Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Dünyaca ünlü piyanistimiz İdil Biret’in Topkapı Sa- rayı 1. Avlu’daki konserine saldıran Alperen Ocakları üyelerinin (Radikal’in ‘barbarlık’ diye tanımladığı) ey- lemlerini, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay gibi “bir avuç kendini bilmez densizin, hangi niyet ve hangi kisvey- le olduğu bilinmezin anlayışına” bağlayıp geçecek mi- yiz? Yoksa olayı, Atatürk’le başını ve yüzünü Batı’ya çe- viren Cumhuriyet’e saldırı diye değerlendirip… RTE ile son üç-beş yılda nereden nereye geldiğimizi bir kez daha değerlendirecek miyiz? Topkapı Sarayı’nı “kutsal mekân” gören kafa ile... Sa- rayın 1. Avlu’sunda şarap içileceğini öne süren ceha- leti besleyen kafa, aynı kafa. Vakit dün yanıtlıyor: “Tepkiler şaraba! -Kutsal mey- dan açıkhava meyhanesine çevrildi”. Oysa konserde ne şarap içildi ne de avlu meyhaneye çevrildi. Geçmişi överek, geçmişe sarılarak bugüne küfret- mek! AKP iktidarında özgürlüğün, demokrasinin ge- reği. Alperen kafası iktidarın beslediği… sahneye sürdüğü bir kafa. Bugün “kutsal mekân” ilan ettikleri sarayda içki içil- mesine karşı çıkan, tekbir getirip kapısı önünde namaz kılanlar… dün o saraylarda kimi padişah efendilerinin… örneğin ünlü Fatih’in, Yavuz Selim’in, Yıldırım Be- yazıt’ın içki içtiğini, 4. Murat’ın hem içkici hem de iç- ki yasağı getiren bir devletlû olduğunu… …hatta sarayın şarap ihtiyacının Kıbrıs’tan karşı- landığını bilirler bilmesine de, dini siyasette bayrak ya- pan bir siyasal anlayışın sokaktaki ayağı olarak, Os- manlı döneminde sanki hiç kullanılmamış gibi saray- da şarap, içki üzerinden Batı kültürüne isyan bayrağı açarlar. Bu tür olayları besleyen de sorumlusu olan da AKP’dir ve zaten bu iktidarın başı Doğu’da, ayakları kerhen Batı’ya yönelik. Eylem “milli refleks” imiş! Palavra! Eylem; eğitim- sizliğin, kültürsüzlüğün sonucu, bal gibi laik cumhu- riyet düşmanlığı. AKP’nin eğitimi yozlaştırmaya yönelik çabaları, ya Topkapı Sarayı önündeki Batı karşıtı olaylarla ya da sı- nav sonuçları ile belgeleniyor. İktidarın emrine giren YÖK, katsayıları yükseltme- sine karşın, Öğrenci Seçme Sınavı’na giren 1 milyon 324 bin 197 öğrenciden 30 bini sıfır puan alıyor. ÖSS sorumluları geçen yıllara oranla başarısızların sayısı karşısında hayretlerini gizlemiyorlar. Ama nedense hiçbir çevre başarısızlığı AKP iktida- rının başarısız, başka amaçlara yönelen eğitim politi- kasına bağlamıyor. Eğitim… kültür… bu iktidara teğet bile geçmemiş. Kültür mü? Yok yok! Başbakan baştan aşağıya kül- türle yoğrulmuştur. “- Verdi efendim”. “- Ne verdi?” “- Veren yok efendim. Nabucco adı bir operanın adı. Bestecisi de Verdi.” Öyle bir başbakanımız var ki, yaşamı boyunca ne opera izledi, ne bale ne de bir senfoni orkestrası. Yaşamı boyunca kulağı Kuran’da. Sadece eğitim mi? Hayır, bu ülkenin ayakta duran, bir bakıma ayakta durmasını sağlayan birkaç kurumunu da yozlaştırmaya yönelen her türden faaliyete göz yu- muyorlar. Şimdi bütün güçleriyle Silahlı Kuvvetler’i yeni Feto uygulamalarıyla gözden düşürmeye çabalıyorlar. Dinci, yandaş Vakit ne diyor: “Paşaları kadınlar bi- tirdi!” Oysa kadın olaylarıyla paşaları bitirmek değil he- defleri… Cumhuriyetin ayakta duran tek kurumu TSK’yi halkın gözünden düşürmek amaçları… Son altı yılda TSK’den istifa eden generallerin pek çoğunun kadınlarla ilişkileri yüzünden emekliye ayrıl- dığını içeren listeler yayımlıyorlar. Yüzlerce general ve amiral… binlerce subay, ast- subay barındıran asker ocağını toplumun duyarlı ol- duğu değerlerle vurmaya çalışıyorlar. Bir darbe döneminde askere hizmet veren bir müs- teşar, bir bakan eskisi hedefi açıkladı: “Türkiye’nin tek sorunu var: Asker sorunu!” diye yazıyor. Hayır! Atatürk Türkiyesi’nin tek sorunu AKP’den kur- tulmak! Nereden nereye geldiğimizi sormayın: Mal da, uy- gulamalar da meydanda. Geldiğimiz noktayı anlatabilmek için Topkapı Sarayı önündeki olayları anımsatmak; yeter de artar bile. SAYFA 14 TEMMUZ 2009 SALICUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul Y 31 Edirne B 17 Kocaeli Y 18 Çanakkale B 20 İzmir PB 23 Manisa PB 21 Aydın PB 20 Denizli PB 17 Zonguldak Y 19 Sinop Y 20 Samsun Y 17 Trabzon Y 25 Giresun Y 21 Ankara Y 15 Eskişehir Y 24 Konya Y 17 Sıvas Y 14 Antalya PB 32 Adana Y 23 Mersin Y 25 Diyarbakır PB 36 Şanlıurfa PB 36 Mardin PB 26 Siirt PB 22 Hakkâri PB 27 Van PB 16 Kars Y 11 Oslo Y 12 Helsinki Y 18 Stockholm Y 22 Londra Y 14 Amsterdam PB 23 Brüksel PB 24 Paris PB 13 Bonn Y 14 Münih Y 18 Berlin PB 13 Budapeşte PB 34 Madrid PB 21 Viyana PB 15 Belgrad B 32 Sofya B 14 Roma B 17 Atina A 22 Zürih Y 17 Moskova Y 29 Aşkabat B 37 Astana Y 12 Taşkent B 39 Bakû B 21 Bişkek Y 16 Tiflis PB 18 Kahire B 22 Şam B 15 Ülkemizin kuzey ve iç ke- simleri parçalı ve çok bu- lutlu, Marmara’nın doğu- su, Ege’nin iç kesimleri, İç Anadolu, Doğu Akdeniz, Göller Yöresi, Karadeniz ile Erzurum, Kars, Arda- han, Erzincan ve Malatya çevreleri gök gürültülü ve sağanak yağışlı, diğer yer- ler parçalı bulutlu geçe- cek. Hava sıcaklığı kuzey, iç ve doğu kesimlerde 5- 7 derece azalacak. Yıldırım: 3. köprü rant olmayacak OYA UĞRAL BURHANİYE - 20. Burhani- ye Ören Turizm Kültür ve Sanat Festivali’nde okurlarla buluşan gazetemiz yazarlarõ Hikmet Çe- tinkaya, Serdar Kızık, Deniz Kavukçuoğlu ve Turhan Gü- nay, sivil darbelere karşõ olduk- larõnõ vurgularken, Ergenekon soruşturmasõnõn inandõrõcõlõğõnõ yitirdiğine dikkat çektiler. Ya- zarlarõmõz, Türkan Saylan ve Türkel Minibaş’õ anlattõlar. Festivalin son gününde, önce- ki akşam gerçekleştirilen etkinli- ği Burhaniye Belediye Başkanõ Fikret Akova ve çok sayõda yurt- taşõn izledi. Etkinlikte konuşan Çetinkaya, “Ergenekon savcıla- rına sesleniyorum, 1994’te TBMM Araştırma Komisyo- nu’na gelen faili meçhul cina- yetlerin kitapçığı hâlâ orada duruyor. Eğer o dosya genel ku- rula gitseydi, bugün Ahmet Ta- ner Kõşlalõ da, Hrant Dink de ya- şıyor olacaktı” dedi. Saylan ve Minibaş’õn her türlü olumsuzlu- ğa karşõn mücadele verdiğini anõmsatan Çetinkaya, eğitim gö- nüllülüğünün salt ÇYDD’yle sõ- nõrlõ kalmamasõ gerektiğine dik- kat çekti. Türk halkõnõn Saylan ve Minibaş’a çok şey borçlu odu- ğunu söyleyen Kavukçuoğlu da, iktidarõn tüm ülkeyi karanlõğa çevirmeye, kadõnlarõ eve kapatõp erkek egemenliğini sürdürmeye çalõştõğõnõ belirtti. Kõzõk ise Mi- nibaş’õn eğitim ve bilim çalõş- malarõnõn yanõ sõra çokuluslu şir- ketlerle de mücadele ettiğini anõm- sattõ. Her iki bilim insanõnõn da üniversitedeki köşelerinde otur- mak yerine eylemliliği seçtiklerine dikkat çeken Kõzõk, bugün Erge- nekon soruşturmasõnõn inandõrõ- cõlõğõnõn yüzde 50’lere dek geri- lediğini vurguladõ. Günay da, Saylan ve Minibaş’õn yoğun uğ- raşlarõna karşõn edebiyatla ya- kõndan ilgilendiklerini söyledi. Konuşmalarõn ardõndan Bur- haniye’de kuracaklarõ öğrenci yurdunu ÇYDD’ye bağõşlaya- caklarõnõ bildiren Belediye Baş- kanõ Fikret Akova, yurda Saylan ya da Minibaş’õn adõnõn verilme- sini diledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP grubunun dünkü olağanüstü toplantõsõnda askere si- vil yargõ yolunu açan yasanõn Anayasa Mahkemesi’ne götürül- mesi oybirliğiyle kabul edilir- ken; Grup Başkanvekili Kemal Anadol bu düzenlemenin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasõ için hazõrladõklarõ dilekçeyi Anayasa Mahkemesi’ne sundu. CHP Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal, “Ve- sayet arayışı askeri yargıya da sıçratılmak isteniyor. Şu anda Türkiye’de olan asker vesaye- ti değil, Tayyip Erdoğan vesa- yetidir” açõklamasõnõ yaptõ. “Genç Siviller”, grup toplantõsõ öncesinde CHP genel merkezi önünde gösteri yaparak CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne gitme hazõrlõğõnõ protesto etti. CHP lideri Baykal grup top- lantõsõnda, “İyi niyet eksikliği, gizleme gayreti, kamuoyundan kaçırmak kararlılığı ve tertibi net bir şekilde görülmektedir” derken, “yasayla ilgili bilgi kir- liliği, karartma ve aldatmaca- ları” şöyle sõraladõ: “1.’si bilgi kirliliği... Bu yasa, darbe girişimlerini önlemek için getirilmiş bir düzenlemedir, iddiası doğru değildir. Darbe gi- rişimlerinin, normal mahke- melerde yargılanması önünde bir engel yoktur. Darbe bir suçtur, askeri bir suç değildir. 2. aldatmaca; ‘Bu kanun ana- yasaya aykõrõ değildir’. Aklı, fik- ri olan anayasayı eline alır, 145. maddeyi okur. Cumhur- başkanı’nın bu kadar anaya- saya aykırılık tartışması yapılan bir yasaya imza atarken, ana- yasaya aykırılık konusunda bir söz söylemeye yönelmemesi, herhalde anayasaya aykırı ol- madığı konusunda söyleyecek söz bulamamış olmasındandır. 3. karartma, düzenlemenin AB’nin talebi doğrultusunda yapıldığının söylenmesidir. Bu da külliyen yalandır. ‘Darbeyi önleme yasasõ’ sözü boş bir saf- satadan ibarettir.” Yargıda büyük tahribat Baykal, “Yargı son dönemde en büyük tahribata uğramıştır. Bir hâkim, ‘Kurumsal baskõ var’ diye davadan çekiliyor. Hangi kurum bu baskıyı yapıyor? Ka- narya Sevenler Derneği mi?.. Hâkim, resmi baskı var, demek istemektedir” dedi. Erdoğan vesayeti... Baykal, “herkesi vicdanının sesiyle dinlemeye” çağõrõrken şu görüşleri dile getirdi: “Türkiye uzun süredir askeri vesayeti tartışıyor. Bizim bilmediğimiz bir tehlike mi var? Acil bir as- keri vesayet tehdidi ve o tehdit doğrultusunda gözü kara ön- lemler alınmasını zorunlu kılan bir durum mu var? Askerler 2002’de seçim sonucunu mu değiştirdi? Askerler hangi ya- TORONTO (AA) - Ulaştõrma Bakanõ Binali Yıldırım, İstanbul Boğa- zõ’na yapõlacak 3. köprü ve otoyolun İstanbul’un kuzeydeki son akciğerle- rinin zarar görmemesi, en az tahribata maruz kalmasõ için farklõ inşaat tekniklerini kullanacak- larõnõ, tünel ve viyadük ağõrlõklõ olacağõnõ bildir- di. İhaleden önce rant fõr- satçõlarõna meydan vermemek adõna köprünün yerini açõklamayacağõnõ belirten Yõldõrõm, bağlantõ yollarõnõn Kõnalõ-Akyazõ olacağõnõ söyledi. Yõldõrõm, köprünün raylõ sisteme uy- gun olmasõna çalõştõklarõnõ da kaydetti. Yõldõrõm, Türk Hava Yollarõ Genel Müdürü Temel Kotil, Türkiye’nin Kanada Büyükelçi- si Rafet Akgünay ile Toronto’daki Sheraton Otel’de basõn mensuplarõyla sohbet toplantõsõ düzenledi. Yõldõrõm, İstanbul-Toronto uçuşla- rõnõn önceki gün yapõlan ilk seferle başladõğõ- nõ, haftada 3 gün devam edeceğini, ihtiyaca göre sefer sayõsõnõn arttõrõlabileceğini kaydet- ti. THY’nin Kanada’ya sefer yapmasõnõn hep gündemde olduğunu, ancak yaşanan olaylar nedeniyle seferlerin yeni gerçekleşebildiğini ifade eden Yõldõrõm, “Bu seferler, Kanada- Türkiye arasındaki ticari ilişkilere, turizme katkı sağlayacaktır. ‘Eğer bir yere ulaşa- mazsan, o yer senin değildir.’ Ali Rõfat Pa- şa’nın bu sözü ulaştırmacılar için önemli- dir. Kara, deniz, hava yoluyla olsun, ulaşı- mın ülkeler arasındaki ilişkilerin gelişimi- ne büyük katkısı vardır” diye konuştu. ‘Güzergâhı söylemeyeceğim’ İstanbul Boğazõ’na yapõlacak 3. köprüye ilişkin bir soru üzerine Yõldõrõm, şunlarõ kay- detti: “3. köprünün amacı doğu-batı arasın- daki transit trafiği şehir içine sokmadan Trakya’ya, Avrupa’ya taşımaktır. Yeri çok konuşuluyor. Bizde gizli saklı olmaz. Geçen hafta ‘Köprünün inşaatõna gizlice başlandõ’ diye haberler çıktı. Güzergâhı söylemeye- ceğim. Köprü için sadece köprü yapmanız yetmiyor. Köprü için ana ve ara bağlantı yolları lazım. 2 yıldır hassas çalışmalar ya- pıldı. Kamulaştırma maliyeti, çevre ve İs- tanbul’un trafiğine, transit trafiğe katkı sağlaması gibi hususlar dikkate alındı. Köprünün geçtiği yerin belediye imar planlarına işlenmesi lazım. İstanbul, İzmit ve Adapazarı’nda imar planlarına işlene- cek ve biz açıklayacağız. Bunları yapma- dan açıklama yaparsak, belediyelere emri- vaki olur. İkincisi de bütün bu işlemler ya- pılmadan ortaya atılacak güzergâh bilgile- ri, bazı mağduriyet ve haksız kazançları beraberinde getirecek. Bu ay sonuna kadar imar planlarına işlenecek hale getireceğiz. Ağustosta bu işlem yapılacak. Eylül ayında ihale ilanına çıkmayı planlıyoruz.” Köprünün mimarisi Yõldõrõm, köprünün mimarisinin nasõl ola- cağõna ilişkin soruyu da şöyle yanõtladõ: “3. köprü için iki türlü proje var: Yatık askılı ve düşey askılı. İstanbul’un tarihi siluetine uygun olacak. Projenin orijinalinde raylı sistem yok ancak biz raylı sistem etüdü de yapalım demiştik. Orta ve uzun vadede, Türkiye’den Avrupa’ya uzanacak direkt geçiş ve onların İstanbul raylı sisteme bağ- lantısı için böyle bir etüt yaptırıyoruz. Uy- gulanıp uygulanmayacağı bu etüt sonunda ortaya çıkacak. Uygun sonuç çıkarsa yap- mışken bu altyapıyı da hazır hale getirmeyi uygun gördük.” Başbakan Tayyip Erdoğan’õn İstanbul’daki yeşil alanlar konu- sunda çok titiz hareket edilmesi uyarõsõnda bulunduğunu bildiren Yõldõrõm, “Köprü ve otoyol yaparken İstanbul’un kuzeydeki ak- ciğerlerinin zarar görmemesi, en az tahri- bata maruz kalması için farklı inşaat tek- niklerini kullanacağız, tünel ve viyadük ağırlıklı geçeceğiz. Biraz ağır olacak ama böyle bir çözüm düzenledik” dedi. ‘Ay’a uçuş başlatan genel müdür’ THY’nin Toronto’ya doğrudan seferleri- ne başlamasõ nedeniyle Sheraton Otel’de gala düzenlendi. THY Genel Müdürü Kotil, burada yaptõğõ konuşmada, kendisini “Ay’a uçuş başlatan bir havayolu şirketinin ge- nel müdürü gibi hissettiğini” ifade etti. THY’nin yeni dönemde uzun uçuşlara yo- ğunlaşacağõnõ kaydeden Kotil, THY’nin Avrupa’da yolcu sayõsõnda 4. sõraya yerleş- tiğini bildirdi. Kotil, Toronto’ya uçuş sayõsõ izninin haftada 3 olduğunu, ancak bir an önce arttõrõlmasõnõ beklediklerini belirtti. Yasa mahkemelik oldu IŞIL ÖZGENTÜRK “İlla ki, baraj yapacağım, illa ki Hasankeyf’i su- lar altında bırakan bir baraj yapacağım” diyen Çev- re Bakanõ, neden Antep’in Halfeti’sine şöyle bir uğ- ramõyor, yapõmõna karşõ çõkõlan, Halfeti’yi sular altõnda bõrakacağõ hiç durmadan söylenen Birecik Barajõ ya- põldõ da ne oldu, bölgeye ne getirdi, şimdilerde toprak her zamankinden daha kurak, artõk Halfeti’nin ünlü si- yah gülünün yetişmediği bölgelere taşõnan Halfeti hal- kõ ise mutsuz ve yoksul. O güzelim eski Halfeti ken- ti ise birkaç turistin gezdiği, su altõnda hüzünlü bir kent. Ne oluyor bize, inanõn gelişmiş ülkelerin laboratu- varlarda bir virüs geliştirdikleri ve bu virüsü de Tür- kiye’nin üstüne boca ettikleri duygusu bana giderek inandõrõcõ geliyor, bu virüs vatan sevmeyi yok eden bir virüs. Ne kadar çok isterdim, İsveç, Almanya ve Avusturya kredileri kesmeden önce, “Biz bu barajı yapmıyoruz, onun yerine su için daha rasyonel ve farklı yerler- de küçük barajlar yapacağız ve yıllardır yapma- dığımız bir şeyi yapıp Hasankeyf’in dünya mirasına dahil edilmesi için UNESCO’ya başvuracağız,” diyen bir Çevre Bakanõm olsun, çok isterdim. Dünyanõn en çok ziyaret edilen kültürel mirasõ Machu Picchu’da kendi ülkemin kültür mirasõnõ anõm- sayarak hüngür hüngür ağlamõştõm, bu topraklardaki kültürel ve doğal zenginliği böyle hunharca harcama hakkõ kimsenin olmamalõ, yetti artõk, sadece bu nedenle Latin Amerika’yõ kõskanõyorum. Baştarafı Arka Sayfada Elazığ’ın Keban ilçesinde askeri araç ile kamyo- nun çarpışması sonucu 7’si asker 8 kişi yaralan- dı. Ağın ilçesine kantin ve gıda malzemesi götü- ren İlçe Jandarma Komutanlığı’na ait jandarma er Tayfun Özçete yönetimindeki askeri araç, Ela- zığ-Keban karayolunda, Soğanlı köyü mevkisin- de karşı yönden gelen Cemil Bayer yönetiminde- ki hurda yüklü kamyonetle çarpıştı. Kazada, Ba- yer ile birlikte Özçete, Jandarma Astsubay Baş- çavuş Süleyman Özcan, jandarma erler İlker Yüksel, Çağrı Şafak Sertkaya, Cihan Taşer, Zül- fikar Özdemir ve Ender Başoğlu yaralandı. (AA) Askeri araç ile kamyonet çarpıştı: 7’si asker 8 yaralı CHP, askere sivil yargõ yolunu açan düzenlemenin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasõ için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu Okurlarla buluşan yazarlarõmõz sivil darbelere de karşõ olduklarõnõ vurguladõlar ‘Ergenekon inandõrõcõlõğõnõ yitiriyor’ sayı engellediler? Genelkur- may Başkanı’yla Dolmabah- çe’de baş başa ölümüne kadar saklanacak gizli görüşme ya- pacaksın, sonra ‘Ülkede askeri vesayet var kurtulalõm’ kam- panyasını sürdüreceksin. Ma- dem, AB diyorsun, gel doku- nulmazlıkları tümüyle kaldı- ralım. Hemen iktidarların yar- gıdan ellerini temelli çekmele- rini sağlayacak bir düzenle- meyi yapalım. HSYK’den ba- kan ve müsteşarı çıkaralım. Gel özerk vergi kuruluşları yaratalım. Türkiye’de askeri vesayet olmamalıdır. Altına ben de imzamı atarım. Ama Türkiye’de Erdoğan vesayeti de olmamalıdır.” ‘Gül tarafsız değil’ Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, yasayõ onaylarken bazõ konularda düzenleme yapõlma- sõnda yarar gördüğünü belirtme- sinin ilk kez rastlanan “tuhaf bir durum” olduğunu belirten Bay- kal, “Bazı sorunlar yaratacak- sa, o sorunların çözülmesi için ‘bunlarõ da çözün, öyle gönderin’ diye, Meclis’e iade etmesi daha doğru olmaz mıydı” diye sordu. Baykal, “Ne yazık ki anayasa- mızın beklediği tarafsız cum- hurbaşkanlığı işlevi, hüküme- te gerektiği zaman, ‘dur’ diye- bilecek bir cumhurbaşkanlığı konusu boşlukta kalıyor” dedi. ‘Bırakmaya hazır mı?’ CHP Grup Başkanvekili Ana- dol da Anayasa Mahkemesi’ne başvuru dilekçesini verdikten sonra gazetecilere açõklamalarda bulundu. Erdoğan’õn, “Mutaba- katımız vardı, önergenin al- tında imzaları var” dediğini aktaran Anadol, “Buradan ilan ediyorum; önergenin altında bir tek CHP milletvekilinin imzası varsa ben milletvekilli- ğinden istifa edeceğim. O da başbakanlığı bırakmaya hazır mı? Hazır değilse niye gerçek- dışı beyanlarla kamuoyunu ya- nıltıyor” diye konuştu. İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz yazarõ Prof. Dr. Coş- kun Özdemir, yüksek ateş ve halsizlik şikâyetleriyle İstan- bul Üniversitesi Tõp Fakültesi Hastanesi’ne kaldõrõldõ. Sepsis (kana mikrop veya toksin karõşmasõ) tanõsõ konulan Özde- mir’in başka bir rahatsõzlõğõ nedeniyle biyopsi yapõldõğõ sõra- da enfeksiyon kaptõğõ, genel sağlõk durumunun iyiye gittiği, yaklaşõk 2 haftalõk bir tedavinin uygulanacağõ belirtildi. Özdemir’in sağlık durumu iyi CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu dilekçede, düzenlemenin, anayasanõn 2, 6 ve 145. maddelerine aykõrõ olduğu vurgulandõ. Dilekçede anayasanõn, askeri mahkemelerin görev alanõna ilişkin yaptõğõ görevlendirme hükmü yürürlükte iken yasa koyucunun bir ya- sa ile ve söz konusu anayasa hükmünü değiş- tirmeksizin yeni bir düzenleme yapmasõnõn anayasanõn “Askeri Yargı” başlõklõ 145. mad- desi ile bağdaşmayacağõ savunuldu. Dilekçede, yapõlan değişiklik sonucu, “...savaş ve sıkıyö- netim hali dahil askeri mahkemelerin gö- revlerine ilişkin hükümler saklıdır” hükmü- nün, “...savaş ve sıkıyönetim halinde askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır” olarak değiştirildiği belirtildi. ANAYASANIN 2, 6 VE 145. MADDELERİNE AYKIRI İHALE İLANI EYLÜLDE Binali Yıldırım.