Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 25 NİSAN 2009 CUMARTESİ
8 DİZİ
Yabancõ ülkelerden silah, askeri eğitim, para, yiyecek ve giyecek yardõmõ alan Ermeniler, Türk ve
öteki Müslüman mahallelerine, köylerine ve kentlerine saldõrdõlar, geniş çapta toplu kõyõmlar yaptõlar
Mahallelerde katliam
tüğü açmazdõ. Erme-
ni silah gücü Osman-
lõnõn tüm ulaşõm yol-
larõna egemen olma-
larõna yetti. Örneğin,
Sõvas-Erzurum lojis-
tik geçeneği kullanõl-
maz duruma gelmiş-
ti. Uzun yollar ve ge-
niş cephe Ermeni sal-
dõrõlarõna karşõ savu-
nulamõyordu. Türk-
lerin artan korkusu
Van’daki toplu kõyõ-
mõn, kenti ele geçir-
me örneğinin ve burayõ Osmanlõ
egemenliğinden ayõrarak orada
Rus askerinin desteğiyle geçici
Ermenistan yönetimi oluşturul-
masõnõn Anadolu’da başka yerle-
re hõzla yayõlacağõydõ.
Bütün bu olaylarõn gerçekliği
tüm belgeliklerdedir. Ne var ki, bi-
linmesine karşõn örneğin Britanya
Hükümeti adõna dünya kamuoyu-
nu, özellikle savaşta hâlâ yansõz-
lõğõnõ sürdüren Amerika’yõ, dilediği
biçimde etkilemek için Türklere
karşõ kõsaca “Mavi Kitap” diye
anõlan bir cilt çõkarõldõ. Onda yal-
nõz ve yalnõz Ermenilerin ve Hõ-
ristiyan din yayõcõlarõ gibi yan-
daşlarõnõn mektup, yazõ, yakõnma
ve dedikodularõna yer verildi. Bu
Britanya yayõnõnõ “Mavi Kitaba
Yanıt” başlõğõyla eleş-
tiren kendi kitabõmõn
İngilizcesini New
York’ta ve Türkçesini
İstanbul’da yayõmla-
dõm.
Birinci Dünya Sava-
şõ’nda Ermenilerin kan
döktüklerine ilişkin Ba-
tõ çevrelerinde de birta-
kõm şeylerin yazõlmasõ
için (aşağõda sözünü
edeceğim ve kural-dõşõ
kalan bir örnek dõşõnda)
uzun süre beklemek ge-
rekiyordu. Stephen Pope ve Eli-
zabeth-Anne Wheal adlõ iki İn-
giliz yazarõ 2003’te basõlan ve
“Birinci Dünya Savaşı’nın Söz-
lüğü” adlõ önemli çalõşmalarõnda
“Türk ordusu seferberlik ha-
zırlığı içindeyken Ermenilerin
doğuda Ermeni olmayan 120.000
kişiyi boğazladıklarını” yazdõ ve
Nisan 1915’te Van’õ ele geçirerek
orada geçici yönetim kurduklarõnõ
ve 1917’den sonra “bir 50.000 da-
ha” öldürdüklerini ekledi. Bu İn-
giliz kaynağõ 120.000 kişinin sö-
zünü ederken onlar için “öldürme”
değil, öldürmenin daha yabanõl
biçimi olan “boğazlama” sözünü
seçmişlerdir.
Yukarõda değindiğim kural dõşõ
yayõn o yõllarõn bilinen yazarla-
rõndan C.F. Dixon-Johnson’un
1916’da yayõmladõğõ “Ermeni-
ler” adlõ kitabõdõr. Türkler 1914’te
başlayan savaşta düşman konu-
munda olmakla birlikte onlara kar-
şõ yansõz ve doğrulukla tavõr alõn-
masõ gerektiğini savundu. Dixon-
Johnson’un bu kitabõnõ değerlen-
diren ve tanõtan kendi kitabõmõ da
yirmi küsur yõl önce birkaç dilden
yayõmlamõştõm. “Özür” imzacõlarõ
bize kendilerinden çok daha fazla
hakça davranan bu kaynağõ ya da
benim onu tanõtan yayõnõmdan
herhangi birini okudular mõ?
Türklere karşõ savaşan Ermeni-
lerle onlarõn Ruslar, İngilizler ve
Fransõzlarla her yönden yakõn bağ-
larõ yadsõnamaz. Ermeniler, kendi
itiraflarõyla toplam “200.000’lik”
ya da “200.000’den fazla” silah-
lõ kişiden oluşan ordular kurdular
ve Türklere karşõ, kendi sözcükle-
riyle, “ya bağımsız birimler ola-
rak ya da Rus, İngiliz ve Fransız
orduları içinde” Kafkas, Sina ve
Suriye cepheleriyle bunlarõn çev-
relerinde yõllarca çarpõştõlar.
Yabancõlar onlara silah, askeri
eğitim, para, yiyecek ve giyecek
verdi. Böylece donanarak Türk ve
öteki Müslüman mahallelerine,
köylerine ve kentlerine saldõrdõlar,
geniş çapta toplu kõyõmlar yaptõlar,
baltalama ve kundaklama eylem-
lerini sõklaştõrdõlar ve resmi kamu
görevlilerini tek tek öldürdüler.
Öyle ki, kimi kanlõ eylemleri Rus
ve Fransõz subaylarõnõn protesto-
larõna bile neden oldu.
Ermeni tehdidi, tehlikesi
Osmanlõ yönetimiyle onun savaş
alanõndaki sorumlularõnõn, bu olay-
larõ, üstünde durmaya değmeyecek
önemsiz eylemler gibi gördüğü
savunulamaz. Tam karşõtõ, Erme-
ni çevrelerinde silah barõnaklarõ,
birkaç dilde şifre anahtarlarõ ve Rus
altõnõ ele geçirildi.
Bir azõnlõğõn başkaldõrmasõ, sal-
dõrõlar ve toplu kõyõm yoğunlaş-
makta ve artmaktaydõ. En az o de-
recede önemli olan, üç ordunun da
dayandõğõ ulaşõm yollarõnõn yeni ve
çok büyük ölçüde Ermeni tehdidi,
tehlikesi, giderek egemenliği altõ-
na girmiş olmasõydõ.
1915 Mart ayõnõn ortasõnda do-
ğuda birbirinden uzak ve koruma-
sõz Müslüman köylerine saldõrõlar
başladõ. Bu bölgelerde Osmanlõ
askerinin koruma önlemleri alma-
yõşõ da Ermenilerin er ya da geç or-
tadan kaldõrõlmasõ için daha önce
yapõlmõş bir tasarõ olmadõğõnõ gös-
termeye yarar. Ermeniler eylem
alanõnõ öylesine boş bulmuşlardõ ki,
ordudan kaçan kimi Ermeniler
Türk jandarmalarõ öldürünce olay-
lar hõzla tõrmanmaya yüz tuttu.
Van’da ayaklanan ve Müslüman
mahallelerini basõp orada oturanlarõ
ya öldürüp ya da göçe zorlayan si-
lahlõ Ermeniler 14 Nisan 1915’te bu
kentin önemli bölümlerini ele ge-
çirdiler, devletten ayõrdõlar, kendi
yönetimlerini kurdular ve işgalci
Ruslarla işbirliğini pekiştirdiler.
Kanlı eylemler yoğunlaştı
O tarihte İstanbul’da ABD Bü-
yükelçisi olarak bulunan Henry
Morgenthau, Sr. kendi Dõşişleri
Bakanlõğõ’na 25 Mayõs 1915’te
yolladõğõ yazanakta “25.000 si-
lahlı Ermeninin Van’ın bir bö-
lümünü ele geçirdiğini” belirtti.
Kanlõ ve işgalci Ermeni eylemleri
bundan sonra daha da yoğunlaş-
mõştõr. O denli ki, Sõvas Valisi 22
Nisan 1915 tarihli iletisinde koru-
masõz Müslüman kõrsal bölge in-
sanlarõnõn yaşamlarõnõn tehlikede
olduğunu yazmõştõr. Olaylar Di-
yarbakõr ve Zeytun gibi başka
merkezlere de sõçramõştõr. Bu çer-
çevede Ermeniler İskenderiye Kör-
fezi’nde dolaşan İngiliz savaş ge-
mileriyle temas ederek askerleri
Adana ve çevresine ayak bastõkla-
rõ anda, (önce 25.000, sonra da
15.000 eklemeyle) toplam 40.000
silahlõ Ermeninin yardõmlarõna ko-
şacaklarõnõ bildirmişlerdir.
Destekler 4. Ordu’yu
zor durumda bıraktı
Böylesine bir destek özellikle 4.
Ordu’yu çok zor durumda bõraka-
cağõ gibi, 3. Ordu’nun gerisini de
yeni bir tehlikeye atacaktõ.
Bu bilgiler savaştan sonra Ver-
sailles toplantõlarõna katõlan Er-
meni Ulusal Kurulu’nun başkanõ
Bogos Nubar’õn belgelerini bir
araya getiren V. Ghazarian adlõ
Ermeni yazarõn kitabõndadõr.
“Özür” imzacõlarõ kendi kişisel ka-
rarlarõnõ vermeden önce bu Erme-
ni yayõnõnõ elden geçirdiler mi?
Türk komutanlarõn bu yoğun
gelişmeler õşõğõndaki büyük kaygõsõ
savaşmak zorunda olan üç orduyu
da besleyecek lojistiğin içine düş-
Özetle, emperyalist ülkelerin yayõnlarõnda
egemen olan eğilim Türklerin Ermeni tehdidi-
ni abarttõklarõ eksenindedir. Oysa, Ermenilerin
çeşitli emperyalist devletlerin destekleriyle si-
lahlõ saldõrõlarõ toplu kõyõmlara yol açmõş ve üç
Türk ordusunun da ulaşõm yollarõnõ tõkamõş, iş-
lemez duruma sokmuştur. Ermeni azõnlõğõn ye-
rini değiştirme olayõ bunun sonucudur.
Doğu Anadolu’daki kanlõ Ermeni olaylarõn-
dan ötürü Türklerin karşõlaştõklarõ güçlüğün çö-
zümü hemen onlarõn yerlerini değiştirme se-
çeneğinde toplanmadõ. Bu yol seçeneklerden bi-
riydi ve olaylarõn gelişmesi nedeniyle daha son-
ra uygulandõ. Enver Paşa 2 Mayõs 1915’te Da-
hiliye Nazõrõ Talât Bey’e yolladõğõ o zaman-
ki “çok gizli” yazõda Ruslarõn sõnõrlarõ içinde-
ki Müslüman halklarõ çõplak bir durumda sõ-
nõrlarõmõz içine sürdüklerini ve hem buna tep-
ki göstermek hem de Van’daki Ermeni “isyan
yuvası”nõ dağõtmak için, ya Ermenileri Rusya
içine yollamayõ ve onlarõn yerine gelen Müs-
lümanlarõ yerleştirmeyi ya da Ermenileri Ana-
dolu içinde dağõtmayõ önermiş, kendinin bu iki
şõktan birincisini yeğlediğini belirtmiş, ancak
kararõ ilgili bakana bõrakmõştõ. Enver Paşa’nõn
Ermenileri herhangi bir kõyõm biçiminde orta-
dan kaldõrmaya yönelik eski ya da yeni dü-
şüncesinin olmadõğõ bu kişisel seçeneğinde de
görülebilir.
Sonunda “tehcir” diye anõlan yer değiştirme
kararõ ağõr bastõğõnda, Osmanlõ yöneticileri İn-
gilizlerin ve İspanyollarõn bunu daha önce
uyguladõklarõnõ iyi biliyorlardõ. İngilizlerin uy-
gulamasõ Güney Afrika’da 1899-1902’de yer
alan Boer Savaşlarõyla bağlantõlõdõr. İngilizler
günümüz deyimiyle “gerilla” yöntemlerine baş-
vuran Boer’lerin 120.000’ini konutlarõndan
ve işyerlerinden söküp toplama yerlerine yol-
ladõlar. Burada bir bölümü hastalõktan ve ba-
kõmsõzlõktan öldü. Osmanlõ askeri yetkilileri Bo-
er Savaşlarõ’nõ iyi incelediler. Karar düzeyin-
de olan yüksek rütbeli Osmanlõ subaylarõ bu ko-
nuyu bilen Alman generali Colmar von der
Goltz ile de bağlantõ kurarak bilgi topladõlar.
İspanyol İmparatorluğu her iki okyanusta bir-
takõm adalar üstünde sömürge yönetimi kurduğu
dönemde, Küba halkõ bu devlete karşõ ayak-
lanmõştõ. Sömürgeci devletin bu adadaki vali-
si General V. Weyler de 1895’te başkaldõrmõş
olanlarõ bir süre sonra yerlerinden ederek İs-
panyollara zarar vermeyecek noktalarda topladõ.
Van’daki başkaldırmalar
Türklerin kendi yakõn tarihlerinde de sõnõrlõ
yer değiştirme olaylarõ vardõ ve bu olaylar iç-
te ve dõşta olumsuz tepkiler doğurmamõştõ. Ör-
neğin, Osmanlõ yönetimi 1912-13 Balkan Sa-
vaşlarõ’nda kimi Bulgar ve Yunan kökenlileri
Türk askerine zarar verebilecek yerlerden çe-
kerek Asya toprağõna geçirdi ve Batõ Anado-
lu’da belirli yerlere yerleştirdi. Birinci Dünya
Savaşõ’nõn ikinci yõlõnda Gelibolu Rumlarõnõ da
Çanakkale’deki çatõşmalarda düşmana yara-
yacak eylemlere katõlmalarõnõ engellemek ama-
cõyla Asya toprağõna geçirdi. Doğu Anado-
lu’daki Ermeni konumuna benzemeyen iki
öğe mesafelerin kõsa ve Batõ Anadolu toprağõ-
nõn verimli olmasõydõ.
“Tehcir” hem başka yerlerde uygulanmõş,
hem de Türkler iki, üç yõl öncesinde kimi yurt-
taşlarõna yer değiştirtmişler ve devleti güç du-
ruma sokacak iç ve dõş tepkiler de olmamõştõ.
Ermeni ayaklanmasõnõ ciddiye alanlarõn kork-
tuklarõ gibi, Van’dakine benzer başkaldõrmalar
Güneydoğu Anadolu’da birkaç yerde de ken-
dini gösterdi. Hemen ardõndan, 25 Nisan
1915’te, Britanya ve Fransõz zõrhlõlarõ, içlerin-
de bu ülkelerin sömürgelerinden toparlanmõş as-
kerleri de taşõyarak Gelibolu’nun önünde be-
lirdiler. Doğuda yenilenen Rus saldõrõsõ da onu
izledi.
Bu gelişmelerde Osmanlõ Ermenilerinin,
nerede olurlarsa olsunlar, Türklerin karşõsõnda
yer alanlara etkin destek vereceği kuşkusuzdu.
Doğuda ve güneyde Türkler daha fazla saldõ-
rõya uğrayacak, üç Osmanlõ ordusu da Ermeni
başkaldõrmasõnõn içine daha fazla çekilecek ve
savaşan Türklerin ulaşõm yollarõyla bağlantõlarõ
büsbütün kopacaktõ. Yer değiştirme kararõ sa-
vaştan önce ya da savaş sõrasõnda bir azõnlõğõ yok
etmek amacõyla yapõlmõş bir tasarõ ya da onun
parçasõ değil, gitgide büyüyen askeri bir soru-
na bir çözüm olarak gündeme geldi ve devlet
açõsõndan o amaçla uygulandõ. Doğu’daki Er-
meni komutanõ Pastırmacıyan’õn kendi kita-
bõnõn başlõğõ bile 1914-18 Savaşõ’nõ Britanya-
Fransõz-ABD cephesinin kazanmasõnda Ermeni
silahlõ yardõmõnõn büyük payõ olduğunu yazõ-
yor. Bu gerçeği görmezden gelmek şu sõrada içi-
mizden birilerine mi düştü?
-BİTTİ-
Ermenilerin çeşitli emperyalist devletlerin destekleriyle silahlı saldırıları toplu kıyımlara yol açmış ve üç Türk ordusunun da ulaşım yol-
larını tıkamış, işlemez duruma sokmuştur. Sina yarımadası; Kudüs ve çevresinde Türklere karşı savaşan Ermeniler İngiliz üniformasıyla.
‘Ermeni meselesi hâkim sınıfların işi’
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokratik
Haklar Federasyonu Şubesi’nin yaptõğõ eylemde,
Ermeni sorununu hâkim sõnõflarõn kendi çõkarlarõ için
yarattõğõ, günümüzde de bunu iyi kullandõğõ belirtildi.
Federasyonun Adana Şubesi’nden bir grubun İnönü
Parkõ’nda gerçekleştirdiği eylemde konuşan Cemal
Doğan, “Emperyalist ve haydutlar ve Ermeni
ulusundan emekçileri ezen Ermeni hâkim sõnõflarõ,
kendi çõkarlarõ için gerçekleri saptõrarak kullanmak
istemektedir. Ermenilerin yaşadõğõ bu trajik durumun
rantõnõ, ne emperyalistlere ne de Ermeni hâkim
sõnõfõnõn yemesine izin vermeyelim. Cezayir’de aynõ
tutumu benimseyen Fransa, Irak’ta aynõ tavrõ
sergileyen ABD, istedikleri kadar sözde ‘Ermeni
Soykõrõmõ’nõ tanõsõnlar, bu kabul onlarõn sicilini
kesinlikle paklamaz” dedi.
ÇÜ’de asistan eylemi
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğitim-Sen ve
Çukurova Öğretim Elemanlarõ Derneği’nin çağrõsõyla
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Kütüphanesi önünde
toplanan araştõrma görevlileri, akademisyenler ve
öğrenciler, 2574 sayõlõ YÖK Kanunu’nda araştõrma
görevlilerinin istihdamõnõ düzenleyen 50/d
maddesinin iptalini istedi. Lisansüstü eğitimini
sürdüren ve 50/d maddesine göre istihdam edilen
araştõrma görevlilerinin 33/a maddesi kapsamõna
alõnmasõnõ isteyen göstericiler adõna konuşan Eğitim-
Sen Adana Şube Başkanõ Güven Boğa, “12 Eylül
askeri rejiminin artõğõ YÖK, üniversiteleri piyasa
süreçlerine dahil etmeye çalõşõyor” dedi.
Tutuklu sayısı 23’e yükseldi
ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale’nin Lapseki ve
Gelibolu ilçelerinde 14 yaşõndaki kõz çocuğuna cinsel
istismarda bulunduğu iddiasõyla gözaltõna alõnan 37
kişiden 16’sõ daha tutuklandõ. Lapseki İlçe Jandarma
Karakolu’ndaki işlemlerinin ardõndan tutuklama
istemiyle savcõlõğa gönderilen 17 zanlõdan biri serbest
bõrakõlõrken diğerleri “küçük yaştaki kõz çocuğuna
cinsel istismarda bulunmak” suçundan tutuklandõ.
Böylece, olayla ilgili olarak tutuklananlarõn sayõsõ
23’e yükseldi.
Hıfzı Topuz’a ödül
KASTAMONU- Cumhuriyet) - İstanbul Bilim
Kültür ve Sanat Derneği 1. yõlõnõ Caddebostan
Kültür Merkezi’nde düzenledikleri bir törenle
kutladõ. Dernek kutlama kapsamõnda, Edebiyat Özel
Ödülü’ne Hõfzõ Topuz’u, Yerel Basõn Kültür ve
Sanat Ödülü’ne Kastamonu Gazetesi’ni değer gördü.
Kültüre katkõlarõndan dolayõ Kadõköy Belediye
Başkanõ Selami Öztürk’e de kültür ödülü verildi.
Törende bir konuşma yapan Topuz, “Bana bu ödülü
edebiyat ile ilgili olarak değil de Atatürk ile ilgili
yõllardõr yazdõğõm yazõlardan dolayõ verdiğinizi
düşünüyorum. Zira Atatürk hayranõ birisi olarak
yaşadõm. Aynõ zamanda bu ödülü mesleği uğruna
can veren tüm gazeteci arkadaşlarõm adõna
alõyorum” dedi. (Fotoğraf: MİNE ÖZGÜR)
Bebeklerde işitme kaybı
İZMİR (AA) - Yeni doğan her bin bebekten 1 ila
3’ünde görülen doğuştan gelen işitme kayõplarõnõn
özel ve kamu hastanelerinde uygulanan “otoakustik
emisyon testi” ile kolayca tespit edilip tedavi
edildiği, böylece konuşma bozukluklarõ, sosyal
gelişme geriliği ve kavramsal gelişme geriliği gibi
sorunlarõn önüne geçildiği bildirildi. Efes Kulak
Burun Boğaz Dal Merkezi doktorlarõndan Opr. Dr.
Muhittin Dadaş, erken tanõnõn önemine işaret ederek
Türkiye’de, özellikle de doğu illerinde çalõşan sağlõk
personeline iş düştüğünü, onlarõn anne ve babalarõ
uyarmasõ, aydõnlatmasõ gerektiğini bildirdi.
Çocukların diş sağlığı
İstanbul Haber Servisi - Beslenme
alõşkanlõklarõna bağlõ olarak artan asit miktarõ, diş
minesinin yumuşamasõna ve aşõnmaya daha meyilli
hale gelmesine yol açarak geri döndürülemeyen
hasarlar oluşturabiliyor. Glaxo Smith Kline (GSK)
ilaçlarõ tarafõndan yapõlan açõklamada, asit
erozyonunun son yõllarda sõklõğõ artan ve giderek
büyüyen bir ağõz bakõm problemi olduğu, bunun
yalnõzca asitli içeceklerden olmadõğõ belirtilerek
“Sağlõk deposu olan portakal, greyfurt gibi birçok
meyve, meyve suyu, sirke, gazlõ içeceklerde bulunan
yüksek orandaki asit, diş minesi yüzeyinin
yumuşamasõna ve zamanla da diş minesinin
aşõnmasõna sebep oluyor” denildi.
İzmir’de karaciğer nakli
İZMİR (Cumhuriyet) - Karaciğer yetmezliği
teşhisi konulan Gülümser Özenç (29), yeğeni Aytek
Alptekin’den (26) alõnan karaciğer dokusuyla
sağlõğõna kavuştu. Ege Üniversitesi Tõp Fakültesi
Hastanesi’nden yapõlan yazõlõ açõklamaya göre,
kendisine 9 yõl önce karaciğer yetmezliği teşhisi
konulduğunu belirten 1 çocuk annesi Özenç’e, ilaç
tedavilerinin sonuç vermemesi üzerine organ
nakline karar verildi. Doç. Dr. Murat Kõlõç
başkanlõğõndaki ekip tarafõndan gerçekleştirilen
operasyonla, Gülümser Özenç’e, yeğeninin
karaciğer dokusu nakledildi.