16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Evet, Cumhuriyet Mitingleri Yeniden... Elinizde tuttuğunuz, adını Mustafa Kemal’in koyduğu gazetenin varlık nedeni Cumhuriyeti koruyup kollamak. Korunması ve kollanması gereken yalnız bizim Cumhuriyetimiz, bizim demokrasimiz değil. Bütün demokrasilerin korunmaya gereksinimi var. Cumhuriyeti cumhur korur. Türkiye’de Cumhuriyet ne zaman tehlikeye düşse, onu koruyacak refleks hemen harekete ge- çiyor. Bu gerçeği kimileri Cumhuriyet karşıtı hareket- leri askeri darbe ile geriletmek olarak algılıyorlar- sa da, bu düşünce gerçeği yansıtmıyor. Çünkü son irdelemede darbeler, Cumhuriyeti ko- ruma amacına yönelik bile olsa zarar veriyorlar. Ayrıca Cumhuriyetler yalnızca dış tehlikelere kar- şı silahla korunurlar, iç tehditlere karşı değil. Cumhuriyet ve demokrasinin gerçek koruyucusu cumhurun demokratik, sivil, laik bilincidir; onun yaygınlığı ve yoğunluğuyla düz orantılıdır cum- huriyet ve demokrasinin gücüdür. 2007 baharında, bu sivil, laik, demokratik bilinç alanlara yansıdı; milyonu aşkın kişi Ankara, İs- tanbul, İzmir’de alanları doldurup taşırdı. Gerçekleştiği anda büyük yankı yapan Cum- huriyet mitinglerinin, birkaç ay sonraki seçimler- de sandığa yansımaması, onların önemlerinin yeterince anlaşılamamaları, gereğince değerlen- dirilememeleri sonucunu doğurdu. Cumhuriyet mitinglerinin 2007 seçimlerinde sandığa yansıyamamalarının nedenlerini başka bir yazıda irdeleyeceğim. Ama 2009 koşullarının 2007’den daha değişik olduğunu da belirtmek gerek. Yine 2009’da Cumhuriyetin, tıpkı 2007’de olduğu gibi bu kez başka kılıkta bir tehdit ile karşı karşı- ya olduğunu da vurgulamalıyız. Şimdi ADD yönetiminin 17 Mayıs’ta, Anka- ra’da yeni bir Cumhuriyet mitingi hazırlığı içinde olduğu haberini alıyoruz. Kuşkusuz, şeriata da, darbeye de karşı olan si- vil demokratik bilincin bir kez daha tezahür etmesi ve yasalar çerçevesinde kendini somut bir biçimde göstermesi yararlıdır. Bu mitinglerin düzenlenmesi, bugün dünden de daha zordur. Çünkü o mitingleri düzenleyen ka- naat önderlerinin çoğu, belki de salt bu nitelikle- ri açısından içeri alınmışlardır. Yaratılan korku imparatorluğunun katılımı azal- tacağı görüşü ise ne kadar doğrudur bilinmez. Çünkü ÇYDD’ye yönelik saldırılardan sonra bu ku- ruma artan ilgi ve destek, o hesapların doğru ol- madığını göstermiştir. Bu bakımdan mitinglerin organizasyonu ve ka- tılım yoğunluğu önündeki engellerin aşılmaz ol- madığını belirtmek gerek. Ancak, bu mitinglerin yeniden düzenlenmesinin yararından söz ederken, bunların iki yıl öncesinin “tıpkısının aynısı” tekrarı olmasını kastetmiyo- rum. Kuşkusuz demokrasiyi zedeleyen ve ilke bazında karşı olduğumuz davranışlara tavrımızı koymamız gerekir. Ancak unutmamalıyız ki, şu anda demokrasi ve Cumhuriyetimizi tehdit eden etkenlerden biri de, toplumun bilerek içine itildiği bölünmüşlüktür. Cumhuriyet mitinglerinde, büyük tehlike olan bu bölünmüşlüğü, parçalanmışlığı teşvik edip arttı- racak her türlü slogan, söz ve davranıştan kaçı- narak, kimseyi dışlamadan, herkesi, korunması amaçlanmış hukuk devletinin çevresinde birleş- meye çağıracak sivil demokratik laik bilincin, Cumhuriyetin karşıtlarının önünde etkin bir zinde güç oluşturacağı kesindir. Bu güç, ayrılıklarımızı değil, birleşip bütünleşti- ğimiz demokratik ilkeleri vurgulayarak arttırılabi- lecektir. Çağrı, demokratik, laik Cumhuriyet çevresinde kimseyi dışlamayan, mümkün olan en geniş bir- lik çağrısı olmalıdır. [email protected] Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kõlõç, denetlenmeyen siyasi iktidarõn yaratacağõ tehlikelere dikkat çekti ‘İktidar sõnõrlandõrõlmalõdõr’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kılıç, sõnõrlandõrõlmayan iktidarõn hak ve özgürlükler için ciddi tehlike teş- kil ettiğine işaret ederek, “Demok- rasilerde elbette egemenlik halka ait olmakla birlikte egemenliği kulla- nan siyasi çoğunluğun otoritesi de sı- nırsız değildir” dedi. Kõlõç, siyasile- rin ilgi alanõ haline getirilen din ve vic- dan özgürlüğüne ilişkin sorunlar çö- zülmedikçe siyasetin dinden beslen- mesinin de kaçõnõlmaz olacağõnõ kay- detti. Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş yõldönümü ve KDV hariç 55 milyon 600 bin TL’ye mal olan yeni hizmet bi- nasõnõn açõlõşõna, Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül, Başbakan Tayyip Erdo- ğan, yüksek yargõ organlarõ başkan ve temsilcileri katõlõrken, Yargõtay Cum- huriyet Başsavcõsõ Abdurrahman Yalçınkaya katõlmadõ. Başkan Kõlõç açõlõş konuşmasõnda, demokratik ana- yasalarõn en önemli işlevinin siyasi ik- tidarõ etkili bir şekilde sõnõrlandõrmak suretiyle bireyin hak ve özgürlükleri- ni korumak olduğunu belirtti. Kõlõç, “Bireysel özgürlükler ancak otori- tenin kullanım alanının hukuk ku- rallarıyla belirlendiği ve sınırlandı- ğı durumlarda güvence altına alı- nabilir. Tarih sınırlandırılmayan iktidarın hak ve özgürlükler için çok ciddi bir tehlike teşkil ettiği haki- katinin canlı şahididir. Bu durum ço- ğunluk ilkesinin hâkim olduğu çağ- daş demokratik rejimler için de ge- çerlidir. Demokrasilerde elbette ege- menlik halka ait olmakla birlikte egemenliği kullanan siyasi çoğun- luğun otoritesi de sınırsız değildir. Buradaki sınır bireylerin hak ve öz- gürlükleridir” dedi. Kõlõç, insan onurunun ne başkalarõ- nõn temel haklarõ gerekçe gösterilerek geçersiz kõlõnabileceğini ne de ana- yasada ve siyasal yapõda egemen olan anayasal değerler gerekçe gösterilerek zayõflatõlabileceğini anlattõ. Din ve la- iklik kavramlarõnõn birtakõm siyasi ha- reketlere stratejik ve lojistik destek sağ- larken bireysel hak ve özgürlükler ala- nõnda ise daralmalara neden olduğu- nu kaydeden Kõlõç, siyasilerin ilgi alanõ haline getirilen din ve vicdan öz- gürlüğüne ilişkin sorunlar çözülme- dikçe siyasetin dinden beslenmesinin de kaçõnõlmaz olacağõnõ söyledi. Devlet organlarõnõn toplumun bir bö- lümünü kendine dost, bir bölümünü de düşman ilan ederek ayrõmcõlõğa sebep olamayacağõna işaret eden Kõlõç, “Toplumsal sorunlara ilişkin çözüm yolları hayata geçirilirken bir kesi- min zaferi diğer kesimin hezimeti bi- çiminde yaratılacak psikolojik or- tamlar, barışa ve demokrasiye kat- kı sağlamadığı gibi rövanş alma duygularını da tetiklemektedir. Ni- tekim sayısal çoğunluğun gücüne bağlı olarak her toplumsal sorunu karşı dengeler gözetilmeden ana- yasal norm bazında çözme girişim- leri, yakın zamanda onarılması çok zor tarihi hataların yapılması so- nucunu doğurmuştur” dedi. Parti kapatmalar... Siyasi parti kapatmalarõna değinen Kõlõç, şu değerlendirmeleri yaptõ: “Siyasi partilerin temelli kapa- tılmasına ilişikin yaptırım kaldı- rılmamalı, ancak kapatma öncesi aşamalarda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde belirtilen standart- lara uygun çerçevenin çizilmesi ön- celikle benimsenmeli; terör, şiddet, baskı içeren eylem ve söylemler ile barışçıl çözümler birbirinden ayrı- larak uygulanacak yaptırımlar ge- Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş yõldönümü ve yeni hizmet binasõnõn açõlõşõ nedeniyle düzenlenen törende konuşan Haşim Kõlõç, demokratik anayasalarõn en önemli işlevinin siyasi iktidarõ etkili bir şekilde sõnõrlandõrmak suretiyle bireyin hak ve özgürlüklerini korumak olduğunu belirtti. Kõlõç, Ergenekon davasõyla yeniden gündeme gelen yargõyõ yönlendirme çabalarõna da dikkat çekerek, “Yargõ kararõ olmadan suçlu ilan edilen insanlarõn onurlarõ yok edilmektedir. Bu bir insanlõk suçudur” dedi. ciktirilmeden düzenlenmeli ve ka- patma davaları demokratik siyasi hayatı biçimlendirme aracı olmak- tan çıkarılmalıdır.” Ergenekon yorumu... Kõlõç, Ergenekon davasõyla yeniden gündeme gelen yargõyõ etkileme ve yönlendirme çabalarõna da dikkat çe- kerek şunlarõ kaydetti: “Her önemli davada yargı siyasi düşüncelerle kuşatılmakta, mah- keme hâkimlerinden önce, medya ve siyaset dünyasının yargıçları ka- rarlarını vererek davayı sonuçlan- dırmaktadır. Mahkemeleri yön- lendirme ve etkileme çabaları ile hâ- kimlerin ve savcıların özel hayat- larının didiklenerek vicdani kana- atlerinden uzaklaştırma gayretleri suçtur. Savcılarımızın işlenen bu suçlara karşı hareketsizliği düşün- dürücü ve üzücüdür. Yargı kararı olmadan suçlu ilan edilen insanla- rın onurları yok edilmektedir. Bu bir insanlık suçudur. Yasaları uy- gulama aşamasındaki özensizlik- ler insanların haysiyet ve şerefi üzerinde onarılması güç yaralar açmaktadır. İnsan onuru ve kişi do- kunulmazlığı, insan hakları siste- minin ve insan hakları bildirilerinin en önemli dayanağı ve anayasanın da üstünde yer alan tek değerdir. Yok edilen insanlık onurunun do- ğurduğu öfke, demokrasiden ve hukuk devletinden intikam alma duygusuna dönüşmeden gerekli olan her türlü düzenleme acilen yapılmalıdır.” Mahalle baskısı örneği Yargõnõn siyasi kuşatma altõnda ol- duğunu söyleyen Kõlõç, şunlarõ kay- detti: “Hâkimin verdiği veya vere- ceği hoşa gitmeyen kararlar ne- deniyle içinde yaşadığı sosyal çev- reden dışlanma korkusu, meslek onuru ile asla bağdaşmayan bir duygu olup, bu mahalle baskısın- dan kendini kurtarması, tarafsız- lığına yapacağı en önemli katkı olur... Anayasanın 138. madde- sinde, açıkça, ‘Hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargõ yetkisinin kul- lanõlmasõnda mahkemelere ve hâ- kimlere emir ve talimat veremez; ge- nelge gönderemez; tavsiye ve tel- kinde bulunamaz’ denilmesine rağ- men, yargıyı etkileme ve yönlen- dirme çabaları halen devam et- mektedir.” Yargõ reformuna da değinen Kõlõç, Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçe- ker’in önceki gün TBMM’deki re- sepsiyonda karşõ çõkmasõna karşõn, Anayasa Mahkemesi’ne “anayasa şi- kâyeti, bireysel başvuru” için yar- gõsal değişikliklerin yapõlmasõnõ da istedi. ‘Seçim barajı olmasın’ Haşim Kõlõç, seçimlerde uygulanan yüzde 10’luk seçim barajõ ile siyasi partilere Hazine’den yapõlacak mali yardõm için öngörülen en az yüzde 7’lik oy barajõnõn demokratik rejimin katõlõmcõlõğõyla ve hakça dağõtõm il- kesiyle açõklanamayacağõnõ belirterek “Bu düzenlemeler demokratik ka- tılımcılığın özünü zedelemeden de- ğiştirilmelidir” dedi. ERDOĞAN’DAN DEĞİŞİM MESAJI ‘Mahkemenin mevcut yapısı tartışılmalı’ “Anayasa Mahkemesi’nin mevcut yapõsõnõn günümüz ihtiyaçlarõnõ karşõlamakta yetersiz kaldõğõ” şeklindeki düşüncelerin son dönemlerde sõkça dile getirildiğine dikkati çeken Erdoğan, “Mevcut yapõnõn değiştirilmesinin, en başta Anayasa Mahkemesi açõsõndan olumlu sonuçlar doğuracağõ çeşitli vesilelerle ifade edilmektedir” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa değişik- liği için hazõrlõklarõ sürdüren Başbakan Tayyip Erdoğan, pakette Anayasa Mahkeme- si’nin yapõsõnõn değiştirilme- sine ilişkin bir düzenlemenin olabileceği sinyalini verdi. Erdoğan, Anayasa Mah- kemesi’nin yeni hizmet bi- nasõnõn açõlõş töreninde yap- tõğõ konuşmada, Anayasa Mahkemesi’nden siyasi par- tilere, Yargõtay ve sivil top- lum örgütlerine varõncaya kadar geniş bir toplumsal ke- simde acil bir anayasal dü- zenleme ve anayasal alanda yenilenme, tazelenme, gün- cellenme taleplerinin doğdu- ğunu söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu: “Anayasamızda ifadesini bulduğu şekliyle cumhuri- yetimize de demokrasimize de laikliğe de ruhu ve laf- zıyla birlikte sahip çıkma- lıyız. Milletimizin hukuka ve yargıya olan güvenini de ancak bu şekilde koru- yabiliriz. Türk yargısını ör- nek bir konuma yükselt- mek bütün vatandaşlara düşen bir görevdir. Ancak yargı mensuplarımız, siya- setçilerimiz bu konuda da- ha hassas olmalıdır.” “Anayasa Mahkeme- si’nin mevcut yapısının gü- nümüz ihtiyaçlarını karşı- lamakta yetersiz kaldığı” şeklindeki düşüncelerin son dönemlerde sõkça dile geti- rildiğine dikkati çeken Erdo- ğan, bu durumun son üç dö- nemden bu yana mahkeme başkanlõğõ görevini yürüten hukukçular tarafõndan da ifa- de edildiğini, kamuoyu nez- dinde tartõşõldõğõnõ söyledi. Erdoğan, “Mevcut yapının değiştirilmesinin, en başta Anayasa Mahkemesi açı- sından olumlu sonuçlar do- ğuracağı çeşitli vesilelerle ifade edilmektedir. Ancak değişikliğin gerekliliği, ma- hiyeti, kapsamı ve modeli konusunda farklı görüşler bulunduğunu da biliyoruz. Biz bu konuda her türlü görüşün, değerlendirmenin özgürce ifade edilmesin- den, tartışılmasından, ya- pıcı bir şekilde ele alınma- sından yanayız” dedi. Şehit yüzbaşı uğurlandı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Siirt’te mayõn patlamasõ sonucu yaralanan ve kaldõrõldõğõ hastanede yaşamõnõ yitiren Şehit Yüzbaşõ Çetin Ünsal, İzmir’de düzenlenen törenin ardõndan toprağa verildi. Ünsal için Bostanlõ Beşikçioğlu Camisi’nde gerçekleştirilen askeri törene Eski Genelkurmay Başkanõ Emekli Orgeneral Hilmi Özkök, Ege Ordusu Komutanõ Orgeneral Hayri Kõvrõkoğlu, İzmir Valisi Cahit Kõraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanõ Aziz Kocaoğlu, şehit askerin ailesi ve yurttaşlar katõldõ. Şehidin cenazesi daha sonra Kadifekale Şehitliği’nde toprağa verildi. Anadol’dan AİHM sorusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP İzmir Milletvekili Kemal Anadol, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle TBMM Başkanlõğõ’na sunduğu soru önergesinde, 2002 yõlõndan itibaren Avrupa Birliği İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne, Türkiye aleyhine ne kadar başvuru yapõldõğõnõ ve bunlardan kaçõnõn mahkemece kabul edildiğini sordu. Anadol, başvurularõn ve Türkiye aleyhine sonuçlanan dava sayõsõnõn azalmamasõnõn gerekçelerinin açõklanmasõnõ istedi. İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN [email protected] SAVCILARI SAVUNDU Şahin’den Kõlõç’a yanõt ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şahin, Ergenekon savcõlarõnõ eleştiren Ana- yasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kılıç’a, “Savcıların talimatlara göre hareket ediyorlarmış izle- nimini vermek haksızlık” diye tepki gösterdi. Kõlõç’õn, “yargının baskı altında tutulmaması için önlem alınması” yönündeki sözlerinin anõmsatõlma- sõnõn üzerine Şahin, yargõ bağõmsõz- lõğõ denilince akla hemen Adalet Bakanõ’nõn HSYK’de bulunmasõnõn geldiğini ancak çağdaş dünyada da iş- leyişin böyle olduğunu savundu. Er- genekon savcõlarõna yönelik eleşti- rilere de tepki gösteren Şahin, “Sav- cılarımız ve hâkimlerimiz delil durumuna göre kararlar vermek- tedirler. Bunların siyasi birer ka- rarmış gibi takdim edilmesi bana göre hâkimlerimize ve savcıları- mıza bühtandır. Sanki onlar zayıf karakterli insanlarmış da birtakım yerlerden aldıkları talimatlara gö- re hareket ediyorlarmış izlenimi vermek hâkim ve savcılarımıza en büyük haksızlıktır” dedi. BASINA ENGELE TEPKİ ‘Yanlõştan dönülmeli’ İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanõ Orhan Erinç, foto muhabirleri ile kamera- manlarõn, Anayasa Mahkemesi’ndeki yõldönümü törenine alõnmamasõna ilişkin olarak, “çoksesliliğin önüne siyasetçiler tarafından konulan engellerin, bu engellerin kaldırıl- ması için güvence sayılan bir hu- kuk kurumuna da yansımış ol- masının düşündürücü” olduğunu söyledi. TGC tarafõndan yapõlan açõkla- mada şöyle denildi: “Çokseslilik yayın organlarının birbirlerine benzemesi sonucunu yaratacak uygulamalarla sağlanamaz. Ak- reditasyon sınırlamasının, özgür- lüklerin güvencesi sayılan Ana- yasa Mahkemesi tarafından da geçerli kılınmaya çalışması umut kırıcıdır. Uygulamanın halkın bil- gilenme hakkını da sınırlamasının hukuksal yönü bir yana, foto mu- habiri ve kameraman arkadaşla- rımızın önce işlevselsizleştirilmesi ardından da işsizleştirilmesi tehli- kesi içinde barındırması da dik- katlerden uzak tutulmamalıdır.” ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÇALIŞMASI Paket için ilk toplantı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa değişik- liği için çalõşmalara başlayan AKP komisyonu dün ilk top- lantõsõnõ yaptõ. Toplantõda di- ğer partilerin de destek vere- bileceği, tartõşmalara neden olmayacak bir paket hazõr- lanmasõ görüşünü benimsedi. Pakette ideolojik tartõşmala- ra yol açabilecek düzenle- melerin yer almamasõ görüşü öne çõkarken; YAŞ kararla- rõnõn yargõ denetimine açõl- masõ, askeri harcamalarõn Sa- yõştay tarafõndan denetlen- mesi, Anayasa Mahkeme- si’nin yapõsõnõn değiştirilme- si gibi konularõn pakette yer almayacağõ belirtildi. Ancak Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn mahkemenin yapõsõy- la ilgili açõklamasõ nedeniyle bu konunun diğer partilerin desteğini alabilecek bir for- mülle gündeme getirilebile- ceği dile getiriliyor. Toplantõda, Cumhurbaşka- nõ Abdullah Gül’ün görev süresinin pakete konulacak bir geçici maddeyle çözülmesi düşüncesi ağõrlõk kazandõ.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle