Katalog

SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Biret’ten Alperenlere: ‘Bravo!’ 21 TEMMUZ 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B Biden Ukrayna’da KİEV (Cumhuriyet) - ABD Başkan Yardõmcõsõ Joe Biden, Ukrayna ve Gürcistan’a yönelik ziyaretinin ilk durağõ olan Kiev’de temaslarõna başladõ. Biden’õn, ABD Başkanõ Barack Obama’nõn Moskova ziyaretinden ve Rusya ile karşõlõklõ yumuşama mesajlarõndan sonra Ukrayna, Gürcistan ve bazõ Doğu Avrupa ülkelerinde uyanan endişeleri gidermeye çalõşacağõ belirtiliyor. Ukrayna’da önümüzdeki ocak ayõnda yapõlacak devlet başkanlõğõ seçimlerinin sonuçlarõ Ukrayna’nõn Doğu ile Batõ arasõndaki tavrõnõ belirleyeceği için, Biden’õn nabõz yoklamasõnda bulunacağõ da bildiriliyor. ‘Musavi’ye suikast planı’ TAHRAN (AA) - İran’da 12 Haziran’da yapõlan cumhurbaşkanlõğõ seçiminin muhalif adaylarõndan Mir Hüseyin Musavi ve Mehdi Kerrubi’ye suikast planõnõn önlendiği bildirildi. İran basõnõnda çõkan haberlerde, 5 kişilik bir terör ekibinden 4 kişinin yakalandõğõ duyuruldu. Söz konusu kişilerin muhalif Halkõn Mücahitleri örgütüne üye olduklarõ da öne sürüldü. İran’õn eski Cumhurbaşkanõ Muhammed Hatemi ve bir grup reformcu din adamõ ise cumhurbaşkanõ seçiminden sonra ülkenin içine düştüğü krizi sona erdirmek için hükümetin meşruiyeti konusunda referandum yapõlmasõ çağrõsõnda bulundu. İran muhalefeti, cumhurbaşkanlõğõ seçimlerine hile karõştõrõldõğõnõ iddia ediyor. Sellerde 36 kişi öldü Dış Haberler Servisi - Hindistan’õn Orissa eyaletinde, geçen hafta muson yağmurlarõnõn neden olduğu sellerde 36 kişinin hayatõnõ kaybettiği açõklandõ. Yetkililer, seller nedeniyle eyaletin 30 bölgesinin sekizinde binlerce dönüm pirinç tarlasõnõn zarar gördüğünü, yüzlerce köyün sular altõnda kaldõğõnõ duyurdu. Beş binden fazla kişinin evlerinden olduğu eyalette yüzlere kişinin de felaket bölgesinden kurtarõldõğõ öğrenildi. Nineve eyaletindeki Kürtler kendi yerel konseylerini oluşturmayõ hedefliyor Irak’ta ayrõ yönetim tehdidi Dış Haberler Servisi - Irak’õn ku- zeyindeki Nineve eyaletinde Kürt- ler, kendilerine ayrõmcõlõk uygu- landõğõ gerekçesiyle yerel hükü- metin çalõşmalarõnõ boykot ederek çoğunlukta olduklarõ bölgelerde ay- rõ bir yerel yönetim oluşturma teh- didinde bulundular. Irak’õn kuze- yindeki Nineve eyaletinde yaşayan Kürt eyalet konseyi üyeleri, kendi- lerine karşõ konseyde ayrõmcõ poli- tika izlediğini ileri sürdükleri Vali Atheel El Nujaifi ile hiçbir temas- ta bulunmuyorlar. Kürt konsey üyelerinden Der- man Hitari, “Eğer soruna bir çö- züm bulunamazsa, 16 idari biri- mi yönetmek için ayrı bir Nineve Konseyi kurmak zorunda kala- cağız” dedi. Nineve eyaletinde 37 idari yapõdan 16’sõnõ yöneten Kürt- ler, eyalet konseyinin 37 sandalye- sinden buna karşõlõk gelen 16’sõna sahipler. Kürtler, başkenti Musul olan Ni- neve eyaletinde Araplarõn yaşadõğõ bölgelerin çoğu üzerinde tarihsel haklarõ olduğunu iddia ederek bu yerleri Irak Bölgesel Kürt yöneti- mine dahil etmek istiyorlar. Ocakta göreve gelen Arap asõllõ yeni Nineve Valisi ise güvenlik ge- rekçesiyle Kürtlerin yaşadõğõ böl- gelere gidemiyor ve Kürtlerle Arap- lar, eyalette karşõlõklõ gösteriler dü- zenliyor. Vali Atheel El Nujaifi, ayrõlmak isteyen eyalet konseyi üyelerine karşõ sert önlemler alacağõnõ söyle- di. Vali, İngiliz Reuters ajansõna yaptõğõ açõklamada, “İstekleri ana- yasaya aykırı. Eğer benim böl- gemde anayasa ihlal edilirse, ilgili konseyi dağıtma ve yeni bir kon- sey kurma yetkimiz var” diye ko- nuştu. El Nujaifi, diyalog kapõlarõ- nõnsa hâlâ açõk olduğunu bildirdi. Mukteda Sadr liderliğindeki Şii hareketininse iki taraf arasõnda ara- buluculuk yaptõğõ, ancak henüz bir çözüme ulaşõlamadõğõ da öğrenildi. Irak merkezi hükümetinin sözcüsü Ali Debbağ ise diyalog çağrõsõ ya- parak “Soruna tüm seçilmişleri içerecek bir çözüm bulunmalıdır” diye konuştu. Dış Haberler Servisi - Ülkesinde recm edilerek öldürüleceğinden korkan Suudi Arabistan kraliyet ailesinden bir prensesin İngiltere’den siyasi sõğõnma talebinde bulunduğu bildirildi. İltica talebini değerlendiren mahkemenin ilgili kararõ nedeniyle adõ gizli tutulan Suudi hanedan ailesinin gelini olan kadõnõn, Londra ziyareti sõrasõnda tanõştõğõ bir İngilize âşõk olduğu ve 1 yõlõ aşkõn süredir devam eden yeni ilişkisinden bir çocuk dünyaya getirdiği belirtildi. İngiliz Independent gazetesinin haberine göre, Suudi prenses, İngiltere’de mahkemeye yaptõğõ başvuruda, ülkesine dönmesi halinde taşlanarak öldürüleceğini veya eşinin ailesi tarafõndan katledileceğini gerekçe göstererek siyasi sõğõnma talebinde bulundu. Suudi kadõna İngiltere’de sürekli oturma izni verildiği kaydedildi. KKTC’deki ilk tören Girne Boğaz Şehitliği’nde yapıldı. Törenlere Devlet Bakanı ve AB Başmüzakerecisi Egemen Bağış ve eski KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da katıldı. (Fotoğraf: AA) ‘Sonsuz görüşme olmaz’ ANKARA/LEFKOŞA (Cum- huriyet Bürosu) - Kõbrõs Barõş Ha- rekâtõ’nõn 35. yõl dönümü dolayõ- sõyla KKTC Cumhurbaşkanõ Meh- met Ali Talat’a mektup gönderen Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, Kõbrõs’ta Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin, varõlacak çözümle sağlanacak barõş ve istikrarõn vaz- geçilmez unsuru olacağõnõ bildirdi. Gül, mektubunda “Müzakere- lerin ilanihaye devam edeme- yeceğini, Kıbrıs Türkü’nün sa- bırlı ve iyi niyetli çabalarının karşılıksız bırakılması ve sürecin bir kez daha akamete uğratıl- ması durumunda, çözümsüzlü- ğün bedelinin Kıbrıs Türkü’ne ödetilemeyeceğini herkesin bil- mesi gerekir” dedi. KKTC’deki törenlere katõlan Devlet Bakanõ ve Başbakan Yar- dõmcõsõ Cemil Çiçek de ilgili tüm taraflarõn Kõbrõs Türk tarafõnõn yap- tõğõ gibi yapõcõ bir anlayõşla hareket etmesi halinde, Kõbrõs’ta yõl sonu- na kadar kapsamlõ çözüme ulaşõl- masõnõn mümkün olduğunu belir- terek, “Müzakerelerin ilanihaye devam edemeyeceğini, mevcut fırsat penceresinin sonsuza kadar açık kalamayacağını herkes an- lamalıdır” diye konuştu. Çiçek, 20 Temmuz Barõş ve Özgürlük Bay- ramõ dolayõsõyla düzenlenen tö- rende yaptõğõ konuşmada, “Ana- vatan ve garantör ülke olarak KKTC ile birlikte çözüm eksen- li bir siyaset sürdürmekteyiz. Bununla birlikte, hiç kimse bu si- yaseti Türk tarafının vazgeçilmez haklarından fedakârlık yapabi- leceği şeklinde değerlendirme yanlışına düşmesin” dedi. KKTC Cumhurbaşkanõ Meh- met Ali Talat da törende yaptõ- ğõ konuşmada, Kõbrõs sorununun çözümüne çok uzak olmadõkla- rõnõ söyledi. Talat, Rum tarafõnõn ya da AB’nin geçmişteki tutar- sõz davranõşlarõndan dersler çõ- karõp, bir defa daha Kõbrõs Türk halkõna hayal kõrõklõklarõ yaşat- mak istemedikleri için sessiz ve temkinli davrandõklarõnõ söyledi. DSP Başkanlõk Kurulu’nun ya- yõnladõğõ bildiride ise “Barış harekâtı yapılmamış olsaydı Kıbrıs Filistin’den beter olur- du” denildi. “Milliyet”in hafta sonu ekindeki İdil Biret söy- leşisini okudunuz mu? Filiz Aygündüz soruyor: “Bu özür (Alperenlerin özrü) sizin için ne ifade ediyor?” Biret’ten yanıt: “Güzel bir davranış… Yanlışın neresinden dö- nülse kârdır. Bravo dedim.” Aygündüz; Topkapı Sarayı kapısındaki “Alpe- ren isyanı” karşısında ünlü piyanistten anlaşılan biraz daha etraflı, biraz daha duyarlı, biraz daha derinlikli bir tepki bekliyor ki soruyu açarak yi- nelemek ihtiyacı duyuyor: “Ama bu özür tekbir getirip afiş yakarak yapı- lan protestonun vahametini azaltmıyor değil mi?” Biret “Tabii ki..” diye önce lafı geçiştirmeye ça- lışıyor; ardından şunları ekliyor: “Benim takıldığım nokta protesto değil. Herkes aynı fikirde olma- yabilir. Ama protestonun üslubu, afiş yakmaları.. yanlıştı. Onu da gelip düzelttiler ve bu burda bit- ti…” Müzikseverlere kim sahip çıkacak? Âlâ. Mutlu son.. mu diyelim? Alperenler, İdil Biret’in “şahsına” yönelik bir pro- testoya girişmiş olsalardı -ki yapılan “protesto”nun fersah fersah ötesi bir şeydi-; “Eh!” derdik: “Efendice gitmiş, özür dilemişler. Dünyaca ünlü sanatçımız da bu özrü kabul etmiş. Gerisini taraflar bilir. İdil Biret’le Alperenler dilerlerse, kanka da ola- bilir. Kime ne?” Ama olay böyle cereyan etmedi. Bu şekilde ge- lişmedi… Alperenler, ilk andan itibaren: “Bizim mesele- miz İdil Biret’le değil ki!” diye çıktılar ortaya: “Bi- zim, milli bir sanatçımızla meselemiz olamaz!” Mesele kiminle? Biret’in adının başındaki “milli” sıfatına sahip ol- mayan “sıradan Biretseverler”, ezcümle konser ahalisiyle... “Kutsal mekânda içkili konser küstahlığına protesto” adı altında harekete geçtikleri andan iti- baren Alperenler aslında Biret’i değil, Biret’i iz- lemeye giden insanları hedef aldılar. Sokak or- tasında kıldıkları namazda, konseri izlemeye gi- den kalabalığı lanetlediler. Konser halkına “lanet okudular”. Sövdüler, saydılar. “Minderde şa- rapla” müzik dinleme cüreti gösterenlere, akla ge- lebilecek her türlü hakareti savurdular… Bunları baştan sona tüm Türkiye, TV ekranla- rından izledi… Ardından ne oldu? Alperenler; “Mamafih! Bizim sözümüz zaten meclisten dışarıydı” hesabına, “devlet sanatçısı” İdil Biret’e gidip çiçekler sundu. Biret de “Tamamdır. Olay bitmiştir. Konu ka- panmıştır. Tatlıya bağlanmıştır!” açıklamasına -tek bir cümle dahi ilave etmeksizin- o çiçekleri ka- bul etti. ‘Konser burnumuzdan geldi!’ Siz sağ, biz selamet.. mi? Her şey bu kadar ba- sit mi? Biret konserine gidenler böyle düşünmüyor. O gece, o konserde bulunan bir izleyici duyduğu isyanı bana şu sözlerle aktardı: “Nilgün Hanım, görecektiniz! Ne muhteşem, ne olağanüstü bir geceydi! Çimenler, aynı bir pop mü- ziği konseri gibi.. cıvıl cıvıl gençlerle doluydu. Göğ- sümüz kabardı. Kıvanç duyduk. Gönendik. Unu- tulmaz bir akşam yaşadık. Ertesi gün TV’larda olan- ları izleyince, her şey fitil fitil burnumuzdan gel- di. Hele İdil Biret’in biz konser izleyicilerine tek ke- limelik, tek cümlelik atıf yapmadan o çiçekleri al- ması yok mu.. yüreğime oturdu…” Böyle dert yanıyor, şahsen konuştuğum bir iz- leyici… Bu durumda “müzikseverlere” kim sahip çıka- cak? Biret’in kendisini dinlemeye gelen kişilere kar- şı hiçbir sorumluluğu yok mu? Saldırının hedefine dönüşen o kimseler olma- sa, Biret piyanosunu kime/kimlere çalacak? Bu denli büyük, bu denli ünlü, bu denli “milli” bir sanatçının; -hiç olmadı- kendisine sunulan bu- keti alırken herkesin duyabileceği bir sesle “Bu özrü ve bu güzel çiçekleri Topkapı konserini iz- lemeye gelen herkes adına kabul ediyorum!” de- mesi gerekmez mi? Hayret ettim doğrusu. “Sanatçı/aydın sorumluluğundan” filan bah- setmiyorum.. Bahsettiğim tamamıyla birebir… Biret’i dinlemeye giden insanlar… Sonuçta yemedikleri laf, almadıkları lanet, uğ- ramadıkları hakaret kalmadı… Biret’in kendi dinleyicilerine saygı gereği; Al- perenlere yapacağı bir hatırlatma, ufak da olsa bir ima, söylemek istediği bir söz yok mudur? Alperenlerle buluşmada, hadi diyelim İdil Ha- nım da –henüz taze yaşanan olayların etkisinde- stres altında kalmıştır, şudur, budur... Ama artık stresini atmış… “Milliyet” söyleşisinde yüzüne uyguladığı “muz maskesini” anlatıyor… Konser izleyicileri adına hâlâ en ufak bir “tık” yok. Bir İdil Biret hayranı olarak, ne yalan söyleye- yim, düş kırıklığına uğradım. [email protected] ‘Suudi prenses iltica etti’ ALTI AYDIR İLK KEZ RECM CEZASINDAN KAÇTI Obama’ya destek düştü Dış Haberler Servisi - ABD Başkanõ Barack Obama’ya halk desteği, göreve geldiğinden bu yana geçen altõ aydaki en düşük seviyeye indi. Amerikan ABC News televizyonu ve Washington Post gazetesinin ortak kamuoyu araştõrmasõnda, Obama’ya desteğin, ekonomiyi iyi yönetemediği gerekçesiyle ilk kez yüzde 60’õn altõna düştüğü belirtildi. Yaklaşõk bin kişi ile yapõlan görüşmelerden elde edilen sonuçlara göre ABD’nin ilk siyah başkanõna destek yüzde 59’a inerken, desteğin en yüksek olduğu seviyeye göre 10 puanlõk düşüş yaşandõ. Daha önce ABD’lilerin yüzde 60’õ Obama’nõn ekonomi alanõnda yaptõklarõnõ desteklerken bu oran yüzde 52’ye indi. Obama’nõn bütçe açõğõ ile mücadelesi ise ABD kamuoyunda yüzde 43 oranõnda destek bulurken, desteklemeyenlerin oranõ yüzde 49 oldu. Irak’õn kuzeyindeki Nineve eyaletinde ayrõmcõlõğa maruz kaldõklarõnõ belirten eyalet konseyi üyesi Kürtler, Vali El Nujaifi ile temasta bulunmayõ reddederken vali sert tepki göstererek “Gerekirse konseyi dağõtõrõz” dedi. Honduras iç savaşın eşiğinde Dış Haberler Servisi - Uluslar- arasõ toplum tarafõndan tanõnan Hon- duras’õn devrik Devlet Başkanõ Ma- nuel Zelaya ile darbecilerin atadõğõ yönetim arasõndaki görüşmelerin kesilmesi üzerine, Orta Amerika ülkesinin iç savaşa sürüklenebileceği uyarõsõ yapõldõ. Zelaya ile darbeciler arasõnda ara- buluculuk yapan Kosta Rika Devlet Başkanõ Oscak Arias, “Hondu- ras’ın kanlı bir iç savaşın eşiğin- de olduğunu” söyledi. 28 Haziran günü ordu tarafõndan sürgüne gön- derilen Zelaya ise Nikaragua’da yaptõğõ açõklamada, “Ülkeme dö- nüşüm için içeriden direnişi ör- gütlemeye başladık” dedi. Darbe- ye Karşõ Ulusal Cephe lideri Berta Caceres de, darbecilerin içinde yer aldõğõ bir uzlaşma hükümetini kabul etmeyeceklerini belirterek perşem- be ve cuma günleri için genel grev çağrõsõ yaptõklarõnõ açõkladõ. Dış Haberler Servisi - Hindistan’õn Mumbai kentinde geçen yõl kasõm ayõnda bir dizi saldõrõ düzenleyen terörist grubun sağ kalan tek üyesi, dün çõkarõldõğõ mahkemede suçunu kabul etti. Hindistan haber kanalõ NDTV, 21 yaşõndaki “Kasap” lakaplõ Pakistanlõ Muhammad Ecmal Emir İman’õn, Mumbai özel mahkemesinde sanõklara ayrõlan bölümde ayağa kalkarak ilk defa saldõrõlardaki sorumluluğunu kabul ettiğini bildirdi. Habere göre İman, yargõçlara 26 Kasõm’dan 29 Kasõm’a kadar süren saldõrõlarda yer aldõğõnõ itiraf edip saldõrõlarõ nasõl düzenlendiklerini anlatmak istediğini söyledi. Sanõk, daha önce suçsuz olduğunu savunuyordu. Manuel Zelaya. MUMBAI SALDIRILARININ TEK SANIĞI SUÇUNU KABUL ETTİ Ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. Kazım Anılmış Marmara Üniversitesi iletişim fakültesinden almış olduğum öğrenci belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. Ercan Erkuş Ehliyetimi, kimliğimi ve kredi kartlarımı kaybettim. Hükümsüzdür. Gültekin Aydın Uludağ Üniversitesi öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. Tolga Belgi Askeri kimlik belgemi ve izin belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. Hasan Çaloğlu İstanbul Üniversitesi pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. Deniz Funda Özgür T.C. DENİZLİ 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ SAYI İFLASA DAİR İLAN DOSYA NO: 2009/2 İflas MÜFLİSİN ADI VE ADRESİ: TÜRKMAR TÜKETİM MALLARI PAZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Saraylar Mah. 498 Sok. Özer Kardeşler İşh. No. 12 K. 2 D. 5 Bayramyeri-DENİZLİ TİCARET SİCİL NO: 25288 Yukarõda adõ, soyadõ ve adresi yazõlõ müflisin Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.03.2009 gün ve 2008/337 Esas sayõlõ ilamõ ile iflasõna aynõ gün saat 10.05’ten itibaren karar verilmiş bulun- duğundan İİK.’nin 166. maddesi gereğince tebliğ ve ilan olunur. Basõn: 21746 T.C. KÜÇÜKÇEKMECE 2. AİLE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NDAN Esas Sayõsõ: 2008/977 Esas DAVALI SEVİNAR HALİLOVA’YA İLANEN TEBLİGAT Davacõ Serhan Kamburoğlu tarafõndan davalõ Sevinar Halilova aleyhine açõlan Tanõma ve Ten- fîz ilişkin davanõn dava dilekçesinde özet olarak taraflar arasõnda Bulgaristan Razgrad Bölge Mah- kemesi tarafõndan verilen boşanma kararõnõn Türkiye’de tanõnmasõ ve taraflarõn nüfus kayõtlarõ- na işlenmesine dair karar verilmesini istemiştir. Davalõnõn en son belirtilen yurtdõşõ Hristo Botev Sk. No: 61 İsperih-Razgrad Bulgaristan adresine çõkartõlan tebligatla kendisine ulaşõlamadõğõn- dan ve adresi tespit edilmediğinden davalõ Sevinar Halilova’ya duruşma günü 05.10.2009 günü saat 10.15’te mahkememiz duruşma salonunda bu davayla ilgili tüm kanõtlarõ ile birlikte hazõr ol- masõ veya kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi, mazeretsiz olarak duruşmaya katõlmadõğõ tak- dirde yargõlamanõn yokluğunda yapõlarak karar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basõn: 40137