Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 2 OCAK 2010 CUMARTESİ 14 HABERLER Üyelerinin çevre bilincini geliştirmek ve teşvik etmek amacõyla 1995 yõlõn- dan beri Çevre Ödülleri veren İstanbul Sa- nayi Odasõ’nõn 2009 yõlõ ödüllerini Step Otomotiv, Ertan Tarõm, Lita Aydõnlatma ve Uzay Kimya kazandõ. Step Otomotiv ve Kalõp Sanayi’ye KOBİ Çevre dostu ürün ödülünü “geri dönüştü- rülmüş kağıttan üretilen kalem gövdesi ile bioplastik parçalar monte edilerek çevre dostu kalem üretimi” kazandõrdõ. Firma yetkilileri gübreleşerek doğaya dönen, ağõr metal ve zehirli madde içerme- yen hammadde ve bu hammadde için iyi- leştirilmiş kalõplar kullanarak enjeksiyon tekniği ile bioplastik parçalar ürettiklerini belirttiler. Öncelik enerji tasarrufu KOBİ Çevre Dostu Uygulama Ödülünü kazanan Ertan Tarõm Hayvancõlõk ve Enerji İşletmeleri’nin özelliği ise hayvansal atõk- lardan organik gübre üretimleri. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanõ Hakan Ertan top- raklarõn korunarak kaliteli ürün elde edilme- si ve pahalõ bir girdi olan kimyevi gübre maliyetinden çiftçilerin korunmasõ için al- ternatif organik preparatlarõn tarõmõn hizme- tine sunulmasõ gereğinden yola çõkarak bu tür bir üretime yöneldiklerini açõkladõ. KOBİ Çevre Dostu Uygulama Alanõnda ödül almaya hak kazanan bir diğer firma da Lita Aydõnlatma Sanayii oldu. Firma atõk çõkõşõnõn yoğun olduğu pro- seslerden biri olan geleneksel “boya öncesi yüzey hazırlama” sistemi yerine çevreci bir alternatif olan plaforizasyon sistemini uygulamasõ ile ödül almaya hak kazandõ. İşletme Müdürü Zübeyde Yazıcı söz konu- su uygulama ile proseste su kullanõlmadõğõ- nõ, atõk üretilmediğini ve enerji tasarrufu sağlandõğõnõ söyledi. Çevre bilincinde kadının rolü büyük KOBİ Çevre Alanõnda Kurumsal Sosyal Sorumluluk Ödülü’nü ise Uzay Kimya Sanayi kazandõ. Firma “tasarruf ve çevre bilinci” başlõklõ sosyal projesi ile belediye- ler ile anlaşõyor ve ev kadõnlarõna yönelik eğitimler düzenliyor. Genel Müdür Sevda Arıkan söz konusu eğitimlerde evde tasar- ruf ve çevre bilinci ile kaynaklarõn nasõl doğru kullanõlacağõna dair bilgiler verdik- lerini belirtti. T elekomünikasyon ve bi- lişim sektörleri, hayata geçirilen çeşitli düzen- leme ve uygulamalarla hareket- li bir yõl geçirdiler. 2009 yõlõnda “en önemli gelişme’’ 3G hiz- metlerinin başlamasõ oldu. Yõlõn diğer önemli gelişmelerinden biri de şehir içi görüşmelerin rekabete açõlmasõ oldu. Sabit Numara Taşõnabilirliği uygula- masõ ise yasal olarak başladõ an- cak henüz uygulanmõyor. Sektör yetkilileri 2010 için beklentilerini şöyle dile getirdiler. Serbest Telekomünikasyon İş- letmecileri Derneği (TELKO- DER) Yönetim Kurulu Başkanõ Yusuf Ata Arıak, “Pazarın yüzde 88’i Türk Telekom’un hâkimiyetinde bulunuyor. Bu firmanın sabit telefon alanın- daki ciro büyüklüğü yaklaşık 5,4 milyar lira. Pazarda faali- yet gösteren alternatif işletme- cilerin toplam pazar payı yüz- de 12. Bu firmaların toplam ci- ro büyüklükleri ise 460 milyon lira civarında. Sabit telefon abone sayısı ve trafik hızlı ve kararlı bir şekilde azalıyor. Bu alanda Türk Telekom iş yapış şeklini ve alternatif işletmeciler ile işbirliği stratejisini gözden geçirmediği takdirde bu azal- manın 2010 yılında da devam edeceğini söyleyebiliriz” dedi. İnternet erişim rekabeti tavan yapacak Arõak, 2010 yõlõnda sabit ve mobil arasõnda telefon ve inter- net erişimi rekabetinin artacağõ- nõ vurgulayarak, rekabetin tam olarak sağlanabilmesi için şehir içi telefon görüşmelerinin ve sabit ücretlerin rekabete açõl- masõ, sabit numara taşõnabilirli- ğinin başlatõlmasõ, işletmecilere Türk Telekom ile aynõ alan kod- larõ üzerinden numara tahsisinin başlamasõ, altyapõ/hizmet ayõrõ- mõnõn sağlanmasõ gibi konular- da ilerleme sağlanmasõ gerekti- ğine işaret etti. Nokia Türkiye Genel Müdürü Conor Pierce ise, 2010 yõlõnda cihaz pazarõnda, küresel mobil ci- haz pazar hacminin bir yõlda yüzde 10 artacağõnõ tahmin et- tiklerini ve akõllõ telefon hac- minde yüksek büyüme bekle- diklerini ifade etti. Pierce, 2009 yõlõnda 3G’ye ge- çen Türkiye’de akõllõ telefon pa- zarõnõn büyüdüğünü gözlemle- diklerini ve bu büyümenin 2010’da da süreceğini belirterek, tüketici ta- rafõnda 3G uyumlu telefonlara ta- lebin artõğõnõ kaydetti. Toptan hat kiralama düzeni devreye girecek TurkNet Murahhas Üyesi ve Genel Müdürü Cem Çelebiler, ‘’Öncelikli olarak Yalõn ADSL ve Toptan Hat Kiralama düzen- lemelerinin devreye girmesi- ni bekliyoruz” derken Alcatel-Lucent Teletaş Yö- netim Kurulu Başkanõ Ali Kançal, 2010 yõlõnda IP dö- nüşüm projelerinin başlayõp gelişeceğini öngördüklerini, daha fazla kablolu ve kablo- suz genişbant projesinin ha- yata geçirilmesiyle birlikte aktarõm kapasitesinin artõrõl- masõ konusunda önemli ge- lişmeler yaşanmasõnõ bekle- diklerini anlattõ. Bilişimde 2010 da hareketli olacak YAHYA ARIKAN malicozum@ismmmo.org.tr YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Bindiği dalõ kesenlerin başõna çok şey gelebilir… Vergi de toplayamazlar F ıkra bu ya.. Hoca, ağaçta dallardan birini kesen bir yolcu görmüş… Seslenmiş; “Hey, bindiğin dalı kesme sonra düşersin!..” Hoca’nın bu uyarısı üzerine gelen soru meşhurdur: “Düşeceğimi nereden bildin!?” Gerisini hepiniz biliyorsunuz.. Ne yazık ki Hoca’nın uyarısı, yolcuya pek de yaramamıştır, anlamamıştır… Baltasını bir kez daha vurmasıyla yere düşmesi bir olmuş!.. Ama olan biteni duyanlar, öngöremediklerini Hoca’ya sormaya başlamışlar; ben ne zaman ölürüm gibi... Fıkra oldukça düşündürücü. “Bindiğin dalı kesmek” deyimi de nereden çıktı diyeceksiniz. Biz, bu yazıda, ölüm vaktini ve sonrasını merak edenlerle değil, bindiği dalı henüz kesmeyenlerle ilgileniyoruz. Çağdaş hizmet, etkin denetim Konumuz vergi toplamak. Devlet gelirleri içinde verginin önemi tartışmasızdır; 2010 yılı bütçesinde yüzde 18.8. Vergi idaresinin hem adil, hem hızlı, hem de her zaman hukuka saygılı olmasının yolu, önce bu ilkeleri benimsemesinden ve gereklerini yerine getirmesinden geçer. İdare; mükellefleri, iyi hizmet verilmesi gereken müşteriler olarak görmeli ve algılamalı. Günümüzde, beyan esasına dayanan çağdaş vergi sistemlerinin başarılı olması için vergi kanunlarının basit, adil ve verimli olması gerekir. Bunun yanı sıra vergi idaresinin güçlü bir şekilde örgütlenerek bir taraftan mükelleflere çağdaş bir vergilendirme hizmeti sunması, diğer taraftan da mükellef beyanlarını denetlemesi gerekir. Dolayısıyla, vergi idaresinin modernizasyonu ve vergilendirme hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde sunulması, son yıllarda tüm çağdaş vergi idarelerinin üzerinde durdukları ve çeşitli projeler geliştirdikleri konuların başında gelir. Vergi idaresinin tam otomasyona geçmesi, elektronik ortamda denetim ve kontrol sisteminin gelmesi, elektronik ortamda beyanname verilmesi, ödemelerin bankalara kayması olumlu. Ancak idare personelinin eğitim düzeyinin halen yetersiz olması, fiziki çalışma alanlarının eski mimariye sahip olması halen dezavantajlar arasında. Özerk yapılanma zorunlu Türk vergi idaresinin bugünkü örgütlenme yapısı, yasalarla yüklenen çok önemli ve dev boyutlu görevleri yürütecek ve çağdaş ihtiyaçlar doğrultusunda üstleneceği yeni görevleri gerektiği gibi yerine getirecek durumda değildir. Her şeyden önce, vergi idaresinin belirlenmiş bir vizyonu, misyonu ve stratejisi yoktur. Stratejik bakış açısının olmaması, vergi idaresinin modernizasyonu ve yeniden yapılandırılmasında izlenecek tutarlı ve sürekli bir yönlendirme eksikliğine yol açmaktadır. Vergi idaresinin yeni bir yapılanmasında:  Güçlü ve idari özerkliğe sahip bir yapı oluşturulmalı,  Mükellef odaklı bir örgütlenme yapısına kavuşturulmalı,  Gelir idaresi-mükellef ilişkisinin geliştirilmesi açısından muhasebecilere gerekli eşit haklar tanınmalı,  Çağdaş teknolojilerin olanaklarından etkin bir şekilde yararlanılmalı,  Meslek örgütlerinden, akademi ve akademisyenlerden ideal yapılanmaya ilişkin görüşler alınmalı. Toplumsal mutabakat önemli Vergi yasalarında mesleki kurumların ve vergi konseyi başta bu alandaki otoritelerin görüşlerinin alınarak değişiklik yapılması da son derece önemlidir. Aksi halde iktidarlar, “kaş yapmak isterken göz çıkarabilmekte”, sistem geriye gitmektedir. Bu açıklar da mükelleflerin gönüllü uyumunu geri püskürtebiliyor. Tüm bu aşamalarda iki unsurun (mükellef-vergi dairesi) birbiri ile olan ilişkisini kontrol altında tutma görevi biz mali müşavirlere düşüyor. Türkiye’de zorluklara karşın mesleki gelişimini üst seviyeye taşıyan mali müşavirler; vergiyi toplayan ile ödeyici kimliğini taşıyanlar arasında köprü konumundadır. Dolayısıyla mesleğin vergi uygulamalarındaki yeri ve önemi çok büyük. Ancak vergi kanunlarında şu ana kadar meslek mensuplarının çalışma koşullarını iyileştirici değişiklikler yapılmamıştır. Uygulamalarda ilk olarak mükellef dikkate alınırken sadece Vergi Usul Kanunu Mükerrer 227. Madde düzenlenmesi yapılarak muhasebeciye mükelleflerin vergi beyannamelerini imzalaması yetkisi verilmiştir. Müşavirlerin yetkisi genişletilmeli Türkiye’deki meslek mensubuna düşen yetki hakkı yetersizdir. Gelişmiş ülkelerdeki hayat standardı ve benimsenen kriterler, tamamen emeğe dayalı hizmet sektörlerinin gerekli ve gerçekçi yetkilerle donatılmasıyla kayıtdışı ekonomiyi kontrol altına alarak küresel normlara ulaşmışlardır. Bu bağlamda, bir ülkede muhasebe ve denetime verilen önem, o ülkedeki tüm ekonomik ilişkilerin ciddiyet derecesini ifade etmektedir. Vergi Usul Kanunu’nda yapılacak düzenlemelerde meslek mensubunun mükellefle yan yana anılması sağlanmalıdır. Bunun için alınacak önlemler de bellidir ve alınan kararlarda mükellefle iyi iletişim kurmanın yolları ve kuralları açıkça belirtilmiştir:  Mükelleflerin vergiye uyumunu kolaylaştırmaya yönelik tedbirleri almak ve uygulamak, vergi bilincinin arttırılması için gerekli çalışmaları yapmak,  Mükellef haklarının korunması, şikâyetlerinin değerlendirilmesi ve mükellef ile ilişkilerin karşılıklı güven esasına dayanması konusunda gerekli tedbirleri almak ve uygulamak,  Mükellefleri vergi mevzuatından doğan hakları ve ödevleri konusunda her türlü iletişim aracını kullanmak suretiyle bilgilendirmek,  Oda, birlik ve sivil toplum kuruluşlarıyla ilişkileri yürütmek, mevzuatta yapılan düzenlemelere ilişkin bilgilendirme faaliyetlerini yerine getirmek,  Uygulamada karşılaşılan sorunların en aza indirilmesine ve uygulama birliğinin sağlanmasına yönelik çalışmalar yapmak. Sonuçta: Mükellef ile Maliye arasõnda köprü görevini üstlenen, eski adõyla hesaplayõcõ kâtip, şimdiki unvanlarõyla mali müşavirler devreye girmektedir. Bu aşamada mesleği icra eden meslek mensuplarõnõn sorumluluklarõnõn bilincinde çalõşarak, mükellef ve idare yapõsõna olan katkõlarõ çok büyüktür. Mükellefle ekonomik iletişimi kuramayan bir vergi sistemi hem uygulamalarõ tam anlamõyla gerçekleştiremiyor hem de meslek mensubuna güvenmiyor. Dolayõsõyla mükellefin uyumunu kolaylaştõracak önlemler alõnmalõ. Alõnõrken köprü konumundaki uygulayõcõnõn katkõsõna başvurulmalõ, köprü konumundaki müşavirlerin temsilcisi konumundaki kurumlarla iletişim içinde olunmalõ. Yasal düzenleme yapõlõrken de.. uygulamada da... Anayasadaki değişiklik bile tartışılırken toplumsal uzlaşma arayışına girilmeyen bir ortamda çok mu şey istedim dersiniz! Yok.. sanmam; sonuçta kimse bindiği dalı kesmek istemez... 2009’ yõlõnda Türkiye’de 3G hizmetleri başladõ, şehir içi görüşmeleri rekabete açõldõ. Sabit numara taşõnabilirliği uygulamasõ da yasal olarak faaliyete geçti. Çevre dostu KOBİ’ler ödül aldı TCDD Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’ndan 2009 Temmuz itibarıyla şube müdürü kadrosundan emekli olan ve ikramiyesini alan arkadaşım Semen Doğmuş yeniden göreve dönmek istiyor. Bu durumda acaba yapabileceğimiz bir şey var mı? İdil Güneyi Emekli olan memurların yeniden göreve dönmeleri için kuruma başvuruda bulunmaları, boş kadro olup ve kurumun da atama yapması halinde mümkündür. Bu konuda arkadaşınızın emekli olduğu kuruma başvuruda bulunması doğru olacaktır. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. EMEKLİ OLDUĞUM KURUMDA ÇALIŞABİLİR MİYİM? Garanti Bankasõ, KOBİ’lerin, tüm faaliyetlerinde verimliliği arttõrmak, kaynaklarõ yerinde kullanarak üretim yapmak ve enerji verimliliğini ön planda tutmak amacõyla yapacağõ yatõ- rõmlara finansman sağlayan ve KOBİ’ler için özel olarak tasar- ladõğõ 17. destek paketi “Çevreci KOBİ”yi hizmete sundu. Garanti Bankasõ’ndan yapõlan açõklamaya göre, KOBİ‘ler pa- ket kapsamõnda, binalarda ve sa- nayide enerji verimliliği ile atõk yönetimi konularõndaki yatõrõm- larõ için, 3 ay ödemesiz, 60 aya kadar vadeli ve özel faiz oranla- rõyla sunulan kredilerden yarar- lanabilecek. KOBİ’ler, paketin içerdiği “Sanayide Enerji Verimliliği Kredisi”nden; üretimde kullanõ- lan cihaz ve ekipmanõn, yüksek verimli ve enerji tasarrufu sağla- yan teçhizatla değiştirilmesinde faydalanabilecek. “Binalarda Enerji Verimlili- ği Kredisi”nden ise, mantolama, õsõ yalõtõmõ, pencere-çatõ yalõtõ- mõ, A sõnõfõ enerjili cihazlar, õsõt- ma-soğutma ve aydõnlatma sis- temlerinin yenilenmesi gibi alanlarda yapõlacak harcamalar- da yararlanõlabilecek KOBİ’lere, paket kapsamõndaki “Atık Yö- netimi Kredisi” ise çevreye za- rarlõ atõklarõn uzaklaştõrõlmasõ ve geri dönüştürülmesi için yapõla- cak yatõrõmlarõn finansmanõ için destek sağlayacak. 2009’un yõldõzõ mobil ürün kullananlar Index Grup Üst Yöneticisi (CEO) Erol Bile- cik, son 2 yılda, “bireysel tüketici’’ kesiminin en büyük talebi oluşturduğunu belirtti. Bu geli- şimde, devletin KDV oranlarını yüzde 18’den yüzde 8’e indirmesini ve 3G’nin uygulanmaya başlanmasının önemli payı olduğunu vurgula- yan Bilecik, “Bireysel tüketimin yarattığı iş hacmi, sektörün toplamında yüzde 30’un üzeri- ne çıkmıştır. Bu kesimi, sırasıyla özel sektör kurumsal müşteri grubu, sonrasında devlet, üçüncü grup olarak finans sektörü ve en küçük paya sahip olarak da KOBİ müşteri grubu izle- mektedir’’ dedi. Bilecik, 2010 yılına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Sektör 2009 so- nunda pozitif büyümeyle kapatacağı bir yılı ge- ride bırakacak. Ve moraller artan yönde olarak başlayacak. Perakende zincirlerinin ve telekom şirketlerinin bireysel müşteriler başta olmak üzere toplam BT pazarında en büyük kaldıraç olacakları aşikârdır.” Garanti’den ‘Çevreci KOBİ’ paketi İSO ödüllerini Step Otomotiv, Ertan Tarõm, Lita ve Uzay Kimya kazandõ