05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 22 AĞUSTOS 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Kaba Saba Bir ABD Milletvekili Merhum İsmet İnönü, 60’lı yılların sonuna doğ- ru, Kıbrıs sorununun en alevli günlerinde, büyük devletlerle ilişkilerin aslanla aynı kafeste yatmak ka- dar zor olduğunu söylemişti. Cumhuriyet’in Washington muhabiri Elçin Poyrazlar’ın, ABD’nin Türkiye’nin Kafkasya İs- tikrar ve İşbirliği Platformu girişiminden rahatsız olduğunu bildiren ayrıntılı haberini okurken, İsmet Paşa’nın büyük diplomasi deneyimlerinin ürünü olan o gözlemde ne kadar haklı olduğunu bir kez daha anladım. Sovyetler Birliği’nin çöküşünün sonucu, ABD’ye tek kutuplu dünyanın tek patronu olarak hareket ola- nağını vermişti. Aradan geçen süre kısa da olsa, o tek kutup bir yandan AB çatısı altında Fransa ve Almanya’nın öncülüğü ile Washington’a da yakın ama, onun her girişimini buyruk olarak kabul etmeyen bir Batılılar topluluğunun boy vermekte olduğunu gösteriyor. Ondan da önemli olarak Rusya, dağılmış aske- ri gücünü, ekonomik alanda sağladığı kazanımlar- la da yeniden oluşturmuş olarak, özellikle kendi ya- şam bölgesinde bayrak göstermek için fırsat kol- lamakla yetinmiyor. Belki de özellikle sorunlar çı- kararak, o fırsatları uygulamayı düşünüyor. Kafkasya çanağında yaşayan ülkelerin birbirleri ile komşuluk ilişkilerini pekleştirmeyi de amaçlayan bir işbirliği platformu, yanlış anımsamıyorsam 10. Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel’in fikriydi. Kaba ve terbiye dışı.. Hem bölge hem de dünya barışına katkı sağla- yacak böyle bir girişimi, çok da fazla bir şey bek- lemeden yaşanır hale getirmenin ABD’yi tedirgin et- mesini anlamak güçtür. Diyelim ki, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya’dan Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Matt Bryza, Başbakan Erdoğan’ın öncelikle Rusya ve Gürcistan’a, daha sonra da Azerbaycan ile Er- menistan’a ilettiği öneri için Washington’a bilgi ve- rilmemiş olmasından ötürü şaşkınlık duyulduğunu söylemeleri anlaşılabilir. Ama Temsilciler Meclisi’nin Illiyonis Üyesi Mark S. Kirk’in bu girişim ile Türkiye’nin Rusya’nın uydusu izlenimini verdiği yolundaki yorumu sade- ce saçma değil, ayrıca kaba ve terbiye dışı bir söy- lemdir. Amerikalı parlamenter, Kafkasya bölgesinde baş gösteren yangını daha da büyümeden önlemek amacıyla Batılı ülkeler adına AB Geçici Başkan- lığı’nı yürüten Fransa Cumhurbaşkanı’nın giri- şimlerine hangi hakla icazet verip benzer bir giri- şimi o bölgede yaşayan Türkiye’den esirgemeye kalktığını açıklamalıdır öncelikle. Aynı kişi, Amerika’nın Gürcistan’a insani yardım amacı ile özellikle askeri gemiler göndermekle kal- mayarak bu gemilerin toplam 150 tonilatoyu aşmış olmasını da görmezden gelmesinin anlamsızlığını bile idrak etmemiştir. Bölgede Ege ve Akdeniz ile Karadeniz’i bir- birlerine bağlayan iki stratejik Boğaz’ın geçiş gü- vencelerinin sorumlusu olan Türkiye, bu doğrultu- daki ölçütleri belirleyen Montrö Sözleşmesi’nin sa- dece kendisi ve yakın çevresi için değil, dünya ba- rışı için de hâlâ yaşamsal önem taşıdığının bilinci içinde olduğunu gösteren bir dış politika izliyorsa, dost ve müttefikleri bundan sadece memnun ol- malıdır. Oysa Washington’ın, 1936 tarihini taşıyan bu söz- leşme için adeta “hır” çıkarmaya niyetli olduğu; bu amaçla da Karadeniz’e sahili olan devletlerden bi- risini harekete geçirmeye niyetli olduğu söylentileri, dev görünümlü o askeri hastane gemilerinin üste- lik 40 gün sonra Gürcistan sahillerine ulaşabilecek o ilk program ile daha da öne çıkmıştı. Neyse ki o sonuçsuz kalacağı anlaşılan bayrak gösteriminin yerini, üstelik ABD donanmasının Ege’de konuşlanan ve Montrö Sözleşmesi’ne uy- gun gemileri ile gerçekleştirmek gibi sağduyulu bir düşünce ABD yönetiminin kapısını çalmış oldu. Öylece Washington, anlamsız Rus saldırısı so- nunda evlerinden olan, yaralanan, açlık tehlikesi ile yüz yüze gelen Gürcü halkına bağcıyı dövmek de- ğil, üzüm yemenin daha geçerli olduğunu söyleyen Türk atasözüne uygun bir biçimde el uzattı. Kendisine sağduyu kılavuzluğu yaptığı için Türkiye’ye kızması değil, teşekkür etmesi ge- rekiyor Amerika’nın. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] MEB’in taslağõ disiplin suçu bulunmayan ve devamsõzlõk ya da katkõ payõnõ ödeyemeyenleri kapsõyor Türbanlõlar da affedilecekANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Milli Eğitim Bakanlõğõ (MEB) tarafõndan hazõrlanan öğ- renci affõna ilişkin tasarõ taslağõ henüz netleşmezken, “disiplin suçu” nedeniyle okulla ilişiği ke- silen öğrencilerin affõn kapsamõ dõşõnda tutulacağõ belirtildi. Af- tan 2005 yõlõndan sonra okulla ili- şiği kesilen yaklaşõk 600 bin öğrencinin yararlanmasõ hedef- leniyor. Herhangi bir değişiklik yapõlmazsa disiplin suçu bulun- mayan ve “devamsızlık” ya da “katkı payını ödeyememe” ne- deniyle okuldan atõlan türbanlõ öğrenciler de aftan yararlanabi- lecek. Öğrenci affõnõn olabildiğince geniş tutulmasõ yönündeki siya- silerden gelen istekleri değer- lendiren Milli Eğitim Bakanlõğõ, Türkiye tarihindeki 11. öğrenci affõyla ilgili olarak yaptõğõ ça- lõşmalarõ sürdürüyor. YÖK’ün MEB’e öğrenci affõyla ilgili gön- derdiği rapordaki verileri değer- lendiren bakanlõk, bu doğrultu- da öğrenci affõ tasarõ taslağõnda çeşitli düzenlemeler yaptõ. 2005-2008 YILLARI ARA- SI AĞIRLIK KAZANIYOR Affõn 2005 - 2008 yõllarõ ara- sõnda okulla ilişiği kesilen öğ- rencileri kapsamasõ yönündeki görüş ağõrlõk kazanõrken Eğitim Hakkõ Platformu temsilcileri ise aftan YÖK’ün kuruluş yõlõ olan 1981’den itibaren okulla ilişiği kesilen öğrencilerin yararlan- masõnõ talep ediyor. Yaklaşõk 600 bin öğrenciyi ilgilendiren affõn kapsamõnda disiplin suçu nedeniyle okuldan atõlan öğrencilerin bulunmaya- cağõ belirtildi. Buna karşõn “de- vamsızlık” ya da “katkı payı- nı ödeyememe” gibi nedenler- den ötürü okul ile ilişiği kesilen öğrenciler aftan yararlanabilecek. Bu öğrenciler arasõnda türbanõ nedeniyle okulu bõrakanlarõn da olduğu belirtiliyor. Ekim ayõnda Meclis gündemine gelecek tasarõ yasalaşõrsa AKP dönemindeki 2., Türkiye tarihinde ise 11. öğren- ci affõ çõkmõş olacak. Rektörün sicili bozuk MİYASE İLKNUR Üniversitesindeki rektörlük se- çiminde üçüncü sõrada yer alma- sõna karşõn Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül tarafõndan Gazi Üni- versitesi Rektörlüğü’ne atanan Rıza Ayhan, siyasi görüşüne ve bu görüşün jargonuna denk düşen uygulamalarõna hõzla başlayarak kendisini tanõyanlarõ yanõltmadõ. Rektörlükte ikinci dönemini ya- şayan Rıza Ayhan, işe kendisi- ne oy vermeyen ve farklõ dünya görüşüne mensup öğretim üyesi ve dekanlarõ adeta tehdit edip, is- tifaya zorlayarak ‘reis’liğini gös- terdi. Kendisinden üniversitede- ki ülkücü öğretim üyesi ve öğ- renciler tarafõndan ‘Reis’ diye söz edilen Rõza Ayhan’õn seçimler öncesinde 100 yardõmcõ doçent ile 49 öğretim görevlisine kadro sö- zü verdiği ve münhal kadro ya- ratmak için öğretim üyeleri ve de- kanlara istifa etmeleri yolunda baskõ uyguladõğõ söyleniyor. Rõza Ayhan, önceki rektörlük döneminde de üniversitede ideo- lojik kadrolaşma, kayõrmacõlõk ve akçalõ işlerde yolsuzluk iddiala- rõyla gündeme gelmiş, hakkõnda birçok soruşturma ve dava açõl- mõştõ. Yolsuzluk iddialarõ ne- deniyle seçimlerde birinci olma- sõna karşõn Sezer tarfõndan bu gö- reve atanmayan Ayhan, ünversi- te önünde pankartlõ eylem yap- mõş, ve İdare Mahkmesi’ne dava açmõştõ. GAZİ’Yİ ÜLKÜCÜLERİN KALESİ YAPTI Cumhurbaşkanõ Gül tarafõn- dan Gazi Üniversitesi Rektörlü- ğü’ne atanmasõ ülkücü camiada sevinçle karşõlanan Ayhan için bu görüşün yayõn organlarõnda, “Ga- zi’yi ülkücü hareketin kalesi yapan rektör” olarak tanõtõldõ. Ayhn’õn ideolojik kadrolaşma girişimleri ve yolsuzluklarõ geçen dönem CHPP milletvekili Meh- met Tomanbay tarafõndan da bir soru önergesiyle Meclis’e de taşõnmõştõ. Soru önergeside kad- rolaşma adõna yapõlan hukuk- suzluklar tek tek sõralanõrken yolsuzluk olaylarõ da ayrõntõlarõyla verilmişti. Gazi Üniversitesi Rektörü Rõ- za Ayhan hakkõnda geçmişteki yolsuzluk ve usulsüzlük iddiala- rõ da uzun bir liste oluşturuyor. Maliye Teftiş Kurulu ile Devlet Denetleme Kurulu tarafõndan Ayhan hakkõnda soruşturma açõl- masõ istendi. Ayhan’a yönelik ilk suçlama müfettiş raporlarõnda şöyle yer aldõ: “Rektörlük odasının tadila- tını 195.5 bin YTL bedelle özel bir şirkete verdiği ve bu şirke- tin rektörün villasının iç kıs- mını da yaptığı iddia edilmesi- ne karşın yeterli delil bulun- madığı, ancak işin usulsüz şe- kilde parçalara ayrılarak iha- le edildiği, pazarlık usulü ile ya- pılan ihalelerde, teklif verenle- rin müteahhite bağlı olduğu, aynı malzeme için farklı büt- çelerden mükerrer ödeme ya- pıldığı ve bütün bu işlemlere ilişkin evrakın düzenlenmesi sırasında, gerçek olmayan key- fiyetlerin, gerçekmiş gibi gös- terildiği ve 32 bin 891 YTL’si- nin fazladan ödendiği kanaati- ne varılmıştır. ” VAKFIN MALLARI KOOPERATİFE Rõza Ayhan’õn rektörlüğünün ilk döneminde kurduğu Gazi Üniversitesi Vakfõ, 50 bin öğ- rencisi olan üniversitenin burs, yurt ve yardõmlar gibi ihtiyaçla- rõ için kullanõlõyordu. Sezer ta- rafõndan rektör atanmayõnca üni- versite vakfõnõn mallarõnõ 5 Nisan 2004’te kurduğu ‘S.S. Gazi Eği- tim Kooperatifi’ne aktardõ. Ayhan, 6 öğretim üyesine ‘Ça- ğan Bilişim Petrol Medikal Eğitim İnşaat Sanayi ve Tica- ret A.Ş.’ adlõ bir şirket kurdurup, kendi üniversitesine milyarlarca liralõk mal sattõ. İletişim fakülte- si tarafõndan kamu kurumlarõna yapõlan belgesellerin tümü Bilge Ajans’a verildi. Bu ajansõn çek- tiği bazõ belgesellerin çalõntõ ol- duğu ortaya çõkõnca, para üni- versitenin kasasõndan çõktõ. Üni- versitedeki kantinlerin işletmesi de ihalesiz olarak ülkücülere peş- keş çekildi. 42 bin öğretmenin umudu başka baharaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanlõğõ (MEB), başvuran 60 bin 375 adaydan sözleşmeli ve kadrolu olmak üzere top- lam 18 bin öğretmen atadõ. Milli Eğitim Bakanõ Hüseyin Çelik, sonbaharda 10 bin öğretmen da- ha atanacağõnõ bildirdi. Öğretmen atamalarõ dolayõsõyla dün MEB Başöğretmen Salonu’nda tören düzenlendi. Tö- rende konuşan Çelik, 2008 Şubat ayõnda yakla- şõk 7 bin öğretmen atadõklarõnõ, bugün de 18 bin öğretmen atandõğõnõ ifade ederek “Sonbaharda da 10 bin öğretmen ataması daha yapacağız. Böylece 2008 yılında toplam 35 binin üzerin- de arkadaşımız aramıza öğretmen olarak ka- tılmış olacak” dedi. Çelik, 8 Eylül’de okullarõn açõlacağõnõ anõmsatarak 165 milyon adet ders ki- tabõnõn öğrencilere ücretsiz olarak dağõtõlacağõ- nõ, okullar açõldõğõ gün ders kitaplarõnõn öğrenci- lerin sõralarõnõn üstünde hazõr olacağõnõ söyledi. Çelik, konuşmasõnõ tamamladõktan sonra bilgi- sayarõn tuşuna basarak atamalarõ başlattõ. Öğ- retmen adaylarõ Bakanlõk binasõnõn önünde töre- nin yapõldõğõ salona girebilmek için uzun kuyruk oluşturdu. Kalabalõk olduğu için içeri alõnmayan öğretmen adaylarõndan bazõlarõ baygõnlõk geçir- di. Bu arada, atamalarda, sõnõf öğretmenliğinin taban puanõ 82.231, sosyal bilgiler öğretmenliği- nin 83.49, tarih öğretmenliğinin 86.844, Türk dili ve edebiyatõ öğretmenliğinin 83.402, Türkçe öğretmenliğinin 85.997 olarak belirlendi. 2008-2009 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ‘Uyum’ zili 1 Eylül’de çalacak NİHAN İNAL 2008-2009 eğitim-öğretim yõlõ 8 Eylül Pazartesi günü başlayacak. Milli Eğitim Ba- kanlõğõ (MEB), geçen yõl ilk- öğretim 1’inci sõnõf ve anasõ- nõfõ öğrencilerinin okula uyum sağlamasõ için yaptõğõ, okula 1 hafta erken başlama uygulamasõ bu yõl da devam edecek. İlköğretim 1’inci sõnõf ile anasõnõfõ öğrencileri 1 Ey- lül’de okul yoluna düşecek. Çocuklarõn okula alõşmala- rõnõn zaman alacağõna işaret eden uzmanlar, ailelere ve öğ- retmenlere “Çocuklarınıza anlayışlı davranın” çağrõsõ yaptõlar. Yeditepe Üniversite- si Tõp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalõ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Verimli, okul ile tanõşacak çocuklarõn kaygõ duymasõnõn normal olduğunu vurgulayarak çocuklarõn oku- la en geç iki ay içinde alõşa- caklarõnõ dile getirdi. İlköğretim 1. sõnõf ve anasõ- nõfõ öğrencileri dõşõnda diğer öğrenciler için 2008-2009 eğitim-öğretim yõlõ birinci ya- rõyõlõ 8 Eylül’de başlayacak ve 23 Ocak 2009’da sona ere- cek. Öğrenciler ve öğretmen- ler 26 Ocak-6 Şubat tarihleri arasõnda yarõyõl tatili yapacak. İkinci dönem ise 9 Şubat 2009’da başlayacak. 2008- 2009 eğitim-öğretim yõlõnõn son ders zili ise 12 Haziran 2009’da çalacak. Gül tarafõndan GÜ rektörlüğüne atanan, kendisinden olmayanlarõ tehditle istifaya zorlayan Rõza Ayhan hakkõnda birçok soruşturma ve dava açõlmõştõ MEB tarafõndan hazõrlanan tasarõ taslağõnda disiplin suçu bulunmayan ve “devamsõzlõk” ya da “katkõ payõnõ ödeyememe” nedeniyle okuldan atõlan türbanlõ öğrenciler de aftan yararlanabilecek. 18 bin öğretmen atandõ, 10 bin öğretmen daha atanacak MAHMUT LICALI ANKARA - Gazi Üniversitesi Rektörlü- ğü’ne atanan Prof. Dr. Rıza Ayhan üniversi- tede kendi kadrosunu kurmaya başladõ. Rek- tör Ayhan, Güzel Sanatlar Fakültesi’nin kuru- cu dekanõ olan ve bu görevini mart ayõndan bu yana vekâleten sürdüren Prof. Dr. Tansel Türkdoğan’õ görevinden alarak, yerine MHP Kayseri Milletvekili Sabahattin Çakmakoğ- lu’nun kõzõ olan Prof. Dr. Alev Kuru’yu ge- tirdi. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül tarafõndan Gazi Üniversitesi Rektörlüğü’ne atanan Ay- han, göreve geldiği zaman üniversite yöneti- minde hiçbir değişiklik yapmayacağõnõ belirt- mesine karşõn, kendi kadrosunu kurmaya baş- ladõ. Rektör Ayhan tarafõndan görevinden alõ- nan dekan Prof. Dr. Türkdoğan, 2005 yõlõnda kurulan fakültenin kurucu dekanlõğõ görevini Mart 2008’e kadar yürüttü. Geçen mart ayõn- da görev süresinin dolmasõ nedeniyle Prof. Dr. Türkdoğan’õn ismi eski rektör Yamaç ta- rafõndan dekanlõğa yeniden atanmasõ için YÖK’e birinci sõradan gönderildi. YÖK, 5 ay boyunca dekan atamalarõnõ bekletti. YÖK lis- tesinde ikinci sõrada seçilen Ayhan’õn rektör olarak atanmasõnõn ardõndan Güzel Sanatlar Fakültesi’nde geçen mart ayõndan itibaren ve- kâleten dekanlõk yapan Prof. Dr. Tansel Türk- doğan görevinden alõndõ. Rektör Ayhan, gö- revden aldõğõ Türkdoğan yerine Gazi Eğitim Fakültesi Resim-İş bölümünden Prof. Dr. Alev Kuru’yu vekâleten dekanlõk görevine getirdi. Rõza Ayhan’õn, geçen mart ayõndan beri dekan atamalarõnõ bekleten YÖK’e Güzel Sanatlar Fakültesi dekanlõğõ için Prof. Dr. Alev Kuru’yu göndermesi durumunda, Prof. Dr. Kuru bu göreve asaleten atanacak. AKP BURSA İL BAŞKANI’NA TEPKİ ‘Tarikatlara eğitim rantõ dağõtõlõyor’ BURSA (Cumhuriyet) - AKP Bursa İl Başka- nõ Sedat Yalçın’õn Bursa’da ikinci bir üni- versite kurulmasõ için şirketlerin kendilerine başvurmalarõ çağrõsõ yaptõ. Eğitimciler, Yal- çõn’õn açõklamalarõnõ, eğitimin siyasallaşma- sõnõn göstergesi olduğunu vurguladõlar. AKP’li Yalçõn, geçen günlerde yerel gaze- telere yaptõğõ açõklamada, “Biz ikinci üni- versite için gerekli olan plan değişikliğini yaptık. Yer hazır. Özel kuruluşlara çağrı yapıyorum. Gelip bize başvuru yapsınlar. Hükümet olarak kampus alanı dahil her türlü kolaylığı onlara göstereceğiz” dedi. CHP Osmangazi İlçe Başkanõ Sabit Şer- betçioğlu, Yalçõn’õn açõklamalarõnõ “Hay- retler içinde okuduğunu” belirterek “Üni- versite kurulmasının koşulları bellidir. Bu durumda kurumları kaldırsınlar ya da kapatsınlar. Devletin işlerini AKP il başkanları yapsınlar” diye konuştu. CHP Osmangazi Seçim Komisyonu Baş- kanõ ve eski Osmangazi İlçe Başkanõ Ahmet Memişoğulları da AKP İl Başkanõ’nõn ken- dini “hem devlet, hem millet, hem de yasa uygulayıcı” yerine koyduğunu söyledi. Me- mişoğullarõ, “Bu üniversite tarikatlar ta- rafından değil Atatürk ilke ve devrimle- rinden ödün vermeyecek yapıda kurul- malıdır. AKP, il başkanın ağzından tari- katlara eğitim rantını dağıtma çağrısı yapmıştır” dedi. Eğitim-Sen Bursa Şube Başkanõ Jülide Akköprü Şanlı da tepkisini “Yapılan açıklama ve yaklaşım tek keli- meyle eğitimin nasıl siyasallaştığının gös- tergesidir” diye dile getirdi. Yalçõn’õn böyle bir çağrõ yapmasõnõn ar- dõnda, Fethullahçõlarõn Yõldõrõm ilçesinde kurmak istedikleri vakõf üniversitesinin önü- nü açmak olduğu iddia edildi. AYHAN KADROSUNU KURUYOR MHP’li vekilin kõzõnõ dekan yaptõ Mevcut dekanlarla birlikte çalõşacağõnõ açõklayan Gazi Üniversitesi Rektörü Rõza Ayhan, Güzel Sanatlar Fakültesi’nin dekanlõğõna MHP’li Çakmakoğlu’nun kõzõ Prof. Dr. Alev Kuru’yu getirdi. Bursa’da ikinci bir üniversite kurulmasõ için şirketlerin kendilerine başvurmalarõ çağrõsõ yapan AKP il başkanõYalçõn’a tepki gösteren eğitimciler, Yalçõn’õn kendisini hem devlet, hem millet, hem de yasa uygulayõcõ yerine koyduğunu belirttiler. AKP’li vekilin eşi dekan SAMSUN (Cumhuriyet) - Ondokuz Ma- yõs Üniversitesi (OMÜ) Tõp Fakültesi De- kanlõğõ’na AKP Samsun Milletvekili Birnur Şahinoğlu’nun eşi Prof. Dr. Ali Haydar Şa- hinoğlu atandõ. Görevini eski OMÜ Tõp Fa- kültesi Dekanõ Prof. Dr. Şaban Sarõkaya’dan devralan Şahinoğlu, yeni görevine başladõ. Şahinoğlu, “Yapacağõmõz çalõşmalarla eği- tim sistemimizi geliştireceğiz. Tõp Fakülte- si’nin başarõ ölçüsü olan Tõpta Uzmanlõk Sõ- navõ’nda (TUS) başarõmõzõ yukarõlara taşõ- mak için çalõşmalar yapacağõz” dedi. Sıvaslı Hatice’nin büyük başarısı SIVAS (AA) - Sõvas’ta asgari ücretle geçi- nen bir ailenin 3 çocuğundan biri olan Hati- ce Koç, Öğrenci Seçme Sõnavõ’nda (ÖSS) Türkiye 9’uncusu olarak Hacettepe Üniver- sitesi Tõp Fakültesi’ni kazanmanõn mutlulu- ğunu yaşõyor. Babasõ asgari ücretle kentteki bir kuru yemişçinin deposunda işçi olarak çalõşan, annesi ise ev kadõnõ olan 17 yaşõnda- ki Hatice Koç, fakülteye kayõt yaptõracağõ günü iple çekiyor. Koç’un ailesi de çocukla- rõnõn eğitim masraflarõna katkõ sağlamak amacõyla burs arayõşlarõna başladõ. Bu kap- samda babasõ Hasan Koç ile birlikte Sõvas Valisi Veysel Dalmaz’õ makamõnda ziyaret eden Hatice Koç, Vali Dalmaz’dan burs ko- nusunda destek istedi. Dalmaz, “Öğrencimi- zin gayreti, ailesinin kararlõlõğõ ve yardõmse- verlerin destekleriyle inşallah bir çözüm bu- luruz, bir sõkõntõnõz olmaz” dedi. Hatice’nin Anadolu lisesinde ve ilköğretimde eğitim gören 2 kardeşi daha bulunuyor. Üniversitesindeki rektörlük seçiminde üçün- cü sõrada yer almasõna karşõn Gül tarafõndan Gazi Üniversitesi Rektörlüğü’ne atanan Ay- han, önceki rektörlük döneminde üniversitede ideolojik kadrolaşma, kayõrmacõlõk ve akçalõ işlerde yolsuzluk iddialarõyla gündeme geldi. Atamaları yapılan öğretmenler büyük sevinç yaşadı. (AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle