Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 16 MAYIS 2009 CUMARTESİ
6 HABERLER
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
Yarın Ankara’da...
Ankara denince aklınıza ne gelir?
Benim üniversite yıllarımın ve sonrasındaki
birkaç yılın kentidir.
Kızılay Bulvarı’nda “Dönüşüm” dergisini em-
peryalizm karşıtı sloganlar haykırarak sattığımız
(daha da doğrusu dağıttığımız) şehirdir.
Türkiye İşçi Partisi’dir.
Hukuk Fakültesi, Dil ve Tarih Coğrafya Fakül-
tesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi ve en çok da bu so-
nuncunun kantinidir.
Çünkü devrimci gençliğin buluşma yeri orasıydı.
Benim için Ankara “Bir Gün Mutlaka”yı yazdı-
ğım şehirdir.
Turgut Uyar’dır, Ahmed Arif’tir.
Derin, dinmeyen bir özlem, kendi yurtsever ve
sosyalist delikanlılığıma hiç eksilmeyen bir bağ-
lılık ve saygıdır…
Ankara sıradan bir başkent değil, bir ülkenin kur-
tuluş savaşının ve kuruluş savaşımının tasarlanıp
yaşama geçirildiği kenttir.
Başkent olmayı kanıyla, canıyla hak etmiştir.
İnsanlık tarihinin gelmiş geçmiş ve gelecekte de
en büyük devrimci önderlerinden Mustafa Kemal
Atatürk’ün kentidir.
Onun mirası ve emanetidir.
Ulusunun varlığıyla bütünleşerek simgeleşip son-
suzlaştığı yerdir…
Ankara ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.
Bozkırdan bir kent yaratmanın, yok olmaya kıl
payı kalmışken ulus olma mucizesinin gerçek-
leştirildiği yerdir.
Batı’nın birkaç yüzyılda elde ettiği aydınlanma
kazanımlarını, yoksul ve savaştan henüz çıkmış,
büyük çoğunluğu okuma yazma bilmeyen bir hal-
ka birkaç yıl içinde sunmayı başarmış bir kenttir…
Ankara onurumuz, övüncümüzdür.
Bağımsızlığımızın, inancımızın, dayanışmamızın,
yurttaş olma bilincimizin ve sorumluluğumuzun
simgesidir…
Bütün bunları bugün yürek ferahlılığıyla tekrar-
lamak ne yazık ki olanaksız!
Günümüz Ankarası aydınlanma düşmanlarının,
Cumhuriyet karşıtlarının siyasal erkle donatılmış
oldukları bir kenttir.
En yüksek yargı kararıyla mahkûm olmuşların
ülkenin yazgısı hakkında karar verme yetkisine sa-
hip oldukları; hırsızlıkla, gaspla, dolandırıcılıkla suç-
lananların yargılanmaktan kurtulabildikleri bir şe-
hirdir.
Günümüz Ankarası ABD, AB, IMF gibi ülke ve
kuruluşların lider ve bazen en küçük çapta tem-
silcilerinin gelip direktif verdikleri, hesap sorduk-
ları bir yerdir.
Bu Ankara artık bağımsızlığımızın değil, ba-
ğımlılığımızın simgesidir.
Onurumuzun değil, onur kırıklığımızın kentidir.
Yarın, 17 Mayıs Pazar günü saat 12.00’de bun-
ları konuşmak için Ankara Tandoğan Alanı’nda ola-
cağız.
Amacımız, onurumuzun, bağımsızlığımızın sim-
gesi olan Ankara’ya duyduğumuz özlemi haykırmak.
Bu uğurda her özveriye katlanmaya hazır oldu-
ğumuz konusunda kararlılığımızı dile getirmek.
Yarın, 17 Mayıs Pazar günü saat 12.00’de, An-
kara’da Tandoğan Alanı’nda, insan haklarından,
adaletten, insanlık onurundan, bağımsızlıktan, Tür-
kiye Cumhuriyeti’ni oluşturan temel değerlerden
yana ve bu değerleri yaşamları pahasına savun-
maya kararlı olan herkes bir araya geliyor, gel-
melidir!
ataol b@cumhuriyet.com.tr
Faks: (0212) 343 72 64
Hasan Tahsin
anıldı
İZMİR
(Cumhuriyet Ege
Bürosu) - Ulusal
Kurtuluş Savaşõ öncesi
İzmir’in işgali sõrasõnda,
istilacõ Yunan
birliklerine karşõ ilk
kurşunu atan Şehit
Gazeteci Hasan Tahsin
(Osman Nevres),
Konak’taki İlk Kurşun
Anõtõ önünde
gerçekleştirilen törenle
anõldõ. İzmir Vali Vekili
Aydõn Alper, İzmir
Büyükşehir Belediye
Başkanvekili Sõrrõ
Aydoğan, Ege Ordusu
Garnizon Komutan
Vekili Orgeneral Ümit
Dündar, CHP İzmir
milletvekilleri Selçuk
Ayhan, Canan
Arõtman’õn da katõldõğõ
törende konuşan, İzmir
Gazeteciler Cemiyeti
(İGC) Başkanõ Erol
Akõncõlar, basõna
yönelik baskõlarõn
sürdüğünü vurgulayarak,
“Benim gibi
düşünmeyen benden
değil’ zihniyeti egemen
kõlõnmak isteniyor” dedi.
60 bin öğrenci
okula gitmiyor
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Milli Eğitim Bakanlõğõ
(MEB), okula kayõtlõ
olan fakat devam
etmeyen 60 bin
dolayõndaki ilköğretim
öğrencisini adres
takibiyle buldu. MEB,
okula hiç gitmeyen ve
eğitim-öğretimlerini
yarõda bõrakan
çocuklarõn okula
devamlarõnõn
sağlanmasõna yönelik
çalõşmalar kapsamõnda,
okula “ara sõra” gelen
özürsüz devamsõz
öğrencileri izlemeye
aldõ. Adresleri tek tek
tespit edilen bu
durumdaki çocuklarõn
sayõsõnõn 60 bin
civarõnda olduğu
bildirildi.
Coşkun, KKTC’de
konferans verdi
Haber Merkezi -
Gazetemiz yazarõ ve
Cumhuriyet Vakfõ
Başkanvekili Alev
Coşkun, Güzelyurt’taki
Orta Doğu Teknik
Üniversitesi(ODTÜ)
Kuzey Kõbrõs
Kampusu’nda “Samsun
Öncesi 6 Ay” adlõ
konferans verdi.
Konferansa Kõbrõslõ
yurttaşlar, öğrenciler,
üniversite yönetimi
yoğun ilgi gösterdi.
Şişli’de bazı
yollar kapalı
İstanbul Haber
Servisi - 19 Mayõs
Atatürk’ü Anma,
Gençlik ve Spor
Bayramõ etkinlikleri
kapsamõnda bugün bazõ
yollar trafiğe
kapatõlacak. İstanbul
Emniyet
Müdürlüğü’nden yapõlan
açõklamada, bugün saat
10.00’da Şişli Atatürk
Müzesi ile Beşiktaş
Dolmabahçe Sarayõ
arasõnda “Milli
Mücadelede İlk Adõm
Yürüyüşü” dolayõsõyla
Divan Kavşağõ,
Yedikuyular Caddesi,
Gümüşsuyu Caddesi,
Halaskârgazi Caddesi ve
Cumhuriyet Caddesi’nin
trafiğe kapatõlacağõ
duyuruldu.
Ergenekon davasõnda savunmasõ alõnan tutuksuz sanõk Benli ‘ayrõmcõlõğa’ isyan etti
‘Sancak neden davetli?’
HATİCE TUNCER
Ergenekon davasõnda savunma ve
sorgusu alõnan Ulusal Sanayici ve İşa-
damlarõ Derneği (USİAD) yönetim
kurulu üyesi tutuksuz sanõk İbrahim
Benli, AKP’ye yakõnlõğõyla bilinen işa-
damõ Ethem Sancak’õn özel davetle
savcõda ifade verdiğine dikkat çekerek
“İşadamına ayrıcalık ise benim evim
neden jandarma ile polis ile basıldı,
fabrikamın kapısı kırıldı? Bu ne
şiddet idi” diye sordu.
Silivri Cezaevi kampusundaki sa-
londa görülen Ergenekon davasõnõn
87. duruşmasõ gerçekleşleştirildi. Sa-
vunmasõnõ yapan Benli, “Ne idüğünü
anlayamadığım Tuncay Güney demiş
ki; ‘Ergenekon örgütü dernekler kura-
rak iş âlemine etkili olmak, finans
sağlamak istiyor’. USİAD’ın kurucu
üyesi olmam örgüt üyeliğine kanıt
gösteriliyor. İşçi Partisi Genel Baş-
kanı Doğu Perinçek, Genel Başkan
Yardımcısı Ferit İlsever, Serhan Bol-
luk ve Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu
ile karşılıklı telefon numaralarımızın
kayıtlı olması da örgüt üyeliğinin ka-
nıtı olarak gösteriliyor” diye konuş-
tu. Benli “Cumhuriyet gazetesi oku-
duğum için Beyazıt’taki Küllük’ün
önünde ülkücüler beni dövdü. Ay-
dınlık gazetesi okuduğum için de
Denizli Yurdu’ndaki Dev-Solcular
okula gelmeme engel oldu. 1978 yı-
lında okulu bırakmak zorunda kal-
dım” diye konuştu.
Ethem Sancak’a ayrıcalık
“Gladyo, kontrgerilla, Ergenekon
üyeliği ile suçlanıyorum” diyen Ben-
li şöyle devam etti: “1978’de günlük
Aydınlık gazetesi çıkardı. Tuncay
Güney’in mülakatında adı geçen Et-
hem Sancak ile beraber Halıcıoğlu,
Dolapdere, Silahtarağa’daki kahve-
hanelerde ‘Kontrgerillayõ teşhir edecek
bir gazete çõkaracağõz’ diye yardım
topladık. Tuncay Güney’in 2001’de-
ki mülakatında adım geçmiyor ama
eski yoldaşım Ethem Sancak’ın adı
geçiyor. Savcılar Sancak’ı davet ede-
rek özel bir odada sorgulamış. Eğer
işadamlarına ayrıcalık yapılıyorsa ne-
den benim evim jandarmayla, polis
ile basılıyor, işyerimin kapısı kırılı-
yor. Bu cebir, bu şiddet ne idi?”
İbrahim Benli, 2007 genel seçimle-
rinde İP’den milletvekili adayõ oldu-
ğunu, bu nedenle gazeteci olmasõ ne-
deniyle Güler Kömürcü ile görüştü-
ğünü anlattõ. Benli şöyle devam etti:
“Kömürcü boşboğaz bir şekilde ‘Pe-
rinçek’in sponsoru’ dedi. Ben bunu
reddettim. Turhan Çömez, o tarihte
AKP milletvekiliydi. Bana bir sürü
mali usulsüzlüklerden bahsetti. Ra-
kamlar büyüktü. ‘Sayõn milletvekili
bunlarõ bana niye anlatõyorsunuz? Çõk
kamuoyu ile paylaş’ dedim.”
Sanõk Doç. Dr. Ümit Sayın tek kanõt
olmadan 15 aydõr tutuklu bulunduğuna
dikkat çekerek “10 Mayıs’ta açlık gre-
vine başladım. Tahliye edilene dek aç-
lık grevini sürdüreceğim. Buradan ya
ölüm ya da dirim çıkacak” dedi.
MİT: Bağlantıya dair bilgi yok
Mahkemenin 10 Mart 2009 tarihli ara
kararõ gereği MİT Müsteşarlõğõ’na ya-
zõlan yazõya gelen yanõt dosyaya ko-
nuldu. Yazõda, “Dr. Necip Hablemi-
toğlu suikastı ve Danıştay saldırısı ey-
lemlerinin Ergenekon adlı örgütle
ilişkili olduğuna dair 2005 ve 2006 yıl-
larında teşkilatımızda Başbakanlık’a
sunulan herhangi bir çalışma bulun-
mamaktadır” denildi.
ERDOĞAN’DAN AB YANITI
‘TSK
görevini
yapıyor’
Dış Haberler Servisi - Polonya’da
konferansta konuşan Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, AB üyeliği için Türk
Silahlõ Kuvvetleri’nin (TSK) “hükü-
met üzerindeki etkisinin azalması”
gerektiği yönündeki soruya tepki göste-
rerek, Türkiye’ye bu konuda “fatura
kesilemeyeceğini” TSK’nin kendi gö-
rev alanõ içinde çalõştõğõnõ vurguladõ.
Polonya’daki temaslarõ kapsamõnda
Gdansk Üniversitesi’nde konferans ve-
ren Erdoğan öğrencilerin sorularõnõ ya-
nõtladõ. Erdoğan, bir öğrencinin
“TSK’nin hükümete olan etkisinin
AB’ye girme noktasında azalması ge-
rekir. Bu konuda ne düşünüyorsu-
nuz” sorusu üzerine TSK’nin anayasa-
nõn tanõmladõğõ görev alanõ içinde kal-
dõğõnõ belirterek, “Birileri eğer Türki-
ye’ye fatura kesmek istiyorsa, bakı-
yorsunuz kulağı çok farklı yerlerden
zorlanarak gösteriyorlar. Buralardan
gitmeye gerek yok. Kestirmeden bu-
nu bize sorsalar, biz cevabını kendi-
lerine veririz” dedi. Ergenekon soruş-
turmasõna yönelik soru üzerine, yargõ
sürecinin devam ettiğini, kimse hakkõn-
da ithamda bulunulamayacağõnõ söyle-
yen Erdoğan, soruşturmaya ilişkin geç-
miş hükümetleri de suçlayarak, belgele-
rin önceki iktidarlar tarafõndan “sümen
altı edildiğini ya da koruma altına
alındığını” söyledi. Türkiye’nin
AB üyeliğiyle ilgili bir soru üzeri-
ne bazõ ülkelerin zaman zaman
Türkiye için ancak “imtiyazlı or-
taklık” olabileceğini dile getir-
diklerini anõmsatan Erdoğan,
“Bizim için tek yol vardır, o da
üyeliktir” dedi. Almanya Baş-
bakanõ Angela Merkel ve Fran-
sa Cumhurbaşkanõ Nicolas Sar-
kozy’ye tepki gösteren Erdo-
ğan, şunlarõ söyledi: “Sayın
Sarkozy ile bir araya geldiğimiz
zaman farklı konuşuyor, ayrıldığımız
zaman farklı konuşuyor. Bu da tabii
hoş değil. Doğrusu neyse, onu söyle.
Nüfusumuzun 71 buçuk milyon ol-
masından mı rahatsız oluyorsunuz?
Bunu söyleyin. Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlarının büyük bir çoğunluğu
Müslüman olduğu için mi bizi almı-
yorsunuz? Bunu söyleyin.”
Erdoğan, şair Nâzım Hikmet’in de-
desinin de Polonya göçmeni olduğuna
işaret ederek, “Şairimizin Polonya’da
çok seviliyor olması da bizim için ay-
rı bir gurur vesilesidir” dedi.
‘Medyaya servis düşündürücü’
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
- CHP Grup
Başkanvekili Kemal
Anadol, Ergenekon
soruşturmasõnda
“Göbelsvari
(Goebbels:
Hitler’in
propaganda
bakanı)
yöntemlerle”
medyaya servis
yapõldõğõnõ, bunun
da “orgazine bir
çabayı” ortaya koyduğunu
vurguladõ. Anadol, “Suç
olan gizlilik ve yayın yasağı
ihlallerinin, sicil numaraları,
adları ve kadroları belli
emniyet mensupları ya da
hâkim ve savcılarca
gerçekleştirildiğine kuşku
yoktur” dedi.
CHP’li Anadol, Ergenekon
soruşturmasõndaki “gizlilik ve
yayın yasağı ihlallerine ilişkin”
değerlendirmelerde bulundu.
Ergenekon soruşturmasõnõn siyasi
bir içerik kazanmasõnõn önemli
göstergelerinden birisinin “yayın
ve gizlilik kararlarının siyasi
iktidarca sistematik biçimde
ihlal edilmesi olduğunu” dile
getiren Anadol, Ergenekon
soruşturmasõna ilişkin olarak
İstanbul 10. Ağõr Ceza
Mahkemesi’nin 15 Mayõs 2007
tarihindeki gizlilik kararõ ile
İstanbul 9. Ağõr Ceza
Mahkemesi’nin 21 Haziran 2007
tarihindeki yayõn yasağõ kararõnõ
anõmsattõ.
Gizlilik ve yayõn yasağõ
ihlallerine ilişkin olarak, 25 Mart
2008 tarihinden bugüne kadar,
ikisi “12. dalga”ya ilişkin olmak
üzere, toplam 11 soru önergesi
yönelttiğini belirten Anadol, buna
karşõn önergelere ya yanõt
verilmediğini ya da önergede yer
alan “soruları karşılamayan,
gerçekleri gözden kaçırmaya
yönelik” yanõtlar verildiğini ifade
etti. “Suç olan gizlilik ve yayın
yasağı ihlallerinin sicil
numaraları, adları ve kadroları
belli emniyet mensupları ya da
hâkim ve savcılarca
gerçekleştirildiğine kuşku
yoktur” diyen Anadol, 2 yõla
yakõn bir süredir basõna yapõlan
servislerle ilgili olarak sadece 11
soruşturmanõn açõlmõş olmasõnõ
ise “düşündürücü” olarak
niteledi. Anadol, şunlarõ kaydetti:
“Ergenekon soruşturmasında
Göbelsvari yöntemlerle belge ve
bilgilerin medyaya servis
edilmesi, organize bir çabayı
ortaya koymaktadır. Basına
yapılan servisler aydınların
suçları ispatlanmadan,
suçluymuş gibi topluma kabul
ettirilmesine ve muhalif
unsurların ortadan
kaldırılmasına yöneliktir. Bu
durum adil yargılanma
ilkesinin açık ihlalidir ve
iktidarın soruşturma ve
kovuşturma sürecini siyasi
çıkarları için kullandığı bir
enstrümana dönüştürdüğünü
ortaya koymaktadır.”
Saylan’õn tedavisi sürüyor
İstanbul Haber Servisi - İstanbul Üniversitesi
Onkoloji Enstitüsü Müdürlüğü’nde görevli uzman
doktor Yavuz Dizdar, Çağdaş Yaşamõ Destekleme
Derneği (ÇYDD) Genel Başkanõ Türkan Saylan’õn
bilincinin açõk olduğunu belirterek “Kendisi
uyumuyor. Uyku ilacının verilmesi durumu yok.
Kemoterapisi sürüyor” dedi. Dr. Dizdar, Onkoloji
Enstitüsü önünde bekleyen basõn mensuplarõna yaptõğõ
açõklamada, Prof. Dr. Saylan’õn, “durumunun stabil,
bilincinin açık olduğunu” ifade ederek, destek
tedavilerinin sürdüğünü söyledi. Saylan’õn kan
değerlerinde düşüklük görüldüğünde buna müdahale
edildiğini anlatan Dizdar, “Kendisi uyumuyor.
Bilinci açık. Uyku ilacının verilmesi durumu yok.
Kemoterapi sürüyor, kan değerleri düşük
göründüğünde tedaviye ara veriliyor. Kan
değerlerini normale çevirdiğinde tedaviyi
sürdürüyoruz” diye konuştu. Dizdar, Saylan’õn hafta
sonu hastanede kalarak tedavisinin sürdürüleceğini
belirterek, “Pazartesi günü hastanemize geldi. Kan
değerleri normale çıkarılıncaya kadar tedavisini
burada sürdüreceğiz” dedi. ÇYDD İkinci Başkanõ
Filiz Meriç de hastaneye gelerek Türkan Saylan’õ
ziyaret etti. Çõkõşta basõn mensuplarõna açõklama yapan
Meriç, Türkan Saylan’õn zor bir tedavi sürecinden
geçtiğini anõmsattõ. Prof. Dr. Saylan’õn şu an için
durumunun iyi olduğunu dile getiren Meriç, “Hasta
yatağında bile derneğin çalışmalarını soruyor.
Yapılması gerekenleri söylüyor. Biz de onu
bilgilendiriyoruz” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, Ergenekon
soruşturmasõyla ilgili geçmiş
hükümetleri suçlayarak, belgelerin
önceki iktidarlar tarafõndan
“sümen altõ edildiğini ya da
koruma altõna alõndõğõnõ” söyledi.
AVUKAT GÖKHAN CANDOĞAN:
MURAT KIŞLALI
ANKARA - TBMM
Genel Kurulu’nda gö-
rüşülmekte olan Suri-
ye sõnõrõndaki mayõnla-
rõ temizleyecek firmaya
temizlediği bölgede 44
yõllõğõna organik tarõm
yapma olanağõ veren
yasa tasarõsõnõn metinde
özelleştirme usul ve
esaslarõ yer almadõğõ
için anayasaya ve yasa-
lara aykõrõ olduğu orta-
ya çõktõ.
Tüpraş, şeker fabri-
kalarõ gibi çok sayõda
özelleştirme ihalesini ip-
tal ettiren Petrol-İş Sen-
dikasõ avukatõ Gökhan
Candoğan, “Bu tasarı
ile yapılmak istenen
bir özelleştirmedir.
Özelleştirme esas ve
usullerinin yasada be-
lirlenmesine ilişkin bir
Anayasa Mahkemesi
kararı yasalar varken
böyle bir tasarının
Anayasa Mahkemesi
veya yargıdan dönme-
si büyük olasılık” diye
konuştu.
TBMM Tarõm, Or-
man ve Köyişleri Ko-
misyonu’nun CHP’li
üyeleri Vahap Seçer,
Ramazan Kerim Öz-
kan ve Selçuk Ay-
han’õn tasarõyla ilgili
karşõ oy yazõsõnda, “İha-
leye ilişkin usul ve esas-
ların yasa ile belirlen-
mesi gerekir. Anaya-
sada öngörülen ayrık
durumlar dışında, ya-
salarla düzenlenmemiş
bir alanda, yasa ile yü-
rütmeye genel nitelik-
te kural koyma yetki-
si verilemez” denildi.
Avukat Candoğan
ise, “Özelleştirme Ya-
sası’nın ilk halinde
özelleştirme ihaleleri-
nin hangi yöntemlerle
ve buna bağlı usuller-
le yapılacağı yeterince
detaylı değildi. Ancak
Anayasa Mahkemesi
bu konuda şimdi çok
bilinen kararı ile
‘Özelleştirme gibi
önemli bir konuda, ya-
sama yetkisinin yasa
altõ yönetmelik gibi dü-
zenlemelerle devredi-
lemeyeceğine’ hük-
metti. Bunlar varken
ihale yöntem ve usul-
lerinin tamamen Ma-
liye Bakanlığı’nın yet-
kisine bırakılması hu-
kukla bağdaşmaz. Bu-
nun yargıda iptal edil-
mesi büyük olasılık-
tır” diye konuştu.
Mayın temizliği
yargıdan döner
CHP’li Anadol, Ergenekon soruşturmasõnda aydõnlarõ suçlamak için
Hitler Almanyasõ’ndaki propaganda yöntemlerinin kullanõldõğõnõ söyledi
İP, POLİS KONUŞMALARININ GEÇTİĞİ CD’Yİ CERRAH’A SUNDU
İstanbul Haber Servisi - İşçi Partisi (İP) Genel Baş-
kan Yardõmcõsõ Erkan Önsel, Ergenekon davasõnõn tu-
tuklu sanõklarõndan Oktay Yıldırım’õn geçen günlerde
mahkeme heyetine kanõt olarak gösterdiği, “Ümraniye
bombalarının çatıdan değil, karakoldan çıktığı yö-
nündeki” CD’yi İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin
Cerrah’a sunduklarõnõ açõkladõ. Önsel, “Söz konusu
CD’de gerçek bütün çıplaklığıyla ortadadır. ‘Ümra-
niye bombalarõ’ çatıdan değil, karakoldan çıkmıştır.
Bombaları F tipi tertipçiler masaya dizmiştir” dedi.
Önsel, dün Vatan Caddesi İstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü önünde yaptõğõ basõn açõklamasõnda, CD’nin Ergene-
kon tertibinin somut delili olduğuna işaret etti. Önsel,
davanõn adõnõn Ergenekon olduğunu savcõ Zekeriya
Öz’ün ilk kez 21 Ocak 2008 tarihinde açõkladõğõnõ an-
cak F tipi tertipçi polislerin ise CD’de de ortaya çõktõğõ
üzere 12 Haziran 2007’de davanõn adõnõn “Ergenekon”
olduğunu konuşmalarõnda itiraf etiklerini belirtti. Önsel
“Şimdi görev yapma sırası İstanbul Emniyet Müdü-
rü Sayın Celalettin Cerrah’tadır.” diye konuştu.