23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 26 ŞUBAT 2009 PERŞEMBE 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN 2. Cumhuriyet ve AB Tarhan Erdem’in yönetimindeki Konda’nın 12 bölgeyi kapsayan 44 ilde 7000 denekle, Hür- riyet için yaptığı “Biz kimiz” araştırması, İngi- lizlerin ünlü Guardian gazetesine pek de iftihar edebileceğimiz bir biçimde yansımadı. 51 milyon yetişkinin durumunu açıklayan araştırmayı, Guardian “Türk erkeği kitap okumaz, yabancı düşmanı ve kıskanç” diye özetledi. Bu betimleme üzerine elin keferesine kızmak yerine kendi halimize bakmak daha doğru. Ülke insanının üçte ikisini aşkın bölümünün hiçbir zaman kitap okumadığı, İngilizlerin uy- durması değil araştırmadan çıkan sonuç. Araştırmadan çıkan ilginç ve çoğunluğun bil- diği sonuçlar da alt alta konunca pek iç açıcı olmayan bir görünüm çıkıyor ortaya. Her şey- den önce nüfusun yüzde 45’i 15 - 34 yaşla- rında, yani çok iftihar ettiğimiz gibi genç bir nü- fusumuz var. Evet genç ama aynı zamanda da cahil bir ka- labalık. Yani nüfusun yarıdan çoğu, ilkokul ve daha altı eğitim düzeyinde. Üniversite mezun- larının oranı yüzde 8.5. O üniversitelerin de dü- zeyleri ayrı bir tartışma konusu. Yani genç ama eğitimsiz, okumayan, kadını ikinci sınıf vatandaş olarak görüp horlayan bir toplum olduğumuz görüntüsü çıkıyor ortaya. Üs- telik de eğitimsiz, okumayan kadını ikinci sınıf görüp bu toplum geleneklerinden kopmaktan yani değişmekten korkuyor. Ayrıca da kafası fe- na halde karışık, yüzde 57’si kadınların kısa kol- lu giysiyle sokağa çıkmasına karşıyken yüzde 88’i demokrasiyi istediğini söylüyor ama yüz- de 48’i de ordunun gerektiğinde müdahale et- mesinden yana. Tabii çoğunluğu da kadınların başını örtmesini savunuyor ve uyguluyor. Bu kadar cahil, okumaya kapalı, kadın düş- manı ve kavram kargaşası içinde şaşkın bir top- lumu, verdiği cevaplara bakarak okumak da son derecede güç. Kadını dışlayan, ikinci sınıf gören, eğitimsiz ve okumayan bir toplumun yüzde 88’inin iste- diği demokrasi ne menem bir demokrasi ola- bilir ki?... Zaten toplumun yarısının gerektiğinde asker müdahalesinden yana olması da kendi de- mokrasisine inanmadığının bir kanıtı. Görüntü gerçekten korkunç ve ülkemizde ar- tık 1. Cumhuriyetin bitip 2. Cumhuriyet döne- minin açıldığının en güzel göstergesi. 29 Ekim 1923’te kurulan Cumhuriyet, arka- sında bir sanayileşme ve burjuvazi olmadan, el- den geldiğince etapları yakarak, sanayileş- meyi sermaye birikimi olmadan, kendi kıt im- kânlarıyla ve devlet eliyle gerçekleştirerek, temeldeki boşlukları aydınlanmanın ışığını yurt düzeyine yayarak (Köy Enstitüleri bu çerçeve içinde ele alınmalıdır), çağın uygarlık düzeyini yakalamayı amaçlamıştı. Milli Eğitim, Cumhuriyetin en büyük silahıy- dı. Konda anketi, O cumhuriyetin amacına ula- şamadığını gayet güzel gösteriyor. Artık o amaçlara ulaşmaya çalışanların da ge- riye itildikleri, bugünün mimarlarının öne çıktıkları yeni bir Cumhuriyeti yaşıyoruz. Herhalde “İkinci Cumhuriyet” dedikleri, kadına, yabancıya karşı hoşgörüsüz, eğitimsiz, cahil kit- lelerin kutsandığı bu yönetim olsa gerek. Türkiye Cumhuriyeti tek partililikten çok par- tililiğe geçmeyi becermiş, ama demokrasiyle ka- rıştırdığı, demokrasi sandığı, aslında ise de- mokrasi benzeri “quasi democratie”den başka bir şey olmayan çok partili rejimiyle, ne çağdaş bir toplum yaratmayı ne de çağdaşlaşma ala- nında rejimin ilk yıllarında elde ettiği kazanım- ları korumayı başarabilmiştir. Araştırmanın bir ilginç yönü de yabancıya kar- şı hoşgörülü olmayan toplumun üçte ikiye ya- kın bölümünün (yüzde 63.6’sı) AB’ye girmek- ten yana olması. Ancak yukarıdaki tabloyu ve onun Guardi- an örneğinde de olduğu gibi Avrupalılar tara- fından algılanış biçimini gördükten sonra, böy- le bir toplumun AB’ye nasıl olup da tam üye ola- bileceğine verilebilecek yanıt bulmak zordur. AB bu Türkiye’yi kendi içine almaz. İzan sahibi hiç kimse de AB’yi, bu Türkiye’yi üyeliğe almıyor diye kınayamaz. asirmen@cumhuriyet.com.tr Ankara belediye başkan adayõ yoksullarõn aylõk gelirini 600 TL’ye tamamlama garantisi verdi KarayalçõnmeydanokuyorEkonomi Servisi - Cumhu- riyet Halk Partisi’nin (CHP) Ankara Büyükşehir Belediye başkan adayõ Murat Karayal- çın, Büyükşehir Belediyesi ve bağlõ şirketlerinin yõllõk 5.5 milyar lira civarõndaki bilanço gelirinin yüzde 10’unu sosyal projelere ayõracağõnõ açõkladõ. Belediyenin tüm harcamalarõ- nõ 15 gün arayla belediye in- ternet sitesinden yayõmlayarak kurumu, kendisinin, eşinin, oğ- lunun ve gelininin, belediyedeki üst düzey yöneticilerin mal varlõklarõnõ internet sitesine ko- yarak da yönetimini şeffaflaş- tõracağõnõ açõklayan Karayalçõn, “Hem bireysel, hem kurum- sal olarak meydan okuyo- rum” dedi. İstanbul’da ekonomi gazete- cileriyle bir araya gelen ve se- çimi kazandõğõnda Ankara için hayata geçireceği sosyal ve ekonomik gelişme projelerini açõklayan Karayalçõn, özetle şunlarõ belirtti: - Belediye, sosyal projelerin yanõnda kentin iktisadi hayatõ- nõn canlandõrõlmasõna yönelik bir dizi ciddi politika da uygu- layacak. Belediyenin öncü ro- lü, tepeden inme değil, katõ- lõmcõlõkla gerçekleştirilecek. Bu doğrultuda, Ankara’daki belediye başkanlarõ, ticaret, sa- nayi, meslek ve esnaf odalarõ, işçi ve memur sendikalarõ ile tü- ketici derneklerinin katõlõmõy- la bir “Ankara İktisadi ve Toplumsal Konseyi” kurula- cak. Bu konsey, kentin işsizlik sorununu çözmeye yönelik “Ankara Teşvikleri”ni dev- reye sokacak ve bir “Ankara İktisat Enstitüsü” oluştura- cak. - Kent genelindeki 22 bin çiftçi için uygulanacak tarõm projeleri için bir “Kırsal Yer- leşmeler Gelişme Merkezi” kurulacak. - “Hemşerilik Geliri” ve “Kent İşçiliği” adlõ iki sosyal proje de Ankara’daki iktisadi gelişmeyi destekleyecek. - Şahsi fikrim, bu konseyin Mamak’ta bir “Mamak Üni- versitesi” kurulmasõ için yer tahsisi konusunda öncülük yap- masõdõr. - Yoksullarõn ihtiyaçlarõ bir lütuf olarak karşõlanmamalõ, bir “hak” olarak değerlendi- rilmelidir. Bu, yoksullar için bir “insan hakkı”, belediye için bir görevdir. Ankaralõlara, asgari bir yaşam düzeyi olarak ayda 600 TL’lik bir yaşam düzeyini taahhüt ediyoruz. “Bizim dö- nemimizde belediye, ayda 600 TL’den az gelire sahip tüm ailelerin gelir düzeyini, vereceği hizmet ve yardım- larla 600 TL’ye yükseltecek- tir.” Bunun su, ulaşõm, õsõnma, eğitim, gõda, nakit yardõmõ ve istihdam yoluyla sağlanmasõ düşünülmektedir. - Kent İşçiliği projesi kapsa- mõnda bir yõl içinde gençler, yoksullar, ev kadõnlarõ olmak üzere 25 bin işsiz, kõsa bir eği- tim programõnõ tamamladõktan sonra sigortalõ olarak, yaşlõ ve engelli bakõmõ, ağaç dikimi, yeşillendirme gibi işlerde is- tihdam edilecek. Maliyeti nasıl karşılanacak? - Hemşerilik Geliri projesinin yõlda 350 milyon TL, Kent İş- çiliği projesinin 180 milyon TL olmak üzere toplam mali- yetinin 530 milyon TL olabi- leceğini hesapladõk. Belediye- nin bağlõ kuruluşlarla birlikte 5.5 milyar liralõk bütçesi var. Bunun yüzde 10’u finansman için yeterli. Bu 530 milyon TL, çarpan etkisiyle kentte 2,6 milyar TL gelir yaratacak. Keş- ke daha fazla kaynağõm olsa da daha çok istihdam yaratabilsem. - Bunlar ekonomik ve sosyal projelerim. Temelinde de katõ- lõmcõ bir demokrasi yer alacak. Bu çerçevede, kentlinin bele- diyeye karşõ hakkõnõ savunacak ve şikâyetlerini sonuçlandõracak bir “Kent Hakemliği” mües- sesesi oluşturacağõm. Rantlarõn önüne geçilmesi için imar si- yasetini saydamlaştõracağõm; Ankaralõ yaşadõğõ sokaktaki boş arsasõnda ne yapõlacağõnõ internetten izleyebilecek. ‘Sandığa gitmek zorundayız’İstanbul Haber Servisi - CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayõ Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerde yüzde 40 dolaylarõnda oy ala- cağõnõ tahmin ettiğini, seçilme- si durumunda saydam bir yö- netim sergileyeceğini belirte- rek, İstanbul’un en önemli so- runlarõnõn “ulaşım”, “göç so- runu” ve “gelir dengesizliği” olduğunu söyledi. Kõlõçdaroğlu, Türkiye Genç İşadamlarõ Derneği’nin (TÜGİ- AD) dün Hilton Oteli’nde dü- zenlenen toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada, ulaşõmõn İstanbul’un en ciddi sorunlarõndan biri oldu- ğuna, ancak kentin henüz 12.5 ki- lometre metrosu bulunduğuna dikkat çekerek 5 yõlda 100 kilo- metre metro yapmanõn mümkün olduğunu söyledi. İstanbul’un iki ana parçaya ay- rõlmõş durumda olduğunu ifade eden Kõlõçdaroğlu, İstanbul’un 10 milyar dolardan fazla bütçe- si bulunduğunu, ancak önce- liklerle kaynaklar arasõnda sağ- lõklõ bir dengenin oluşturula- madõğõnõ belirtti. Kõlõçdaroğlu, şöyle devam et- ti: “20 yıldır İstanbul’da yaşa- yıp deniz görmeyen, sinemaya gitmeyenler, kentin çeperle- rinde oturanlar var ve yöneti- cileri belirleyenler asıl o kitle- ler var. O halde biz, kenti ken- di içinde yaşanabilir, gelir den- geleri olabildiğince birbirine yakın, kültür düzeyi yüksek bir kent haline dönüştüreceğiz ve o insanları kazanacağız. Bu- nu çözmek İstanbul’un temel sorununu çözmekle eş anlam- lıdır. İstanbul’da belediyenin yönetimi saydam değil. Beledi- ye şirketlerinin bilançoları ka- muoyuna açıklanmalı, ne olup bittiği bilinmelidir.” İstanbul’un göç sorununun vi- ze ile çözülemeyeceğini kaydeden Kõlõçdaroğlu, emek yoğun sana- yi İstanbul dõşõna çõkarõlõrken dü- şük yoğun sektörlerin kent içine alõnmasõyla nitelikli işgücünün metropole çekilebileceğini vur- guladõ. İstanbul’da yüzlerce sokak çocuğu bulunduğunu, bunlarõn bir süre sonra suç örgütlerinin elinde maşa olabildiğini anlatan Kõlõçdaroğlu, gönüllüler aracõlõ- ğõyla bu çocuklarõn eğitilebilece- ğini, sorunun bir yõl içinde çözü- lebileceğini aktardõ. Kõlõçdaroğlu, son seçimlerin yaz ayõna denk gelmesi nede- niyle birçok kişinin sandõğa git- mediğini anõmsatarak “29 Mart’taki seçimde sandığa da- ha fazla kitlenin gideceğine ina- nıyorum. Eğer biz İstanbul’u gerçek anlamda İstanbul yap- mak istiyorsak, sandığa gitmek zorundayız” dedi. KILIÇDAROĞLU: İSTANBUL’UN ÜÇ TEMEL SORUNU ULAŞIM, GÖÇ VE GELİR DENGESİZLİĞİ HEDEF CHP Fırat dava açıyor ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - AKP Ada- na Milletvekili Dengir Fı- rat, CHP’li Kemal Kılıç- daroğlu’nun düelloda or- taya sürdüğü iddialarõn doğru olmadõğõnõ belirte- rek, aylar sonra Kõlõçda- roğlu hakkõnda dava aça- cağõnõ söyledi. Fõrat, dün TBMM’de basõn toplantõsõ düzenledi. Kõlõçdaroğlu’nun gazete- ci Uğur Dündar yöneti- minde yaptõklarõ tartõşma sõrasõnda kendisine 4 ko- nuda yolsuzluk iddiasõnda bulunduğunu anõmsatan Fõrat, bu 4 iddiayõ araştõr- dõğõnõ ve kesinleşmiş yar- gõ kararlarõyla yalanladõ- ğõnõ ileri sürdü. Kõlõçda- roğlu hakkõnda tazminat davasõ açacağõnõ belirten Fõrat, bundan sonra ko- nuyla ilgili yazõ yazacak gazetecilere de dava aça- cağõnõ bildirdi. Fõrat, CHP’li Atilla Kart’õn da bir yolsuzluk olayõyla ilgili olarak güm- rük müsteşarlõğõnda bir bürokratla akrabalõk iliş- kisi olduğu iddiasõnõ orta- ya attõğõnõ fakat bunun doğru olmadõğõnõ belirtti. “Kart’ın yaptığı ahlaki değil, haysiyet cellatlı- ğıdır” diyen Fõrat, bu ko- nuda da dava açacağõnõ açõkladõ. Kart, Fõrat’õn basõn top- lantõsõnõn ardõndan yazõ- lõ bir açõklama yaparak düzeltme yaptõ. Kart, es- ki Gümrük Müsteşar Yar- dõmcõsõ’nõn Dengir Fõ- rat’õn değil eski Muş Mil- letvekili Alaaddin Fı- rat’õn akrabasõ olduğunu söyledi. YSK’Yİ DİNLEYEN YOK Tunceli’de şimdi de 500 aileye kira yardımı Haber Merkezi - Tunceli’de çok tartõşõlan be- yaz eşya yardõmõnõn ardõndan, 500 aileye yõllõk 3 bin 500 liraya kadar yardõm yapõlacağõ belirtildi. Tunceli Valiliği’nin ‘Her eve bir beyaz eşya’ kampanyasõ çerçevesinde yaklaşõk 5 milyon lira tutarõndaki beyaz eşya ve mobilya yardõmõ, Yük- sek Seçim Kurulu’nun ‘seçimler öncesi yapıla- maz’ açõklamasõ Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn so- ruşturma başlatmasõna rağmen sürerken, şimdi de yeşil kartlõ ailelere kira yardõmõ yaptõğõ ileri sürül- dü. İddialar üzerine yeşil kart sahipleri Sosyal Yardõmlaşma ve Dayanõşma Vakfõ’na giderek da- ha önceden hazõrlanan formlarõ doldurup kira yar- dõmõndan yararlanmak için başvurmaya başladõ. Vakõftan bugüne kadar kira kontratlarõ karşõlõğõn- da Yeşil Kartlõ 50 aileye kira yardõmõ yapõldõğõ ve yardõmlarõn 500 aileye kadar yapõlacağõ belirtildi. Tunceli’de 20 Mart’a kadar yapõlacağõ belirtilen kira yardõmõnõn üst sõnõrõnõn yõllõk 3 bin 500 TL olarak belirlendiği kaydedildi. Tunceli’de bugüne kadar kira yardõmõndan yararlanmak için başvu- ran kişi sayõnõn 2 bini bulduğu kaydedildi. Seçimi kazandõğõnda Ankara için hayata geçireceği sosyal ve ekonomik gelişme projelerini açõklayan Murat Karayalçõn, “Belediyenin tüm harcamalarõnõ 15 gün arayla internetten yayõmlayarak kurumun, kendimin, eşimin, oğlumun ve gelinimin mal varlõklarõnõ günü gününe internete koyarak kendimi şeffaflaştõracağõm. Hem bireysel, hem kurumsal olarak meydan okuyorum” dedi. Kemal Kılıçdaroğlu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle