18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 ŞUBAT 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER CHP’nin 1. parti olduğu Kırıkkale Büyükavşar’da ne sağlık ocağı kaldı ne de PTT POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 5 Alevi beldede devlet yok KIVANÇ EL Ne Yapayım Elimde Değil... Yunmuş arınmış sözleri, insanı yaşatan kelimeleri, sıcaklığı ve güveni... Aşk, adalet, özgürlük kelimeleri. Paul Eluard’ı okurken, “Asıl Adalet” şiirinin dizeleri çıkıyor ansızın karşıma... Karşımda masmavi bir deniz... Hava güneşli, ılık, yalancı bahara aldanan bademler çiçek açmış... Burhaniye’nin Taylıeli köyündeki arkadaşım Bülent Koçtaş’ın “Daidalos”unda kahvelerimizi yudumlarken gözlerimi yumuyorum... Homeros, Ege’ye “şarap rengi deniz” der bilirsiniz... Gündoğumuyla günbatımında denizin rengi değişir... Şafak sardunya parmaklı bir kadının ellerinde doğar orada. Bülent’le İkaros’un özgürlük ve öğrenme tutkusunu konuşuyoruz. Anadolu söylencelerinden yola çıkıp, Halikarnas’ın kitaplarından, bilge mimar olan Daidalos’un oğlu İkaros’un, Girit’e sürgüne gönderilişini, yaptığı labirentin gizini Thesseus ve Arianne’ye öğrettiği gerekçesiyle Kral Minos’un buyruğuyla nasıl tutuklandığını konuşuyoruz. Özgürlük bedel ister... Üç bin yıl önce de böyleydi söylencelere göre... Bedel ödemeden demokrasiyi ve özgürlükleri genişletemezsiniz. Söylence uzundur... Kaz tüyleriyle özgürlüğe kavuşmak için kanat takıp kaçmak ve ölmek. Ne zaman yolum İzmir üzerinden Edremit’e, oradan Balıkesir’e uzansa, Bülent’in Daidalos’unda tarihle ve kültürle buluşur, binlerce yıllık tarihin derinliklerine iner, ülkemde olup bitenleri düşünürüm. Yüreğim salt Ege’de değildir benim... Kimi zaman Karadeniz’de “Fırtına Vadisi”nde, Kaçkarlar’ın doruklarında, kimi zaman Akdeniz’de, Tunceli Ovacık’ta, Malabadi köprüsündedir. Harran ovasında çocuklarla konuşurum, Diyarbakır çarşısında dolaşır, Sümbül dağlarına, Ege’de Söke ovasına, Trakya’da Meriç kıyısına giderim. Edremit’te gezinirken çocukluk anılarım gelir aklıma... Sabahattin Ali’yi anımsarım... Kuyucaklı Yusuf’u, Kürk Mantolu Madonna’yı, İçimizdeki Şeytan’ı, Değirmen’i, Hanende Melek’i ve öteki kitaplarını... Edip Akbayram “Hapishane Şarkısı”nı okurken tutukluluk günlerim gelir aklıma hüzünlenirim. Bir kış sabahı, insanlık kelimesi üzerine bir yazı yazmayı düşünürken, hukukun üstünlüğünden, Balbay’dan, Soner’den, Tuncay’dan, Barış Pehlivan’dan, Barış Terkoğlu’ndan söz edecekken nereden nereye geldim. Yitik bir zamanın içindeyim. Zaman, koşullar ne olursa olsun umudumu hiç ama hiç yitirmedim, yaşama sımsıkı sarıldım. Her şeyin bir bedeli var... Bir ülkede, ya iktidarı koşulsuz destekleyeceksin, hiç ama hiç eleştirmeyeceksin ya da Hrant Dink cinayetinin arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılması için uğraşacaksın, kitaplar yazacaksın. Yapmayacaksın bunları... Uğur Mumcu’nun tetikçilerini bulacaksın, asıl büyük patronu saklayacaksın. CHP’yi, Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekliyorsan, tutuklanmaların cezaya dönüştüğünü söylüyor, sivil faşizmden söz ediyorsan, yafta hazır: “Darbeci!” Aslında darbeci olanlar, 12 Eylül’ü yapanlarla işbirliğine girip, 1982 Anayasası’nı destekleyenler, 28 Şubat’ta Çevik Bir’e okullarının anahtarlarını teslim etmek isteyenler onlar. O zaman, argo olacak ama Eşrefpaşalı ağzıyla yanıt vereyim: “Sizsiniz ulan darbeci, postal yalayıcı, paşalara kuyruk sallayıcı!” Bu ülke sahte gardıropçu Atatürkçülerden, din bezirgânlarından, tarikat şeyhlerinden, sözde liberallerden çok çekti. 12 Eylül’de Atatürkçülük adına Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu kapatılıp mal varlıklarına el konulurken, tarikatçılara dokunulmadı. Bakın kelle avcısı emekli Albay Arif Doğan dışarıda, Balbay, Tuncay ve Soner içeride... Sizin vicdan duygunuz yok mu? Hani sizler faili meçhullerin aydınlatılmasını, 12 Eylül’ü yapanların yargılanmasını, ileri demokrasiye geçilmesini istiyordunuz? İnsanı yaşatan kelimeleri, sıcaklığı, güveni, vicdanı, aşkı, adaleti, özgürlüğü, sevginin çıkara dayanmadığını anlatacaktım olmadı işte. Biliyorum bir pazar sabahı içinizi kararttım... Ne yapayım, elimde değil! Özür dilerim! ANKARA Kırıkkale’nin Delice ilçesi Büyükavşar beldesinde yıllardır hizmet veren pansiyonlu ilköğretim okulu, lise, sağlık ocağı ve PTT kapandı. Halk, referandumdan yüksek oranda “hayır” çıkan CHP’nin birinci parti olduğu Alevi kasabasının cezalandırıldığını savundu. Nüfusunun büyük kısmını Alevi vatandaşların oluşturduğu Kırıkkale’nin Büyükavşar beldesine devletin verdiği hizmetler bir bir geri çekildi. CHP’nin Belde Belediyesi’ni kazanması ve referandumdaki “hayır” oyunun ardından AKP beldeyi cezalandırmaya başladı. Kasabada bulunan pansiyonlu ilköğretim okulu, lise, sağlık ocağı, PTT şubesi ka Beldede pansiyonlu ilköğretim okulu, lise, sağlık ocağı ve PTT kapandı. Halk, referandumdan “hayır” oyu çıkan, CHP’nin 1. parti olduğu beldenin cezalandırıldığını savundu. Belediye Başkanı Ayazgün, ellerinden alınan olanakların verilmesini istedi patıldı. Civardaki bütün köy yolları asfaltlanırken kasabanın yolları yapılmadı. Kasabalının cezalandırıldığını söyleyen Büyükavşar Belediye Başkanı Mahmut Ayazgün, “Belediyenin imkânlarını en radikal şekilde kullanarak hizmet vermeye çalışıyoruz. Yollar yapılmadı, çamurdan geçilmiyor. Devlet olanakları elimizden alınıyor. Bu olanakların bizlere tekrar sağlanmasını istiyoruz” diye konuştu. Kasabadaki lisenin daha öncede kapandığını ifade eden Ayazgün, “Dava açtık kazandık. Ancak Milli Eğitim öğretmen göndermediği için okulda eğitim yapılamıyor” dedi. Ayazgün, “20 yıldır lise açık, 8 yıldır pansiyonlu okul açık. 20 yıldır mezun olanlar öğretmen, avukat oldu. Askeri okulları kazandılar, subay astsubay oldular. Lise mezunlarından boşta olan yok” diye konuştu. Sağlık Ocağı’nın da lojmanlı yeni binası olduğunu belirten Ayazgün, “Aile hekimliği uygulamasına geçilince doktorları buradan alıp bir ilçeye verdiler. Kasabada tek bir ebe bıraktılar o da istifa edip gitti” dedi. Kendilerine 13 köyün bağlı olduğunu söyleyen Ayazgün, “Burası merkezi bir kasaba. Hizmetler burada toplanabilir ama 1 tane ebemiz hemşiremiz bile yok” dedi. Kasaba nüfusu azalıyor Kasabada PTT şubesi olmamasından dolayı emekli olan vatandaşlar maaş almak için şehir merkezine gitmek zorunda kalıyor. Kasaba halkının bütün bu yapılanları siyasi olarak algıladığını ve iktidara tepki gösterdiklerini vurgulayan Ayazgün, “Kasaba nüfusumuz 614’e geriledi. Tek yerde kayıt çıktığından herkes kaydını Ankara’ya aldırdı. Kasaba nüfusu 8 ay 3 bini geçerken 4 ay 614 oluyor” dedi. BİR GARİP RASTLANTI Şikâyet ettiği savcı eline düştü HSYK üyesi Ahmet Gökcen, YARSAV üyesi Özden hakkında açılan disiplin soruşturmasında oy kullanacak. ALİCAN ULUDAĞ ANKARA HSYK üyesi Ahmet Gökcen’in avukatlık yaptığı dönemde, Ergenekon soruşturması kapsamında İşçi Partisi’nde (İP) usulsüz arama yapan 10 polis hakkında dava açan Ankara Cumhuriyet Savcısı Abbas Özden’i kurula şikâyet ettiği ortaya çıktı. Bu şikâyet üzerine de Özden hakkında disiplin soruşturması açıldığı öğrenildi. Gökcen ise şimdi, HSYK üyesi sıfatıyla Abbas Özden’e disiplin cezası verilip verilmemesini oylayacak. Olay şöyle gelişti: Savcı Abbas Özden, Ergenekon soruşturması kapsamında İP’de arama yapan 10 polis memuru hakkında dava açtı. İddianamede, 10 polisin, “mevzuata aykırı arama yaptıklarını” belirten Özden, “görevi kötüye kullandıkları” gerekçesiyle polislerin 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Bunun üzerine davada polislerin avukatlığını üslenen Ahmet Gökcen de, Savcı Abbas’ı HSYK’ye şikâyet ederek yanıt verdi. Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılama sonucun da 10 polis beraat etti. Yargıç İsmail Tiryaki, bilgisayar ve bilgisayar hafızalarına el konulması işleminin yasalara aykırı yapıldığını belirtmesine karşın beraat gerekçesinde suçun manevi unsurunun oluşmamasını gösterdi. Kararın verildiği duruşmada ilginç bir ayrıntı ortaya çıktı. Buna göre Gökcen, 24 Kasım’da yani duruşmadan bir gün önce, dilekçe vererek HSYK üyeliğine seçildiği için vekâleten çekildiğini bildirdi. Oysa Gökcen, HSYK üyeliğine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından 22 Ekim’de atanmıştı. Olayın ardından İP, dilekçeyle mahkemenin etkilenmeye çalışıldığını vurgulayarak, tepki gösterdi. Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye Taksiciler Vakfı ve İstanbul Taksiciler Odası’nın, dayanışma ve yardımlaşma yemeğine katıldı. Erdoğan, korsan taşımacılığın önlenmesi konusunda, “Bu bir hakkın gaspıdır. Böyle bir hakkın gaspına müsaade etmek mümkün değildir” dedi. İstanbul nüfusunun 15 milyona ulaştığına dikkat çeken Erdoğan, belediye başka İstanbul’a vize sinyali nı olduğu dönemde “İstanbul’a girişi ikamet ilmuhaberine bağlayalım” dediğini anımsatarak, şunları kaydetti: “Bu asla İstanbul’a girişi yasaklamak değildir. Ama girene sormak lazım, ‘İstanbul’a niye geliyorsun.” Erdoğan’a konuşmasının ardından İstanbul Taksiciler Odası Başkanı Yahya Uğur, “İmpala” marka bir maket otomobil hediye etti. (AA) Özden hakkında soruşturma açıldı Öte yandan şikâyet üzerine HSYK, Abbas Özden hakkında disiplin soruşturması başlattı. Disiplin soruşturmalarını ise HSYK İkinci Dairesi ele alıyor. Ahmet Gökcen de bu dairenin üyeliğini yapıyor. Böylelikle Gökcen, şikâyetçi olduğu Özden’e disiplin cezası verilip verilmemesine ilişkin oy kullanmış olacak. Büyükerşen: Asıl gövde CHP’dir ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen CHP’ye geçiş sürecinin 2009 yılı yerel seçimlerinden önce başladığını, ancak o günkü koşulların uygun olmadığını belirterek “Türkiye’nin bekası için, birlik ve beraberliği için artık Türk ulusunun seçmenleriyle CHP ağacının gölgesinde yaşamaya devam etmesi gerekir” dedi. Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Meclisi üyeleriyle CHP İl Başkanı Erman Gölet’i ziyaret etti. Büyükerşen, Türkiye’nin sıkıntılı bir süreçte olduğunu ve bundan kurtulması için CHP’nin iktidar olması gerektiğini söyledi. “CHP’ye geçme kararı verirken, bu ülkede yaşayan insanlar olarak vatandaşlık görevimizi yaptık” diyen Büyükerşen, şöyle devam etti: “Zaten DSP de CHP’den doğmuştur. Türkiye’deki sağ ve soldaki aşırı uç partiler de köken olarak CHP’ye dayanır. Asıl kök ve gövde olan CHP, 80 yılı aşkın bir sürede dallarını genişletmiştir.” [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Bahçeli bir şans istedi MERSİN (Cumhuriyet) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP’nin üçüncü kez iktidara gelmesinin hem Türkiye’ye hem de AKP’nin kendisine zarar vereceğini belirterek “Ne Türkiye zarar görsün, ne AKP zarar görsün. Kısa yol AKP’den kurtulmak olsun” dedi. MHP lideri Bahçeli, MHP’li ilçe ve belde belediye başkanlarını ziyaret etmek için geldiği Mersin’de, işadamları, esnaf odaları, ziraat odaları, ihracatçı birlikleri ve ticaret odaları yöneticileriyle Hilton Otel’de düzenlenen yemekte buluştu. Bahçeli, toplantıda yoksulluk ve işsizlik sorununa dikkat çekerek Tunus olaylarına benzer olayların Türkiye’de de yaşanabileceği uyarısında bulundu. Bahçeli ayrıca seçimlerde iktidar olmak istediklerini ve bunun için bir şans istediklerini söyledi. HSP LİDERİ KURTULMUŞ ‘Ergenekon davası kamplaşma yaratıyor’ İstanbul Haber Servisi HSP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Ergenekon ve Balyoz Planı davaları üzerinden toplumun siyasi kamplara ayrılmak istenmesini eleştirerek iktidar ve muhalefet partilerini uyardı. Kurtulmuş “İktidar ve muhalefetin görevi, mahkemeler üzerinden halkı kamplaştırmak değil, halkın demokratik hayatını güvence altına almaktır” dedi. Partisinin Sultanbeyli ilçe binasının açılış törenine katılan Kurtulmuş, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Balyoz Planı ve Ergenekon davalarındaki tutuklama kararlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede bu süreçte basın özgürlüğüne dikkat edilmesini önemsediklerini ve tavsiye ettiklerini söyledi. Kurtulmuş, basının özgürce faaliyet göstermesinin bir ülkenin demokrasi göstergelerinden olduğuna dikkat çekerek “Hiç kimsenin bu davalar dolayısıyla kendisini avukat ya da savcı durumuna sokmamalıdır. Özellikle siyasetçiler bu konuda konuşurken bu konuda ne kadar çok müdahil olunursa o kadar rotasından sapar. İşin içine o kadar çok siyasetin girmiş olduğu bir dava olur” dedi. ‘Darbeseverlik ve darbesavarlık’ Kurtulmuş “Böylesine önemli bir konuda, birisi ‘darbeseverlik’ diğeri ‘darbesavarlık’ rolleri üzerinden siyasette halkı ikiye bölerek 110 gün sonra yapılacak seçimlerde oy yarıştırmaya çalışıyorlar. Yanlıştır, bunu asla kabul etmediğimizi söylüyoruz” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle