25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 AĞUSTOS 2009 ÇARŞAMBA 3İSPANYA İ spanya’nõn Endülüs Bölgesi’nde, dünyanõn en güzel balayõ şehirlerin- den biri olan Sevilla bulunur. Eski Yahudi Mahallesi’ndeki Santa Cruz’un daracõk sokaklarõnda kollarõnõzõ açarsa- nõz karşõlõklõ iki duvara dokunarak yü- rüyebilir, El Arenal’de Guadalquivir Nehri’nden yeni dünyanõn keşfi için yola çõkmõş olan Kristof Kolomb’un bi- linmeze doğru olan yolculuğunu hayal edebilirsiniz. Reales Alcazares’in sa- lonlarõnda, bahçelerinde, La Giralda’nõn çan kulesinde görkemli mağribi günle- rini düşünebilir, tapas barlarda, sokak- lara yayõlmõş restoranlarda Endülüs mut- fağõnõ düşleyebilir, nefis pastalarla rejim kaygõnõzõ unutabilirsiniz. Eğer bir pazar günü Sevilla’daysanõz, Bormujos’daki köy restoranõna gidin. Az yõldõzlõ otel- lerde konaklayõn. Salaş barlarda fla- menko izleyin. Sevilla sizi bekliyor. Endülüs, İspanya’nõn 17 otonom böl- gesinden biri. Yaklaşõk 700 bin nüfusuyla Sevilla, İspanya’nõn 4. büyük şehri. Araplarõn egemenlik yõllarõnõn etkisini Altõn Kule ve civarõnda, Mudejar döne- mini (Hristiyanlõk egemenliğindeki Araplar) Alkazar Sarayõ’nda, Altõn Ça- ğõ da Zurbaran, Murillo, Velazquez gi- bi ressamlarõn eserlerinde yaşarsõnõz. Sevilla, adeta leziz bir tarih çorbasõdõr. 12. yüzyõlõn sonla- rõnda Muvahhitlerin inşa ettiği caminin üzerine 1401 yõlõnda katedral yapõlmõş. Es- ki minare, yeni çan kulesi zamanõn içinde özellikleriyle oynan- mõş bile olsa hala En- dülüs’teki Arap ege- menliğinin en tipik ör- neğidir. Katedral, in- şaatõn tamamlandõğõ yõllarda, 126 x 83 met- re boyutlarõyla ve 37 metrelik yüksekliğiy- le Avrupa’nõn en büyük katedrali ol- muşsa da, Roma’daki Saint Pierre ve Londra’daki Saint Paul katedrallerinin ta- mamlanmasõndan sonra büyüklük sõra- lamasõnda üçüncülüğe düşmüş. Kristof Kolomb’un lahdi de katedralin içindedir. Mağribi minaresinin üzerindeki bronz rüzgar gülü La Giralda inancõ simgeler. 98 metre yüksekliğindeki kuleden muh- teşem bir Sevilla görüntüsü alõnabilir. Reales Alcazares veya Alkazar Sara- yõ, verandalarõ, salonlarõ ve bahçeleriy- le, Sevilla’nõn bir başka muhteşem ya- põsõdõr. Arap emirleri tarafõndan inşa et- tirilmiş olan sarayõn içine 1364 yõlõnda Granada ve Toledo’dan getirilen mi- marlar tarafõndan bir de Kraliyet Evi ek- lenmiş. Saray halkõnõn buluşma nokta- sõ Patio de la Montera’yõ, ahşap kubbe- li Büyüelçiler Salonu’nu, Crucero ve Genç Kõzlar avlularõnõ çok beğenecek- siniz. Duvarlardaki azulejoslarla ve sa- rayõn muhteşem bahçesinde büyülene- ceksiniz. ŞEHRİN EN ROMANTİĞİ SANTA CRUZ Eski Yahudi gettosu Santa Cruz, bu- günlerde şehrin en romantik bölgesidir. Eski şehrin cephanelikleri ve tersanele- ri El Arenal bölgesinde bulunurdu. Al- tõn Kule veya Torre del Oro bu bölgenin korunmasõ için inşa edilmişti. İçinde kü- çük bir Denizcilik Müzesi olan kulenin önünde bugünlerde artõk sevgililer bu- luşuyor. Paseo de Cristobal Colon’un üzerinde bulunan Plaza de Toros de la Maestranza, İspanya’nõn en önemli bo- ğa güreşi arenalarõndan biridir. 14 bin ki- şilik arenada, Paskalya pazarõndan ekim ayõna kadar her pazar günü boğa güre- şi düzenlenmeye devam ediliyor. Tiyatro sahnesi gibi yarõm daire biçi- minde yapõlmõş olan Plaza de Espana, İs- panya’nõn eyaletlerini simgeleyen sera- miklerle süslüdür. Burasõ İspanya’nõn en büyük ve en etkileyici meydanõ olarak kabul edilir. Şehrin diğer yakasõnda adõnõ Roma İmparatoru Traianus’dan alan çingene mahallesi Triana bulunur. Calle San Fernando üzerinde, eskiden tütün fabrikasõ olan Real Fabrica de Ta- bacos’ta, bugünlerde Sevilla Üniversi- tesi’nin bir bölümü bulunuyor. Fabrika binasõ, Madrid yakõnlarõnda- ki El Escorial’den sonra İspanya’nõn en büyük binasõdõr. Binayõ çevreleyen hen- dekler ve gözcü kuleleri, o yõllarda kra- lõn tütün tekeline verdiği önemi gösterir. 19. yüzyõlda Avrupa’da içilen purolarõn büyük bölümü burada çalõşan 10 bin ci- garreras yani puro saran kadõn tarafõndan imal edilmiş. Bizet’in meşhur operasõ Carmen’in yaşandõğõ fabrikanõn da bu- rasõ olduğu söyleniyor. Hikayenin kahramanõ güzel çinge- ne kõzõ da işçilerden biriymiş. Muh- teşem Sevilla’nõn verdiği ilham Car- men’le bitmiyor. Sevilla Sanat Oku- lu ressamlarõ, Murillo ve Velazquez burada çok güzel eserler yaratmõşlar. Miguel de Cervantes, Don Kişot’u Se- villa Hapishane’sinde yazmõş. Sevil- la’da yazõlmõş 23 opera eseri arasõn- da, Rossini’nin Sevil Berberi, Mo- zart’õn Don Juan’õ, Beethoven’õn Fi- delio’su da vardõr. www.bdemirdurak.com Baracuda Tur’un seçenekleri Baracuda Tur, Şeker Bayramõ tatil programlarõ hazõrladõ. Buna göre, yurt içinde sanatçõ programlõ oteller ön plana çõkarken, sanatçõlõ beş yõldõzlõ otellerde fiyatlar kişi başõ; uçak dahil 900, sanatçõsõz otellerde ise 700 lira civarõnda. Yurt dõşõnda ise dört gecelik kõsa turlardan; Kõzõldeniz’de Sharm El Sheikh 650, Tunus 700, kültür turlarõnõ tercih edenler için; Kahire 450 , Amman 600, Prag 650, Roma, Floransa, Paris 800- 900 lira, çocuklarõnõ Paris- Disneyland’a götürmek isteyenler için 1.500 lira olup yedi gecelik daha uzun turlarõ tercih edenlere ise; Hindistan ve Uzakdoğu turlarõ 1.500, Amerika 3.500, Balkan turlarõ 1.000, Benelüx turu 1.300 lira. Tüm bu turlara; uçakla gidiş dönüş, hava alanõ vergisi, sigorta, otel, kahvaltõ, şehir turu ve Türkçe rehberlik dahil. Yurtiçi uçuşlarda indirim Türk Hava Yollarõ 21 Ağustos 2009’dan itibaren yapõlan bilet satõşlarõnda, iç hat uçuşlarõna özel, tüm vergi ve harçlar dahil tek yönde 79 liradan başlayan fiyatlarla seyahat imkânõ sunacak. Kampanya, Hopa ve Ercan Havaalanlarõ dõşõnda tüm iç hat uçuşlarõnda uygulanacak ve 17 Eylül 2009’a dek sürecek. THY’nin internet sitesi ‘’www.thy.com’’ aracõlõğõyla yapõlacak bilet alõmlarõnda da ayrõca promosyon uygulanacak ve tüm vergilerle harçlar dahil tek yönde 74 TL’den başlayan fiyatlarla seyahat edilebilecek. Açõklamada, kampanyanõn AnadoluJet ve SunExpress ortak uçuşlarõnõ (codeshare) kapsamayacağõ, ayrõntõlõ bilgilere 444 0 849 numaralõ Çağrõ Merkezinden, “www.thy.com’’ adresinden veya satõş ofislerinden ulaşõlabileceği bildirildi. CMYB C M Y B Bülent DEMİRDURAK Turizmin geliştiği mekan- larda, tesisler kadar, o yöre- de sürekli yaşayan insanlar da olanaklardan yararlanõ- yor. Özellikle turizm olgusu- nun var olduğu çevredeki köylerin insanlarõ bu süreçten ekmek parasõ çõkartmak için çaba gösterirler. Biz fotoğ- rafçõlar üretenlerin, emekçi- lerin fotoğraflarõnõ çekerek toplumsal ahvalimizi ortaya sereriz. Behramkale’de bir köy kadõnõnõn ekmek parasõ için verdiği çabayõ izlerken bu fotoğrafõ çektim. Köyünde ürettiği kilimlerini, küçük çantalarõ renk renk eşyalarõ gelenlere pazarlamak için olağanüstü çaba veriyordu. Yüzüne Anadolu kadõnõnõn içtenliğini yansõtan gülümse- mesi konmuştu. Yoksulluğu, dertleri, birkaç parça eşyayõ satmõş olmanõn sevinci, tüm ahvali o gülümsemenin için- deydi. Bir süre bekledim, onun içtenliğini yansõtan bu fotoğrafõ çektim. Onlar adõna derim ki, geçerken bir kaç kü- çük eşya satõn alõn ve onlara katkõ yapõn, insanõ etkileyen gülümsemelerine tanõk olun içtenlikli sözlerini dinleyin. FOTOĞRAFIN DİLİ EKMEK PARASI Lütfi Özgünaydın O smanlõ devletinin en büyük ve en mo- dern baruthane tesisleri bugünkü Ata- köy semtini oluşturan mahallelerin geniş arazisi üzerinde yer alõyordu. Bir ucu Zu- huratbaba tarafõna öteki ucu da, Ataköy’ün bi- timindeki Aya Mama deresine kadar uzanan bu uçsuz bucaksõz tesislerden günümüze kalmõş ki- mi yapõlar, yarõ gökdelen binalarõn arasõnda tüm güzellikleriyle ayakta dur- maya devam ediyor ve dur- mak için de adeta direni- yorlar. Günümüze kalmõş bu binalar arasõnda, 9. Kõ- sõm mahallesinde yer alan İspirtohane binasõyla, Yu- nus Emre Kültür sitesi olarak kullanõlan Barut- hane binasõ ve ötekiler- den çok daha farklõ ve yaşça eski olan deniz kõyõsõndaki Baruthane Kulesi, bizlere es- ki Makriköy Baruthanesi’nin büyüklüğü, genişliği ve için- de barõndõrdõğõ muhteşem ya- põlarõn mimarisi konusunda net bir fikir verebilmektedir. Makriköy Baruthanesi, bü- yük can ve mal kaybõna ne- den olan eski Şehremini Ba- ruthanesi’nin infilakõndan sonra, Kanuni devrinin ünlü defterdarõ İskender Çelebi’nin arazisi üzerine inşa edilmiş ve 1700 yõlõnda Baruthane-i Amire adõyla hizmete girdikten sonra geçen yõl- lar içinde, Fransa’dan getirtilen mimar ve mü- hendislerin yaptõklarõ daha modern binalar ve eklemelerle büyütülüp genişletilmiştir. 9. Kõ- sõm mahallesindeki Yunus Emre Kültür site- sinin binasõ bu dönemden kalmõş binalardan bir tanesidir. III. Selim döneminde, Makriköy Baruthanesi’nin başõna getirilen Dad Arakel Efendi’nin başarõlõ çalõşmalarõyla tesisler yõl- lõk iki bin kantar barut üretebilecek konuma gel- miş, bundan böyle geçen yõllar içinde çok da- ha kaliteli dumansõz barut üretimine gidilmiş- tir. Şüphesiz, eski baruthane tesislerinden gü- nümüze kalmõş olan en görkemli yapõ, Ataköy 5. kõsõm mahallesinin karşõsõnda yükselen, deniz kõyõsõndaki lebi derya Baruthane Kule- si ya da eski adõyla Baruthane Kasr-õ Huma- yun’udur. Değil yalnõz İstanbullularõn, Bakõr- köy’de ikamet etmekte olan semt sakinlerinin bile varlõğõ konusunda pek bilgisi olmayan bu güzel kule 1792 yõlõnda, bir seyir ya da din- lenme köşkü tarzõnda III. Selim tarafõndan yap- tõrõlmõş, gerek III. Selim ve ondan sonra gelen II. Mahmut ve Abdülmecid tarafõndan barut- haneyi ziyarete geldiklerinde, çõkõp oturduklarõ, kahvelerini içip Baruthane’nin ileri gelen yö- neticileriyle sohbet ettikleri bir yer olmuştur. Üst üste kare şeklinde üç kattan oluşan, çev- resiyle çok uyumlu bir görüntü arz eden bu ci- hannüma köşk, güzellik ve tarihinin insanlara gösterilmesi yerine uzun yõllardan beri girilmesi yasak bir arazide kendi başõna terk edilip hapsedilmiş, şimdi- lerde de, TOKİ tarafõndan ele ge- çirilen Ataköy’deki kõyõ şeridinin üzerinde soru işaretleriyle dolu bir gelecek beklentisi içine gir- miştir. Oysa, şu an için Bakõrköy Mimarlar Odasõ ve Bakõrköy Belediyesi’nin Anõtlar Kuru- lu’na başvurduklarõ, TOKİ’nin ele geçirmiş olduğu, Baruthane Kulesi’ne kadar uzanõp giden bu sahil şeridi üzerindeki toprak altõnda, en azõndan incelenip araştõrõlmasõ gereken Bizans dö- nemi kalõntõlarõndan İskender Çelebi bahçelerinin izlerine, Ba- ruthane-i Amire’den kalan kimi yapõlardan Baruthane Kulesi’ne kadar birçok tarihi eser yer al- maktadõr. Bir zamanlar, eski İstanbullularõn da gayet iyi hatõrlayacaklarõ Ataköy plajlarõnõn ya- nõ başõnda yükselen bu muhteşem kule ile ya- nõndaki tarihi binalarõn; bu kõyõ şeridi altõnda gün õşõğõna çõkartõlacak yeni kalõntõlarõn ve de burada yer alan yeşil alanõn rant ve çõkar uğ- runa yaptõrõlacak alõş veriş merkezi, otel, mo- tel, restoran gibi yerler yerine geçmiş tarihimizin zenginliklerinden birini sergileyen baruthane tesislerinden arta kalanlarla halkõn yararlana- bileceği bir kültür parkõ ve müzeye dönüştü- rülmesi kendimize, kimliğimize, ulusumuza göstereceğimiz en büyük saygõ, sorumluluk ve görevlerimizden biri olmalõdõr. BaruthaneKulesi Turgay TUNA/ [email protected] Bir İspanyol esintisiBir İspanyol esintisi SEVİLLA Bozburun’da keyif zamanı S abrina’nõn Evi (özgün adõyla Sabrinas Haus), Marmaris’in Bozburun köyünde bir butik otel. Bu otele, karadan araçla ulaşma şansõ yok. Bozburun köyüne geliyor, aracõnõzõ otoparka bõrakõyorsunuz. Köye gelmeden 10 dakika önce te- lefon ettiğinizde köyün merkezinde, belediye binasõnõn önünde bir Zodyak botun, sizi otele götürmek üzere beklediğini görüyorsunuz. 3-5 daki- ka sonra otelin önündeki ahşap is- keledesiniz. Tertemiz, bembeyaz giysili, güler yüzlü çalõşanlar sizi karşõlõyor. İlk edindiğiniz izlenim şezlonglarõnda uzanan konuklarõn yüzlerindeki de- rin dinginlik, huzur ve bakõşlarõnda- ki mutluluk... Sessizliği fark edince acaba yanlõş yerde miyim? Burada konuşmak yasak mõ duygusuna ka- põlõyorsunuz… Oysa, sonradan gö- receğiniz gibi burada konuşmak ser- best, ama gürültü yasak. Ama bu ya- sak, işletmenin gözünüze sokar gibi uyarõlarõyla değil, ortamõn size kar- şõ koyamayacağõnõz bir şekilde em- poze ettiği, gönüllü olarak uyacağõ- nõz bir yasak duygusu… Odalarõnõza yerleştiğinizde ikinci bir şaşkõnlõk... Her şey konuklarõn ra- hat etmesine yönelik, rahat uyuma- sõna, dinlenmesine göre düzenlenmiş. Ayrõntõlara önem verilmiş. Bu gizli huzur adacõğõnda, yanõnõza mutlaka birkaç güzel kitap alõnõz. İyi de yeme içme ne olacak derse- niz, o da kolay… Otelin her zevke hi- tap edebilecek bir mönüsüyle karşõ- laşacaksõnõz. Eğer tembellik etmez de 30 metre ötesindeki “Orfoz Restau- rant” a giderseniz, orada da herhal- de dünyanõn başka hiçbir yerinde ya- şayamayacağõnõz özel bir akşam ye- meği şansõna kavuşacaksõnõz. Tabi bu şansa sahip olabilmek için öncelikle en geç bir gün önceden rezervasyo- nunuzu yaptõrmak şartõyla… Sabrinas Haus’da bu güzellikleri yaşamak belki her bütçeye uygun de- ğil. Ama, şu kadarõnõ söylemek ge- rek, ekonomik olanaklarõnõz uygun- sa, ödeyeceğiniz her kuruşun karşõ- lõğõnõ aldõğõnõzõ düşünerek dönecek- siniz… Bu kadar övgüyü hak ediyor mu gerçekten, yoksa bu yazõ da kar- şõlõğõnda nemalanõlmõş bir övgü ya- zõsõ mõ derseniz, size şunu itiraf etmek zorundayõz. Evet, bu yazõnõn karşõlõ- ğõnda nemalanõldõ. Ama, yalnõzca me- kândan ve ortamdan. Karşõlõğõ öde- nerek ve herkesin ödemesi gereken biçimde… Nasõl iletişime geçebileceğiniz ko- nusunda ise internet çağõnda bu so- ruya, bakõnõz internet demek yeterli… Akın ATALAY [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle