Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
7 AĞUSTOS 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EMEK [email protected]
Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmazlõkla sonuçlanan Ankara
Ajansõ AŞ’ye (ANKA) grev kararõ asõldõ. Türkiye Gazeteciler Sen-
dikasõ (TGS) tarafõndan yapõlan açõklamada, toplu iş sözleşmesi gö-
rüşmeleri anlaşmazlõkla sonuçlanan ANKA için TGS Yönetim Kurulu’nca
24 Temmuz 2008’de alõnan grev kararõnõn işverene gönderildiği belirtildi.
Kararõn ANKA’nõn Ankara ve İstanbul’daki işyerlerine asõlarak ilan
edildiği bildirilen açõklamada, “İşveren temsilcilerini bu gereksiz inat-
laşmadan vazgeçmeye, yõllardõr hiçbir özveriden kaçõnmadan yoğun ve
ağõr bir tempoyla görev yapan ANKA çalõşanlarõnõn emeklerine ve sen-
dikal haklarõna saygõ göstermeye davet ediyoruz” denildi.
ANKA’YA GREV KARARI ASILDI LUFTHANSA’DA TOPLUSÖZLEŞME
İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlõ İETT
Genel Müdürlüğü, kaynak sõkõntõsõ ve ödeme dengesizliği nedeniy-
le 8 aydõr, 6 bin çalõşanõna ücret ödemekte zorlanõyor. Her ayõn 20’sin-
de almalarõ gereken maaşlarõnõn gecikme nedenleri hakkõnda açõklama
yapõlmadõğõna da dikkat çeken çalõşanlar, 20 Temmuz’da hesaplarõ-
na yatmasõ gereken temmuz maaşlarõnõ 13 gün geçikmeyle aldõklarõ-
nõ kaydettiler. Hak-İş’e bağlõ Tüm Belediye ve Genel Hizmet İşçileri
(Hizmet-İş) Sendikasõ’na bağlõ 2 bin 800 üyenin bulunduğunu da kay-
deden sendikalõ işçiler, sendika yöneticilerinin mağduriyetlerinin gi-
derilmesi için yeterli çaba göstermediklerini söylediler.
İETT ÜCRET ÖDEMİYOR
Tek Gõda-İş’ten ayrõlmalarõ için üyelerine baskõ yapõldõğõ iddiasõyla 9 gün önce Rize’de başlanan oturma eylemi sona erdi
İşçisendikasõnasahipçõktõ
Ç
AYKUR’da dokuz aydõr de-
vam eden baskõlar AKP hükü-
metinin ve yandaş sendikanõn
istediği şekilde sonuç doğuramadõ. Tek
Gõda-İş Sendikasõ Genel Başkanõ
Mustafa Türkel, yapõlmaya çalõşõlan
hareketin, sendika değiştirmenin öte-
sinde anlam taşõdõğõnõ vurguladõ.
Yaşananlar üzerine bölgede eylem
yaptõklarõnõ anlatan ve durumu Cum-
huriyet’e değerlendiren Türkel, işçi-
lerin geçen 9 aylõk sürede birçok bas-
kõ ile karşõ karşõya kaldõğõnõ ifade ede-
rek, “9 ayda, 3 bin 47 kişiyi istifa et-
tirdiler. 31 kişi emekli olmuş. Bugün
itibarı ile bizim 10 bin 737 üyemiz
var, başaramadılar. ÇAYKUR işçisi
Artvin’den Giresun’a kadar sendi-
kasına, ÇAYKUR’a, çaya sahip
çıktı” dedi. Türkel, diğer sendikaya
geçen 2 bin civarõndaki işçiden yavaş
yavaş geri dönüşler yaşandõğõnõ da be-
lirtti.
Kurumun genel müdürü Ekrem
Yüce’nin asõl görevini bõrakarak sen-
dikal yapõlaşmaya soyunduğunu iddia
eden Türkel, dokuz günlük oturma ey-
lemi ile bir yandan işverene kararlõ ol-
duklarõ mesajõnõ verirken bir yandan
da kendi üyelerine ve diğer çalõşanlara,
onlarõn da baskõlar karşõsõnda yõlma-
malarõ gerektiği mesajõnõ verdiklerini
dile getirdi. Türkel, ÇAYKUR’daki
son durumu haftaya bir toplantõ ya-
parak duyuracaklarõnõ da söyledi.
Genel müdürün
bile işçinin
sendika
değiştirmesi için
uğraştõğõnõ
söyleyen Türker,
bugün itibarõyla
bile 10 bini aşkõn üyeleri
bulunduğunu, giden işçilerden
2 bine yakõn çalõşanõn geri
döndüğünü söyledi.
DESTEK
YAĞDI
R
ize’de Çay-Kur
Genel Müdürlüğü
önünde çadõr kurup
‘Sendikal Haklar,
Özgürlük ve Demokrasi
Nöbeti’ eylemi başlatan
Türk-İş Genel Sekreteri ve
Tek Gõda-İş Sendikasõ
Genel Başkanõ Mustafa
Türkel’e destek vermek
amacõyla, İzmirli
sendikacõlar da bir günlük
‘Sendikal haklar, özgürlük
ve demokrasi nöbeti’
eylemi gerçekleştird.
Türkel’i, Petrol-İş
Sendikasõ Başkanõ
Mustafa Öztaşkın,
Kristal-İş Sendikasõ Genel
Başkanõ Bilal Çetintaş,
Basõn-İş Sendikasõ Genel
Başkanõ Yakup Akkaya,
Türkiye Motorlu Taşõt
İşçileri Sendikasõ Genel
Başkanõ Kenan Öztürk
ve Deri-İş Sendikasõ
Genel Başkanõ Musa
Servi ziyaret etti.
GEÇMİŞTEN
GELECEĞE
ORHAN ERİNÇ
Münazara Şaşkınlığı...
ÇAYKUR’da toplu iş sözleşmesinde masaya oturacak yetkili sendika, önümüzdeki hafta belli olacak.
Kendimi şanslı olarak nitelendirdiğim az sayıda-
ki konulardan biri de öğrenim süremde hiç müna-
zaraya katılmamış olmamdır.
Ne Göztepe’deki 4’üncü Pansiyonlu İlkokul’da ne
Yeldeğirmeni’ndeki Atatürk Ortaokulu’nda ne de Hay-
darpaşa Lisesi’ndeki sınıf hocalarımız bize münazara
yaptırdılar.
Yaptırsalardı iyi olmaz mıydı?
Bana göre olmazdı.
İnsanın, daha küçük yaşlarda inanmadığı, ama
ödev olarak belirlenmiş görevleri yerine getirmeye,
hem de kırık not korkusuyla inanmadığı görüşleri sa-
vunmasını oldum olası yadırgarım.
Bu görüşümün elbette bilimle uzaktan yakından
bir ilişkisi yoktur.
Münazara, geçmişte uygulanan eğitim kurallarına
göre yararlı sayılıyormuş ki düzenleniyormuş. Şim-
dilerde de yapılıyor mu bilemem.
Herhalde çocuklara topluluk önünde konuşma ye-
tisi kazandırmayı amaçlıyormuş ki eğitimin gözde-
lerinden biri sayılıyormuş.
Bilim adına çizmeyi aşmadan söyleyeyim ki “laf
ebesi” yetiştirmenin münazaradan başarılı bir yön-
temi olamaz.
“İnsancıl” dergisinin 2008 Ağustos sayısında
Cengiz Gündoğdu’nun “Yıldız Güncesi” bölümünü
okurken “3 Haziran Salı”da yazılanları okuyunca,
şanslılığıma bir kez daha sevindim.
Soner Yalçın’ın Hürriyet’te yayımlanan
(25.05.2008) incelemesini usta edebiyatçı ve gaze-
teci Demirtaş Ceyhun “Aydınlık”taki yazısında
(01.06.2008) yorumlamıştı.
Yalçın’ın, ABD’nin “Kültürel Özgürlük Komite-
si”nin dünyayı kendi ülkesinin çıkarı için yürüttüğü
yönlendirme çalışması konusunda verdiği bilgileri,
Ceyhun usta somutlaştırmıştı. Örnek olarak da ki-
mi televizyon kanallarındaki tartışma izlencelerinden
söz açmıştı. Söz konusu tartışma izlenceleri için de
şöyle yazmıştı:
“... eskilerin deyimi ile bir ‘münakaşa’ değil; tam
karşıtı, bağlı oldukları camiaların inanç ve görüşleri-
ne uygun yorumların ‘kelime oyunları, laf cambaz-
lıkları’ ile izleyicilere benimsetilmeye çalışıldığı, es-
kilerin deyimi ile bir ‘münazara’dır aslında.”
Münazarayı da şöyle nitelendiriyordu: “Münaza-
rada iki önerme vardır. Ya olumlanır ya olumsuzla-
nır. Bundan ötürü münazarada akıl yürütülmez.”
İşte size Türkiye’de zurnanın zırt dediği nokta:
“Akıl yürütmeme.”
Başka bir deyişle düşünmeyi, özellikle de eleşti-
rel düşünceyi dışlama...
Televizyonlarda izlenen tartışma programlarından
bir bölümü, bırakın akıl yürütmeyi özendirmeyi, bil-
gi aktarımı konusunda bile, insanın doğru olarak bil-
diği konularda ikirciklenmesine yol açıyor.
Belki de amacı bu. Önce bildiklerinin yanlışlığına
inandır, sonra da kendi yanlışlarını kafalara doğru di-
ye şırınga et.
Üzücü ama itiraf etmeli ki başarılı bir yöntem. Bu-
na kendi görüşünün liderlerinin, hocalarının, efen-
dilerinin söylediklerini de ekleyince mantık büsbü-
tün yoklara karışıyor.
Söz konusu programları düzenleyenlerin ve sürekli
katılımcılarının cemazüyel evvellerini araştırma ola-
nağı bulunsa, çoğunun okullarının düzenlediği mü-
nazaralarda üstün başarı gösterdiklerinin ortaya çı-
kacağına kalıbımı basarım.
Ama artık münazaralar, öğretmenin değil, hoca-
ların gözüne girmek için düzenleniyor.
Eskiden hoşlanmadığı bir işi yapmak zorunda ka-
lanlar, işsiz kalmaktan duydukları korkuyu “Ne ya-
parsın ki. Evde evlat ü iyal var” gerekçesine bağlar-
lardı.
Devir değişti. Ona bağlı olarak, “doğru” olandan
her gün biraz daha uzaklaşan “geçerli” olan devri-
ne girdik. Tabii gazeteler de dahil gönüllü münaza-
racılara da gün doğdu.
Bu devir değişmesin ki maddi ve manevi çıkarlar
da bozulmasın.
Bakalım daha ne kadar münazara ve monolog iz-
leyeceğiz?
Çünkü münazara mantığıyla yetiştirilenler ve on-
lara uyum sağlayanlar az değil...
[email protected]
Metalde
toplu
sözleşme
B
irleşik Metal-İş Sendikasõ
Genel Sekreteri Selçuk
Göktaş, “Metal iş kolunda
çalõşanlarõn sayõsõ 10 yõl içinde
yüzde 45 artmasõna rağmen,
ücretin üretimdeki payõ yarõ ya-
rõya düştü” dedi.
Örgütlü olduklarõ Gebze’deki Ana-
dolu Isuzu fabrikasõnõn yemek-
hanesinde işçilerle yaptõğõ top-
lantõda, Türkiye Metal Sanayi-
cileri Sendikasõ (MESS) ile
önümüzdeki günlerde yapõlacak
2008-2010 dönemi grup toplu iş
sözleşmesi görüşmeleri öncesi,
üyeleri kapsamlõ bir şekilde bil-
gilendirdiklerini anlatan Göktaş,
Türkiye genelinde sendikalarõ-
na üye 90 bin işçiyi ilgilendiren
görüşmelerin ağustosta başla-
yacağõnõ hatõrlattõ.
Teklifte, saat ücretleri 3.50
YTL’nin altõnda olanlarõn üc-
retlerinin bu miktara çekilme-
si, birinci 6 ay için tüm işçile-
re yüzde 5 artõ 80 kuruş, ikinci
6 ay için gerçekleşen enflasyon
oranõnõn yüzde 50 arttõrõlarak
ücret zammõ yapõlmasõ, üçüncü
6 ay için yüzde 6 oranõnda zam
yapõlmasõ öneriliyor. 6 aylõk
enflasyon yüzde 6’yõ geçerse
enflasyon oranõna 2 puan ek-
lenmesiyle bulunacak oran ka-
dar zam yapõlmasõnõ ve dör-
düncü 6 ay için enflasyon ora-
nõnõn yüzde 50 arttõrõlarak üc-
ret zammõ yapõlmasõ da talep
ediliyor.
ŞemsiDenizeranõldõ
Türk-İş Genel Sekreterliği ve Genel Maden
İşçileri Sendikasõ (GMİS) Genel
Başkanlõğõ görevini sürdürdüğü sõrada, 6
Ağustos 1999’da evinin önünde silahlõ
saldõrõda hayatõnõ kaybeden Şemsi
Denizer, öldürüldüğü sokakta anõldõ.
GMİS Genel Başkan Yardõmcõsõ Rahmi
Yaman, Denizer için öldürüldüğü
Sendika Mahallesi’ndeki evinin
bulunduğu sokakta düzenlenen anma
töreninde, Şemsi Denizer’i, ölümünün
üzerinden 9 yõl geçmesine rağmen
Zonguldaklõlarõn yanõ sõra Türkiye’deki
işçi sõnõfõnõn unutmadõğõnõ söyledi.
Yaman, “Düşüncelerinizi hayata geçirerek
sizleri ömür boyu ölümsüzleştireceğiz.
Devrettiğiniz mirasõ size layõk olabilmek
için işçi sõnõfõnõn bugüne kadar
karşõlaşmõş olduğu bütün sorunlarõn
ortadan kalkmasõnda ortaya koyacağõmõz
kararlõ mücadeleyle yaşatacağõz” dedi.
Çalõşanlarõn bir süredir örgüt-
lenme mücedelesi sürdürdü-
ğü IBM Türkiye’de toplu-
sözleşme için sona yaklaşõldõ. Beş yõl-
dõr zam alamayan çalõşanlar, başta
kazanõlmõş haklarõn korunmasõ olmak
üzere pek çok nedenden ötürü sen-
dikalõ olmak için çaba sarf ediyor.
Cumhuriyet gazetesini ziyaret ede-
rek gelişmeler hakkõnda bilgi veren
çalõşanlar, ücretlerinde ciddi bir eri-
me yaşandõğõnõ belirtiyor. Beş yõldõr
zam alamayan çalõşanlarõn anlattõğõ-
na göre, şirkette kazanõlmõş haklar da
bir bir geri alõnõyor. Önce izin üc-
retleri yok ediliyor. İşe 2005’ten iti-
baren girenlere emeklilik hakkõ ta-
nõnmõyor. Yine girenlere insafsõz
bir şekilde düşük ücret öneriliyor hat-
ta veriliyor. Aynõ işi yapan 16 yõllõk
bir çalõşan, üç yõllõk çalõşanõn üç ka-
tõ ücret alõyor. Avrupa’dan gelen
yönetici, IBM Türk çalõşanlarõna
yönelik yaptõğõ konuşmada, Türki-
ye’nin hayalindeki küçük Çin oldu-
ğunu, Türkiye’yi öyle görmek iste-
diğini söylüyor. Enflasyon yok ge-
rekçesiyle zam yapõlmayan şirkette
çaylar iki yõlda yüzde 100 artõyor. Ev-
lilik ve doğum hakkõ ancak belli bir
zamanlama ve yapõlan takvime uy-
mak ile mümkün. Sendikalaşma hak-
kõnõ yalnõz kendileri için kazanõlacak
haklarõ gelecek nesillere aktarmak
için de böylesi bir çaba içine girdi-
ğini anlatan çalõşanlar ağustosta sa-
nal bir greve hazõrlanõyor.
İlk duruşmada erteleme
Örgütlenmeye karşõ büyük engel
çõkaran IBM, çalõşan sayõsõnõn bil-
dirilmesinden, gerekli yanõtlarõn ve-
rilmesi konusunda mümkün oldu-
ğunca yavaş davranarak toplusöz-
leşmeyi geçiktirmeye çalõşõyor. Ça-
lõşma Bakanlõğõ’na iki ayda yanõt ve-
ren şirketin çalõşanlarõnõn sendikal
yetkisine IBM yönetiminin itirazõ
üzerine açõlan mahkemenin ilk du-
ruşmasõ dün yapõldõ. Sirkeci 7. İş
Mahkemesi’nde görülen ve diğer
Oda şubelerinin temsilcileri, Tez
Koop-İş sendikasõ yöneticileri ve
avukatõnõn katõldõğõ duruşmada dava,
23 Eylül’e ertelendi.
5 yıldır zam alamayan IBM çalışanları sendikal örgütlenmenin yasal
hakları olduğunu, şirketin yaptığı itirazı bir an önce geri çekmesini bek-
lediklerini söylediler. İşverenin itirazı geri çekmemesi durumunda ça-
lışanlar eylülde Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek sanal miting yapacak. Miting için sanal âlemdeki ‘Second Li-
fe’ isimli alanda kurulan ‘Sendika Adası’nda yer kiralandı. ‘Second Life’ alanında sanal kimlikleriyle var ola-
cak kullanıcılar bir araya gelecek ve ellerindeki pankartları ve sanal sloganlarıyla çalışanlara destek verecek.
120 yıllık devrim sevdası: Enternasyonal
“1
20 yaşõnda ve yüzünde
tek kõrõşõk yok. Yüz yir-
mi yaşõnda ve tek yor-
gunluk işareti vermiyor.
120 yaşõnda ve hâlâ vicdanlarõ-
mõza, gönüllerimize, beyinlerimi-
ze ve özetle ‘içimizdeki bize’ ilk gü-
nün coşkusuyla hitap ediyor...”
Böyle başlõyor M. Şehmus Gü-
zel, Enternasyonal’in 120 yõla
ulaşmasõ nedeniyle yazdõğõ maka-
leye. Güzel’den öğreniyoruz ki
Enternasyonal marşõ ilk kez 23
Temmuz 1888’de Fransa’nõn Lil-
le kentinde söyleniyor. Sözleri-
ni bir Fransõz işçi, Eugène Pot-
tier, 1870’te yazõyor. Beste-
lenmesi 1888’de yine bir Fran-
sõz işçinin, Pierre Degeyter’in
eseri. Pottier (1816-1887) dö-
nemine şair, siyasetçi ve halk adamõ
olarak damgasõnõ vuran bir militan.
Enternasyonal marşõnõn yazõlõş tari-
hi uzun süre efsanevi bir havaya bü-
ründürülüyor. İlk versiyondan son-
ra şiir birkaç kez değişikliğe uğruyor.
1883’te Lice Chansonnière (Tür-
kü Yarõşmasõ) tarafõndan düzenlenen
yarõşmaya katõlõyor. 300 aday ara-
sõndan birinci seçiliyor.
Seçim için besteleniyor...
Fransa’nõn kuzeyindeki Lille ken-
ti 19. yüzyõlõn dokuma ve maden
merkezlerinden en önemlisi, belki de
en başta geleni. İşçi yoğun kent, sos-
yalizmin kalesi. Fransõz işçi Partisi
üyesi Gustave Delory o sõralarda ya-
pacağõ “seçim kampanyasına uy-
gun bir marş” ararken 1888’de
Paris’te, bir yõl önce ölen Eugéne
Pottier’nin Chants Révolutionnaires
isimli kitabõndaki L’İnternationale
şiirine tutuluyor. Ve hayran olduğu
bu şiiri bestelemek istiyor. Yetenekli
bir besteci arõyor. Pierre Degeyter
işi üstleniyor, 15 Temmuz 1888’de.
Ve 23 Temmuz 1888’de Lille’de Sa-
int-Sauveur mahallesinin popüler
küçük kahvesinde, Gazete Satõcõla-
rõ Sendikasõ’nõn bir toplantõsõnda
Enternasyonal marşõ ilk kez İşçi
Korosu tarafõndan söyleniyor.
Enternasyonal o günden sonra
hõzla yoluna devam ediyor: İspanya
iç savaşõnda Cumhuriyetçileri des-
teklemeye koşan uluslararasõ gö-
nüllü birliklerin marşõ Enternasyo-
nal’dir. Sendika genel kurullarõnda,
1 Mayõs’larda, işçi toplantõlarõnda
Enternasyonal dillerdedir.
TÜRK TEEKOM
GREVİ
KİTAP OLDU
Türkiye Haber-İş Sendikasõ, Türk Telekom
tarihinde bir ilk olan, geçen yõl 16
Ekim’de başlayõp 44 gün süren ve yaklaşõk
25 bin Türk Telekom çalõşanõnõn katõldõğõ
grevi, kitap ve CD haline getirdi. Türk Te-
lekom’un özelleştirilmesi aşamasõndaki tar-
tõşmalar, Türkiye Haber-İş Sendikasõ’nõn
özelleştirmeye karşõ verdiği mücadele, özel-
leştirme sonrasõ yaklaşõmlarõ, grev öncesi
sendika işveren ilişkileri, toplu iş sözleşmesi
süreci, grev kararõ ve uygulamasõ, grev sü-
resince yaşananlar, işverenin, hükümetin, si-
yasilerin, yazõlõ ve görsel basõnõn tutumunun
ele alõndõğõ “Türk Telekom Grevi” isimli ki-
tap, 304 sayfadan oluşuyor. Beş ana bölü-
mün yer aldõğõ kitabõn devamõnda 44 gün sü-
ren grev süresince, sendikanõn ve işçilerin
süreçte yaşadõğõ sorunlar ele alõnõyor.
Lufthansa Alman Havayollarõ, Ver.di sendikasõ ile yü-
rüttüğü toplusözleşme görüşmelerinde anlaşmaya
vardõ. Yeni toplu sözleşme uyarõnca yer hizmetlerinde ça-
lõşan 34bin Lufthansa personeli, 1 Temmuz 2008’den iti-
baren yüzde 5.1 ücret artõşõ alacak. 1 Temmuz 2009’dan
itibaren ise ücretlere yüzde 2.3 zam yapõlacak. Buna ek
olarak, yõllõk ücretin en fazla yüzde 2.4’ü kadar perfor-
mansa bağlõ bir primin bir defaya mahsus olmak üzere
ödenmesi öngörüldü. 21 ay boyunca geçerli olan yeni top-
lusözleşme 28 Şubat 2010 tarihinde sona erecek.
Sözleşmede talep edilenler yapılan
bir toplantıyla üyelere duyuruldu.
Sanal miting eylülde
IBM çalışanı: Küçük Çin
olmamak için sendika