Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 13 KASIM 2009 CUMA
16 KÜLTÜR
K A M İ L M A S A R A C I
K Ü L T Ü R Ç İ Z İ K
kultur@cumhuriyet.com.tr
G
enç yönetmen İnan Temelkuran’õn,
ilk filmi “Made in Europe”la uyan-
dõrdõğõ umutlarõ boşa çõkarmadõğõnõ
gösteriyor, Antalya’da en iyi film seçildikten
sonra bugün gösterime giren ikinci filmi
“Bornova Bornova”. Avrupa başkentlerinde
tutunmaya çabalayan, gariban göçmenlerin
ezik ve sefil yaşamlarõna kamera tutan ilk fil-
mini takip eden “Bornova Bornova”da bu kez
İzmirli kenar mahalle gençlerinin işsiz güçsüz
yaşamlarõndan gerçekçi saptamalarla kesitler
sunuyor Temelkuran.
Antalya’da en iyi film, erkek oyuncu (Öner
Erkan), yardõmcõ kadõn oyuncu (Damla Sön-
mez) ve montaj (Erkan Tekemen) Altõn
Portakal’larõna değer görülen filmin başõnda,
yaşlõ annesiyle mezar ziyaretinden dönüşün-
de tanõdõğõmõz, askerliğini yeni tamamlamõş
ama bir baltaya henüz sap olamamõş, Fare la-
kaplõ, halim selim ve saftorik delikanlõ Hakan
(Ö. Erkan), yaşlõ başlõ taksici abisinden ‘kö-
tü arkadaşa uyma, belaya bulaşma, serse-
rileşme’ zõlgõtlarõ yiyor. Altay genç takõ-
mõnda futbol oynarken dizinden sakatlan-
mõş, lise diplomasõ bile olmayan Hakan’õn kö-
tü arkadaşõ ise, mahallenin torbacõsõ olan, ‘vu-
racak ve alacaksın’ şeklindeki o 1980’lerin
bir an önce köşe dönücülüğünün pompalandõğõ,
Özal tarzõnõ iyi bellediğine tanõk olduğu-
muz, muhabbeti koyu, bõçkõn bisiklet tamir-
cisi ve mahallenin torbacõsõ Salih (Kadir
Çermik). Bilgisayardan grev haberlerini iz-
leyen, gördüğü felsefe eğitimine karşõn sade-
ce ondan bundan dinleyerek yazdõğõ pespaye
porno hikâyeleriyle ev kirasõnõ doğrultan,
Salih’in çocukluk arkadaşõ, eski solcu Murat
(Erkan Pektaş) da, karõsõnca hor görülen, pa-
lavracõ bir başka lümpen. Alelacele hemen bi-
rini kafeslemeye bakan, mahallenirn fettan kõ-
zõ, lise sondaki Özlem’se (D. Sönmez), ona fe-
na halde kesik ve evlilik hayalleri kuran saf
Hakan’õ parmağõnda oynatan, cin gibi, hõnzõr
ve hõrslõ bir küçük ‘me-
şum kadın’.
Bir mizah
dergisinden fõr-
lamõşçasõna,
sövgülü argolu
diyaloglar eşli-
ğinde, omuz ka-
merasõnca sap-
tanmõş görüntüler
ve deneysel mü-
ziklerle gelişerek
habire köşedönücülüğün ve fõrsatçõlõğõn pom-
palandõğõ, başõndan sonuna kadar sanattan kül-
türden hiç nasibini almamõş, maço ve acõklõ bir
erkekler dünyasõnõ betimleyen “Bornova
Bornova”, uzun planlar, sabit çekimler ve akõ-
cõ diyaloglara dayanan, Türk işi bir bağõmsõz
sinema anlatõmõ tutturuyor.
Başõndaki peruğu kimi zaman iğreti kaçsa
da Antalya’da en iyi erkek oyuncu seçilen
Öner Erkan, evlilik garantisini alõnca hemen
hamile kalmõş, zorba ve zilli
Özlem’de Damla Sönmez, biti-
rim cõgaralõk satõcõsõ Salih’te
Kadir Çermik ve filozof porno
yazarõndaki Erkan Pektaş dört-
lüsünün başarõlõ oyunlarõyla
sürüklediği “Bornova Borno-
va”, sinemamõzõn kuşkusuz
izlenmesi gereken, yolu açõk,
yeni bir yönetmen daha ka-
zandõğõnõ örnekliyor. Bundan
böyle İnan Temelkuran adõna
dikkat.
‘Bornova Bornova’, sinemamõzõn yolu açõk yeni bir yönetmen daha kazandõğõnõ gösteriyor
O
lasõ büyük felaketleri konu edinen,
“Kurtuluş Günü” (1996), “Ya-
rından Sonra” (2004) gibi büyük
bütçeli, gişesi garantili, gözalõcõ üstün ya-
põmlarõyla tanõnan, kendini Hollywood’a ka-
bul ettirmiş Alman yönetmen Roland Em-
merich’in, Maya uygarlõğõnõn 2012’de
dünyanõn sonunun geleceğine ilişkin malum
kehanetinden yola çõkarak Harald Kloser’le
birlikte yazdõğõ senaryodan çektiği 2.5 sa-
atlik yeni filmi “2012”, hep büyük oyna-
maya meraklõ bu işini bilir yönetmenin 200
milyon dolarlõk son fantezisini karşõmõza ge-
tiriyor. 1970’lerden itibaren akõma dönü-
şerek 10 yõl boyunca süren ve salonlarõ sü-
rekli doldurup para basan felaket filmleri tü-
rüne yeni bir soluk katan Emmerich’in yi-
ne (genelgeçer ahlaki değerlerden dem vu-
rup ailenin kutsallõğõna filan vurgu yaparak)
tüm film süresince kahraman(lar)la özdeş-
leşerek bütün tehlikeleri yaşayan seyircinin
nabzõna göre şerbet verdiği son eseri, fela-
ketten de öte tam bir kõyamet filmi aslõnda.
Ailesini hayatta tutmak için çabalayan, ka-
rõsõnõn (Amanda Peet) terk edip 2 çocu-
ğuyla birlikte başka bir erkeğe takõldõğõ, El-
veda Atlantis adlõ bir çeşit bilimkurgusal ki-
tabõ sadece 400 adet satmõş, başarõsõz bir ya-
zar müsveddesinin (John Cusack) hikâ-
yesiyle, neredeyse kõyamete yol açacak,
ölümcül bir tehdit boyutlarõna erişen gü-
neşteki patlamalarõn altüst ettiği gezegeni-
mizdeki yönetici kesimin, parayõ bastõrarak
seçilmiş ayrõcalõklõ kişileri Çin’de hazõr-
lanmõş gemilere bindirerek kurtarma uğra-
şõnõ harmanlayan “2012”, dünyanõn ve za-
manõn sonunu getiren, mahşerden farksõz kü-
resel bir mahvoluş sürecini, son derece gör-
kemli dijital görsel efektlerle perdeye yan-
sõtõyor.
Belli başlõ karakterlerin sunumuyla, yak-
laşmakta olan felakete hazõrlanmamõzla
geçen ilk yarõdan sonra perdede dünyanõn
altüst oluşuna aşama aşama tanõk olduğu-
muz ürkütücü sahnelerle süren, kahraman-
larõn olabildiğince az telefat vererek kur-
tuluşlarõnõ izlediğimiz, oldukça uzun tutul-
muş bu iddialõ bilimkurgusal epik-aksiyon,
sonuçta beylik deyişle sinemaseverlerce
pek ilgisiz kalõnamayacak cinsten, (yönet-
menin de belirttiği gibi) Nuh tufanõnõn
modern bir versiyonu sayõlabilir.
Gemiye binmeyip vatandaşlarõyla kalan
Siyah ABD başkanõnõn (Danny Glover) ter-
sine genelkurmay başkanõnõn (Oliver Pratt)
şahsõnda, toplumlarõna durumu açõk seçik
bildirmeyen kirli politikacõlarõ eleştiren
filmde koca koca kentleri göçerten yer ka-
buğunun hareketlenmesi, yanardağ patla-
malarõ, toprak kaymasõ, sularõn Everest’i bi-
le aşacak kadar yükselmesi (tsunami) ve
depremlerle dünyayõ mahveden bir kõyamet
ortamõ görüntüleniyor ki, eh bu kadar olur,
dedirtiyor.
Kõyamette hayatta kalmaya çabalayan
bir grubun hikâyesini anlatõrken yalõnkatlõğõ
pek aşamayõp büyük ölçüde etkileyici efekt-
lerin sarsõcõlõğõna yaslanan bu kaotik filmin
içeriği bir yana, yetkin görselliğine doğru-
su diyecek yok. Özetle, Amerikan anaakõm
sinemasõnõn gişe rekortmeni yönetmenle-
rinden Emmerich’ten, hantal, yorucu, yõp-
ratõcõ ve biz ne kadar önemsemesek de ye-
ni bir olay-film daha gösterimde.
Kehanettendoğankõyametfilmi
Maçoveacıklıerkekdünyası
TURNUVA
S
apõk zevklere sahip bir zengin-
ler grubu tarafõndan 7 yõlda
bir düzenlenen ve çok büyük
para ödülünün kazanõlacağõ özel
bir turnuvada dünyanõn en tehli-
keli katil ve suikastçõlarõ ölümü-
ne mücadeleye girişir. Zenginler
cinayetleri yarõşmacõlara takõl-
mõş çipler sayesinde takip et-
mekte ve kimin hayatta kalacağõ,
kimin öleceği konusunda iddiaya
girmektedirler. Hem komik hem
de şoke edici, kanlõ şiddet sahne-
leri içeren, vurdulu kõrdõlõ, şama-
talõ bir aksiyon temposunda sey-
reden “Turnuva”, İngiliz yönet-
men Scott Mann’õn eseri. Robert
Carlyle, Ving Rhames, Kelly
Hu, Ian Somerhalder oynuyor.
Komik
vesarsõcõ
SULUBOYA (Watercolor)
K
arikatürist ve illüstratör Cihat
Hazardağlı’nõn dijital efektli
suluboya tekniğiyle, İngilizce
olarak çektiği ilk filmi “Suluboya”,
resme yetenekli 12 yaşõndaki Mar-
co’nun (Sarp Alemdaroğlu) hi-
kâyesi. Filmde Haluk Bilginer, Al-
tan Erkekli, Ahmet Gülhan, Sa-
vaş Dinçel, Cansel Elçin, Tamer
Karadağlı gibi ünlüler de rol almõş.
Marco’nun
hikâyesi
FestivalFatihAkõn’laaçõlõyor
ASLI SELÇUK
SELANİK- Bu yõl 50. yaşõnõ kutlayan Selanik
Uluslararasõ Film Festivali bugün Fatih Akın’õn
Venedik jüri özel ödüllü “Soul Kitchen” filmiy-
le açõlõyor. Açõlõş töreninin ardõndan popüler Yu-
nan reggae grubu Locomondo’nun canlõ perfor-
mansõndan sonra Fatih Akõn disk jokeylik yapa-
cak. Bu yõl uzun, kõsa metrajlar ve belgesellerle bir-
likte 250 film izleyiciyle buluşuyor. On beş ulus-
lararasõ ilk ve ikinci yapõm Altõn İskender (37 bin
avro) ve Gümüş İskender (25 bin avro) ödülleri için
yarõşõyor. Uluslararasõ seçici kurulun başkanõ us-
ta yönetmen Theo Angelopoulos. Festivalin yan
bölümleri Bağõmsõzlõk Günleri, Yeni Filipin Si-
nemasõ, Odakta Postromans, Pinku Eiga, Yunan
Sinemasõ, Amerikan Bağõmsõzlarõ, Deneysel Fo-
rum, Özel Gösterimler, Balkanlar’a Bakõş’tan olu-
şuyor.
TÜRK FİLMLERİ VE PROJELERİ
Türkiye’den iki çalõşma “Uzak İhtimal” (Mah-
mut Fazıl Coşkun) ve “Köprüdekiler” (Aslı Öz-
ge) Balkanlar’a Bakõş bölümünde gösteriliyor. Türk
filmleri doğrudan doğruya İzleyici Ödülü’ne de
aday oluyorlar. Ortak yapõm fonu Crossroads bu
yõl 17 projeyi ön elemeye seçti. Balkanlar ve Ak-
deniz bölgesinden ortak yapõmcõlarõ olduklarõndan
ya da öykülerinin bu bölgelerle ilintisinden ötü-
rü seçilen projeler arasõnda üç Türk yapõmõ var:
“The Future Lasts Forever” (yönetmen Öz-
can Alper, yapõmcõ Ersin Çelik/Nar Film),
“Shadows and Faces” (yönetmen-yapõmcõ Der-
viş Zaim/Marathon Film), “Two Sides of the
Ramparts” (yönetmen Kazım Öz, yapõmcõ Sun-
cem Koşer/Mezopotamya Film).
En iyi projeye 10 bin avro ödül veriliyor. Bal-
kan Fonu’nun desteklediği senaryo geliştirme fo-
nuna 10 ülkeden 11 proje seçildi. Kazanan her pro-
jeye 10 bin avro verilecek. Türkiye’den “Oran-
ge Gardens” (yönetmen Özkan Küçük/Mezo-
potamya Film) aday. Toplu gösterimleri yapõlacak
olan yönetmenler Werner Herzog ile Goran Pas-
kaljevic, bir de atölye çalõşmasõ düzenleyecekler.
Festivale katõlacaklar arasõnda yapõmcõ Je-
remyThomas (Son İmparator, İyi Seneler Bay
Lawrence), Oscar ödüllü sanat yönetmeni Euge-
nio Caballero (Pan’õn Labirenti), şarkõcõ-oyuncu
Jane Birkin, besteci Alexandre Desplat (Ben-
jamin Button,Coco Chanel’den Önce) da yer alõ-
yor.
Festival, 22 Kasõm’daki ödül töreninin ardõndan
Fransõz usta Alain Resnais’nin “Les Herbes Fol-
les”uyla sona erecek.
Kültür Servisi- “Arabesk- Her Acının
Tiryakisi”, “Yakın Ada Uzak Ada Bur-
gazada”, “Kuştepe Blues” gibi belgesel-
leriyle tanõdõğõmõz yönetmen Nedim Ha-
zar, çağdaş sanatõn önde gelen adlarõndan
Sarkis’le ilgili bir belgesel film gerçek-
leştirdi. Sarkis’in İstanbul Modern Sanat
Müzesi’ndeki “Site” sergisine koşut olarak
gerçekleştirilen “Sarkis’in Sitesi ve Bir Pi-
yano” adlõ film, aynõ zamanda sanatçõnõn
güncel bir portresini çiziyor ve iç dünya-
sõna ayna tutuyor.
Sponsorluğunu Garanti’nin üstlendiği 50
dakikalõk filmde, “Aslında benim özgeç-
mişim yapıtlarımdır” diyen Sarkis’in
Türkiye’deki en kapsamlõ sergisi düzen-
lenirken yaşanan tüm süreç yansõtõlõyor. İs-
tanbul Modern’in, başta şef küratör Levent
Çalıkoğlu olmak üzere tüm ekibi, sanatçõ-
nõn isteği doğrultusunda, serginin “inşa edil-
mesi”ne ortak olarak, “doğuş”unun tanõk-
lõğõnõ yaşõyor, Sarkis’in dünyasõna katõlõyor.
Sarkis, çekim ekibine Talimhane’de Çay-
lak Sokak’ta doğduğu ve şu anda nerdey-
se bir müzeye dönüştürdüğü, düşünürlerin
buluştuğu bir konuşma yeri olarak düşlediği
baba evini gezdiriyor. Filmde, Sarkis’in õşõk,
ses ve mimari açõsõndan hayranlõk duydu-
ğu Mimar Sinan‘õn Edirne’deki Selimiye
Camii, Üç Şerefeli Camii, Eski Camii ve So-
kollu Hamamõ‘nõn yanõ sõra Ayasofya’ya bir
gezi yapõlõyor. Nedim Hazar’õn filmi, aynõ
zamanda Sarkis’in “sergilerimin sergisi”
olarak tanõmladõğõ, Alman sanat tarihçisi
Prof. Uwe Fleckner‘in “Bir tiyatro, bir
operanın sahnelenmesi” diye nitelediği “Si-
te” sergisinin büyülü, şaşõrtõcõ dünyasõnõn
keşfedilmesine olanak sağlõyor.
Filmde Prof. Fleckner’in seslendirmesi-
ni tiyatro sanatçõsõ Cüneyt Türel gerçek-
leştirdi.
Warhol tablosu rekor fiyata satıldı
Kültür Servisi - Andy Warhol’un “200 One
Dollar Bills” (200 Bir Dolar Banknotu) adlõ baskõ
tablosu, Sotheby’s güncel sanat müzayedesinde
43.76 milyon dolara satõldõ. 1962 tarihli devasa
boyutlu tablo, pop sanat eserleri müzayedeleri
tarihindeki en yüksek ikinci fiyata satõlmõş oldu.
Warhol’un Michael Jackson portresi de bu hafta
812 bin 500 dolara satõlmõştõ.
Cumbul ve Bağdadi’ye ödül
İSTABUL (AA) - New York’un Queens semtinde
2003 yõlõndan beri düzenlenen 7. Queens
Uluslararasõ Film Festivali’nin ‘Frank Sinatra
Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yapõlan açõlõş
töreninde yönetmen Tolga Örnek’in ‘Devrim
Arabalarõ’ filmi de gösterildi. Festivalde oyuncu
Meltem Cumbul ve yapõmcõ Işõl Bağdadi’ye de
Maverick Ödülü verilecek. Festival kapsamõnda
Anthony Quinn’in kendisi gibi oyuncu oğlu
Francesco Quinn ve oyuncu Martin Kove ‘Yaşam
Boyu Başarõ Ödülü’ alacaklar.
‘Orhan Kemal’e başvuru
Kültür Servisi - “2010 Yõlõ Orhan Kemal Roman
Armağanõ” için başvurular başladõ. Adaylar
yarõşmaya ilk baskõsõnõ 2009 yõlõnda yapan
romanlarla katõlabilecek. Seçici kurulu Tahsin
Yücel, Osman Şahin, İnci Aral, Özdemir İnce,
Turhan Günay, Erol Şadi Erdinç ve A. Kemali
Öğütçü’den oluşan yarõşmaya başvurular 10 Ocak
2010’a dek yapõlabilecek. Ödüle değer görülen
roman, 2010 yõlõnõn Mayõs ayõnda belirlenecek.
2009 yõlõ Orhan Kemal Roman Armağanõ’nõ
Zülfü Livaneli “Son Ada” ile kazanmõştõ.
Ayrõntõlõ bilgi “www.orhankemal.org” adlõ web
sitesinden alõnabilir. (0 212 292 92 45)
En yüksek fiyat L.S. Lowry’nin
LONDRA (AA) - İngiliz sinema yönetmeni
Richard Attenborough’un orta çağlardan 20.
yüzyõla kadar İngiliz resim sanatõnõn örneklerini
içeren koleksiyonundan 50 parçanõn dün gece
Londra’da yapõlan satõşõndan, toplam 4,6 milyon
sterlin (7,7 milyon dolar) elde edildi. Açõk
artõrmada en yüksek fiyat verilen L.S. Lowry’nin
‘Old Houses’ adlõ tablosu, 881 bin sterline satõldõ.
Satõlan eserler arasõnda Attenborough’un, en iyi
yönetmen ve en iyi film dahil 8 Oscar’lõ filmi
‘Gandi’nin çekimleri sõrasõnda para sõkõntõsõna
düşüp sattõğõ Christopher Wood’un ‘The Card
Players’ adlõ tablosu da bulunuyor.
Oscar Ödülleri’nde animasyon savaşı
Kültür Servisi - Bu yõl 82.’si düzenlenecek olan
ve sinema dünyasõnõn en prestijli ödüllerinden biri
sayõlan Oscar Ödül Törenleri’ne animasyon
filmlerin damga vurmasõ bekleniyor. “En İyi
Animasyon Film” kategorisinde ilk kez 20 aday
adayõ bulunmasõ sebebiyle, bu sene 3 değil, 5
aday belirlenecek. Oscar için gösterilen adaylar
arasõnda ‘Yukarõ Bak’, ‘Buz Devri 3’, ‘Ponyo’,
‘Fantastic Mr. Fox’, ‘The Dolphin: Story Of A
Dreamer’ ve ‘Canavarlar Yaratõklara Karşõ’
filmleri de bulunuyor.
Üç kıtanın üstatları aynı sahnede
Kültür Servisi - Dünyaca ünlü darbuka üstadõ
Mõsõrlõ Ahmet, kurduğu Galata Ritimhanesi’nin
ikinci yõlõnõ, dünyaca ünlü müzisyenler ve
ritimhane öğrencileriyle vereceği bir konserle
kutluyor. Yunanistan’dan, dünyaca ünlü davulcu
Kostas Anastasiadis ve klarnet virtüözü Manos
Achalinotopulous; Mõsõr’dan darbuka ustasõ Sait el
Artist ve kaval üstadõ İbrahim Kavala gibi önemli
isimlere dans ve performans sanatçõlarõnõn eşlik
edeceği konser, bu akşam saat 21.00’de
garajistanbul sahnesinde sanatseverlerle
buluşuyor.
Gorillaz aralıkta Türkiye’de
Kültür Servisi - Blur’un solisti Damon Albarn ve
çizgi roman yazarõ Jamie Hewlett’in önderliğinde
kurulan ilk sanal müzik grubu Gorillaz dünya
turnesi kapsamõnda 12 Aralõk tarihinde Ankara
312 Arena’da müzikseverlerle bir araya gelecek.
İkinci stüdyo albümleri ‘Demon Days’de yer alan
“Feel Good Inc.” adlõ parçalarõyla Grammy
ödülüne uzanan Gorillaz, dünyanõn ilk sanal müzik
grubu olma özelliğini de taşõyor.
50. SELAN İK ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ
Fatih
Akın’ın
“Soul
Kitchen”
filminden
bir kare.
N E D İ M H A Z A R ’ D A N ‘ S A R K İ S ’ B E L G E S E L İ
Sarkis’iniçdünyasõnaayna
MaskeliSarkisyadahamurdanyapılmışbüst.
‘Geçici
Kentler’
Kültür Servisi - Aralarõnda
İstanbul’un da bulunduğu,
2010 yõlõnda Avrupa Kültür
Başkenti unvanõnõ taşõyacak üç
şehrin (İstanbul, Pecs ve
Ruhr) ortaklaşa düzenlediği
“Geçici Kentler –2010 Avrupa
Kültür Başkentleri Arasõnda
Diyalog” adlõ programõn
Türkiye ayağõ dün başladõ. 17
Kasõm’a dek devam edecek
olan çalõşmalardan oluşan
programõn sonunda
öğrenciler, İstanbul’a dair
projeler hazõrlayarak
uluslararasõ jürinin
değerlendireceği yarõşamaya
katõlabilecek.