17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 6 MAYIS 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Devletin verdiği silahla ateş eden köy korucusu saldõrganlar, 3’ü hamile kadõn olmak üzere toplam 44 kişinin ölümüne neden oldu Mardin’dekikatliaminfialyarattõ MAHMUT ORAL/ ADNAN AVUKA/ MEHMET PİŞKİN MARDİN - Önceki gece Mardin’de yaşanan ülke tarihinin en kanlõ katliamõ infial yarattõ. Mardin’in Mazõdağõ ilçe- sine bağlõ Şeyhan da denilen Ziyaret bel- desi Bilge köyünde önceki gece bir ni- şan töreni sõrasõnda, aralarõnda husumet bulunan akraba korucular, dehşet saçtõ. Tören evine bomba atan, çocuk, kadõn, yaşlõ ayõrmadan kalabalõğõn üzerine da- kikalarca devletin verdiği silahla ateş eden köy korucusu saldõrganlar, 3’ü hamile kadõn olmak üzere toplam 44 ki- şinin ölümüne neden oldu. Olayõn ar- dõndan kaçmaya çalõşan saldõrganlar ile bu kişilere yardõm etttikleri belirtilen zanlõlarõn da aralarõnda bulunduğu 12 ki- şi gözaltõna alõndõ. Bilge köyünün eski muhtarõ olan ko- rucu Cemil Çelebi’nin kõzõ Sevgi Çelebi ile Diyarbakõr’da oturan teyze tarafõndan kuzeni damat Habip Arı, önceki gece nişan töreni için köydeki akrabalarõnõn evinde toplandõ. Köy imamõ Kâzım Ozan’õn, nişandan önce dini nikâh için namaz kõlõnmasõnõ istemesiyle, önce köylüler harem-selamlõk olarak namaz kõldõ. Daha sonra köy ahalisi eski muh- tar Çelebi’nin evinde toplandõ. Saat 21.30 sõralarõnda evin etrafõnõ saran ka- muflaj giysili 4 korucu, önce evin dört bir yanõndan odalara el bombasõ olduğu sanõlan patlayõcõ yağdõrdõ. Ardõ ardõna ya- şanan patlamalarõn ardõndan bu kez saldõrganlar resmen koruculara ait olan Kalaşnikof silahlarõyla pencerelerden evin içindekilere ateş etmeye başladõ. Görgü tanõklarõnõn anlatõmõna göre 15 dakika kadar süren saldõrõnõn ardõndan, eve giren saldõrganlar, kanlar içinde yere yõğõlmõş vücutlarõ teker teker kont- rol ederek canlõ olup olmadõğõnõ araştõrdõ. İddiaya göre saldõrganlar, canlõ olan var- sa yakõndan ateş ederek öldürdü. Kanlõ saldõrõnõn bilançosu ise dün öğlen saatlerinde belli oldu. Yapõlan açõklamaya göre, 31’i Çelebi ailesinden olmak üzere saldõrõda 6 çocuk ve 3’ü ha- mile 16 kadõn olmak üzere toplam 44 ki- şi yaşamõnõ yitirdi. Saldõrõda yaşamõnõ yi- tirenlerin adlarõ şöyle: “Abdullah (3 ya- şında), Şükriye, Emine, Hüseyin (1 ya- şında), Zekiye, Abdulvahap, Cemil, Hacı Abdulkadir, Hacı Mehmet, Ke- nan, Sevgi, Halime, M. Şükrü, Cemil, Kerim, Şükran (6 yaşında), Salih, Mehmet, Murat, Savaş, Halil, Salih, Arife, Yıldız, Ali, Muhittin, Seniha, Şeyhmus, Fesih, Seyri, Berivan, Se- vim, Yasemin Çelebi, Hacı Kâzım Ozan, Mithat, Habib, Kafiye, Rahşen Arı (3 yaşında), Abide, Orhan, Kev- ser, Mehmet Akyol, Haci Halim ve kimliği tespit edilemeyen bir kişi.” Olayda ayrõca 6 kişinin yaralandõğõ, bunlardan durumu ağõr olan 3 yaşõnda- ki Medine Çelebi’nin Diyarbakõr’da Dicle Üniversitesi Tõp Fakültesi’nde ameliyata alõndõğõ, hayati tehlikesinin sürdüğü bildirildi. Kanlõ saldõrõnõn haber alõnmasõnõn ardõndan güvenlik birimleri alarm du- rumuna geçti. Köye gönderilen ambu- lanslar, Mardin Devlet Hastanesi’ne gece boyunca ceset taşõdõ. Geceden iti- baren köyün etrafõnda güvenlik kordo- nu oluşturan jandarma, giriş ve çõkõşla- ra sõnõrlama getirdi. Basõn mensuplarõ kö- ye ancak 200 metre yaklaştõrõldõ. Mardin’de ise hastane önünde sal- dõrõda yaşamõnõ yitirenlerin yakõnlarõ- nõn yürek yakan feryatlarõ yankõlandõ. Dün sabah saatlerinde defin işlemleri için çalõşmalar başlatõldõ. Ölü sayõsõnõn fazla olmasõ nedeniyle mezar açmak için iş makinesi kullanõldõ. ‘Saldırı insanlık dışı’ Saldõrõnõn ardõndan hemen soruşturma başlatan Mardin Cumhuriyet Başsavcõ- lõğõ’nõn talebi üzerine, köye ve cesetle- rin bulunduğu hastanelere Adana ve Di- yarbakõr’dan takviye adli tõp uzmanõ, savcõ ve seyyar jandarma karakolu gön- derildi. İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, Adalet Bakanõ Sadullah Ergin ve Ta- rõm Bakanõ Mehdi Eker ile birlikte ön- ce Mardin’de yetkililerden bilgi aldõk- tan sonra köye geçti. Olayõn meydana geldiği evde bir süre incelemelerde bu- lunan Bakan Atalay, “Türkiye bir hu- kuk devletidir, hiçbir suç cezasız kal- maz. Saldırı insanlık dışıdır” dedi. DTP ve CHP de saldõrõnõn yaşandõğõ kö- ye heyet gönderme kararõ aldõ. Katliamda yaşamõnõ yitiren köy ima- mõ Kâzım Ozan’õn cenazesi toprağa ve- rilmek üzere Ankara’ya gönderilirken, Arõ ailesinden 4 kişinin cenazesi de Di- yarbakõr’da toprağa verildi. MEHMET FARAÇ Mardin’in Mazõdağõ ilçesinde 44 kişinin ölü- müyle sonuçlanan katliam, bölge tarihinin en kan- lõ feodal eylemi olarak tarihe geçti. Aşiretçiliğin siyaset eliyle körüklendiği bölgede bireyleşe- meyen kitleler, devletin koruculuk uğruna verdi- ği Kalaşnikoflarla soykõrõm yaptõlar! Feodalite ve şeyhlik kurumunun 21. yüzyõlda bi- le devam ettiği Güneydoğu ilk kez böylesine so- nuçlarõ oldukça ağõr bir töre eylemine sahne ol- du. PKK saldõrõlarõnda zaman zaman daha fazla insanõn can verdiği bölgede, kan davasõ dürtüsüyle yapõlan bu eylem, çocuk ve kadõnlarõ hedef almasõ açõsõndan da bölgenin en büyük töre saldõrõsõ ola- rak hafõzalara kazõndõ. Aslõnda ölü sayõsõ bu kadar büyük olmasa da Gü- neydoğu’da katliama varan çok sayõda kan davasõ olayõ yaşandõ. Urfa bölgesinde yaşayan İzol aşi- reti içinde 1977-1981 yõllarõ arasõnda kõz kaçõrma nedeniyle yaşanan çatõşma kan davasõna dönüş- tü ve 23 kişi yaşamõnõ yitirdi. Cinayeti işleyen gru- bun başõnda eczacõlõk fakültesi mezunu bir genç vardõ!.. Kan davalarõ salt arazi ve kõz meselesinden kay- naklanmadõ. Tarlalara giren koyunlar yüzünden bi- le ocaklar söndü! 1999’da, Gaziantep’in Oğuze- li ilçesine bağlõ Yakacak köyünde, Yazgan aile- sine ait bir koyunun meydandaki kumu dağõtma- sõ nedeniyle karşõt grupla çõkan kavgada, aralarõnda 14 yaşõnda bir çocuğun da bulunduğu 5 kişi ya- şamõnõ yitirdi. Muş’un Sürügüden köyünde olduğu gibi yüz- lerce insan, 3 koyun yüzünden başlayan kan da- vasõ nedeniyle devlet tarafõndan koruma amacõy- la afet konutlarõna yerleştirildi. 3 koyunun nele- re yol açabileceğini Seydan Aşireti’nden Baki Se- vim şöyle anlatmõştõ: “Olay 28 Mayıs 1994’te oldu. Koca köyün ka- deri bir dakikada değişti. Biz, köyde zaten iki aileydik. Yani 450 hanenin yarısı onlar, yarı- sı bizim aile. Seydan aşiretindeniz hepimiz. On- ların 3 koyunu bizim tarlaya geldi, bizimkiler de bunların çocuklarına tutmuş iki tokat atmış. İşte 11 kişi bu yüzden ölmüştür! 2 kişi bizden, 9 kişi onlardan!..” Mazõdağõ’daki vahşeti andõran bir olay ise 1992’de Urfa’nõn Viranşehir ilçesinde yaşandõ. Kan davasõ nedeniyle bir köyü basarak hasõmlarõndan 16 kişiyi katledenler, hõrslarõnõ alamayõnca cesetleri yakmayõ tercih etmişti!.. Jandarma olayõ kamuo- yuna şöyle duyurmuştu: “İlimiz Viranşehir ilçe merkezi ile Eyüpne- bi köyü Canlı mezrasında son günlerde kökü eskilere dayanan kan davası nedeniyle üzücü olayların meydana geldiği kamuoyunun ma- lumlarıdır. Bu olayların sonuncu ve en vahimi bilindiği üzere 13 Temmuz 1992 günü Canlı mezrasında Gürüz aileleri ile hasımları Kara, Tuncer, Perne ve Şengün aileleri arasında çı- kan silahlı çatışmada, çoğu çocuk ve kadın ol- mak üzere 16 vatandaşımız hayatlarını kay- betmiş, 5 vatandaşımız da yaralanmıştır. Ay- rıca bazı evler, samanlık ve ekinler ateşe ve- rilmiş, bir kısım cesetler de yakılmıştır. Bu olay üzerine bölgeye takip ve emniyet ekipleri sevk edilerek olayın faillerinin yakalanması ve ta- rafların birbirine yönelik eylemlerinin önlen- mesi için tedbir alınmıştır. Tarafların yoğun olarak bulunduğu köy ve mezralar sürekli ola- rak denetim ve kontrol altında tutulmuştur. Nitekim 21 Temmuz 1992 günü saat 16.00 sı- ralarında Viranşehir ilçesi Altınbaşak köyü Kı- ran mezrası ile Nohut köyü arasındaki arazi- de takip ve gözetleme görevini yürüten jan- darma timi, 9 kişilik silahlı bir grupla karşı- laşmış, arazide 2 saat devam eden çatışma so- nucunda sanıklar ele geçirilmiştir. 9 kişilik bu grubun Kıran mezrasındaki Kara ailelerine ge- ce baskın düzenleme hazırlığı içinde oldukla- rı tespit edilmiş ve bir öncekine benzer olay jan- darma tarafından engellenmiştir. Olayla ilgi- li 21 kişi 9 adet Kalaşnikof, 3 adet G-1 piyade tüfeği ve 3 adet mavzer ile birlikte yakalana- rak adli makamlara sevk edilmiştir.” Güneydoğu’da kan davalarõnõn bitirilmesi için yine töre devreye giriyor. Aşiretler arasõnda oluş- turulan barõş komiteleri daha fazla can kaybõ ol- mamasõ için barõş yemekleri düzenliyor ve ha- sõmlarõ bir araya getiriyor. Bu konudaki en yoğun çabayõ Diyarbakõrlõ kasap Sait Şanlı yürütüyor. “Barõş elçisi” olarak tanõmlanan Şanlõ, yalnõzca 2000-2005 yõllarõ arasõnda 155’i ölümle sonuçlanan kan davasõ, 87’si kõz kaçõrma, 52’si trafik kazasõ ile kökeninde arazi ve para sorunu bulunan 100’den fazla kavgayõ barõşla noktaladõklarõnõ söy- ledi. Elazõğ’õn Palu ilçesinde 150 yõl önce başlayan ve 300 kişinin ölümüyle sonuçlanan kan davasõ- nõ ise Heylani Kebir aşiretinin genç lideri Sait Ali Bayrak bitirmişti. Atatürkçü Düşünce Derneği, Papa II. Jean Paul ve İsrail Hahambaşõsõ Rav Bakshi Doron, Bayrak’a Barõş Ödülü vermişti. Mazõdağ katliamõnda dikkat çekici unsurlar var. Namaz saatinde katliam yapõlmasõ töre kanunla- rõnõ alt üst ediyor. Katliamda devletin verdiği ko- rucu silahlarõ kullanõlõyor! Saldõrganlarõn bölge- ye maskeli gelmesi ise kuşku yaratõyor! Kan da- vasõnda tetikçinin kendisini kurbana göstermesi feodalitenin şanõndan olduğuna göre saldõrganlar niye maske kullandõ?.. Katliam sõrasõnda Suriye’den gelen toz bulutu bölgeyi etkisi altõna almõştõ. Belli ki 44 kişinin ca- nõna kõyabilen bağnazlar ciğerlerini korumak is- temişti! Töre değil soykõrõm!.. Dünya gündemine oturan katliam sonrasõnda kaçmaya çalõşan saldõrganlar ile bu kişilere yardõm ettikleri belirtilen zanlõlardõn da aralardõnda bulunduğu 12 kişi gözaltõna alõndõ. Geceden itibaren köyün etrafõnda güvenlik kordonu oluşturan jandarma, giriş ve çõkõşlara sõnõrlama getirdi. Basõn mensuplarõ köye ancak 200 metre yaklaştõrõldõ. ABDULLAH GÜL ‘Böyle ilkellik izah edilemez’ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanõ Abdul- lah Gül, Mardin’deki saldõrõyla ilgili olarak “Böyle bir ilkellik, vicdanlarda derin yaralar açan bu vahşet, hiçbir şekilde izah edilemez” dedi. Gül, yaptõğõ açõklamada, Mar- din’deki saldõrõnõn herkesi derin- den sarstõğõnõ bildirerek şunlarõ kaydetti: “Yaşadığımız çağda, töre, kan davası ve husumet gi- bi kavramların insan hayatının önüne geçiyor olması, toplum olarak herkesin ciddi şekilde düşünmesi ve sorgulaması ge- reken bir konudur. Bir daha böyle acıların yaşanmaması için, gerek bireysel gerek ku- rumsal olarak her düzeyde gayret gösterilmesi gerekmek- tedir. Saldırganların ve tüm so- rumluların bir an önce adalet önüne çıkarılmasını temenni ediyorum.” Başbakan Recep Tayyip Er- doğan ise yaşanan insanlõk dõşõ saldõrõnõn kelimelerle ifade edile- meceğini ve hiçbir töre, gelenek ile anlayõşõn gerekçe gösterileme- yeceğini vurguladõ. Erdoğan, “Bu olay vesilesiyle bir kez da- ha bölgedeki üniversitelerimizi, medya kuruluşlarını, sivil top- lum örgütlerini, eğitim kurum- larını, kanaat önderlerini göre- ve davet ediyorum. Bu olayla- rın uzun ve orta vadede tekrar yaşanmaması için herkes top- lumsal sorumluluğunu yerine getirmelidir” dedi. Rusya’dan başsağlığı Rusya Devlet Başkanõ Dimit- riy Medve-dev, Mardin’deki si- lahlõ saldõrõya ilişkin olarak Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül’e baş- sağlõğõ mesajõ gönderdi. ‘Kardeşim, annem, babam hepsi ölmüş’ Mardin’in Mazıdağı ilçesine bağlı Şeyhan da denilen Ziyaret beldesinin Bilge köyünde önceki gece yaşanan katliam sonrası olay yerine gelen inceleme ekip- leri çevrede araştırmalarını sürdürüyor. Katliamın yaşandığı bölgeye gelen İçişleri Bakanı Beşir Atalay, yurttaşlarla konuşup bilgi aldı. (Fotoğraflar:AA) DIŞ BASINDA YANKILAR Dış Haberler Servisi - Mar- din’de 44 kişinin ölümüyle so- nuçlanan nişan katliamõ, dünya medyasõnda geniş yer buldu. Almanya’nõn en etkili haber sitesine sahip Der Spiegel, “Maskeli katiller damadı, ge- lini ve imamı da öldürdüler” başlõğõ altõnda ayrõntõlarõ sürek- li güncelleyerek gelişmeleri özetledi. Der Spiegel, katlia- mõn bir korucu köyünde yapõl- dõğõna, bölgede etkin olan PKK’nin zaman zaman kendi- siyle işbirliği yapmayan siville- re böyle saldõrõlar düzenlediği- ne de dikkat çekti. Süddeutsche Zeitung, haberi “Yasasızlık İklimi” başlõğõ altõnda değer- lendirdi. Gazetenin haberinde “Düğün katliamı şunu gös- terdi: Özellikle Türkiye’nin güneydoğusunda devlet, aile- ler arası çatışmaları ve kan davalarını engellemekle pek ilgilenmiyor” denildi. Koruculuk vurgusu Amerikan yayõn kuruluşu CNN International saldõrõyõ, “Düğünde katliam” manşetiy- le verirken, İngiliz yayõn kuru- luş BBC katliamla iligili haber- de yerel medyanõn olayõn kan davasõndan kaynaklandõğõ gö- rüşünde olduğu, ancak saldõr- ganlarõn bazõlarõnõn korucu ol- duğu ifadeleri yer aldõ. Reuters haber ajansõ, “AB adayı Tür- kiye’nin yakın tarihinde sivil- leri hedef alan en büyük kat- liamlardan biri” manşetini kullandõ. Reuters, “Köylü gruplar arasında, kanlı biten husumetler Türkiye’nin gü- neydoğusu için yabancı de- ğil” ifadesini kullandõ. The Gu- ardian, “Saldırının arkasında koruculuk olduğu kesinleşir- se, hükümet korucuları kont- rol edebilmek için baskı altı- na alacak” yorumunu yaptõ. Türkiye’deki en büyük sivil katliam Katliamõn 20 yõl öncesine uzanan bir kan davasõna dayandõğõ, aileler arasõnda daha önce de çatõşma çõktõğõ öğrenildi MAHMUT ORAL / MEHMET PİŞKİN MARDİN - Mardin’deki katliamõn, 20 yõl öncesine dayanan bir kan davasõnõn so- nucu olduğu ortaya çõktõ. Diyarbakõr’da yüzlerce kan davasõnõ barõşla sonuçlandõran Kasaplar Odasõ Baş- kanõ Sait Şanlı, Mazõdağõ’nõn Bilge kö- yünde önceki gece yaşanan katliamõn, 1992 yõlõnda, köy yakõnlarõndaki piknik ve mesire alanõ ile balõk lokantalarõn üzerin- de başlayan bir kan davasõnõn sonucu ol- duğunu belirtti. Olayõ şiddetle kõnadõğõnõ ifade eden Şanlõ şöyle konuştu: “Arı ailesiyle Çelebi ailesi arasında hu- sumet olduğunu bende biliyordum. İlk olarak 1992 yılında karşı karşıya gel- mişler. Can güvenliğini sağlamak ve ra- hat silah taşımak için korucu olmuşlar. Bunun üzerine diğer taraf da korucu ol- muş. O tarihten bu yana birbirine zıt- lar. İki taraf arasında çıkan çatışmada 1992’de 2, 1995’te de 7 kişi yaşamını yi- tirmiş.” Bazõ köylüler ise önceki gece ya- şanan olayõn nedeninin kõz istenmesinden kaynaklandõğõnõ öne sürdüler. Köylülerin anlatõmlarõna göre eski muhtar Cemil Çelebi’nin olayõn faille- rinden olan bir yeğeni, iki ay kadar ön- ce amcasõnõn kõzõ Sevgi’yi istedi. Ancak kõzõn annesi bu talebi reddetti. Kõsa sü- re sonra bu kez Sevgi’yi annesinin ye- ğeni Habip Arı istedi. Annesinin de tel- kiniyle nişan teklifi kabul gördü. Amca kõzõyla evlenme talebi reddedilmesini, üstelik aralarõnda husumet olan bir aileye gelin verilmesini sindiremeyen Çele- bi’nin yeğeni, kardeşleriyle birlikte ni- şan törenin yapõldõğõ evi bastõ. ‘Tek tek kontrol etmişler’ Katliamdan saklanarak kurtulan bir ço- cuk olay anõnõ gözyaşlarõ içerisinde anla- tõrken, “Her yerde silah sesleri geliyor- du, ben içeriye kaçtım. Silah sesleri ke- silince evin önüne gittim. Babamı, an- nemi, kardeşimi gördüm. Baktım her- kesi katletmişler...” diye konuştu. Aile- sinden 4 kişiyi kaybeden bir köylü ise deh- şet anlarõnõ “Kurtulanlardan bir tanesi diyor ki, taradıktan sonra tek tek kont- rol etmişler; yaşayan, kımıldayan biri varsa tekrar kafalarına ateş edip dışa- rı öyle çıkmışlar” ifadeleriyle anlattõ. ‘Gözleri açık bana bakıyordu’ Katliamda annesi, babasõ ve 9 yakõnõnõ kaybeden 15 yaşõndaki Hülya Çelebi ad- lõ genç kõz, nişana evde peynir yaptõğõ için gitmediğini söyledi. Çelebi, olayõ şöyle an- lattõ: “Silah atarak eğlendiklerini dü- şündüm, bir süre sonra çığlık ve feryat sesleri duyunca evden çıktım. Tam bu sırada elinde silahlı ve başında şapka olan birini gördüm. Beni görünce ateş açtı. Kendimi yere atarak kurtuldum. Si- lah sesleri kesildiğinde komşumuzun evi- ne gittiğimde herkes kanlar içindeydi. Babam ve ablamı kanlar içinde gördüm. Ama amcamın kızının gözleri açık ba- na bakıyordu. O ölmemişti. Bu manza- rayı ömrüm boyunca unutamam.” Mardin’deki saldırıda 2 oğlu, 2 kızı, 3 gelini ve 1 torununu kay- beden Sultan Çelebi’nin yaşadı- ğı acı yürekleri dağladı. (AA) 14 YAŞINDAKİ SULTAN’I SEYRETTİĞİ FİLM KURTARDI Katliamda anne, babası ve iki kardeşini kaybeden 14 yaşındaki Sultan Çe- lebi ise, nişana televizyonda film seyrettiği için gitmediğini söyledi. Tel- evizyon izlerken silah sesleri duyduğunu belirten Sultan Çelebi, “Yaklaşık 15 dakika sürdü. Silah sesleri kesildikten sonra nişanın olduğu eve git- tim. Her taraf ceset doluydu. Ben kendimden geçmişim, ailemi kaybet- tim. Şimdi ben ne yapacağımı bilemiyorum” diyerek gözyaşları döktü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle