23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 24 NİSAN 2009 CUMA 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR Kutlu Doğum Haftası İkilemi! Geçen yıl 9 Mayıs’ta bu köşede “ ‘Kutlu Doğum Haftası’ kimin?” başlıklı yazımızda “27 Nisan”da yapılacak Galatasaray- Fenerbahçe maçı öncesinde Hakan Şükür’ün “izleyicileri şiddetten uzak davranmaya” çağıran soylu davranışına yer vermiştik. Ardından da Şükür’ün demecinde şu alıntıyı yapmıştık: “Futbolda alınan sonuçlar, kimilerine göre önemli, kimilerine göre hayati önem taşıyabilir. Fakat biz öyle güzel bir haftanın içinde bulunuyoruz ki, bunun kıymetini bilmek durumundayız. ‘Kutlu Doğum Haftası’ içindeyiz ve ona layık olmalıyız. Peygamberimize layık olmalıyız. Çocuklarımızı, gençlerimizi de Peygamberimizin hoşgörüsü etrafında hayata hazırlamalı, yaşantılarımızı ona göre şekillendirmeliyiz.” Türk dinsel yazınında Süleyman Çelebi’nin “Mevlidi Şerifi” İslamiyetin Peygamberi Muhammet için yazılmış en önemli şiirsel yapıttır. Başta Muhammet’in doğum gününü “Mevlit Kandilinde” olmak üzere, çeşitli dinsel günlerde ve olaylarda okunur. Osmanlı Padişahı 2. Selim’in minarelerde “kandil” yaktırarak Muhammet’in doğum günü “pastadaki mumlar” gibi ışıl ışıl kutlatmaya başlatınca adı “Mevlit Kandiline” dönüşmüştü. “Doğum” anlamındaki Arapça “mevlit” sözcüğü dilimize pek çok türevlerini de sokmuştur. “Velet (çocuk)”, her ne kadar Türkçede tekil olarak kullanılsa da, “evlat (çocuklar)” bazı türevleridir. Kitaplar, Muhammet’in hicri takvime göre “rebiul-evvel” ayının 12. gecesi sabaha karşı doğduğunu yazarlar. Sünnilerden farklı olarak Şiiler, doğumu 6 gün sonrasına tarihlerler. Günümüzde “miladi” dediğimiz İsa’nın doğumuna bağlı takvime göre Muhammet 20 Nisan 571’de Mekke’de doğmuştur. Dolayısıyla 20 Nisan ile başlayan haftanın da Şükür’ün dediği gibi “Kutlu Doğum Haftası” olması doğaldır! Müslüman ülkelerde yalnızca Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanlığı, 1989’dan bu yana “Kutlu Doğum Haftasını” çeşitli etkinlikler ile “mevlidi” 20 Nisan olarak dondurarak kutluyor. Başkanlık, başlangıçta tarihi 20-26 Nisan olarak belirlemiş ancak, haftanın “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na” rastlaması nedeniyle özen göstererek tarihi sonradan 14-20 Nisan olarak değiştirmiştir. İslam dünyasında “Ramazan”, “Kurban” bayramları, her yıl “kameri (ay)” takvimi ile “miladi” takvim farkından dolayı 10 gün öne alınarak gerekleri yapılıyor. Bu uygulama Muhammet’in doğum günü olan “mevlit” kutlamaları için de geçerliydi. Birkaç yıl öncesi ve sonrasına göre 10 günlük kaydırmaya göre “mevlit” tarihleri şöyledir: Eğer “Kutsal Doğum Haftası” değişikliği yapılmasaydı “Mevlit Kandili” için bu yılki tarih 8 Mart olacaktı. Nitekim 7 Mart’ta Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, “8 Mart Pazarı Pazartesiye bağlayan gece Peygamberimiz Efendimiz Muhammed Mustafa (as)’ın hicri takvimle Mevlit Kandili’ni idrak edeceğiz” açıklamasını yaptı. Şimdi anlamadığım birkaç nokta var. Birincisi… Başkanlık, 8 Mart’ı “mevlit kandili” ilan ediyor, 14-20 Nisan arasını da “Kutsal Doğum Haftası” etkinliklerine ayırıyor. Gelecek yıl da 26 Şubat’ta Kandil, 14-20 Nisan’da Kutsal Hafta kutlanması ikilemi sürecek, demektir! Peki hangisi doğru? İkincisi… Biz yine Şükür’e dönelim! Şükür “Kutsal Doğum Haftasını” ne gün kutluyor? 27 Nisan’da! Diyanet’in takviminde böyle bir kutsal gün var mı? Yok! Ne var? Yazılı belgeye göre “27 Nisan” 1941’de Erzurum’un Hasankale ilçesinin Korucuk köyünde Ramiz Gülen Hocaefendi ile Rafia Hanım’ın “nur” gibi bir “veledi” oldu. Fethullah adı verildi. Kuran okumaktan, resmi okulu tamamlayamayan bu “nur” çocuğunun gerçekte doğum tarihi ilginç! 2. Dünya Savaşı’nın gündemde olduğu o yıllarda, köylerde bazı aileler erkek çocuklarını “askere geç gitsinler” diye nüfusa geç kaydettirirlerdi. “Nur” çocuğu Fethullah’ın gerçek doğum tarihinin, (bu rastlantı için sıkı durun), 10 Kasım 1938 olduğu pek çok internet sitesinde yer almaktadır. Ağlamaktan gözü şişmiş, evlenmekten utanç duymuş “nur” çocuğu, ABD’nin 21 Mart 1999’dan beri bağrına bastığı Fethullah 27 Nisan Pazar günü Pensilvanya Eyaleti’ndeki malikânesinde müritlerinin “kandil” yerine, Noel Ağacı’nın ışıltıları altındaki hediyeleri de anımsatan kutlamalarının yanı sıra, sunacakları 68 mumlu pastasını herhalde, her zamanki gibi ağlayarak, üfleyecektir. Bu arada Şükür de kendisine kuşkusuz bir kutlama iletisi gönderecektir. Üçüncüsü… Tam 20 Nisan’da Cumhuriyet’te Mahmut Lıcalı’nın ilginç bir haberi yayımlandı. Haberde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “kutlama etkinliklerini” benimseyen Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı 30 kent ve ilçedeki bazı okullarda “Kutlu Doğum Günleri” düzenlenmişti. Dördüncüsü… Peki, Şeker, Kurban bayramları, “mevlit kandili” her yıl “hicri” takvime göre on gün gerileyerek kutlanırken “Kutlu Doğum Haftası” neden “miladi” takvime göre kutlanıyor. Ve acaba “nur çocuğuna” daha ne kadar hizmet edilecek? Gazetelerde bir habere başlık atmak bir marifettir. Başlığı atacak kişinin bilgi birikimine sahip olması, haberi iyi okuyup sindirmesi ve konuyu can damarından vurması gerekir. Zaman olmuştur, çeşitli gazetelerde başlıklar ile haberlerin içeriği ters düşmüştür. Size iki örnek ver- mek istiyorum! Bi- rincisi dünkü Milli- yet’ten: “Başbakanlık Sözcüsü” iken bur- nundan kıl aldırmayan Akif Beki, “Sıkıyönetim Komutanı” gibi bazı gazetelerin muhabirlerinin Başba- kanlığa girmesini yasaklamıştı. Beki, bugün yandaş ba- sında değil, Aydın Doğan’ın Radikal gazetesinde köşe yazıyor. Milliyet’in değerli Genel Ya- yın Yönetmeni Sedat Er- gin gazetenin ana başlığına “Beki Kapattı, Hukuk Açtı” başlığını şim- şir harfler ile atmış. “Kızım sana söy- lüyorum gelinim sen anla!” anlamı- na gelen bu başlığı inşallah Doğan okumakla kalmaz, iletinin anlamını da doğru algılar! İkincisi… çarşamba günkü yan- daş Sabah gazetesinin başlığı… Er- genekon davası ile bağlantılı olarak sağda solda silah ve kemik ara- maya yönelik kazılar da dalga dal- ga arttı. Son kazı İstanbul Poyraz- köy’de eski İs- tanbul Belediye Başkanı Bedret- tin Dalan’ın “İS- TEK Vakfı”nın 19 yıl önce satın al- dığı ve sonradan “askeri bölge” ilan edilen bir arazide yapıldı ve çeşitli silahlar bulundu. Başbakan’ın damadının başrolde olduğu Sabah gazetesindeki başlık: “Da- lan’ın müthiş cephaneliği” Sanki silahlar Dalan’a aitmiş gibi saptırma bir başlık… Türk- çede ne derler: “Çamur at izi kalsın…” Ergenekon davasının temel felsefesi de bu değil mi? Oraya konulan silahlar hakkında Genelkurmay Başkanlı- ğı’nın yapacağı soruşturma sonu- cunu da öğrenmek isteriz! Helalim Gazete Başlıkları! Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 Şirin Abla Seninle yoldaşlığın onurunu, seni kaybetmenin acısını taşıyoruz omuzlarımızda... Şirin Cemgil, 25 Nisan 2009 Cumartesi günü 11.00’de İstanbul, Karacaahmet Sultan Cemevi’ndeki törenden sonra Karacaahmet Mezarlõğõ’nda, sevgilisi Sinan Cemgil’in yanõna defnedilecek. Yol arkadaşlarõn: Erdal Ağõrkan, Adnan Arslan, Aydõn Bulut, Gürsel Erdoğan, Müslüm Erdoğan, Sevim Erdoğan, Mete Gönültaş, Mustafa Güler, Aysel Karayakas, Oğuzhan Kayserilioğlu, Metin Kalaç, Sibel Kayserilioğlu, Özer Kõzõltan, Fatoş Öcal, Munzur Pekgüleç, Hikmet Sarõoğlu, Serkan Turhan, Güneş Ünsal MEHMET ZEYREK İSTANBUL EĞİTİMCİLER DERNEĞİ BAŞKANI MUSTAFA TÜRKEL TÜRK-İŞ GENEL SEKRETERİ HASAN KÜTÜK BİRLEŞİK KAMU-İŞ KONFEDERASYONU GENEL BAŞKANI PROF. DR. İZZETTİN ÖNDER İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ İSTANBUL EĞİTİMCİLER DENEĞİ EĞİTİM-İŞ İSTANBUL ŞUBELERİ EMEKÇİNİN KRİZE CEVABI AÇIK OTURUM TARİH: 25 NİSAN 2009-CUMARTESİ SAAT: 14.30 YER: İSTANBUL EĞİTİMCİLER DERNEĞİ TİYATRO SALONU ADRES: GUREBA HÜSEYİN AĞA MAHALLESİ (AKSARAY MAHALLESİ) VEZİR ÇEŞMESİ SOKAK NO: 3 (PERTEVNİYAL LİSESİ ARKASI) AKSARAY İLETİŞİM: 0212 525 13 00 GSM: 0546 241 35 82 - 0506 533 68 08 YÖNETEN KONUŞMACILAR DÜZENLEYİCİ KURULUŞLAR Ermeni medyasõ ve ABD, Ankara-Erivan ilişkilerinin kendi başõna ilerleyeceğini vurguladõ ‘Karabağ artõk önkoşul değil’ Dış Haberler Servisi - Türkiye ve Ermenistan’õn iki ülke ilişkilerinin normalleştirilmesi için bir yol hari- tasõ üzerinde anlaştõklarõ açõklama- sõ Ermeni basõnõ ve ABD tarafõndan “önkoşulsuz” uzlaşma yönünde adõm olarak yorumlanõrken, Azer- baycan, Ermeni askerleri toprakla- rõndan çekilmeden uzlaşma sağlan- masõna karşõ olduğunu tekrarladõ. Ankara’dan önceki gece saatle- rinde ilan edilen yol haritasõ anlaş- masõ dün Ermenistan tarafõndan tekrarlandõ. İki ülkenin ve arabulu- cu İsviçre Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn or- tak açõklamasõ olarak duyurulan metinde, “ilişkilerin normalleşti- rilmesi ve bölgesel barış ve istikrarın sağlanması için yoğun çaba gösteril- diği” ifade edildi. Metinde, ilişkilerin nor- malleştirilmesi için bir yol haritasõnõn be- lirlendiği ve üzerinde anlaşõlan zeminin olumlu bir bakõş açõsõ sunduğu kaydedildi. ABD Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan yapõlan yazõlõ açõklamada, “ABD uzun süredir normalleşmenin önkoşulsuz ve uy- gun bir zaman dilimi içinde gerçek- leşmesi yönünde tutum belirliyor” denilerek, iki hükümete de anlaşma sağ- lanan yol haritasõna bağlõ olarak ilerle- me çağrõsõ yapõldõ. ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clin- ton da yol haritasõnõn açõklanmasõndan saatler sonra iki ülkenin de uzlaşõ için ABD’nin desteğini istediklerini söyle- yerek, “Türkiye ve Ermenistan’ın iliş- kileri normalleştirme ve sınırların açılmasına yönelik adımlarının, ortak trajik tarihle yüzleşme konusunda daha olumlu bir ortam yaratacağına inanıyorum” demişti. Bu ifadelerle, ABD Başkanõ Barack Obama’nõn, Er- menilerin 1915 olaylarõnõ anma günü ilan ettikleri 24 Nisan konuşmasõna gön- derme yapan Clinton, Azerbaycan hü- kümetine Dağlõk Karabağ anlaşmazlõ- ğõnõn çözümüne destek olacaklarõ sözü verdiklerini de belirtmişti. Yol haritasının içeriği Yol haritasõnda sõnõrõn önce kõsa süre- ler için, 1 yõl içinde tam zamanlõ açõl- masõnõn, diplomatik ilişkilerin de aşamalõ olarak kurulmasõnõn öngörüldüğü belir- tiliyor. Ermenilerin soykõrõm iddialarõna kaynaklõk eden 1915 olaylarõyla ilgili or- tak tarih komisyonu kurulmasõ ve Erivan yönetiminin Türkiye’nin toprak bütün- lüğünü tanõmasõ da haritada yer alõyor. Yine de bağõmsõzlõk bildirgesinde Türkiye topraklarõ kastedilerek kullanõlan “Batı Ermenistan” ifadesini çõkarmayõ red- deden Ermeni tarafõ, hükümetler- arasõ bir mekanizmaya bağlõ olma- sõ şartõyla tarih komisyonunu kabul ediyor. Yol haritasõna göre, sõnõr ve diplomatik ilişkiler sorunlarõ za- man içinde Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan arasõndaki ilişkile- rin durumuna göre çözülürken, Er- menistan’dan işgal altõnda tuttuğu 7 Azeri bölgesinin 5’inden aşama- lõ olarak çekilmesi beklenecek. An- cak fiili bir Ermeni yönetiminin ilan edildiği Yukarõ Karabağ’daki so- rununun çözümü, bu yol haritasõnõn dõşõnda bõrakõlacak. Ermeni medyasõ da, yol harita- sõnda Azerbaycan ile Ermenistan arasõndaki Yukarõ Karabağ soru- nunun çözümünün önkoşul olarak yer al- madõğõnõ duyurdu. İnternet haber sitesi PanARMENIAN.Net, diplomatik kay- naklara dayandõrdõğõ haberinde, yol ha- ritasõnda önkoşul yer almamasõnõ, Oba- ma’nõn Ankara ziyaretinde vurguladõğõ- nõ hatõrlattõ. Haber sitesine konuşan Kü- reselleşme ve Bölgesel İşbirliği Analitik Merkezi Başkanõ Stepan Grigoryan, “yol haritası anlaşması imzalanması- nın, Erivan yönetiminin Karabağ so- rununu Ermeni-Türk ilişkilerinden ayırma amacına ulaşması” olarak yo- rumladõ. Grigoryan, Ermenistan’a kabul Sri Lanka’da çatışmaların şiddetlenmesi üzerine, ayrılıkçı Tamil gerillalarının denetimindeki kuzeydeki bölgelerden kaçan on binlerce sivil açlık ve hastalıkla boğuşuyor. Hükümet, çoğu yardım kuruluşunun sivillere yardım ulaştırmasını engellerken, uluslararası kuruluşlar Sri Lanka hükümetine baskı yapıyor. Birleşmiş Milletler’in Sri Lanka’daki en üst düzey yetkilisi Neil Buhne, ülkede durumun çok kötü olduğunu, hasta kadın ve çocuklarla, yaralıların tedavi göremediğini, on binlerce kişiye acilen gıda, ilaç, su, giysi ve barınak bulunması gerektiğini bildirdi. (Fotoğraf: AP) n binler açlığın pençesindeO edemeyeceği koşullar dayatõlmadõğõnõ söyledi. Moskova’daki Kafkas Araştõr- malarõ Merkezi Başkanõ Vladimir Za- harov ise bu geçici belgenin, Oba- ma’nõn 1915 olaylarõyla ilgili konuş- masõndan hemen önce yayõmlandõğõna dikkat çekerek, “En önemli yönü şu ki Karabağ anlaşmazlığı Ermeni-Türk ilişkilerinden ayrılmıştır. Ermeni soy- kırımı sorunu Ermeni-Türk ilişkile- rinde yine gündeme gelecektir ama şimdi değil. Açıkçası bence bu anlaş- ma ABD yönetiminin marifeti” dedi. Azeri bakan Türkiye’de Azerbaycan Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan yapõlan açõklamada, “her ülkenin baş- ka bir ülkeyle ilişkilerini belirleme- sinin egemenlik hakkı olduğu” ifade edilirken, “Bununla beraber, Azer- baycan Türk-Ermeni ilişkilerinin, Ermeni askerlerinin işgal altındaki Azerbaycan topraklarından çekil- mesiyle birlikte ilerlemesi gerektiği ka- nısındadır” denildi. Sözcü, Bakû ile An- kara’nõn gelişmeler konusunda bilgi alõşverişinde bulunduklarõnõ bildirdi. Azerbaycan Savunma Bakanõ Sefer Abiyev’in bugün Ankara’ya gelerek Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ ve Milli Savunma Bakanõ Vec- di Gönül ile görüşeceği kaydedildi. Diğer yandan, Yukarõ Karabağ sõnõ- rõnda Civanşir Guliyev adlõ bir Azeri as- kerinin Ermeni askerleri tarafõndan vu- rularak öldürüldüğü bildirildi. Sarkisyan-Medvedev görüşmesi - Moskova’yı ziyaret eden Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan, Yukarı Karabağ sorununa yaklaşımı nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’e teşekkür etti. Sarkisyan, Medvedev’in hafta başında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmesinde de “uluslararası hukuka bağlılık” ilkesinden taviz vermediğini söyledi. Medvedev ise iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin derinleştiğine vurgu yaptı. (Fotoğraf: AP) NANCY PELOSI ‘Tanõma zamanõ çoktan geldi’ ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD Temsilciler Meclis Başkanõ Nancy Pelosi, “ABD’nin Er- meni soykırımını tanıma za- manının çoktan geldiğini” söyledi. Ermeni lobisinin ABD Kongresi’nde düzenlediği top- lantõda konuşan Pelosi, tarihin görmezden gelinmesi duru- munda eski hatalarõn tekrarla- nacağõnõ söyleyerek Darfur ve Ruanda’daki soykõrõmlarõ ör- nek olarak gösterdi. Pelosi “ABD’nin Ermeni soykırı- mını tanımasının zamanı çoktan geldi” dedi. ABD Kongresi’nde Ermeni tezlerine yönelik yasa tasarõ- sõna her iki partiden de destek olduğunu söyleyen Pelosi, da- ha fazla desteğe ihtiyaç duy- duklarõnõ ifade etti. Mevlit tarihleri Miladi 12 nci Rebi ül evvel 17 nci Rebi ül evvel Takvim (Sünni) (Şii) 2007 31 Mart 5 Nisan 2008 19 Mart 25 Mart 2009 8 Mart 14 Mart 2010 26 Şubat 3 Mart 2011 15 Şubat 20 Şubat 2012 4 Mart 9 Şubat 2012 24 Ocak 29 Şubat O GÜL, ALİYEV’LE GÖRÜŞTÜ Bakû’nun gönlünü alma temasları ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül, Türkiye ile Erme- nistan arasõndaki yakõn- laşma nedeniyle Anka- ra’ya tepki gösteren Azerbaycan Cumhur- başkanõ İlham Aliyev’le dün telefonla görüştü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Gerekirse Azerbeycan’a gidebi- lirim” dedi. Akşam saatlerinde Aliyev’le telefonda ge- lişmeleri değerlendiren Gül, TBMM’de dün ak- şam verilen resepsiyon- da Azerbaycan’la diya- log kurulmadõğõ iddiala- rõnõn doğru olmadõğõnõ belirtti. Gül, “Ne yapı- lıyorsa Azerbaycan’ın çıkarı için, hepimizin çıkarı için yapılıyor” dedi. Başbakan Tayyip Er- doğan da, Azerileri mağdur edecek ya da üzecek hiçbir adõmõ at- mayacaklarõnõ söyledi. Bir soru üzerine Azer- baycan’õ ziyaret etmeyi düşündüğünü belirten Erdoğan, ABD Başkanõ Obama’nõn bugün ya- pacağõ konuşmasõna gönderme yaparak “Ya- rınki konuşmayı bekli- yorum” dedi. Azerbaycan’õn Anka- ra Büyükelçisi Zakir Haşimov da, Cumhur- başkanõ Gül ve Başba- kan Erdoğan’õn kendile- rine güvence verdiğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle