Katalog

8 KASIM 2010 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kılıçdaroğlu’nun hedefi seçimden önce PM seçimli kurultaya gitmek 5 Anketle kurultay sorusu UTKU ÇAKIRÖZER CHP’de 6 ayda değişen kaderler CHP’de son 6 ayda çok şey görünmediğinden aktif değişti. Deniz Baykal gitti, siyasetten çekilmeye Önder Sav gitti. “Amatör, hazırlanırken son kurultayda şansı tecrübesiz” diye anılan Kemal dönmüş ve “genel başkan Kılıçdaroğlu, “Önder yardımcısı” olarak Sav’ı bile” yerinden yönetime girmişti. etmeyi başardı. Bu Koç’un şansı 3 Kasım süreç, birçok CHP’linin günü bir kez daha döndü kaderini de değiştirdi. ve yeniden kenara 22 Mayıs 2010 günü çekildi. Önder Sav partideki 23 Mayıs itibarıyla, Deniz “en güçlü” isimdi, yakın Baykal ve yakın çalışma kadrosundan Hakkı arkadaşları için siyasette Süha Okay da yolun sonu görünmüştü. “partideki 3. adam” 2011 seçimlerinde olarak anılıyordu. Baykal’ın yine Deniz Baykal. Şahin Mengü, Tekin Antalya’dan milletvekili Bingöl, Ahmet Küçük adayı gösterilebileceği, gibi isimlerin yer aldığı ancak yakın Sav’ın yakın ekibinin çevresindekilerin hiç artık işi kolay değil. şansı olmadığı CHP’de 3 Kasım söyleniyordu. Son “deprem”i bu isimlerin “deprem”den sonra bu siyasal geleceğini kesimde yeniden tehlikeye attı. Artık, umutlar yeşerdi. ancak olası bir Milletvekili aday önseçimle milletvekili listelerinin adaylıklarını hazırlanmasında Önder Sav. zorlayabilirler. KılıçdaroğluBaykal Eski genel başkan adaylarından işbirliği beklentisi açıkça dile Haluk Koç Deniz Baykal’ın getirilmeye başlandı... CHP’deki kendisini bir daha aday “değişim”, birçok siyasetçinin de göstermesi olasılığı kaderini değiştiriyor... ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yarın toplayacağı il başkanlarının bir anket ile görüşlerini aldıktan sonra olağanüstü kurultay konusunda son kararını verecek. CHP liderinin, eski genel sekreter Önder Sav ve ekibinin istediği şekilde 2728 Kasım’da kurultay yapmak yerine aralık ayı içinde tüzük ve PM’nin yenileneceği kurultay yapmaya hazırlandığı öğrenildi. CHP kulislerinden edinilen bilgilere göre, geçen hafta yaşanan ayrışma sonrasında milletvekilleri ve parti meclisi üyeleriyle tek tek ve gruplar halinde görüşen Kılıçdaroğlu’nun temaslarında kendisine ağırlıklı olarak “Genel başkanlığınız üzerinde en ufak bir şüphe yok. Ancak bu par CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun eski genel sekreter Sav’ın istediği şekilde 2728 Kasım’da kurultay yapmak yerine aralık ayı içinde tüzük ve PM’nin yenileneceği kurultay yapmaya hazırlandığı öğrenildi. ti meclisi ile seçime gitmeyin. Milletvekili adaylarınız Önder Sav’ın etkisindeki PM’den onaylanmayabilir. Mutlaka kurultaya gidip parti meclisini yenileyin” telkinleri yapıldı. Bu değerlendirmelere kendisi de katılan CHP liderinin yarın Ankara’ya toplayacağı 81 il başkanının görüşünü aldıktan sonra kararını netleştireceği bildirildi. Buna göre yarın il başkanlarının önüne Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata tarafından hazırlanacak bir anket sunulacak. İl başkanlarından, isimsiz olarak dolduracakları ankette, “Tüzük değişmeli mi?”, “Kurultay gerekli mi?” gibi soruların yanı sıra “Parti meclisi yenilenmeli mi” sorusunu da yanıtlamaları istenecek. İl başkanlarının verecekleri yanıt doğrultusunda Kılıçdaroğlu ve yeni yönetim de olağanüstü kurultay konusunda kararını verecek. biçimde bir takvim planlayacak. Kurultayda parti meclisinin ‘çarşaf liste’ ile seçilmesi ve delegelerin yüzde 20’sinin imzasıyla genel başkan adayı çıkarılabilmesi gibi değişiklikler yapılarak partinin daha demokratik bir tüzüğe kavuşturulması planlanıyor. Başkanlık seçimi istemiyor Kılıçdaroğlu ve CHP’nin yeni yönetimi, olağanüstü kurultayda genel başkanlık seçimi yapılmasını öngörmüyor. O nedenle kurultay çağrısında bu talebin yer alması beklenmiyor. Ancak şekillenmesinde Önder Sav’ın etkili olduğu parti meclisinin yenilenmesi için seçim yapılması çok güçlü bir olasılık. Bu noktada alınacak kararda il başkanlarının yarın dolduracakları anketlerden çıkacak hava belirleyici olacak. Tüzük demokratikleşecek Yeni yönetime yakın isimlerden edinilen bilgilere göre, Kılıçdaroğlu kurultay kararı alsa dahi bunu Sav ekibinin istediği şekilde 2728 Kasım’da yapmayacak. Kararın 15 gün önceden duyurulması gerektiği için CHP lideri kurultayın aralık ayında gerçekleşmesini sağlayacak KILIÇDAROĞLU’NDAN MESAJ ‘Parti tüzüğü güncelleştirilecek’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal demokratlara önseçim, çarşaf liste, yüzde 10 seçim barajını indirme sözü verdi. Kılıçdaroğlu, Köln’de toplanan Sosyaldemokrat Halk Dernekleri Federasyonu (HDF) Genel Başkanı Ahmet İyidirli’ye bir mesaj gönderdi. Mesajına “Sevgili yol arkadaşlarım” diye başlayan Kılıçdaroğlu, gerek Siyasi Partiler Yasası’nda, gerekse parti tüzüğünde “demokratikleşme” sözü verdi. Demokrasiyi her alanda güçlendireceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Partimizin tüzüğünü güncelleştirerek önseçimi ve çarşaf listeyi getirecek, genel başkan seçimi öncesinde delegeleri kuyruğa dizerek imza alınması uygulamasına son vereceğiz. Siyasi Partiler Yasası’nda da halkın iradesinin gaspı anlamına gelen ve yüzde 47 oy alan hak hukuk tanımaz AKP’ye Meclis’te yüzde 65 çoğunluk sağlayan, böylece farklı düşüncelerin Meclis’e yansımasını engelleyen yüzde 10 barajını da indireceğiz. Uygun, kabul edilebilir bir orana çekeceğiz” dedi. Kimseyi, ırkından, dilinden, inancından, cinsiyetinden dolayı ayrıştırmayacaklarını, ayrıştırılmasına da izin vermeyeceklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, mesajında şu görüşlere yer verdi: “Halkın iktidarında, AKP’nin engellemeleri nedeniyle kaldırılamayan dokunulmazlıkları kaldıracak, darbecilerden hesap soracak, faili meçhulleri aydınlatarak sorumlularını yargıya teslim edecek ve mütedeyyin kitleyi kandıranlardan, onların inançlarını sömürerek dolandıranlardan ve yetim hakkı yiyenlerden mutlaka hesap soracağız.” ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Gözlerin yalan söylüyor Hakkı Bey! TBMM Adalet Komisyonu’nda AKP’li TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ile “kulis faaliyeti” basına yansıdığı için “Melih Gökçek yasası” olarak bilinen ve “görevi kötüye kullananları” hapisten kurtaran yasa önerisi görüşmeleri zaman zaman havanın gerginleşmesine karşın renkli atışmalara da sahne oldu. CHP ve MHP’liler, AKP’li Veysi Kaynak’ın önerisine “AKP’li milletvekillerini ve bürokratları aklama, affetme” operarasyonu olduğu gerekçesiyle karşı çıktı. AKP’liler komisyonda fazla söz almadan düzenlemeyi komisyondan geçirme telaşındaydı. Bir ara AKP’li Hakkı Köylü, söz alıp, düzenlemeyi “teknik” açıklamalarla savunmaya başladı. Savcı kökenli olan ve partisinin kimi “kamuoyu vicdanını yaralayan” düzenlemelerine mesafeli kimliğiyle tanınan Köylü de açıklamalarıyla muhalefeti ikna edemedi. CHP’li Ali İhsan Köktürk, “Sen bunları inanarak söylemiyorsun, sen bu düzenlemeyi savunamazsın. Gözlerin yalan söylüyor Hakkı Köylü! Sen buna inanmıyorsun!” diye laf attı. Sessizsakin yapıdaki Köylü’nün bu sözlere yanıt vermesine kalmadan, hazırcevaplılığıyla tanınan AKP’li Komisyon Başkanı Ahmet İyimaya devreye girdi: “Arkadaşlar, inançlarla gerçeklerin her zaman örtüşmesi gerekmez. O bakımdan arkadaşa müdahale etmeyelim.” Ahmet Türk’ün evi, Savunma Sanayii ihalesi! musakart yahoo.com Anayasa Mahkemesi’nin 11 Aralık 2009 tarihinde DTP hakkında verdiği kapatma kararının ardından milletvekilliği düşen Ahmet Türk, o tarihlerde Çukurambar’daki evini Oran semtine taşımak için girişimlerde bulunmuştu. Mardinli müteahhit Bahattin Demircan’ın Oran’daki evini kiralamaya hazırlanan Ahmet Türk, son dakikada “Apartman sakinleri sizi istemiyor” diye yanıt alınca evi kiralamaktan vazgeçmişti. Müteahhit Demircan’ın Türk’e evini kiralamaktan “apartman baskısından” değil, Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nda alacağı bir ihale nedeniyle vazgeçtiği ortaya çıktı. Bahattin Demircan, o günlerde Türk’e evini kiralık olarak vermemesiyle ilgili tartışmalar üzerine avukatı aracılığıyla yaptığı yazılı açıklamada, “Ahmet Türk’e bir daire kiraya verilmesi için sözleşme akit edilmemiştir” demişti. Türk ise “Teklif Bahattin Bey’den geldi. ‘Benim evim boş istersen otur’ dedi. Benim İstanbul’da olduğum bir sırada çocuklar eve taşınmak istemiş. Tam eşyalar yüklenecekken Bahattin Bey son anda fikrini değiştirmiş. Aramızda bir protokol yapmadığımız doğru. Bunca yıllık dostumla protokol yapsam ne fark eder, yapmasam ne fark eder” diye karşılık vermişti. Arkadaşımız Barkın Şık’ın edindiği bilgilere göre, Oran’daki evin sahibi MBD İnşaat’ın sahibi müteahhhit Demircan, evinin kiralanmak üzere olduğu tarihlerde Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın hizmet binasının ihalesini almak üzereydi. Demircan, Müsteşarlık binasının ihalesi için 31 Aralık 2009 tarihinde sözleşme imzaladı ve evini Ahmet Türk’e kiralamaktan vazgeçti. Ocak ayının ilk haftasında ise Ahmet Türk’ün gördüğü ‘ayrımcılık’ gazetelere haber oldu. Demircan’ın Türk’e evini kiralamaktan vazgeçmesine neden olan Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın hizmet binasının temeli 17 Haziran 2010 tarihinde atıldı. Bina, 22 Ağustos 2011 tarihinde Savunma Sanayii Müsteşarlığı’na teslim edilecek. CHP, Sayıştay Başkanı’nın bazı raporları sumenaltı ettiğini öne sürdü Sayıştay’a suç duyurusu Kendilerine ulaşan bilgilere göre ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç Sayıştay’da bekleyen 6 önemli dosdaroğlu, kamu kurumlarına ilişkin ha ya olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, zırlanan Sayıştay denetleme raporla “Üçüyle ilgili görüş geldiği halde rını TBMM’ye göndermediği için aylardır Meclis’e gönderilmiyor. Sayıştay Başkanı hakkında suç du Diğer üç konuyla ilgili de ilgili kuyurusunda bulunacaklarını açıkladı. ruluşlara 7 aydır görüş bildirilmiCHP, hükümetin Meclis’te yapılan yor. Düz bir memur bunu yapsa cedüzenlemeyle Sayıştay’ın elinden za verilirdi kendisine. Sayıştay kamu zararı denetimi yapma yetki Başkanı’nın bu konuda dikkatli olsini almak istemesine neden olan Sa ması lazım” diye konuştu. Sayıştay Başkanı’nın TBMM’ye yıştay raporlarının TBMM’ye göngöndermediği 3 raderilmemesini pordan Deriner Bayargıya taşıyor. rajı raporunu, CHP lideri KıCumhuriyet kalıçdaroğlu, gamuoyuna duyurzetemize koemal Kılıçdaroğlu, muştu. Raporda, nuyla ilgili şu Sayıştay denetleme “Deriner Barajı ve açıklamayı yapraporlarını TBMM’ye Hidroelektrik tı: göndermediği için Santralı Proje“Bir kamu Sayıştay Başkanı hakkında si’nin yürütülmegörevlisinin sinde; verimlilik, görevi yasalasuç duyurusunda etkinlik ve tutumrı uygulamakbulunacaklarını açıkladı. luluk ilkelerine tır. Yasaları uyulmaması, kayuygulamaz, nakların sağlıklı savsaklar ve ‘Bana bir şey olmaz’ derse, biz de bir planlama ve iyi bir proje yöüzerimize düşen görevi yaparız. netimi ile kullanılmaması nedeSayıştay Başkanı görevini ihmal et niyle 2009 yılı fiyatları ile 461.3 miştir. Sayıştay TBMM adına ka milyon TL kaynak israfına yol mu harcamalarını denetleyen bir açılmıştır” deniliyor. Yargıtay Genel Kurulu’nun, Mehkuruluştur. Eğer kamu harcamalarını denetleyen değil de gölgele met Haberal’ı açtığı davada kendiyen, parlamentoya bilgi vermeyi sini tahliye etmeyen 9 hâkime veriengelleyen bir konuma düşerseniz, len tazminat cezasını onamasını desuç işlemiş olursunuz. Arkadaşla ğerlendiren CHP lideri Kılıçdaroğrıma talimat verdim, bir suç du lu, ceza alan hâkimlerin davadan çekilmesi gerektiğine işaret etti. yurusunda bulunacağız.” Alkol zammı ideolojik mi? Alkole yapılan ÖTV zammı medyada “Akşamcılara kötü haber” başlığıyla bir belki de iki gün haber olabildi. Sınırlı haberlerden akşamcılar ve bütün Türkiye, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, “Bizim için gelir değil, vatandaşın sağlığı önemli” açıklamasını öğrenebildi. Ekonomist Mustafa Sönmez’in, bütçede yeni dolaylı vergiye ihtiyaç olmadığını vurgulayarak yaptığı “Dolayısıyla, bunun daha çok ideolojik, politik bir manevra olduğunu düşünüyorum. İçkiyi biraz daha pahalılaştırmadaki amaç alkol kullanımında caydırıcı bir unsur” açıklaması çok tartışılamadı. Zammın doğrudan sorumlusu olan siyasi iktidar içinde vatandaşın sağlığı nedeniyle alkole zamma karşı çıkanlar oldu mu? Bunu medyada göremedik. Ancak, “ilkokul ve kamuda türbanda” olduğu gibi çok az sayıda da olsa AKP içinden de bu zamma itirazlar geldi. Şimşek’in, “Bu zammı para için değil halkın sağlığı için yaptık” açıklamasına, az sayıdaki AKP’li de “O zaman neden sigaraya değil de içkiye zam tercih edildi? Halkın sağlığıysa sigara daha önemli. Ama tercih alkolden yana yapılıyor. Elbette ki burada alkole bakış açısı etkili. Halbuki alkole zam, sağlık açısından etkili bir yöntem değil. Çünkü kaçakları arttırıyor. Şimdi yeniden kaçak alkol patlarsa şaşmamak lazım. Alkole zammın bir başka olumsuz sonucu da hap ve uyuşturucuya yönelimi arttırmasıdır” gerekçesiyle karşı çıktı. Ama bu AKP’lilerin sesleri ne parti, ne hükümet içinde duyulabildi... K Türey Köse, Ayşe Sayın, Erdem Gül parlamentokulisi@gmail.com C MY B C MY B