Katalog

29 EKİM 2011 CUMARTESİ HABERLER CUMHURİYET SAYFA 9 Albay Sencer Başat, 36 günlük tutukluluğun ardından ‘mevcut delil durumu’ dikkate alınarak serbest bırakıldı Evin Temeline Baktınız mı? Yıllardır deprem konusu ne zaman gündeme gelse, inşaat mühendisleri, jeologlar, mimarlar, meslek odaları temsilcileri uzun uzun anlatır, bina stokunun güçlendirilmesi gerektiğini söyler. Aslında hepimiz durumu biliriz ama kendi oturduğumuz evler de dahil hiçbir denetime, imzaya güvenmeyiz. Bir deprem olduğu zaman da bu konuda yurttaşlarını güvenceye alması gereken, standartları uygulaması gerekenler çıkar, hiç sıkılmadan, “İnsanımız bilinçsiz, evin temeline değil, mutfağına bakıyor alırken,” gibi ipe sapa gelmez şeyler söylerler. İnsanlar ev alırken bir evin temeline bakamaz. Baksa da anlamaz. Bu nedenle de bir ev alan insan oranın deprem bölgesi olup olmadığını, o evin nasıl yapıldığını, yıkılıp yıkılmayacağını bilemez. Bunları bilmesi ve o izni verirken sorumluluğu alması gerekenler bellidir. Kaldı ki bir insan kendi kendisine zarar vereceğini bilerek bir ev bile yapsa o sorumluların onu engellemesi gerekir. Yıllar önce Almanya’da, aslında kırsal kesim diyebileceğimiz bir kasabadaydım. Orada bir arkadaşım yeni bir ev yaptırmıştı. Evin belki de ilk konukları bizdik. Pazar sabahı kahvaltıya gittik. Biraz sonra kapı çalındı ve ellerinde aletler, matkaplar, çiviler birtakım adamlar geldi. Biz evin henüz bazı işleri bitmedi, işçiler geldi diye düşündük. Ama gelenler belediye görevlileriydi. Evin çeşitli yerlerinden örnekler aldılar laboratuvara götürmek üzere... Evi yaparken izinler alındıktan sonra kimse ne yaptığınıza karışmıyor. Ama sonra standartlara uyup uymadığınız kontrol ediliyor. “Peki ya eksik bir şey bulunursa ne oluyor?” diye sorduk. “O zaman evi yıkarlar,” dedi dostumuz. Biz tabii buna inanmadık. Koskoca ev yapıldıktan sonra yıkılır mı diye düşündük. Bir arkadaşımız, “Rüşvet çalışmaz mı burada?” diye sordu. “Bilmem,” dedi arkadaşımız, “belki çalışıyordur ama bir evin bedelini düşünün, yıkılacağını düşünün, bunun rüşveti ne olur onu hesaplayın.” Yine Almanya’da bir başka arkadaşım, kendi evinde, evin içindeki kalorifer borularını duvarın dışına aldırmak istedi. Borular duvarın içinde. Arkadaşım da boruların eski usul dışarıda olmasını istiyormuş. Zevk meselesi diyeceksiniz... Hayır değil. Tesisatçı gelip onun ne istediğini anlayınca bunu yapamayacağını çünkü bu durumda lisansının iptal edileceğini söylemiş. Arkadaşım, “Ev benim, ayrıca dışardan görünmüyor, kimsenin görüntüsünü bozmuyor, inşaat açısından bir zararı yok, neden yasak olsun,” diye direnmiş. Tesisatçı Yunanlıymış. “Ben,” demiş, “seni anlıyorum, ama burada işler böyle yürümüyor, bunu kimseye yaptıramazsın, yapanın da mesleği gider elinden...” Bilmem bu iki örnek bize saatler süren “bina stokunu nasıl düzeltiriz” tartışmalarından farklı bir şey anlatıyor mu? İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 21 Eylül 2011’de “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs ettiği” gerekçesi ile tutuklanan Albay Sencer Başat’ın oybirliğiyle tahliyesine karar verdi. Başat’ın avukatı Hakan Tunçkol, ‘’Bu tahliye bir başlangıç” dedi. İstanbul Haber Servisi Gölcük Donanma Komutanlığı’nda ele geçirilen ve Balyoz Güvenlik Harekât Planı’nın devamı niteliğinde olduğu öne sürülen belgelere ilişkin soruşturmada “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs ettiği” gerekçesi ile tutuklanan Albay Sencer Başat, 36 gün sonra oybirliği ile tahliye edildi. Albay Başat’ın tahliyesi ile devam eden Balyoz soruşturması kapsamında tutuklu şüpheli sayısı 56 oldu. Soruşturma kapsamında 21 Eylül 2011’de tutuklanarak Maltepe Askeri Cezaevi’ne konulan Albay Başat’ın avukatı Hakan Tunçkol’un tahliye talebini kabul eden İstanbul 12’inci Ağır Ceza Mahkemesi, dosyadaki “mevcut delil durumunu” dikkate alarak oybirliğiyle Başat’ın tahliyesine karar verdi. Mahkeme Başat hakkında yurtdışına çıkış yasağı koydu. Başat, savcı Hüseyin Ayar tarafından yürütülen Gölcük Balyoz soruşturmasında tahliye edilen ilk isim oldu. Soruşturma kapsamında 57 olan tutuklu şüpheli sayısı, Albay Başat’ın tahliye edilmesiyle birlikte 56’ya indi. Bu arada heyet, aynı soruşturma ‘Balyoz’da ilk tahliye kapsamında tutuklanan Tümamiral Fikret Güneş, Tuğamiral Ali Sadi Ünsal, Albay Can Bolat ve Albay Sami Yüksel’in avukatlarınca yapılan itiraz başvurusunu ise şüphelilerin “hükümeti cebren devirmek ve engellemek” suçunu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunması, suçun vasıf ve mahiyeti, dosya kapsamı, delil durumu ve suçun CMK’nin 100/3. maddesinde sayılı katalog suçlardan olması nedeniyle reddederek, tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı. Mahkeme ret gerekçesinde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve CMK hükümlerine göre tutuklulukta geçen makul süreyi aşan bir durumun olmadığı, tutuklamaya alternatif koruma tedbirlerinin şüpheliler açısından yetersiz kalacağını da dikkat çekti. ahliyelerin devamı gelecek’ Albay Başat’ın avukatı Hakan Tunçkol ise, “Bu tahliye bir başlangıç. Soruşturma kapsamında başka tahliyelerin de yaşanacağını tahmin ediyorum. Birçok kişi tahliye edilecek ve bunun arkası gelecektir” dedi. ‘T İNTERNET ANDICI İŞSİZLİK EYLEMLERİNE SIZDILAR İngiltere’de PKK çadırına baskın Haber Merkezi İngiliz polisi, önceki gün akşam saatlerinde, PKK mensuplarının şehir merkezinde kurdukları eylem çadırını bastı. Londra’nın en büyük katedrali olan St. Paul Katedrali ile Londra Borsası yakınlarında iki haftadır kurdukları çadırlar ile kapitalizmi ve işsizliği protesto eden gençlerin arasına karışan PKK’li grup, kurdukları çadırla örgüt propagandası yapmaya başladı. Çadırda silah olduğu ihbarını alan İngiliz polisi, PKK’li grubun çadırını bastı. Polisten alınan bilgilere göre, Scotland Yard’ı arayan bir kişinin “PKK’lilerin çadırında silah gördüğünü” söylemesi üzerine gerçekleştirilen baskında gözaltına alınanlar olduğu kaydedildi. İngiliz siyasi gözlemciler, Londra’daki güvenlik birimlerinin son aylarda örgüte uyguladığı baskıların yoğunlaşmasına paralel olarak, PKK yandaşlarının da eylemlerini arttırdıkları yorumunu yaptı. Yargıtay’a AKP davası sorulacak İstanbul Haber Servisi “İrtica ile Mücadele Eylem Planı ve İnternet Andıcı” davasında 15 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Genelkurmay Bilgi Destek Dairesi’nde bazı internet siteleri kurulması iddialarına ilişkin davanın önceki günkü duruşması sonunda ara kararlar gece yarısına doğru açıklandı. Mahkeme heyeti, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılarak, İnternet Andıcı iddianamesinde konu edilen sitelerden AKP’yi kapatma davasında yararlanılıp yararlanılmadığının sorulmasını kararlaştırdı. Mahkeme, Genelkurmay Başkanlığı’ndan “İnternet Andıcı” belgesinin aslının ekleri ve tüm hazırlık yazışmalarıyla birlikte gönderilmesi için müzekkere yazılmasına hükmetti. Kamuoyunu yönlendirdiği iddia edilen internet sitelerinin kurulması yönünde herhangi bir somut direktif bulunup bulunmadığının Başbakanlık’a da sorulması alınan kararlar arasında yer alıyor. Dava, 19 Aralık 2011 tarihine ertelendi. Ş.Urfa’da 24 gözaltı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Şanlıurfa’da terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın doğum günü kutlamalarında “örgütün propagandasını yaptığı” iddia edilen 24 kişi gözaltına alındı. Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Ömerli köyünde geçen 4 Nisan’da terör örgütü PKK lideri Öcalan’ın doğum günü etkinliklerinde terör örgütü lehine slogan atıp poster ve örgüt flamasını taşıyan kişiler, kamera kayıtlarından belirlendi. Polisin dün sabaha karşı kent merkezi ile birlikte 6 ilçede düzenlediği eşzamanlı operasyonda 24 kişi gözaltına alındı. C MY B C MY B