25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada Zor, çünkü bir araya “zorla” bile getirilmesi zor insanlardan kurulu bir terör örgütü iddiasıyla karşı karşıyayız... Operasyonların sonucunu beklemeden, Ergene- kon’a ilişkin şöyle bir saptama yapabiliriz: Dünyanın en eğitimli terör örgütü! Kara mizah yapmaya çalışmıyoruz. Zaten buna ge- rek yok. Başından beri Ergenekon olayına şu temel yorumu getirmiştik: Soruşturmanın hukuki boyutu, kendi doğası için- de devam edecektir. Ancak bu olay sonuçları iti- barıyla, Türkiye’nin toplam gücüne dönüktür. Yara alan, tüm temel kurumlarıyla Türkiye’dir... Son operasyon da bu değerlendirmemizi pekiş- tiriyor. Türkiye’de yargı sistemi ve hukuk deyince ilk ak- la gelen, bu alanda otorite sayılan hukukçular... Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en üst makamlarında yer almış askerler... Üniversite eğitiminin en tepesinde so- rumluluk almış profesörler... İstanbul belediye baş- kanlığı yapmış, açtığı okullar kurumlaşmış kişiler... Deyim yerindeyse beyni dilinde olan, düşündüğü her şeyi dile getiren akademisyenler... Kocaeli ve Sıvas’ta evinde el bombası bulunan kişilerle birlikte soruş- turma altında... Habertürk’te Hüsamettin Cindoruk’a sordular: “10. dalgayı yaşıyoruz, sizce arkası gelir mi?” Cindoruk: “Dalga denizde olur... Hukukta olmaz... Gelinen noktada ben hukuk adına üzülüyorum. Burada ade- ta bir antoloji oluşturuluyor...” Gazeteci araya giriyor: “Yassıada davalarıyla bu davayı karşılaştırırsanız, ne söylersiniz?” Cindoruk: “Aklınıza bu sorunun gelmesi bile vahim bir durum. Yassıada’da sonuçları kabul edilemez olsa da çapı, çerçevesi belli bir dava vardı. Burada o da yok...” DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de ben- zer bir yaklaşım içindeydi: “Böylesine ucu açık bir davada sonuca ulaşılacağını düşünmüyorum...” Siyasi yelpazede de CHP ve MHP temsilcileri hem operasyonların zamanlamasına değindiler, hem si- yasallaşmasına. Yılmaz Ateş, demokrasinin yara ala- cağını vurguluyordu, Mehmet Şandır ise “İşin cıl- kı çıktı” diyordu... Ergenekon davasının ilk iddianamesini okuyunca, “Buradaki kurgu ile bir milyon kişi bile gözaltına alı- nabilir” diye düşünmüştüm. Fatih Altaylı dün şu yo- rumu yaptı: “Bu iddianame mantığı ile 2.5 milyon kişiyi göz- altına alabilirsiniz...” Biz eksik saymışız! Farklı konumlarda olan kişilerin birleştiği nokta şu: Ergenekon operasyonları inandırıcılığını yitiriyor! Yeniden altını çizelim; ne olursa olsun, hukuka, yar- gıya güvenmek durumundayız. Bunun tersi, tam an- lamıyla “tuz kokarsa” deyimini anımsatır... Ancak Ergenekon olayı ne yazık ki, yargı-hukuk zemininden giderek kayıyor. Her şey bir yana, medyada özel bir mahkeme kuruldu. Önce, F tipi ya- yın organları başta olmak üzere, iktidara yakın medyada isimler dillendiriliyor... Bu isimlerle ilgili “tam teşekküllü” suçlamalar ortaya atılıyor... Eğer hakla- rında bir işlem yapılmazsa, “hâlâ dışarıdalar” baş- lığı atılıyor... Son sözümüz Başbakan Erdoğan’a... Ergene- kon’un savcılığını üstlenmişti... Operasyonlar “kor- ku imparatorluğu” diye özetleyebileceğimiz bir top- lumsal sinmişliği de beraberinde getiriyor. Dünyada hiçbir iktidar korku gücüyle ayakta du- ramamıştır! GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Arap dünyasını boş verin; Arap ülkeleri bir araya gelerek yaptırım içerikli bir amaçta, bir hedefte hiç- bir zaman buluşamadılar. Saldırıları, söz ile uslanmayanın hakkı kötektir di- ye karşılayabilir mi Batı dünyası? Hayır! İsrail’e yaptırım olasılığı var mı? Hayır! Dünyayı karşısına alan İsrail bu gerçeği bildiği için ateşkes çağrılarına kulak asmıyor. Ortadoğu’da dört dönen Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, son açıklamalarında, İsrail saldırılarının so- na yaklaştığını söyledi. Tel-Aviv’deki temaslarından böyle bir izlenim mi elde etti; yoksa İsrail Fransıza, plan gereği saptadıkları hedefe ulaştığında elbette operasyonlara son veri- leceği güvencesini mi verdi? Akla, mantığa yakın olan son olasılık. İsrail, Gazze’de saptadığı hedeflere varmadan ateş- kese evet demeyecek! Bu arada haberler arasında bir başka gerçek sı- rıttı. Medyamızın, hükümetin dört bir yanı ayağa kal- dırdığı iddiaları gerçeği yansıtmıyor. Dışişleri Bakanı Ali Babacan BM Güvenlik Kon- seyi toplantılarına katılmak için bir koşu New York’a gidiyor. Türkiye Konsey’e üye. AKP’nin gözdesi emekli bir büyükelçi (Baki İlkin) yasalar, gelenekler zorlanarak atandığı Konsey’de daimi temsilcimiz. Ne ki sorunu görüşmesi için Konsey’i olağanüs- tü toplantıya çağıran Libya… Konsey’de destek gö- ren ateşkes karar taslağını Konsey’e sunan ise Mı- sır! Tel Aviv ile Kahire arasında mekik dokuyan Sar- kozy ise Ankara’ya uğramıyor; RTE’ye Araplar nez- dinde sonuç vermeyen çabaları için kuru bir teşek- kürle yetiniyor. Batı, İsrail’i kırıp dökmeden ateşkes sağlamaya ça- balıyor. Bizimki de Araptan umudunu kesmiş; Avrupa dev- letleriyle bir şeyler yapmaya uğraşıyor. Sabahtan ak- şama telefon başında. Bağla oğlum İtalya’yı, Paris’i, Londra’yı… İki aşa- malı plan anlatıp duruyor. Ama son bir barış girişimi var ki Çankaya’daki ba- yan ile Başbakanlık’taki hanımefendi arasında re- kabete yeni boyut getiriyor. Emine Hanım da Gazze’de yaşanan trajediye dik- kat çekmek için Arap dünyasının “first ladyleri” ile Ba- tı liderlerinin eşlerini tek tek arayarak İstanbul’da yap- mayı planladığı barış toplantısına çağırdı. Diploma- tik atağa kalktı. Birden patlayan bu haber bizim “first lady”, Hay- rünnisa Hanım’ın -herhalde- fena halde limon ol- masına neden olmuştur. Çankaya’da first lady dururken Başbakan’ın eşi Emine Erdoğan’a böyle bir görev verilmesini sindi- rememiş olabilir. İstanbul’da dünya liderleri eşlerine -Prens Char- les’a da yedirdiği- şöyle yoğurdu bol Kayseri man- tısı ikram edemediği için mi üzülsün, yoksa ikinci pla- na atıldığı, anımsanmadığına mı yansın? Çok; ama çoook dertli bugünlerde Hayrünnisa Ha- nım. Ana muhalefetle (CHP), ikinci muhalefet (MHP) gün- ler sonra uyandılar. Bahçeli, MHP grubunda, ana muhalefet genel baş- kanı CHP grubundaki son salı günü vaizinde; İsrail Başbakanı Olmert’in Ankara ziyaretinde Gazze’ye sal- dıracaklarını dolaylı biçimde de olsa RTE’ye söyle- yip söylemediğinin açıklanmasını istediler. AKP borazanları RTE’nin Olmert’ten böyle bir bil- gi almadığını söylüyor. Savunularında kanıt olarak Dış- işleri arşivine giren RTE-Ehud Olmert görüşme tu- tanağını gösteriyorlar. Dışişleri’nden gelen emekli büyükelçi Deniz Bö- lükbaşı, herhalde “içeriden” aldığı bilgilere dayanarak “… RTE ile Olmert görüşmesinin Dışişleri kayıtlarına giren bir tutanağının bulunmadığını” ve: “… Bu durumun AKP hükümetinin kayıt dışı siya- set anlayışının ibret verici bir tezahürü olduğunu…” söylüyor. Bu açıklamalara, eleştirilere RTE’nin de Dışişleri’nin de kılı kıpırdamıyor. Bizimki, öne sürülen iddialara, eleştirilere kulak as- maz. Yok Olmert daha önce Gazze saldırısını haber ver- miş mi, o görüşmenin tutanağı varmış veya yokmuş… O bir dünya lideri… Böyyük işler peşinde. Ufak tefek işlerle uğraşır mı? ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA8 OCAK 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET 17HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 9 Edirne B 5 Kocaeli PB 8 Çanakkale PB 9 İzmir PB 11 Manisa PB 9 Aydın PB 11 Denizli PB 11 Zonguldak B 7 Sinop B 6 Samsun B 6 Trabzon Y 8 Giresun B 8 Ankara PB 2 Eskişehir PB 0 Konya S 3 Sıvas S - 2 Antalya PB 15 Adana PB 14 Mersin PB 15 Diyarbakır PB 5 Şanlıurfa PB 10 Mardin PB 8 Siirt PB 5 Hakkâri K - 3 Van K 4 Kars K - 2 Oslo K -2 Helsinki K 2 Stockholm K 0 Londra K 4 Amsterdam B 1 Brüksel B -2 Paris B -1 Bonn B -5 Münih B -5 Berlin B -6 Budapeşte B 1 Madrid B 5 Viyana B -2 Belgrad K 0 Soyfa Y 7 Roma Y 13 Atina Y 16 Zürih B 0 Moskova K -6 Aşkabat B 11 Astana PB -13 Taşkent B 9 Bakû B 9 Bişkek B 6 Tiflis B 7 Kahire B 16 Şam Y 15 Yurdun kuzey ve doğu- su parçalı çok bulutlu, Doğu Karadeniz’in do- ğusu ile Doğu Anado- lu’nun doğusu yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Yağışlar kıyı- larda yağmur, iç kesim- lerde karla karışık yağ- mur ve kar şeklinde ola- cak. Hava sıcaklığı iç ve doğu bölgelerde 3 ila 5 derece azalacak. İstanbul Haber Servisi - Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanõ Zeki Sezer, aralarõnda Üs- küdar Belediye Başkanlõğõ için aday olan tiyatro sa- natçõsõ Levent Kırca’nõn da bulunduğu 6 ilçe be- lediye başkan adayõnõ açõkladõ. Sezer, “DSP, Tür- kiye’nin her yerinde ve İstanbul’da son derece değerli adaylarla bu seçimin önde gelen yıldızı olmaya aday” diye konuştu. Sezer, DSP İstanbul İl Başkanõ Mustafa Aslan ve Şişli Belediye Başkanõ Mustafa Sarıgül’le birlikte dün partisinin İstanbul İl Başkanlõğõ’nda basõn toplantõsõ düzenledi. İstanbul’da bu güne dek 16 belediye başkan adayõnõ açõkladõğõnõ anõmsatan Sezer, “Sancaktepe’de Seyfi Ergül, Çekmeköy’de Sedat Dur- gun, Zeytinburnu’nda Hasan Yõlmaz, Bahçelievler’de Engin Öztürk, Bağcı- lar’da Yõlmaz Kaplan ve Üsküdar Levent Kõrca’da 29 Mart’ta DSP’nin başkan adaylarıdır” açõkla- masõnda bulundu. Levent Kõrca ise önceki seçimlerde farklõ partilerden adaylõk teklifi aldõğõnõ ancak ka- bul etmediğini anõmsatarak, “DSP’den teklif gelince heyecanlandım. Düşünmek için süre bile iste- medim, çünkü bu partinin ne kadar dürüst ve gü- venilir bir parti olduğunu biliyorum.” dedi. Anayasa Mahkemesi Haşim Kılıç: Kimsenin ticari faaliyetini denetleyemem ‘Damat’ savunmasıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Anayasa Mahkemesi Baş- kanõ Haşim Kılıç, damadõ Mus- tafa Çubuk dahil kimsenin tica- ri faaliyetlerini denetlemek ve takip etmenin kendi görevi ola- mayacağõnõ belirtti. Ankara Ana- kent Belediyesi ise kârlõ takas ha- berinin “yerel seçimlerde An- kara’yı sola teslim etme amaç- lı” olduğunu savundu. Kõlõç yaptõğõ yazõlõ açõklamada, bazõ televizyon kanallarõ ile ga- zetelerde yer alan haberde, da- madõ ve ortağõnõn Ankara Ana- kent Belediyesi ile karşõlõklõ em- lak değiştirdiklerinin belirtildiği ve takas edilen gayrimenkullerin değerleri arasõnda bir uyumsuzluk olduğunun iddia edildiğini kay- detti. Kõlõç, şu görüşleri savundu: “Ayrıntılarını bilmediğim, haberimin olmadığı bir konu- da bilgi vermem mümkün de- ğildir. Damadım dahil kimse- nin ticari faaliyetlerini denet- lemek, takip etmek benim gör- evim olamaz. Söz konusu kişi- lerin varsa bir yanlışlıkları yetkili yerlere bunun hesabını verecek erdeme sahip olduk- larına inanıyorum. Konunun beni ilgilendiren boyutuna ge- lince, söz konusu haberde is- mim açıkça belirtilerek bir si- yasi partinin kapatılma dava- sı ile bağlantı kurulmaya çalı- şılması, çirkinliğin, seviyesizli- ğin hangi noktaya geldiğini açıkça göstermektedir. Ana- yasa Mahkemesi’nde 18 yıldır sürdürdüğüm görev sırasın- da, siyasi parti kapatma dava- larında istikrarlı bir şekilde sa- vunduğum düşüncelerim ka- muoyunca bilinmektedir. Bu vicdani kanaatime çeşitli ima- larda bulunularak gölge dü- şürmek isteyenleri şerefli, na- muslu ve sorumlu olmaya da- vet ediyorum. Seviyesizce ya- pılan bu saldırıların hangi amaçlarla yapıldığı aziz mille- timizce çok iyi bilinmektedir.” ‘Ankara pilot bölge’ Ankara Anakent Belediyesi de konuyla ilgili yaptõğõ açõklamada, iddialarõn gerçeği yansõtmadõğõ ileri sürüldü. Açõklamada, “Yerel seçimlerin yaklaşması dolayı- sıyla, özellikle bazı medya ku- ruluşlarının yerel seçimlerde sola teslim etmek amacıyla An- kara’yı pilot bölge seçtikleri bir gerçektir. Bu, seçimlere ka- dar sürecek kampanyaların ne ilki ne de sonuncusudur. Med- yanın durup durup Ankara konusunda bir anda coşması, kesinlikle tesadüf değildir” de- nildi. Açõklamada, “İstanbul’da toplanan baronların iftira tali- matı verdiği” savunulan açõkla- mada, haberlerin de bunun ürünü olduğu öne sürüldü. Kart’tan sert eleştiri CHP Konya Milletvekili Atil- la Kart, dün parlamentoda dü- zenlediği basõn toplantõsõnda ha- berlerin anõmsatõlmasõ üzerine, bunun ciddi bir iddia olduğunu söyledi. Kart, “Anayasa Mah- kemesi Başkanı’nın, o görevin gerektirdiği saygınlığı, ciddi- yeti ve sorumluluğu taşımadı- ğı, başka bir misyonu üstlen- diği, AKP’nin kapatılması da- vasında kararın açıklanması aşamasında bir kez daha or- taya çıktı” diye konuştu. Ankara Anakent Belediyesi’nin 6 milyon TL değerindeki bir arsasının yüzde 70’ini, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç’ın damadı Mustafa Çu- buk ve Bülent Sungur ile değeri 2 milyon TL olan bir bina kar- şılığında takas yaptığı ortaya çıkmıştı. Takas işleminin ise, Ana- yasa Mahkemesi’nin AKP hakkında açılan kapatma davası ka- rarını açıklamasından 12 gün önce gerçekleştiği belirtilmişti. OLAY NEYDİ? ‘LAİKLİK DÜŞMANI’ BAŞDANIŞMAN Beki’nin yerine Öztürk getirildi FIRAT KOZOK ANKARA - Başbakanlõk Sözcüsü ve Başdanõşmanõ Akif Beki’nin görevden ay- rõlmasõyla boşalan koltuğa Kanal 7 kökenli olan, yazdõ- ğõ kitaplarda Atatürk’e ha- karet eden ifadeler kullan- dõrtan, Eski TBMM Başkanõ Bülent Arınç’õn danõşmanõ Kemal Öztürk getirildi. Öztürk’ün İran yanlõsõ po- litikasõyla bilinen “Girişim” dergisine hem kendi ismiyle, hem de “Mir Mahmut Rıza” takma adõyla yazdõğõ yazõ- larda ilginç ifadeler dikkat çekmişti. Öztürk’ün, bir yõl hapis cezasõ almasõna neden olan “Rahmetli-Bir Garip Oğlanın Hikâyesi” isimli ki- tabõnda, İbrahim isimli bir genç ile Tacettin Bey ara- sõnda geçen konuşmalardaki ifadeler şöyleydi: “...Beni bir numaralı terörist yapacak bu p...ler, bütün laikleri bir bir şişe geçirecem ondan sonra anlayacaklar laikliğin faziletlerini. Yok kardeşim ben bu işe akıl erdiremedi- iim. Elin o....su bile kalkıp ‘ben laikim namusumla çalõ- şõyorum, kimse karõşamaz’ demeye başladı. Ula ben böyle laikliğin...” Hazõrladõğõ “İlk Meclis” belgeseli, resmi ideolojiye aykõrõ bulunduğu gerekçe- siyle RTÜK tarafõndan ya- saklanan, dönemin Cumhur- başkanõ Süleyman Demi- rel’e hakaretten hapis cezasõ alan ancak cezasõ ertelenen Öztürk, AKP hakkõnda açõlan kapatma davasõnda da adõn- dan söz ettirmişti. KÜLTÜR BAKANI ERTUĞRUL GÜNAY: Güney için de adõm atabiliriz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dünyaca ünlü şa- ir Nâzım Hikmet’e yeniden Türk vatandaşlõğõ verilme- siyle birlikte gözler, 1983 yõ- lõnda vatandaşlõktan çõkarõlan ünlü sinemacõ Yılmaz Gü- ney’in durumuna çevrildi. Kültür ve Turizm Bakanõ Er- tuğrul Günay, Güney’in du- rumu ile ilgili bir girişimde bulunmadõklarõnõ belirterek “Ancak biz geçen yıl, Gü- ney’in çok sayıda önemli yapıtını bakanlığımızın ar- şivine aldık. 2009’da da in- şallah vatandaşlıkla ilgili işlemi yaparız” dedi. Nâzõm’õn mezarõnõn Tür- kiye’ye taşõnmasõyla ilgili tartõşmalara değinen Bakan Günay, “Bu tamamen ai- lenin bileceği bir iştir” de- di. Hikmet ile ilgili kararõn ardõndan doğal olarak göz- lerin Yõlmaz Güney’e çev- rildiğini belirten Günay, an- cak Güney’in vatandaşlõğa alõnmasõ konusunda şu an için bir girişimin söz konu- su olmadõğõnõ söyledi. Aile ile bu konuda bir görüşme yapmadõklarõnõ anlatan Gü- nay, 12 Eylül’ün yarattõğõ korku ortamõnõn kaldõrõl- masõ için çalõşmalarõnõ sür- düreceklerini, bu çerçevede Güney’in durumunun da önümüzdeki dönemde ele alõnabileceğini belirtti. Geçen yõl Güney’in hiç bilinmeyen yapõmlarõnõ ba- kanlõk arşivlerine alarak önemli bir adõm attõklarõnõ söyleyen Günay, “2008’de bunu yaptık, 2009’da da inşallah vatandaşlık ile il- gili adım atarız” dedi. Muhalefet partileri harekete geçiyor DSP’nin Üsküdar adayı Levent Kırca ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Filistin’de kadõn ço- cuk demeden katliamlarõnõ sürdüren İsrail’e karşõ sert açõklamalar yapmasõna karşõn, AKP hükümeti, İsrail ile ilişkileri “bozacak” somut adõmlar atmaktan kaçõnõyor. TBMM’de önce- ki gün yapõlan genel görüşmenin ardõndan CHP’nin İsrail’i kõnamaya dönük bildiri ya- yõmlama önerisini de AKP’liler, “Dışişleri Bakanlığı’nın dengeler açısından uygun gö- rülmediği , CHP’nin bu bildiriyi siyasi amaçla kullanacağı” gibi gerekçelere sõğõna- rak engelledi. İsrail’in Gazze saldõrõsõ sonra- sõnda Meclis’te İsrail’e yönelik en somut tepki milletvekillerinin Türkiye-İsrail Parlamento- lararasõ Dostluk Grubu’ndan istifa etmesi oldu. AKP’liler 2006’da İsrail’in Lübnan’a saldõrõsõ- nõn ardõndan da dostluk grubundan istifa et- miş, ancak 22 Temmuz seçimlerinden sonra yeniden kurulan İsrail Dostluk Grubu’na en fazla üyelik talebi AKP’lilerden gelmişti. ‘İnsan hakları ihlal ediliyor’ AKP’liler İsrail’e karşõ “kınama bildirisi” bile yayõmlamaktan kaçõnõrken, CHP ve MHP, Filistin’deki insan hakkõ ihlallerini yerinde in- celemek için girişim başlatmaya hazõrlanõyor. CHP’li Çetin Soysal ile MHP’li Mehmet Ekici, Filistin’de ağõr insan hakkõ ihlali yaşan- dõğõnõ belirterek, “İsrail’in başlattığı katliam saldırıları çerçevesinde orantısız güç kulla- nımı”nõn yerinde incelenmesi için bugün top- lanacak TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Ko- misyonu Başkanlõğõ’na alt komisyon kurulma- sõ istemiyle başvuruda bulunacaklar. İSRAİL’E TBMM TEPKİSİ ‘Kutlu doğumu başaracağız’ İstanbul Haber Servisi - AKP’nin ikincisini düzenlediği Muharrem iftarõnda Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin bir kõrõlma noktasõndan geçtiği- ni söyleyerek, “Her kutlu do- ğum 9 ay 10 günde olur. Onun için dikkatli olacağız, sabırlı olacağız ama kutlu doğumu başaracağız” dedi. Erdoğan’õn, Nâzım Hikmet’in yeniden Türk vatandaşlõğõna kabulü konusun- da ise “Hamdolsun, bize nasip oldu” demesi dikkat çekti. Geçen yõl Alevi toplumunun ciddi tepkilerine karşõn düzenle- nen Muharrem orucu iftarõnõn 2.’si dün İstanbul Feshane’de gerçekleştirildi. Başbakan Er- doğan’õn geçen yõlõn aksine bu kez eşi Emine Erdoğan ile ka- tõldõğõ iftar yemeğine; AKP İs- tanbul Milletvekili ve iftarõ dü- zenleyen Abdal Musa Kültürünü Araştõrma ve Tanõtma Vakfõ Mü- tevelli Heyeti Üyesi Reha Ça- muroğlu ve eşi ile 6 bakan, Di- yanet İşleri Başkanõ Ali Barda- koğlu, Fen Rum Patriği Bart- holomeos, RTÜK Başkanõ Za- hid Akman da hazõr bulundu. Cem Vakfõ Başkanõ İzzettin Do- ğan da geçen yõlõn aksine bu yõl iftara katõldõ. İftara, kitlesel Al- evi örgütlerinden yine destek gelmedi. İftara birçok masada boş sandalye kaldõğõ gözlendi. İf- tarda konuşan Cem Vakfõ Baş- kanõ Doğan, Türkiye’de tüm yurttalarõn eşit olmadõğõn belir- terk Alevilerin isteklerini sõrala- dõ. Başbakan Erdoğan ise “sev- gili can’lar” diye başladõğõ ko- nuşmasõnda şunlarõ kaydetti: “Önce devlet demedik, önce in- san dedik; demeye de devam edeceğiz. İnsan hak ve özgür- lükleri konusunda daha yüksek hedeflerimiz var. Her kutlu doğum 9 ay 10 günde olur. Onun için dikkatli olacağız, sabırlı olacağız ama kutlu do- ğumu başaracağız.” Erdoğan, Nâzõm Hikmet’in şi- irlerinin okunmasõ tartõşmasõnõn yapõldõğõna işaret ederek, “Bir şi- ir mağduru olarak bunu yaşa- dık biliyoruz. Biz düşüncenin Kerbelasını yaşamak istemi- yoruz. Hamdolsun Nâzım Hik- met’i yeniden Türk vatandaşı yapmak bize nasip oldu” dedi. Geçen yõlki iftarda kullandõğõ “acıyı bal eylemesini bilmiş bir milletiz” ifadesini bu yõl da yineleyen Erdoğan’õn, Doğan’õn ders kitaplarõ yakõnmasõna kür- süden, “Yanlışlar varsa yeniden düzenlenmesine hazırız, ge- rekli adımları atarız” yanõtõnõ vererek, din kültürü kitaplarõnda Alevilikle ilgili bölümlerin ye- nilenmesine yeşil õşõk yaktõ. Erdoğan, Alevilerin büyük bir kesminin tepkisini çeken muharrem iftarõnda konuştu Muharrem ayında saç sakal kesmeme geleneğine bazı davetlilerin yanı sıra AKP’li Reha Çamuroğlu da uydu. Masalara bıçak ve su konulmadı, mönü de et yer almadı. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle