Katalog

CMYB C M Y B 22 OCAK 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk OBAMA 44. ABD BAŞKANI.. AMERİKA TARİHİ: MEDYA NOTU EMRE KONGAR Ergenekon’da Amerikan Parmağı? Sevgili okurlarım, geçen hafta medyada çok ilginç bir olay meydana geldi: Birdenbire, bazı yazarlar, haberciler, yorumcular “Er- genekon soruşturmasının” bir “Amerikan Projesi” ol- duğunu anlatmaya başladı. Aslında ilginç olan bu iddia değildi. Çünkü bu iddia, “Ergene- kon soruşturmasının” he- def aldığı ulusalcılar, AKP muhalifleri veya tarafsız göz- lemciler tarafından pek çok kez, çeşitli biçimlerde dile ge- tirilmişti. İlginç olan nokta bu iddiayı dile getiren kişilerin konumla- rından kaynaklanıyordu. Bir değil, üç değil, beş de- ğil… Sayılamayacak kadar çok yazar, yorumcu, haberci bu id- diayı birdenbire gündemin üst sıralarına yerleştirdi. İçlerinde ünlüler var… Ünsüzler var… Fethullah Gülen’in gaze- telerinde yazanlar var, yaz- mayanlar var… Ortak noktaları, baştan be- ri Ergenekon soruşturması- nın her türlü haksızlığına, hu- kuksuzluğuna göz yummak, bunları dile getirenleri suçla- mak olan kişiler… Televizyonlarda, gazeteler- de birbirinin ardından aynı görüş yineleniyor: “Ergenekon soruşturması bir Amerikan projesidir!” Arkasından yorumlar geli- yor: “Bu proje, Türkiye’yi İran- Rusya çizgisine kaydırmak is- teyenleri tasfiye etmek için başlatılmış!” “Ordunun içi temizleniyor- muş!” “Bu Amerikan projesinin ba- şarıyla uygulanması için ikti- darla askerler anlaşmışlar; te- mizliği birlikte yapacaklarmış!” Ben işin içinden çıkamadım: Ergenekon soruşturması çığrından çıktı da, Ameri- ka’dan yardım mı isteniyor? Yoksa artık bu soruştur- manın savunulacak tarafı kal- madığı görülüyor da, sorum- luluk Amerika’ya mı atılıyor? Ya da, bu iddialarla hem si- yasal iktidar aklanıyor, hem de askerler mi yıpratılıyor? Bağımsızlığının üzerine tit- rediğimiz yargı, Amerika’nın emrinde gösterilerek ülkenin temellerine konulan dinamit- ler mi çoğaltılıyor? Velhasıl anlayamadım gitti. Artık Türkiye’de olup biten- leri anlamakta zorlanıyorum… Şu “Ergenekoncu ve Fet- hullahçı takım” bu yaptıkla- rının amacını bir anlatsalar da hepimiz bir an önce öğ- rensek… Çünkü nasıl olsa yakında kirli çamaşırlar ortaya dökülür, her şey ortaya çıkar. Biliyorsunuz, Türkiye’de hiç- bir şey zaman içinde gizli kal- maz… [email protected]; www.kongar.org Öğretmen Taşdemir, derste yaramazlõk yapan ilköğretim okulu öğrencilerini cumhuriyet başsavcõsõ olan eşine şikâyet etti, savcõnõn da okula polis göndererek öğrencileri gözaltõna aldõrttõğõ ileri sürüldü HAKAN DİRİK İZMİR - Çeşme’de, bir öğret- menin derste yaramazlõk yapan ilköğretim okulu öğrencilerini Çeş- me Cumhuriyet Başsavcõsõ olan eşine şikâyet ettiği, savcõnõn da oku- la polis göndererek öğrencileri gözaltõna aldõrttõğõ öğrenildi. Çeş- me Namõk Kemal İlköğretim Oku- lu’nda yaşanan olayla ilgili 3 öğ- renci hakkõnda soruşturma açõldõ. Edinilen bilgilere göre, olay Çeş- me Namõk Kemal İlköğretim Oku- lu’nda, önceki hafta pazartesi gü- nü yaşandõ. Fen Bilgisi Öğretmeni Yasemin Taşdemir’in girdiği se- kizinci sõnõfta, öğrenciler gürültü yapmaya başladõ. Ardõndan öğ- rencilerle Taşdemir arasõnda tar- tõşma yaşandõ. İddialara göre, öğrencilerden bi- rinin “Hocamıza saygımız son- suz” demesi üzerine “Ben bu sö- zün devamını biliyorum” diyen Taşdemir, okul içi prosedürü iş- letmek yerine, durumu Çeşme Cumhuriyet Başsavcõsõ olan eşi Orhan Taşdemir’e iletmeyi tercih etti. Öğretmen Taşdemir, savcõ eşine üç öğrenci tarafõndan tehdit edildiğini ileri sürdü. Savcõ Taş- demir de emniyeti harekete geçi- rerek okula polis gönderilmesini sağladõ. Öğrenciler hakkında hukuksal işlem yapıldı Namõk Kemal İlköğretim Oku- lu’na 3 öğrenci için 7 polis geldi. “Savcılığın talimatıyla” geldikle- rini bildiren polisler, öğretmen Taşdemir’in şikâyet ettiği öğrenciler M.E.G, Y.U. ve Ö.Ç’yi karakola götürmek istedi. Ancak müdür yar- dõmcõsõ Gülnur Deliboz, öğrenci- leri polise vermedi. Üç öğrencinin velisini durumdan haberdar etti. Okula gelen veliler de çocuklarõnõn gözaltõna alõnmasõnõ engelleyeme- di. Öğrenciler, 14.45’te derslerin sona ermesinin ardõndan okulun çõ- kõşõnda polis otosuna bindirilerek emniyete götürüldü. Burada ifade- leri alõnan öğrenciler, daha sonra savcõlõğõ sevk edildi. Burada da ifa- deleri alõnan üç öğrenci hakkõnda hukuksal işlem başlatõldõ. Öğren- ciler, saat 19.00 sularõnda salõve- rildi. Öğrenciler, öğretmen Taşde- mir’in kendilerine yaptõğõ haka- retleri anlattõklarõnõ, ancak bunla- rõn ifadelere geçirilmediğini ileri sürerken, veliler savcõlõğõn ve em- niyetin tavrõna tepki gösterdi. So- ruşturmayõ başka bir savcõnõn yü- rüttüğünü dile getiren Çeşme Cum- huriyet Başsavcõsõ Orhan Taşdemir ise konuyla ilgili konuşmaktan kaçõndõ. Savcıdan öğrenciye gözdağı DTCF’de kavga: 1 yaralı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğraf- ya Fakültesi’nde (DTCF) karşõt görüşlü öğrenciler arasõnda çõkan kavga, çevik kuvvetin müdahalesiyle büyümeden ön- lendi. Fakültenin yemekhanesinde çõkan kavgada, karşõt görüşlü öğrenciler birbir- lerine bardak, çatal, kaşõk fõrlattõ. Olaya çevik kuvvet müdahale etti. Kavgada bir öğrencinin hafif şekilde yaralandõğõ öğ- renildi. Çevik kuvvet önlem amacõyla fa- kültenin orta avlusunda bekliyor. İHD’den tutuklulara mektup İstanbul Haber Servisi- İnsan Haklarõ Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, hapisha- nelerdeki hasta tutuklularõn sağlõk sorunla- rõna dikkat çekmek amacõyla 2008 yõlõnda mektup gönderdiği on tutukluya yeniden mektup gönderdi. Taksim Postanesi önün- de bir araya gelen grup adõna açõklama ya- pan Seza Mis Horuz, “Geçen yõl mektup yazdõğõmõz ve tedavisi önündeki engelle- rin kaldõrõlmasõnõ istediğimiz Ali Çekin isimli tutuklu yaşamõnõ kaybetti” dedi. Çorum’da Başbakanlõk Sosyal Yardõmlaşma ve Dayanõşma Genel Müdürlüğü tarafõndan dar gelirli yurttaşlara dağõtõlan yakacak yardõmõ, kömür yerine toprak karõşõmlõ kül çõktõ. Kömür torbalarõndan kül çõkan yurttaşlar duruma isyan etti. Ulukavak Mahallesi’nde yaşayan Mustafa Çekilmez, birçok yurttaşõn aynõ sorunla karşõlaştõğõnõ belirterek “Kömür yardõmõ yapõyoruz diye halka ihanet ediyorlar. Halkõn çektiği bu õztõrap nedir? Sosyal devlet dedikleri bu mudur?” dedi. Konuyla ilgili Başbakanlõk’a 2 kez faks gönderdiğini anlatan Çekilmez, duruma bir çözüm bulunmadõğõnõ söyledi. UZMANLAR: ZAYIF KARNE GETİREN ÖĞRENCİYE BASKI YAPILMAMALI Yarõyõl tatili yarõn başlõyor NİHAN İNAL İlköğretim ve ortaöğretim okul- larõndaki yaklaşõk 14 milyon 115 bin öğrenci ile 660 bin öğretmen yarõn iki haftalõk yarõyõl tatiline giriyor. Öğrenciler ve öğretmenler 26 Ocak- 6 Şubat 2009 tarihleri arasõnda tatil yapacaklar. Tatil öncesinde uzman- lar, “intihar”, “evden kaçma” gi- bi her yõl yaşanan olaylarõn bu yõl ya- şanmamasõ için velileri, zayõf karne getiren çocuklarõna karşõ “ilgili” davranmalarõ konusunda uyardõ. Arel Üniversitesi Öğretim Gö- revlisi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanõ Selma Özuslu Ünal, kötü karne getirdiği için sevgi yetersizli- ği, yanlõş tutumlar ve ilgisizlik gibi olumsuz durumlarla karşõlaşan ço- cuğun kendine olan güveninin teh- likeye gireceğini belirterek, “Ço- cuklara ‘neden zayõf getirdin’so- rusunun sorulması beklenmedik davranışlara yol açabilir” dedi. ‘Yardımcı olunmalı’ Karnesindeki notlarõndan dolayõ çocuğa baskõ yapõlmamasõ gerekti- ğini vurgulayan Ünal, “Çocuğa ba- ğırmak yerine ona kötü gelen not- ların nedenlerini sormak ve not- larını düzeltmesi için yardımcı olmak gerekli” dedi. Bahçeşehir Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Öğretim Üye- si sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Nar- lı ise ailelerin çocuklarõna sorum- luluklarõnõ hatõrlatmasõ gerektiği- ni ifade ederek, “Ders çalışmak çocukların sorumluluğu ama bunu yaparken onları kırma- malı ve başka çocuklarla kıyas- lamamalıyız” dedi. “Çocuklara tatillerini zehir etmeyin” uyarõ- sõnda bulunan Narlõ, “Bırakın ta- tilin tadını çıkarsınlar. Notları- nı düzeltmeleri için en iyi yol bu” dedi. Öğrenciler ikinci yarõyõla 9 Şubat’ta başlayacak ve 12 Hazi- ran’da okullar sona erecek. 2009- 2010 eğitim-öğretim yõlõ ise 7 Ey- lül 2009’da başlayacak.