27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 30 MAYIS 2011 PAZARTES 20 SPOR Karaciğerinden tümör aldıran futbolcu, 72 gün sonra Barca’yla kupa kazanıp yaşama ‘merhaba’ dedi Abidal kansere ilaç oldu CUMHUR ÖNDER ARSLAN Karaciğerinde tümör tespit edildiğinde sadece Eric Abidal değil, Barcelona Kulübü, takım arkadaşları, teknik heyet ve futbol dünyası derin bir şok yaşıyordu. Milyon dolarların döndüğü futbol piyasasında hep başarılar, renkli hayatlar ya da sansasyonlar konuşulacak değildi ya... Bu kez gündem zor bir hastalığa yakalanan Abidal’di... Takvim yaprağı 16 Mart’ı gösterirken Fransız futbolcu aslında kendini hazırladığı bu durumla karşı karşıya kalmıştı. İspanyol kulübü, futbolcusunun ‘özel hayatı’na olan saygısı nedeniyle kamuoyuna daha fazla bilgi vermiyordu, Abidal de 1 gün sonra bıçak altına yatıyordu. Başarılı bir operasyon ve devamında tedavi dönemi... Moral, motivasyon, yaşama azmi, adına ne derseniz deyin, bir insanın ihtiyaç duyacağı her şey Abidal için sağlanmıştı. Hatta Barcelona’nın ezeli rakibi Real Madrid’in futbolcuları bile, UEFA’nın anlamsız şekilde yasakladığı bir eyleme imza atmış, Fransız ekibi Lyon’la oynadıkları Şampiyonlar Ligi maçı sonrası üzerinde ‘Animo Abidal’ Barcelonalı futbolcular sponsorları THY’nin uçağı önünde kupayla poz verdi. (Keyiflen Abidal) yazan tişörtleri giymişti. Elbette bu destek 31 yaşındaki Fransızı ‘keyiflen’dirmişti; ancak yeniden sahalara dönmesinin anahtarı; her şeyin ötesinde, sadece Abidal’in kendisinde yatıyordu. Önce o istemeliydi yeniden meşin yuvarlağın peşinde koşmayı... İstedi de... Büyük milat 4 Nisan Yaşadıklarının ardından ilk kez 4 Nisan günü yeniden arkadaşlarına kavuştu, antrenmana çıktı. Artık her şey yoluna giriyordu; Abidal çok özlediği futbola kavuşmuştu. Eski formunu yeniden yakalamak istiyordu tecrübeli Fransız, hayalini Şampiyonlar Ligi kupası süslüyordu o günlerde. Bu düşü doğrultusunda yendiği hastalık sonrası 3 Mayıs’ta Barcelona’nın evinde Real Madrid’le 11 berabere kaldığı maçın 90. dakikasında ayakta alkışlanarak oyuna girdi. Karşılaşmanın bitiminde Katalan ekibi adını finale yazdırırken takım arkadaşları Abidal’i omuzlara alıp havaya fırlatıyordu, büyük coşkuyla... Ve artık gözler Wembley’deki finaldeydi... Fransız oyuncu çok kupa sevinci yaşamış, final oynamış, önemli başarılara imza atmıştı ama bu seferki çok farklıydı; bir o kadar da anlamlıydı. Abidal inanarak; yaşama, futbola yeniden tutunmuştu, Manchester’ı yendiklerinde uzanacağı kupa, onun ‘hayat sembolü’ olacaktı. Ameliyatından sadece 72 gün sonra çıktığı final maçında 90 dakika sahada kaldı, 10.5 km. koşarak üst düzey performans sergiledi. Sahadaki sevinç, mutluluk elbette tarif edilemeyecek türdendi; artık kupayı havaya kaldırma zamanıydı. Barcelonalı futbolcular Avrupa’nın en büyüğü olarak kupalarını UEFA Başkanı Platini’nin elinden alacakken, Abidal’in karşılaştığı durum jestten de öte arkadaşlığın kanıtıydı. Kaptanlar Puyol ve Xavi, kollarındaki pazubandı Abidal’e uzattı, kupayı takımın patronu olarak o almalıydı. Öyle de oldu; Fransız yıldız yeniden doğmuşçasına kansere inat ilk zaferini tadıyordu, hem de hayata meydan okuyarak. K A T A L O N YA A L E V A L E V Ş ampiyonlar Ligi finalinde Manchester United’ı 31 yenerek kupaya uzanan Barcelona’nın, Barcelona’daki kutlamaları sırasında çıkan olaylarda 90 kişi yaralanırken 20 kişi de gözaltına alındı. Ülkedeki siyasi, ekonomik ve sosyal sistemin değişmesi istemiyle Katalonya Meydanı’nda eylem yapılmasından dolayı dev ekran bu kez Arca de Triunfo bölgesine kurulurken burada maçı izleyen yaklaşık 35 bin Barcelonalı, bitiş düdüğünün arkasından şehir merkezine inerek kutlamalara başladı. Canaletas çeşmesinde toplanan taraftarlar şarkılar söyleyerek Barcelona’nın 4. Şampiyonlar Ligi kupasını kutladı. Ancak saat 04.30’dan itibaren 50 kişilik bir grup yaralanırken, 15 kişinin hastaneye kaldırıldığı, 2’sinin durumunun ciddi olduğu açıklandı. Polis, sabaha kadar devam eden olaylarla bağlantılı olarak 20 kişiyi gözaltına aldı. Barcelona’nın Arjantinli yıldızı Lionel Messi, “Bu takımın yaptıkları muazzam. Bugün için yaptıklarımızın bilincinde değiliz. Üstün olan taraf bizdik ve kazanmaya layıktık. Kazanmaya devam etmek istiyoruz. Artık tatile çıktık, kupa elimizde ama tatilden döndüğümüzde herkes eşit olacak. Yeniden bir final maçında gol attığıma inanamıyorum” dedi. SPANYOL BASINI: BARCA GÖĞE DOKUNUYOR İspanyol basını Barcelona’nın kupayı kazanmasına geniş yer ayırırken ilginç başlıklar kullandı. El Pais: Barca, Wembley’de göğe dokunuyor. ABC: Barcelona, Avrupa’yı 4. kez fethediyor. El Mundo: Büyük bir Barça, 4. şampiyonluğunu almayı başarıyor. La Razon: En iyi Barcelona, Avrupa şampiyonu. La Vanguardia: Efsaneler. As: SüperBarça. Marca: Futbol, Barcelona Kulübü! 4 Barca, M.United’ın üzerinden geçiyor. polis koridoruna şişe ve taş gibi cisimler atıp, çevreye zarar vermeye başlayınca olaylar çıktı. 15’i polis olmak üzere toplam 90 kişi SOLUK KESEN TRANSFER YARIŞI Spor Servisi Sezonun bitmesiyle transfer dönemine hızlı giren kulüpler kadrolarını güçlendirme çalışmalarına devam ediyor. Emenike, Orhan Şam ve Serdar Kesimal’ı renklerine dahil eden, Sezer Öztürk’ü almaya da çok yakın olan F.Bahçe’de dış transfer harekâtı başladı. Fransız basını, F.Bahçe’nin Toulouse’un genç ön liberosu Etienne Capoue ile ilgilendiğini yazdı. F.Bahçe, Serdar Kesimal’la 5 yıllık sözleşme imzalarken genç oyuncuya karşılık İlhan Eker’i bonservisiyle; Okan Alkan’ı da kiralık olarak Kayserispor’a verdi. AyYıldızlı oyuncular, Belçika maçı için farklı yorumlar yaptı BERABERL K M GAL B YET M ? Belçika’nın başkenti Brüksel’deki King Baudouin Stadı’nı bilir misiniz? Hani, şu Ulusal Futbol Takımı’mızın 3 Haziran’da Belçika ile oynayacağı hayati maça ev sahipliğini yapacak dev futbol arenasını; mutlaka duymuşsunuzdur. Önemli organizasyonlara tanıklık eden, yılların emektar stadıdır. 1980’lerin ortalarından sonra adı değiştirilmiş, yenilenmiş, bir anlamda geçmişin ‘çirkin’ izleri silinmeye çalışılmıştır. Ama yaşı 30 ile 40 civarında olanlar, o stadın, yani King Baudouin’in eski adıyla Heysel Stadı olduğunu çok iyi bilir. Hani, 1985 yılında Juventus ile Liverpool arasında oynanan Şampiyon Kulüpler Kupası finali var ya, işte o dramatik 90 dakikanın oynandığı stattır Heysel, ya da şimdiki adıyla King Baudouin. Keşke hiç oynanmasaydı o final de onlarca insan yaşama veda etmeseydi yok yere. Önceki gece, Wembley’deki Şampiyonlar Ligi finalini Türk Telekom Arena’nın VIP Salonu’nda, Barcelona’nın saat sponsoru Seiko’un konuğu olarak izlerken Heysel faciası gözlerimin önüne geldi. O geceyi anımsarken rahmetli Abdülkadir Yücelman’ın, dönemin dış haberler sorumlusu Halil Özer ile Uygar Eremektar’ı evlerine araba göndererek mesaiye çağırışı, şimdiki yayın yönetmenimiz İbrahim Yıldız’ın apar topar gazeteye gelip manşeti yıkışını saniye saniye yeniden yaşıyordum. AP’den, Reuters’den düşen fotoğraflardaki kan, hâlâ gözlerimin önündeydi ki Pedro golü attı, Katalanlar çılgınca seviniyor, Manchesterliler üzülüyor ama kimse kimsenin gözünün içine ters ters bakmıyordu. Sonuçta futboldu oynanan oyun. Galiba bir şeyleri aşmışız dünyalılar olarak! Heysel, King Baudouin demişken cuma akşamı oynanacak hayati maçımıza da bir göz atalım isterseniz. Her ne kadar teknik direktör Guus Hiddink, “1 puan yeter” diyorsa da ulusal takımımızın ‘mutlaka’ kazanması gereken bir 90 dakika. Bırakın kaybetmeyi, eşitlik halinde bile, ikinciliği, yani baraj umudunu zora sokarız. Ne var ki Hollanda kampından gelen haberler en azından şu günlerde hiç olumlu değil. Öncelikle, transfer çılgınlığı ne yazıktır ki kırmızının, beyazın, ayın, yıldızın önüne geçmiş durumda. “Ben G.Saray’a gittim, sen Fener’e, öteki Madrid’e” muhabbeti umarım yanılıyorumdur Belçika maçının önünde. Eh, futbolcu kardeşlerimi eleştirmek, “Milli maça motive olun” demek isterim ama işin başındakileri görünce onlara bir şey söyleyemiyorum. Neden mi? Çünkü yılda neredeyse 10 milyon Avro aldığı Türkiye’yi 2. plana atmış, ‘Chelsea’ye mi danışman olsam, Ajax’a mı?’ telaşında bir hocamız var. Adı da Guus Hiddink. Hatta işi öyle azıtmış ki “Kaybedersem giderim” türünde laflar da ediyormuş. Elbette kimseyi tutacak halimiz yok, hatta şimdiden de “güle güle” denebilir. Çünkü koskoca Türk takımının Azerbaycan’a kaybetmek, Kore’yi yenememek, Almanya’dan fark yemek için Hiddink’e gereksinimi yok! Ama iş ulusal sembolümüz milli takım olunca susuyoruz! Çünkü şu sıralar seçimdi, geçimdi, petrol zammıydı, misket bombasıydı diye ayrışan ülkeyi kaynaştıracak tek olgu bizim Arda’ların, Volkan’ların, Gökhan’ların, Hamit’lerin terleteceği Ay Yıldızlı forma! O yüzden çok önemlidir milli maçlar bu ülke için. Bilen bilir! İşin şakası bir yana, marka değerinden, kurumsallıktan söz eden sayın Mahmut Özgener ve sevgili Levent Kızıl nasıl müsaade ediyorlar bu Hollandalıya şaşırıyorum. Eğer Hiddink Chelsea’ye göz kırpmıyor, gideceğim havası yaratmıyor ve bizim muhabir arkadaşlar olayı abartıyorsa özür dilerim; ama iş öyle değil, gazetelere yansıyan haberler doğru ise Hiddink özür dilesin ve Belçika maçını kaybetmeden gitsin! Heysel’den King Baudouin’e BARIŞ ÖZBEK TRABZON’DA Trabzonspor, G.Saraylı Barış Özbek’le anlaştı. Bordo Mavililerin Asbaşkanı Nevzat Şakar’ın genç oyuncuyla 3 yıllığına el sıkıştığı öğrenildi. Trabzonspor yönetimi, teknik direktör Şenol Güneş’in isteği üzerine; G.Antepspor’dan Olcan ve Cenk, Bursaspor’dan Turgay ile Ozan, Eskişehirspor’dan da Alper Potuk’un transferi için görüşmelere başladı. Zokora transferi zora giren Karadeniz ekibi, Kızılyıldız’dan Tosic ve Mainz’dan Fuchs’la ilgileniyor. Ulusalların papatya falı TEGELEN (Cumhuriyet) 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde 3 Haziran’da deplasmanda Belçika ile önemli bir maça çıkacak A Ulusal Takım’da oyuncular karşılaşmanın sonucuna yönelik ilginç açıklamalar yaptı. Takımın bazı önemli isimleri, teknik direktör Hiddink’in 2 gün önce kullandığı “Beraberlik kötü sonuç değil” ifadelerinin etkisinde kaldığını belli ederken bazı futbolcular ise kazanmanın tek hedefleri olduğunu belirtti. İşte Ay Yıldızlıların Belçika maçı için düşünceleri: Semih Şentürk: Türkiye’de önemli bir lig mücadelesi geride kaldı. Üzülenler oldu, bizim gibi sevinenler oldu artık milli forma için büyük bir mücadele içine girdik. Belki Avrupa şampiyonası yolunda en kritik maçımız. Burada alınacak en kötü bir puan bile bizi ikinci yapacaktır. Kontrollü oynayıp rakibin hatalarını bekleyip kazanmalıyız. Volkan Demirel: Hangi duygularla gelirsek gelelim, burada dalgalanan bir Türk bayrağı var. Bu maçı kazanmak için elimizden geleni yapacağız. Sevindik, şampiyon olduk 3 gün Selçuk Şahin: Belçika çok da kutladık. Aklımızda deplasman olarak görebileceğimiz bir yer kazanmak var. Puan veya değil. Taraftarlarımızın olduğu bir yer. puanlar aldığımız takdirde Kazanmak için çıkacağız. Ama iddiamızın süreceğini beraberliği de kafamızın bir biliyoruz. köşesinde bulundurmamız Sabri Sarıoğlu: gerekiyor. Motivasyon Cenk Tosun: Bence ölüm açısından bir kalım maçı. Kim yenerse sorunumuz yok. ikinciliği yüze 8090 Çok önemli, garantilemiş olur. 3 puanla zorlu bir maç. ayrılmak istiyoruz. Belçika puan Yenemesek de yenilmemek kaybında istiyoruz. avantajı bize Mehmet Ekici: kaptıracaklarının Sorunlarımızı bırakıp bir tek farkında. Belçika maçına adapte Kalitemizi olmalıyız. Ölüm kalım maçı sahaya yansıtıp Hiddink, Mahmut Özgener’le buluştu diyebiliriz. Küçük bir final. galip gelerek Bunun bilincindeyiz. avantajı lehimize çevirmek istiyoruz. Hafif bir Emre Güngör: Çok zorlu bir rakiple yorgunluk olabilir ama milli maç olduğu deplasmanda oynayacağız. Çok güzel bir zaman, bu yorgunluklar bazen sakatlıklar bile ortamımız var, bu ortamı iyi değerlendirip 3 aklınıza gelmiyor. puan alıp Türkiye’ye dönmek istiyoruz. BRAH M AKIN KARTAL’A Beşiktaş, eski futbolcusu İbrahim Akın’ı tekrar kadrosuna katmak istiyor. İstanbul Büyükşehir Belediyespor Futbol Şube Sorumlusu Kamil Dizar, Siyah Beyazlı yönetici Serdal Adalı’nın, İbrahim’in transferi için kulüp başkanları Göksel Gümüşdağ’dan randevu talep ettiğini, görüşmenin hafta içinde yapılacağını söyledi. Beşiktaş’ın Sao Paulo’nun stoperi Miranda için girişimde bulunduğu öğrenildi. G.SARAY RUFFIER’ N PEŞ NDE G.Saray, kaleci ve ön libero transferinde önemli adımlar attı. Sarı Kırmızılı yönetimin anlaştığı İsveçli ön libero Kim Kalström bu hafta İstanbul’a gelecek. G.Saray Teknik Direktörü Fatih Terim’in kaleci transferinde Monaco’nun 24 yaşındaki file bekçisi Stephane Ruffier’in üzerinde durduğu kaydedildi. Monaco ile sözleşmesi 2013’te bitecek Ruffier için G.Saray’ın 4 milyon Avro bonservis bedeli önerdiği bildirildi. TRABZON’DAN BÜYÜK YÜRÜYÜŞ Spor Servisi Şampiyonluğu averajla kaybeden Trabzonspor’da dün taraftarlar İstanbul ve Trabzon’da, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Futbol Federasyonu ile F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ı protesto etti. Trabzon kent merkezindeki Uzun Sokak’ta buluşan Bordo Mavili taraftarlar ellerindeki bayraklar ve meşalelerle “Fenerli Başbakan istemiyoruz”, “Ayva çiçek açmış yaz mı gelecek, Tayyip Trabzon’a nasıl gelecek”, “Tayyibin uşağı Aziz Yıldırım”, , “Başbakan Aziz’i bakan yapsın” şeklinde tezahüratlar yaparak yürüyüşe geçti. Taraftarlar, bir süre sonra Kahramanmaraş Caddesi’ne geçip yolu trafiğe kapatarak ilerlerken AKP seçim irtibat bürosu önünde ‘İstikrar sürsün, Fener büyüsün’ diye slogan attı. BordoMavili taraftarlar İstanbul Taksim Meydanı’nda da protesto gerçekleştirdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle