Katalog

TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 6 OCAK 2009 SALI 6 HABERLER Savaş teknolojisinin en tehlikeli silahla- rından biri olan misket bombaları İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırısıyla yeniden gündeme geldi. Peki, bünyesinde barın- dırdığı yüzlerce küçük patlayıcı nedeniyle in- sanlığa adeta tuzak kuran ve onlarca ülke- nin yasaklanması için imza attığı misket bombası nedir, nasıl bir tehdit oluşturuyor?.. Atom bombası, kimyasal silahlar ve mis- ket bombaları!.. Adları ölüm kadar ürkütü- cü, vahşet kadar sarsıcı olan silahlar!.. İlk iki- si şimdilik insanlığın öfkesiyle mühimmat de- polarının en karanlık köşelerine hapsedil- miş!.. Ancak gün geçmiyor ki bunlardan so- nuncusunun dünyanın herhangi bir bölge- sindeki çatışmalarda ölüm kustuğuna iliş- kin haberler medyaya yansıma- sın!.. Gazze’ye atılanlar misket bom- bası mı, flare mi (aydınlatma mü- himmatı) ya da düştüğü yeri ce- henneme çeviren “beyaz fosfor mermisi” mi?.. Bu henüz bilinmi- yor... Ancak bir gerçek var ki misket bom- basının adı bile Gazzelileri ürkütüyor. Adının ilk sözcüğü sevimli gibi gelse de, devamındaki harflerle ölümü haber veren misketler, “Salkım Bombası” olarak da ad- landırılıyor. Misketler hedefe atıldığında ilk önce büyük bir patlama meydana geliyor. Bu patlamayla birlikte çevreye daha küçük çapta bombalar savruluyor ve yaşanan yeni patlamalar bombanın etki alanı ve tah- rip gücünü büyük boyutlara çıkarıyor. Bu- na misketlerin “demet nitelikli mühimmat” yapısı yol açıyor. Misketler belki bu yüzden “bomba içinde bomba” diye de tanımlanı- yor!.. Yani ölüm içinde ölüm!.. Üzerinde sarı renkte şerit bulunan stan- dart bir misket bombasının 500 kilo ağırlı- ğında olduğu düşünülürse nasıl bir etki ya- pacağı da anlaşılabilir. Hedefe inişlerini yavaşlatmak için üzerlerinde küçük para- şütler bulunan misketler, bünyelerinde 202 adet küçük bomba barındırıyor. İşte çev- redeki asıl tahribatı bunlar yaratıyor. Uz- manlar, küçük bombalar patladığında çev- reye 2 bin dolayında şarapnel saçıldığına dikkat çekiyor. Bu şarapnel parçaları ise en az 70 metre yarıçapındaki alan- larda etkili oluyor. Hedefe atılan her 10 bombadan birinin patlamama olasılığı bulu- nuyor. Bunlar tıpkı mayınlar gibi çevre için büyük tehlike yaratıyor. Savaş karşıtı kuruluşlara göre adı misket, işlevi ölüm olan bu bombalardan en çok siviller ve masum çocuklar etkileniyor. Savaş bölgelerinde ve özellikle Lübnan’da patlamayan misketleri bilmeden oyun ara- cı haline getiren çok sayıda çocuğun ya- şamını yitirdiği biliniyor. Misketlerin kulla- nımına başlandığı tarihten bu yana dünya genelinde çoğu çocuk on binden fazla si- vilin ölümüne yol açtığı tahmin ediliyor. Bombalar hedefe atıldığında yüzde on oranında bir sapma yapabiliyor. Güdüm- lü olmadıkları için uzmanların “aptal bom- ba” diye de tanımladığı misketler, ilk kez 65 yıl önce insanlığı tehdit etmeye başladı. Sovyetler Birliği 1943’te Nazi güçlerine kar- şı misket bombaları kullanınca dünya kamuoyu bu sinsi silahla tanıştı ve en- gellenmesi için o günden bu yana barış yanlıları ve silah karşıtları büyük kam- panyalar yürüttü. ABD misket zengini! Çeçenistan, Yugoslavya ve Körfez Sa- vaşı’nda kullanılan misketler 2006’da İs- rail’in Lübnan Hizbullahı’na 33 gün süren müdahalesi sırasında da gündeme geldi. Bugün Gazze’de yaşanan en- dişe ve tartışmalar o günlerde de uluslararası kamuoyunda infial yarattı. Bu tehlikeli silahı, geçen yıl yaşanan gerginlik ve çatışma sırasında Rusya ve Gürcistan’ın da karşılıklı olarak kullandığı anlaşıldı. Strateji uzmanlarına göre dünyadaki 34 ülkede 200’den fazla misket bomba- sı modeli üretiliyor. 100’den fazla ülkenin ordusu da bu bombalardan bulunduruyor. Dünyadaki 3 milyardan fazla misket bom- bası stokunun yüzde 25’ininse ABD or- dusunda olduğu tahmin ediliyor. Tüm bunlara karşın barış yanlıları mis- ket bombalarının yasaklanması için 20 yıl- dır mücadele yürütüyor. Örneğin baskılar ve kampanyalar nedeniyle Belçika, 2007’de misket bombası üreticilerine karşı ekonomik ambargo uygulama kararı aldı. Bu yasak Oslo’da kara mayınlarının yasaklanması anlaşmasının imzalanma- sının ardından gelmişti. Bu anlaşma ge- reği 19 Nisan’da, her yıl “Misket Bomba- larına Karşı Uluslararası Eylem Günü” olarak dünyanın çeşitli ülkelerinde etkin- likler düzenleniyor. İsrail’in önceki gün Gazze’ye yönelik saldırıda da kullandığı öne sürülen mis- ket bombalarının tamamen yasaklan- masını öngören uluslararası anlaşma 3 Aralık 2008’de Oslo’da imzaya açıldı. An- laşmayı ilk gün 92 ülke imzaladı. İmza- cılar arasında büyük misket bombası sto- kuna sahip İngiltere de vardı. Türki- ye’nin ise kara mayınlarını yasaklayan Ottawa Sözleş- mesi’nden kaynaklanan yü- kümlülüğü gereği 2014’e ka- dar Güneydoğu’daki mayın- ların temizlenmesinin ardın- dan sözleşmeyi imzalaya- cağı belirtiliyor. Rusya, İsrail ve ABD ise anlaşmayı imzalamayacaklarını açıkladı. İlk kullanımından tam 65 yıl sonra ya- saklanması gündeme gelen misket bom- baları Oslo’daki anlaşmayla tamamen tarihe karışır mı?.. Patlamayan bombalar, savaşların yol açtığı enkazları eğlence ala- nı haline getiren çocuklarla daha ne ka- dar ölüm misketi oynar?.. Bu sorular, sa- vaşları sinsice planlayanlarla onlardan beslenen silah tacirlerinin insanlığı ve samimiyetleri kadar gizem taşıyor!.. Bir yanı deniz, iki yakası İsrail, diğer çıkışı da Mısır olan 1.5 milyon insanın mülteci yaşamlar sürdü- ğü, abluka altına alınmış küçücük bir coğrafya... Otomatik tüfekleri, el bombaları, ilkel füzeleri, sapanlara yapışmış taşla- rı ve inançlarının çelik ye- leğine bürünmüş cesaret- leriyle işgale direnen 15-20 bin arasında radikal dinci militan... Yapabildikleri, düştüğü yerde bekledikleri tahriba- tı yapamayan füzeler at- mak... Kendilerini öldür- meye gelen İsrail askerle- rinden olabildiğince esir almak... Ve hiç kabul edi- lir olmasa da geçmişte ol- duğu gibi intihar eylemine girişmek!.. Karşılarındaki güç ise dünyanın en iyi üç ordu- sundan biri... Son teknoloji savaş araçlarıyla donatıl- mış, korunaklı askerler... Etkili silahlar taşıyan uçak- lar ve helikopterler... Bir mi- litanı yok edebilmek için on çocuğunu da acımasızca öldürmeyi göze alabilen pilotlar... Yaşamın ambar- go ve duvarlar arkasına hapsedildiği sokaklarda önüne geleni deviren de- vasa tanklar... Orantısız güç ve ABD desteğiyle yürütülen bir devlet terörü!.. Filistin’de yaşananlara ister “terörün altyapısını çökertme” denilsin isterse de Siyonizmi yok etme di- renişi!.. Oysa 42 yıldır sü- ren bu kavganın içinde sarsıcı tek bir gerçek var; bebekler ve çocuklar yani masumlar alçakça katledi- liyor!.. İşte Filistin!.. İşte Gazze gerçeği... Şiddet, kan ve kaos; ku- şatılmış bir kentin anato- misinde imdat çığlıklarına yol açıyor!.. Bebeklerin cı- lız sesi Gazze’nin soğuk duvarlarına çarpıp geri dö- nüyor!.. Kanlı emzikler kü- çük kefenlere madalya olu- yor!.. Dünya ne yazık ki bu utanç verici sahneleri sey- retmekle yetiniyor. [email protected] - www.mehmetfarac.com Misket Oynayan Ölümler!.. Gazze’nin Anatomisi!.. AKP ‘kalelere’ isim arõyorEMİNE KAPLAN ANKARA - Belediye başkanõ AKP’li olan büyükşehir ve il belediyelerinde adaylarõn büyük bölümünü belirleyen AKP, diğer partilerin elinde olan İzmir, Eskişehir, Mersin ve Diyarbakõr’a yö- neldi. Bu iller için güçlü isim arayõşõ- na girilirken; Mersin’e Devlet Bakanõ Kürşad Tüzmen, Eskişehir’e Osman- gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Gönen, İzmir’e Milletvekili Taha Aksoy ve AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Nükhet Hotar Göksel’in adõ geçiyor. Adana’da MHP’ye geçen Aytaç Durak’a rakip olarak Seyhan Be- lediye Başkanõ Azim Öztürk’ün ismi öne çõkõyor. 29 Mart’ta yapõlacak yerel seçimde “kaleleri düşüreceğiz” hedefiyle yo- la çõkan AKP, diğer partilerin elinde olan illere güçlü isimler arõyor. AKP, Ankara, Kayseri, Kocaeli, Konya, An- talya, İstanbul, Erzurum ve Gaziantep’in adaylarõnõ açõkladõ, 46 ilden 18’inde mevcut belediye başkanlarõyla yola devam kararõ aldõ. Kalan il belediyele- riyle ilgili değerlendirmeler sürerken, İz- mir, Eskişehir, Mersin ve Diyarbakõr gi- bi AKP’nin elinde olmayan illerle ilgili çalõşmalara ise hõz verildi. Bu kentlerin de yer aldõğõ tüm illerde geçen hafta eği- lim yoklamasõ yapõlõrken, bir yandan da kamuoyu araştõrmalarõyla halkõn nab- zõ yoklanõyor. AKP, özellikle İzmir’e çok büyük önem veriyor. CHP’nin adayõnõn Aziz Kocaoğlu olduğunun netleşmesinin ardõndan AKP, yönünü bu kente çevirdi. İzmir için ilk başlarda Futbol Federas- yonu Başkanõ Mahmut Özgener ile Mehmet Ali Bayar’a öneri götürüldü. Ancak iki ismin de adaylõk önerisini ka- bul etmemesi üzerine yeni isim arayõ- şõna girildi. Geçen yerel seçimlerde AKP’nin büyükşehir belediye başkanõ adayõ olan İzmir Milletvekili Taha Ak- soy’un adõ dillendirilmeye başlanõr- ken, AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ ve İzmir Milletvekili Nükhet Hotar Gök- sel de olasõ adaylar arasõnda sayõlõyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’õn millet- vekili ve bakanlarõn belediye başkanõ adayõ yapõlmamasõ yönündeki yaklaşõ- mõna karşõn bazõ illerde bu formüle baş- vurulabileceği dile getiriliyor. Diyarbakõr için de isim arayõşõ sürü- yor. Bu kente, Diyarbakõr Milletvekili Abdurrahman Kurt’un adõ öne çõk- maya başladõ. Mersin’de Devlet Baka- nõ Kürşad Tüzmen’in adõ geçerken; AKP, Aytaç Durak’õn MHP’ye geç- mesinin ardõndan bu kenti yeniden ala- bilmek için güçlü ve başarõlõ bir isim arõ- yor. Kulislerde, Seyhan Belediye Baş- kanõ Azim Öztürk’ün adõ konuşuluyor. Çankaya’da Alevi ya da kadın aday gösterilebilir Eskişehir’de DSP’nin adayõ Yılmaz Büyükerşen’e karşõ Osmangazi Üni- versitesi İnşaat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Önen’in aday gösterilebileceği dile getiriliyor. Çankaya’ya ise bir kadõn ya da Al- evi aday gösterilebileceği kaydedili- yor. AKP, illerde yapõlan eğilim yok- lamalarõ ve kamuoyu anketlerinin sonucuna göre tüm adaylarõnõ 15 Ocak’a kadar açõklamayõ planlõyor. İstanbul Haber Servisi - DSP’den Büyükçekmece Bele- diye Başkanlõğõ için adaylõğõ kesinleşen Kumburgaz Belde Belediye Başkanõ Doktor Hü- seyin Çorbacıoğlu, haksõz yere kapatõlan beldelerin 2009’da yargõ kararõyla yeniden açõlma- sõnõ dilediklerini söyledi. CHP Genel Merkezi ise 30 Aralõk’ta biten aday adaylõğõ başvurusu sü- resini 15 Ocak Perşembe günü saat 17.00’ye kadar uzattõ. DSP’nin Büyükçekmece be- lediye başkan adayõ ve Kum- burgaz Belde Belediye Başkanõ doktor Hüseyin Çorbacõoğlu, AKP hükümetinin hazõrladõğõ yasa sonucu haksõz yere kapatõ- lan belde belediyelerinin 2009’da yargõ kararõyla açõlmasõ inancõ- nõ taşõdõğõnõ belirterek “Eğer bu yönde bir karar çıkmazsa yurttaşların gereken yanıtı 29 Mart’taki yerel seçimlerde ve- receğine inanıyorum” dedi. Çorbacõoğlu, 2009’un barõş ve dostluğun egemen olacağõ yeni bir dönemin başlangõcõ ol- masõnõ dilediğini kaydetti. Sõ- kõntõlõ bir dönemden geçen Tür- kiye’nin 2009’da yeni siyaset an- layõşlarõyla taze bir başlangõç ya- pacağõnõ belirten Çorbacõoğlu, “Yurttaşların özgür iradele- riyle vereceği oylarla, içine düşülen kimi sıkıntıların da aşılacağına inanıyorum” ifa- desini kullandõ. 2008’in tüm dünyada ekonomik kriz, savaş ve saldõrõlarla anõlacağõnõ da dikkat çeken Çorbacõoğlu, “Ekono- mik kriz hepimizi derinden sarstı. PKK terörü ise tüm yurttaşlarımızın yüreğini yak- tı. 2009’da din, dil, siyasi dü- şünce ayrımı gözetilmeyen herkese eşit mesafeli bir siya- setin Türkiye’ye hâkim olma- sını diliyorum” dedi. İktidar telaşlanmalı! Büyükçekmece Belediye Baş- kanlõğõ için CHP’den yeniden aday olan Dr. Hasan Akgün, CHP ve Anavatan Partisi Kadõn Komisyonu üyeleriyle bir araya geldi. Akgün’ün tanõşma top- lantõsõna yaklaşõk 2 bin kişi ka- tõldõ. Etkinlikte konuşan başkan Akgün, 15 yõldõr kendisinin ve ekibinin hizmet ürettiğini belir- terek “Bize orada burada sa- taşanları muhatap almıyoruz. Bizim muhatabımız sokakta- ki insanımızdır” dedi. Danõş- tay’õn kendisi ve belediye imar müdürü hakkõnda verdiği so- ruşturma kararõnõ da değerlen- diren Akgün, şunlarõ söyledi: “Bu konu kasıtlı olarak bü- yütülmüştür. Hukuk bilgisi olan herkes Danıştay’ın bu tür dosyaları incelemeye vak- ti olmadığı için yerel mahke- melere gönderdiğini bilir. Bi- ze bu tür saldırılar zarar ver- mez. Asıl iktidardakiler, ikti- dardan ayrıldıktan sonra ad- liye raflarında bekletilen dos- yaların hesabını vermek üze- re onlar telaşlansın.” Yerel seçimlerde diğer partilerin elinde olan illeri de kazanabilmek için güçlü adaylar bulunmaya çalõşõlõyor Güzelbey’e suçlama ANKARA (ANKA) - CHP Milletvekili Yaşar Ağyüz (üstte), Gaziantep Belediye Başkanõ Asõm Güzelbey’in “72.5 trilyonluk arsa vurgununun ortaklarõnõ” açõklayamadõğõnõ belirterek yeni bir iddiada bulundu. Bir hayõrseverin yaptõrdõğõ Oya Bahadõr Yüksel Özel Eğitim Okulu ve Özel Eğitim Hizmetleri Okulu’nun hizmet ihalesini alan şirketle yapõlan 15 aylõk sözleşme ile toplam 3 milyon TL’ye yakõn para ödeneceğini belirten Ağyüz, “Acaba Asõm Güzelbey yeniden adaylõğõnõ, 72.5 trilyonluk arsa vurgunu ortaklarõna ve tüm sağlõk hizmetlerinin ihalesini verdiği şirkete mi borçlu” sorusunu sordu. Anket açıklaması İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - CHP İzmir İl Başkanlõğõ, özellikle yerel basõnda yer alan anket çalõşmalarõyla ilgilerinin bulunmadõğõnõ bildirdi. Yapõlan açõklamada, “CHP İzmir İl Başkanlõğõ olarak, ne Buca ne de diğer ilçelerimizle ilgili yaptõrmõş olduğumuz bir anket bulunmaktadõr. Kaldõ ki, il başkanlõğõmõzca bundan sonra herhangi bir anket çalõşmasõ yapõldõğõ takdirde kamuoyuna duyurulacaktõr” denildi. ‘Sadaka’ tepkisi ANKARA (ANKA) - CHP’nin Çankaya belediye başkan aday adaylarõndan avukat Ali Yõldõrõm, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn, “Bizim kültürümüzde sadaka meşrudur” sözlerine tepki gösterdi. Yõldõrõm, “Sosyal devlet kültüründe yani hak hukuk düzenlemelerinde meşru olan sadaka değil haktõr. Devlet bir hayõrsever değildir, devlet vatandaşõna karşõ sorumludur. AKP bir sadaka ekonomisi yaratmõştõr” dedi. Bakandan demiryolu itirafı ‘Atatürk dönemine ulaşamadık’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ulaştõrma Bakanõ Binali Yıldırım, Ata- türk’ün başlattõğõ demiryolu seferberliğinde 1923-1946 arasõnda yõlda 128 kilometre demiryolu yapõldõğõnõ belir- terek “1946-2003 arasında yapılan demiryolu yılda 11 km’ye düşmüş, 2003’ten bu yana da 107 km. Hâlâ Atatürk dönemi değerleri- ne ulaşamadığımıza dikka- tinizi çekiyorum” dedi. Yõldõrõm, özel iletişim vergisinin indiril- mesine karşõ çõkan Maliye Bakanõ Kemal Unakıtan’õ da “yatırımlarımıza destek olmaktadır” diyerek savundu. Yõldõrõm, hõzlõ tren deneme seferlerinin şubat sonunda başlayacağõnõ bildirerek bi- let fiyatlarõnõn da işletme maliyetine göre belirleneceğini söyledi. Yargõtay’õn kara- rõna karşõn, baz istasyonlarõnõn sağlõğa za- rarõnõn ispatlanmadõğõnõ ileri süren Yõldõ- rõm, “Bunlar olmazsa haberleşme ol- maz. Ya cep telefonundan vazgeçeceğiz ya da baz istasyonları ile yaşamaya alı- şacağız” dedi. Türkiye’de alternatif fi- nans kaynaklarõnõ en çok kullanan bakan- lõğõn Ulaştõrma olduğuna işaret eden Yõl- dõrõm, bunu 2009 yõlõ içerisinde de uygu- lamaya devam edeceklerini kaydetti. Yõl- dõrõm, İzmit Körfez ve İzmir Otoyol Pro- jesi’ne 9 Nisan’da teklifleri alacaklarõnõ vurguladõ. Yõldõrõm, “Eğer burada sonuç alırsak ondan sonra üçüncü köprü ve diğer otoyol projeleri takip edecek. Yap-İşlet-Devret projelerinde üçüncü köprü de bu kapsamda” dedi. CHP’de ‘böcek’ bulunması Bir gazetecinin CHP’de “böcek” adõ verilen gizli dinleme araçlarõnõn bulun- masõna ilişkin sorusu üzerine Yõldõrõm, “Kurumlar gereken titizliği göstermek zorundadır. Teknoloji ile başa çıkmak kolay değil. Dinleme yapacak o kadar çok cihaz var ki… Önemli olan, bu ya- sal mı, ahlaki mi? Sürekli dinleniyo- ruz, gece dinleniyoruz, gündüz dinle- niyoruz diye şuurumuzun bozulması, paranoyaya dönüşülmesi kabul edile- bilir bir şey değil. Bunu da bu toplum hak etmiyor. Bunlara fırsat vermeme- miz lazım” diye konuştu. Yõldõrõm, CHP’nin dinleme olayõnõn tespitinin ya- sal yollar olduğunu belirterek “Polise güvenmiyorum deyip işin içinden çık- mak siyasi sorumluluğa sığmaz” dedi. İzmir, Eskişehir, Mersin ve Diyarbakõr gibi elinde olmayan belediyeleri almak için çalõşmalarõna hõz veren AKP, eğilim yoklamalarõ ve kamuoyu araştõrmalarõyla halkõn nabzõnõ tutmaya çalõşõyor. Başbakan Erdoğan’õn milletvekili ve bakanlarõn belediye başkanõ adayõ yapõlmamasõ yönündeki yaklaşõmõna karşõn bazõ illerde bu formüle başvurulabileceği dile getiriliyor. ‘Beldeler yeniden açılsın’ DSP’nin Büyükçekmece adayõ Çorbacõoğlu belde belediyelerinin kapatõlmasõnõ eleştirdi Kotil, Bakırköy için CHP’den aday adayı Yerel seçimler yaklaşırken adı sık sık Şişli Belediye Başkanlığı için anılan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarı- gül’ün eski eşi Aylin Kotil, Bakırköy Belediye Başkanlığı için aday adaylığı için geçen hafta resmi başvurusunu yaptı. Ataköy Eğitim Merkezi’nin sa- hibi, eski İstanbul Belediye Başkanı Aytekin Kotil’in yeğeni olan, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni bitir- dikten sonra ABD’de master eğitimi alan Aylin Kotil, CHP’den Bakırköy Belediye Başkanlığı aday adaylığı için geçen hafta resmi başvurusunu yaptı. Politikacı bir ailede büyüyen Aylin Kotil, CHP tarafından hangi görev ve- rilirse kabul edeceğini belirterek “CHP’li politikacı bir aileden geldiğim için her zaman siyasetin içinde oldum. Bu kez kendim aktif olarak politika- nın içinde yer almak istiyorum. CHP ile yaptığımız görüşmelerde yerel se- çimler sırasında kendileri için çalışa- cağımı söyledim. Takdir, elbette CHP Genel Merkezi’nindir. Partim ne gö- rev verirse kabul edeceğim” dedi.