Katalog

SAYFA CUMHUR YET 3 HAZ RAN 2011 CUMA 12 sürdürüyor. BM Genel Yazmanı Ban KiMun, Türkiye dahil Akdeniz ülkelerine “yeni filo girişimini durdurun” içerikli uyarı mektupları gönderdi. Bundan önceki olayla bağlantılı BM Soruşturma Komisyonu raporunun açıklanması da ertelendi. “Müslümanın Müslümana ettiğini Yahudiler etmedi” dedirtecek cinsten Mısır, 2007’de Hamas’ın Gazze’de seçimleri kazanmasından sonra “ambargo” amacıyla Refah Sınır Kapısı’nı kapatmıştı. O günden sonra Filistinliler sınırda, yeraltında köstebek tünelleri kazarak ikmal yapılmak zorunda bırakılmışlardı. Mısır’da yönetim değişikliğinden sonra bu kapı geçen hafta açıldı, karşılıklı trafik ve ikmal başladı. Ancak, İHH ve eylemcilerinin kararlı olduğunu bilen Hamas, Gazze’de “bir askeri tatbikat” uyguladı. İsrailli komando giysileri içindeki Filistinli dalgıçların, Türk bayrağı çekilmiş bir balıkçı teknesini ele geçirme girişimine karşı koyma tatbikatı yapıldı. Sağlık görevlileri de tatbikatta yardımda bulundular. Bu oluşumlar üzerine İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “Gazze filosunu durdurmak için diplomatik müdahaleyi tercih ederiz. Zorunlu kalırsak, donanmamızın emirlerine uymayan, Gazze’ye gitmeye karar veren herkese güç kullanmaktan çekinmeyiz” açıklamasını yaptı. Benim anlamadığım birkaç nokta var! Birincisi Kızılay, Gazze’de yıllardır “insani” ve “sağlık yardımı” çalışmalarını başarı ile yürütüyor. Neden İHH yardımı Kızılay üzerinden yapmıyor? İkincisi, “insani yardım” kavramı ile filo gönderme eylemine takılan siyasal içerikli “Gazze’ye Özgürlük Seferi” adı ne ölçüde bağdaşıyor? Üçüncüsü, “insani yardım” yapılacaksa neden Türkiye’deki 12 Haziran seçimleri bekleniyor? “İnsani yardımla”, siyasal nitelikli “seçimler” arasında ne gibi bağlantı var? Avrupa’dan katılacak eylemciler de neden Türkiye’deki seçimi bekliyorlar? DIŞ HABERLER [email protected] Suriyeli muhalifler toplantısında laiklik ve Kürt sorunu konusunda görüş ayrılığı çıktı nsani Yardım mı? bir yıl geçti. 9 kişinin öldüğü olayın yıldönümü nedeniyle İstanbul’da İstiklal Caddesi’nde gösteriler düzenlendi. Ölenler Türkiye’de “şehit”, İsrail’de “terörist” ilan edilmişlerdi! O zaman 6 gemilik bir filo Gazze’ye doğru yola çıkmış, İsrail Silahlı Kuvvetleri’nin açık denizde müdahalesinde ölümler, yaralanmalar yaşanmış, olay Birleşmiş Milletler’e de yansımıştı... “Türkiye’deki seçimden sonra(!)”, Akdeniz’deki çeşitli limanlardan 15 gemilik yeni filo Gazze’ye doğru “insani yardım” götürmek için yola çıkacak. Mayıs sonunda Paris’te Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden 22 sivil toplum örgütü temsilcilerinin katılımı ile yapılan toplantıda bu kez, gemilerde 1500 eylemcinin de Gazze’ye gideceği açıklandı. Her ne demekse, “Gazze’ye 2. Özgürlük Seferi(!)” söylemi ile başı Türkiye’deki “İnsan Hak ve Hürriyetleri ve İnsani Yardım Vakfı (İHH)” çekiyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Halit Çelik’e talimat vererek İsrail’in Ankara Büyükelçisi Gaby Levy’yi çağırıp “Geçmişteki olayın benzerinin yaşanmaması uyarısında bulunmasını” istedi. Ardından da “Ümit ederiz ki İsrail bu kez, uluslararası sularda böyle bir eyleme yönelmez” dedi. Bu arada Amerikan Temsilciler Meclisi üyesi 36 milletvekili geçen ay Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir mektup göndererek İHH’nin yardım filosunun yeniden yola çıkmamasını istedi ve “kaygılarını” ilettiler. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği de aynı yolda Dışişleri’nde temaslarını yardım” Gazze’ye “insaniMarmara” götüren “Mavi feribotu olayının üzerinden tam Esad gitmeden kapıştılar MUSTAFA K. ERDEMOL ANTALYA Antalya’da devam eden Suriye’de Değişiklik toplantısının ikinci gününe laiklik ve Kürt sorunu konusundaki görüş ayrılığı damgasını vurdu. Her iki konuda anlaşamayan taraflar, toplantıda alınan kararları hayata geçirecek 31 kişilik bir istişare komitesi oluşturdu. Arapça dışında bir dilin konuşulmadığı, bu sebeple medya mensuplarının şikâyetine yol açan toplantıda söz alan ve Suriye’de tabanı bulunmadığı öne sürülen 3 Kürt partisinin temsilcisi, Devlet Başkanı Beşşar Esad sonrası kurulacak yeni devletin laik olması gerektiği konusunda önerilerde bulundu. Önerge karşıtı Arap delegeler “Suriye laik olmayan medeni bir devlet olsun” fikrinde ısrar ederlerken “Suriye zaten medeni bir ülke, biz demokratik olmasını istiyoruz” diyen Kürtler itirazda bulundu. Kürtlerin temsilinin anayasada yer alması konusundaki diğer bir öneri de tartışmalara yol açtı. Toplantıda her iki konuda da uzlaşmaya varılamadı. T ürkiye ile Suriye arasında, Esad yanlılarının Antalya’ya sokulmak istenmemesi yüzünden mini bir diplomatik kriz yaşandığı ileri sürüldü. ddiaya göre, Antalya havalimanı Emniyet Müdürlüğü, Esad yanlılarını valilik emrince kente sokmak istemedi. Sorun Suriye’nin Ankara Büyükelçiliği’nin devreye girmesiyle çözülebildi. (AFP) Esad yanlısı toplantının düzenleyicilerinden Ümran: ‘TÜRK YE YAPTIĞINDAN UTANMALI’ S Esad karşıtlarının toplantısına ev sahipliği yapan, Esad yandaşlarının da akın ettiği Antalya’da polis geniş güvenlik önlemleri aldı. 12 Kürt partisi protesto etti Düzenleyenlerin, Kürtlerin de yer aldığını söylediği toplantıya sadece Suriye’de faaliyet göstermeyen 3 Kürt partisinin katıldığı, bu ülkede ciddi tabanı olan 12 Kürt partisinin de “Kürt sorununun en hararetli olduğu Türkiye’de yapıldığı” gerekçesiyle toplantıyı protesto ettiği bildirildi. Toplantıda yer alan ve adları açıklanmayan İslami örgütlerin de Müslüman Kardeşler örgütü ça tısında yer aldıkları belirtildi. Toplantının ilk günü söz almak isteyen ancak kendisine söz verilmediği için olay çıkaran kişinin, Irak’ın Erbil kentinde yaşayan ve Suriye Kürtleri içinde örgütlü olan Şehitlerin Şeyhi adlı örgütün lideri Muhammed Murad Al Xeznevi olduğu öğrenildi. Ölen çocuklar Facebook’ta Dış Haberler Servisi Suriye’deki muhalifler, işkenceyle öldürüldüğü iddia edilen 13 yaşındaki Hamza el Hatib için sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta bir sayfa hazırladı. Eylemcilere göre hükümetin müdahalesi sırasında öldürülen çocukların YouTube, Facebook ve muhalif web sitelerinde dolaşan görüntüleri Suriye kamuoyunda şok etkisi yarattı. Muhalefet, çocuk ölümlerinin ardından Esad hükümetinin tüm meşrutiyetini kaybettiğini söyleyerek halkı cuma günü ayaklanmalarda öldürülen yaklaşık 30 çocuğun anısına protestoya çağırdı. BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) önceki gün Beşşar Esad karşıtı gösterilerde 30 çocuğun öldürüldüğünü duyurmuştu. uriye’de Değişiklik Konferansı’nın düzenlendiği Antalya’ya adeta çıkarma yapan Esad yanlısı Suriyeliler, Türkiye’ye ateş püskürdü. Suriye muhaliflerinin toplantı yapmasına izin veren Erdoğan hükümetinin kendilerine aynı şansı tanımadığına dikkat çeken Esad yanlısı Suriyeliler, dün bir yemekli toplantı düzenledi. 650 kişinin katıldığı belirtilen yemekte, Esad yanlısı sloganlar atıldı, ABD ve diğer Batılı güçler aleyhinde konuşmalar yapıldı. Toplantının düzenleyicilerinden Irak’ta çalışan Suriyeli işadamı Mahmud Ümran, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, “Hepsi Suriye dışında yaşayan bu sözde muhalifler sadece Suriye’nin değil onun laik düzeninin de düşmanıdır” dedi. “Biz Atatürk çizgisindeyiz” diyen Ümran şunları söyledi: “Biz Esad’ı ABD ve İsrail’e karşı olduğu için destekliyoruz, hep de destekleyeceğiz. Kendilerini muhalif olarak tanımlayanlar ise katliamcıların, çocuk katili emperyalizminin kuklalarıdır.” Aganigi Naganigi! yapmış: “Başbakanımızın üç çocuk söyleminin tüm dünyada bilinmesi gerekir. Yalnız Türkiye’de değil, dünyada üç için ne kadar önemli olduğunu çocuğun ne kadar önemli anlatıyorlardı. Bir süre sonra olduğunu anlatmalıyız. Bunları bunun yerine cinsellik dürtüsü içeren “aganigi naganigi” söylemi Avrupalıların enerji ihtiyaçları için hazırlattık!” ile “viagrayla” özdeşleştirilen 41 yaşındaki Bağış’ın Egehan “fındık” reklamları ekranlarda boy ve Ecehan adlı iki göstermişti. çocuğu var. Sayın Türkiye’yi AB Bakan, genç Prens’e kapısından içeriye adım bu hediyeyi attırmakla görevli göndermekle inşallah Devlet Bakanı Egemen hakaret etmemiştir! Bağış, tutmuş Anlamadığım bir şey, geçenlerde görkemli bir dünyaya da üç çocuk törenle Kate önerisi yapan bakan Middleton ile evlenen neden ikide kaldı? 28 yaşındaki İngiliz Üçüncüsü için Prensi Villiam’a Egemen Bağış. bugünlerde fındık “aganigi naganigi” tüketimine ağırlık verip vermediği uygulamasını takviye için “fındık” açıklanmadı. gönderdiğini TV’de açıklamış! Anlamadığım bir başka nokta “AB’ye fındık, Türkiye’ye üyelik” ise “Avrupalılara enerji için fındık” yazılı fındık dolu paketi postayla göndererek Türkiye’yi 48 yıldır ya da diplomatik kurye ile değil, AB kapısında bekletenlere İstanbul’da görüştüğü verilecek bu enerji ile Türk İngiltere’nin AB İşlerinden Sorumlu Bakanı David Lidington vatandaşlarına daha fazla “aganigi naganigi” yapmaları mı ile göndermiş. teşvik ediliyor? Bağış, ardından şu açıklamayı Bir zamanlar Türk bilim insanları, vatandaşlara “mercimek” yemelerinin sağlık Suriye’nin Rastan kasabasında önceki günden beri 50’den fazla sivilin öldürüldüğü, ölenler arasında 4 yaşında bir kız çocuğunun da bulunduğu bildirildi. dlib’ten de protesto gösterileri YouTube’a düştü. Başbakan Tayyip Erdoğan’ı sert sözlerle eleştiren ve “Nasıl olur da Erdoğan dostum dediği Esad’a karşı geliştirilen bu komplonun içinde yer alır? Türkiye terör yanlısı gruplara nasıl ev sahipliği yapar?” diyen Ümran sözlerine şöyle devam etti: “Biz burada misafirperverlik göreceğimizi sanıyorduk ama geldiğimizden beri her türlü zorluk çıkarıldı bize. Kaldığımız otelden çıkarıldık. Türkiye bu yaptığından utanmalıdır. Biz dost olarak geldik buraya.” Esad yanlılarının düzenlediği toplantıda çok sayıda Arap asıllı Türkiye vatandaşı da hazır bulundu. Antakya Demokratik Kültür Sanat Derneği Başkanı Mehmet Güzel, “İskenderun ve Hatay Arapları adına konuşuyor ve Suriye halkından Türkiye’nin tutumu nedeniyle özür diliyoruz” dedi. Özür dilediler Google: Çin’den sanal saldırı var... Pekin: ftira Dış Haberler Servisi Amerikan internet firması Google, Amerikalı üst düzey yetkililer, Çinli muhalifler, askeri yetkililer ve gazetecilerin Gmail elektronik posta hesaplarının bilgisayar korsanları tarafından ele geçirildiğini bildirdi. İnternet devinden yapılan açıklamada, saldırının Çin’den yapıldığı belirtildi. Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, bu tür saldırıların ardında oldukları yolundaki iddiaların kabul edilemeyeceğini bildirdi. İnternette arama devi Google, doğrudan Çin hükümetini sorumlu tutmasa da sanal saldırıların büyük bölümünün Çin’in doğusundaki Jinan kentinden kaynaklandığını açıkladı. ABD merkezli şirket, güvenliğinin aşılamadığını, ancak bazı şahıslara ait şifrelerin ele geçirildiğini bildirdi. Şirketin açıklamasına göre saldırıda Çinli siyasi eylemciler ve diğer Asya ülkelerindeki yetkililerin hesapları da hedef alındı. Şirketin açıklamasında, “Google kullanıcıların şifrelerini ele geçirmeyi ve elektronik postalarını gözlemlemeyi amaçlayan bir saldırı fark etti ve boşa çıkardı. Saldırı kurbanlarına haber verdik ve hesaplarını güven altına aldık. Ayrıca ilgili hükümet kurumlarına da bilgi verildi” denildi. Beyaz Saray, hükümete ait elekronik posta hesaplarına girildiği yönünde bir işaret bulunmadığını duyurdu. BOĞULMALARINDAN KORKULUYOR Akdeniz’de 250 mülteci kayıp Dış Haberler Servisi Akdeniz’de mültecileri taşıyan bir geminin arızalanmasından sonra çıkan panik nedeniyle yaklaşık 250 kişinin kayıp olduğu biliniyor. Çıkan izdihamda panik içinde gemiyi terk etmeye çalışanlardan denize düşen 200 ila 270 kişinin boğulduğu tahmin ediliyor. Tunus resmi haber ajansı TAP, Avrupa’ya gitmek için yola çıkan gemi filosunun, karşılaştıkları zorluklar üzerine Tunus sahillerine girdiğini duyurdu. TAP’a göre sahil güvenliğin gemiden 570 kişiyi kurtardığı olay sırasında denizin dalgalı olması sonucu bazı gemiler alabora olurken bazı yolcular da çıkan izdiham nedeniyle denize düştü. TAP aynı zamanda gemilerindekilerin Libya’dan İtalya’ya kaçak olarak gitmeye çalışan mül(REUTERS) Yahudileri 2 Yazarı: Bilâl N. Şimşir Yayınevi: Bilgi Siyasal tarih konusundaki araştırmaları ile tanınan, geçen yıl birinci cildi çıkan kitabın akademisyenbüyükelçi olan yazarı, bu ciltte Avrupa’daki Türk, Türkiye’de Avrupalı Yahudilerle Türkiye’den Filistin’e göçen Yahudilerin öykülerini yakası açılmamış arşiv belgeleri ile açıklıyor. Adı: Türk Yeni Yayınlar yargıyı ele geçirme uygulamalarını somut örnekleri ile irdeliyor. Adı: CIA Pençesinde Açılım Yazarı: Yılmaz Polat Yayınevi: Ulus Dağı ABD’de görev yaparken tanıdığım ve 30 yılını Vaşington kulislerinde geçiren meslektaşım, bu yeni kitabında Kuzey IrakPKKCIA ilişkilerinin perde arkasını aydınlatıyor. Adı: Güneybatı Kafkasya Yazarı: Erkan Karagöz Yayınevi: Park Kitap 19. yüzyılın sonlarından başlayıp günümüze kadar Güney Kafkasya’da kaynayan siyasal ve toplumsal kazanın belgeleri tarihsel gelişimi içinde okura sunuluyor. stifa ediyorum, dedi koltuğu kurtardı Dış Haberler Servisi Japonya Başbakanı Naoto Kan parlamentodan güvenoyu aldı. Bir yıl önce başbakanlık koltuğuna oturan Kan ve kabinesi hakkında muhalefet partileri, deprem ve tsunami felaketinin yol açtığı krize müdahaleleriyle ilgili güvensizlik önergesi vermişti. 479 sandalyeli parlamentoda 445 milletvekilinin katıldığı oylamada, Kan hükümeti 152’ye karşı 293 oyla güvenoyu aldı. Kan’ın güvenoyu almasında ise oylama öncesinde 11 Mart’taki deprem ve tsunami felaketi ile daha sonra oluşan nükleer kriz konularını çözdükten sonra istifa edeceğine yönelik partisine yaptığı konuşmasının etkili olduğu belirtiliyor. 24 binden fazla kişinin öldüğü ya da kaybolduğu şiddetli deprem ve tsunami Fukuşima Nükleer Santralı’nda büyük hasara yol açmıştı. Naoto Kan, ülkede son 5 yılda başbakanlık görevine gelen 5. kişi. Misrata’dan yola çıkan ve aralarında bebeklerin de bulunduğu 76 kişiyi taşıyan 15 metrelik tekne önceki gün Malta’ya ulaştı. Adı: İlahi Adalet Yazarı: İlhan Taşcı Yayınevi: Cumhuriyet Kitapları Gazetemize yansıyan “özel yargı haberleri” ile tanıdığınız meslektaşım, AKP iktidarının demokratik ve anayasa kuralları dışında yaşayan Japonya Başbakanı Naoto Kan’ın, 6 ay içinde istifa etmeye niyetli olduğu belirtiliyor. (Fotoğraf: AP) Ülkesi üst üste büyük felaketler teciler olduğunu bildirildi. Tunus güvenlik yetkilileri ise Tunus’un güneyindeki Sfax limanından bir yetkili de arama operasyonlarının sürdüğünü, şimdiye kadar hiç kimsenin cesedini bulamadıklarını ifade etti. Yetkililer, kurtarılan 570 kişiden çoğunun sağlık durumunun iyi olduğunu belirterek bu kişilerin büyük bölümünün Sfax’taki askeri kışlalara yerleştirildiğini, hastaneye kaldırılan kişilerden ise üçünün hayatını kaybettiğini açıkladı. C MY B C MY B