22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 16 OCAK 2009 CUMA 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Askeri Darbe Olmaz Her gün yeni bir sürpriz yaşıyoruz. Önceki gün Tuncay Güney sürprizi yaşadık, bütün Er- genekon fırtınasının altında yatan adamın çarşamba günü önce poliste verdiği ifade, ar- dından devletin televizyonunda, Kanada’dan yapılan bağlantı ile gazetecilerin sorularını ver- diği, daha doğrusu vermediği cevapları izle- dik. Herhalde davranış bilimleri uzmanlarının da yakından izlemeleri gereken bir olay ile kar- şı karşıya bulunuyoruz. Tuncay Güney’in ifadeleri üzerine sanırım ka- muoyu da şu soruyu sormuştur: - Bütün bu hengâmenin altında yatan, bü- tün bunlara neden olan adam bu mu? Gerçekten görünüş o ki, Tuncay Güney ve ifadelerini çekince ortada bu davanın iskele- ti kalmıyor. Bu davanın yapıştırıcısı olan Tun- cay Güney ile polisteki ifadeleri ve gazeteci- lere cevaplarını görenlerin davanın ciddiyeti- ne ne kadar inandıkları sorusu ortada. Ama Savcı Zekeriya Öz ona çok inanıyor. Baksanıza, devletin istihbarat birimlerine so- rulması gereken soruları Tuncay Güney’e so- ruyor. “Acaba, PKK’nin ortaya çıkışı ile Yalçın Kü- çük arasında bir bağlantı var mı” sorusunun sorulması doğal, ama sorulacak yer devletin istihbarat birimi olmalı. Bunları bırakacak, Tuncay Güney gibi geç- mişi şaibeli, şu anda neyle geçindiği belli ol- mayan, ruh hali inceleme gerektiren bir ada- ma bu soruları soracak ve ondan aldığın ya- nıtları kanıt olarak kullanacaksın, sonra da her- kesin bu davanın ciddiyetine, yargının taraf- sızlığına ve adaletine güvenmesini isteye- ceksin.. bu olabilecek şey değil. Bütün bunlar olurken, eski başbakanlardan Mesut Yılmaz’ın, basında zaten yer alan, fı- sıltı gazetesinde ise manşete çıkmış olan F ti- pi örgütlenmeyi dile getirmiş olması, bu ko- nudaki kaygıların daha da artmasına neden oluyor. Bu kaygı ve korkuların karşısına askeri dar- be kâbusu çıkarılıp konuyor. Kısa süreli ve de şaibeli “demokrasi!” geç- mişimiz, işler karışınca, bir iktidar boşluğu do- ğunca ya da Demokrat Parti’nin 1960’taki “Tahkikat Encümeni” uygulamasında olduğu gibi, iktidarın dizginlerini ellerinde tutanların dik- taya yönelmeleri halinde, askeri darbelerin re- jime ara verdiklerini gösteriyor. Askeri darbe korkusu, demokrasimizin ez- berlerinden biridir. Bugün yaşananlara baktığımız zaman, es- ki askeri darbelerdeki unsurların önemli bir bö- lümünün bir araya geldiğini, hatta bugünkü olayların geçmişteki kritik dönemleri bile ge- ride bıraktığını görüyoruz. Ama hemen söyleyeyim. Bugün için bir as- keri darbe olasılığı yoktur. Askeri darbelerin hiçbir işe yaramadıkları ar- tık birçok çevre tarafından anlaşılmış bulun- maktadır. Askeri darbe olamamasının ne- denlerinden biri budur. Ayrıca, şimdiye dek olanlar göstermiştir ki, ABD’ye karşı veya karşın askeri darbe olmaz. Bugün Türkiye’deki iktidarın destekçileri ABD başta olmak üzere, tüm “İtilaf Devletle- ri”dir. Bu durumda hiç merak etmeyin askeri dar- be olmaz. Ama bu olgu size “Hiç korkmayın!” deme- me yine engel. Çünkü askeri darbe olmaz de- mek, darbe olmaz anlamını taşımıyor. Aslında askeri darbe olmaz ama, daha be- teri İslamo-faşist bir sivil darbe şu anda ol- maktadır. Yaşadıklarımız da onun parçalarıdır. Evet askeri darbe olmaz demek, darbe ol- maz demek değil. Sivil darbe olabilir ve de olu- yor. Ve de çok korkuyorum! Bu demokratik bir korkudur. asirmen@cumhuriyet.com.tr Eski Genelkurmay Başkanõ Büyükanõt, Ergenekon’da yasal sürece hiç dikkat edilmediğini söyledi ‘Bu metot doğru değil’İstanbul Haber Servisi - Emekli Genelkurmay Başkanõ emekli Or- general Yaşar Büyükanıt, Ergene- kon soruşturmasõnda “bilgi kirliliği olduğunu” belirterek “Maalesef ya- sal sürece hiç dikkat edilmeden ga- zetelerde çarşaf çarşaf bilgiler yer alıyor. Bunlar soruşturmanın giz- liliğini ihlaldir. Metot doğru değil” dedi. Beykent Üniversitesi’nce düzenle- nen “60. Yılında NATO Paneli”, dün üniversitenin Taksim Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Panelin konuklarõn- dan Büyükanõt, üniversiteye gelişin- de gazetecilerin Ergenekon soruş- turmasõyla ilgili sorularõnõ yanõtladõ. Son günlerdeki gelişmeleri nasõl de- ğerlendirdiğinin sorulmasõ üzerine Büyükanõt, “Güncelle ilgili bir de- ğerlendirme yapmak, herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Doğru da değil. Gazetelerden takip edi- yoruz” dedi. Büyükanõt, gazetelerin yanõ sõra televizyonlar ve internet si- telerinden de dava hakkõndaki ha- berleri aldõğõnõ söyledi. İsim vermeden soruşturmayla ilgi- li davanõn dõşõnda bilgiler aktaran ba- sõn kuruluşlarõnõ eleştiren Büyüka- nõt, “Şöyle bir gerçek var; yürü- mekte olan yasal bir süreç var maa- lesef ben görüyorum ki Türki- ye’de bu yasal sürece hiç dikkat edil- meden, gazetelerde çarşaf çarşaf bil- giler yer alıyor. Bunlar soruştur- manın gizliliğini ihlaldir” dedi. ‘Bilgi kirliliği var’ “Bilgi kirliliği var mı” sorusuna “Hem de çok” yanõtõnõ veren Büyü- kanõt, “Bilgi kirliliği kasten mi ya- ratılıyor” sorusu üzerine de “Valla onu basın mensupları benden iyi bi- lir. Onlara bilgiler nereden geliyor, onlar bilir, ben bilmiyorum. Yürü- tülmekte olan soruşturmaya ait bil- giler, gazetelerde yayın organla- rında çıkıyorsa, doğrudur yanlıştır onu da bilmiyorum ama doğru de- ğil, metot doğru değil” dedi. Büyü- kanõt, Şemdinli davasõnda sanõk ola- rak yargõlanan Astsubay Ali Kaya ile ilgili söylediği “Tanırım, iyi çocuk- tur” sözlerine gönderme yaparak şunlarõ söyledi: “Ben Şemdinli ola- yında bir astsubayı övdüğüm için beni neredeyse idam edeceklerdi. Oysa ben onu övdüğüm zaman -ki emrimde çalıştı- henüz yasal bir sü- reç başlamamıştı. O astsubay dı- şardaydı, serbest vatandaştı ama ne- ler olduğunu sizler biliyorsunuz. Ama şimdi görüyorum, devam eden bir yasal süreç, gerçekten ne kada- rı doğru ne kadarı yanlış bunları bil- miyorum ama hepsi yer alıyor.” Erdoğan-Başbuğ görüşmesi Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İl- ker Başbuğ ile Başbakan Tayyip Er- doğan arasõndaki görüşme anõmsa- tõlarak “Ergenekon’da tutuklanan son askerlerin bu görüşme sonra- sında Başbakan’ın talimatıyla ser- best bırakıldığı söyleniyor. Siz ne düşünüyorsunuz” sorusunu da Bü- yükanõt şöyle yanõtladõ: “Üst makamdaki insanlar bir- birleriyle otururlar, konuşurlar. Ben de bunu yaptım. Bu çok do- ğaldır. Ama şimdi orada neler ko- nuşulduğunu biliyor muyuz? Neler konuştuğunu bilmeden, ‘efendim şöyle olmuştur, böyle olmuştur’ di- ye yorum yapmak, sadece bir fut- bol maçının sonucunu tahmin et- mek gibi bir şeydir yani açık söy- leyeyim. Onun için bunların yoru- mu yapılmaz.” Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Beykent Üniversitesi’nde katılacağı pa- nel öncesinde gazetecilerin Ergenekon soruşturmasıyla ilgili sorularını yanıtladı. (Fotoğraf:AA) Bilgi kirliliğinin çok olduğunu söyleyen Büyükanõt gazetelerde çarşaf çarşaf bilgiler yer alõyor. Bunlar soruşturmanõn gizliliğini ihlaldir” dedi. YAZICI ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Başbakan Yardõmcõsõ Hayati Yazıcı, Tun- cay Güney’in 2001 yõ- lõnda verdiği ifade üze- rine ne yapõldõğõ ve ni- ye bekletildiğini bir hukukçu olarak merak ettiğini söyledi. TBMM’de gazeteci- lerin sorularõnõ yanõtla- yan Başbakan Yardõm- cõsõ Yazõcõ, Güney’in ifadelerinde CHP Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal’a yönelik MİT ajanõ suçlamasõnõn yer aldõğõnõn anõmsatõlma- sõ üzerine 2001 yõlõn- dan bu yana 8 yõl geç- tiğini, bu ifadeyi alan- larõn bunu nasõl değer- lendirdiğini, savcõlõğa mõ intikal ettirildiğini merak ettiğini söyledi. Yazõcõ, “Savcılık da- va mı açtırdı? Açsay- dı yürürdü, takipsiz- lik kararı mı verdi, niye verdi, nasıl ver- di? Bunların da ceva- bını bulacağız” diye konuştu. ‘Farklı bir durum’ “Şu anda mahkeme süreci devam ediyor. Hukukçular bu CD, DVD’lerin televizyon kanallarına servis edilmesini yasalara aykırı olduğunu da savunuyorlar. Siz bu konuda ne diyeceksi- niz?” sorusu üzerine Yazõcõ, “O açıdan da bakılabilir. Doğru- dur. Herkesin özenle davranması gerekir. Burada farklı bir du- rum var. Şu anda gündemde olan, so- ruşturması ve yargı- laması devam eden olayın dışında bir ifa- de bu. 2001 yılında alınmış. Büyük ihti- malle bu ifade, onla- rın dışında. Soruş- turma yapılırken üzerinde hiçbir işlem yapılmamış olan bu ifadeden de belki ya- rarlanılmış. O ayrı bir konu” görüşünü dile getirdi. Yazõcõ, Levent Ersöz’ün ya- kalanmasõ ile ilgili olarak da hiç kimsenin kanundan kaçamaya- cağõnõ söyledi. ANKARA-İSTANBUL Silahlar sokaklara terk ediliyor ANKARA/İSTAN- BUL (Cumhuriyet) - Ankara’nõn Oran sem- tindeki koşu yolunda 2 gün önce akşam saatle- rinde içerisinde değişik çapta mermilerin olduğu bir poşet bulundu. Bağ- lum’da 13 el bombasõ, İstanbul Büyükçekme- ce’de de karayolunun kenarõna atõlan poşette 15 adet G-3 piyade tüfe- ği mermisi, 1 uçaksavar mermisi ile boş mermi kovanlarõ bulundu. Emniyet yetkililerin- den alõnan bilgiye göre, Oran’da bir alõşveriş merkezinin yaklaşõk 100 metre yakõnõndaki bir ağacõn altõna bõrakõlan G3 piyade tüfeği mermi- lerinin bulunduğu ve ak- şam polise, koşu parku- ru kenarõnda mühimmat dolu bir poşet daha ol- duğu ihbarõ ulaştõ. Olay yerine giden po- lis ekiplerinin içerisinde değişik çapta yaklaşõk 300 merminin bulundu- ğu poşeti alarak incelen- mek üzere Kriminal Po- lis Laboratuvarõ’na gön- derdiği öğrenildi. Ankara’nõn Bağlum beldesi yakõnlarõnda da 13 adet el bombasõ bu- lundu. Emniyet yetkili- lerinden alõnan bilgiye göre, havaalanõna giden çevre yolu Altõndağ giri- şi üzerinde TOKİ Blok- larõ yakõnõnda bir poşet içerisinde mühimmat bulunduğu ihbarõnõ alan Keçiören İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, söz konusu poşetin içerisin- de bulunan 13 el bomba- sõnõ Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiple- rine teslim etti. Polis yetkililerinden edinilen bilgiye göre, İs- tanbul’da Büyükçekme- ce Mezarlõğõ’nõn karşõ- sõndaki E-5 karayolunda yol kenarõnda sabah sa- atlerinde temizlik yapan işçiler bulduklarõ bir po- şetten şüphelenerek açõp içine baktõlar. Poşette mermi ve boş kovanlar olduğunu gö- ren işçiler durumu poli- se bildirdi. Olay yerine gelen polisler tarafõndan yapõlan incelemede 15 adet G-3 piyade tüfeği mermisi, 1 adet uçaksa- var mermisi ile 4 adet G-3 piyade tüfeğine ait boş kovan bulundu. Ergenekon önünde bombalar Aksaray’da dün gece saatlerinde Ereğlikapõ Mahallesi Küçükkergi Caddesi’ndeki 8 numa- ralõ Ergenekon Apart- manõ önünde bir poşet gören kişiler polise ih- barda bulundu. Ergenekon Apartmanõ önüne giden polis, poşet içinde 3 el bombasõ, 1 sis bombasõ, 15 adet G-3 piyade tüfeği mermisi buldu. Levent Ersöz ve bir yakını olduğu belirtilen Baran Kayral, sağlık kontrolünden geçirildi. (AA) Emekli Tuğgeneral Ersöz sahte kimlikle yakalandõ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda 7 aydõr aranan eski Jandarma İstihbarat Dairesi Baş- kanõ, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz Ankara’da yakalandõ. 1 Temmuz 2008 tarihinde emekli Tuğgeneral Ersöz hak- kõnda yakalama kararõ çõkarõl- mõştõ. Ancak bu karardan 1 gün önce Ersöz’ün Rusya’ya gittiği anlaşõldõ. Ergenekon soruştur- masõ kapsamõnda tutuklanan ve daha sonra serbest bõrakõlan emekli Orgeneral Şener Eruy- gur’un Jandarma Genel Komu- tanlõğõ döneminde Jandarma İs- tihbarat Daire Başkanlõğõ yapan Ersöz’ün Ankara Çayyolu’nda bir arkadaşõna ait evde kaldõğõ öğ- renildi. Polis geçen hafta eve operasyon düzenledi ancak Er- söz’e ulaşamadõ. Ersöz’ün geçen günlerde prostat tedavisi için semtteki bir kliniğe gittiği öğre- nildi. Klinikte Ersöz’e hastaneye gitmesi gerektiği belirtildi. “Meh- met Orhan Gülcü” kimliğiyle tedavi için Özel Balgat 100. Yõl Hastanesi’ne başvuran Levent Ersöz’e önceki gün yapõlan tah- liller sonrasõnda prostat ameliyatõ yapõlmasõ uygun bulundu. Levent Ersöz’ün, dün hastaneye yatõş işlemleri yapõldõ. Ersöz’ün ta- nõnmamak için sakal bõraktõğõ gözlendi. Gülcü kimliğiyle has- teneye yatõş işlemleri yapõlan hastanõn Ersöz olduğu ihbarõ üze- rine polis, dün saat 09.00 dola- yõnda hastaneye girerek Ersöz’ü gözaltõna aldõ. Operasyon sõrasõnda Ersöz ile birlikte bir yakõnõ olduğu belirti- len Baran Kayral ile Kõrşehir Jandarma Alay Komutanlõğõ’nda görevli Astsubay Selim Gür de gözaltõna alõndõ. Ersöz, polise verdiği ilk ifadesinde, sahte Uk- rayna pasaportuyla kasõm ayõ or- talarõnda Türkiye’ye geldiğini söyledi. Türkiye’ye geldikten sonra Şõrnak ve çeşitli illere giden Ersöz’ün Mersin’de ev kiraladõ- ğõ anlaşõldõ. ‘Şifreli belge’ iddiası Yakalandõğõ sõrada üzerinden şifreli belge çõktõğõ belirtilen Er- söz’ün, Ankara’daki iki evi ile bir arkadaşõnõn evinde polis ekiple- ri arama yaptõ. Ekiplerin Er- söz’ün evinde gerçekleştirdiği aramalarda 2 bilgisayar kasasõ, 1 dizüstü bilgisayar ve çok sayõda CD’ye el koyduğu bildirildi. Er- söz’ün üst aramasõnda da Mehmet Orhan Gülcü adõna düzenlenmiş biri sahte 2 nüfus cüzdanõ ile sah- te pasaport bulundu. Ersöz, Er- genekon soruşturmasõnõn yürü- tüldüğü İstanbul’a gönderildi. Sabih Kanadoğlu, Ergenekon soruşturmasõndaki iddialarõn açõklõğa kavuşabilmesi için yargõnõn kendi başõna bõrakõlarak olayõn üzerine gitmesinin sağlanmasõ gerektiğini söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yargõtay Onursal Cum- huriyet Başsavcõsõ Sabih Kana- doğlu, Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) Er- genekon soruşturmasõnõn bir an önce çözümlenmesi için daha fazla savcõ görevlendirmesi ge- rektiğini söyledi. Kanadoğlu, önceki akşam ka- tõldõğõ televizyon programõnda Ergenekon soruşturmasõnõ de- ğerlendirdi. Tuncay Güney’in 8 yõl önce İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü’nde verdiği ifadesini de- ğerlendiren Kanadoğlu, “ O dö- nemin İstanbul Devlet Güven- lik Mahkemesi Başsavcısı ve di- ğer savcı meslektaşlarımı kut- lamak istiyorum. Çünkü o dö- nemde bu ifadeyi ciddiye alın- mamasını sağladıkları için ken- dilerini kutluyorum” dedi. Soruşturmalarõn gizli olduğunu anõmsatan Kanadoğlu, “Eğer bir soruşturmayı birtakım med- yaya götürüyorsanız ortaya çı- kan durum o ülkede ne de- mokrasinin olduğunu kanıtlar ne yargının bağımsızlığı söyle- nebilir ne de ülke, bir hukuk devletidir” değerlendirmesini yaptõ. Kanadoğlu, “8-9 ay önce, siz ne yapardõnõz” diye sorulduğunu anõmsatarak “Örgüt olduğunu kabul ediyorum ama bu ne ör- gütüdür. Bu acaba geçmişten gelen ve Susurluk adını taşıyan örgütün devamı mıdır. Yoksa ondan ayrılanların ayrıca kur- duğu bir örgüt müdür? Yoksa diğer örgütlerden takviye ala- rak hareket eden bir örgüt mü- dür. Bu çözülmelidir” dedi. Sabih Kanadoğlu, son olarak yapõlmasõ gereken bir gerçek ol- duğu belirterek “HSYK’nin hiç zaman kaybetmeden bu soruş- turmayı yürütmekte olan Sav- cılar Kurulu’na yetenek, bilgi itibarıyla bu soruşturmayı can- landıracak çok değerli ama miktar olarak fazla kişilerin görevlendirilmesi lazım. Çünkü bu işi artık savsakla- maya, bunu bir tarafa bırak- maya tahammülü yok. Bu ola- yın mutlak bir biçimde açık- lanmaya ihtiyacı var. Bunu açıklamadan rahat etme ola- nağımız yoktur. Bunu yargı kendi başına bırakılmak kay- dıyla çözer” diye konuştu. ‘Güney’in ifadeleri neden bekletildi’ ‘Daha fazla savcı görevlendirilmeli’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle