05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 27 AĞUSTOS 2008 ÇARŞAMBA 18 SPOR Ön eleme rövanşlarında F.Bahçe, Partizan’ı ağırlıyor, G.Saray Bükreş deplasmanında El ele Şampiyonlar Ligi’ne Güiza. Kewell. ŞAMPİYONLAR Ligi’ndeki temsilcilerimiz gruplara kalma yolunda son sõnavlarõnõ bugün veriyor. 3. ön eleme turu ilk maçõnda Steaua Bükreş’le Ali Sami Yen Stadõ’nda 2-2 berabere kalan Galatasaray, Romanya’da tur arõyacak. Partizan deplasmanõndan aynõ skorla dönen Fenerbahçe de yakaladõğõ avantajõ Şükrü Saracoğlu’nda tura çevirmeyi hedefliyor. İtalyan hakem M.Simone Trefoloni’nin yöneteceği Steaua Bükreş-G.Saray karşõlaşmasõ TSİ 20.45’te başlayacak ve D Spor’dan naklen yayõmlanacak. 21.00’deki F.Bahçe- Partizan maçõ ise Futbol Smart’ta izlenebilecek. Mücadelede İspanyol Manuel Mejuto Gonzalez düdük çalacak. GALATASARAY HİÇ ELENMEDİ Spor Servisi - Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunun rövanşõnda bugün Sõrbistan’õn FK Partizan takõmõyla karşõlaşacak F.Bahçe’de sakat futbolcularõn çokluğu endişe veriyor. Başta bir önceki turda MTK’ya deplasmanda 4 gol atan Semih olmak üzere savunmanõn önemli ismi Edu ile Selçuk’un sakatlõklarõ teknik direktör Luis Aragones’in işini zorlaştõrõyor. Sarõ - Lacivertlilerde ayrõca Deivid, Tümer ve Vederson’un sakatlõklarõ da sürüyor. İspanyol çalõştõrõcõnõn önceki günkü idmanda sakatlanan Semih’in yokluğunda tek forvet kullanmasõ ve yeni transfer Emre’ye orta sahada görev verip kaptan Alex’i Güiza’nõn arkasõnda oynatmasõ bekleniyor. 3 hafta sahalardan uzak kalacağõ bildirilen Edu’nun yerine de Yasin’in görev yapmasõna kesin gözüyle bakõlõyor. Rakip FK Partizan ise ilk maça oranla daha güçlü bir kadroyla İstanbul’a geldi. Sõrp ekibi, Olimpiyatlarda ulusal takõm formasõ giydikleri için Belgrad’daki ilk maçta oynayamayan Toçiç, Fejsa ve Jovanoviç, sakatlõğõ geçen Zuca ve cezasõ biten takõmõn 10 numarasõ Moreira’nõn da katõlmõyla temsilcimizin karşõsõna eksiksiz çõkacak. Dün İstanbul’a gelen Partizon kafilesinde F.Bahçeli eski futbolcu ve Sõrp ekibin asbaşkanlarõndan Zoran Mirkovic de yer aldõ. Mirkovic yaptõğõ açõklamada, uzun bir aradan sonra tekrar İstanbul’da bulunmaktan çok mutlu olduğunu ifade etti. Hedef 6. katılım Avrupa kupalarõnda 146. maçõna çõkacak olan Sarõ - Lacivertliler bugüne dek yaptõğõ 145 maçta, 49 galibiyet, 23 beraberlik ve 73 yenilgi aldõ. Rakip filelere toplam 179 gol atan F.Bahçe, kalesinde ise 243 gole engel olamadõ. Devler Lİgi’ne 6. kez katõlmayõ hedefleyen Sarõ - Lacivertliler bu arenada 34 maçta 11 galibiyet alõp 19 kez yenilirken 4 kez de eşitliği bozamadõ. Kadıköy’den çıkış yok Sarõ - Lacivertliler, Kadõköy’deki performansõyla rakiplerine geçit vermiyor.Özellikle son iki sezondur yaptõğõ maçlarda saha ve seyirci avantajõnõ iyi kullanan F.Bahçe, 2005-06 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde Milan (23 Kasõm 2005) karşõsõnda aldõğõ 4-0’lõk mağlubiyetin ardõndan Şükrü Saracoğlu Stadõ’nda yenilgi yüzü görmedi. Bu arada F.Bahçe, takõma döneceği konuşulan Aurelio için resmi sitesinde bir açõklama yayõmlayarak iddialara son noktayõ koydu. BÜKREŞ (Cumhuriyet) - Galatasaray, Avrupa Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunda Steaua Bükreş ile bugün yapacağõ rövanş maçõ için Romanya’ya geldi. Henry Coanda Havalimanõ’nda Sarõ - Kõrmõzõlõ kafileyi 50 kadar Galatasaray taraftarõ coşkulu bir şekilde karşõladõ. Türkiye’nin Bükreş Büyükelçisi Ayşe Sinirlioğlu da kafileyi karşõlayõp başarõlar diledi. G.Saray kafilesine Romanya basõn da büyük ilgi gösterdi. Sarõ - Kõrmõzõlõ takõmõn kafilesinde bulunan başkan Adnan Polat basõn mensuplarõna yaptõğõ açõklamada, kazanmaktan başka bir şey düşünmediklerini söyledi. Polat, karşõlaşmayõ mutlaka kazanmalarõ gerektiğini ifade ederek,“Galip gelmemiz lazım çünkü Şampiyonlar Ligi’nde oynamak istiyoruz. Ama artık bunu sahada futbolcular yapacak. Olumsuz bir sonuç düşünmek istemiyoruz. Olumsuz bir neticeyi düşünmüyoruz. Orada kazanmaya gidiyoruz. Kazanacağımıza inanıyoruz ” diye konuştu. Bir soru üzerine Polat, transfer ettikleri yabancõ oyuncularõn çok önemli olduğunu dile getirerek, “Avrupa piyasasında kendini ispatlamış isimleri aldık. Ama neticede 11 kişi sahaya çıkacak ve performans sergileyecek. Önce performanslarını görelim, ondan sonra başarılı olup olmadıklarını tartışırız” değerlendirmesinde bulundu. Bir basõn mensubunun “Galatasaray’da transfer bitti mi? ” sorusuna Adnan Polat, “Transfer hiç bitmez” cevabõnõ verdi. Galatasaray Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin ise bu sezon yapacaklarõ en önemli müsabakalardan birisine gittiklerini belirterek, “İlk maçta istediğimiz sonucu elde edemedik ama bunun telafisi var. Çok güvendiğimiz bu kadronun Şampiyonlar Ligi’ne gidecek bir skorla İstanbul’a döneceğine inanıyoruz. Umarım bütün düşündüklerimiz sahaya yansır. Gerçekten de bu kadro Şampiyonlar Ligi’ne layık bir kadro. Biz ülkemizi en iyi şekilde Şampiyonlar Ligi’nde temsil etmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Bu arada, belindeki ağrõlar nedeniyle birkaç gündür tedavisi sürdürülen Hasan Şaş, takõm kafilesinde yer aldõ. Spor Servisi - Uzun süren görüşmelerden sonra Lyon’un ve Çek Cumhuriyeti Ulusal Takõmõ’nõn forvet oyuncusu Milan Baros’la 3 yõllõk sözleşme imzalayan Galatasaray’da bu önemli ismin kadroya katõlmasõ camiayõ ayağa kaldõrdõ. Her ne kadar yaşadõğõ sakatlõklar ve õrkçõlõk suçlamasõyla tartõşõlan bir isim olsa da bu önemli golcünün alõnmasõ herkesi heyecanlandõrõyor. Kewell, Meira, De Santcis’ten sonra yine önemli bir ismi kadrosuna katan Sarõ- Kõrmõzõlõlar’da, önceki gün Fransa’ya giden yönetici Haldun Üstünel, transfere noktayõ koydu ve müjdeyi verdi. 3 yõllõk sözleşmeye imza atan Milan Baros, yarõn İstanbul’a gelecek. Bu arada Baros için Lyon’a 7 milyon avro bonservis ücreti verildi. Çek yõldõzõn ise yõllõk 3 milyon avro alacağõ belirtiliyor. FENERBAHÇE’NİN DERDİ SAKATLAR Kelle Avcıları!..Dört yılda bir yapılan spor şöleni, Olimpiyat Oyunları Pekin’de açı- lışta olduğu gibi görkemli bir törenle sona erdi. 204 ülkenin yer al- dığı, 28 dalda yapılan bu yarışmalara Türkiye 12 dalda 68 sporcu ile katıldı. Sonuç, sporcularımız 1 altın 4 gümüş ve 3 bronz madal- ya ile yurda döndüler. Bir yönüyle umduğumuz olmadı, bulduğumuz ve gücümüz bu kadar. Olimpiyat Oyunları’nda ne yaptık? Şöyle ha- fızalarımızı tazeleyelim. İlk defa Olimpiyat Oyunları’na 1924 yılında resmen katıldık, bir yaşında yeni bir ülke Cumhuriyet Türkiye’si sa- dece adını yazdırdı. Daha sonra yapılan 1928 Amsterdam da ma- dalya alamadık, sadece bazı sporcularımızın adları olimpiyat kütü- ğüne yazıldı. Türkiye, olimpiyatlarda altınla 1936 yılında Berlin’de ku- caklaştı. Güreşte Yaşar Erkan bayrağımızı birincilik direğine çek- tirirken İstiklal Marşımızı yüz binlere dinletti. 1948 Londra ve 1960 Roma’da Türk sporcuları sanki altın avcısıydılar. Güreşte fırtına gi- bi estik. 1988 Seul Olimpiyat Oyunları’nda devreye halterciler gir- di. Naim Süleymanoğlu ile birlikte halter ivme kazandı. Ama nedense son yıllarda güreşimizde olduğu gibi halterde de düşüş başladı. Daha fazla örnek vermenin gereği yok sanırım. Geçen yıllarda alı- nan sonuçlar sanki daha da iyi miydi? Naim Süleymanoğlu ile övün- düğümüz 1988 Seul Olimpiyat Oyunları’nda ne kadar madalya alın- dı? 1992 Barcelona’dan da 8 madalya ile dönülmedi mi? 1996 At- lanta’dan alınan madalya toplam 6 değil mi? Dahası var, 1976 Ka- nada – Montreal’dan madalya almadan döndüğümüzü de ne ça- buk unuttuk? Pekin Olimpiyat Oyunları’nda Türk sporcularının ay- dınlık yönü atletizmde atılımdır.. 16 atletin katıldığı bu dalda başa- rı penceresi açıldı, dileğimiz bu pencerenin kapıya dönüşmesidir. Ancak, madalya almada önde gelen spor dallarımız olan güreş ve haltere mutlaka el atılmalı, bu daldaki sporcularımıza yardımcı olun- malıdır. Bilinen gerçeği hatırlatmakta fayda görüyorum. Sporun aşa- ma kaydetmesi, sporcuların yıldızlaşması, eğitimle olur. Eğer ki, bir kişiyi yeteneği yönünden küçük yaşta ele alıp yönlendirilirse, o ki- şi yıldızlaşır. Olimpiyatlarda ve kıta şampiyonalarında kürsüye çı- kanların yaşamöykülerini okuyunca bu gerçekle karşılaşılır. Spor ve sporcu eğitimle ortaya çıkar, başarılı olur. Acı ama bu konuda 60 yıl öncesi bir anım var. Ankara’da oku- lumuzun beden eğitimi öğretmenimiz, spor yapan bizleri, alıp Hasanoğlan Köy Enstitüsü’ne bir hafta sonu götürdü. Orada iki gün kalındı, karşılıklı maçlar yapıldı. Daha sonra okulumuza dön- dük, daha ilk derste bir başka öğretmenimiz sınıfa öfke ile gir- di. “Hasanoğlan Köy Enstitüsü’ne gidenler, tahtaya” diye- rek hepimize sıfır not vermişti. Evet ne yazık ki, Milli Eğitim’de bazı yetkili kafalar hâlâ aynı görüştedir. Sağlıklı ve gürbüz ço- cuklara sanki kinle bakılmaktadır. Şimdi, GSGM’de üst kade- meyi alıp götürsek, değiştirsek, eğitimde ki kafalar aynı oldukça ne değişecektir. Sadece kelle avcılığı yaparız. O kadar… SPOR GÖZLEM / ALİ ABALI G.Saray’õn bir döneme ismini yazdõran unutulmaz oyuncularõ Steaua Bükreş maçõnõ değerlendirdi 20 yıl önce, 20 yıl sonra NEVZAT DİNDAR BÜKREŞ - Bugün büyük gün. G.Saray için ya tamam ya devam maçõ. Sarõ - Kõrmõzõlõlar Şampiyonlar Ligi’ne kalabilmek için Steaua Bükreş’le en kritik 90 dakikasõna çõkacak. Ali Sami Yen’deki ilk mücadele 2-2 berabere bitmiş ve bu sonuca sevinen Rumenler olmuştu. Karşõlaşma öncesi yine Rumenler bir adõm önde gözüküyor. İki ekibin bu mücadelesi akõllara 20 yõl önceki maçõ getiriyor. G.Saray’õn Avrupa’ya açõlõmõnõn ilk önemli başarõsõ olarak hafõzalara kazõnan Şampiyon Kulüpler’de iki takõm 20 yõl önce karşõ karşõya gelmiş, ancak Hagi, Piturca, Lacatus ve Rotario gibi efsane isimlerin yer aldõğõ kadroyu G.Saraylõ futbolcular durduramamõştõ. 5 Nisan 1989’daki randuvuya gidiyoruz. O gün forma giyen , kadroda bulunan isimlerle geçmişten günümüze bir yolculuğa çõktõk..Bakõn neler söylediler... CÜNEYT TANMAN: 20 yõl önce Steaua Bükreş Avrupa’nõn en iyi takõmlarõndan biriydi. Ayrõca o ekip Romanya tarihinin de en kaliteli kadrosuydu. Hagi’nin, Petrescu’nun Piturca’nõn, Rotario’nun, Dimitrescu’nun genç olduğu dönemlerdi. Onun dõşõnda fizik olarak üstünlükleri vardõ. Saha şartlarõ da oldukça kötüydü. Seyirci baskõsõ da had safhadaydõ. Fizik gücü, agresif futbol Rumenleri bir adõm öne çõkarõyor. BÜLENT KORKMAZ: O günkü Steaua ile bugünkü arasõnda dağlar kadar fark var. O takõm aynõ zamanda Romanya Ulusal Takõmõ’nõn da iskeletini oluşturuyordu. Ateşli seyircisi vardõ bugünkü gibi. Kurada mevcut takõmlar içerisinde en uygun olanõ çekti G.Saray. Ancak hazõr olmamalarõ onlarõn en büyük handikaplarõ. Steaua Bükreş de güçlü bir takõm. G.Saray’õn işi hayli zor olacak. ERHAN ÖNAL: 1989 yõlõndaki kadrolarõ gözönüne getirdiğimiz zaman iki ekipte oldukça kaliteliydi. Tabii o gün orada verilmeyen golümüz sonucu etkilemişti. O maçta iyi bir skor alsaydõk finale kalõrdõk şüphesiz. Yine de Türk futbol tarihinin en önemli başarõlarõndan biriydi yarõ final. YUSUF ALTUNTAŞ: G.Saray’õn 20 yõl önce de çok kaliteli bir kadrosu vardõ. Hatta diyebilirim ki bizim dönemdeki kadro daha iyiydi. Romanya’da teknik direktörümüz Mustafa Denizli tarihi bir hata yaparak yenilgide baş sorumlu oldu. O gün, Bülent Korkmaz gibi genç ve dinamik bir oyuncuyu oynatsaydõ durum farklõ olurdu. Hagi’yi tutmakla görevli iki kişi olunca ister istemez eksik oynadõk. TANJU ÇOLAK: İki takõmda 20 yõl öncesinden çok farklõ bir durumda. Steaua Bükreş o dönem önemli bir markaydõ. Ne var ki bugün o kimliklerinden çok uzaktalar. O gün için Steaua’yu eleyip finale kalmak imkansõz gibiydi. Bugün G.Saray daha üst seviyede bir takõm ve çekinilen bir ekip İSMAİL DEMİRİZ: Steaua geçmişte çok farklõydõ. Hagili, Piturcalõ kadro Avrupanõn gündemindeydi. Yarõ finale kadar birlikte yürümüştük. Ancak ilk maçta hakemler ön plana çõkmõştõ. Verilmeyen penaltõ ve gol vardõ. O kadar iyi bir kadrosu olmasõna rağmen zorlamõştõk. Bugün S.Bükreş çok güçlü değil. METİN YILDIZ: Steaua takõmõ iyi bir kadroya sahipti. Çok güçlüydüler ve finalde oynadõlar. G.Saray’õn da Avrupa’da çõkõşõ yakaladõğõ bir dönemdi. Bugüne geldiğimiz zaman özellikle oynanan ilk maçtan sonra sonuç Steaua’nun lehine gibi duruyor. Yine de Ali Sami Yen’de izlediğimiz S.Bükreş büyütülecek bir takõm değil. Sorun G.Saray’õn istenilen düzeyde olmamasõ. İŞTE O TAKIM:Simoviç, İsmail, Küçük Savaş, Cüneyt, Erhan, Semih, Kovacevic, Metin Yıldız, Tanju, Uğur, Prekazi’den kurulu takım yarıfinale kadar yükselmişti. ARANAN GOLCÜ BAROS Spor Servisi - Fenerbahçe Teknik Direktörü Luis Aragones, Avrupa Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu öncesi yaptõğõ basõn toplantõsõnda Sõrbistan’õn FK Partizan takõmõna saygõ duyduklarõnõ belirterek “Partizan ekibi gerçekten köklü bir ekip. Zor bir maç olacak. Defalarca Avrupa seviyesinde maç oynadılar. Çok saygı duyduğumuz bir ekip. Sahaya tamamen saygı duyarak çıkacağız. Tek hedefimiz turu geçmek. Futbolda zaten her şey aslında eşit şartlardadır. Kaybedeni ya da kazananı belirleyen ufak farklardır. G.Antep karşısındaki yenilgiyi unuttuk ve gözümüzü bu karşılaşmaya çevirdik” diye konuştu. ARAGONES TEMKİNLİ 6 NİSAN 1989
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle