22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada ortada, açılmış, saçılmış duruyor! Köşe yazarlığında “ben demiştim”, “önceden görmüştüm” gibi tanımlar iticidir. Zaten olması gereken bu. Gazeteci, izlediği konulara hâkim olmalı, sonuçlarını öngörebilmeli. Ancak 8 Ağustos 2009 tarihinde bu köşede yayımlanan “Açılımlar Üzerine” başlıklı yazıdan söz etmeden geçemeyeceğim. İşte o yazıdan bazı paragraflar: “İçimizdeki ve dışımızdaki temel sorunların çözümü için kullanılan sözcüklerden biri de şu: Açılım... Pek çok konuda açılım sergiledik. Birkaçını paylaşalım: Ermeni açılımı... Kıbrıs açılımı... Kürt açılımı... Açılım sözcüğünün anlamını elbette hepimiz biliyoruz ama, Dil Derneği’nin Türkçe sözlüğünden bir kez daha paylaşalım: ‘1. Açılmak eylemi. 2. Bir yıldızla gök eşleği arasında uzaklık; kuzeye doğru olanı artı, güneye doğru olan eksi imiyle ölçülür.’ Siyasilerimiz elbette açılım sözcüğünü bir konuya açılmak, çözüm için bir yaklaşım sergilemek anlamında kullanıyorlar. Ancak görüldüğü gibi açılım gök biliminde de kullanılan ve daha çok ‘uzaklaşım’ ifade eden bir kavram... Hiçbir hükümet, hiçbir sorun için çözmemek üzere çözüm önerisi getirmez... Ne var ki çözüm için üretilen açılımların neredeyse tam tersi sonuçlar vermekte olduğunu görüyoruz... Her üç açılımda da temel dileğimiz iç barışı güçlendirecek bir çözüme ulaşılması. Görüyoruz ki; içi doldurulmadan, hedefi çok net saptanmadan yapılan açılımlar amacın tam tersi sonuçlar veriyor... Yoksa bu açılımlar; kıyıdan denize açılıp usul usul uzaklaşmak gibi, sorundan uzaklaşmayı mı beraberinde getiriyor?.” Yazının özeti buydu... Yürekten dileğim, içimizde ve çevremizde kalıcı bir barış için başlatılan açılımların olumlu sonuçlar vermesiydi. Ancak tablo da aktardığımız gibiydi. Görünen gerilim yorumcu istemez! İçinde bulunduğum koşulların getirdiği bilgi- haber alma eksikliği nedeniyle, bir ölçüde riske de girerek kaleme aldığım yazı ne yazık ki beni haklı çıkardı. Gelinen noktada bütün açılımlarda ilk adımlar istenen sonucu vermedi. İktidar bu gerçeği kabul etmek zorunda kaldı; yeni takılar alan açılımda ise her şey toz duman... Muhatap kabul edilen parti kapatıldı, yerine açılan partiye kim, nasıl bakacağını bilmiyor. Daha kötüsü, terör biçim değiştirme, çocukları, kent sokaklarını da içine alma eğiliminde... Bu aşamadan sonra ne olur? Toplumbilimine de uyarlanabilecek bir söz vardır. Benzer adımlar, benzer ortamlarda aynı sonuçları doğurur. Hükümet bunca gerilimden sonra “Durmak yok açılıma devam” mantığıyla hareket ederse, ne yazık ki, bugüne kadar yaşananlardan farklı bir sonuç çıkmaz... Dilerim yakın gelecekte bu yazıyı da yinelemek durumunda kalmayız! ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 2 OCAK 2010 CUMARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 2 Ocak Oslo B -10 Helsinki B -11 Stockholm B -6 Londra B 2 AmsterdamK 1 Brüksel K 0 Paris B 2 Bonn K -1 Münih K -1 Berlin K 0 Budapeşte Y 5 Madrid B 11 Viyana K 1 Belgrad Y 7 Sofya Y 10 Roma Y 15 Atina Y 18 Zürih K 1 Moskova B -7 Aşkabat B 16 Taşkent PB 17 Bakû B 12 Bişkek B 15 Tiflis Y 12 Kahire B 22 Şam B 17 İstanbul Y 14 Edirne B 14 Kocaeli Y 16 Çanakkale Y 15 İzmir Y 18 Manisa Y 15 Denizli Y 13 Zonguldak Y 17 Sinop Y 18 Samsun Y 23 Trabzon Y 21 Giresun Y 19 Ankara Y 13 Eskişehir Y 10 Konya Y 13 Sıvas Y 12 Antalya Y 20 Adana Y 21 Mersin Y 21 Diyarbakır Y 11 Şanlıurfa Y 16 Mardin Y 11 Siirt Y 9 Hakkâri K 3 Van Y 9 Kars K 5 Ülke geneli parça- lı ve çok bulutlu, Mar- mara’nın güney ve doğusu, Ege, Akde- niz, İç Anadolu, Ka- radeniz, Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu ya- ğışlı geçecek. Yağış- lar genellikle yağmur ve sağanak, Doğu Karadeniz’in iç ke- simleri Doğu Anado- lunun kuzey ve do- ğusu ile Sıvas çevre- lerinde karla karışık yağmur ve kar şek- linde olacak. Eğitim-İş, MEB ve YÖK’ün politikalarõ nedeniyle 2009’da pek çok sorun yaşandõğõnõ belirtti ‘Derslere imamlar giriyor’ MAHMUT LICALI ANKARA - Eğitim-İş Genel Başkanõ Yüksel Adıbelli, eğitim alanõnda 2009 yõlõnõn Milli Eğitim Bakanlõğõ (MEB) ve Yükseköğ- retim Kurulu’nun (YÖK) uygu- ladõğõ politikalar nedeniyle pek çok sorunla bittiğini belirtti. Adõ- belli, MEB’in mevsimlik işçi gi- bi öğretmen atamasõ yaptõğõnõ ve derslere imamlarõn girdiğini kay- detti. Eğitim-İş Genel Başkanõ Yük- sel Adõbelli, 2009 yõlõnda Milli Eğitim Bakanlõğõ (MEB) ve YÖK’ün politikalarõ ile eğitim sisteminde yaşananlarõ değerlen- dirdi. 2009’un hem öğrenciler hem de eğitimciler için içler acõsõ bir yõl ol- duğunu dile getiren Adõbelli, eği- timde kadrolaşmanõn had safhaya ulaştõğõnõ, yeteneksiz ve gerici kadrolarla MEB’in yönetilmeye çalõşõldõğõnõ söyledi. Adõbelli, MEB’de yönetici konumunda bu- lunanlarõn neredeyse tamamõnõn AKP yandaşlarõ olduğunu ve “bizden olanlar ve olmayanlar” ayrõmõnõn keskinleştiğini belirte- rek “Özellikle rektör ve dekan atamalarında yine liyakat geri plana atılmış, teamüller bir ya- na bırakılmış, ‘90 oya karşõ 9 oy’ alanlar bile göreve getirilmiştir” dedi. YÖK’ün katsayõ konusun- da kamuoyunu yanõlttõğõnõ kay- deden Adõbelli, “YÖK, Danış- tay’ın iptal kararına karşı aldı- ğı göstermelik katsayı kararı ile hem meslek liselerinde hem de genel liselerde yeni mağdur- lar yaratacaktır” diye konuştu. Atamasõ yeni yapõlan öğretmen- lerin yandaş sendikalara üye ol- maya zorlandõğõnõ ifade eden Adõ- belli, şunlarõ dile getirdi: “Hüseyin Çelik döneminde 76. maddeyle yapılan atamalar, ça- lışma barışını bozmuştur. Bu yöntemle yaklaşık 1000 kişi atanmış, yargı yoluyla iptal edil- mesine rağmen bakanlık bu ata- maları ısrarla savunmakta, yar- gı kararlarını uygulamamakta- dır. Aynı şekilde kadrolu, söz- leşmeli, ücretli ve vekil olmak üzere dört farklı şekilde öğret- men istihdam etmeye çalışan Milli Eğitim Bakanlığı, bu uy- gulamasını 2009 yılında da sür- dürmüştür. Mevsimlik işçi atar gibi öğretmen ataması yapan bakanlık, böylece eğitimin kali- tesini de düşürmektedir.” ‘243 bin kişi atama bekliyor’ Türkiye’de 157 bin civarõnda öğ- retmen açõklõğõ bulunduğunu kay- deden Adõbelli, KPSS’ye giren 243 bin öğretmen adayõnõn da atama beklediğine işaret etti. MEB’in atamalarõnõn eğitim-öğ- retim yõlõna başlamadan önce kad- rolu olarak yapmasõ gerekirken, öğretim yõlõnõn devam ettiği fark- lõ aylarda plansõz-programsõz ata- malar gerçekleştirdiğini kayde- den Adõbelli, Bakan Nimet Çu- bukçu’nun sözleşmeli öğretmen- lerin kadroya alõnacağõ sözünü de unuttuğunu kaydetti. ‘Fazla atama yapıldı’ AKP iktidarõ döneminde fizik, kimya, biyoloji branşlarõndan çok az atama yapõlmasõna karşõn din kültürü ve ahlak bilgisi kadrolarõ- na fazlasõyla atama yapõldõğõnõ ifade eden Adõbelli, daha sonra bu kadrodakilerin okul müdürü, mü- dür yardõmcõsõ ve şube müdürü gi- bi görevlere getirildiğini, onlardan boşalan derslere ise imamlarõn din kültürü ve ahlak bilgisi öğret- meni olarak girdiğini belirtti. Okullarõn fiziki koşullarõnõn da 2009 yõlõnda iyileştirmeden uzak kaldõğõnõ vurgulayan Adõbelli, özellikle büyük kentlerde 45-50 ki- şiye varan kalabalõk sõnõflarda, yetersiz kadro ile eğitim veril- meye çalõşõldõğõnõ söyledi. 2009 yõ- lõnda eğitim kurumlarõna yardõm- cõ hizmetler ve genel idari hiz- metleri sõnõfõnda memur ve hiz- metli alõmõ da yapõlmadõğõnõ kay- deden Adõbelli, MEB’in okullarõn hijyenden uzak koşullarõnõ gör- mediğini ifade etti. Y ükseköğrenimde barõnma sorununun 2009 yõlõnda öğ- renciler için büyük sõkõntõlardan birini oluşturduğuna işa- ret eden Adõbelli, plansõz açõlan üniversiteler nedeniyle pek çok üniversite öğrencisinin yurt sorunu yaşadõğõnõ vur- guladõ. Adõbelli, “Bu durum cemaatleri hareketlendirmekte, barınma sorunu olan öğrencileri kendi yurtlarına çek- mektedir. Aynı sorun ortaöğretimde yatılı okuyan öğ- rencilerde de yaşanmaktadır” dedi. ÇYDD’nin 20 yõlõ kitaplaştõrõldõ İstanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği (ÇYDD), kuruluşundan bu yana yap- tõğõ tüm çalõşmalarõ, “Çağdaş Yaşa- mı Destekleme Derneği Bir Çağ- daşlaşma Öyküsü” adlõ kitapta top- landõ. “Türkan Saylan’ın Aziz Ha- tırasına Saygıyla” kitaba bir sunuş yazõsõ yazan ÇYDD Ge- nel Başkanõ Prof. Dr. Aysel Çelikel, “Bizlere ulusal bir miras bırak- mış olan kurucu ve ya- ratıcı Genel Başkan Prof. Dr. Türkan Say- lan’ın aziz hatırası önünde saygıyla eğilir- ken kız çocuklarının ve gençlerinin eğitimlerine katkı yaparak onların yeni bir hayatın kapıla- rını açmalarını sağladı- ğımızı düşündükçe kutsal bir gör- evi yerine getirdiğimiz inancı içeri- sindeyiz” dedi. “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Bir Çağdaşlaşma Öyküsü” adlõ kitapta, bir derneğin ülkeye kattõ- ğõ kazanõmlar ile ÇYDD kapsamõnda eğitim ve öğretimde alõnan yol anlatõ- lõyor. Derneğin 20 yõlõnda kurucula- rõn, yönetim kurulu üyelerinin, proje sorumlularõnõn, proje ve derneğe des- tek vermiş gönüllülerin duygu ve dü- şüncelerinin anlatõldõğõ yazõlara yer veriliyor. Derneğin kuruluş öyküsün- den bugüne dek üstlendiği projelere konu olan kitapta, “İlk, orta ve yük- seköğrenim burslarıyla neredeyse 60 bin gence ulaştık. Ana sınıfları- mızda, okullarımızda, yurtlarımız- da eğitim gören her çocuk ve genç ‘Çağdaş Yaşam’ın anla- mını düşünüyor. Hep- sinin ötesinde, o ‘tutu- cu’ diye nitelenen ve ‘Kõzlarõnõ okutmaz bun- lar’ denilen onbinlerce velinin evlatlarıyla övünmeleri ve yeni ye- tişen her çocuğun oku- la gitmelerini sağlama- ları çok önemli bir açı- lım” ifadelerine yer ve- riliyor. ÇYDD’nin eği- tim sorununun nasõl çö- zülebileceğini projeleriyle ilgili ku- rumlara gösteren bir dernek olduğu- nun vurguladõğõ kitapta, derneğin 2009-2010 öğretim yõlõnda 1148 ilk- öğretim ve lise öğrencisine 4 yõllõk burs verdiği anlatõlarak özetle şöyle deniliyor: “Böylece bu yıl geçen yıl verdiğimiz burslarla birlikte 20 bin 490 kızımızın eğitimine destek ver- miş olacağız. Üniversite burslarında da bu yıl mevcut 3 bin 837 öğrenci- ye bin öğrenci daha eklendi.” ‘ B İ R Ç A Ğ D A Ş L A Ş M A Ö Y K Ü S Ü ’ Çaykur’da yetki Tek Gıda-İş’te ÖMER ŞAN RİZE - Çaykur’da yaklaşõk 2 yõldõr devam eden yet- kili sendika tartõşmasõna yargõ son noktayõ koy- du. Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ’nca Öz Gõda-İş Sendikasõ lehine yapõlan yetki tespiti, An- kara 6. İş Mahkemesi’nce iptal edildi. Mahkeme, Çaykur’a ait işyerlerinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisini yeniden Tek Gõda-İş Sendikasõ’na verdi. Çaykur’da 2007 yõlõnõn son aylarõnda baş- latõlan sendikal mücadele sonrasõnda Tek Gõda- İş Sendikasõ’nõn üye sayõsõ 9 bini aştõ. Ancak Ça- lõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ, 24 Ekim 2008’de Çaykur’daki toplu iş sözleşmesi yetkisini 4 bin 500’e yakõn üyesi olan Öz Gõda-İş Sendi- kasõ’na verdi. Tek Gõda-İş ise karara itiraz ederek mahkeme sürecini başlattõ. Ankara 6. İş Mahke- mesi, 31 Aralõk tarihli kararõnda, bakanlõğõn ka- rarõnõ iptal ederek toplusözleşme yetkisini Tek Gõ- da-İş Sendikasõ’na verdi. Türk-İş Rize İl Temsilcisi ve Tek Gõda-İş Sendikasõ Rize Bölge Başkanlõğõ 1 No’lu Şube Başkanõ Zi- ya Aksoy; Çaykur’daki sendikal oyunun bozul- duğunu vurgulayarak “Yargı, hukuksuzluğa dur demiştir” diye konuştu. Öz Gõda-İş Sendi- kasõ’ndan yapõlan yazõlõ açõklamada da “Karar, eksik inceleme sonucunda haksız yere aleyhi- mize verilmiştir. Bu karar ile her şey bitmiş de- ğildir. Görüldüğü üzere yerel mahkemenin al- mış olduğu bu kararın temyiz yolu açıktır. Sen- dikamız kararı temyiz hakkını kullanarak adaletin yerine gelmesini sağlayacaktır” denildi. Üniversite arazisi kurtuldu YUSUF BAŞTUĞ ADANA - Adana Tarõm İl Mü- dürlüğü’ne ait olmasõna karşõn yapõ- lan ikili anlaşmayla 35 yõl boyunca Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakül- tesi tarafõndan tarõm uygulama-araş- tõrma arazisi olarak kullanõlan alana TOKİ’nin yapmaya başladõğõ 400 yataklõ hastane, otel, çarşõ ve cami in- şaatõ mahkeme kararõyla durduruldu. Merkez Yüreğir ilçesine bağlõ Köp- rülü Mahallesi içerisinde yer alan ara- zide inşaatlarõn yükselmesi için imar düzenlemesini yapan Yüreğir Bele- diyesi ve Adana Büyükşehir Beledi- yesi’ne karşõ Çukurova Üniversitesi Rektörlüğü Adana 2. İdare Mahke- mesi’nde dava açtõ. Arazinin, “Sağ- lık Tesisi Alanı” olarak yapõlan dü- zenlenmesinin iptalini isteyen rek- törlüğün talebini değerlendiren mah- keme, cami yapõmõnõn durdurulma- sõ, çarşõ, otel ve hastane inşaatõnõn ise sürmesi yönünde karar verdi. ÇÜ Rektörlüğü’nün karara yaptõğõ itirazõ değerlendiren Danõştay 6. Dai- resi yürütmenin durdurulmasõ yö- nünde karar verdi. Böylelikle kaba in- şaatõ tamamlanan hastane, otel, çar- şõ ve caminin yürütmesi durduruldu. DANIŞTAY’IN KARARI İKİ YILDIR BELİRSİZLİK VARDI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle