18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 6 OCAK 2009 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Alanlarda Atıp Tutmak İsrail’in, Hamas’ın kıytırık füze saldırılarına ön- ce havadan fevkalade orantısız yanıtının ar- dından, Gazze’ye 10 bin asker 150 tankla ka- radan girmesi ve kadın çocuk ayrımı yapmadan, herkese saldırması bütün dünyada değil, ama İslam âleminde büyük yankılar uyandırdı. Bu ülkeler arasında Türkiye başı çekenlerden biri; önümüzdeki günlerde büyük kentlerimizin alanları kalabalık gösterilere sahne olacak, bir- çok kişi tepkilerini büyük alanlarda atıp tutarak dile getirirlerken, iktidardaki politikacılar da, on- ların nabızlarına göre şerbet verecekler. Bu gösteriler başladı, İsrail ile stratejik işbir- liği anlaşmasının altında imzası bulunan, ama buna karşın iç tüketime yönelik olarak sürekli, düpedüz ırkçı Yahudi düşmanlığı yapan Nec- mettin Erbakan, kendi sözde tepkisini ortaya koydu bile. Ben meydanlarda bilinçsiz biçimde atıp tutan topluluklardan hiç hoşlanmayan, Filistin soru- nu gibi sorunların bilinçli ve ısrarlı takipçi, ev- rensel bir tepkiyle çözülecek konular olduğunu düşünen biri olarak, bazı noktalara dikkat çek- mek istiyorum. Her şeyden önce, Filistin sorununun yalnız- ca bir İsrail Arap sorunu olmanın ötesinde bu kritik petrol bölgesinin bütün problemlerini ku- caklayan emperyalist sultacılığın ürünü olduğunu görmek gerekir. Evet, İsrail-Filistin sorununa, dinsel bir sorun olarak bakamayız. Dünyanın en büyük petrol yataklarının ve re- zervlerinin bulunduğu Ortadoğu’yu mutlak de- netiminde tutmak isteyen ABD’nin bölgedeki en emin jandarması İsrail, Filistinliler karşısında di- lediği gibi at oynatıyorsa, bilin ki, onun arkasında ABD olduğu için bunu yapabilmektedir. Beyaz Saray’daki son günlerini geçirmekte olan Bush, politikasını, dinsel hezeyanlar, Ar- magedon ve Mesih safsatalarına sararak dün- yaya takdim ediyorsa, bilin ki, ardındaki, silah sanayii ve petrol baronlarının ticari çıkarları için böyle davranmaktadır. Ve bilin ki Halliburton bu- gün birçok devletten çok daha zengin, onun da ötesinde çok daha etkindir. Ve bütün bunların karşısında, Filistinliler yal- nızdırlar. Ve de meydanlarda atıp tutanlara rağ- men yine de yalnız kalacaklardır. Çünkü Arap kardeşleri yalnız bırakmışlardır Fi- listinlileri, onlar ABD ile iyi ilişkilerini sürdürmekte, Irak’ta olanları nasıl seyrettilerse, Filistin’de olanları öyle seyredeceklerdir. Kuşkusuz onların ülkelerinde de, alanlar meydanlarda atıp tutanlarla dolacak, ama Fi- listin’in yalnızlığı olgusu değişmeyecektir. Türkiye’de belli noktalardan tekbir getirerek, alanlara fırlayarak, Amerikan emperyalizmini ve İsrail vahşetini lanetleyecek olanlar, hiç kuşku yok ki, iktidar katında kendilerini destekleyen de- meçler duyacaklardır. Ama kimsenin kuşkusu olmasın ki, ABD de, İsrail de, Türkiye’nin meydanlarında atıp tutanlara güleceklerdir. Tabii ki meydan gösterileri onları biraz tedir- gin edecektir, tıpkı dünyanın her bucağındaki Amerikan karşıtı gösteri ve duygulardan rahat- sız oldukları gibi... Ama onlar, eninde sonunda Türkiye’de işba- şında olan iktidarın sözüyle değil, politikasının özüyle kimden yana olduğuna bakacaklardır. Sokaklarda gösteri yapan arkadaşlarımız, bugünkü iktidarın İslami dayanışma adına, Fi- listinlilerin imdatlarına koşacağına inanıyorlar mı acaba? BOP’un eşbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu ni- teliği değişmediği sürece, hangi demeci verir- se versin, ne yazar? Denecek ki, “BOP iflas etmiştir”. Ne yazar? ABD bölgeyi sultası altında tutmaktan vazgeç- medikçe, BOP gider, yerine ODOP (Ortasından Deldiğim Ortadoğu Projesi ) gelir. O zaman Tay- yip Bey de BOP’un yerine ODOP’un eşbaşka- nı oluverir. Önümüzdeki günlerde meydanlarda atıp tu- tacak olanlar acaba bu gerçekleri biliyorlar mı? Yoksa bilmeden İsrail ve Amerikan kuklaları yak- makla mı yetinecekler? [email protected] DOĞALGAZ ÇEVRİM SANTRALI Mahkeme durdurdu Erdoğan açõlõşõnõ yaptõ GÜRSU KUNT ANTALYA - Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan dün Antalya’da yargõnõn yürütmeyi dur- durma kararõ verdiği AKSA Enerji’nin An- talya’daki doğalgaz çevrim santralõ ile henüz tamamlanmamõş veya aylar önce hizmete gi- ren tesislerin açõlõşõnõ yaptõ. AKSA’nõn birinci sõnõf tarõm arazileri ve kentin en önemli su kaynaklarõ üzerine kur- duğu doğalgaz yakõtlõ termik kombine çevrim ünitesine karşõ CHP’li il genel meclisi üyeleri yargõya başvurdu. 11 Haziran’da imar planõ değişikliğinin yürütmesinin durdurulmasõ is- temiyle açtõğõ dava geçen günlerde sonuçlan- dõ. Mahkeme yürütmenin durdurulmasõna ka- rar verdi. Ancak Erdoğan mahkemenin “hu- kuka aykırı” dediği söz konusu yatõrõmõ açarken, AKSA Enerji’nin sahiplerine teşek- kür edip övgüler de yağdõrarak, “Bu dev pro- je tamamlandığında, Antalya sıkıntıların- dan kurtulacak” dedi. Erdoğan’õn açõlõşõnõ yaptõğõ yatõrõmlar arasõnda, geçen yõl hizmete giren MOBESE sistemi de bulunuyor. Cum- huriyet Meydanõ ve Kaleiçi’nde yapõlan dü- zenlemeler, Arõtma Çamuru Termal Kurutma Tesisi de aylar önce hizmete girmiş olmasõna karşõn Erdoğan tarafõndan açõldõ. CHP’li Soysal, Topbaş döneminde, 22 belediye şirketine 5-6 milyar TL kaynak aktarõldõğõnõ söyledi ‘İBB iflas noktasõnda’İstanbul Haber Servisi - CHP Parti Meclisi üyesi ve İstanbul Mil- letvekili Çetin Soysal, İstanbul Bü- yükşehir Belediye Başkanõ Kadir Topbaş döneminde, 22 belediye şir- ketine 5-6 milyar TL kaynak aktarõl- dõğõnõ, İBB’nin BİMTAŞ ve Sağlõk AŞ adlõ şirketlerinin ise iflas ettiğini söyledi. Soysal, “BİMTAŞ ve Sağ- lık AŞ’yi kurtarmak için belediye bütçesinden kamuya ait kaynaklar bu şirketlere aktarıldı” dedi. CHP İstanbul İl Merkezi’nde, İl Başkanõ Gürsel Tekin ile birlikte dün basõn toplantõsõ düzenleyen Soysal, “sepet” içine konulan dosyalarõ önü- müzdeki günlerde açõklayacaklarõnõ söyledi. Belediyeye bağlõ şirketlerin her yõl kendi sermayesini tükettiğine dikkat çeken Soysal, Topbaş döne- minde, 5-6 milyar TL kaynak aktarõ- lan 22 şirketin iflas noktasõna getiril- diğini iddia etti. İBB’nin yalnõzca fi- nans borcunun 3 milyar 721 milyon TL olduğuna da dikkat çeken Soysal, “İBB, şirketlerini finanse etmek için kendini borç batağına sok- muştur. Bütçeler bu anlayışla ha- zırlanmaya devam edilirse birkaç yıl içinde İBB, ticari borçlarıyla bir- likte iflas edecektir” dedi. İBB şirketlerinin, İBB Meclisi’nin denetimi dõşõnda tutulmasõnõ eleştiren Soysal, şirketlerin “sömürü ve ka- zanç” merkezi haline dönüştürüldü- ğünü belirterek, BİMTAŞ ve Sağlõk AŞ ile ilgili uzman raporlarõna karşõn, usulsüzlük ve çarpõtma yapõldõğõnõ id- dia etti. Soysal, “31.10.2008 tarihli sermaye tespit uzmanı raporuna gö- re, sermayesi 15 milyon YTL (15 trilyon TL) iken 20 milyon YTL (20 trilyon TL) artışla 35 milyon YTL (35 trilyon TL) olarak açıklanan ve bu raporla sermaye artışı talebin- de bulunan BİMTAŞ, öz varlığını tamamen kaybettiği halde, ra- kamlar değiştirilerek belediye mec- lisine sunmuştur. AKP çoğunluğu ile bu rakamlar maalesef kabul edilmiştir. Sayın Topbaş’ın ve be- lediye meclis üyelerinin, iflasın eşi- ğine getirdiği bu şirketlerle beledi- yenin ortak iş yapma konusundaki ısrarı nedendir?” diye konuştu. İflas belgelendi Soysal, 1998’de kurulan Sağlõk AŞ ile ilgili de benzer uygulama yapõldõ- ğõnõ belirterek, bu şirketin de batõk du- ruma getirildiğini ve mali müşavir ra- poruyla durumun belgelendiğini söy- ledi. Bahattin Özen isimli serbest mu- hasebeci mali müşavir tarafõndan Sağ- lõk AŞ ile ilgili olarak hazõrlanan “Sermayenin Ödendiğinin Tesbiti- ne Ait Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik Raporu”nun sonuç kõs- mõnda, “Yapılan incelemede şirke- tin kayıtlı ve tescilli sermayesi olan 11.500 milyon YTL’nin tamamen ödendiği, şirketin 31.09.2008 tarihi itibarıyla öz varlığının eksi 6 milyon 642 bin YTL olduğu ve sermayesi- nin korunamadığı sonucuna varıl- mıştır” denildi. Spor AŞ’nin ise 6.2 milyon YTL’lik sermayesinin yanõnda, 5 milyon YTL zarar ettiğini vurgulayan Soysal, bu şirkete de İBB tarafõndan 2007 ve 2008 yõllarõnda 3’er milyon YTL kaynağõn hibe yoluyla aktarõldõğõnõ be- lirtti. Soysal, “Bu paraların nereye harcandığı belli değildir. İBB Baş- kanı Topbaş’a soruyorum. BİM- TAŞ, Sağlık AŞ ve Spor AŞ’e veri- len ihaleler nelerdir? Ne kadardır? Hangi şirketlerle ne gibi işler ger- çekleşmiştir?” dedi. ‘AKP’liye 80 bin YTL’ Soysal, İBB’nin 2008 rakamlarõy- la finans borcunun 3 milyar 721 mil- yon YTL olduğunu kaydederek “İBB’nin 2009 yılı borçlanma ön- görüsü ise 3 milyar 580 milyon YTL. Bu veriler gerçekçi değildir. İBB iflasa doğru gidiyor” dedi. Soysal, İBB Hukuk İşleri Müdür- lüğü’nce hazõrlanmasõ gereken 6 adet yönetmeliğin de 80 bin YTL karşõlõ- ğõnda AKP il yöneticisi ve milletve- kili adayõ olan Avukat Mehmet Do- ğan Kubat’a hazõrlatõlarak, AKP’li- lerin kayõrõldõğõnõ söyledi. Anıt, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde görevli heykeltıraş Prof. Dr. Ferit Özşen’e yaptırılmıştı. (NECATİ SAVAŞ) Atatürk’e yakışmayan anıt ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM bahçesinin İçişleri Bakanlõğõ ta- rafõndaki ön bölümünde yer alan “İstiklal Marşı Anıtı”, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün anõ- sõna yakõşmayan bir görüntü sergiliyor. Eski Meclis Başkanõ Bülent Arınç döneminde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde görevli heykeltõraş Prof. Dr. Ferit Özşen’e yaptõrõlan “İstiklal Marşı Anıtı”, 23 Nisan 2007’de açõlmõştõ. Anõtta, İstiklal Marşõ’nõn ilk iki kõtasõ ile TBMM logosu bulunuyor. Ancak anõtta pek çok eksiklik de bulu- nuyor. Örneğin, anõtta bir atõn üzerinde be- timlenen Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Atatürk’ün hemen sağõnda bulunan as- kerlerin rütbeleri ve apoletleri bulunmu- yor. Ayrõca anõttaki Atatürk figüründe, su- baylarõn piyade, topçu gibi sõnõflarõnõ belirlemede kullanõlan spoletler de yok. Mareşal rütbesi yok En önemlisi, anõttaki Atatürk tasvirinde, TBMM’nin Sakarya Meydan Savaşõ’nõn kazanõlmasõndan sonra, Başkomutan Atatürk’e, 19 Eylül 1921’de yasayla verdiği “Mareşal” rütbesi de bulun- muyor. Ayrõca anõtta Atatürk’ün bindi- ği atõn dizginleri, gemi ve eyeri de yok. Anõtõn heykeltõraşõ Prof. Dr. Ferit Özşen, anõtõn detaylarla değil de, bütünlük için- de sağladõğõ anlamla değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Özşen, şunlarõ kaydetti: “Anıttaki de- tay, genel bütünle bağlantılıdır. Ben bu anıtta, fakru zaruret içindeki bir ül- kenin, tıpkı İstiklal Marşı’nda bahse- dildiği gibi yoktan var oluşunu anlat- maya çalışıyorum. Anıt bütünlük için- de değil, detay içinde değerlendirilecek olursa, o zaman anıtta Atatürk’ün üniformasının düğmeleri de yok. Ay- rıca taştan bir yapıtta, bu kadar çok detayı betimlemenin de olanağı yok.” BAKANLAR KURULU KARARI ALINDI Nâzım yeniden vatandaş ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Şair Nâzım Hikmet, 58 yõl önce elin- den alõnan Türkiye Cum- huriyeti vatandaşlõğõnõ ye- niden kazanõyor. Bakanlar Kurulu, ünlü şairin Türk vatandaşlõğõndan çõkarõl- masõna ilişkin eski kararõn ortadan kaldõrõlmasõ için yeni bir kararõ imzaya aç- tõ. Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardõmcõsõ Ce- mil Çiçek, Hikmet’in me- zarõnõn Türkiye’ye geti- rilmesi konusuna olumlu baktõklarõnõ ancak kararõn ailesi tarafõndan verile- ceğini söyledi. Bakanlar Kurulu top- lantõsõndan açõklamalarda bulunan Çiçek, Hikmet’in 1951 yõlõnda Nâzõm Hik- met’in Türk vatandaşlõ- ğõndan çõkarõldõğõnõ anõm- sattõ. Bakanlar Kurulu’nda imzaya açõlan kararna- meyle ünlü şairin yeniden Türk vatandaşlõğõna alõ- nacağõnõ söyleyen Çiçek, şöyle konuştu: “Eski Türk Ceza Kanunu’nun 141 ve 142. maddesine göre 25 Temmuz 1951’de Türk vatan- daşlığından çıkarılmış olan Nâzım Hikmet’in tekrar Türk vatandaşlı- ğına dönmesine imkân veren bir Bakanlar Ku- rulu kararı bugün (dün) imzaya açılmış ve ta- mamlanmıştır. Uzun za- mandır Türkiye’de tar- tışma konusu olan bu konu da ümit ediyoruz ki gündemden düşmüş olacaktır. Doğru bir iş yapmış olduğumuzu dü- şünüyoruz. Esasen Türk vatandaşlığından çıka- rılmasını gerektirecek yasa maddeleri geçmiş dönemlerde ortadan kaldırılmıştır. Kaldı ki 2002 yılı bütün dünyada UNESCO tarafından Nâzım Hikmet yılı ilan edilmiştir. Tüm dünya edebiyat çevrelerinde Nâzım Hikmet takdir gören, saygı duyulan bir isim olması hase- biyle artık gereği, an- lamı kalmamış, hukuki dayanakları kalmamış bu kararın da ortadan kaldırılması gerek- mekteydi. Dolayısıyla 1951’de alınmış olan bu karar, bugün Ba- kanlar Kurulu kara- rıyla ortadan kaldırıl- mış bulunmaktadır.” ‘Ailesi karar verir’ Çiçek, Nâzõm Hik- met’in mezarõnõn Türki- ye’ye getirilmesi konu- sunda ise ailesinin isteği- nin belirleyici olacağõnõ söyledi. Çiçek, “Mezar konusu evet Türkiye’de zaman zaman tartışılı- yor. Bunlara bir bak- mak lazım. Gelmesinde fayda var mıdır, yok mudur, ailesi ne der? Bu tek başına hüküme- tin verebileceği bir ka- rar değil. Ama Türkiye bugün önemli bir kara- rı almıştır. Meseleyi bu çerçevede değerlendire- lim. Eğer faydalı ola- caksa Türk vatandaşıdır artık, kararın yayım- lanması ile birlikte gel- mesinde bir sakınca bi- zim yönümüzden yok- tur. Biz olaya olumlu bakarız” diye konuştu. Arõnç’õn başkanlõğõ döneminde yaptõrõlan eser ‘yokluklarõyla’ göze çarpõyor Belediyeye bağlõ şirketlerin her yõl kendi sermayesini tükettiğine dikkat çeken CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yalnõzca finans borcunun 3 milyar 721 milyon TL olduğunu iddia etti. Soysal, “İBB, şirketlerini finanse etmek için kendini borç batağõna sokmuştur” dedi. Soysal, BİMTAŞ ve Sağlõk AŞ adlõ şirketlerin ise iflas ettiğini söyledi. Akman’ın yargılanmasına izin vermedi Başbakan’dan RTÜK Başkanõ’na koruma FIRAT KOZOK ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, RTÜK Başkanõ Zahid Akman ve bazõ RTÜK üyelerinin de aralarõnda bulunduğu 12 kişinin “görevi kötüye kullan- mak” suçundan yargõ- lanmasõna izin vermedi. Ankara Cumhuriyet Sav- cõsõ Mehmet Bozkurt, karara itiraz etti. RTÜK Araştõrma ve Geliştirme Dairesi Başkanõ Dr. Cengiz Özdi- ker’in kendisine karşõ yapõlan gö- revden alma ve sürgün atamalarõna karşõ açtõğõ davalar, RTÜK Başkanõ Akman ve üyelerin aleyhine sonuç- lanmõştõ. Özdiker, bu kararlardan önemli bir kõsmõnõn uygulanmama- sõ üzerine üç kez suç duyurusunda bulunmuştu. Özdiker’in şikâyeti üze- rine, savcõlõk tarafõndan hazõrlanan id- dianame Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesi tarafõndan kabul edilmiş ve yeni bir yargõlama sü- reci başlatõlmõştõ. Ancak bu sõrada RTÜK Yasa- sõ’nda yapõlan bir deği- şiklikle, RTÜK üyeleri- nin işledikleri ileri sürülen suçlara ilişkin soruştur- malara yönelik iznin Baş- bakan tarafõndan verile- ceği hükme bağlandõ. Ak- man’la ilgili dosya da ön- ce Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na, buradan da Başbakanlõk’a gönderildi. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre, Başbakanlõk’õn hukuk ve tef- tiş birimlerinde incelenen konu, tüm yargõlama safhasõ tamamlandõğõ halde yeni başlayan bir soruşturma için izin alõnõyormuş gibi değer- lendirildi ve Akman ile diğer üye- ler hakkõnda soruşturma izni veril- memesi karara bağlandõ. Bu kara- rõn kaldõrõlmasõ için savcõ Bozkurt ve Özdiker’in avukatõnõn, Danõştay Birinci Daire Başkanlõğõ’na baş- vurduklarõ öğrenildi. Hükümetin uzlaşmaz tavrına tepki yağıyor ‘İnatlaşma, yurttaşõ perişan ediyor’ ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - AKP hükü- metinin sözleşme yüküm- lülüklerini yerine getir- memesi nedeniyle Türk Eczacõlar Birliği’nin “ilaç alım protokolü”nü iptal kararõyla milyonlarca SSK’linin şubat ayõ itiba- rõyla para verip ilaç almak zorunda bõrakõlmasõna mu- halefet partilerinden tepki gelirken, iktidar sessizli- ğini sürdürüyor. CHP Ankara Milletvekili, TBMM Sağlõk Komisyonu üyesi doktor Te- kin Bingöl, “2007 yılından beri bekleyen 375 milyon YTL’ye ula- şan yeşil kart alacakları var. 2009 yılındayız, çarkı döndürmeleri için bu paraları almaları gereki- yor” dedi. AKP’nin sağlõk politika- sõnõn iflas ettiğini kaydeden Bingöl, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eczane- lerden muayene ücretlerinin tah- sili çok ciddi olay. Devlet hasta- nelerinde 3, eğitim ve araştırma hastanelerinde 6, üni- versite ve anlaşmalı özel sağlık kuruluşlarında 10 YTL ücret alınıyor. Muayene ücretlerini ec- zanelere yüklüyorlar. Hükümet duyarsız ka- lırsa, inatlaşmaya götü- rürse vatandaşlar ecza- neye gittiklerinde ilaç- larını alamayacak. Kan- ser hastaları gibi sürek- li ilaç kullanmak zorun- da olanlar perişan olur.” DTP Şõrnak Milletvekili ve TBMM Sağlõk Komisyonu üyesi Sevahir Bayındır ise AKP’nin “sağ- lıkta dönüşüm” programõ adõ altõn- da aslõnda “sağlıkta yıkım progra- mı” başlattõğõnõ söyledi. Eski Türk Eczacõlar Birliği Başkanõ da olan AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç ise milyonlarca SSK’linin mağduriyetine yol açacak olan eczacõlarõn eylemiyle ilgili “de- ğerlendirme yapmak istemediğini” söylemekle yetindi. Zahid AKMAN Tekin BİNGÖL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle