa İstikrar ve Büyüme Sözleşmesi”ne (Maastricht kriterleri) göre, üye ülkelerdeki bütçe açığı GSYH’nin yüzde 3’ünü, borç stokunun GSYH’ye oranı da yüzde 60’ı geçemiyor. Ancak AB’nin lokomotif ekonomileri bile bu kriterlerden uzak bir noktaya sürüklenmiş durumda. AB ekonomilerinin borçlarını yönetmeleri için sınırlamalar getiren Maastricht kriterleri bile uygulanamazken daha sıkı bir yönetişim nasıl başarılacak ve bu sorunları aşmada ne kadar etkili olacak bilinmiyor. indirmek. İtalya’da ise 2011 bütçe açığının GSYİH’nin yüzde 3.9’u olması bekleniyor. Bu, diğer sorunlu ülkelere göre düşük görünse de yüzde 3 sınırının üzerinde bulunuyor. Liderlerin tahtı sallanıyor Bugüne kadar alınan önlemler borç krizinin önüne geçemedi. Soruna kısa vadeli geçici çözümler bulan ve günü kurtarmakla eleştirilen AB liderlerine güven de giderek azalıyor. Washington merkezli Pew Global Research araştırma şirketinin bir anketine göre Almanya Başbakanı Angela Merkel’e güven yüzde 69’a geriledi. Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’e güven ise yüzde 48 düzeyine indi. Avro bölgesi ülkelerinin borç sorununa çözüm bulma konusunda bölge liderlerinin inandırıcılığı giderek tükeniyor. Kararlarda en fazla etkili isim olan Merkel’e güven yüzde 69’a indi. Bugüne kadar alınan kararlar ya uygulanamadı ya da kısa vadeli çözümler olarak geçerliliğini yitirdi. Hedefler de tutmuyor Öte yandan Maastricht kriterlerinin çok üstünde belirlenen hedefleri bile yakalayamama ihtimali söz konusu. lk kemer sıkan ülke olan Yunanistan tasarruf tedbirlerine rağmen bütçe açığını hedeflediği oranda düşüremedi. 2010’da bütçe açığını Nicholas GSY H’nin yüzde 8’ine Sarkozy indirmeyi amaçlayan Yunan hükümeti açığı ancak yüzde 10.5’e kadar indirebildi. Yunanistan’ın 2011 bütçe açığının da yüzde 7.4 hedefini aşarak yüzde 9.5’e ulaşması bekleniyor. Bugüne kadar altı Avro ülkesi kemer sıkma tedbiri aldı. Uluslararası kuruluşlar borç krizinin çözümü için daha sert tedbirler alınması gerektiğini ifade ederken bütçe açığını azaltmak için yapılan harcama kesintileri ve vergi artışlarının büyümeye verdiği zarar yeni bir endişe kaynağını oluşturuyor. Bu nedenle baskı altında olan hükümetlerin de manevra alanı daralıyor. Sınır çoktan aşıldı Avro ülkelerinin art arda aldığı kemer sıkma tedbirleri borç ve bütçe açığını olması gereken seviyeye kısa vadede düşürecek boyutta değil. Zaten yapılan projeksiyonlarda da bu gözüküyor. Fransa geçen hafta açıkladığı kemer sıkma tedbirlerine göre bütçe açığı Maastricht kriterlerinde belirlenen seviyeye 2013’te ancak çekebilecek. Borcun GYSİH’ye oranı ise 2014’te yüzde 84.8 olarak belirlendi. Bu da yüzde 60 olarak belirlenen sınırın oldukça üzerinde bir oran. Portekiz bütçe açığının GSYİH’ye oranını bu yıl yüzde 9.1’den 5.9’a indirmeyi hedefliyor. İspanya’da bu oran yıl sonu için yüzde 6.2 olarak belirlenirken İrlanda’nın 2012 hedefi oranı yüzde 8.6’ya Angela Merkel En büyük açık rlanda’da rlanda’da bütçe açığının GSY H’ye oranı yüzde 32.4. Onu sırasıyla yüzde 10.5 ile Yunanistan, yüzde 10.4 ile ngiltere, yüzde 9.2 ile spanya, yüzde 9.1 ile Portekiz izliyor. Maastricht kriterlerini yerine getiren ülke sayısı ise sadece 6. En düşük bütçe açığı yüzde 1.7 ile Lüksemburg’da. Lüksemburg’u yüzde 2.5 ile Finlandiya ve yüzde 2.7 ile Danimarka izliyor. sveç’te bütçe dengede. Estonya ve Norveç ise bütçesi fazla veren ülkeler. En borçlu ülke Yunanistan’ı ise sırasıyla talya, Belçika, rlanda ve Portekiz izliyor. AB’de borç oranı birliğin kendi koyduğu sınırdan yüzde 20 fazla. thal ilaç yükte hafif, pahada ağır Ekonomi Servisi Türkiye’de ithal ilaçlar kuSigortalıya ishal tu bazında yüzde 21.7 gibi bir orandayken, tutar baolmak yasak! zında payları yaklaşık yüzde 48’e yükseliyor. Yerli üretim ise yüzde 78.3’lük payına rağmen tutar baSağlık Bakanlığı ishal zında pazardan ancak yarı yarıya pay alabiliyor. Detedavisinde kullanılan loitte Türkiye’nin “Türkiye’de Sağlık Ekonomisi Reflor isimli ilacı listesinve İlaç Sanayii 2011” konulu raporuna göre, den çıkardı. FinanscaddeTürkiye’de 2009’da kullanılan ilaçların yüzde si.com’un haberine göre, bakanlığın bürokratları ilaç sarfi78.3’ü yerli üretimden gelirken ArGe alanınyatından kaynaklanan giderleda atılması gereken birçok adım bulunuyor. Rari kısabilmek için sonunda çapora göre, ArGe için insan kaynağı var ancak reyi buldular: shal tedavisinde organizasyon gerekli. Klinik araştırmaların dakullanılan Reflor isimli ilaç ha da geliştirilmesi sonucu bu tutar arttırılabilir. SGK’lilerin kullanımından çıkaDeloitte’ye göre, Türkiye’nin ilaç ihracatı rıldı. lacın kutusu 12 TL. 20012009’da 149 milyon dolardan Türkiye’deki sigortalı sayısı 429 milyon dolara yükseldi. Ancak it37.845.477. Tekmili birden ishalat da 1.5 milyar hal olsa bile kuruma dolardan 4 milyar getireceği yük, anlaşdolara çıktığınmalı kurumların gerekdan ihracatın itli gereksiz kullandığı halatı karşılama başta emar olmak oranı yüzde üzere bir dizi uygu10’lar sevilamanın yanında hiç kalır. yesinde kaldı. ‘Arap Baharı’ Türkiye ticaretine darbe vurdu Ekonomi Servisi “Arap Ba yon dolar, bu ülkeden gerçekleşharı”nın yaşandığı Libya, Mısır, tirilen ithalat 292 milyon dolar artSuriye, Tunus ve Yemen ile Tür tı. Suriye ile ticaret hacmi 1 milkiye’nin dış ticaret hacmi Ocak yar 454 milyon dolardan 1 milyar Temmuz 2011 döneminde geçen 432 milyon dolara geriledi. Geçen yılın aynı dönemine göre yakla yılın 7 aylık döneminde 567 milşık yüzde 11 düştü. Dış ticaret ve yon dolar olan Tunus ile ticaret rilerinden derlenen yaklaşık ra hacmi, OcakTemmuz 2011’de kamlara göre, Türkiye ile Libya 638 milyon dolara çıktı. Yemen ile ticaret hacmi de arasındaki ticaret hacmi geçen yıl OcakTemmuz döneminde 1 milyar 471 milyon dolar oldu. İki ülke arasındaki ticaret hacmi bu yılın aynı Libya, döneminde ise Mısır, Suriye, 552 milyon doTunus ve Yemen ile lara geriledi. Mısır ile tiTürkiye’nin dış ticaret caret hacmi 2 hacmi OcakTemmuz milyar 71 mil2011’de geçen yılın yon dolardan aynı dönemine göre 2 milyar 392 milyon dolara yüzde 11 çıktı. Mısır’a yaazaldı. pılan ihracat 29 mil221 milyon dolardan 141 milyon dolara düştü. Böylece bu ülkelerle 2010’un 7 ayında 5 milyar 784 milyon dolar olan ticaret hacmi, bu yılın aynı döneminde, yaklaşık yüzde 11 düşerek, 5 milyar 155 milyon dolar olarak gerçekleşti. T.C. İSTANBUL 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2011/247 TAL. Bir Borçtan dolayı hacizli olup ve aşağıda cins miktarları ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci arttırma 13.09.2011 günü saat 12.3012.40 saatleri arasında “TARABYA YEDİEMİN OTOPARKISarıyer/İstanbul” Adresinde Yapılacak ve Satış günü kıymetlerinin %60’ına istekli bulunmadığı takdirde 19.09.2011 günü aynı yer ve saatlerde ikinci arttırma yapılarak satılacağı, şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulmasını ve satış isteyenin alacağını rüçhanı olan alacaklıları toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masrafını geçmesinin şart olduğunun satış şartnamesinde ve icra dosyasından görülebileceği, masraf verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, satışa iştirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin %20’si oranında nakit para ya da eşdeğerde banka teminat mektubu vermeleri gerektiği, satış ilanın borçluya tebliğ edilememesi halinde Gazete İlanının tebliğ yerine geçeceği, satış işleminin icra edileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarda yazılı dosya numarası ile dairemize başvurmaları ilan olunur. (25.08.2011) (Not: Satış İsteyen Dosya Alacaklısının Varlık Yönetim Şirketi Olması Sebebi ile, İstanbul Gelir İdaresi Başkanlığının 2009/13 sayılı Uygulama Tamimi gereğince ihaleye katılan kişilerden KDV alınmayacaktır.) MUHAMMEN KIYMETİ ADEDİ ÖZELLİKLERİ 13.000,00 TL 1 27 VA 804 Plaka sayılı 2008 model Hyundai starex açık kasa kamyonet. Muhtelif çizikli. Orjinal Teyb var. Anahtar ruhsat mevcut değil. (Basın: 55139) ACI KAYBIMIZ Cemiyetimiz Balotaj Kurulu Üyesi, Sürekli Basın Kartı Sahibi, Değerli Meslektaşımız YALÇIN ÇINAR 29 Ağustos 2011 Pazartesi günü vefat etmiştir. Kaybı topluluğumuzda üzüntü yaratan Çınar’ın cenazesi 31 Ağustos 2011 Çarşamba günü öğle namazının ardından Teşvikiye Camisi’nden alınarak Ulus Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. 14. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU DÜZELTME İLANI 2011/2 Satış 07.07.2011 tarih ve 44396 sayılı Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan ilanının düzeltilmesi ile ilgili olarak Şişli adliyesinin yetkisinin İstanbul adliyesi ile birleştirilmesi nedeni ile Şişli İlçesi, Mecidiyeköy Mahallesi, 247 DY, 111 pafta, 9153 ada, 6 parseldeki gayrimenkulün satışı 1. satış günü 13.09.2011 tarih, 2. satış günü 23.09.2011 tarihinde olmak üzere, 11.1011.30 saatleri arasında aynı şartlar altında Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’ndeki İstanbul 27. İcra Müdürlüğü’nde yapılacaktır. İşbu ilan tebligat yapılamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 24.08.2011 (Basın: 54899) Yıldız Teknik Üniversitesi mezun kartımı, öğrenci kimliğimi, öğrenci pasumu ve ehliyetimi, kaybettim. Hükümsüzdür. VOLKAN AÇIKGÖZ TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ C MY B C MY B Çınar’ı sevgi ve saygıyla anarken, ailesine ve basın topluluğuna başsağlığı dileriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle