Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 22 AĞUSTOS 2008 CUMA 18 SPOR BASKET YORUM / AHMET KURT Siyasi Simge! Altın madalya filan umrumda değil. Gıcık oldum güreş- çi Ramazan Şahin’e! Adamın sırtına (ve suratına) hiç ya- kıştıramadım formamızı. Neydi o öyle Taliban militanı ben- zeri sakalları? Biz, ülkemizin aydınlık yüzünü dünyaya gös- termek isterken global terörü simgeleyen bir sakalla kür- süye çıkmasına kim izin vermiş olabilirdi? Ve.. Neden? Sıcak savaşın içindeki Rusya ile Gürcistan sporcuları olim- piyat oyunlarında sarmaş dolaş poz verirken Rus devşir- mesi Şahin’in kendisine madalya veren Rus efsanesi Ser- gei Bubka’nın yüzüne bile bakmaması ülkemiz adına utanç vericiydi. Bu davranışı (bence) Dağıstan asıllı Şahin’in kir- li sakalının üzerine tüy dikti. Belli ki yüzüne yakıştığı için de- ğil, siyasi simge olarak bırakılmıştı o sakallar. Ve.. Allah- ları var! Amaçlarına ulaşmıştı beyefendinin yüz tüyleri: Ma- dalya yerine fişeklik taksan, kimse ayırt edemezdi bizim Şa- hin’i (eski İlbayhanov) global teröristlerden... İnanın bana, onun bir devşirme olduğunu öğrendiğim- de derin bir ‘oh’ çektim. Bizden değildi o... Türkçe konu- şamıyordu. Zevkten dört köşe oldum, çünkü o bir Türk de- ğildi. Evet! Bu çok açıktı: O bir Rus devşirmesiydi. Para- sını verip güreştirmiştik beyefendiyi. Dünya bunu bilmeliydi. Ve.. O sakal bizi bağlamazdı! Derdim yalnızca sakal değil. Ben Galatasaraylı bas- ketbolcu Gurovic’in omzundaki dövmeye de karşıyım. Bana ne kardeşim senin siyasi düşüncelerinden. Çet- nikmiş metnikmiş. Bana ne! Ben o salona senin bas- ketbolunu izlemeye geliyorum. Omuzuna kazıttığın si- yasi simgeyi değil... Eğer çok seviyorsan o kaba sakal- lı adamı, göğsüne kazıtsaydın kelle dövmesini. Bu du- rum da karınla (veya sevgilinle) aranda kalırdı her şey. Ah! Eğer aranıza sokmak istemiyorsan o sakallı suratı; bulurduk sana uygun başka bir yer! Sevgili Oğuz Savaş! Yeri gelmişken seni de uyara- yım. O kocaman suratına, arada sırada bıraktığın kirli sa- kal hiç yakışmıyor. Sen de sakal bıraktığın zaman, ay- nen güreşçi Ramazan Şahin gibi eski bir Refah Partisi milletvekilini anımsatıyorsun bizlere. Hani o tükürük sa- çarak konuşan sakallı biri vardı ya.. O işte! İğrençti... Ney- se! Konumuza geri dönelim. Spora siyasi simge hiç ya- kışmıyor. Ne öylesi ne de böylesi. Hiçbiri yakışmıyor. Bu işe mutlaka bir çözüm bulunmalı... e-posta: [email protected] OLİMPİYAT YORUM ARİF KIZILYALIN Biz Ne Zaman Başarõlõ Olduk? P olitikacılarımıza bir şeyler oldu son gün- lerde... İktidarı da muhalefeti de Türkiye’nin Olimpiyat’lardaki ‘başarı’ düzeyini masa- ya yatırıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan’ın, “70 milyonluk bir Türkiye ve madalya top- layamayan bir anlayış. Spitz’ler, Phelps’ler tek başına süpürüyor. Bizim madalya sayımız ise üç, dört...” açıklamasının hemen ardından DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ‘başarısızlık’ sa- vı ile soru önergesi vermiş TBMM’ye... Bunlar birer sitem mi, özeleştiri mi yoksa araş- tırma yapılmadan, laf ola beri gele ortaya atılan “Yandık, bittik” edebiyatı mı açıkçası anlamak güç... Ama bir gerçek var ki hem Sayın Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan hem de Güneydo- ğu’nun seçtiği vekil Hasip Kaplan, Türkiye’nin Olimpiyat tarihinde bugüne kadar kazandığı ma- dalyaları, başarıları pek incelememişler. Yoksa, güreşçilerimiz altına ulaşmış, tekvandocularımız, hatta atletlerimiz kürsüye yürürken bu tip çıkışlar yapmazlardı diye düşünüyorum... Kabul ediyoruz ki Türkiye Pekin Olimpiyat Oyunları’nda pek başarılı değil. Ama efsane gü- reş takımının tulum çıkardığı 1960’lı günler ha- riç ne zaman başarılı olmuşuz ki yüz yılı aşkın spor geçmişimizde. Ne zaman bir Türk yüzü- cü çıkmış madalya almış ya da madalyayı geç- tim, ne zaman bir cimnastikçimiz final grubu- na yükselmiş? Var mı öyle bir başarılı sporcu- muz? Bugüne kadar kazanılan altınlara bakı- yorum, ata sporu güreş çok önde. Bu branşı Turgut Özal zamanında ‘ithal’ edilen halterci- ler zorlamış. Onların dışında biraz boks, biraz tekvando... Geçen Olimpiyat’larda; yani Atina’da da halter-güreş ortaklığına tekvando ile boks ve atletizmde sonradan gelen bronz eklenince toplam madalya sayısında 10’u bulmuşuz... Öl- çün, biçin hepsi bu kadar... Böyle parlak (!) bir geçmişe sahipken Sayın Başbakan son Olimpiyat’ı baz alıp lafı “Vayy Türk sporu bitti!” demeye getiriyor. Adalet Bakanı M.Ali Şahin “Ata sporunda rezil olduk” diyor, Kaplan da elinde pala ‘kurban’ arıyor. Ama bir gerçeği görmüyor kimse. Türkiye hiç- bir zaman Olimpiyat’larda çok başarılı bir ülke değildi. Olamaz da bu zihniyetle. Asgari ücre- tin 450 YTL’lerde dolaştığı, beden eğitimi ders- lerinin hâlâ Hitler Almanya’sından kalan ‘kasa atlama’ yolu ile geçiştirildiği, okul-spor ilişkisi- nin rayına oturtulamadığı, ülkenin neredeyse ya- rısının malum parti örgütlerince dağıtılan “kömür- şeker-bulgur-yağ” paketi ile ay sonunu getirdi- ği sürece Olimpiyat şampiyonu çıkarabilir miyiz sizce? İnsanlarımız sabah kalktıklarında spor alış- kanlığı edinmeden, ebeveynlerimiz çocuklarını elinden tutup spor okullarına götürmeden, be- lediye başkanlarımız da oğullarına, milli da- matlara profesyonel futbol takımı kurma hu- yundan vazgeçmeden kimse kalıcı -sürekli- başarı falan beklemesin. Yine de bu ülkenin zaman zaman çıkardığı yıl- dız sporcuların da hakkını yemeyelim. Onlar geçmişte birer ikişer kez de olsa büyük işlere imza attılar. Örneğin Süreyya Ayhan, örneğin Nurcan Taylan, örneğin Hamza Yerlikaya, ör- neğin Halil Mutlu, örneğin Şeref Eroğlu bu ül- keye spor alanında büyük zaferler yaşattılar. Sonradan pasaport alan isimler de alın terle- rini sonuna kadar döküp madalyayı taktılar bo- yunlarımıza. Ama biz onları koruyamadık ülke şartları nedeniyle... Kimi eğitimsizliğinin kurbanı oldu, kimi kaprisinin, kimi de tedavi edileme- yen sakatlığının... Bu bağlamda Başbakan’ın, bakanların, ve- killerin Türkiye’yi bir ABD, bir Rusya, bir Çin’le kıyaslaması yanlış. Danışmanlarına bir sorsun- lar, ABD, Michael Phelps’e kaç milyon dolar ya- tırım yapmış, mayosu ve gözlüğü için Amerikan uzay üssü NASA’ya kaç liralık ödenek ayrılmış diye. Onu geçtim, Jamaika’da spor yapıp yük- seköğrenim görmesi için Bolt’a, Powell’a han- gi kolaylıklar sağlanmış... Anımsıyorum da Tür- kiye’nin 1990’lı yılların başındaki altın yüzücü- sü Derya Büyükuncu’ya ABD’de spor yapması için ödenen aylık 1500 dolar bile sorun olmuş- tu. Şimdi de Sayın Başbakan kalkmış, “Phelps midir nedir tek başına silip süpürüyor, bir de bi- zimkilere bakın...” diyor. Hele Hasip Kaplan, bırakın soru önergesi ver- meyi ağzını bile açmasın. Bilmem yolunuz düş- tü mü Şırnak’a. O bölgenin seçilmiş vekili Sa- yın Kaplan, acaba Türk sporu için ne yapmış? Çocuk yaşta dağa çıkıp terör örgütüne katılan- ların ailelerine “Yapmayın, etmeyin, bu çocuk- ları gelin sporla kazanalım, bu ülkenin birliği bo- zulmasın, bu çocuklarımıza gerekirse ben spor sahası açtırırım. Onlara okul olanağı sağlarım, üzerlerindeki enerjiyi atmaları için kampanya dü- zenler spor ayakkabı verdirir, iki sponsor bulup spor köyü açarım, başarılı atletlere de spor bur- su sağlarım” demiş mi? Demişse, birilerinin eği- tim giderini karşılamışsa kendisinden özür di- lerim. Ama sadece seçim zamanı bölge insanı- nı hatırlayıp ucuz ve hedefsiz soru önergesi ver- mekle vekillik yapılmaz! Yine Sayın Başbakan, iktidara geldiği ilk günlerde imam hatiplere gösterdiği ilgiyi, spo- ra gösterse, federasyonlara birer ikişer AKP’li eş dostu iliştirme telaşına düşmese, spor teşkila- tını da günahı ile sevabı ile rahat bıraksa inanın bu madalya sayısı artardı. Ha bu arada unut- madan, Olimpiyat’lardaki 5-6 belki fazlası ma- dalyayı beğenmeyen politikacılarımızın yaşadı- ğı ülkede, yani güzel vatanımızda sanatçılarımız Oscar’ları, bilim adamlarımız Nobel’leri, gaze- tecilerimiz de Pulitzer’leri her yıl üçer beşer ka- zanıyorlar da acaba biz mi görmedik... Unutul- masın; spor o ülkenin aynasıdır... Tıpkı sanat- ta, edebiyatta, bilimde olduğu gibi... Bu nedenle ‘münferit’ de olsa, devşirme takviyeli de olsa ba- şarıları alkışlamalı, gelecek için spor eğitimine yatırım yapmalıyız.. Pekin Olimpiyat Oyunları’nda dünkü madal- yalar gösterdi ki, tekvandocularımız buraya en iyi şekilde hazırlanarak gelmişler. Aynı gün iki sporcumuzun birden madalyaya yürümesi, bi- rinin gümüş, diğerinin bronza uzanması boşu- na değil. Azize Tanrıkulu ve Servet Tazegül sa- dece madalya aldıkları için değil, ortaya koy- dukları kazanma azmiyle de bizleri mutlu ettiler. Sırada bugün Bahri Tanrıkulu ve Sibel Güler var… Rakipleri çok güçlü ama olsun, onlarda bu yürek varken başarısızlık aklımın ucundan bile geçmiyor. İkisinden de yeni madalyalar bekli- yorum. Görülen o ki gelecekte tekvandoya da- ha fazla ağırlık vermek gerek. Bu dalda potan- siyelimiz yüksek. Erkekler 80 kiloda Bahri Tanrıkulu, olimpiyat kafilesinde yer alan en güvendiğimiz sporcula- rın başında geliyor. Bahri, dört dünya, iki olim- piyat şampiyonluğu bulunan ABD’li Steven Lo- pez’le finali ilk turda oynayacak. Bu maçı kazanan altına gider. Kaybeden bronzu alır. Ve yine bugün boksta madalyayı garantileyen Yakup Kılıç yarı finalde Ukraynalı rakibini yenip finale çıkmaya çalışacak. Atletizmde ise bayanlar 10 bin metrede gümüş madalya ile yüzümüzü güldrüren Elvan Abeylegesse bu kez 5 bin met- re finalinde madalya arayacak. Pekin’de oyunların sonu yaklaşıyor. Devasa te- sisler Pazar gününden sonra yaklaşık 40 gün ses- sizliğe bürünecek. 6-17 Ekim tarihleri arasında ise ‘Paralimpik Oyunlar’ yani engelli sporcula- rın olimpiyatı başlayacak. Olimpiyat Köyü’ne bu kez engelli sporcular yerleşecek. Paralimpik Oyunlar’a 20 spor dalında 160 ülkeden dört bi- ni aşkın engelli sporcu katılacak. Açılış yine 91 bin kişilik Kuş Yuvası’nda… 29. Olimpiyat Oyun- ları’nda üstün başarı göstererek madalya tab- losunda birinciliğini şimdiden ilan eden Çin, 547 kişilik kafileyle katılacağı bu oyunlarda da son de- rece iddialı… Çinli engelli sporcular Pekin’in Daxing bölge- sindeki Engelliler Mesleki Spor Eğitim Merke- zi’nde çalışıyor. Önceki gün kampın önemli bir ziyaretçisi vardı. Spora son derece değer veren, her fırsatta bunu kanıtlayıcı davranışlar sergile- yen Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao, kafileyi zi- yaret etti ve konut sitelerinde engellilere sunu- lan hizmetleri inceledi. Jintao, atletizm, beyin felç- lileri futbolu, yüzme ve tekerlekli sandalyede bas- ketbol gibi yarışmalara katılacak engelli spor- cularla tanıştıktan sonra Xicheng semtindeki bir mahallede engellilerin rehabilitasyonu, eğitimi ve istihdamı gibi konularda sunulan hizmetleri de- netledi. İşin özü şu; bizde siyasiler, devlet adamları genelde başarılardan sonra ortaya çı- karlar. Kutlama mesajları yayınlarlar, sonrasın- da şampiyonları makamlarında ağırlarlar. Ya da başarısızlıklardan sonra, gelecekte işlerin dü- zeleceğine ilişkin sözler edip, ileriye yönelik ye- niden yapılanma vaadinde bulunurlar. Oyunlar süresince gerçek bir ev sahipliği gösteren, 80 ülkenin devlet, hükümet başkan- larını, siyasi liderlerini açılış sürecinde Pekin’de ağırlayan Çin Cumhurbaşkanı Hi Jintao, her an her fırsatta sporun içinde, sporcuların yanında olmasıyla övgüye değer önemli bir örnektir. 6-17 Ekim günleri arası Paralimpik Oyunlar’da 16-17 kişiden oluşan bizim de engelli sporcu- larımız yarışacak. Şu ana kadar söz konusu spor- cularımızla ilgilenen, sorunlarını inceleyen, ara- yıp soran bir devlet büyüğümüz oldu mu aca- ba, merak ediyorum… OLİMPİYAT MEKTUBU MEHMET GÜÇLÜ Tekvandoya Laf Yok Tekvandoda madalya günü Azize Tanrıkulu Koreli rakibine yenilip gümüş kazanırken, Servet Tazegül bronzla yetindi MİNE KASAPOĞLU PEKİN - Pekin Olimpiyatlarõ’nda yüzümüz tekvandoda güldü. Bayanlar 57 kiloda Azize Tanrıkulu gümüş, erkekler 68 kiloda ise Servet Tazegül bronz madalya kazandõ. Pekin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Spor Salonu’ndaki oyunlarõn tekvando müsabakalarõnõn 2. gününde, sabah seansõndaki ilk maçõnda Malezyalõ Teo Elaine’yi 7-4 yenen Azize Tanrõkulu, akşam seansõnda çõktõğõ çeyrek final mücadelesinde de ABD’li Diana Lopez’i, uzatma raundunda aldõğõ puanla 2-1 mağlup etti. Tanrõkulu, yarõ finalde ise Hõrvat Martina Zubcic karşõsõnda oldukça zorlanmasõna karşõn 5-3 galip gelmeyi bildi ve finale yükseldi. Tanrõkulu, finalde ise Güney Koreli Suejong Lim’le karşõlaştõ. Her iki sporcunun da son derece temkinli mücadele ettiği müsabakanõn ilk raundunda oyuncular puan getirici vuruş yapamadõ. Güney Koreli sporcunun ceza puanõ almasõyla Azize Tanrõkulu raundu önde kapattõ. 2. raundda Suejong Lim, aldõğõ 1 puanla skoru yeniden 0- 0’a getirdi. Son raundun tamamlanmasõna 15 saniye kala 1 puan daha alan Güney Koreli sporcu müsabakadan da 1-0 galip ayrõldõ ve altõn madalyanõn sahibi oldu. Müsabakayõ izleyen Çinli seyircilerin, müsabakanõn başõndan sonuna dek Türk sporcu lehine tezahürat yapmalarõ dikkati çekti. Servet’ten bronz Tekvandoda bronz madalya kazanan Servet Tazegül ise ilk turda Kübalõ Gessler Viera’yõ 4-3 yendi. Tazegül, çeyrek finalde Güney Koreli Son Taejin’e, hakemlerin kötü yönetimi sonucu 1-0 yenildi. Güney Koreli sporcunun finale yükselmesiyle Tazegül, repesajda bronz madalya için mücadelesini sürdürme şansõnõ yakaladõ. Repesajdaki ilk müsabakasõnõ Hollandalõ Dennis Bekkers ile yapan Tazegül, rakibini 3-2 yenmeyi başardõ. Müsabakanõn ilk raundu 0-0 sonuçlanõrken, 2. raundu Tazegül 1- 0 önde geçti. Son raundda Hollandalõ tekvandocu 2-2’lik eşitliği yakalamasõna karşõn Tazegül, son saniyede aldõğõ puanla 3-2 galip geldi. Tazegül, Perulu Peter Lopez’i yenerek bronz madalyanõn sahibi oldu. Rakibi karşõsõnda ilk ve 2. raundlarõ 1-0 önde kapatan Tazegül, müsabakadan da 2-0 galip ayrõldõ. Ulusal takõmõn 19 yaşõndaki sporcusu Tazegül, müsabaka sonrasõ büyük sevinç yaşadõ. PEKİN (Cumhuriyet) - Geçirdiği trafik kazasõ sonrasõnda bacağõnõ kaybeden Güney Afrikalõ yüzücü Natalie du Toit, önceki gün olimpiyata katõlan ilk ampute sporcu olarak tarihe geçti. Pekin Olimpiyat Oyunlarõ’nda 10 kilometre yüzme yarõşmasõnda suya giren du Toit, 24 yüzücü arasõndan 16. olarak büyük bir başarõ elde etti. 2001 yõlõnda motorsiklet kazasõnda ağõr yaralanan ve sol bacağõnõ yitiren Güney Afrikalõ, “Aslında istediğim gibi yüzemedim. Yine de bu benim ve olimpiyat tarihi için bir ilkti. Bu nedenle oldukça mutluyum. Şimdi biraz dinlenip engelli olimpiyatlarına hazırlanacağım” dedi. PEKİN (Cumhuriyet) - Pekin 2008’de Japonya’yõ temsil eden Hiroshi Hoketsu, oyunlarda mücadele eden en yaşlõ sporcu unvanõna sahip. 28 Mart 1941 doğumlu binici, 22 yaşõndayken katõldõğõ ilk olimpiyat olan Tokyo 1964’te 40. sõrayõ alabildi. Japonya binicilik takõmõnõn Los Angeles 1984’teki yedek kadrosunda yer alan, Seul 1992’deyse atõnõn yaşadõğõ sorun yüzünden katõlamayan Hoketsu, ilk olimpiyatõndan tam 44 yõl sonra yeniden aynõ heyecanõ yaşõyor. Başlangõçta yaşõnõn haberlere konu olmasõnõ istemediğini söyleyen Japon binici, “Yaş konusunun neden bu kadar büyütüldüğünü anlamadım. Olimpiyatlara 67 yaşında olduğum için seçilmedim” şeklinde konuştu. AMPUTE YÜZÜCÜ TARİHE GEÇTİ 67 YAŞINDA 4. OLİMPİYATI 04.30 Tekvando, 06.45 Erk. Plaj Voleybolu Final Karşõlaşmasõ (ABD- Brezilya), 07.30 Erk. Voleybol Yarõ Final Karşõ. (ABD-Rusya), 09.00 Boks, 10.00 Byn.Dağ Bisikleti, 12.00 Kayak, 14.00 Atletizm, 17.20 Erk.Basketbol Yarõ Final Karşõlaşmasõ (Arjantin-ABD), 18.50 Erk.Voleybol Yarõ Final Karşõlaşmasõ (İtalya-Brezilya), 20.20 Erk.Futbol Bronz Madalya (Belçika-Brezilya), 22.00 Bisiklet, 23.00 Erk.Basketbol Yarõ Final Karşõlaşmasõ (İspanya -Litvanya), 01.30 Masa Tenisi, 03.45 Atlama 03.30 Modern pentatlon-atõcõlõk (bayanlar), 03.30-15.30 Çim hokeyi (bayanlar), 04.00- 15.15 Tekvando 67 kg. (bayanlar)/ 80 Kg. (er- kekler), 04.00 Atletizm dekatlon 110m. en- gelli, 04.00-06.00 Plaj voleybolu (erkekler klasman maçlarõ), 04.30 Sutopu (erkekler ya- rõ final), 05.00 Modern Pentatlon-eskrim (bayanlar), 05.00-15.30 Masa tenisi (bayan- lar/erkekler), 05.05 Atletizm dekatlon disk at- ma, 05.30 Beyzbol yarõ final, 06.25 Atletizm dekatlon disk atma, 07.00-15.15 Hentbol (erkekler klasman maçlarõ), 07.30 Voleybol (erkekler yarõ final), 07.55 Atletizm dekatlon sõ- rõkla atlama, 08.30-16.30 Boks karşõlaşmalarõ, 09.30 Modern pentatlon-yüzme (bayanlar), 10.00 Dağ bisikleti-açõk arazi (bayanlar), 10.00 Senkronize yüzme takõm, 10.30-12.20 Ka- no/kayak (erkekler-bayanlar), 12.00 Modern pentatlon-atõ- cõlõk (bayanlar), 13.00 Ritmik cimnastik bireysel, 14.00 At- letizm dekatlon cirit atma, 14.00 Futbol (erkekler 3.’lük-4.’lük müçõ), 14.00 Dalõş 10m. platform (erkekler), 14.20 Atletizm uzun atlama (bayanlar final), 14.55 Atletizm sõrõkla atlama (erkekler final), 15.00 Modern pentatlon koşu (bayanlar), 15.00 Basketbol (erkekler yarõ final maçlarõ), 15.10 Atletizm 4x400m. takõm (erkekler), 15.15 Tekvando-hentbol, 15.35 Ritmik cimnastik takõm, 15.40 Atletizm 5000m. (bayanlar final), 16.15 Atletizm 4x100m. takõm (bayanlar), 16.40 At- letizm dekatlon 1500m. final, 17.10 Atletizm 4x100m. ta- kõm (erkekler), 17.15 Basketbol (erkekler yarõ final maçõ). (TRT3) OLİMPİYAT YAYINI OLİMPİYATTA BUGÜN Tekvando: 04.45 Sibel Güler- Vanina Paola Sanchez Beron, 07.00 Bahri Tanrõkulu-Steven Lopez, Boks: 09.00 Yakup Kõlõç-Vasyl Lomachenko, Atletizm: 15.40 Bayanlar 5 bin metre finali (Elvan Abeylegesse-Alemitu Bekele Degfa) OLİMPİYATTA TÜRKİYE ATLETİZM bayanlar 20 kilometre yürüyüşte, Rus Olga Kaniskina altõn madalya kazandõ. Serbest güreşte 96 kiloda Rus Şirvani Muradov, 84 kiloda Gürcü Revazi Mindoraşvili ve 120 kiloda da Özbek Artur Taymazov altõn madalya kazanan isimler oldu. OLİMPİYAT Oyunlarõ‘nda yapõlan doping kontrollerinde, binicilik yarõşmalarõnda yer alan 4 atõn doping aldõğõ tespit edildi. HEPTATLONDA gümüş madalya kazanan Ukraynalõ sporcu Lyudmila Blonska doping iddiasõyla yarõnki uzun atlama finalinden geçici olarak çõkarõldõ. PLAJ voleybolunda bayanlarda ABD’li Kerri Walsh ve Misty May-Treanor çifti altõn madalya kazandõ. Yüzmede erkekler 10 kilometre maraton yarõşõnõn galibi, Hollandalõ Maarten van der Weijden oldu. SUTOPU bayanlarda ABD’yi 9-8 yenen Hollanda altõn madalya aldõ. ATLETİZM bayanlar cirit atmada Çek Cumhuriyeti’nden Barbora Spotakova, Avrupa rekorunu da kõrarak, altõn madalyayõ boynuna taktõ. 4X100 metre erkekler bayrak yarõşõnõn favorileri arasõnda yer alan ABD, elenerek büyük bir sürprize imza attõ. Bayrağõ son 100 metrede devralamayan Tyson Gay, 100 metre finaline de kalamamõştõ. ABD bayanlarda da aynõ hezimete uğradõ. Madalyaya uçtu! ABD’Lİ ATLET MADALYAYI ELİYLE KAZANDI PEKİN (Cumhuriyet) - Erkekler 400 metre finali ilginç bir bitişe sahne oldu. Amerikalõ atletlerin ilk üç sõrayõ aldõğõ finalde, David Neville bitiş çizgisine kõsa bir mesafe kala bitişi sakatlanma pahasõna, atlayarak geçti. Bahamalõ rakibi Christopher Brown’õ parmak ucuyla geçtiği foto-finişle belirlenebilen Neville böylece bronz madalyanõn sahibi oldu. Altõn madalyayõ LaShawn Meritt alõrken, Jeremy Warnier’de gümüş madalyanõn sahibi oldu. Bolt: 200 metre hayalimdi Pekin 2008’de hem 100 hem de 200 metrede dünya rekoru kõrarak altõn madalya kazanan ve her 2 dalda da dünya rekoruyla altõn madalya kazanan ilk sporcu olarak tarihe geçen Jamaikalõ atlet Usain Bolt, 200 metre rekorunu kõrmanõn hayali olduğunu söyledi. Bolt, önceki günkü yarõşta daha hõrslõ gözükmesini 200 metrenin kendisi için daha önemli olmasõna bağladõ. KISA... KISA... Servet Tazegül. Azize Tanrıkulu. MADALYA TABLOSU ÜLKELER 1-ÇİN 2-ABD 3-B.BRİTANYA 49-TÜRKİYE Altın Gümüş Bronz Toplam 46 15 22 83 28 34 31 93 17 12 11 40 1 3 2 6 David Neville.