18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 20 HAZİRAN 2009 CUMARTESİ 4 HABERLER Emekli Koramiral Atilla Kõyat, 32. Gün’de “İrticaya Karşõ Eylem Planõ”nõ değerlendirdi ‘Darbe korkusu yersiz’İstanbul Haber Servisi - “İrticaya Karşı Eylem Pla- nı”nõ değerlendiren emekli Koramiral Atilla Kıyat, Tür- kiye’de darbe korkusunun yer- siz olduğunu belirterek “Bu kadar salak insanların darbe yapmaları mümkün değil” dedi. Mehmet Ali Birand ve Rıd- van Akar’õn hazõrlayõp sun- duklarõ “32. Gün” programõn- da, AKP ile Fethullah Gülen cemaatine yönelik bir “darbe” hazõrlõğõna yönelik sorularõ ya- nõtlayan emekli Koramiral Kõ- yat, “e-muhtıranın hata” ol- duğunu, darbe korkusunun yer- siz olduğunu belirterek “Bu kadar salak insanların darbe yapmaları mümkün değil” dedi. Türkiye’de asker-siyaset ilişkilerini en iyi bilen isimler- den biri olarak kabul edilen Kõ- yat, “Darbeden korkanları şu şekilde rahatlatayım. Eğer hakikaten bu doküman ger- çekse ve darbe yapmayı dü- şünen bir grup varsa ve bu kurmay albayın imzasıyla bu dokümanı hazırlayıp Erge- nekon davasında gözaltında olan birine ulaştırdıysa, si- viller çok rahat olsunlar, bu kadar salak insanların darbe yapmaları mümkün değil. Darbe çok kötü bir şeydir, ama zeki ve cesur insanın yapabileceği bir şeydir” dedi. “Bir albay herhangi bir di- rektif almadan, kendi başına böyle bir şey yazdıysa bunun ciddi bir durum olduğunu” belirten ancak bu konuda “Dar- be olması açısından korkula- cak bir durum değildir” yo- rumunu yapan Atilla Kõyat, özetle şu görüşlere yer verdi: “Bir Genelkurmay Başka- nı Türkiye ile ilgili endişele- rini kamuoyu önünde ve muhtıra şeklinde hükümete sunmaz. Genelkurmay baş- kanı bu endişelerini haftalık ikili görüşmelerinde, MGK’de dile getirir. Bu en- dişeleri dile getirmek, kanıt- larını sunmak onun görevidir. Peki, bir Genelkurmay Baş- kanı bunu bilmez mi? Bilir. Buna rağmen Genelkurmay Başkanı bu muhtırayı niye vermiştir? Benim başkomu- tanım seçilecek kişi cumhur- başkanıdır. Türkçesi de ben Sayın Abdullah Gül’ü başko- mutan olarak başımda gör- mek istemiyorum demiştir. Ama kısa bir süre sonra da televizyon ekranlarında ağız- larını kapatıp gayet birbirle- riyle samimi şekilde espriler yapabilen, gülebilen bir hale gelmiştir. İşte askeri erozyo- na uğratan budur. O muhtı- ra verilmemeliydi.” Dinci basın Genelkurmay’ı suçlu ilan etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Taraf gazetesinde “AKP ve Gülen’i bitirme planı” başlõğõyla yayõmlanan haberin ardõndan Genelkurmay Askeri Savcõlõğõ’nõn başlattõğõ soruşturmanõn sonuçlanmamasõ ve konuya ilişkin yeni resmi açõklama yapõlmamasõna karşõn basõnda birbirinin tersi haberler çõkõyor. AKP’ye yakõnlõğõ ile bilinen gazetelerde yer alan haberlerde “belgenin gerçek ve altındaki imzanın da Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’e ait olduğu” ileri sürülüyor. Taraf gazetesinde dün yayõmlanan “Askeri rapor savcılığa geldi imza benziyor” başlõklõ manşet haberde, “AKP ve Gülen’i bitirme planının belgesini kriminal incelemeye tabi tutan Jandarma, metindeki imzayla Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’in orijinal imzası arasında benzerlik tespit etti” iddiasõnda bulundu. Star gazetesi ise dün yayõmladõğõ haberde, “Jandarma Kriminal’in ilk raporunun askeri savcılığa gönderildiği ve imzanın Çiçek’in eli ürünü olduğu” iddiasõ gündeme getirildi. Haberde şu görüşlere yer verildi: “Askeri savcılığın talebi üzerine Jandarma Kriminal’de skandal plan üzerindeki imza ile Albay Çiçek’in geçmiş tarihli imzaladığı dört belgenin karşılaştırıldığı belirtildi. İleri teknoloji cihazlarla yapılan tetkikler sonrası hazırlanan raporda ‘Karşõlaştõrõlan imzalar benzerlik arz ediyor’ ve ‘Araştõrmaya konu imzanõn Dursun Çiçek eli ürünü olduğu değerlendiriliyor’ ifadelerine yer verildi.” Jandarma’nõn kriminal incelemesine dayandõrõlan Star gazetesinin haberi Zaman gazetesinin internet sitesinde de yayõmlandõ. Yine hükümete yakõnlõğõ ile bilinen Yeni Şafak gazetesinde konuya ilişkin yayõmlanan ve Jandarma’nõn kriminal incelemesine dayandõrõlan haberde ise söz konusu belgedeki imzanõn “yüzde 90 Albay Dursun Çiçek’e ait olduğunun belirlendiği” iddia edildi. Yeni Şafak’õn bu haberi Bugün gazetesinin internet sayfalarõnda da yayõmlandõ. Sabah gazetesi ise yaptõğõ haberde, “Albay askeri savcılığa farklı imza verdi” iddiasõnõ sayfalarõna taşõdõ. Haberde, şu görüşlere yer verildi: “İlk incelemelerde planın altında yer alan imza ile askeri savcılıktan gelen ifade tutanağındaki imzaların benzemediği iddia edildi. Ancak Albay Dursun Çiçek’in ev alım satım, ehliyet, nikâh defteri ve banka dekontu gibi pek çok belgede bulunan imzalarıyla, ‘İrtica ile Mücadele Planõ’nın altındaki imzaların birbirine çok benzediği ileri sürüldü.” Habertürk: Yüzde 99 sahte AKP’ye yakõnlõğõ ile bilinen gazetelerin bu iddialarõna karşõn, Habertürk gazetesinin dün manşetine taşõdõğõ haberde, belgenin “yüzde 99 sahte olduğu” belirtildi. Habertürk gazetesi de haberini Jandarma kriminal incelemesine dayandõrdõ. Habertürk, belge üzerinde 1 hafta süren incelemenin ardõndan Genelkurmay İstihbarat Başkanõ Korgeneral İsmail Hakkı Pekin’in Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kaan Köksal’õ ziyaret ettiği, görüşmeye Emniyet İstihbarat Daire Başkanõ Ramazan Akyürek’in çağrõlmadõğõ dile getirildi. Haberde, Genelkurmay’õn Emniyet’ten sahte belgeyi hazõrlayanlarõn bulunmasõnõ istediği belirtildi. Vural’dan ‘belge’ tepkisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “irticayla mücadele eylem planõ” olduğu iddia edilen belgeyi kimin hazõrladõğõnõn bir an önce netleştirilmesini isteyerek “Hem demokrasiye hem TSK’ye yönelik bu komployu hazõrlayan, pazarlayan, bundan istifade etmek isteyenler kimlerdir?” dedi. Bu belgenin yürütülmekte olan bir dava sõrasõnda bulunduğunu kaydeden Vural, böyle bir ortamda AKP’nin “suç duyurusunda bulunduk, yargõnõn önünü açtõk” söyleminin yanlõş olduğunu belirtti. Sanık ödeneğe takıldı MALATYA (Cumhuriyet) - Malatya’daki Zirve Yayõnevi’nde biri Alman 3 kişinin öldürülmesi olayõnõn azmettiricisi olduğu ileri sürülen ve İstanbul’da tutuklu bulunan Varol Bülent Aral, “ödenek yokluğu” gerekçesiyle dün Malatya 3. Ağõr Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya getirilemedi. Duruşma sonrasõ sorularõ yanõtlayan müdahil avukatlarõndan Erdoğan Doğan, “Böylesi bir davanõn sanõğõnõn ödenek yokluğu gerekçesiyle duruşmaya getirilmemiş olmasõ düşündürücüdür. Sanõrõm Adalet Bakanlõğõ’nõn bu konuda söyleyecekleri vardõr” dedi. ‘Savaşı tiyatro zannetti’ İstanbul Haber Servisi - Prof. Dr. Yalçõn Küçük, katõldõğõ bir televizyon programõnda 1974 yõlõnda gerçekleştirilen Kõbrõs Barõş Harekâtõ sõrasõnda askerlik yaparken biri esir 10 Rum’u öldürdüğü iddiasõnda bulunan tiyatrocu Atilla Olgaç aleyhine açõlan davada bilgisine başvuruldu. Bakõrköy Cumhuriyet Başsavcõlõğõ çõkõşõnda gazetecilere konuşan Küçük, “Atilla Olgaç’õn esir alõnan Rumlarõ öldürmesi mümkün değildir. Aynõ rütbedeydik ancak bir yere beraber gittiğimizde komuta bende olurdu. Atilla, savaşõ da tiyatro zannediyordu. Bu, savaşta da Türk ordusunun geleneklerinde de olmaz” dedi. Korumaların aracı yandı Yurt Haberler Servisi - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn dün Edirne’ye yapacağõ gezi öncesinde güzergâhtaki güvenlik önlemlerini denetleyen koruma ekiplerine ait araçta, seyir halindeyken yangõn çõktõ. Elektrik sistemindeki arõza nedeniyle çõkan yangõnda, aracõn motor bölümü alevler içinde kaldõ. Araçtan inen korumalar motor kapağõnõ açmak isteyince patlama olurken, olayda ölen ya da yaralanan olmadõ. Erdoğan bugün AKP izmir il kongresine katõlacak. Kongrede Erdoğan’õn belirlediği Ömür Kabak’õn seçilmesi bekleniyor. ÖZTÜRK’ÜN AVUKATLARI Basına servis HSYK’ye taşındı İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruş- turmasõ kapsamõnda tutuklanan emekli üsteğ- men, avukat Serdar Öztürk, soruşturma sav- cõlarõnõ ve hakkõnda tutuklama kararõ veren İstanbul Nöbetçi 11. Ağõr Ceza Mahkemesi yargõcõnõ Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kuru- lu’na (HSYK) şikâyet etti. Serdar Öztürk’ün Ankara’daki avukatlarõ tarafõndan HSYK’ye verilen dilekçede, şikâ- yetçi olduklarõ Ergenekon soruşturmasõ savcõ- larõ ve tutuklama kararõ veren yargõcõn görev- lerini ihmal ettiği belirtildi. Taraf’ta yer alan belgenin kendilerine gösterilmediği halde ba- sõna sõzdõrõldõğõna dikkat çeken avukatlar, “İrticayla Mücadele Eylem Planı” başlõklõ belgeyi görmediklerini kaydetti. Öztürk’ün avukatõ Demet Rençber, müvekkilinin takip- te olduğunu bildiğini dile getirerek “İzlendi- ğini bilen biri neden bu kadar gizli belgeyi ofisine koysun? Büroda yapılan aramada bulunan avukatların hiçbir talepleri kabul edilmedi. CMK’deki açık hükme rağmen bilgisayarın yedeklemesi arama sırasında yapılmadı, avukatların bu işleme katılması engellendi’ diye konuştu. Öztürk’ten ele geçirildiği öne sürülen “AKP ve Fethullah Gülen’i Bitirme Planı”nõ haber yapan Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu’nun ise tanõk olarak ifade- si alõndõ. Beşiktaş’taki İstanbul Adliye binasõ- na gelen Mehmet Baransu, Ergenekon soruş- turmasõnõ yürüten savcõlardan Ercan Şafak tarafõndan sorgulandõ. Baransu, Basõn Yasa- sõ’nõn 12. maddesi gereğince haber kaynağõnõ açõklamayacağõnõ kaydetti. Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TAYAD) üyeleri, Karataş Kadın Cezaevi’nde yatan ve kanser tedavisi gören Güler Zere’ye özgürlük istemiyle eylem yaptı. Adana İnönü Parkı’nda toplanan grup adına açıklama yapan Kıymet Erenler, 10 yıldır tutuklu olan Zere’ye kanser teşhisi konulmasına rağmen tedavisinin cezaevi koşullarında yürütülmeye çalışılmasına tepki gösterdi. (YUSUF BAŞTUĞ) AKP belgeye odaklandı Suç duyurusunun ardõndan gelişmeleri yakõn izlemeye alan AKP, belgenin gerçek çõkmasõ durumunda soruşturmanõn adli yargõda yapõlmasõnõ istiyor. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - AKP’de gözler Genelkurmay’da hazõrlandõğõ ileri sürü- len AKP ve Fethullah Gülen’e darbe planõyla ilgili soruşturma süreci- ne çevrildi. AKP yönetimi, suç du- yurusunun ardõndan ge- lişmeleri yakõn izlemeye aldõ. AKP, belgenin ger- çek çõkmasõ durumunda soruşturmanõn adli yargõ- da yapõlmasõnõ istiyor. Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn Genelkurmay Baş- kanõ Orgeneral İlker Baş- buğ ile görüşmesinin ar- dõndan dengeli açõklama- lar yapmasõna dikkat çe- kilirken belgenin gerçek olsa bile bunun komuta kademesinden habersiz olarak bir grup tarafõn- dan organize edildiği var- sayõmõ dile getiriliyor. Belgenin gerçek ya da sahte çõkmasõ durumuna göre parti içinde çeşitli olasõ gelişmeler değer- lendiriliyor. Belgenin ger- çek çõkmasõ durumunda Ergenekon davasõ açõsõn- dan hükümetin devril- mesine yönelik girişimler açõsõndan AKP’nin dile getirdiği söylemi güçlen- direcek bir zemin oluşa- cak. Bu durumda davanõn seyri değişebilecek. Bel- genin sahte çõkmasõ du- rumunda ise “hükümet ile TSK arasında çatış- ma çıkarmaya yönelik girişim” olarak değer- lendirilecek. ‘Bu, demokrasiye ihanettir’ Gülen cemaatinin Abant Platformu toplantõsõna katõlan Bülent Arõnç, doğruluğu belirsizliğini koruyan belgeye ilişkin çok sert açõklamalar yaptõ BOLU (Cumhuriyet) - Fet- hullah Gülen Cemaati’ne ya- kõnlõğõyla bilinen Türkiye Ga- zeteciler ve Yazarlar Vakfõ’nõn düzenlediği Abant Platfor- mu’nun “Demokratikleşme: 12 Eylül’den AB’ye Siyasi Partiler” konulu bu yõlki ikin- ci toplantõsõ Abant’taki Abant Palace Otel’de dün başladõ. Toplantõda konuşan Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõ- sõ Bülent Arınç, platformu önemsediğini belirterek övgüler yağdõrdõ. Arõnç, Türkiye’nin, içinde bulunduğu süreçte olum- lu yönde ilerlediğini belirterek, “Bu zamanda, postmodern darbeler, gizli açık, gece yarısı bildirileri var. Bu 30 yılın içinde siyasi partileri kapatma var. İktidardayken kapatılan Refah Partisi, iktidardayken kapatılmak istenen AKP var. Siyasi parti rejimlerinde de değişiklikler oldu. Ama bir ge- cede hepsi birden yapılamıyor, süreç içerisinde yapılıyor. Alış- tıra alıştıra, ucundan, kıyı- sından, gönüllerini yapa yapa, yumuşata yumuşata oluyor bunlar” dedi. “Yeni bir anayasa yapmak istesek, Allah muhafaza ye- niden bir darbeyi gözlememiz lazım” diyen Arõnç, isim ver- meden “irtica eylem planı” id- dilarõyla ilgili sert konuştu. Arõnç, “2010’a yaklaştığımız bir zamanda Türkiye’de ha- len, bir yerlerde lahikalar- dan, andıçlardan, fişlemeler- den sonra bir imzayla karşı- mıza çıkan bir belgeyi tartı- şıyoruz. Biz buna müstahak değiliz. Biz bundan çok da hoşlanmıyoruz, üzülüyoruz ve utanıyoruz. Hedef alınan bir siyasi parti var. O siyasi parti düşman, tehlike olarak ilan ediliyor. Bu halkın ira- desine karşı, halkın seçimine, anayasaya, demokrasiye kar- şı büyük bir ihanetten başka bir şey değildir” diye konuştu. Arõnç, sözlerini şöyle sür- dürdü: “Türkiye’de, geçmiş- te birilerinin kaş çatması, bi- rilerinin tepeden bakması, birilerinin öksürmesi bile re- jim sorunu haline geliyordu. Biz küçücük bir kitapçığın bi- raz süratle fırlatılmasından bile 2 tane ekonomik kriz ya- şamış bir ülkeyiz. Bu konuda artık Türkiye’de kimsenin kılı bile kımıldamıyor, işler yürüyor.” “Bir albay direktif almadan, kendi başõna böyle bir şey yazdõysa bunun ciddi bir durum olduğunu” belirten ancak bu konuda “Darbe olmasõ açõsõndan korkulacak bir durum değildir” yorumunu yapan Atilla Kõyat, “Eğer hakikaten bu doküman gerçekse ve darbe yapmayõ düşünen bir grup varsa ve bu kurmay albayõn imzasõyla bu dokümanõ hazõrlayõp Ergenekon davasõnda gözaltõnda olan birine ulaştõrdõysa, siviller çok rahat olsunlar, bu kadar salak insanlarõn darbe yapmalarõ mümkün değil” dedi. SAHTE BELGE KARMAŞASI SORUŞTURMA SÜRÜYOR TAYAD eylemi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle