21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 7 ARALIK 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Serter: Kadın vekil dekoratif HAMBURG (AA) - Hamburg ve Çevresi Türk Toplumu (TGH) ile Hamburg Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tarafõndan dü- zenlenen “Kadõnlarõ- mõz ne kadar eşit?” ko- nulu toplantõda konu- şan CHP İstanbul Mil- letvekili Prof. Dr. Nur Serter, Türk kadõnõna seçme ve seçilme hak- kõnõn birçok Avrupa ülkesinden önce tanõn- dõğõna dikkati çekti. Serter, “Atatürk’ün kurduğu ilk Meclis’te 18 kadõn milletvekili vardõ. Şu an 50. Bu sa- yõ diğer ülkelerle kar- şõlaştõrõldõğõnda azõm- sanacak bir seviyede- dir” diye konuştu. ‘Öcalan ölümden korkuyor’ Haber Merkezi - CHP Sõvas Milletvekili Malik Özdemir, İmralõ Cezaevi’ndeki yeni odasõ tartõşma yaratan terörist Abdullah Öca- lan’õn Adalet Bakanlõ- ğõ yetkililerine “İmra- lõ’ya nakledilen mah- kûmlar tarafõndan öl- dürülme korkusu yaşa- dõğõnõ” söylediğini açõkladõ. Özdemir, “Öcalan’õn yer sõkõntõsõ yok. Can derdine düş- müş. Verilen bilgilere göre, Öcalan ölüm kor- kusu yaşõyor. İmra- lõ’daki diğer mahkûm- lar tarafõndan öldürül- me korkusuna kapõl- mõş. Sürekli bahaneler çõkarõyor. İstediği isimleri İmralõ’ya ge- tirtemediği için, bu mahkûmlarõ istemiyor” diye konuştu. ÖDP’den halk kürsüsü İstanbul Haber Servisi - Özgürlük ve Dayanõşma Partisi (ÖDP) üyeleri Kartal Meydanõ’nda “Halk Konuşacak Kürsüsü” mitingi düzenledi. Bu- rada açõklama yapan ÖDP Genel Başkanõ Alper Taş, “ÖDP, yük- sek siyasetin labirent- lerinde, bu düzenin ez- diği emekçilerin ve ezilenlerin kendi sözü- nü ve eylemini söyle- mesine inananlarõn partisidir” dedi. Taş, başlattõklarõ yürüyüşün buradan Türkiye’nin diğer illerine, ilçeleri- ne, kasabalarõna ve mahallelerine kadar uzanacağõnõ söyledi. 2 PKK’li teslim oldu ÇUKURCA (AA) - Terör örgütü PKK’den kaçan 2 teröristin, iki gün önce Çukurca İlçe Jandarma Komutanlõ- ğõ’na teslim olduğu bildirildi. Jandarmada- ki sorgularõnõn ardõn- dan adliyeye çõkarõlan 2 terörist, savcõlõktaki ifadelerinin ardõndan ‘Pişmanlõk Yasa- sõ’ndan’ faydalanarak serbest bõrakõldõ. Terö- ristler ifadelerinde, te- rör örgütünün dağ kad- rosunda bulunan çok sayõda kişinin örgütten kaçmak istediğini an- cak öldürülmekten korktuklarõ için kaça- madõklarõnõ belirterek çok sayõda teröristin de Irak’õn kuzeyindeki peşmerge birliklerine sõğõndõğõnõ kaydetti. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İlhan Selçuk’la Yağmurlu Bir Günde... Puslu, yağmurlu ve soğuk bir İstanbul sabahı... Bir hafta sonra İlhan Selçuk, kız kardeşi Ülfet Ertel ve ben, İlhan Ağabey’in hastanedeki odasındayız... Oturduğu koltuğun tam karşısındaki televizyon açık... İlhan Ağabey, yatağının yanındaki koltukta oturuyor. Cumhuriyet’in manşetini gösteriyor İlhan Ağabey: “Manşetimiz yorumsuz ve güzel... Komutanlar ifade verdi... Tutuksuz yargılanıp yargılanmayacakları ya da takipsizlik kararını savcılar verecek. Bir hukuk devletinde yaşıyoruz. Gazeteler böyle olaylarda yansız olmalı, salt haberi eğmeden bükmeden vermeli. Haberde yorum olmaz. Yorumu köşe yazarları özgürce yapar.” İlhan Ağabey’in gazetecilik ve hukuk anlayışı bu! Son 15 gün içinde dört kez ziyaret etmiştim İlhan Selçuk’u... O zaman da, temel hak ve özgürlüklerin altını çizmiş, medyanın kimi davalarda “yargıç ve savcı rolü üstlendiğine” değinip şöyle demişti:“Gazetelerin ve televizyonların yargıç ya da savcı, hatta polis gibi davrandığı bir toplumda temel hak ve özgürlüklerden söz edilemez. Gazeteler ve televizyonlar ‘basın özgürlüğü’ adı altında yargısız infaz yapamazlar.” İlhan Selçuk, Türk-Kürt kardeşliğinden söz edip şöyle devam etti: “İç ve dış güçler Türk- Kürt kardeşliğini dinamitlemeye çalışıp Türkiye’de bir kaos ortamı yaratmak istiyorlar. Bu sorunun temeli hem sınıfsal hem de ekonomiktir. Ekonomik sorunlar çözülmeden, Kürt kardeşlerimizin kültürel ve sosyal sorunları çözümlenemez. DTP sempatizanı gençlerin kentlerde olay çıkarmalarını, güvenlik güçlerine saldırmalarını üzüntüyle karşılıyorum. Kimse emperyalizmin oyununa gelmemeli.” İlhan Selçuk, Mustafa Kemal Atatürk’ün laik cumhuriyetini, yeni kuşakların eğitimini akla ve bilime dayalı öğretim üzerine kurduğunu, şeriatçı düzeni değiştirdiğini vurguladı. Selçuk bu konuda şunları söyledi: “Ortaçağ toplumlarında olduğu gibi Türkiye’de de bir yarış başladı: - Kim daha Müslüman? Ben Türkiye’de yaşananları üç buçuk aydır hastane odasından izliyorum. Din, vicdan özgürlüğü olmaktan çıktı, günlük yaşamda ve siyasette gösteriş yarışına dönüştürüldü. Elbet bu yeni bir şey değil... 12 Eylül askeri faşist darbesinin etkisi büyük. İran ve Suudi Arabistan’dan esen rüzgârların kavşağında geliştirilen siyasetin partisi, bunu seçim malzemesi olarak kullandı. Refah Partisi’yle başlayan bu süreç bugün AKP’yle devam ediyor.” İlhan Selçuk, “sınıfsal tahliller yapmak” zorunda olduğumuzu söylüyor! Ulusalcılığın hukuksal yönünü ele alıyor, Aydınlanma Devrimi’nin rafa kaldırıldığını, solcuların ve sosyalistlerin ortak hareket etmesi gerektiğini vurguluyor. Diyor ki: “Anadolu halkı Atatürk’ü sever... İster Sünni olsun, ister Alevi... Şeriatçı Atatürk’ü sevmez. Mustafa Kemal’e düşmandır. Şeriatçı, İslamı siyasete ve ticarete alet eden kişidir. Müslümanlığı particilik için kullanır. Arap kültürüyle beyin yıkamaya kalkışır. Anadolu toplumunda Müslümanlarla şeriatçıları birbirlerinden ayırmak gerekir. Müslümanların laik demokratik cumhuriyetle bir sorunları yoktur, şeriatçıların ise vardır. Anadolu Müslümanı, Arap Müslümanından farklıdır. Anadolu kültürünün yoğurduğu Müslümanlıkta yobazlık dışlanmıştır.” İlhan Selçuk, konuşmamızın sonlarına doğru, “Bak şunu unuttum” deyip ekliyor: “Hikmet’çiğim, şeriatçılık demokrasi düşmanlığıyla eşanlamlıdır. Şeriatçı, din temelinde çağdışı siyaset yapar. Sorunlara sınıfsal açıdan yaklaşmaz. Bir halkın sandıkta yeğlediği rejim, ancak çağdaş demokrasinin anayasasına uygun olursa demokrasi sayılabilir. Bu konuda son sözü söyleyen, sandığa giden halk değil, hukukun ta kendisidir. Halk sözcüğünü ‘zaman’ ve ‘mekân’ içinde değişmeyen bir kavram gibi ele almak, bilimsel açıdan yanlıştır. Bu tür düşünce Aristo mantığının ürünüdür. O yüzden halk tarih boyunca değişime uğradı ve uğrayacak. Bir gün bilinçlenip gözlerini açacak Türkiye’de. Bir de şunu ekleyeyim: Türkiye’de askeri darbeler dönemi çoktan bitmiştir. Kimse darbe üzerinden siyaset yapmasın.” İlhan Ağabey’i kız kardeşi Ülfet Hanım’la baş başa bırakıp odadan çıktım... İlhan Selçuk, seslendi arkamdan: “Gazetedeki arkadaşlarıma, çocuklarıma, okurlara ve herkese selam!” [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 AKP hükümetleri döneminde, belediyelerin prim borçlarõ ikiye katlandõ BelediyelerSGKborçlusuEMİNE KAPLAN ANKARA - AKP hükümetleri dö- neminde belediyelerin Sosyal Gü- venlik Kurumu’na olan prim borcu ikiye katlandõ. 2004 yõlõnda gecikme zammõyla birlikte kuruma olan 804 milyon 258 bin TL borç, 2009 yõlõ ba- şõnda 1 milyar 441 milyon 500 bin TL’ye ulaştõ. Borçlarõn ise yalnõzca yüzde 7’si tahsil edilebildi. MHP Adana Milletvekili Yılmaz Tankut, son yõllarda belediyelerin ge- rek yanlõş yatõrõmlar gerekse diğer ne- denlerden dolayõ kamu kurumlarõna yüksek miktarlarda borçlu olduklarõ- na dikkat çekerek özellikle SGK’ye prim borcu olan çok sayõda belediye olduğunu vurguladõ. SGK’nin prim borcu olan belediyelerden alacaklarõnõ tahsil etmek için icra yöntemine de başvurduğunu işaret eden Tankut, “Bazı belediye başkanlarının son yerel seçimler sonucunda kazan- dıkları belediyelerin bu şekildeki borçlarının ödenmesinin, gelirleri göz önüne alındığında çok uzun yıl- lar alacak şekilde imkânsız görmesi sonucu büyük bir sıkıntı ve hu- zursuzluk içerisine düştükleri göz- lemlenmektedir” dedi. Tankut, Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn yanõtlamasõ istemiyle TBMM Başkanlõğõ’na verdiği soru önerge- sinde, “Seçilerek yeni göreve baş- layan belediye başkanlarının ya- şadıkları bu sorunlardan haberdar mısınız? Son 5 yıl itibarıyla Sosyal Güvenlik Kurumu’na borcu bulu- nan belediyelerin yıllar itibarıyla borçlarının toplam miktarları ne- dir? Bu borçların yıllar itibarı ile hangi belediyelerden ne kadarlık miktarı tahsil edilmiştir? Bu tah- silatlarda hangi yöntemler kulla- nılmıştır? Hangi belediyelerden ic- ra yolu ile ne kadarlık bir tahsilat yapılmıştır” sorularõnõ yanõtladõ. Erdoğan adõna soru önergesine yanõt veren Çalõşma ve Sosyal Gü- venlik Bakanõ Ömer Dinçer’in ver- diği bilgiye göre, prim borcu olan be- lediye sayõsõ artarken prim borçlarõ da ikiye katlandõ. 2004 yõlõnda 1780 belediyenin prim borcu bulunurken, bu rakam 2008 yõlõ sonunda 1991’e çõktõ. Söz konusu belediyelerin 2004 yõlõnda gecikme faiziyle birlikte 804 milyon 258 bin olan prim borcu, 2005 yõlõnda 766 milyon 392 bin TL; 2006 yõlõnda 838 milyon 825 bin TL; 2007 yõlõnda 1 milyar 125 milyon 901 bin TL; 2008 yõlõnda da 1 mil- yar 441 milyon 500 bin TL oldu. Tahsilat çok düşük Dinçer’in verdiği bilgiye göre, SGK’nin belediyelerden prim borcu tahsilatõnõn oranõ yalnõzca yüzde 7 ora- nõnda gerçekleşebildi. 2004 yõlõnda ic- ra yoluyla 25 milyon 372 bin TL, 2005 yõlõnda 184 milyon 953 bin TL, 2006 yõlõnda 45 milyon 561 bin TL, 2007 yõlõnda 71 milyon 271 bin TL, 2008 yõlõnda 76 milyon 498 bin TL tahsil edildi. Prim borçlarõnõn yeniden yapõlandõrõlmasõ kapsamõn- da ise 2004 yõlõnda 1 milyon 521 bin Tl, 2005 yõlõnda 6 milyon 963 bin TL, 2006 yõlõnda 3 milyon 675 bin TL, 2007 yõlõnda 7 milyon 116 bin TL, 2008 yõlõnda da 22 milyon 919 bin TL tahsilat yapõlabildi. Belediyelerin 2004 yõlõnda gecikme zammõyla birlikte 804 milyon 258 bin TL olan borcu 2009 yõlõnda 1 milyar 441 milyon 500 bin TL’ye yükseldi. Borçlarõn ise yalnõzca yüzde 7’si icra ve uzlaşma yöntemiyle tahsil edilebildi. Dişli’nin akrabası başhekim oldu Pratisyen doktor olan Meryem Dişli Sapanca Devlet Hastanesi’ne başhekim olarak atandõ. MURAT UYGUN SAKARYA - Sakar- ya’nõn Sapanca ilçesin- de CHP ve MHP ilçe başkanlarõ ile belediye meclis üyeleri, eski AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Şaban Diş- li’nin pratisyen doktor olan akrabasõ Meryem Dişli’nin Sapanca Dev- let Hastanesi’ne başhe- kim olarak atanmasõna tepki gösterdiler. Sapanca Devlet Has- tanesi önünde bir araya gelen CHP Sapanca İlçe Başkanõ Gürbüz Ak- yürek ile MHP İlçe Başkanõ Lütfü Kılıç, iki partinin belediye meclis üyeleriyle bir- likte basõn açõklamasõ yaptõlar. Hastanenin baş- hekiminin görevden alõ- narak yerine eski AKP Genel Başkan Yardõm- cõsõ Şaban Dişli’nin ye- ğeni Meryem Dişli’nin atanmasõnõ siyasi bir ka- rar olarak nitelendiren CHP ve MHP üyeleri bu durumun AKP kadro- laşmasõnõn yeni bir ör- neği olduğunu belirttiler. Basõn açõklamasõnõ oku- yan MHP İlçe Başkanõ Lütfü Kõlõç, “Sapanca ilçe hastanesinin eski başhekimi siyasetçile- rimizin tercihi ile görevinden alınmış ve yerine yeni başhekim olarak Meryem Dişli atanmıştır. Ancak ye- ni atanan başhekim hastane içerisindeki tu- tum ve davranışları ile sağlık çalışanları ara- sında rahatsızlığa ne- den olmuştur. Başhe- kim sağlık çalışanları arasında yaptığı yanlı uygulamaları ile hu- zursuzluk yaratmak- tadır” dedi. Başhekim Dişli’nin psikolojik sorunlarõ ol- duğuna ilişkin raporu gösteren Kõlõç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Psikolojik sorunla- rı olan ve bu hususta doktorluk görevi ola- rak nöbet dahi tuta- mayacağına ilişkin ra- por alan biri, neden ilçe hastanesine baş- hekim olarak atan- mıştır?” CHP VE MHP TEPKİLİ 1. Ergenekon davasõ sanõklarõ bugün yine hâkim karşõsõna çõkacak Yıldırım’ın çapraz sorgusuna devam İstanbul Haber Ser- visi - İşçi Partisi Genel Başkanõ Doğu Perin- çek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün tutuklu yargõlandõğõ 94 sanõklõ Birinci Ergenekon da- vasõna bugün Silivri Ce- zaevi yanõndaki duruşma salonunda devam edile- cek. Duruşmada, Da- nõştay’a silahlõ baskõn ve Cumhuriyet gazete- sinin bombalanmasõ dos- yasõ sanõğõ Osman Yıl- dırım’õn çapraz sorgu- suna devam edilmesi bekleniyor. Davanõn 13 Kasõm 2009 tarihindeki 123. duruşmasõnda gizli ta- nõk da olduğu iddia edi- len sanõk Osman Yõldõ- rõm, savcõlarõn sorularõ- nõn ardõndan tutuklu sa- nõk Muzaffer Tekin’in çok sayõdaki sorusunu yanõtlamõştõ. Yõldõrõm’õn çapraz sorgusuna, Te- kin, diğer sanõklar, avu- katlar ve mahkeme he- yetinin sorularõyla de- vam edilecek. Tutuksuz yargõlanan gazetemiz imtiyaz sahi- bi ve başyazarõmõz İlhan Selçuk’un ise sağlõk du- rumu nedeniyle sorgu ve savunmasõ alõnamadõ. Obama, Tayyip Erdoğan’dan Afganistan’da savaşacak asker istiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle