28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 21 AĞUSTOS 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA ÖLÜMÜNÜN 17. YILDÖNÜMÜ 9 Nadir Nadi içeriden ve dõşarõdan bütün baskõlara karşõn Cumhuriyet’i yaşatmayõ başardõ Yaşamõ mücadeleyle geçti İstanbul Haber Servisi - Gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’nin ölümünden sonra Cumhuriyet gazetesini yöneten ve kurumsallaştõran Nadir Nadi, gazetenin “yayın ilkelerini” koruyarak ve “yayın ilkelerine sahip çıkan yazarlarını” bir araya getirerek Cumhuriyet’i içeriden ve dõşarõdan yõkmak isteyenlere karşõ mü- cadele verdi. Nadi, demokrasinin kesin- tiye uğradõğõ yõllarõn antidemokratik yö- neticilerine karşõ da ödünsüz Cumhuriyet kimliğini koruyarak gazeteyi yaşatmak sa- vaşõmõnõ verdi. Gazetesinden iki kez “tasfiye” yöntemi ile uzaklaştõrõlan Na- di, gazetenin iyi yönetilememesi, tiraj kay- bõ gibi nedenlerle her defasõnda geri çağrõlarak gazetenin başõna geçti. Yaşa- mõ süresince milletvekilliği ve senatörlük de yapan Nadir Nadi’nin önceliği her za- man Cumhuriyet gazetesi oldu. Nadi, 20 Ağustos 1991 sabahõ yaşamõnõ kaybetti. SİYASETE BAŞLADI Nadir Nadi, babasõ Yunus Nadi’nin 1945’te ölümünden sonra Cumhuriyet ga- zetesinin yönetimini üstlendi. Çok parti- li demokratik hayata geçilmesiyle De- mokrat Parti listesinden bağõmsõz Muğ- la milletvekili seçilerek parlamentoya gir- di. 1954’te de yine bağõmsõz olarak İs- tanbul milletvekili seçildi. Parlamentoya girişinden bir süre sonra Avrupa Konse- yi’ne bağõmsõz Türk delegesi olarak se- çilip 6 yõl bu görevde bulundu. 1962 yõ- lõnda mirasçõlarla anlaşmazlõğa düşerek Cumhuriyet’teki yazõlarõna bir süre ara ve- ren Nadi, 9 Haziran 1964’te ise 27 Ma- yõs’õn lideri ve o günlerin Cumhurbaşkanõ Cemal Gürsel tarafõndan Kontenjan Se- natörlüğü’ne seçildi. Ancak senatörlük sü- resi daha dolmadan, 3 Nisan 1970’te gör- evinden ayrõlarak yine Cumhuriyet ga- zetesine döndü. YENİDEN CUMHURİYET’TE 12 Mart müdahalesinden sonra, gaze- te yönetiminden 11 Temmuz 1971’de ba- zõ arkadaşlarõyla birlikte o günlerin ko- şullarõ nedeniyle ikinci kez ayrõldõ. Bu ara- da gazetenin durumunun gittikçe kötü- leşmesi ve Nadir Nadi’siz Cumhuri- yet’te aradõklarõnõ bulamayan okuyucu- lar bilinçli bir direniş göstererek gazete- yi satõn almayarak yeni yönetimi boykot etti. Bu durumu gören bazõ mirasçõlar, Na- dir Nadi’yi yeniden gazetenin yönetimi- ne çağõrmak zorunda kaldõ. Nadi, gaze- teden birlikte ayrõldõğõ arkadaşlarõyla birlikte 12 Temmuz 1972’de yine Cum- huriyet’teki görevine döndü ve ölümüne dek bu görevini sürdürdü. Nadir Nadi, eski Türk Dil Kurumu’nu savunan ve 13 Ağustos 1961’de yayõm- lanan “Tuhaf Bir Tasarı” başlõklõ yazõ- sõnõn 23 Ocak 1983’te yeniden yayõm- lanmasõ nedeniyle 12 Eylül Sõkõyönetim Komutanlõğõ’nõn 1 No’lu Mahkeme- si’nce 2 ay 20 gün hapse mahkûm oldu. Sõkõyönetim mahkemesi kararlarõnõn tem- yiz hakkõ olmamasõ nedeniyle karar ke- sinleşti. Nadir Nadi, hapse girmeden iki gün önce Milli Savunma Bakanõ’nõn sa- dece kendisinde ve Sõkõyönetim Komu- tanõ’nda olan temyiz hakkõnõ kullanma- sõyla karar Yargõtay tarafõndan bozuldu ve Nadi aklandõ. SESSİZ KALMADI Nadir Nadi’nin DP döneminde Atatürk devrimlerine yapõlan saldõrõlar karşõsõn- da ve ezanõn yeniden Arapça okunmasõ girişimi karşõsõnda sessiz kalmayõ yeğ- leyen Celal Bayar’a karşõ da mücadele verdi. Türkçeleştirilen ezanõn yeniden Arapça okunmasõ kararõnõ alan DP’ye kar- şõ 7 Haziran günü “Ezan” başlõklõ yazõ- sõnda Nadi, iktidarõ yine eleştiri yağmu- runa tutmuştu. Nadi, yazõsõnda şöyle di- yordu: “Din işlerini dünya işlerinden fiilen ayırmadıkça cemiyetimizi za- man zaman rahatsız eden sürçmeleri önlemekte güçlük çekeceğiz. Yok, eğer sahiden laik bir cemiyet seviyesine ulaştığımızdan şüphemiz varsa, Ata- türk yasalarından bir tekine olsun dokunmayı kendimizde hak görme- meliyiz. Çünkü ancak o yasalar saye- sindedir ki gerçek vicdan hürriyeti bu memlekette kök salacaktır.” 1954 yõlõndan sonra Menderes’le Cum- huriyet’in arasõ iyice açõlõr ve Menderes, Nadi’nin, yazõlarõnda genellikle õlõmlõ bir dil kullanmasõna karşõn iktidarõ eleştir- mesine tahammül edemez. Nadi’nin eleş- tirilerine kõzan Menderes, gazete için ya- şamsal önem taşõyan kâğõt ve mürekkep te- mininde yasal engeller çõkarmaya başlar. Gerçek bir Kuvvacõ ve Atatürkçü ALEV COŞKUN Cumhuriyet gazetesinin ismini Atatürk verdi. Gaze- teyi Yunus Nadi kurdu. Nadir Nadi, 2. Meşrutiyet’in ilan edildiği 1908 yõlõn- da doğmuştur. Aslõnda Nadir Nadi gazetenin içinde yetişmiştir. Çünkü 1918 yõlõnda henüz 10 yaşõndayken İngiliz, Fransõz ve İtalyan askerleri tarafõndan işgal edilmiş olan Mütareke İstanbulu’nda babasõ Yunus Nadi tara- fõndan yayõmlanan Yeni Gün gazetesinin de içindeydi. 1920 Mart, Nisan aylarõnda Yunus Nadi’yi İngiliz iş- gal güçleri tutuklamak istediler. Onu yakalamak için evlerini bastõlar, bu baskõnda Yunus Nadi bir sandõğõn içinde saklandõ. Nazime Nadi, eve girip ortalõğõ talan eden zaptiyelere meydan okurcasõna sandõğõn üzerine oturarak eşini korudu. 11 yaşõndaki Nadir Nadi bu olayõ yaşadõ. Zaptiyelerin evi talan edip babasõnõ alõp götürmek istemeleri, o sah- ne belleğinden hiç çõkmadõ. Yunus Nadi bu durumda Ankara’ya kaçtõ. Matbaasõnõ da ufak parçalara bölüp yavaş yavaş Ankara’ya geçirdi. Anne Nazime Nadi, oğullarõ Nadir Nadi, Doğan Nadi, kõzlarõ Leyla ve Nilüfer gizlice Ankara’ya geçtiler. Yunus Nadi’nin gazetesi bu kez Ankara’da yayõm- lanmaya başlandõ. İlk sayõ 9 Ağustos 1920’de çõktõ. Ga- zetenin isminde ufak bir değişiklik yapõlarak Anado- lu’da Yeni Gün olmuştu. Adeta Anadolu ihtilalinin ba- şarõlacağõnõ, yeni bir gün doğacağõnõ müjdeliyordu. Anadolu’da Yeni Gün 1920 - 1924 arasõnda, Anka- ra’da yayõmõnõ sürdürdü. TBMM’yi, Milli Mücadele’yi en ateşli bir biçimde destekledi. ÇEKİRDEKTEN GAZETECİ Nadir Nadi, işte 12 ile 16 yaşõnda o günleri yaşayarak günlerini gazetenin içinde geçirdi. Bu nedenle Nadir Nadi çekirdekten gazeteci, çekirdekten ulusalcõ ve Ata- türkçüdür. Ankara’da bir hanõn bodrum katõnda hazõrla- nõp basõlan Anadolu’da Yeni Gün için yõllar sonra yaz- dõğõ anõlarõnda bakõnõz Nadir Nadi ne diyor?.. “Yeni Gün’ün kadrosu bir Başyazar, Yunus Nadi, bir Yazı İşleri Müdürü Kemal Salih Sel, bir düzelt- men, aynı zamanda fıkra yazarı, bir idare müdürü, dört dizgici ve bir makinist, aynı zamanda hamal... İşte Ankara’daki Yeni Gün’ün kadrosu...” Bundan sonra Nadir Nadi belleğinde kalõn çizgilerle yerleşmiş olan Yeni Gün gazetesinin yönetim merkezi- ni şöyle anlatõyor: “Büyük Millet Meclisi koridorla- rından sonra en çok politika tartışmaları yapılan yer, başyazarın odasıydı. Duvarların dibinde, üzeri Anadolu kilimleriyle kaplı çerçeve sedirleri vardı. Kalpaklı, poturlu milletvekilleri, bakanlar, yazarlar dolardı buraya öğleden sonraları...” İşte henüz kendini bilmeye başladõğõ yaşlarõndayken Nadir Nadi bu matbaada hem gazetenin çõkõşõna yardõm ediyor, hem politik tartõşmalarõ izliyor, olup biteni anla- maya çalõşõyordu. Bu nedenle Nadir Nadi aslõnda çekir- dekten yetişmiş bir Kuvayõ Milliyeciydi. Cumhuriyet ilanõndan sonra Galatasaray Lisesini bi- tirdi, yükseköğrenimi için Viyana ve Lozan üniversite- lerine gitti. 1935 yõlõna kadar beş yõl bu üniversitelerde Sosyal Bilimler ve Sosyoloji okudu. Bu yõllarda Avru- pa’dan Cumhuriyet’e haber ve röportajlar yollayarak gazeteciliğini sürdürdü. ‘CUMHURİYET’İ NADİR NADİ KURUMSALLAŞTIRDI’ 1941 yõlõnda Yunus Nadi’nin ölümü üzerine gezetenin İmtiyaz Sahipliğini ve Başyazarlõğõnõ üstlendi. Bu gör- evini 1991 yõlõndaki ölümüne kadar tam 50 yõl yürüttü. Gazetemizin Başyazarõ, Cumhuriyet Vakfõ’nõn Başka- nõ İlhan Selçuk’un bir deyişi vardõr: “Cumhuriyet’i Yunus Nadi kurdu, Nadir Nadi kurumsallaştırdı.” Gerçekten 1941 - 1991 arasõ Cumhuriyet gazetesinin doğrultusunun oturmasõ, kurumsallaşmasõ, Atatürkçü düşünce sisteminin yõlmaz ve ödünsüz savunucusu ola- rak doğrultusunun kesin olarak saptamasõyla kendisini gösterir. Çocukluk yõllarõndan başlayarak Kuvayõ Milli- ye mücadelesinin içinde bulunmasõ, Ulusal Kurtuluş Savaşõ’nõ yöneten İlk Meclis ve o günün Ankara’sõnõn havasõ içinde yetişmesi nedeniyle gerçek bir Kuvayõ Milliyeci, gerçek bir Atatürkçüydü. Aydõnlanma devri- mini özümsemişti. Nadir Nadi, aynõ zamanda solcuydu. Böylece sol, Kuvayõ Milliye ve Atatürkçülük düşüncelerini özümse- miş bir aydõndõ. İşte bu nedenle sözde Atatürkçü 12 Mart ve 12 Eylül uygulamalarõna karşõ çõkmõştõ. 1981’de yayõmlanan Ben Atatürkçü Değilim adlõ kita- bõnda, bu sahte Atatürkçüleri yerden yere vurmuştu. İşte bu nedenle: ? Hayatta en hakiki mürşit ilim de- ğilse, bir Atatürkçü değiliz. ? Ulusal bağõmsõzlõk başkalarõnõn uydusu halinde ya- şamak anlamõna geliyorsa ve halkçõlõk ilkesi, halkõn bir mutlu azõnlõk elinde cannet vaatleriyle ömrü billah sö- mürülmesi sayõlõyorsa biz Atatürkçü değiliz.. diyordu. NADİR NADİ’YE SESLENİŞ Nadir Nadi Cumhuriyet gazetesinin güçlenmesi ve sonsuza dek yaşamasõnõ istiyordu. Ölümünün 17’nci yõldönümünde Nadir Nadi’ye ses- leniyoruz: ? Cumhuriyet gazetesi, senin gazeteye davet edip kö- şe verdiğin, çok sevdiğin ve çok güvendiğin İlhan Sel- çuk’un önderliğinde çalõşmalarõnõ sürdürüyor. ? Cumhuriyet gazetesi, laik Cumhuriyeti, Atatürk il- kelerini savunmak yolunda, doğrultusundan bir milim sapmadan İlhan Selçuk liderliğinde yõlmadan yoluna devam ediyor. ? Cumhuriyet’i her gün yayõmlayan genç bir ekip var. Çalõşanlarõn yaş ortalamasõ 30’u geç- miyor, çalõşanlarõn çoğunluğu genç kõzlar... Cumhuriyet’i kuran Yunus Nadi, Cumhuriyet’i ku- rumlaştõran Nadir Nadi, Cumhuriyet Vakfõ’nõ kuran Nadir Nadi’nin biricik eşi, sevgili Berin Nadi, siz ebedi istirahat yerlerinizde rahat uyuyunuz. Cumhuriyet sizin çizdiğiniz yolda mücadelesini sürdürecektir. İstanbul Haber Servisi - Gazetemizin başyazarı, Ata- türk devrimlerinin ödünsüz savunucusu Nadir Nadi, ölü- münün 17. yıldönümünde Edirnekapı Şehitliği’ndeki mezarı başında dün törenle anıldı. Cumhuriyet Vakfı Başkan Yardımcısı Alev Coş- kun, laik Cumhuriyetin, Ata- türk ilke ve devrimlerinin, Cumhuriyet gazetesi ile son- suza dek yaşatılacağını vur- guladı. Nadir Nadi’yi anma töre- ninde konuşan Alev Coşkun, Nadir Nadi’nin gerçek bir Atatürkçü olduğunu belirte- rek “Nadir Nadi genç yaşın- da babasının çıkardığı Ana- dolu’da Yenigün gazetesinde çalıştı. Kurtuluş Savaşı mü- cadelesini daha 12 yaşınday- ken bizzat Ankara’da yaşadı” dedi. Coşkun, gazetemizin Cumhuriyet devrimlerine her zaman sahip çıkacağını ifade ederek “Nadir Nadi gerçek bir Atatürkçü, gerçek bir ga- zeteci ve gerçek bir Kuvayi Milliyeciydi” diye konuştu. Törene, gazetemiz Genel Ya- yın Yönetmeni İbrahim Yıl- dız, 68’liler Birliği Vakfı Başkanı Sönmez Targan, ga- zetemiz yazarı Şükran Soner, İdare müdürü Hüseyin Gü- rer ile Cumhuriyet çalışanla- rı katıldı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Or- han Erinç ve yönetim kurulu üyeleri de Nadir Nadi’nin mezarını ziyaret ederek çe- lenk bıraktı. Nadir Nadi’yi özlemle andõk Fotoğraf:NİHANİNAL Nadir Nadi, gazetenin “yayõn ilkelerini” koruyarak ve “yayõn ilkelerine sahip çõkan yazarlarõnõ” bir araya getirerek Cumhuriyet’i içeriden ve dõşarõdan yõkmak isteyenlere karşõ mücadele verdi. Yaşamõ süresince milletvekilliği ve senatörlük de yapan Nadir Nadi’nin önceliği her zaman Cumhuriyet gazetesi oldu. Sokakta Gürültü Var, Uya- rılar, Perde Aralığından, 27 Mayıs’tan 12 Mart’a, Sil Baştan, İki Sovyet Rusya-İki Polonya, Olur Şey Değil, Ben Atatürkçü Değilim ve Dostum Mozart. E S E R L E R İ Nadir Nadi, eşi Berin Nadi Nadir Nadi, İlhan Selçuk ve Uğur Mumcu ile birlikte. Babasının ısrarı ile küçük yaştan beri müzikle yakından ilgilenen Nadir Nadi, amatör olarak da keman çalmaktaydı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle