Katalog

CMYB C M Y B 19 ŞUBAT 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] Mart bütçesini 3N kurtaracak ANKARA (Reuters) - Finansal kriz ve yerel seçimler öncesinde har- camalardaki artõşõn etkisiyle ocakta ol- dukça kötü performans gösteren büt- çenin, yaklaşõk 2 milyar lira olan üçüncü nesil (3N) mobil telefon lisans bedelleri sayesinde mart ayõnda olum- lu bir tablo sergilemesi bekleniyor. 3N ihaleleri sonrasõnda, taraflarõn imzalanmasõ gereken imtiyaz sözleş- melerine ilişkin Danõştay’õn görüşünün önümüzdeki günlerde Bilgi Teknolo- jileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) iletmesinin ardõndan operatörlerin söz- leşmeleri imzalanmasõ ve KDV dahil toplam 970 milyon Avro’luk lisans be- delinin Hazine’ye aktarõlmasõ öngö- rülüyor. Üst düzey bir ekonomi yet- kilisi, bu yõlõn bütçesinde gelir hedef- lerinin içinde 3N ihalesinden toplam 1 milyar liralõk tutar konulduğunu belirterek “Ancak şimdi gelecek ra- kam 970 milyon avro (yaklaşık 2 milyar lira) ve bu tahminden 1 mil- yar lira daha fazla. Bu rakamın mart ayı merkezi yönetim bütçesi içinde yer alacağını düşünüyoruz. Çünkü kısa sürede imzalanmasını ve tek seferde ödenmesini bekliyoruz. Ocak ayında bütçe rakamları ol- dukça kötü gelmişti. Tek seferlik bir gelir olsa da bu rakamla, mart ayı bütçesi biraz daha iyi olacak” dedi. Ocak ayõ bütçesi geçen yõlõn aynõ ayõna göre yüzde 465.8 artarak 2.967 milyar liraya çõkmõştõ. Devlet Bakanõ Mehmet Şimşek, IMF ile ilişkiler konusunda gelinen noktaya ilişkin bilgi verirken “Biz, IMF’den yeni bir perspektif bek- liyoruz” dedi. Şimşek, “OECD Sağlık Sistemleri İncelemesi-Türkiye” tanõtõm top- lantõsõ sõrasõnda gazetecilerin IMF ile anlaşmanõn se- çimlerden sonraya mõ kalacağõna ilişkin sorularõ üze- rine, “Biz IMF tarafından daha önce gündeme ge- tirdiğimiz hususlar konusunda yeni bir perspektif bekliyoruz. Bize en azından görüşlerini ifade etme- lerini bekliyoruz. O da muhtemelen birkaç gün için- de görüşülür” karşõlõğõnõ verdi. DÜNYA GSM BİRLİĞİ ‘TonlaKazan’dan Turkcell’e ödül Ekonomi Servisi - Turkcell, GSM dünyasõnõn Oscar’õ olarak kabul edilen Dünya GSMA Birliği Ödülleri’nin “En İyi Mobil Reklam Servisi” ka- tegorisinde, “TonlaKazan” uygula- masõyla birincilik ödülünü aldõğõnõ açõkladõ. Açõklamaya göre iletişim sektörünün en prestijli organizasyonlarõ arasõnda yer alan GSMA Birliği ödülleri bu yõl 14’üncü kez verildi ve Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Barcelona Pa- lau Nacional’da düzenlenen gala ye- meğinde ödülü aldõ. Verilen bilgiye göre, Turkcell, “Ton- laKazan” ve “Mobiwar” ile “Mobil Eğlence Ödülleri” kategorisinde finale kaldõ ve birinciliğe layõk görüldüğü “TonlaKazan” uygulamasõyla dünyada bir ilke imza atarak reklamcõlõk dün- yasõna yeni bir kavram kazandõrdõ. ZİRAAT BANKASI Batõ Trakyalõ Türklere şube kolaylõğõ MURAT KIŞLALI GÜMÜLCİNE - Ziraat Bankasõ’nõn Atina’nõn ardõndan Gümülcine’de de şubesi açõldõ. Şubenin açõlõşõnõ yapan Başbakan Yardõmcõsõ Nazım Ekren, Yunanistan ile ilişkilere özel önem ver- diklerini belirterek son yõllarda Yuna- nistan ile işbirliği ve diyalog sürecinin gelişiminin bir sonucu olarak iki ülke arasõnda ticaret hacminin 2008 yõlõnda 3.5 milyar dolara ulaştõğõnõ söyledi. Ziraat Bankasõ Genel Müdürü Can Akın Çağlar da bugün Gümülcine’de açõlan şube ile Ziraat Bankasõ’nõn yurt- dõşõndaki 67. şubesinin açõlmõş oldu- ğunu kaydetti. ÇALIŞMALAR BAŞLADI Anel güneş enerjisi santralõ kuracak Ekonomi Servisi - Anel Grub güneş enerjisine dayalõ fotovoltatik elektrik üretim tesisi kurulmasõ yönünde ça- lõşmalara başlama kararõ aldõ. Anel Grub bünyesinde faaliyet gösteren Anel Telekom’un konuya ilişkin ola- rak İMKB’ye yaptõğõ açõklamada, söz konusu çalõşma için gerekli mühen- dislik ve müşavirlik hizmetlerinin alõn- masõ amacõyla, Envy enerji şirketi ile danõşmanlõk sözleşmesi imzalandõğõ be- lirtildi. Açõklamaya göre, söz konusu yatõ- rõmõn büyüklüğü, finansmanõ ile bu amaçla kurulacak şirkete Anel Tele- kom’un ortaklõk durumu, gerekli ça- lõşmalarõn tümünün tamamlanmasõ sonrasõnda belirginleşecek. Ağaoğlu’nun Bahçelievler yatırımını hızlandırmasının ardından Tekfen-OZ da 6 projeye 395 milyon dolar ayırdı. ATO üyeleri yetki belgelerini yaktõ. İTO’da seçimlerin antidemokratik olacağõndan yakõnõldõ Oda seçimlerinde kõran kõrana yarõş Bu yõlõn zor geçmesini öngördükle- rini vurgulayan Egesel, “Biz kri- zi dikkate alarak hareket ediyoruz. Piyasayõ dikkatli inceliyoruz. Her projeyi krizle birlikte değerlendiri- yoruz” dedi. Tekfen-OZ Gayrimen- kul Geliştirme AŞ. Yönetim Kurulu Başkanõ Mehmet Erktin de piyasanõn iyi olduğu dönemde herkesin ofis ya- põp satabildiğini, zor dönemde ise lo- kasyon ve inşaat kalitesinin ön pla- na çõktõğõnõ söyledi. Erktin, bu dö- nemde vazgeçtikleri bir proje olma- dõğõnõ vurgulayarak, strateji olarak hiçbir zaman rüzgârla hareket et- mediklerini kaydetti. Piyasada yan- lõş geliştirilmiş projelerde durma görülebileceğine işaret eden Erktin, Tekfen Grubu’nun cirosunun içinde gayrimenkulün 30-40 milyon TL’den, 150 milyon TL ciroya ulaşmasõnõ he- deflediklerini bildirdi. Ekonomi Servisi - Emlak piyasa- sõndaki durgunluğa karşõn uzun va- deli bakan ve projelerinin satacağõ- na inanan şirketler bu dönemde ya- tõrõmlarõnõ yoğunlaştõrõyor. Tekfen- OZ Gayrimenkul Geliştirme AŞ, bu yõl başlayacağõ 6 projeyle toplam 395 milyon dolar yatõrõm yapacak. Şirket, 400 bin metrekare alanda 5 bin kişi- ye istihdam sağlayacak. Tekfen-OZ Gayrimenkul Geliş- tirme AŞ. Genel Müdürü Ömer Egesel, toplantõda, şirketin yeni pro- jelerine ilişkin bilgi verdi. Tekfen Emlak Geliştirme Grubu’nun, 2007’de ABD’li Och-Ziff (OZ) ile or- taklõk kurduğunu hatõrlatan Ege- sel’in Emlak Geliştirme Grubu Baş- kan Yardõmcõsõ Mehmet Erktin’le yatõrõmlarõ hakkõnda aktardõğõ bilgi- ler şöyle:  Toplam inşaat alanõ 55 bin 500 metrekare olan ve 100 milyon dolar değerindeki Kâğõthane Ofis Park Projesi Kâğõthane’de hayata geçecek. A sõnõfõ ofis kompleksi olarak ta- sarlanan projenin inşasõna Mart 2009’da başlanacak. Aralõk 2010’da tamamlanmasõ planlanõyor. Bodrum’daki 9 milyon dolar de- ğerindeki proje ise 18 üniteden olu- şacak butik bir konut projesi. A ge- lir grubuna hitap eden projenin 2009 yõlõ içinde tamamlanmasõ planlanõyor.  Toplam inşaat alanõ 17 bin 800 metrekare olan ve 35 milyon dolar değerindeki Bomonti Projesinde de kent yaşamõnõn ihtiyaçlarõna uygun olarak tasarlanan konut, home-ofis ve ticari üniteler, fitness, alõşveriş me- kanlarõ ve otopark ile desteklenecek. Projeye Nisan 2009’da başlanacak. 45 milyon dolar değerindeki Le- vent Projesi Tekfen-OZ’un kentin en prestijli iş alanõ Levent’te, Tekfen To- wer’dan sonra ikinci A sõnõfõ ofis pro- jesi olacak.  Konya’da 244 bin metrekare ar- sa üzerinde etaplar halinde inşa edi- lecek konut projesinde yaklaşõk bin 200 konut olacak. Proje 2010 yõlõnõn ilk çeyreğinde başlayacak. Ekonomi Servisi - İstanbul Ticaret Odasõ (İTO) için 23 Şubat’ta yapõlacak seçimlerde Çağdaş Demokrat Liberal İşa- damlarõ Grubu adõna hareket eden eski Başkan Mehmet Yıl- dırım, “İTO’yu dernekler ve siyaset değil üyeler yönetsin. Siyasi partilerin devamı niteliğindeki ya da tarikat benzeri olu- şumların yönlen- dirdiği dernekler- le işbirliğine kar- şıyız” dedi. 23 Şubat’ta İstan- bul’da İTO’nun yanõ sõra İSO, Deniz Ticaret Odasõ ve Ti- caret Borsasõ’nõn seçimleri ol- duğunu hatõrlatan Yõldõrõm şu değerlendirmeyi yaptõ: “Aynı anda her bir odaya üye olan üyelerimiz var. İki yerde ay- nı gün oy kullanmaları müm- kün değil. Pazartesi trafiğini düşünürsek biz ancak 30-35 bin civarında bir üyemizin, yani toplam üye sayısının an- cak yüzde 10-11’inin oy kul- lanabileceğini tahmin ediyo- ruz. Demokratik bir seçim olmayacak ama yapacak bir şey de yok.” İTO’nun adeta bir tur şirke- tine dönüştüğünü dile getiren grup üyeleri, seçimlerden son- ra bazõ dosyalarõn yargõya gi- deceğini söylediler. Yeni dönemde aidat almayacaklarõnõ yi- neleyen grup, bu- nun meclis kara- rõyla, İTO bütçe- sinden karşõlanma- sõnõn mümkün oldu- ğu konusunda hemfikir. Yargõya gidecek dosyalarõn ise 12 şehit adõna yapõlacak 12 okul için bütçeye 12 milyon li- ranõn akõbeti, e-İTO ile ilgili dosya, otomatik oylama yap- mak için 125 milyon Avro be- delli alõnan makinenin akõbe- ti ve Dünya Ticaret Merke- zi’nden gönderilen iki müdü- rün hangi gerekçelerle gön- derildiği konularõnõn oluştur- duğu belirtildi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ankara Ticaret Odasõ’nda (ATO), dün yapõlan 64 meslek komitesi ile 181 üyeli Oda Meclisi üyelerinin seçimleri zaman zaman tartõşmalõ geçti. Birçok üyenin çeşitli sebeplerden dolayõ oyunu kul- lanmadõklarõnõ söyleyen 27. İnşaat Müteahhitleri Komitesi Anadolu Grubu’ndan Ay- han Atalay, oy kullanma yetki belgelerini yakarak sürmekte olan seçimi protesto et- ti. Seçimlerde 64 meslek komitesi ile 181 üyeli oda meclisi seçimlerinin birinci eta- bõ tamamlandõ. ATO Başkanõ Sinan Aygün ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanõ Rifat Hisarcõklõoğlu, 54. Sõhhi Tesisat Malzemesi Satõcõlarõ Mes- lek Komitesi’nden oda meclisine seçildiler. Yaklaşõk 20 bin üye 4 yõllõğõna 64 mes- lek komitesinin 426 üyesiyle, 181 meclis üyesini belirlemek amacõyla oy kullandõ. ATO seçimlerinde protesto SÜRE BU AY SONA ERİYOR Kõş uykusuna yatõp beklemeyelim Ekonomi Servisi - İş Bankasõ Ge- nel Müdürü Ersin Özince, uluslararasõ talep canlanana kadar mevcudu koru- mak gerektiğini belirterek “Mevcudu muhafaza için kimi canlılar kış uy- kusuna yatıyorlar, kimisi olabildi- ğince önlem alıp geçirmeye çalışıyor. Krizi ikinci yöntemle geçirebilmenin yollarını aramamız gerekir” dedi. İş Bankasõ’nõn “Belirsizlik Orta- mında Yönetim Stratejileri” başlõk- lõ “İş’le Buluşmalar” toplantõsõ İs- tanbul Hadõmköy’de gerçekleştirildi. Özince özetle şunlarõ vurguladõ:  Şube açmaya, fizibilitesi olan ya- tõrõmlarõ yapmaya devam ediyoruz. Dostu düşmanõ çatlatmak için değil, Türk özel sektörüne daha büyük plat- form sunabilmek için.  Tabii ki kârlõlõğõ amaçlõyoruz. Ama bunu bir yere götürmüyoruz. Bilançomuzun en azõndan 100 milyar dolarlarõ geçmesi lazõm. Daha 100’e gelemedik ama çok az kaldõ.  Kredi politikamõzda istikrarõ he- defliyoruz. Reel sektörün özellikle KOBİ’lerin finansmanõnda rakibimiz yok. Vadeli mevduatta kaynak vade- si çok kõsa olduğu için doğrusu oradan gelen kaynakla size aktarabileceğimiz imkânlar hiç de cazip değil. Ne yapõ- yoruz? Döviz kredilerinde uzun vadeli kaynak bulmaya çalõşõyorduk. Bu krizde onu da yapamaz olduk. Ulus- lararasõ yatõrõm ve kalkõnma bankala- rõnõn fonlarõnõ almaya çalõşõyoruz. Ekonomi Servisi - Türkiye, OECD Mali Eylem Görev Gücü (FATF) önünde yeni bir kara para sõnavõna hazõrlanõyor. Bu sõ- navda 33 kriterdeki zayõf notunu, geçer nota çevirmeye çalõşacak. FATF’õn ülkemiz açõsõndan da büyük önem taşõyan genel kurul toplantõsõ, 23-27 Şubat tarihleri arasõnda Paris’te yapõ- lacak. Türkiye, toplantõya Ma- liye Bakanlõğõ Mali Suçlarõ Araştõrma Kurumu Başkanõ Ad- nan Ertürk başkanlõğõndaki bir heyetle katõlacak. 3. etap de- ğerlendirmesinde, FATF, Türki- ye’nin istenen kriterlerin büyük bölümünde yetersiz kaldõğõ sonu- cuna varmõş ve eksikliklerin ta- mamlanmasõ için 2 yõl süre vermişti. Süre bu ay bitiyor. Bu çerçevede de- ğerlendirmeler yapõlacak. Yıldırım: İTO tarikatlar, tarafından değil, üyeler tarafından yönetilsin. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Az Tamah, Çok Zarar Radyasyonlu çay ve çeşitli gıda ürünlerini analiz için götürdüğümde, Berlin Belediyesi Araştırma Merkezi’nin bilim uzmanlarının bizden çok meraklı halleri ilgimi çek- mişti. Türkiye’deki kirlenme tablosunun saptanmasında yardımcı olan çocukluk arkadaşım, Berlin Nükleer Tıp Hastanesi Başhekimi, Çernobil Komitesi üyesi Dr. Ali Nadir Savaşer, bu merakın, bilinen, Türkiye’ye yö- nelmiş radyasyon yüklü bulutlar olmamasına karşın, Berlin piyasasına gelmiş Türk çayında 60 bin bekerel ölçülen çok yüksek radyasyon çıkmış olmasının şaşkınlığı ile ilişkili olduğunu anlatmıştı... Uzatmadan, gerçekten de benim götürdüğüm, kir- lenmenin en yüksek göründüğü Doğu Karadeniz toprağı dahil, Almanya’daki toprak kirliliği, Türki- ye’nin birçok katıydı. Yarı yarıya harmanlanmış, Türk piyasasında satılan çaylarda da oralama 30 bin be- kerellerde radyasyon çıkarken, sonbahar ürünü tüm bitki ve hayvanlar, Karadeniz suyu da dahil, kirlilik oran- ları, tehdit oluşturmaycak düşük ölçeklerdeydi. Bütün veriler toplandıktan sonra ortaya çıkan gerçek ise; Tür- kiye’ye Batı’nın gözlemleyemediği küçük ek bir rad- yasyon bulutunun mayıs ayında geldiği, yüksek dağları aşamayarak, yağmurla birlikte yoğun Doğu Ka- radeniz bölgesine aktığıydı. Aslında bu bulut askeri birlikler tarafından saptan- mış, bilgi dönemin iktidarı Özal’a ulaştırılmıştı. Ağır- lıklı AB ülkeleri, Türkiye’ye göre birçok katı kirlenmiş ülkelerde, kaza sonrası alınan çok yönlü önlemler sa- yesinde, halklar, doğa en az zararla kurtarılmıştı. Sü- rekli ölçümlerde sağlık için yüksek ölçekli tüm gıda- lar imha edilmişti. Özal iktidarı ise küçücük bulutu hal- kından saklamayı yeğlemiş, insan sağlığı, doğa ve can- lılar için hiçbir önlem aldırmamıştı. Çayı o kadar yük- sek ölçeklerde kirletmiş küçük mayıs bulutunun, sa- dece çaykolikler değil, en çok bölgede yaşayan insanlar için yıllar sonrası bile acımasız zararları, patlamış kan- ser oranları ile ortada. Yöreden ünlü sanatçımız, gencecik gazeteci kızımız öldüğünde şöyle bir anım- sayıp, aslında cinayetle eşdeğer bu büyük siyasi, top- lumsal suçu şöyle bir kınıyoruz... Halka gereken uyarı yapılsa, bulutun geldiği, çev- reye aktığı birkaç gün içinde insanlar tarlalara çı- karılmasa, hayvanlar otlatılmasa, kirlenmiş gıda ürün- leri tüketilmese, Türkiye Çernobil’i en yakında olduğu halde en şanslı atlatmış ülke olabilecekti. Özalizmin insana, doğaya değer vermeyen kirli çıkarlar kültürü ile “az tamah, çok zarar” noktasına gelindi. Türkiye en az kirlemiş ülke iken, en çok zarara uğrayan ül- kelerin başına geçti... Halkımız haberdar olmasın diye, üniversitelere o ta- rihlerde araştırma yapmayı yasaklayan bir de genel- ge yayımlayan, Evren - Özal - Özemre üçlüsünün söz konusu Berlin kaynaklı araştırma yayınlarımız karşısın- da, halkı aldatmak, uyutmak üzere çay içtikleri, Ali ile beni “Art niyetli, vatan haini solcular” olarak ilan ettikleri olayları bugün bu köşeye niye mi taşıdım? Erdoğan hükümetinin büyük dünya ekonomik kri- zi karşısındaki politikalarının, aynısının “az tamah ile çok zarar verme” içeriğini çok yalın anlatabilmek için. ABD odaklı, kanlı petrolün önlenemez yükselişi, pi- yasalar düzeninin tıkanışı, kendi krizini yaratması bağlantılı yaşadığımız süreçte, Türkiye gerçekten şanslı, vurgunu en az yeme konumunda, Erdoğan’ın dediği gibi, “teğet geçecek, avantaja çevirebilecek” gi- biydi. Erdoğan iktidarının, devleti tüm kurumları ile ele ge- çirmek, ılımlı İslam iktidarını pekiştirmek, yerel se- çimlerde oy oranlarını yükselterek seçim sonrası ana- yasa değişikliği ile sivil darbe projelerini gerçek- leştirme hırsları, ülkenin, halkın çıkarlarının çok üstünde tutulmamış olsaydı... Bütün dünya kriz karşısında, doğrusu yanlışı ile önlemler paketlerini sıralar, krizi en hafif atlatma yollarını ararken, Tür- kiye’de krizin olası sonuçları yok sayılınca olanlar ol- du. Daha şimdiden, piyasalar krizinde geçmiş ken- di krizleri nedeniyle ağır darbe yememiş sayılan Tür- kiye, halkımız, reel üretim, işsizlik sonuçlarında çok büyük bedeller ödemeye mahkûm edildi. Gerçekleri fazlası ile saklayabilen resmi istatistikler bile, Türkiye’nin sanayide, üretim kapasitelerinde, dur- gunlukta, işten çıkarmalarda, işsizlik oranlarında dün- ya ölçeğinde en büyük vurgunları yiyen ülke olduğu sonuçlarını ortaya koymakta. Dahası Erdoğan Hükü- meti ne olursa olsun seçimi kazanmak için hâlâ ol- mazsa olmaz önlemleri almamakta diretiyor. Krizi de- rinleştiren bütçe açıkları, seçim sadakaları hovarda- lığından vazgeçmiyor, krizi toparlayacak radikal ön- lemleri almakta gecikiyor. Özal’ın kanserden ölecekleri umursamaması gibi, Er- doğan,işsizlikteki yoksullaşmadaki patlamayı umur- samıyor... Günlük siyasal çıkar, halkın, milyonların ge- leceği, çıkarlarının üstünde tutuluyor... Krize meydan okuyorlar VAZGEÇTİĞİMİZ PROJE YOK Türkiye kara para sınavında IMF’DEN PERSPEKTİF BEKLENİYOR Prosedürün tamamlanmasõndan sonra ihaleyi kazanan şirketler 970 milyon Avro’yu Hazine’ye yatõracak Yerel seçimler öncesi ipin ucunu kaçõran Maliye, üçüncü nesil GSM ihalesinden gelecek 2 milyar TL’lik lisans bedeli ile biraz toparlanacak. Özince, talep canlanana kadar ayakta kalmanõn yollarõnõ aramaktan yana Mehmet Erktin Ömer Egesel [email protected] KRİZ PAKETİ YASALAŞTI Emekli maaşlarõ haczedilmeyecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu’nda, ekonomik krizi önlemeye ilişkin düzenlemeler içeren ve bazõ yasalarda de- ğişiklik yapan tasarõ kabul edilerek yasalaştõ. Plan-Bütçe Komisyonu’nda çõkarõlan ve geliş- memiş illere fabrikasõnõ taşõyanlara yüksek teş- vik getiren düzenleme Genel Kurul’da yeniden eklendi. Bu düzenlemedeki 100 istihdam şartõ da 50’ye indirildi. Tekstil, konfeksiyon ve hazõr gi- yim, deri ve deri mamulleri sektörlerinde üretim tesislerini 31 Aralõk 2010’a kadar teşvikli illere taşõyan ve en az 50 kişilik istihdam sağlayanlar, 5 yõl kurumlar vergisi oranõnõ yüzde 75 indirimli ödeyecek. Yasaya eklenen bir maddeyle emekli- lerin kredi kartõ ve bireysel krediler gibi borçlar nedeniyle maaşlarõna haciz konulmasõ uygula- masõna son verildi. Tarõm sigortalõlõğõndan emekli olanlara, diğer emekliler gibi destek pri- mi ödeyerek çalõşabilme olanağõ getirildi. Tasa- rõyla kabul edilen bazõ düzenlemeler ise şöyle: -Hükümet, zor duruma düşen işletmelere, işten çõkarmadõklarõ her çalõşan için kõsa çalõşma öde- neği verecek. -Hükümet, il gruplarõnda kurumlar vergisini yüzde 90’a kadar indirimli uygulayabilecek. - Özel İletişim Vergisi yüzde 5’e indirilecek. - 31 Aralõk 2013’e kadar AR-GE alanõnda ça- lõşan personelden doktora yapanlarõn ücretinin yüzde 90’õ, diğerlerinin yüzde 80’i vergiden mu- af olacak.