Katalog

CMYB C M Y B SAYFA 7 EYLÜL 2009 PAZARTESİCUMHURİYET 8 HABERLER İstanbul Y 27 Edirne Y 27 Kocaeli Y 27 Çanakkale Y 26 İzmir Y 29 Manisa Y 32 Aydın B 33 Denizli Y 34 Zonguldak B 25 Sinop B 26 Samsun B 26 Trabzon Y 26 Giresun B 26 Ankara B 30 Eskişehir Y 29 Konya Y 30 Sıvas PB 27 Antalya Y 28 Adana Y 33 Mersin Y 31 Diyarbakır B 35 Şanlıurfa B 35 Mardin Y 33 Siirt B 33 Hakkâri Y 24 Van Y 24 Kars Y 23 Oslo Y 17 Helsinki Y 17 Stockholm B 21 Londra Y 21 Amsterdam Y 22 Brüksel Y 23 Paris PB 26 Bonn PB 21 Münih B 23 Berlin B 24 Budapeşte B 25 Madrid Y 34 Viyana PB 21 Belgrad PB 23 Sofya Y 19 Roma PB 28 Atina Y 25 Zürih B 25 Moskova Y 21 Aşkabat B 27 Astana Y 40 Taşkent A 29 Bakû PB 25 Bişkek B 20 Tiflis Y 26 Kahire B 33 Şam PB 33 Ülkemizin geneli parçalı çok bulutlu, Marmara, Ku- zey ve İç Ege, Batı Akde- niz, Doğu Anadolu’nun doğusu Bolu, Düzce Es- kişehir, Konya, Karaman, Adana, Mersin ve Anka- ra’nın güney ve batı çev- releri gök gürültülü sa- ğanak yağmurlu geçe- cek. Yağışların Edirne ve Kırklareli çevrelerinde kuv- vetli olması bekleniyor. Başkan Rifat Hisarcõklõoğlu ve yönetim kurulu üyeleri çeşitli kesimlerle görüşmeye başladõ MAHMUT ORAL DİYARBAKIR - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bir kez daha Kürt ra- poru oluşturmak için çalõşma başlattõ. Bu rapor, Türkiye’de bu konuda kurumsal olarak hazõrlanan 22. çalõşma olacak. TOBB Başkanõ Rifat Hi- sarcıklıoğlu ve yönetim ku- rulu üyeleri, 28 Ağustos’tan itibaren başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üze- re tüm bölgelerde çeşitli ke- simlerle görüşmeye başladõ. Görüşmeler tamamlandõktan sonra hazõrlanacak olan rapo- run ise “Demokratik Açı- lım” adõyla kamuoyuna du- yurulacağõ belirtildi. TOBB yetkilileri çalõşmalarõnõ sür- dürürken yakõn tarihte hazõr- lanan birçok Kürt raporu da gündeme geldi. İlk raporlardan biri Mustafa Kemal Ata- türk’ün talimatõyla 1935 yõ- lõnda İsmet İnönü’ye hazõr- latõldõ. “Çok gizli” ibareli ra- porda kõsaca şu görüşlere yer verilmişti: “Erzincan Kürt merkezi olursa Kürdistan’ın kurul- masından korkarım. Elazığ Ovası’nda kuvvetli Türk kit- leleri vücuda getirmek zo- rundayız. Diyarbakır, kuv- vetli Türklük merkezi ol- mak için tedbirlerimizi ko- laylıkla işletebileceğimiz bir olgunluktadır. Türklerle Kürtler aynı okulda okuma- lıdır. Bu Kürtleri Türkleş- tirmek için etkili olacaktır.” Bu raporun ardõndan 1936’da Umumi Müfettiş Abidin Özmen de Kürt soru- nuna ilişkin bir rapor hazõrla- dõ. Celal Bayar’õn Atatürk hayattayken hazõrladõğõ Şark Raporu ile devam eden sü- reçten sonra 1989 yõlõna kadar raporlara ara verildi. SHP’nin Kürt raporu Uzun sürenin ardõndan orta- ya çõkan ilk rapor ise o dönem SHP Genel Sekreteri olan De- niz Baykal başkanlõğõnda Hik- met Çetin, Fuat Atalay, Eşref Erdem ve Cumhur Keskin ta- rafõndan hazõrlanan çalõşmay- dõ. Raporda Kürtçenin önün- deki engellerin kaldõrõlmasõ gi- bi çok çarpõcõ öneriler sõralan- dõ. 1991 yõlõnda Refah Partisi li- deri Necmettin Erbakan’a sunulmak üzere rapor hazõrla- yan Recep Tayyip Erdoğan ise Kürt sorununda devletin baskõcõ ve inkârcõ bir politika izlediğini savundu. Erdoğan, ra- porunda şu ifadelere yer verdi: “Kürt sözcüğünü rahat- lıkla telaffuz edebilmeli, Tür- kiye’de Kürt halkının çekti- ği onca acıya ve sıkıntıya ter- cüman olabilmeliyiz. Türki- ye’de 75 yıldan beridir resmi ideolojinin Kürt meselesinde inkârcı, asimilasyoncu, bas- kıcı davrandığını açık seçik söylemeli ve resmi ideolojiyi yüksek sesle sorgulayabil- meliyiz. Türkiye’de Kürt kimliğinin tanınması ve Kürt kültürünün geliştirilmesi için engelleyici tüm yasaların kal- dırılması gerektiğini, Kürt- lerin yaşadığı bölgelerde Kürtçenin öğrenilmesi ve öğ- retilmesi için yasal imkânla- rın hazırlanması gerek.” Özal’ın Kürt raporları Cumhurbaşkanõ olduktan sonra sorunun şiddetle çözüle- meyeceğini belirten Turgut Özal ise 1992 yõlõ başlarõnda sözcüsü Kaya Toperi ve Baş- yaveri Kurmay Albay Arslan Güner’e 10 sayfalõk bir Kürt raporu hazõrlattõ. Bu ilk rapor MGK’de ele alõndõ ancak “Karşılaştığımız sorunun basit bir terör olgu- sunun çok ötesinde olduğu aşikârdır” görüşüyle özetlenen rapor, kabul görmedi. Özal bu kez Adnan Kahveci’ye 1993’te ayrõ bir rapor daha ha- zõrlattõ. “Kürt Sorunu Çözül- mezse Ne Olur” cümlesiyle başlayan raporda, sorunun as- keri önlemlerle çözülemeyeceği vurgulandõ. Raporda, “Bugün Kürt sorunu siyasal bir kriz halini almıştır. Çözüm için cesur siyasal adımlara ihtiyaç vardır. Bu nedenle Kürt rea- litesi, Kürt kimliği ve dili hızla kabul edilerek Kürtle- rin siyasal hakları verilmeli- dir” denildi. CHP’nin raporları 1993 yõlõnda Deniz Bay- kal’õn CHP Genel Başkanõ ol- duğu dönemde Genel Başkan Yardõmcõsõ İsmail Cem tara- fõndan hazõrlanan “Güneydo- ğu Politikaları ve Kürt So- runu” adlõ raporda ise sorunun can güvenliği, demokrasi, eko- nomi, savunma, dõş siyaset bo- yutlarõ bulunduğuna dikkat çe- kildi. Yine CHP’nin Algan Hacaloğlu’nun hazõrladõğõ ve Diyarbakõr’da açõklanan 1998 raporunda ise sorun bu kez Kürt sorunu olarak tarif edi- lerek iç sorun olduğu vurgu- su yapõlõyordu. Raporda Kürt sorununun etnik duyarlõlõkla- ra ve demokratik yöntemler- le çözülebileceği, isteyenlerin anadillerinin özel kurslarda öğretilebilmesi, üniversiteler- de enstitülerin kurulmasõ, köy koruculuğunun kaldõrõlmasõ gibi maddeler yer alõyordu. TOBB’un Kürt raporu yolda Dönmez cinayeti kördüğüm İstanbul Haber Servisi - As- kere gitmek üzere olan Barış Dönmez’in Beyoğlu’nda “Aca- demy 14” adlõ barda 12 Nisan 2004’te boğazõ kesilerek öldü- rüldüğü cinayet bir türlü aydõn- latõlamõyor. Beyoğlu 3. Ağõr Ceza Mahke- mesi’nde görülen davada tutuk- suz sanõklar İbrahim Biberoğ- lu ve Ömer Faruk Saral yargõ- lanõyor. Tanõklarõn yanõ sõra olay saatinde barda bulunanla- rõn bile olayõ görmediklerini söylemesi, davayõ kördüğüm haline getirdi. Dönmez’in avukatlarõ, son du- ruşmada, delilleri yok etme da- vasõnõn, cinayet dosyasõyla bir- leştirilmesini talep ettiler. Mah- keme, 23 Ekim’de yapõlacak oturumda birleştirme konusun- daki kararõnõ açõklayacak. Yeni- den dinlenmelerine karar verilen Ecem Çelebi ve bar çalõşanlarõ ise mahkemeye bildirdikleri ad- reslerde bulunamõyor. Tanõklar bulunursa gelecek oturumda ye- niden ifadeleri alõnacak. KİLİTTANIKARANIYOR Prof. Dr. Doğu Ergil de TOBB için 1995 yılında “Doğu Sorunu Teşhisler ve Tespit- ler” adlı bir rapor hazırladı. Ancak rapor, siyaset dünyasında da akademik çevrelerde de PKK üzerinde de olumlu gerekli desteği bulamadı. MHP de rapor furyasından etki- lenmiş, 2005 yılında Devlet Bahçeli’nin ta- limatıyla bir rapor hazırlatmıştı. Türki- ye’deki Kürtlerin, ABD’nin genel Kürt stratejisinin bir parçası olarak gösterildiği raporda, “ABD, çevresi bulunması nede- niyle PKK’yi ve siyasal uzantısı HADEP gi- bi partileri, Kürt halkı ile temas kurabilece- ği bir zemin olarak sıcak tutmak istemekte- dir” deniliyordu. Bunların dışında 1993’te ANAP ve Türk-İş raporları, TOBB’un ra- poru, işadamı Sakıp Sabancı’nın 1995’te hazırlattığı “Doğu Anadolu Raporu”, 1996’da Hak-İş tarafından, 1997’de TÜSİ- AD tarafından, 1999’da Prof. Dr. Doğu Er- gil tarafından “Demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü için yeni bir anayasal düzen teklifi” adıyla, 2001 yılında da TÜ- SİAD tarafından raporlar hazırlandı. Üçüncü iddianame kapsamõyla birleştirilen ikinci Ergenekon davasõna Silivri’de devam edilecek Rektörler, yazarlar, generaller davasõ İstanbul Haber Servisi - Üçün- cü iddianame kapsamõyla birleşti- rilen ikinci Ergenekon davasõna bugün Silivri Cezaevi bitişiğindeki duruşma salonunda devam edilecek. Ankara temsilcimiz Mustafa Bal- bay’õn da aralarõnda bulunduğu 16’sõ tutuklu 56 sanõklõ ikinci davada emekli orgeneraller Mehmet Şener Eruygur ve Hurşit Tolon da yar- gõlanõyor. Gazetemiz yazarlarõndan ve İstanbul Üniversitesi emekli öğ- retim üyelerinden Erol Manisalı, yazar Yalçın Küçük ve eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kılınç’õn tutuksuz yargõ- landõğõ 3. iddianame kapsamõnda 35’i tutuklu 52 kişi ilk kez hâkim karşõsõna çõkacak. Ergenekon davalarõnõn ikincisi 20 Temmuz’da başladõ. Eski Esen- yurt Belediye Başkanõ Gürbüz Ça- pan, gazeteci Tuncay Özkan, es- ki İstanbul Organize Suçlarla Mü- cadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’õn tutuklu, Ankara Ticaret Odasõ Başkanõ Sinan Aygün, Ana- yasa Mahkemesi Başkanvekili Os- man Paksüt’ün eşi Ferda Pak- süt’ün de tutuksuz yargõlandõğõ ikinci dava 6 Ağustos’taki duruş- mada bugüne ertelenmişti. İki dava birleştirildi 3. Ergenekon iddianamesini kabul eden mahkeme ikinci ve üçüncü da- valarõ birleştirme kararõ verdi. 3. id- dianame kapsamõnda bugün ilk kez duruşmaya çõkacak tutuklu sanõklar arasõnda Başkent Üniversitesi Rek- törü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, eski Türk Metal Sendikasõ Genel Başkanõ Mustafa Özbek, eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şa- hin, Yarbay Mustafa Dönmez bu- lunuyor. Eski 19 Mayõs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ferit Ber- nay, eski Uludağ Üniversitesi Rek- törü Prof. Dr. Mustafa Abbas Yurtkuran, eski Genelkurmay Ad- li Müşaviri emekli Tümgeneral Muhittin Erdal Şenel, gazeteci- yazar Yalçın Küçük ve gazeteci Engin Aydın tutuksuz yargõlanõyor. Savcıdan tartışmalı karar Yargıtay’da tören Telefon hırsızlığına soruşturma yaptırılmadı Adli tatil sona eriyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõda “toplu izin kullanımı” anlamõna ge- len ve 1 Ağustos Cumartesi günü başlayan adli tatil bu- gün sona eriyor. Yeni adli yõ- lõn başlamasõ dolayõsõyla Yargõtay Konferans Salo- nu’nda bugün tören düzenle- necek. Törende, Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçeker ile Türkiye Barolar Birliği Baş- kanõ Özdemir Özok birer konuşma yapacak. Gerçeker ve beraberindekiler daha son- ra Anõtkabir’i ziyaret edecek. Yeni adli yõlõn başlamasõ do- layõsõyla akşam da TBMM’de “Adli Yõl Açõlõş Kokteyli” verilecek. ÖZLEM GÜVEMLİ Ankara Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ, bir yurttaşõn cep telefonu hõrsõzlõğõ şikâyeti ile açõlan so- ruşturmada, kovuşturmaya ge- rek olmadõğõna karar verdi. Ka- rara gerekçe olarak “GSM şir- ketlerinin teknik altyapısının çalıntı olduğu iddia edilen cep telefonunun kimler tarafın- dan kullanıldığının kesin ola- rak tespit etmeye yetmemesi- ni” gösterildi. Ankara Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ, cep telefonu hõrsõzlõğõ şi- kâyeti üzerine açõlan soruştur- mada “tartışmalı” bir karara imza attõ. Cumhuriyet Başsavcõ- lõğõ kararõnda, ilgili GSM şir- ketleri ve Telekomünikasyon Kurumu ile yaptõğõ yazõşmalar- da kullanõlmakta olan cep tele- fonlarõnõn İMEİ numaralarõnõn kolaylõkla yasadõşõ yollardan değiştirilip kopyalanabildiğini belirtti. Çalõnan cep telefonunun kimler tarafõndan kullanõldõğõ- nõn belirlenmesini sağlayan tek ve en önemli delilin; İMEİ numarasõndan hareketle GSM şirketlerinin yaptõğõ teknik ka- yõtlar olduğuna dikkat çekilerek “Ancak mevcut teknik altyapı nedeniyle çalıntı olduğu iddia edilen cep telefonunun kimler tarafından kullanıldığının ke- sin olarak tespitinin mümkün olmadığı...” ifadesine yer veril- di. Ayrõca ikinci el cep telefon- larõnõn hiçbir denetime tabi ol- maksõzõn kolaylõkla el değiştire- bildiği belirtilerek iyi niyetle 2. el telefonu alanlarõn bu telefon- larõn çalõntõ olduğunu bildiğine ilişkin hiçbir somut delil bulun- madõğõ kaydedildi. Karara iliş- kin Sincan 1. Ağõr Ceza Mah- kemesi’ne yapõlan itiraz da ka- bul edilmedi. ‘Hırsızlığı teşvik eder’ Cep telefonu çalõnan Deniz Noyan’õn avukatõ Çağõl Güllü, kararõn hõrsõzlarõ teşvik edecek nitelikle olduğunu vurgulayarak “Telefonlar çok el değiştirdiği için takip işlemleri çok uzu- yor. Savcılar da iş yükü nede- niyle bu işlemlerle uğraşmak istemediği için böyle kararlar vermeye başladı” dedi. TARİHİN KÜRT RAPORU ÇÖPLÜĞÜ TÜRKÜLER GÜLER ZERE İÇİN SÖYLENDİ GÖZLER BELEDİYEDE Kaçak yapıda ayrımcılık İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) kaçak olduğu iddiasõyla eğitim yõlõnõn başla- masõna kõsa bir süre kala sabaha karşõ bir operasyonla Zeynep Mutlu Vakfõ Kemer Okullarõ’nõ yõkmasõ, gözleri İs- tanbul’daki kaçak binalara çevirdi. İs- tanbul Büyükşehir Belediyesi, Kemer Okullarõ’yla benzer durumdaki tüm bi- nalarõn yõkõlacağõnõ açõklamasõna karşõn Milli Eğitim Bakanlõğõ’na (MEB) bağlõ 1665 kaçak okul, binlerce kaçak Kuran kursu, öğrenci yurdu ve konut hakkõnda hiçbir girişimde bulunmadõ. Kamu binalarõnõn dahi kaçak olduğu bilinen Samandõra ve Sultanbeyli ilçe- leri görmezden gelinirken, mahkeme kararlarõyla kaçak olduklarõ tespit edi- len lüks konutlar ile cemaatlere ait ka- çak Kuran kurslarõna altyapõ hizmeti götürülmesi dikkat çekiyor. Yeni açõlan okullarõn dõşõnda MEB’e bağlõ okulla- rõn neredeyse tamamõ plansõz yerlere yapõldõğõ için kaçak durumda bulunu- yor. İstanbul’da MEB’e bağlõ 1850 okuldan yalnõzca 185’i yasal. Okullarõn yarõsõ ise depreme dayanõklõ değil. İBB Mesken ve Gecekondu Müdürlüğü’nün verilerine göre ihbar edilmiş gecekondu ve kaçak sayõsõ 278 bin 462 iken kayda alõnmamõş gecekondu sayõsõnõn çok da- ha fazla olduğu tahmin ediliyor. Gecekondulaşmanõn ilk başladõğõ Zeytinburnu ilçesinde yaklaşõk 90 bin gecekondu bulunuyor. Kayõtlõ gecekon- du sayõsõnõn 10 binin üzerinde olduğu diğer ilçeler arasõnda Kâğõthane, Gazi- osmanpaşa, Beykoz, Maltepe, Sarõyer, Eyüp ve Ümraniye bulunuyor. İzne gerek bile yok İhbar ya da yerel belediyelerin ince- lemeleri sonucu kaçak olduğu tespit edilen yapõlar yeni İmar Kanunu’na gö- re yerel belediyelerce hiçbir izne gerek duyulmadan yõkõlabiliyor. Şehir Plancõ- larõ Odasõ ve ilçe belediyelerince 2005’te ortaklaşa yürütülen çalõşma ve- rilerine göre ise İstanbul’da yaklaşõk 1.2 milyon yapõ bulunuyor. İBB Başka- nõ Kadir Topbaş’õn açõklamalarõna gö- re de kentteki binalarõn yüzde 70’i kõs- men ya da tamamen kaçak sõnõfõnda yer alõyor. İstanbul’un kaçak bina sõralama- sõnda en üst sõrayõ, yaklaşõk 30 bin bina ile Sultanbeyli alõyor. İlçe ilçe kaçak bina envanterinin çõkarõldõğõ çalõşmaya göre, Esenler’de 11 bin, Gaziosmanpa- şa’da 7 bin, Zeytinburnu’nda 2 bin bina kaçak veya ruhsatõna aykõrõ olarak inşa edilirken, Güngören’deki kaçak bina oranõ yüzde 70’leri buluyor. Kâğõtha- ne’nin yüzde 70’ini oluşturan kaçak bi- nalar ise imar affõ ile yasal hale getiril- mişti. Bağcõlar’daki kaçak sayõsõ bilin- mezken, Beykoz son yõllarda artan ka- çak inşaatlarla sõk sõk gündeme geliyor. KURAN KURSLARI VE YURTLAR DA KAÇAK CHP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanlığı, ilçe sınırlarında tespit ettikleri 22 ka- çak Kuran kursu ve öğrenci yurtları hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. En son Habibler Mahal- lesi Eski Edine Asfaltı üzerindeki, 50. Yıl Mahallesi 2086. Sokak’taki ve Ha- bibler Mahallesi Yıldız Caddesi’ndeki öğrenci yurdundaki kaçak kurslar hakkında suç duyurusunda bulunan CHP’liler, kursların faaliyetlerinin durdurulmasını ve sorumlular hak- kında yasal işlem başlatılmasını iste- mişti. Eski CHP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı ve İBB Meclisi üyesi Mehmet Polat, kaçak Kuran kursları ve yurt binaları hakkında İçişleri Bakanlığı, İstanbul Valiliği ve Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı’na da başvuruda bu- lunmuştu. Polat, “Hemen hemen ilçe- deki her mahallede bir kaçak kurs var. Bu kurslara göz yumuluyor. Bod- rumlarda, sığınaklarda çocuklara dini eğitim veriliyor. Oysa ilçede 35 resmi kurs var. Bugün ise bu şartlarda dini eğitim veren kurslar görmezden geli- nirken, çağdaş bir eğitim veren Ke- mer Okulları’nın yıkılmasını anlamak mümkün değil” demişti. Grup Yorum, önceki akşam Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nu tamamen doldu- ran dinleyici kitlesine unutulmaz konser- lerinden birini verdi. Kanser hastası oldu- ğu için Çukurova Üniversitesi Tıp Fakül- tesi Balcalı Hastanesi’nde mahkûm koğu- şunda kalan Güler Zere’nin mektubunun okunduğu konserde sık sık “Güler Ze- re’ye özgürlük”, “Devrimci tutsaklar onu- rumuzdur”, “Türküler susmaz, halaylar sürer” sloganları atıldı. Mektubun okun- masın ardından Güler Zere’nin sineviz- yonda fotoğrafının yer almasıyla birlikte Grup Yorum ve dinleyiciler hep bir ağız- dan “Özgür Tutsak” isimli marşı okudu. (FOTOĞRAFLAR: ALİ AÇAR)