17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 23 HAZ RAN 2011 PERŞEMBE 6 HABERLER Mahkeme CHP milletvekilleri Balbay ve Haberal ile MHP’li Alan’ın tahliye taleplerini görüşecek Karar bugüne kaldı D NÇER: DERHAL SALIVER LMEL En Sıcak Konu Biriki seçim değerlendirmesi daha gelecek, ama bu iktidar döneminin en sıcak konusunu, Kürt sorunu ve Suriye’yi araya sokuşturalım.. Dönenim en sıcak konusu, Kürtlerle Türkler arasında büyüyen bir çatışma olur mu olmaz mı.. Kürt siyaseti, istekleri doğrultusunda siyaseti iyice sıcaklaştıracak bir politika izlemeye kararlı gözüküyor.. İktidar, Kürt isteklerine anayasal çerçevede ne kadar yanıt vermeye hazır? CHP ne yapacak?(*) Kürt meselesi hangi dış ve iç siyasal kulvarda seyredecek.. Önümüzdeki 4 yıl içinde, AKP’nin ve Kürtlerin, gelişmelere göre, olası senaryoları nedir? CHP’nin senaryoları var mı? Bu ve benzeri sorular, Türkiye yurdu açısından hem dört yıl sonraki seçimlerde iktidar savaşı açısından önemli.. Bu, partilerin iktidar oyunudur da! Önceki gün Adana’da İlhan Selçuk anısına yapılan toplantıdan sonra, Adana ve Mersin’den bir grup Cumhuriyet okuru ile kahve sohbeti yaptık... Anlatılanlar, Türklerle Kürtler arasındaki gerilimin son derece yüksek olduğunu gösteriyordu.. Dehşet vericiydi de benim için.. Özellikle köy bölgelerinde, olası bir çatışmada savunma amaçlı olarak, önemli ölçüde silahlanmanın söz konusu olduğu söyleniyordu! Şüphesiz, bu sorun, Ortadoğu’daki gelişmelerle de yakından ilişkili.. Arap ülkelerinde yeni bir döneme girilince, AKP’nin Arap ülkelerine (Ortadoğu’ya) açılım politikası ve bu bağlamda Komşularla Sıfır Sorun politikası bitti! AKP, Ortadoğu’da kendine bağımsız bir politik alan yaratıyordu. Türkiye ile komşuları arasında sorunları çözme politikasını önemsedim.. En büyük kazanım burada Suriye ile gelişmelerdi! Arap ülkelerindeki başkaldırı ve özellikle Suriye’deki gelişmelerle, iktidar kendi “özerk politika” alan ve araçlarını yitirdi.. Çünkü ABD, daha büyük bir güç olarak, bölgeye ağırlığını koydu! Artık, Suriye ve Ortadoğu politikalarını ve bölgede gelişmeleri ABD belirliyor... Dolayısıyla, AKP’nin oyun alanını bozdu ve gasp etti! Bunun da ötesinde, ABD, AKP’yi kendi politikalarının uygulayıcılığına doğru itiyor! AKP/iktidarın da buna hızlı bir uyum sağladığı görülüyor! Libya’da bunu gördük... RTE, NATO’nun orada ne işi var, derken, üç gün içinde NATO’nun Libya’ya askeri müdahalesinin destekleyicisi ve pasif de olsa katılımcısı olarak kendini buldu! (Dünya lideri RTE!) Benzer gelişmeyi Suriye’de yaşıyoruz. Hükümetlerin ortak toplantısından, iktidar bugün Suriye’de ABD isteklerini destekleme pozisyonuna geçti.. Demek ki büyük güç hareketlendiği zaman, ona ancak hizmet edeceklerdir! Suriye ile dayanışma sıfırdır. Sadece, ABD’nin isteklerini oraya bildiriyorlar! ABD Suriye’de kendine bağlı güçleri harekete geçirmiştir! İlginçtir ki, Türkiye’de iktidar ve ABD yanlısı İslami veya Batılı kalemler ve medya da harekete geçti! Suriye’nin büyük çoğunluğunun Şam’ın arkasında olup olmadığı önemli değildir! Önemli olan, askeri müdahaleye zemin yaratacak bir ortamın belirmesidir! Suriye’de bir parçalanma bile olabilir! Konumuz çerçevesinde, ülkemizde Kürt meselesi, öncelikle Suriye’deki gelişmeler karşısında, nasıl bir yeni ve acil özellik kazanır? Türkiye: Türklerle Kürtler arasında, tabii halklar arasında, çatışma çıkar mı? Çıkarsa bu Türkiye çapında yayılır mı? Bu görüntü, Suriye ve Libya’ya benzer durumların Türkiye’de de yaratılması, yaratılmak istenmesi anlamına gelir mi? Türk ordusunu biçimlendirme operasyonları YAŞ kararlarında hangi noktalarda gerçekleştirilecek? ABD ve cemaatin istekleri ordu konusunda, neleri kapsıyor? Adalet mekanizması iktidarın tam bir sopası konumuna dönüşmüştür.. Orduya biçtikleri görev ve hizmetler nelerdir? (*) CHP Kürt bölgesinden oy alamadı. Alabilir mi? Beklenti(m) o yöndeydi! Ama AKP’nin iktidarda olma mekanizması çalıştı.. Kürt oylarının aktif Kürt milliyetçiliği bağlamında siyasi sahibi BDP. Diğer oyları da AKP alıyor, iktidarda oldukça da alacak. Çünkü Kürtler iktidardan sosyal yardım vb. olarak sürekli nemalanmaktadır. CHP’ye kitlesel kaymaları için, bu politik koşullar sürdüğü sürece, hiçbir neden olmadığı ortaya çıktı! Pek çok yanıtı ancak “sahada test ederek” görüyorsunuz, varsayımlarınızı yanlışlıyor veya doğruluyorsunuz; sosyal konular böyledir! ‘Mahkeme tutuklu kalsın diyemez’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Güven Dinçer, gazatemiz yazarı Mustafa Balbay, Mehmet Haberal ve Engin Alan’ın derhal salıverilmesi gerektiğini, mahkemenin “tutuklu kalsın” diyemeyeceğini söyledi. Güven Dinçer, Balbay ve Alan’ın milletvekili seçilmelerine değinerek, milletvekilliği sıfatının yetkili seçim kurulları tarafından mazbata verilmekle kazanıldığını kaydetti. Meclis’te göreve başlamanın yemin etmek gibi birtakım şartları olduğunu dile getiren Dinçer, şunları söyledi: “Milletvekili sıfatı kazanan kimse Meclis’in koruması altındadır. Hem dokunulmazlık hem de sorumsuzluk yönünden. Bu kimseler derhal çıkarılmalıdırlar. Ama bu tahliye değildir. Resmen milletvekilliği sıfatını kazanmaları nedeniyle salıverilmedir. İnfaz işlemidir bu. Savcılıkça gerçekleştirilir. Savcılık ters davranılması durumunda derhal mahkemeye başvurulur. Bu kararlar da Yargıtay’ın denetimine tabidir. Şimdi yapılacak şey savcı tarafından salıverilmeleridir. Savcılığın ve mahkemenin ben bunların tutuklu kalmasını istiyorum gibi deme iradesi yoktur. Mahkumiyetle tutukluluk ayrı bir olaydır.” İstanbul Haber Servisi Ergenekon davasında tutuklu yargılanan CHP İzmir milletvekili yazarımız Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Mehmet Haberal ile Balyoz davası tutuklu sanığı emekli Korgeneral Engin Alan’ın tahliye talepleri bugün karara bağlanacak. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Balbay ve Haberal’ın tahliye talebinin bugün sonuçlanacağını açıkladı. Mahkeme Başkanı, karar için YSK’nin seçim sonuçlarının Resmi Gazete’de yayımlanmasını bekledikleri yönündeki iddiaların doğru olmadığını belirtti. Başkan, “YSK ile ilgisi yok. Değerlendiriyoruz” dedi. Ergenekon soruşturması kapsamında “Adil yargılamayı etkiledikleri” gerekçesi ile eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın da aralarında bulunduğu 8 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma sürüyor. Prof. Mehmet Haberal’ın kardeşi Ali Haberal ile oğlu Erkan Haberal’ın soruşturma kapsamında ifadesi alındı. Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne gelen Ali Haberal ve Erkan Haberal soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Cihan Kansız’a ifade verdikten sonra adliyeden ayrıldı. Soruşturma kapsamında 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in yeğeni Nihal Atasagun da ifadeye çağrıldı. Soruşturma kapsamında “örgüt üyesi” olmak suçundan evi aranan ve hakkındaki gözaltı kararı sağlık gerekçesi ile mahkeme kararıyla kaldırılan eski Adalet Bakanı Oktay’ın ifadesi ise talimatla Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili tarafından alınmıştı. SAVCI: ALAN’IN TAHL YE TALEB REDDED LS N stanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılanan MHP’den milletvekili seçilen emekli Korgeneral Engin Alan’ın tahliye istemi de karara bağlanmadı. Savcı Savaş Kırbaş, Alan’ın tahliye talebinin reddedilmesini isteyerek, anayasadaki yasama dokunulmazlığının Alan’ın yargılandığı dosyayı kapsamadığını belirtti. CHP’de muhalifler olağanüstü kurultay için imza toplama başladı Yeni aday çıkarmayacaklar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’de eski Genel Başkan Deniz Baykal ile eski Genel Sekreter Önder Sav öncülüğündeki muhalifler, olağanüstü kurultay toplanması için imza toplamaya başladı. Olağanüstü kurultay için 15 günde 651 delegenin imzasını bulmaları gereken muhalifler, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı aday çıkarmayacak. Baykal ve Sav’ın parti yönetiminin değiştirilmesi hedefiyle anlaşması sonucu harekete geçen muhalifler delegelerden imza toplanması sürecini dün resmen başlattı. CHP tüzüğüne göre muhaliflerin, olağanüstü kurultayı toplamak için 15 günde delege sayısının bir fazlası olan 651 imzayı bulmaları gerekiyor. Delegelerin imzasına açılan metinde, parti meclisinin (PM) yeniden oluşturulması ve seçilmesi talep edilirken genel başkan seçimine yönelik bir madde bulunmuyor. Baykal’ın yakın çevresine, “PM kesinlikle değişmeli, Kemal Bey kalmalı, Kemal Bey ile devam edilmeli. Genel başkan tartışması yok. Partiyi kucaklayacak yeni bir PM oluşturulmalı” dediği öğrenildi. Baykal’ın PM’nin değiştirme gerekçesini de “PM içinde partinin yörüngesini dışlayıcı, değiştirici konuşmalar yapan kişiler var. Bu yüzden PM yenilenmeli. Herkes olsun, ama partili olsun” şeklinde ifade ettiği belirtildi. Baykal’ın kesinlikle bir genel başkan adayı çıkarmama kararında olduğu öğrenildi. Ancak muhalifler arasında, “Genel merkez tarafından gündeme genel başkan seçiminin de konulması halinde o zaman durum değerlendirilir”görüşüyle ilerleyen aşamada genel başkan adayı çıkarmayı da gündeme almayı düşündüğü ifade ediliyor. Muhalefetin dünden itibaren delegelerin imzalarının alınması için tüm illere gönderdiği olağünüstü kurultay çağrısı metninde kurultay gündemi şöyle belirlendi: “ Açılış, İstiklal Marşı. Saygı duruşu. Divan üyeleri seçimi. Genel başkanın açış konuşması. İmza verenler adına bir üyenin konuşması. PM seçimi. Kapanış. ” ‘Yargıtay’daki değişiklik siyasi operasyondur’ Güven Dinçer, HSYK’nin yeni kararnamesini değerlendirirken, Yargıtay’daki savcıların her birinin mesleklerinde seçkin olduğunu belirterek, bunları Yargıtay başsavcısının kişisel olarak beğenip beğenmeme gibi hakkının olmadığını vurguladı. Yasal kurallar içinde herkesin görevini yapacağını ve uyum içinde çalışacağını belirten Dinçer, “Başsavcının davranışları hem hukuk etiği hem de yüksek hâkimlik açısından tasvip edilemez. Oradaki bir savcının görevden ayrılması normal olarak hakkında başlatılmış bir ceza veya disiplin kovuşturması sebebiyle olabilir. Bu kadar kalabalık bir ekibin bir günde başsavcının şahsi beğenisiyle oradan uzaklaştırılması ancak siyasal bir operasyondur” dedi. Yargı derneklerinin yöneticilerinin yerlerinin değiştirilmesini eleştiren Dinçer, “Yasalar o derneklerin kurulmasına izin veriyorsa orada her kademeden meslek mensupları görev alabilirler. Salt orada görev aldı diye kınanamazlar, mesleki bakımdan olumsuz muameleye tabi tutulamazlar” ifadesini kullandı. İstanbul’dan Kılıçdaroğlu’na destek CHP stanbul l Başkanı Doç. Dr. Bahri Şahin, parti içinde yaşanan tartışmalara ve kurultay isteğine tepki gösterdi. Şahin dün Beşiktaş’taki 2. bölge seçim koordinasyon merkezinde parti içinde yaşanan tartışmalar ve kurultay sürecine ilişkin ilçe başkanları, gençlik kolları ve kadın kollarının katılımıyla basın toplantısı düzenledi. “Kurultay isteyenler geçmişte partiyi halkla buluşturamayanlardır. Televizyon ekranlarında harcanan çaba seçimde gösterilseydi, parti daha başarılı olurdu. Biz stanbul il örgütü olarak; il başkan yardımcıları, ilçe başkanları, kadın kolları, gençlik kolları, il genel meclisi grubu ve BB meclis grubuyla birlikte genel başkanımızın arkasındayız. Partinin yeni bir kurultaya ihtiyacı yok” dedi. Şahin, kurultay isteyenlerin önce kendi iç muhasebelerini yapmaya çağırdı. Seçimlerde “örgütün çalışmadığı” yönünde eleştirilere Şahin, “Bunu kabul etmemiz mümkün değil. stanbul olarak kaynak ve yoklukla mücadele ettik. stanbul’da tüm olumsuzluklara karşı oyumuzu 1 milyon arttırdık. Bu söylem örgüt emekçilerine hakarettir” yanıtını verdi. (Fotoğraf: ALİ AÇAR) ‘BAYKAL VE SAV EMEKL YE AYRILMALILAR’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, kurultay için imza toplayan muhalefetin başını çeken eski Genel Başkan Deniz Baykal ve eski Genel Sekreter Önder Sav’a emeklilik çağrısı yaptı. CHP’li Genç, TBMM’de kaydını yaptırdıktan sonra olağanüstü kurultay girişimlerinin sorulması üzerine şunları söyledi: “Sayın Baykal ve Sayın Sav artık emekliye ayrılmalılar. Epey siyaset yaptılar, büyük emek sarf ettiler. Katkıları çok büyüktür. Yeni bir dönem başlamıştır. Türkiye’nin bu hale gelmesinde maalesef geçmiş CHP kadrolarının yetersiz muhalefet yapmasından ve sağlıklı bir yönetim göstermemesinden kaynaklanıyor. O bakımdan biraz kendilerine seremoni düzenleyelim ve birer de kendilerine şilt verelim, siyaseti bırakmanın zamanı geldiğini kendilerine hatırlatalım.” CHP MYK, muhaliflerin yönetimi hedef alan konuşmalarını inceleyecek Disiplin süreci başlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP yönetimi, genel seçim sonuçlarından memnun olmayan ve “olağanüstü kurultay” için imza toplama girişimi başlatan muhaliflere yönelik “disiplin süreci”ni başlatma konusunda “kayıtların incelenmesi” kararı aldı. CHP Merkez Yönetim Kurulu, seçim sonuçlarını değerlendirmek üzere toplandı. Geçen hafta yapılan MYK’de, AKP’nin yüzde 50 oy almasına ilişkin “Stockholm Sendromu” değerlendirmesinin basına yansıması nedeniyle sıkıntıya düşen Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, MYK üyelerini “ağızlarını sıkı tutmaları” konusunda uyardı. Kılıçdaroğlu, “Burada ne konuşuyorsak, çarşaf çarşaf gazetelerde okuyoruz. Burada konuşulan burada kalmalı. Artık susun arkadaşlar” dedi. Kılıçdaroğlu, kurmaylarından gelen “muhaliflere yönelik sert açıklama” yapması talebini geri çevirerek imza toplayanların muhatap alınmamasını istedi. Kılıçdaroğlu, seçim sonuçlarını değerlendirirken de özellikle Doğu ve Güneydoğu’da 3 bin 600 sandıktan sıfır oy çıkmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Kılıçdaroğlu, sorumlu parti yöneticileri ve “sandıklarda görevli olup da CHP’ye oy vermeyen sandık görevlileri” ile yollarını ayıracaklarını ifade etti. Bu dönem Meclis’te daha etkin muhalefet yapacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, bunun için MYK’deki bazı isimleri Meclis’te görevlendireceklerini bildirdi. CHP yönetimi seçim sonrası partiyi medya önünde eleştiren bazı isimlerin açıklamalarını incelemeye aldı. Muhaliflerin konuşmalarıyla ilgili kayıtların MYK tarafından inceleneceği ve sonrasında disiplin sürecinin başlatılıp başlatılmayacağına karar verileceği bildirildi. Kesin sonuçlar bugün açıklanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Ali Em, kesin seçim sonuçlarının bugün Resmi Gazete’de ilan edileceğini bildirdi. Meclis İçtüzüğü’ne göre sonuçların Resmi Gazete’de yayımlanmasını takip eden 5. gün toplanması gerekiyor. Bu durumda seçim sonrası ilk Meclis Genel Kurulu, 28 Haziran Salı günü toplanacak. YSK, MHP’nin gümrük kapılarındaki oyların partilere dağıtımının hesaplanmasıyla ilgili ikinci itirazını da reddetti. CHP’liler Baykal’ı protesto etti Giray uğurlandı Vefat eden eski Bakan Safa Giray, dün toprağa verildi. Giray’ın naaşı, TBMM’de düzenlenen törenin ardından Kocatepe Camisi avlusuna getirildi. Burada, Giray için cenaze namazı kılındı. Cenaze namazına, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, DP Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, eski bakanlar Murat Başesgioğlu, Hüsnü Doğan, Ahmet Kurtcebe Alptemoçin, Türk Parlamenterler Birliği (TPB) Genel Başkanı Hasan Korkmazcan, eski TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger, Milli Savunma Bakanlığı Müsteşarı Korgeneral Ümit Dündar ile Giray’ın eşi, kızı, yakınları ve sevenleri katıldı. Giray’ın cenazesi, daha sonra getirildiği Gölbaşı Mezarlığı’nda defnedildi. (AA) ANTALYA (AA) CHP Antalya İl Başkanlığı önünde toplanan bir grup partili, CHP İl Başkanı Özer Ülken ve eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ı protesto etti. Grup üyeleri, Özer Ülken ve Deniz Baykal’ın istifa etmelerini ve gençlerin önünü açmalarını istedi. Ellerinde “Kemal çalıştı, Baykal hazıra kondu”, “Önder Sav, Deniz Baykal, halk diyor hoşça kal” yazılı pankartlar taşıyan grup, “Baykal’a verdiğim oylar haram olsun” diye sloganlar da attı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle