14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 10 KASIM 2009 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Sivil Darbe ve TSK 14 yıl önceydi. Antalya’da Akdeniz Üniversitesi’nde laiklik ile ilgili bir açık oturumdaydık. Konuşmacılar şimdiki Antalya Belediye Başkanı, o zamanki Rektör Mustafa Akaydın, yine aynı üniversiteden Prof. Dr. Çetin Yetkin, Alev Coşkun, bendeniz ve Em. Org. Kemal Yavuz idi. Kemal Yavuz net konuştu ve şu şekilde özetlenecek biçimde açıkladı gerçeği: - İrticanın baş hedefi Türk Silahlı Kuvvetleri’dir. Bu şu anda açıkça söylenmese bile bir gün mutlaka açığa çıkacaktır. Sonra da ekledi: - Çünkü irticacı bilir ki, TSK var olduğu sürece iktidara gelerek, laik rejimi yıkması mümkün değildir. Son zamanlarda yaşanan olayların içyüzünü merak edenler gelişmelere bu açıdan yaklaştıklarında, gerçeği daha rahat görebilirler. Sivil bir darbe ile rejimi değiştirmek isteyen irtica odaklarının hedefi TSK’dir. Bu durumda TSK’nin hem rejimi hem de kendi varlığını korumak için irticaya karşı uyanık olması gerekir. Yandaş medya gerçeğin bu yüzünü gizlemiş, sürekli olarak irtica ile mücadele eylem belgesini ileri sürerken, irticadan söz etmemiştir. İrtica olmadığı için mi söz edilmiyordu ondan? Hayır irtica var. Bu bizim kişisel iddiamız mı yalnızca? Tabii ki değil. Peki nereden çıkarıyoruz irticanın varlığını? Anayasa Mahkemesi’nin AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu yolundaki kararından. Kısacası, laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu yargı kararıyla sabit olan AKP, devlet içinde mürtecileri çöreklendirerek, buna karşı çıkan yargı kararlarını hasır altı ederek, sivil darbe ile devletin niteliğini değiştirme amacının önünde en büyük engel olarak TSK’yi görmekte ve her fırsatta, onu zayıflatmak, yok etmek için çalışmaktadır. Bu ordunun Yeniçerilerin akıbetine duçar edilmesini isteyenler de sivil darbenin başının sözcülüğünü yapmaktadırlar. Evet bir darbe söz konusudur ve de bu darbe sivil darbedir. Rejimi korumak ile yıkmak isteyenleri birbirlerine karıştırmamak gerek. İslami Derin Devlet Alevi yurttaşlarımızın pazar günü Kadıköy’de yaptıkları mitinge katılanlar yüz bini rahat aşmıştı. Ne istiyorlardı Alevi yurttaşlar? Kısaca “ayrımcılığa karşı eşit yurttaşlık”. Toplumda bu isteği karşılayacak olumlu bir hava yok mu? Var. Bunu Federasyon Başkanı Ali Balkız da belirtiyor. Peki o zaman sorun nerede? Sorun, Hikmet Bila’nın dünkü Vatan’daki köşesinde de belirttiği gibi, Alevilere eşit vatandaş olarak bakmayan, “Sünni devlet anlayışı”. AKP’nin daha önce birkaç kez denediği Alevi açılımları sırasında, cem evlerinin ibadethane sayılması gibi masum istekler, önce kabul edilecek gibi olurken, bir yerden dönüveriyor ve diyalog kopuyor. Neresi bu “bir yer”? Diyanet’in derin çekirdeği mi? Diğer derin ulema takımı mı? Onları bilemiyorum, ama bildiğim şey varsa, AKP’nin de bir derin devleti var ve “Ilımlı İslamın Derin Devleti” Alevilerin haklı demokratik taleplerinin önüne set çekiyor. asirmen@cumhuriyet.com.tr Kürt açõlõmõyla ilgili ön görüşme TBMM’de yapõlacak. Atalay, ‘Bundan sonra esas uygulama kõsmõ başlayacak’ dedi Açõlõmõn içeriği netleşiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kürt açõlõmõyla ilgili genel görüş- menin ön görüşmesi, bugün TBMM Genel Kurulu’nda yapõlacak. Hükümet adõna İçişleri Bakanõ Be- şir Atalay, bugüne kadar süreçle ilgili yaptõğõ görüşmeler ve bundan sonra atõlacak adõmlarla ilgili olarak millet- vekillerine bilgi verecek. Ön görüş- mede CHP adõna Genel Başkan Yar- dõmcõsõ Onur Öymen konuşacak. İç- işleri Bakanõ Atalay, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn TBMM’de açõ- lõmla ilgili 12 Kasõm Perşembe günü hükümet adõna konuşma yapacağõnõ açõkladõ. Erdoğan’õn konuşma yapmasõ durumunda CHP ve MHP liderleri de kürsüye çõkacak. Erdoğan’õn açõlõm- la ilgili il gezileri yapacağõnõn anõm- satõlmasõ üzerine, “Hepimizin olacak. Zaten bizim İl Danışma Meclisleri- miz oluyor oralara gidip anlataca- ğız” diyen Atalay, önümüzdeki hafta sonunda, itibaren de bu konuyu Tür- kiye’ye anlatmayõ sürdüreceklerini bildirdi. Atalay, konuya ilişkin çalõş- malarõn Meclis gündemine geldikten sonra da devam edeceğini kaydederek “Bundan sonra esas uygulama kıs- mı başlayacak” dedi. Adalet Bakanõ Sadullah Ergin ise, TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu’nda, bakanlõğõna yönelik soru ve eleştirileri yanõtlarken, “taş atan ço- cuklar” ile ilgili yasa tasarõsõnõ bu- gün Meclis’e sevk edeceklerini bil- dirdi. Ergin, 18 yaş altõ çocuklarõn du- rumuyla ilgili 3 yeni düzenleme ön- gördüklerini belirterek, bunlarõ şöy- le sõraladõ: “15-18 yaş arasındaki ço- cuklar, şu anda özel yetkili ağır ce- za mahkemelerinde yargılanıyor. Biz, ‘çocuk ağõr ceza mahkemesinde yargõlansõn’ diyoruz. İkincisi, Te- rörle Mücadele Kanunu’ndan (TMK) kaynaklanan yüzde 50 ce- za arttırımı var, normal eylem karşılığı olan cezadan dolayı. ‘18 yaş altõnda olanlar için bu yüzde 50 arttõrõm uygulanmasõn’ diyoruz. Üçüncüsü, verilen cezalar alterna- tif yaptırımlara dönüştürülemi- yor, TMK’den dolayı. TMK’den ceza alanların, hürriyeti bağlayıcı ceza dışında, alternatif cezalara çarptırılması mümkün değil. 18 yaş altındakiler için alternatif yap- tırımlar da uygulanabilsin.” Açõlõm sürecinde Adalet Bakanlõ- ğõ’nõn TBMM’ye sunacağõ bir başka yasa tasarõsõyla AİHM kararlarõ doğ- rultusunda 211 terör suçu dosyasõnda yeniden yargõlama yolu açõlacak. Bu çerçevede, yargõlanmanõn yenilen- mesi yolu açõlan kararlar bakõmõndan, yargõlanmanõn yenilenmesi yoluna başvurulabilmesi için 1 yõllõk hak düşürücü süre öngörülüyor. Adalet Bakanõ Sadullah Ergin, gösterilerde taş atan ve terör suçu kapsamõnda yargõlanan çocuklar ile ilgili yasa tasarõsõnõ bugün Meclis’e sevk edeceklerini söyledi. Ergin, 18 yaş altõ çocuklarõn durumuyla ilgili 3 yeni düzenleme öngördüklerini belirtti. Deniz Feneri’nde yeni ifade ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Deniz Feneri e.V. bağlantõlõ soruşturma kapsamõnda, so- ruşturmada adõ geçen ve özel bir televizyon kana- lõnda bir süre müdürlük yaptõğõ belirtilen N.M.Ö. “tanõk” sõfatõyla ifade verdi. N.M.Ö’nün ifadesi, soruşturmayõ yürüten cumhuriyet savcõlarõ Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz tarafõndan alõndõ. Savcõlara yaklaşõk iki saat ifade veren N.M.Ö. daha sonra adliyeden ayrõldõ. N.M.Ö’nün, soruşturmada adõ geçen bir televiz- yon kanalõnda müdür olarak görev yaptõğõ döne- me ilişkin sorularõ yanõtladõğõ ifade edildi. ‘Başbakanlık rejimi haline geldi’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demok rat Parti’nin (DP), Anavatan Partisi (ANAP) ile birleşmesinin ardõndan Genel İdare Kurulu’nun (GİK) ilk toplantõsõ Balgat’taki eski ANAP Genel Merkezi’nde yapõldõ. Toplantõnõn açõlõşõnda konu- şan DP Genel Başkanõ Hüsamettin Cindoruk, Er- genekon davasõnõn Silivri Cezaevi’nde görülme- sini eleştirerek “Ben hayatõmda bir ağõr ceza mahkemesinin göç ettiğini görmedim. Sadece Yassõada’da var, o da ihtilal mahkemesidir” dedi. Cindoruk, Türkiye’deki rejimin “başbakanlõk re- jimi” haline geldiğini de kaydetti. Lice’de uyuşturucu operasyonu Haber Merkezi - Diyarbakõr Valiliği’nden yapõlan yazõlõ açõklamada, İl Jandarma Komutan- lõğõ Kaçakçõlõk ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Lice’nin köylerinde- ki 36 ayrõ noktaya operasyon düzenlendi. Operas- yonda 1 ton 497 kilogram kubar esrar, 220 kilo- gram toz esrar, 188 kilogram kenevir tohumu ile 1214 kök kenevir bitkisi ele geçirildi. Olayla ilgili 6 kişinin gözaltõna alõndõğõ açõklandõ. İstanbul’da ise jandarmanõn düzenlediği 3 ayrõ operasyonda 76 kilo 500 gram eroin, 14 kilo 500 gram esrar, 32 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle