24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 4 ŞUBAT 2011 CUMA 4 HABERLER Senfoni Orkestrası’nın trompet sanatçısı Onurcan Çağatay, TGB üyesi olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Kim Kimin Geleceği? 1 Bütün dünyanın dikkatlerinin Mısır’a yoğunlaştığı bir sırada, çarşamba günü Fransız televizyonlarına bir açıklama yapan Müslüman Kardeşler’in kurucusu Hasan El Bana’nın torunu Tarık Ramadan, AKP’nin, ünlü kuruluşun Türkiye’deki uzantısı olduğunu ileri sürdü. Bu iddiaya dayanarak, AKP ve bağlantıları hakkında görüşler ileri sürmek değil amacım. Ancak olayların başından beri hep aklıma takılmış olan bir saptamaya değinmek istiyorum. Kimileri şöyle derler: Mısır Türkiye’nin geleceğidir. Tarihte Mısır Türkiye ilişkileri ilginç bir seyir izlemiş, zaman zaman kimin kimin geleceği olabileceği konusunda soru işaretleri doğurmuştur. Öyküyü modern Mısır’ın kurucusu, büyük reformcu Mehmet Ali Paşa ile başlatalım. Mehmet Ali Paşa, Mısır Valisi olduktan sonra, bu ülkede bir dizi reform hareketini gerçekleştirmeye koyulmuş; tarımda, ticarette, eğitimde, orduda yeni düzenlemeler yapmış, Mısır ordusunu modernleşmenin odağı haline getirmiş, Fransa’ya öğrenciler göndermiş, bir anda imparatorluk içinde parlayan bir yıldız haline gelmiştir. İkinci Mahmut’un, Mora isyanı sırasında kendisine yardım etmiş olan Mehmet Ali Paşa’ya vaatlerini yerine getirememesi üzerine, Osmanlı ile Mısır Hidivliği arasında çıkan gerginlikte, Mehmet Ali’nin oğlu İbrahim Paşa Osmanlı ordusunu yenerek, Konya üzerine yürümeye başlayıp, İstanbul ile önünde bir engel kalmadığında, Padişah, isyancılarla 1833’te Kütahya Anlaşması’nı imzalamak zorunda kalacaktı. Mehmet Ali Paşa artık Padişah’ın bir numaralı kâbusu haline gelmiştir. Mısır Hidivi, saray için öylesine büyük bir tehdit idi ki, Osmanlı geleneksel bir numaralı düşmanı Çarlık Rusyası ile dahi Aynalıkavak Anlaşması’na kadar varacak bir yakınlaşma içine girmek zorunluluğunu hissetmiş, bu tavrını ise şu ünlü atasözü ile açıklamıştı: Denize düşen yılana sarılır. İkinci Mahmut’un Mehmet Ali’ye hırsı çok büyüktü. Bazı tarihçiler 1838 İngiliz Türk Ticaret Anlaşması’nın (Baltalimanı Anlaşması) “yeddi vahit” sistemini kaldıran maddesinin tüm imparatorluk toprakları üzerinde geçerli olacağı yolundaki hükmünü, Padişah’ın salt Mehmet Ali’nin girişimlerini baltalamak amacıyla kabul ettiğini ileri sürerler. Gerçekten de pamuk üretimini arttıran Mehmet Ali Paşa, yeddi vahit sistemiyle, dış ticarette bir nevi devletçi yöntem uygulamaktaydı. 1838 Anlaşması’nın yeddi vahit sistemini kaldıran hükmünün tüm imparatorluk topraklarında meri olacağını kabul eden İkinci Mahmut, Mehmet Ali’yi İngilizlerin ticaret serbestisi ile yıkmayı hedeflemiş olabilir. Mehmet Ali Paşa, bir yandan müstebit monarkın kâbusu olurken, öte taraftan da reformcu padişahın da esin kaynağı haline gelmişti. Nitekim imparatorluk toprakları üzerinde ilk gazete Mısır’da yayımlanıyor, İstanbul, ondan ancak bir yıl sonra gazete ile tanışıyordu. On dokuzuncu yüzyılın ikinci çeyreğinde, modernleşme açısından Mısır, Türkiye’nin geleceği olmuştu. Fransızcadan temel bilim eserleri çevrilmesi, bu ülkeye öğrenim için gençler gönderilmesinin imparatorluk topraklarındaki öncüsü hep Mısır oluyordu. O dönem Mısır’ının kendine özgü ilginç öncüsü Tantavi’nin bizim tarihimize etkileri ise ilginç bir araştırma konusu olabilir. Yüzyıl sonunda, kimi gözlemcilere göre modernleşme yarışında Mısır, Türkiye’den daha avantajlı konumda gözükmekteydi. Mısır’ın Türkiye’nin geleceği olma durumu kanıtlanmış gibiydi, modernleşme girişiminde daha önde görünüyordu. Bu durum Türkiye’de Mustafa Kemal önderliğindeki Cumhuriyet Devrimi ile değişti, Türkiye birbirini izleyen reformlarla bir anda büyük mesafe aldı. Ancak Türkiye Cumhuriyeti ya da diğer deyişle Kemalist hareketin Mısır’a etkileri sınırlı kaldı. Kimin, kimin geleceği olduğu konusuna ışık tutacak olan bu hususa ve etkinin başlangıçta sınırlı kalmasının nedenlerine de yarın hep birlikte bakalım. [email protected] Suç aletiyle yakalandı! SİNAN TARTANOĞLU Prof. Dr. Erdal Tercan’ın Anayasa Mahkemesi üyeliğine başlaması nedeniyle düzenlenen yemin töreninde yaşanan ilginç görüntü Anadolu Ajansı objektiflerine takılmıştı. (Fotoğraf: AA) Şahin, bakanların önünde diz çöküşünü fotoğraflayan AA’yı cezalandırdı Çöken değil çeken suçlu FIRAT KOZOK ANKARA TRT Genel Müdürlüğü, Anayasa Mahkemesi’ndeki yemin töreninde İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in önünde ceketini ilikleyip diz çöken Genel Müdür İbrahim Şahin’in bu görüntüsünü fotoğraflayan Anadolu Ajansı’nı, aboneliğini iptal ederek cezalandırdı. TRT muhabirlerine tek tek mesaj gönderilerek bundan böyle Anadolu Ajansı’nın geçtiği haber, fotoğraf ve görüntülerin kullanılmayacağı duyuruldu. Prof. Dr. Erdal Tercan’ın Anayasa Mahkemesi üyeliğine başlaması nedeniyle düzenlenen yemin töreninde yaşanan ilginç görüntü Anadolu Ajansı objektiflerine takılmıştı. Görüntüde TRT Genel Müdürü, protokolün en ön sırasında yan yana oturan Beşir Atalay ve Sadullah Ergin’in önünde önünü iliklemiş ve diz çökmüş halde oturuyordu. Genel Müdür Şahin, dikkatle iki bakanın gözlerine bakarken bakanların Şahin’e bakmaması dikkat çekiyordu. Hemen her konuşmasında TRT’nin özerkliğinden söz eden ve AKP yandaşı olmadığını vurgulayan Şahin’in bu görüntüsü, ertesi gün Sözcü gazetesinin manşetinde yer almıştı. “TRT diz çöktü” başlıklı haberde fotoğrafa yer verilmiş ve “Anayasa Mahkemesi’ndeki ant içme töreni, devlet televizyonu TRT’nin yerlerde süründüğünü gözler önüne serdi! ‘Biz her partiye eşit mesafedeyiz, bağımsızız’ diyen TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, hükümetin iki bakanıyla dizlerinin üzerine çökerek sohbet etti” ifadelerine yer verilmişti. Görüntüsünün bu şekilde medyada yer almasının ardından sinirlenen Genel Müdür, kurumun Anadolu Ajansı aboneliğini iptal etme kararı aldı. TRT yönetimi Şahin’in görüntü ve görüntünün medyada yer alış şekliyle “küçük düşürüldüğü” görüşünden hareketle Ajans’a bir resmi yazı göndererek aboneliğin iptal edildiğini bildirdi. Logosu bile görünmeyecek Bu gelişme TRT muhabirlerine de iletildi. Haber yazmak için bilgisayar başına oturan muhabirler, merkezden gelen “Muhabir ve editörlerin dikkatine: Anadolu Ajansı ile sözleşme sona ermiştir. Bundan sonra hiçbir şekilde Anadolu Ajansı haber ve görüntüleri kullanılmayacaktır. Arşivden kullanılması gerektiğinde logosu kapatılarak verilecektir” uyarısıyla karşılaştı. Bu operasyonun ardından TRT izleyicileri artık AKP yandaşlığıyla bilinen İhlas Haber Ajansı ve Cihan Haber Ajansı’ndan geçen haber ve görüntülerle yetinmek zorunda kalacak. Salonu’nda yapacağı toplantıda, sınıf arkadaşım olan Onurcan ANKARA Başbakan Tayyip Çağatay eylem yapacaktır, bilErdoğan’ın da katıldığı TRT giniz olsun’ şeklinde ihbarda Okul kanalının açılış konseri bulunması” şeklinde yansıdı. öncesinde, terörle mücadele ekip Trompet sanatçısı konser bitileri, “eylem yapacağı” ihbarı ge mine kadar TEM Şube’de sorrekçesiyle Anadolu Üniversite gulandı. Çağatay, gözaltında yasi Senfoni Orkestrası’nın trom şadıklarını gazetemize anlattı. pet sanatçısı Onurcan Çağatay’ı Kendisi hakkında ihbarın yapılgözaltına aldı. İhbarı yapan te dığı belirtilen “111 22 33” şeklefon numarası resmi kayıtlara linde bir telefon numarasının “111 22 33” olarak geçerken Ça Türkiye’de olamayacağına işaret ğatay’ın asıl gözaltı nedeninin de eden Çağatay, “Ayrıca benim sıTürkiye Gençnıf arkadaşım lik Birliği üye Sanatçı Onurcan Çada yok. Ben si olması ve fişAnadolu Ünilenmesi olduğu ğatay, Erdoğan’ın da versitesi’nden katılacağı bir açılış töanlaşıldı. 2010 yılında Açıköğreti reni öncesinde gözalmezun olme yönelik ders tına alındı. Çağatay’ı dum” dedi. yayını yapacak Terörle Mücadele ŞuÇağatay, olan TRT Okul kendisinin 1 ay kanalı, başta besi’nde sorgulaönce TGB üyeBaşbakan Er yan polisler, si olduğu için doğan olmak müzisyenlerin birileri tarafınüzere çok sayı enstrümanlarını dan “öğrenci” da bakanın ka temizlemek için olduğunun satılımıyla açıldı. nılmış olabileAçılış töreninde yanlarında ceğini söyledi. Anadolu Üni taşımak zoÇağatay ayversitesi Senfo runda olrıca açılış töreni Orkestrası dukları sivri ni öncesinde, bir konser ver ve keskin sanatçıların di. Orkestranın enstrümanlarıtrompet sanat araçlara nı temizlemek çısı Onur Ça da el için yanlarında ğatay’ın, kon koydu. taşımak zorunserin hemen da oldukları öncesinde Milsivri ve keskin li Eğitim Bakanlığı Şura Salo araçların da polisler tarafından nu’na giriş kapısında polislerce alıkoyulduğu bilgisini verdi. gözaltına alındı. Orkestra üyeleCHP İzmir Milletvekili Canan rinin şaşkın bakışları arasında Ça Arıtman konuyla ilgili olarak İçğatay, Ankara Emniyet Müdür işleri Bakanı Beşir Atalay’ın lüğü Terörle Mücadele Şube yanıtlaması istemiyle soru önersi’ne götürüldü. gesi verdi. Arıtman önergesinde, Resmi kayıtlara Çağatay’ın “TGB bir terör örgütü müdür, gözaltına alınma nedeni “Şube Emniyet görevlilerinin sıklıkNöbetçi Amirliği hizmetlerin la gerçek olmayan kişilerin ihde kullanılan telefonu, ‘111 22 barlarıyla çok sayıda vatan33’ numaralı telefondan ara daşımızı tutuklaması sizi rayan ve ismini vermeyen bir er hatsız etmiyor mu?” sorusunu kek şahsın, ‘Başbakan’ın Şura yöneltti. AKP, CHP VE MHP BU KEZ TEPKİDE ANLAŞTI TBMM’de yine ‘Sayın Öcalan’ gerilimi yaşandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP Muş Milletvekili Nuri Yaman’ın, “Kürt özgürlük hareketinin lideri Sayın Abdullah Öcalan” sözleri TBMM’de gerginliğe neden oldu. TBMM Genel Kurulu’nda, MHP’nin köy korucularının sorunları ile ilgili grup önerisi görüşmelerinde tartışma çıktı. BDP’li Nuri Yaman, konuşmasında, köy korucusu sistemi ile Kürtlerin birbirine kırdırıldığını belirterek “Kürt özgürlük hareketinin lideri Sayın Öcalan da bu sistemin kaldırılmasını istiyor” dedi. Oturumu yöneten Başkanvekili Nevzat Pakdil’in, “Sözlerinize dikkat edin” uyarısına rağmen Yaman, “Benim kime sayın diyeceğimi siz tespit edemezsiniz. Ben devlet adamlığı yaptım. Halkım için yaptım. Sizler gibi birilerinin ağzına bakarak yapmadım” diye konuşunca AKP, CHP ve MHP’den tepki geldi. Bazı milletvekilleri de “katilleri savunamazsınız” diye bağırdı. Daha sonra AKP, CHP ve MHP Grup Başkanvekilleri tek tek söz alarak Yaman’a tepki gösterdi. CHP’li Muharrem İnce, “Az önce yaşadıklarımız, 9 yıllık vekilliğimde en üzgün günümdür. Türkiye Cumhuriyeti’ne ‘TC’ deyip, terör örgütü liderine, bir katile, PKK’nin terör örgütü liderine Kürt özgürlük hareketi lideri Sayın Öcalan denmesini şiddetle, nefretle kınıyorum, çıldırıyorum, kendimi zor tutuyorum” dedi. BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, varlık nedenlerinden birisinin diğer partilerden farklı düşünmeleri olduğunu kaydetti. PKK’nin Kürt sorununun sonucu olduğunu belirten Yıldız, diğer partilere de, “Demokrasi, insan haklarına özgürlükler, başkalarına saygı üzerine yemin ettiniz ama hiçbirisini tutmuyorsunuz, siz bize anayasayı hatırlatamazsınız” dedi. Bu sözler üzerine AKP ve BDP sıralarından karşılıklı laf atmalar oldu. AKP’li belediye başkanı yolsuzluktan tutuklandı ADIYAMAN (Cumhuriyet) Adıyaman’ın Besni ilçesi Suvarlı Belde Belediye Başkanı AKP’li Ömer Faruk Bozdağ’ın da aralarında bulunduğu 5 kişi, ihaleye fesat karıştırdıkları iddiasıyla tutuklandı. Savcılığın talimatı üzerine jandarma ekipleri ‘ihaleye fesat karıştırma’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarını örgütlü olarak işledikleri iddiasıyla aralarında Bozdağ’ın da bulunduğu 8 kişiyi gözaltına aldı. Bozdağ, Sarıyaprak Belde Belediyesi Muhasebe Müdürü Mehmet Öztürk, Suvarlı Belde Belediyesi’nde çalışan Yunus Adıgüzel, Mehmet Beyaz ile müteahhit Müslüm Kadıoğlu mahkemece tutuklandı. MECL S’TE KÜRTÇE ‘AKP TOTAL TER PART ‘ Ahmet Türk beraat etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kapatılan DTP’nin TBMM’deki grup toplantısının bir bölümünde Kürtçe konuşarak “Siyasi Partiler Yasası’na muhalefet ettiği” iddiasıyla yargılanan Ahmet Türk’e “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verildi. Türk’ün, kapatılan DTP’nin grup toplantısında Kürtçe konuşması nedeniyle Siyasi Partiler Yasası’nın 117. maddesi uyarınca 6 aydan az olmamak koşuluyla hapis cezasına çarptırılması istemiyle yargılandığı davada karar açıklandı. Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Türk’ün avukatının katıldığı duruşmada, Yargıç Abdulhalik Yıldız, yasama dokunulmazlığına ilişkin anayasanın 83. maddesini dikkate alarak Türk’e “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verdi. Davutoğlu’nu kızdıran soru ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, Hollanda Dışişleri Bakanı Uri Rosenthal ile önceki gün Dışişleri Bakanlığı’nda düzenlediği ortak basın toplantısında ilginç bir görüntü yaşandı. Konuşmaların ardından iki bakan gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hollandalı bir gazetecinin “Sayın Davutoğlu, aslında Hollanda’da koalisyonun azınlık partisinden gelen bir kişiyi ağırlıyorsunuz. Siz totaliter bir partiden gelen birisi olarak bunu nasıl karşılıyorsunuz?” şeklinde bir soru yöneltmesi üzerine Davutoğlu, AKP’ye yönelik tanımı görmezden gelerek, milliyeti ve ideolojisi ne olursa olsun birisinin Türkiye’ye totaliter bir ülke demesi durumunda, mantıksız olduğu gerekçesiyle onun sorusuna cevap vermek istemediğini söyledi. Bakan’ın korumaları ile Vali arasında gerginlik ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’da Başmüzakereci Egemen Bağış’ın katıldığı bir mağazanın açılış töreninde koruma krizi yaşandı. Vatandaşları Bakan Bağış’ın otomobilinin duracağı yerden geriye götürmek isteyen korumalardan birisi Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan’ı tanımayınca kolundan tutarak uzaklaştırmak istedi. Ne olduğunu anlamayan Vali ise eliyle polisi geri itti ve “terbiyesiz” dedi. Tepkisini sürdüren Okutan’ı AKP Milletvekili Zülfikar İzol ile bürokratlar sakinleştirmekte güçlük çekti. Bağış’ın ineceği sırada araca yaklaşan polisleri görünce yeniden sinirlenen Okutan, “Çekil git” diyerek tepki gösterdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle