Katalog

SAYFA CUMHUR YET 20 EK M 2011 PERŞEMBE 6 HABERLER Başbakanlık’ta zirve toplandı, komutanlar bölgeye gitti, yurtdışı programları iptal edildi Ankara yeniden alarmda FIRAT KOZOK Bir Mektup İki gün içinde 30’u aşkın asker, polis ve sivil insanımız ölünce hükümet ayağa kalktı, millet öfkeden köpürüyor. Dün sabah temas ettiğim halktan kişiler, çanta ve ayakkabı tamircisi, gazeteci, bakkal, taksici, tartışmaya katılan sokaktaki insan, internet sorununu gidermek için gelen ve musluk tesisatçısı (Abartı yok, sabah bu işler yapıldı!) hepsi ateş püskürüyordu: Kendi insanını koruyamayan ama Filistin meselesini hayatının odağına oturtan Başbakan’a ve iktidara verip veriştirdi! Aynen öyle! Biz böyleyiz... Birer ikişer, üçer beşer ölmeyi kanıksamışızdır; ama ne zaman ki PKK cinayetleri bir vuruşta 10’u, 20’yi, 30’u aşar, o zaman ayaklanırız! Hele, ne zaman ki beş noktada birden orduyu vururlar Genelkurmay sahaya iner! Manzara şudur: İki hafta içinde 50 insanımız ölebilir ama iki gün içinde 30 kişi ölemez! Parça parça ölüme evet, toplu ölüme hayır! İktidarın, Kürt Meselesi’ndeki çaresizliğinin sonucudur bu tablo. Bir çıkmazdalar! Bugün birlik çağrısı yapıyor ama ulusu parçalayan kendisi... Kürt hareketi, düdüğü ötmeyen küçük bir grup dışında, büyük oynamakta. KCK, Ortadoğu Kürtleri ortak hareketidir! Tüzükleri öyle yazıyor! Bölgedeki bütün Kürtleri kapsama savındadır. Irak dahil. PKK Büyük Kürdistan’ın kurucu kuvveti rolündedir. Türkiye’de özerk Kürdistan’a doğru bir adım atılmadıkça, silahları susturmaz; silah indirmeyi, geçmişte sık görüldüğü gibi ancak gücü kırılınca kabul eder. Özerklik temel istekleridir. Özerk bölge, kesin bölünme demektir. Çünkü Ortadoğu’daki Kürt dinamizminin gereğidir bu. İspanya’nın Bask bölgesi ile Türkiye’nin Kürt bölgesi arasında zerre kadar bir benzerlik yoktur. Bunu bilip de saklayanlar siyasal riyakârdır! Bu gerçeği içermeyen ve gizleyen bütün raporlardan ve kitaplardan da sahtekârlık akar! Epeydir, bir okurun gönderdiği mektubu yayımlasam mı diye düşünüyorum. Belki bugün hiç zamanı değil. Ama belki de zamanı, bilemiyorum. Mektup biraz kısaltılmış haliyle şöyle: “Orhan Bey, Kürt meselesi üzerine yazdıklarınızı yakından izleyen bir okurunuzum. Birlikte yaşamak zorunda mıyız, sorusunu ortaya attığınızdan beri, ben de sakin düşünmeye çalışıyorum, gerçekçi olursak, gördüğüm kadar, Türkiye’de Kürt terörist hareketi bitmeyecek. Onlar belli bir eşiği aştı. Savaşan, silahlı ve siyasi kuvvetleri, Türkiye ve Türklerle bağlarını koparmış durumda. Bizim ordu Irak’a girse de PKK güçlerini zayıflatsa da ülke içinde terörleri sürecek... Bir fikrimi paylaşmak istiyorum: Birlikte yaşamanın koşulları ortadan kalkabilir, daha büyük tehlike Türklerle Kürtler arasında gerilimin kıyıma dönüşmesidir. Federasyon veya özerk bölge istiyorlar. Ben bir adım daha öteye gidiyorum, ayrı yaşayalım. Kürtler belki oylama ile belirlenecek bir süreç sonunda, kendi bölgelerinde bağımsız olsunlar. Ama bu şüphesiz bölünme demektir... Bölünme oluyorsa, Türkleri tatmin edecek bir çözümün de ortaya konması gerek. Kürt bölgesi dışındaki Kürtleri, orada kurulacak Kürt yapısının yurttaşı saymak, bir çözüm olabilir. Onları doğuya zorla gönderemezsiniz. Bunu yapamazsınız. Ama ceplerine aynı zamanda birer “Kürt pasaportu” koyarsınız ve ayrıcalıklı yurttaşlar olarak burada yaşamalarına izin verirsiniz...” ANKARA Türkiye’yi derinden yaralayan Hakkâri’deki terörist saldırılarının ardından Ankara’da yıllardır yaşanan görüntüler bir kez daha tekrarlandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bakanlar yurtdışı programlarını iptal etti, Başbakanlık’ta 2 kez terör zirvesi toplandı. Kameraların karşısına geçerek önündeki cam ekrandan yazılı metni okuyan Erdoğan, 24 eve ateş düştüğü gün, saldırıyla alakası olmayan internet andıcı konusunda kendini savunmaya çalıştı. 4 gün önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü bölgede “gezdiren” Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları bölgeye gitti. Ardı ardına yapılan açıklamalarla terör lanetlendi, terörle mücadelenin “ka rarlılıkla” süreceği vurgulandı. Farklı olan tek şey, aralarında gazilerin de bulunduğu “şehitler ölmez” sloganı atan göstericilerin Başbakanlık önündeki eylemiydi. Başbakanlık önünde eylem Türkiye’nin bugüne kadar en çok şehit verdiği 5. terörist saldırısı, ülkeyi kara bir güne uyandırdı. Gece başlayan çatışmayla ilgili ilk bilgiler sabaha karşı Ankara’ya iletilmeye başlandı. Edinilen bilgilere göre Başbakan Erdoğan saat 08.00 sıralarında Başbakanlık Merkez Bina’ya gelerek konuyla ilgili yetkililerden bilgi almaya başladı. Erdoğan daha sonra terör zirvesini topladı. Zirveye ilgili bakanlarla, Genelkurmay İkinci Başkanı ve MİT Müsteşarı katıldı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile Kuvvet Komutanları da sabah saatlerinde bölgeye gitti. Başbakanlık’taki zirve sürerken saldırıyı protesto eden gazi ve şehit yakınları, Başbakanlık önündeki Vekâletler Caddesi’nde oturma eylemi yaptı. Yaklaşık 50 kişilik gazi ve şehit yakını, Başbakanlık Merkez Binası’na yürümek istedi. Binanın hemen üstünde bulunan Vekâletler Caddesi’nde toplanan göstericiler arasında tekerlekli sandalyeli gaziler dikkat çekti. Göstericiler, “Vatan bölünmez şehitler ölmez” sloganları attı. Polis müdahalesiyle karşılaşan gazilerden bazıları gözyaşlarını tutamadı. Akşam 2. terör zirvesi Başbakanlık’ta gündüz yapılan terör zirvesinin ardından akşam saatlerinde de Erdoğan bazı bakanlarla tekrar bir araya geldi. İkinci terör zirvesinde Erdoğan önce MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı kabul etti. Yaklaşık 1 saat 45 dakika süren görüşme sonrasında Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin de Başbakanlık’a geldi. Erdoğan’ın bakanlarla görüşmesi yaklaşık bir saat sürdü. Saldırılarla birlikte Ankara’nın gündemi de tamamen değişti. Makedonya’ya giden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, programlarını iptal ederek Türkiye’ye döndü. Yurtdışına gitmeye hazırlanan bakanlar da programlarını iptal etti. CHP MYK de haberin ardından olağanüstü toplandı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Taksim Toplantıları’na katılmak üzere yapacağı İstanbul ziyaretini iptal etti. TOKAT ZM R Gül: ntikamımız büyük olacak A nkara’daki hareketlilik sürerken ilk açıklamalar İstanbul’da bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ardından da TBMM Başkanı Cemil Çiçek’ten geldi. Daha birkaç gün önce “moral ziyareti” gerçekleştirdiği 20. Jandarma Sınır Tugay Komutanlığı’na yapılan saldırıyı İstanbul’da öğrenen Gül, “Bize bu acıyı çektirenler, misliyle çekeceklerdir. Devletimizi bu saldırılarla sarstıklarını zannedenler, hizaya getireceklerini zannedenler, göreceklerdir ki bu saldırıların intikamı çok büyük olacaktır ve misliyle de alınacaktır” dedi. Yurttaşlar eylemlerde terör örgütüne lanet yağdırırken, hükümetten soruna çözüm bulmasını istedi. (Fotoğraflar:AA TARIK ÜZGÜN/ EKBER TÜRKOĞLU/ AL BALIKÇI) Çiçek metni okuyamadı nayasa Uzlaşma Komisyonu’nun ilk toplantısında konuşan TBMM Başkanı Cemil Çiçek toplantı için başka bir konuşma metni hazırladığını ancak bunu okuyamadığını belirterek “Acılarımız ne kadar büyük olursa olsun, onu içimize gömeceğiz, bağrımıza taş basacağız. Bu olaylar ne kadar yürek yakıcı olursa olsun, gelişen şartlar ne kadar bu çalışmamızı zorlaştırırsa zorlaştırsın, girdiğimiz bu yoldan dönmek de yok” görüşünü dile getirdi. Öfke ve acı sokağa taştı Yurt Haberleri Servisi Pek çok kentte yurttaşlar teröre lanet mitingleri düzenledi. STANBUL Hakkari’deki saldırı, çok sayıda ilçe ve semtte çeşitli gösterilerle protesto edildi. Mecidiyeköy, Şişli, Beyoğlu, Maltepe ,Kadıköy Bağdat Caddesi ve Fatih’in de aralarında bulunduğu semt ve ilçelerde, yurttaşlar teröre lanet okudu. Üsküdar Askerlik Şubesi’ne gelen aralarında kadınların da bulunduğu bir grup yurttaş, askere alınma talebinde bulundu. Bahçelievler’de ise D100 Karayolu yan yol mevkisinde bir araya gelen yaklaşık 100 lise öğrencisi de terörü protesto etti. Öğrencilere yoldan geçen otomobillerde kornalarıyla destek verdi. ANKARA Ankara Şehit Aileleri Federasyonu Güvenpark’ta stiklal Marşı okudu ve terörü lanetleyen dövizler açtı. Atatürk posteri ve Türk bayrakları taşıyan grup, “Bizim TürkKürt kavgamız yok, Apo’yla kavgamız var”, “Evlerde asker olacak çocuk kalmadı. Ocaklar kurudu” şeklinde sloganlar attı. Grup, daha sonra Başbakanlık’a yürümek istedi ancak polis izin vermedi. Bir süre daha slogan atan grup sonra dağıldı. Öte yandan Ankara’da akşam saatlerinde adım başı terörü protesto eylemi düzenlendi. Aynı anda hem Güvenpark hem Yüksel Caddesi, hem de Sakarya Caddesi’nde gerçekleştirilen eylemlerde vatandaşlar, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganları attı. ZM R Basmane Tren Garı önünde toplanan bir grup yurttaş Konak Meydanı’na kadar yürüyerek terörü protesto etti. zmir Büyükşehir Belediyesi, Hakkâri’deki terör saldırısına tepki olarak metro istasyonları ve toplu ulaşım araçlarını Türk bayraklarıyla donattı. BURSA Türkiye Harp Malulü Ga A BURSA Arınç Allah’a havale etti Bağış’tan AB’ye sitem Bülent Arınç ise, “Bu acıları yaşatanları Allah helak etsin. Tüm imkânları kullanarak bu acılara son vereceğiz” diyerek teröristleri “Allah’a havale etti.” si ders çıkışı, ellerinde büyük Türk bayrağı açarak ki Eylül Caddesi’nde yürüdü. Slogan atan öğrenciler, ardından Taşbaşı Çarşısı önüne geldi. Yurttaşlar gençlere alkışlarla destek verdi. MERS N Türk KamuSen üyelerinin eylemi, öğle saatlerinde sendika binası önünde başladı. Hastane Caddesi ve Uray Caddesi güzergâhında yapılan yürüyüş Atatürk Caddesi’nde sona erdi. Eylemde yaşlı bir kadın “Başbakan duymuyor mu, öldü mü? Kendi çocukları paralı askerlik yapıyor” diye ağladı. TOKAT Cumhuriyet Meydanı’nda ve Niksar’da teröre karşı gösteriler düzenlendi. Yurttaşlar “Tokatlı uyuma şehidine sahip çık”, “Şehitler ölmez vatan bölünmez”, “Hepimiz askeriz” şeklinde sloganlar attı. ARDAHAN Üniversite öğrencileri, şehit haberleri üzerine sokağa döküldü. Milli Egemenlik Parkı Atatürk anıtı önünde toplanan yaklaşık 200 kişilik grup, burada basın açıklaması yaptı. Grup Ardahan Valiliği önüne kadar yürüdükten sonra dağıldı. Futbol Federasyonu, terör saldırısını kınamak için tüm profesyonel liglerle A2 ve gençlik geliştirme liglerindeki maçların 3 dakika geç başlatılmasına karar verdi. Karşılaşmalar öncesi şehitler anısına 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulacağı, futbolcular ve hakemlerin müsabakalar için sahaya kollarına siyah bant takarak çıkacakları belirtildi. AB Bakanı Egemen Bağış, meydana gelen terör saldırılarının ardından AB İlerleme Raporu’nu eleştirerek “AB’nin İlerleme Raporu’nda KCK operasyonlarını eleştiren metni kaleme alanlar da ümit ediyorum ki bugün yaptıkları o vahim hatanın farkına varmışlardır” dedi. Bağış, AB yetkilileriyle olayın vahametini konuşmak istediğini söyledi. Bağış, AB Komisyonu’nun Brüksel’de bir kınama bildirisi yayınlayacağını ifade etti. AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Marc Pierini de terörle mücadelede AB’nin Türkiye’nin yanında yer aldığını belirtti. ziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Bursa Şubesi üyeleri, Orhangazi Parkı’nda bir araya gelerek terör örgütüne tepki gösterdi. ERZURUM Havuzbaşı Semti’nde toplanan yaklaşık 1000 öğrenci ve vatandaş “Kahrolsun PKK”, “Askere uzanan eller kırılsın” sloganları attı. ESK ŞEH R Bir grup lise öğrenci Maçlar geç başlayacak Okurun mektubunu, Türkler arasındaki umutsuzluğun yaygınlaşmakta olduğunu göstermesi açısından buraya aldım, bütününü paylaştığım için değil. Belki pasaport noktası dışında, PKK’nin epey mesafe aldığını gösteriyor! Türkiye’nin bölünmesi anlamına gelecek yeni bir siyasi yapının uygulayıcısı olabilecek bir parti ve siyasi liderin ortaya çıkması imkânsız gibidir. Bunun siyasal bedeli büyüktür. Şüphesiz bu kurucu tarihe ihanettir de. Zaten iktidar başından beri, Cumhuriyet tarihini bütün kazanımlarıyla birlikte yıkıp silmek için bir sahtekârinkârcı aydın güruhunu besleyip büyüttü! Bu güruhun halk içinde etkileri sıfır olsa bile! Aslında, Türkiye Cumhuriyeti’ni tasfiyede el birliğiyle epey yol aldılar... Şimdi anayasa ile Kürt Meselesi’ne bir –ayrılıkçı– çözüm bulabilir miyiz arayışı içindeler! Başbakan laiklikten, Arınç Atatürk’ün büyüklüğünden bahseder oldu! AKP, Kürt Meselesi’nde daha ileri adım atamayacağını anladığı noktada. Bundan sonra atılacak adıma ya muhalefeti de ortak etmeyi ya da 1990’lara benzer Kürt politikasına sarılmayı düşünüyor. Kervanı, her zamanki gibi yolda düzecekler... Acıların ülkesidir Türkiye! Her sağcı iktidarın irili ufaklı darbeleriyle, bu noktaya gelmiştir! Dünyadan tepki yağdı Haber Merkezi Çukurca’da 24 askerin şehit olduğu PKK saldırısına tüm dünyadan tepkiler geldi. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, ABD Başkanı Barack Obama’nın, “ABD, en yakın ve güçlü müttefiklerimizden biri olan Türkiye’ye karşı bu sabah yapılan acımasız terörist saldırıyı şiddetle kınamaktadır” ifadesi kullanıldı. Açıklamada, Obama’nın tüm Türk halkına başsağlığı dilediği belirtildi. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nu arayarak saldırıyı kınadı. Görüşmede, PKK’nin Kuzey Irak’taki varlığının sona erdirilmesine ilişkin çalışmaların hızlandırılması kararlaştırıldı. Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi ve Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari’nin yanı sıra AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’la görüşen Davutoğlu teröre karşı daha etkin işbirliği yapılmasını istedi. Fransa Dışişleri Bakanlığı saldırıyı kınarken BDP’ye bir kez daha “PKK’nin terörist eylemleriyle arasına mesafe koyması” çağrısında bulunuldu. BM Genel Sekreteri Ban Kimun, İngiltere Başbakanı David Cameron, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth ve İran’ın Ankara Büyükelçiliği de saldırıyı kınadı. ERDOĞAN TEPK S N CAM EKRANDAN OKUDU B aşbakanlık’taki zirvenin ardından kameraların karşısına geçen Başbakan Erdoğan, önüne konulan cam ekranı okuyarak saldırıya tepki gösterdi. “İçeriden ya da dışarıdan hiçbir saldırıya boyun eğmeyeceğimizi, geri adım atmayacağımızı, vatan toprağının tek bir zerresini bile feda etmeyeceğini dostun da düşmanın da çok iyi bilmesi, anlaması ve idrak etmesi gerekir” diyen Erdoğan, terör örgütünü destekleyenlerden ve teşvik edenlerden mutlaka hesap sorulacağını vurguladı. Saldırıların yeni anayasa çalışmalarının başlayacağı güne rastlamasına da değinen Erdoğan, “Bu hain saldırı bizi aydınlık ufuklardan alıkoymayacaktır. Bir yandan terörle mücadele edeceğiz, bir yandan da terörün istismar zihnini yok etmek için ay nı kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz” diye konuştu. Konuşmasında muhalefeti de eleştiren Erdoğan, “İkide bir muhalefetin kalkıp ‘bu işin sorumlusu hükümettir, iktidardır’ derken, ortaya herhangi bir çözüm önerisi koymadan böyle bir yaklaşımı sergilemeleri, yine milletimizi tahrikten başka bir şey değildir” dedi. Andıçta kendini savundu BDP’yi de sert bir dille hedef alan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “PKK’yi ve diğer isim değiştirmek suretiyle ortalarda dolaşanları terör örgütü olarak ilan edemeyenlerin bu sürece olumlu katkısı olamaz. Onların ağzına barış ifadesi de yakışmıyor. Bunu da çok açıkça ifade etmem lazım. Barış gerçek anlamda barışı özleyenlerin ağzına yakışır. Barış yaşanır, barış konuşulmaz.” Konuşmasında saldırıyla hiçbir alakası olmayan son günlerin tartışma konusu İnternet Andıcı’na da değinen Erdoğan, altında imzası olduğu belirtilen andıç hakkında kendisini savundu. Erdoğan, “Hiçbir zaman böyle bir andıcın altında imzası olmayan bir başbakanım. O söyledikleri imza, tamamen bölücü terör örgütüyle mücadeleye yönelik bir metnin altına konulmuş imzadır” dedi. Erdoğan, medya yöneticileri ve genel yayın yönetmenleriyle bugün bir araya gelecek. Başbakanlık Resmi Konutu’ndaki görüşme saat 11.00’de başlayacak. Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Erdoğan’ı telefonla arayarak, terör saldırılarıyla ilgili taziyelerini iletti. Bakan Günay ağladı Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Suna ve nan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nce düzenlenen “Osman Hamdi Bey ve Amerikalılar” sergisini gezmek için geldiği müzede, gazetecilere Hakkâri’deki saldırıları değerlendirdi. “Bu insanlar askere, polise, yurttaşa, çocuğa, kadına silah sıkanlar ne yapmaya çalışıyorlar?” diyen Günay gözyaşlarını tutumadı. C MY B C MY B