Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Güneş bulutların arasına girip
kayboluyordu... İstanbul’un poyrazı
esiyordu... Şişli yine hareketli,
alışveriş merkezi doluydu.
Gazeteden çıkıp kafelerin birine
oturdum...
Gelip geçenleri seyrediyordum...
Kahvemi yudumlarken
Konstantinos Kavafis’in “Bu
Kenttir Gidip Gideceğin Yer” (Can
Yayınları) kitabını okumaya
başladım.
Neredeyse üç kuşağın okuduğu
Kavafis’in “Barbarları Beklerken”
adlı seçme şiirler toplamı onuncu
basımı, yeni çeviriler eklenmiş,
gözden geçirilmiş biçimiyle, “Bu
Kenttir Gidip Gideceğin Yer” beni
uzun bir yolculuğa çıkardı.
Üç yıldır “Ayışığı”,“Sarıkız”,
“Ergenekon”,“Balyoz”la yatıp
kalkıyorduk...
Türkiye zor bir dönemden
geçiyordu. Bir yandan yoksulluk,
yolsuzluk öte yandan
kandırmacadan öteye gitmeyen
“demokrasi, özgürlük” masalı.
Kendilerini “liberal” diye
adlandıran, iktidar yalakası, eski
faşist sözde aydınlar, bilim
insanları, rüzgârgülü olduklarını
her seferinde kanıtlamış dönekler
korosu.
Kimileri eski arkadaşlarımızdı,
onlarla aynı mekânlarda çalışmış,
arkadaşlık etmiştik...
Onlar için Cumhuriyetin temel
ilkeleri, Aydınlanma Devrimi hiç
önemli değildi. Kendileri gibi
düşünmeyenleri “darbeci
olmakla” suçlamaktan
kaçınmayan, din pazarlamacılarıyla,
tarikat şeyhlerinin müritleriyle
“demokrasicilik oynayan” bu
tipleri anlatmaktan bıkmıştım.
Kavafis’in şiirlerini okurken
düşlerimi çoğaltıyor; Edessa’dan
İzmir’e, Antakya’dan Amisos’a,
eski İyonya’ya, oralardan
İskenderiye’ye uzanıyordum.
Kavafis, Fener semtinde oturan
bir aileden geliyordu. Çocukluğu
Yeniköy ve Kadıköy’de geçmişti...
Kavafis beni “şiirin feneriyle”
tarihin karanlık mahzenlerine
götürüyordu.
Bir kahve daha söyledim
garsona...
Kahvemi getirip masaya
koyarken, “Size bir şey söyleyebilir
miyim” deyip, yanıtımı beklemeden
ekledi:“Türkiye çok kötü gidiyor
çok... Cumhuriyetin temel
kazanımları yok edilirken kimsenin
kılı kıpırdamıyor...”
Yüzüne baktım... 20’li yaşlarda
bir gençti...
O devam etti:
“Benim babam 12 Eylül’de beş yıl
hapis yatmış... Ben o zaman
dünyada yoktum... Hem babamı
dinledim, hem kitaplar okudum o
yıllara ilişkin. Babam, ‘Biz o yıllarda
bile böyle bir şey yaşamadık’
diyor.”
Garson genç üniversite
öğrencisiydi... İşçi emeklisi
babasından harçlık almamak için
garsonluk yapıyordu...
Gözleri ışıl ışıldı delikanlının...
Cumhuriyet devrimlerine
gönülden inanan, laik, demokrat,
yurtsever üniversiteli bir genç...
Onu dinlerken aklıma, Ankara’da
polislerin coplayıp öldüresiye
dövdükleri liseli gençlerin eylemi
geldi. Yaşları 14-15 olan liseli kızlı
erkekli 15-20 kişilik topluluğu
coplu 100 kadar polis acımasızca
dövmüşlerdi.
İki gün sonra Ahmet Türk
Samsun’da bir saldırıyla karşı
karşıya kaldı.. burnu kırılırken polis
ortalıkta görünmüyordu.
Demek ki “demokratik açılım”
böyle oluyor...
Güneş bulutların arasından çıktı.
Kavafis’in dizelerine daldım o
anda...
Onun dizelerini okurken başımı
göğe çevirdim:
“En göze çarpmamış
davranışlarımdan / En kapalı
sözlerimden, yazdıklarımdan /
Yalnız onlardan anlaşılabilirim / Ama
belki de değmez bunca çabaya /
Bunca dikkate, gerçekte kim
olduğumu bulmak, / Daha güzel bir
toplumda, ilerde / Bir başkası tıpkı
bana benzeyen / Çıkar kuşkusuz,
yaşar özgürce.”
Demokrasi, özgürlük ve eşitlik!
Peki nasıl olacak bu!
Önce 12 Eylül’ün getirdiği Siyasi
Partiler ve Seçim Yasası değişecek,
lider egemenliği ortadan kalkacak.
Seçim barajı yüzde 10’dan yüzde
3’e çekilecek...
Milletvekili dokunulmazlığı kürsü
dokunulmazlığıyla sınırlandırılacak!
Ne Tayyip Bey, ne Deniz Bey, ne
de Devlet Bey bu konuda bir
açıklama yapıyor!..
Açıklamayı AKP sözcüleri
yapıyor:
“İstikrar bozulur!”
Demek ki anlaşıyorlar...
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Baykal uzlaşma kapısını araladı mı:
Biri Feto’nun sesi, diğeri askere düşmanlığını
kanıtlayan iki gazete, önce RTE’yi övdüler. Baykal’ın
çıkışını destekler göründüler.
Fakat sonra? Baykal, Anayasa Mahkemesi ile
HSYK’nin yapısını değiştirerek yargıyı yürütmenin
buyruklarına açık duruma getiren üç maddeyi genel
seçimden sonraya bırakmayı önerince…
…bu iki gazetede, Zaman’da da Taraf’ta da aynı
manşet: CHP uzlaşmayı askıya aldı!
Oysa zahmet buyurup, daha doğrusu iyi niyetle
Baykal’ın açıklamasını değerlendirselerdi:
…CHP liderinin altını çizerek söylediği bu son
önerisinin yeni bir koşul olmadığını, AKP’nin kabul
etmemesi durumunda ilk önerilerine sadık kaldığını,
üç maddeyi referanduma götürmeyi ve diğer
maddelerin TBMM’de uzlaşarak 367 oyla
yasalaşabileceğini söylediğini göreceklerdi.
Amaçları hem bağcıyı dövmek, hem de üzüm
yemek! AKP’ye tam destek vererek üzüm yiyorlar.
Ama şu CHP var ya, ana muhalefet partisi…
….laik rejimi savunan elimizdeki son dayanak
bağcıyı (CHP’yi) her fırsatta dövmeyi görev biliyorlar.
CHP, uzlaşmaya açık önerilerini AKP Meclis
Grubu yetkililerine verdi.
Önerilere iktidar partisinin nasıl baktığını…
anayasa değişikliğinin partiler arası uzlaşmayla
gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini ancak… tek
seçici, Türk-İslam dünyasının son büyüğü RTE
yurda döndükten sonra öğrenebileceğiz.
AKP liderinin, Baykal’ın ilk önerisine sıcak
bakacağı, ancak üç maddenin seçim sonrasına
kalmasını reddedeceği yorumları yapılırken…
RTE’nin Baykal’ın yeni hamlesine karşı çıkması
olasılığı şu nedenle gündeme geldi:
Paket gündeme geldiğinden beri Baykal; üç
maddeyi (veya ayrım olmazsa paketin tümünü)
Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğini söylüyor. “Her
şartta dava açarız” diyor.
Yeni bir durum ortaya çıktı. RTE, Anayasa
Mahkemesi kapısının açık olduğunu görünce, CHP
önerisine olumlu bakabilecek mi acaba?
AKP, CHP’den üç maddeyi yüksek mahkemeye
götürmeyeceğini içeren güvence almak isteyecek
mi? Anayasa Mahkemesi’nin üç maddeyi iptal etme
olasılığını göz ardı ederek şeriatın kestiği parmak
acımaz mı diyecek? Partiler arası uzlaşmanın
gerçekleşmesine yeşil ışık yakacak mı?
Siyaset bu; olurlar olmaz, olmazlar olabilir!
Dün gazetelerde yer alan bir haber, Zaman ve
Taraf’ın bulunduğu listenin eksik olduğunu
anımsattı.
Bay Bülent Arınç’ı unutmuşuz. Lideri ne
düşünüyor demeden, (ve sanki AKP’nin anayasa
değişikliği baştan aşağı içtenmiş gibi) Baykal’ın
önerisini, “iyi niyetli bir girişim olarak görmediğini”
söyledi. AKP’nin gözde isimleri bir âlem.
Arınç böyle de örneğin Çankaya’daki AKP’linin,
günlerdir yaşanan kargaşa sanki dün başlamış
gibi… “yasama ile yürütme arasındaki gerilimi sona
erdirmek için devreye girebileceğini” belirten demeci
daha mı anlamlı?
Bu açıklamaya günaydın mı desek, zahmet olacak
mı diye karşılasak?
Şu cümlesi bir başka şaheser: “Halkımız ülkenin
iyiliğini istiyor.” Örneğin Çankaya’nın bu son söylemi
sayesinde her gün yeni bir şey öğrendiğimizi,
öğrenmiş bulunuyoruz.
Meğer halkımız -aksi iddia eden varmış gibi-
ülkenin kötülüğünü istemiyormuş!
Kamuoyunu vecize değerindeki bu açıklamasıyla
aydınlattığı için…
…Çankaya’daki AKP’li Türk büyüğüne
teşekkürlerimizi arz ederiz efendim!
SAYFA 14 NİSAN 2010 ÇARŞAMBACUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 14 Nisan
Oslo B 12
Helsinki B 7
Stockholm B 12
Londra PB 13
AmsterdamPB 14
Brüksel PB 13
Paris Y 13
Bonn Y 13
Münih PB 14
Berlin Y 14
Budapeşte Y 15
Madrid Y 18
Viyana Y 12
Belgrad Y 17
Sofya Y 16
Roma PB 16
Atina Y 19
Zürih Y 13
Moskova Y 13
Aşkabat PB 23
Taşkent Y 33
Bakû Y 13
Bişkek Y 26
Tiflis PB 21
Kahire A 25
Şam B 25
İstanbul PB 17
Edirne Y 17
Kocaeli PB 18
Çanakkale Y 18
İzmir B 21
Manisa PB 22
Denizli PB 22
Zonguldak B 14
Sinop B 12
Samsun B 15
Trabzon B 14
Giresun B 14
Ankara Y 17
Eskişehir Y 17
Konya B 17
Sıvas B 17
Antalya PB 21
Adana B 24
Mersin B 23
Diyarbakır B 20
Şanlıurfa B 21
Mardin B 18
Siirt B 19
Hakkâri B 9
Van B 11
Kars B 10
Ülkemizin iç ve
batı kesimleri par-
çalı ve çok bulut-
lu, Batı Karade-
niz’in iç kesimle-
ri, İç Anadolu’nun
batısı ile Edirne,
Çanakkale, Af-
yon, Isparta, Bur-
dur ve Antalya’nın
batı ilçeleri sağa-
nak yağışlı geçe-
cek. Hava sıcak-
lığı iç ve doğu
bölgelerde 3 ila 5
derece artacak.
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Rüzgârgülü...
FIRAT KOZOK
ANKARA - Diyanet İşleri Baş-
kanlõğõ Atama ve Yer Değiştirme
Yönetmeliği ile aynõ yerde en faz-
la 7 yõl görev yapabilen müftülerin
görev süreleri 9 yõla çõkarõldõ. Böy-
lece AKP’nin iktidar olduğu 2003
yõlõnda göreve atanan müftüler,
2011’deki seçim sonucuna kadar gö-
rev yerlerinde kalabilecek.
Yönetmeliğin 11. maddesine “Bü-
tün gruplarda hizmet süresi en az
iki yıl en fazla dokuz yıldır. Bütün
sınıflarda hizmet süresi en az üç
yıl en fazla dokuz yıldır” hükmü
eklendi. Oysa eski yönetmelikte
“hizmet süresi altıncı ve beşinci
grup illerde ikişer yıl, dördüncü
grup illerde dört yıl, üçüncü grup
illerde beş yıl, ikinci grup illerde
altı yıl, birinci grup illerde yedi yıl-
dır” hükmü yer alõyordu. Sõnõflar
için de aynõ koşullar sõralanõyordu.
Böylece müftülerin bulunduklarõ
ilde 2 yõl daha fazla görev yapabil-
melerinin önü açõlmõş oldu. Yani,
AKP’nin ilk iktidara geldiği tarih
olan 2003’te atanan müftüler, olasõ
bir erken seçim kararõ alõnmamasõ
durumunda 2011’de yapõlacak olan
genel seçimlere kadar görev yerle-
rini koruyacaklar.
Yapõlan bu değişiklik Diyanet
çevrelerinde “Seçim öncesi müf-
tülere bir çeşit kıyak geçiliyor” yo-
rumlarõna neden oldu.
YUSUF BAŞTUĞ
ADANA - İçişleri Bakanlõğõ’nca hakkõndaki
yolsuzluk iddialarõ nedeniyle görevden uzaklaştõ-
rõlan Büyükşehir Belediye Başkanõ Aytaç Du-
rak’õn yerine bakacak olan başkanvekilliğine ku-
rayla AKP’li Yüreğir Belediye Başkanõ Mahmut
Çelikcan getirildi.
Adana Büyükşehir Belediyesi’ndeki başkanve-
killiği seçimi için meclis üyeleri Belediye Tiyatro
Salonu’nda Durak’a yönelik imar rantõ ve yolsuz-
luk suçlamasõnda bulunan 1. Meclis Başkanvekili
Mustafa Tuncel başkanlõğõnda toplandõ. Aday ol-
duğunu açõkladõktan sonra ilk iki turda oylamaya
katõlmayan Tuncel, üçüncü turda adaylõktan çekil-
diğini açõkladõ. Yapõlan üçüncü tur oylamada AKP
adayõ Mahmut Çelikcan 13, MHP adayõ Fethi
Coşkuntuncel 11 ve CHP adayõ Yıldıray Arıkan
9 oy aldõ. Yasalara göre üçüncü turda salt çoğun-
luk sağlanamadõğõ gerekçesiyle bu turda en çok oy
alan iki aday için dördüncü tur oylama yapõlmasõna
karar verildi. Toplam 34 üyenin oy kullandõğõ dör-
düncü turda da MHP adayõ Coşkuntuncel ile AKP
adayõ Çelikcan 16’şar oy alõrken, 1 oy geçersiz 1
oy da boş çõktõ. Eşitlik bozulmadõğõ için Tuncel ta-
rafõndan kura çekildi ve torbadan Çelikcan’õn adõ
çõktõ. Salon dõşõnda toplanan MHP yandaşlarõ
AKP’ye tepki gösterdi. AKP’yi yuhalayan kalaba-
lõk belediye önünden güçlükle uzaklaştõrõldõ.
İstanbul Haber Servisi - İstan-
bul Valisi Muammer Güler ile 6 iş-
çi ve memur sendikasõ başkanõ, 1
Mayõs Emek ve Dayanõşma Gü-
nü’nün 32 yõl sonra Taksim’de kut-
lanmasõ konusunda mutabakata var-
dõ. 6 konfederasyonun başkanõ or-
tak olarak imzaladõklarõ dilekçe ile
önümüzdeki günlerde İstanbul Va-
liliği’ne miting için başvuruda bu-
lunacak. Mitingin ayrõntõlarõ Vali
Güler’in önümüzdeki hafta konfe-
derasyon başkanlarõna yapacağõ zi-
yarette kesinleşecek.
DİSK Genel Başkanõ Süleyman
Çelebi, KESK Genel Başkanõ Sa-
mi Evren, Türk-İş Genel Başkanõ
Mustafa Kumlu, Hak-İş Genel
Başkanõ Salim Uslu,, Türkiye Ka-
mu-Sen Genel Başkanõ Bircan Ak-
yıldız, Memur-Sen Genel Başkanõ
Ahmet Gündoğdu ile Türk-İş 1.
Bölge Temsilcisi Faruk Büyük-
kucak dün İstanbul Valiliği’nde
Muammer Güler ve İstanbul Em-
niyet Müdürü Hüseyin Çapkın ile
bir araya geldi. Saat 13.00’te baş-
layan ve yaklaşõk 1.5 saat basõna ka-
palõ olarak gerçekleşen toplantõnõn
ardõndan açõklama yapan Vali Gü-
ler, Taksim’in 1 Mayõs İşçi Bayra-
mõ’nõn kutlanmasõ için sendikalara
tahsis edileceğini söyledi.
Sayılara takılmayalım
Güler, geçen yõl yaşanan “makul
sayısı” tartõşmasõ ile ilgili sorular
üzerine de “Sayılara takılıp kal-
mayacağız. Bu bayramı konfede-
rasyonların öncülüğünde bir bay-
ram havasında kutlayacağız... Gü-
zergâhları birlikte belirleyeceğiz.
Emek ve Dayanışma Günü’nün
daha geniş alanda kutlanması için
çalışmalarımız olacak, sürprizle-
rimizi göreceksiniz” diye konuştu.
Güler, İçişleri Bakanõ Beşir Ata-
lay’õn mutabakata varõlmasõ halinde
1 Mayõs kutlamalarõna katõlacaklarõnõ
söylediğinin anõmsatõlmasõ üzerine
“Bakan biz de katılacağız diyorsa
biz de katılırız” dedi.
DİSK Genel Başkanõ Süleyman
Çelebi de “Hep tartışılan, bizim
gündemimizin kaydığı bir 1 Mayıs
değil, gerçekten bizim gündemi-
mizin gündeme oturduğu işsizlik,
yoksulluk, demokrasi, sendikal
hak ve özgürlüklerin öne çıktığı bir
kutlama istiyoruz.” diye konuştu.
GÖREV SÜRELERİ UZATILDIKILIÇDAROĞLU
Müftülere
2 yõl
kõyağõ
Adana’da kurayı
AKP kazandı
33 yıl sonra gelen özgürlük
Taksim’in 1 Mayõs İşçi Bayramõ’nõn kutlanmasõ için sendikalara tahsis edileceği açõklandõ
‘CHE’ye ziyaret
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, oyuncu Müjde Ar ile
CHP Tuzla Cumhuriyet Halkevi’ni (CHE) ziyaret etti. İstan-
bul’daki CHE sayısının 5’e ulaştığını belirten Tekin, “İstanbul
dışında 3 tane evimiz var. Biz Deniz Feneri Derneği değiliz,
çok açık ve şeffaf gönüllü hizmet veriyoruz” diye konuştu. Ar,
halkevine 10 saz hediye ederken Tekin de Ar’a Cumhuriyet
Halkevleri Onursal Üyeliği sertifikası verdi. Tekin ve partililer
dün ayrıca Ali Sami Yen Stadı arazisinin TOKİ’ye satılmasını
protesto ederek stat alanının yeşil alan yapılmasını istedi. Şişli
Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ise düzenlediği basın top-
lantısında projede stadyumun bulunduğu alanın altına 7 katlı
otopark ve üzerine yeşil alan öngörüldüğünü söyledi.
AÜ’DE
ERMENİCE
DİL EĞİTİMİ
VERİLECEK
Personel aranõyor
TEKİRDAĞ (AA) - YÖK Yürütme Kurulu
Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay, Ankara Üni-
versitesi tarafõndan Ermenice dil eğitimi verile-
ceğini açõkladõ. Devletin çeşitli kurumlarõndan Er-
menice bilen personel talebi geldiğini ifade eden
Günay, Türkiye’de Ermenice bilen çok az insan
olduğunu, bu nedenle Ermeni dilini bilen yetiş-
miş insanlarõn arandõğõnõ anlattõ. Günay şunlarõ
söyledi: “Ankara Üniversitesi’nden gelen Er-
menice dil eğitimi programı konusu YÖK’te
değerlendirildi ve açılması kabul edildi. Bu
programın önümüzdeki yıl eğitim verilmeye
başlanacağını tahmin ediyoruz” dedi.
‘ISLAK İMZA’ İDDİANAMESİ
Dalan bir
numaralı
sanık
İstanbul Haber Servisi - “İrtica
ile Mücadele Eylem Planı” iddiala-
rõna ilişkin soruşturma kapsamõnda
hazõrlanan iddianame tamamlandõ. 7
şüphelinin sanõk olarak yer aldõğõ
iddianamede “1 numaralı
şüpheli”nin Bedrettin Dalan oldu-
ğu kaydedildi.
Altõnda Kurmay Albay Dursun
Çiçek’in imzasõ olduğu iddiasõyla
önce fotokopisi, bir süre sonra da
orijinali üzerinde defalarca inceleme
yapõlan “İrticayla Mücadele Ey-
lem Planı” ile ilgili iddianamenin
yazõmõ tamamlandõ. Yaklaşõk 1100
sayfadan oluştuğu belirtilen iddiana-
mede 7 şüphelinin ismi yer alõyor.
İlk şüphelinin, Poyrazköy’de yapõ-
lan kazõlarda bulunan silahlardan
haberi olduğu iddia edilen İSTEK
Vakfõ Başkanõ Bedrettin Dalan ol-
duğu öğrenildi. Ayrõca “İrticayla
Mücadele Eylem Planı”nõn altõnda
õslak imzasõ bulunduğu Adli Tõp ve
Jandarma kriminal raporlarõnda be-
lirtilen Kurmay Albay Dursun Çi-
çek’in ismi de şüpheliler arasõnda
yer aldõ. 4. Ergenekon iddianamesi
olarak da nitelendirilen son iddiana-
menin İstanbul Cumhuriyet Başsav-
cõ Vekili Turan Çolakkadı’ya tes-
lim edileceği belirtildi. Çolakka-
dõ’nõn yapacağõ incelemenin ardõn-
dan iddianamenin verileceği mahke-
menin UYAP üzerinden belirlenece-
ği kaydedildi.
Yakalama emri çıkarılmıştı
“İrtica ile Mücadele Eylem Pla-
nı” iddialarõna ilişkin soruşturmayõ
yürüten cumhuriyet savcõlarõ, önceki
gün Dalan hakkõnda yakalama emri
çõkarõlmasõnõ talep etmiş ve talebi
inceleyen İstanbul 14. Ağõr Ceza
Mahkemesi de yakalama emri çõka-
rõlmasõna karar vermişti.
‘CHP
ezberleri
bozdu’
İstanbul Haber Servisi - CHP
Grup Başkanvekili Kemal Kılıç-
daroğlu, CHP’nin “Anayasa de-
ğişikliği paketinde sadece tar-
tışmalı 3 maddeyi referandu-
ma götürelim” önerisine Başba-
kan Erdoğan’õn “yasal zemin
varsa biz varız” sözlerine ilişkin
“Yasal zemin var. Umuyorum
Başbakan Erdoğan seyahatinden
dönerken olumlu bir görüş be-
lirtir” dedi.
Kemal Kõlõçdaroğlu, dün Mö-
venpick Oteli’nde düzenlenen Ba-
bõâli Toplantõlarõ’na katõldõ. Burada
konuşan CHP Grup Başkanvekili
Kõlõçdaroğlu, anayasa değişikliği-
ne ilişkin her kesimin “uzlaşma”
beklentisi içinde olduğunu söyle-
di. CHP’ye yönelik “CHP eleşti-
rir ama hiç öneri getirmez” eleş-
tirisi olduğunu belirten Kõlõçda-
roğlu, bu kez CHP’nin bu ezberi
bozduğunu vurguladõ.
CHP’nin önerisine Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’õn “kapı
araladığını” belirten Kõlõçdaroğ-
lu, “Umuyorum Başbakan Er-
doğan seyahatinden dönerken
olumlu bir görüş belirtir. Yasa-
ma, yürütme, yargı dediğimizi
güçler ayrılığı ilkesini kuvvet-
lendiren düzenlemelere evet di-
yoruz. Ancak yargıyı yürütme-
nin etkisine sokabilecek geliş-
meleri de son derece tehlikeli bu-
luyoruz. AB’de uzmanlar da
böyle söylüyor” dedi.
DURAK’IN YERİNE ÇELİKCAN
Casusluk
iddianamesi
kabul edildi
ÜÇ SANIĞA 20 YIL İSTENDİ
Haber Merkezi - İzmir’de topla-
dõklarõ ihtihbarat bilgilerini Yuna-
nistan istihbarat servisi EYP’ye ak-
tardõklarõ iddiasõyla tutuklanan 3 ki-
şi hakkõnda 20 yõla kadar hapis iste-
miyle hazõrlanan iddianame, İzmir
10. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde ka-
bul edildi.
Alõnan bilgiye göre, Özel Yetkili
Cumhuriyet Savcõlõğõ’nca hazõrlanan
16 sayfalõk iddianamede, Nuri Ha-
fız, Ahmet Hafız ve İsmet Şen’in
faaliyetlerine ayrõntõlõ şekilde yer
verildi. Zanlõlarõn Muğla ve İz-
mir’de askeri bölgeler ve birimler,
askeri araçlarõn plakalarõ, hareket
güzergâhlarõ, Doğanbey Körfezi’nde
her yõl haziranda Türk Silahlõ Kuv-
vetleri’nce (TSK) gerçekleştirilen
Efes Askeri Tatbikatõ bilgilerini, İz-
mir Emir Çakabey ve İzmir Alaybey
askeri limanlarõndaki TSK envante-
rine kayõtlõ gemilerle ilgili topladõk-
larõ bilgileri, Yunan gizli servisine
aktardõklarõ iddia edildi. İddianame-
de, Yunanistan istihbarat mensupla-
rõyla zanlõlarõn yaptõklarõ telefon gö-
rüşmelerinin kayõtlarõyla suçlamalarõ
kabul eden zanlõlarõn ifadelerine ay-
rõntõlõ şekilde yer verildi.
“Hipokrat” kod adõnõ kullandõğõ
tespit edilen Nuri Hafız, Kardak
krizi sõrasõnda Sahil Güvenlik botla-
rõ, Türk balõkçõlarõnõn gidiş gelişleri
hakkõndaki bilgileri Yunan istihba-
ratõna bildirdiğini söyledi.