Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada yapmak!” Basına gösterdiği belgeler 1 milyon rüşveti ya- lanlayan belgeler olsa can kurban. Kılıçdaroğlu’nu doğrulamaya yarayan belgeler. Genel Başkanı Başbakan RTE ise basına kapalı MKY toplantısında Şaban Dişli’yi uyarıyor! Diyor ki: “İş yapan arkadaşlar dikkatli olsunlar.” O kadar! Dişli’ye yöneltilen iddialar dikkate alındığında bu cümleyi şöyle okumak olanaklı: “ …İş (takibi) yapan arkadaşlar dikkatli olsunlar!..” Karda yürüyüp iz bırakmasınlar, dikkatli olup ya- kayı ele vermesinler diye algılanabilir bir ifade... RTE’nin yolsuzluklar üzerine öyle ifadeleri var ki; bunların birkaçı, sanki yıllar önce 1 milyon rüşvet al- dığı belgelenen Genel Başkan Yardımcısı Şaban Diş- li için söylenmiş… 18 Şubat 2005’te şöyle diyor RTE: “…Eğer ken- di atadığımız adam (örneğin Dişli) bu yolsuzluğu ya- pıyorsa, kusura bakmasınlar onun da kafasını ko- parırız... Milletvekili arkadaşımız varsa yolumuzu ayırırız... Varsa belge getirirsiniz. Biz arkasını kova- larız…” 1 Nisan 2006’da Şaban Dişli’ye layık, iddialı şu sö- zü söylüyor: “…Yolsuzluğa bulaşanı devletten de par- tiden de atarım…” Sözünün eri isen: Şaban Dişli’yi devletten atma, partiden at! Yolsuzluk yapanın kafasını koparacağını söylüyor ya; Kemal Kılıçdaroğlu ya nezaketinden ya da ye- rine getirmediği binlerce vaatten biri olduğuna inandığı için RTE’den, Dişli’nin başını koparma, yar- gıya teslim et, yeter diye üstelik ricacı oluyor. RTE nezdinde itibar görmeyen istekler, ricalar bun- lar… Zira RTE gibi Demirel’in neredeyse atasözü- ne dönüşen ünlü dün dündür bugün bugündür söy- lemini, vaatleriyle icraatı arasında derin uçurumlar açarak uygulayan bir başka siyaset adamı görme- dik. Kanıt mı? RTE 2005-2006’ların da adeta kahve fa- lına bakıyor. Yıllar önce bugün başına gelecekleri saptıyor: “…Yolsuzluk, nitelikli dolandırıcılık, nitelikli hırsız- lıktır… Bu dönemde de buna tevessül edenler (gi- rişenler) olabilir. Olacaktır da... Ancakkk şunu sami- miyetle ifade ediyorum, buna tevessül eden her kim olursa olsun asla müsamaha görmeyecek ve gere- ken cezaya çarptırılacaktır…” diyor. Ama, genel baş- kan yardımcılarından birini Dişli’nin yanına vererek basın önüne çıkmasını sağlıyor. Bu davranışı değerlendiren Deniz Baykal, haklı olarak şunu söylüyor: “…Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararda, laiklik karşıtı eylemlerin odağı hali- ne geldiği tescillenen AKP, bu rüşvet olayıyla da yol- suzluğun odağı haline geldiğini göstermiştir...” Oysa RTE, 18 Nisan 2003’te yolsuzluklara karşı CHP’yi birlikte mücadeleye çağırırken “…Gelin yol- suzluklar üzerine birlikte gidelim. Kimin elinde dos- ya varsa bunu bize versin. Üzerine gitmezsek bizim o zaman yakamıza yapışsın, hesap sorsun..” diyordu. Diyordu ama; işte yolsuzluk, rüşvet dosyası önünde. Yan çiziyor. RTE’nin 2003’te, beş yıl önce söylediği koşullar gerçekleşti. Kemal Kılıçdaroğlu elindeki belgeleri içe- ren dosyalar hazırladı, RTE’nin önüne koydu. Genel Başkan Baykal, RTE’ye birlikte mücadele çağrısını anımsatarak yapması gerekeni açıkladı: “…Dişli’nin dokunulmazlığını kaldırmak, bağımsız yar- gıya göndermek ve… Şaban Dişli’nin dişlerine takı- lan 1 milyon doların hesabını sormak…” Dokunulmazlıkları kaldırma cesaretinden yok- sun RTE için bu istek olmayacak duaya amin demek gibi bir şey… Ne demiş RTE Dişli’ye, nasıl uyarmış: “…İş yapan AKP’liler dikkatli olsun!...” İlahi Baykal, sen galiba RTE demokrasisinde ya- şadığımızı unuttun. Dünden bugüne kimliğini bildiğin bu Başba- kan’dan Batılı ülkelerde geçerli olan demokratik ku- ralları uygulamasını bekliyorsun! Daha çok beklersin, çok bekleriz! SAYFA 20 AĞUSTOS 2008 ÇARŞAMBACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul B 32 Edirne B 34 Kocaeli PB 33 Çanakkale B 32 İzmir B 36 Manisa A 38 Aydın A 41 Denizli A 40 Zonguldak PB 26 Sinop PB 30 Samsun PB 29 Trabzon Y 28 Giresun Y 28 Ankara A 34 Eskişehir A 32 Konya A 33 Sıvas PB 30 Antalya A 37 Adana PB 36 Mersin A 35 Diyarbakır A 41 Şanlıurfa A 41 Mardin A 37 Siirt PB 40 Hakkâri PB 29 Van PB 27 Kars Y 26 Oslo Y 15 Helsinki Y 18 Stockholm Y 22 Londra Y 21 Amsterdam Y 19 Brüksel Y 19 Paris Y 22 Bonn Y 20 Münih Y 26 Berlin Y 25 Budapeşte B 33 Madrid A 34 Viyana Y 24 Belgrad A 34 Soyfa A 32 Roma A 26 Atina A 31 Zürih Y 23 Moskova A 26 Aşkabat A 34 Astana A 32 Taşkent A 40 Bakû Y 30 Bişkek A 34 Tiflis B 28 Kahire A 34 Şam A 41 Yurdun kuzey ve doğu kesimleri, parçalı ve çok bulutlu, Doğu Ka- radeniz, Doğu Anado- lu’nun kuzeyi ile Van’ın kuzeyi kısa süreli ve yerel olmak üzere sa- ğanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklı- ğı mevsim normalleri üzerinde seyretmeye devam edecek. Referansı AKP’liler Gazi Üniversitesi’ne baskı hâkim MAHMUT LICALI ANKARA - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül tarafõndan Gazi Üniversitesi Rektörlüğü’ne ata- nan Prof. Dr. Rıza Ayhan, baş- kanlõk ettiği ilk yönetim kurulu toplantõsõnda “Bir sarı zarf gön- derir, soruşturma açar, o de- kanın burnunu sürteriz” söz- leriyle “birlik beraberlik” me- sajõ verdiğini savunurken Gazi Üniversitesi’nde görev yapan dekanlar “rektör baskısı” ne- deniyle açõklama yapmaktan ka- çõnõyor. Prof. Dr. Rõza Ayhan’õn gö- reve gelmesinin üzerinden henüz 15 gün geçerken, Gazi Üniver- sitesi’ndeki “rektör baskısı” kendini hissettiriyor. Rektörlüğe atanmasõnõn ardõndan gerçek- leştirilen ilk üniversite yönetim kurulu toplantõsõnda sert ifadeler kullanarak dekanlara gözdağõ veren Prof. Dr. Rõza Ayhan’õn baskõsõndan çekinen dekanlar, sessiz kalmayõ tercih ediyor. Dekanlar haklarõnda soruştur- ma açõlmasõ ve ceza verilme- sinden endişe ettikleri için her- hangi bir açõklama yapmaktan kaçõnõyor. Ayhan’õn baskõlarõ nedeniyle isminin yayõmlanmasõnõ isteme- yen bir dekan, Ayhan’õn göreve geldikten sonra eski Rektör Prof. Dr. Kadri Yamaç döneminde dekanlõk görevine getirilen öğ- retim üyelerine baskõ yaptõğõnõ, bu nedenle dekanlarõn Ayhan aleyhine konuşmaya çekindik- lerini belirtti. Cumhuriyet’in, Ayhan’õn Gazi Üniversitesi Yö- netim Kurulu toplantõsõndaki ko- nuşmasõnõ kamuoyuna duyur- masõnõn ardõndan üzerlerindeki baskõnõn daha da arttõğõ ifade eden dekan, Ayhan’õn toplantõda açõk bir şekilde dekanlarõ tehdit ettiğini ifade etti. 13 Ağustos’taki toplantõya katõldõğõnõ dile getiren dekan, Ayhan’õn henüz ortada hiçbir şey yokken neden böyle bir açõklama yaptõğõnõ anlayamadõ- ğõnõ söyledi. İstifa etmesi için baskõ gören Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanõ İbrahim Et- hem Anar da, toplantõda bulunan dekanlarõn, haklarõnda soruştur- ma açõlmasõndan çekindikleri için sessiz kaldõklarõnõ belirtti. Anar, disiplin yönetmeliğine gö- re, üniversite yönetim kurulunda konuşulanlarõn dõşarõya sõzdõrõl- masõ halinde konuşanlar hak- kõnda soruşturma açõlmasõnõn düzenlendiğini belirterek “De- kanlar soruşturma açılmasın- dan, ceza verilmesinden çeki- niyor. Rektör Rıza Ayhan da bunu koz olarak kullanıyor. Dekanlar baskı altında konu- şamıyorlar” diye konuştu. Prof. Dr. İbrahim Ethem Anar, yönetim kurulu toplantõsõna ka- tõlanlar arasõnda Rektör Rõza Ayhan hariç, hiç kimsenin söz konusu konuşmanõn olmadõğõ yönünde bir açõklama yapmadõ- ğõnõ belirterek “Birisi çıksın da böyle bir konuşma olmadı de- sin, ama diyemez” dedi. Danıştay’dan otoyol özeleştirmesine fren Astsubay Fırat Nizip’te toprağa verildi GAZİANTEP (Cumhuriyet) - Şõrnak- Cizre karayoluna PKK’lilerin döşediği uzak- tan kumandalõ bombanõn patlamasõ sonucu şe- hit düşen Jandarma Astsubay Kõdemli Üstça- vuş Müslüm Fırat, Gaziantep’in Nizip ilçe- sinde toprağa verildi. Şehit Fõrat için Nizip Asri Mezarlõğõ’ndaki Hazreti Ali Camisi’nde düzenlenen törene Ga- ziantep Valisi Süleyman Kamçı, AKP Gazi- antep milletvekilleri Mehmet Sarı, Fatma Şa- hin, Özlem Müftüoğlu ve Mehmet Erdoğan, Tugay Komutanõ Tuğgeneral Şendoğan Ka- rakuş, askeri ve mülki erkân ile çok sayõda yurttaş katõldõ. Törende şehidin eşi Nuran Fı- rat, Türk bayrağõna sarõlõ tabuta sarõlarak göz- yaşõ döktü.Tabutun üzerindeki bayrağõ yetki- lilerden almak isteyen Nuran Fõrat, “O bay- rakta eşimin kokusu var. Ne olur o bayra- ğı bana verin” dedi. Fõrat, eşinin şehit edil- mesiyle ilgili olarak “Vatan sağ olsun. Benim eşim şehit oldu. Oğlumu da asker yapaca- ğım. Onu da bu vatana feda edeceğim. Ama kimse benden ağlamamı beklemesin, ağla- mayacağım, kimseyi sevindirmeyeceğim” di- ye konuştu. Şehidin 2 yaşõndaki kõzõ İrem’in, kendisini kucağõnda taşõyan akrabalarõna dö- nerek “Babam şimdi cennette mi” diye sor- masõ törene katõlanlarõ gözyaşlarõna boğdu. Şe- hit Müslüm Fõrat’õn 6 yaşõndaki oğlu Kaan ise üniformasõ ve elinde salladõğõ bayrakla baba- sõnõ selamladõ. Oğlunun tabutuna sarõlan ba- ba Cuma Fırat ile anne Fatma Fırat ise ayak- ta durmakta zorlandõ. Ekonomi Servisi - Danõştay, otoyol ve köprülere ilişkin Öze- leştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararõnõn yürütmesini durdurdu. 9 otoyol ve 2 Boğaz köprüsü- nün, işletme hakkõ devri yönte- miyle özelleştirilmesine ilişkin ÖYK’nõn 19 Nisan 2007 tarih- li kararõnõn yürütmesini oy bir- liğiyle durdurdu. ÖYK, özelleştirme kapsamõ- na alõnan otoyollar ve çevre otoyollar, köprüler ve bunlar üzerinde yer alan işletmelerin özelleştirilmesinin 2008 sonuna kadar bitirilmesi kararõ almõştõ. Daha önceden ÖYK tarafõn- dan özelleştirme kapsamõna alõ- nan Edirne-İstanbul-Ankara, Po- zantõ-Tarsus-Mersin, Tarsus- Adana-Gaziantep, Toprakkale- İskenderun, İzmir-Çeşme, İz- mir-Aydõn Otoyollarõ ile Boğa- ziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri bağlantõ yollarõ ile birlikte özelleştirilecekti. Gaziantep-Şanlõurfa Otoyo- lu, İzmir ve Ankara Çevre Oto- yolu’nun bağlantõ yollarõ ile birlikte doğrudan özelleştirme programõna alõnõrken, özelleş- tirme kapsamõna alõnan otoyol- lar, çevre otoyollarõ, köprüler ve bağlantõ yollarõ üzerindeki oto- yol hizmet tesisleri ile bakõm iş- letme ve ücret toplama mer- kezleri de özelleştirmeye dahil edilmişti. Çevre otoyollarõ, köprüler, bağlantõ yollarõ, tesisler, bakõm işletme ve ücret toplama mer- kezleri işletme haklarõnõn veril- mesi yöntemi ile özelleştiril- mesi öngörülüyordu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün ve YÖK’ün, rektör atamala- rõnda gözettiği kriterlerin “AKP’ye ve türbana yakınlık” olduğunun ortaya çõktõğõnõ belirterek bunun so- mut delilinin Bitlis Eren Üniversite- si Rektörlüğü’ne atanan Abdullah Bayram’õn, adaylõk sürecinde “re- ferans” olarak İçişleri Bakanõ Beşir Atalay ile Milli Eğitim Bakanõ Hü- seyin Çelik’i göstermesi olduğunu söyledi. Anadol, Gazi Üniversitesi Rektörü Rıza Ayhan’õn dekanlarõ tehdit etmesine de, “Böyle cumhur- başkanına böyle rektör elhak ya- kışmıştır” diyerek tepki gösterdi. Anadol, TBMM’de düzenlediği basõn toplantõsõnda, rektör atamalarõ- nõ eleştirdi. Cumhurbaşkanõ Abdul- lah Gül’ün rektör atamalarõyla top- lumdaki kutuplaşma ve gerginliğin öznesi olduğunu kanõtladõğõnõ vur- gulayan Anadol, ilk önce yöneticilik deneyimi olmayan, sadece AKP’ye ve kendisine yakõn bir kişiyi YÖK Başkanlõğõ’na atadõğõna dikkat çekti. Gül’ün 5 Ağustos’ta yaptõğõ atama- larda da AKP ve türbana yakõnlõk kriterinden başka bir şey gözetmedi- ğinin ortaya çõktõğõnõ belirten Ana- dol, Akdeniz Üniversitesi gibi türba- na direnç gösteren rektörlerin ise “tam bir siyasi lince” tabi tutuldu- ğunu söyledi. Gül’ün Dicle Üniver- sitesi rektörlüğüne atadõğõ kişinin “AKP etiketinden rahatsız deği- lim” sözlerinin “ibretlik” olduğunu belirten Anadol, “Yine Gazi Üni- versitesi’ne atanan rektörün üni- versite yönetim kurulu toplantı- sında dekanları ‘Nush ile uslanma- yanõn hakkõ kötektir’ diye tehdit et- mesi, cumhurbaşkanının demok- rasinin ‘d’sine inanmayanları rek- tör atadığını ortaya koymaktadır. Böyle cumhurbaşkanına böyle rektör elhak yakışmıştır” dedi. Anadol, 10. Cumhurbaşkanõ Ah- met Necdet Sezer’in tutumunu ör- nek göstererek Cumhurbaşkanõ Gül’ü haklõ çõkarmaya çalõşanlarõn mantõklarõnõn yanlõş olduğunu, Se- zer’in yeminine ve Yükseköğretim Kanunu’nun ruhuna sadõk kalarak rektörlerin çağdaş, Atatürk devrim- leri ile Cumhuriyete özde bağlõlõk noktasõnda taraf olduğunu söyledi. Anadol, “Bu konuda taraflı olmak Sezer’in de Gül’ün de görevidir” dedi. Gül’ün taraf oluş biçiminin ise farklõ olduğunu belirten Anadol, “Ancak Sayın Gül, Cumhuriyetle hesaplaşma içinde olanlar, 2. Cumhuriyetçiler, AKP işbirlikçi- leri noktasında taraf olmuştur. İş- te iki cumhurbaşkanı portresi arasındaki fark budur. Abdullah Gül, görevlidir. AKP iktidarının yarım bıraktıklarını tamamlama- ya, Türkiye’yi dönüştürmeye ken- disini adamış bir görevlidir” diye konuştu. Rektörün referansı AKP’liler Kemal Anadol, basõn toplantõsõnda çok ilginç bir belgeyi de, üniversite- lerdeki AKP kadrolaşmasõna örnek gösterdi. Anadol, Bitlis Eren Üni- versitesi rektörlüğüne YÖK tarafõn- dan birinci sõra adayõ olarak gösteri- len Prof. Dr. Abdullah Bayram’õn, adaylõk sürecinde kendisini tanõtmak için açtõğõ internet sitesinin rektör atamalarõndaki kriterleri göstermesi bakõmõndan ibret verici olduğunu söyledi. Anadol’un basõna dağõttõğõ belgeye göre, sitenin “referanslar” bölümünde Bayram, kendisine refe- rans olarak Milli Eğitim Bakanõ Hü- seyin Çelik, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, Başbakanlõk Sözcüsü Akif Beki, Başbakanlõk Başdanõşmanõ Yalçın Akdoğan’õ gösteriyor. Bay- ram’õn rektör olduktan sonra web si- tesinden bu bölümü çõkardõğõnõ da sözlerine ekleyen Anadol, “Cum- hurbaşkanı tarafından başkanı atanan ve şekillendirilen YÖK, AKP’li politikacıların ve Başba- kan danışmanlarının referansına göre mi üniversite rektörlerini be- lirliyor” diye konuştu. Anadol, Gül’ü ettiği yemine sadõk olarak “tarafsız kimlik içinde cumhur- başkanı olmaya davet ettiklerini” söyledi. İntihar saldırısı MERSİN (Cumhuri- yet) - Mersin’de bomba yüklü bir otomobilde meydana gelen patlamada bir kişi öldü, 12 polis me- muru yaralandõ. Bomba ihbarõ nedeniy- le bir süredir takibe alõnan 63 plakalõ Mazda marka otomobil, dün saat 16.00 sõralarõnda kent merkezi- ne yaklaşõk 10 kilometre uzaklõktaki Tarsus-Ada- na-Gaziantep Otoyo- lu’nun Gözne mevkii gi- rişinde Bölge Trafik Şube Müdürlüğü Kontrol Nok- tasõ’nda durdurulmak is- tendi. “Dur” ihtarõna kar- şõn araçta bulunan iki ki- şi, aracõ polislerin üzerine hõzla sürdü. Bu sõrada şid- detli patlama meydana geldi. Patlama sonucu, araçta bulunan bir kişi ölürken, 12 polis memuru yara- landõ. Yaralõ polis me- murlarõndan ikisi Mersin Üniversitesi Tõp Fakül- tesi Hastanesi’nde, diğer- leri Devlet Hastanesi’nde tedavi altõna alõndõ. Yaralõ polislerden birinin duru- munun ağõr olduğu bildi- rildi. Olay yerinde yoğun gü- venlik önlemleri alõnõr- ken, Mersin Valisi Hüse- yin Aksoy da inceleme- lerde bulundu. Aksoy, ya- ralõ polis memurlarõnõ has- tanede ziyaretinin ardõn- dan yaptõğõ açõklamada, aracõn bomba yüklü ol- duğunu, saldõrganlardan ikisinin öldüğünü söyledi. Ölen saldõrganlarõndan bi- rinin canlõ bomba oldu- ğundan şüphe edildiği bil- dirildi. Ölen bir kişinin ceset- leri parçalanarak etrafa yayõlõrken, polis yetkilileri kimlik tespiti yapmaya çalõştõklarõnõ belirttiler. Görgü tanõğõ olan yaralõ polisler ise hastanede özel bir bölümde tutulurken, kimseyle görüştürülme- diler. Aracõn patladõğõ yol tra- fiğe kapatõlõrken, polis ta- rafõndan patlama sonrasõ alev alan araç söndürüle- rek soğutmaya alõndõ. ŞANLIURFA 2. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2005/2331 Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: TAPU KAYDI: Şanlõurfa Merkez Koçören köyü, ada 156, parsel 11, Cilt 6, Sayfa 15’te kayõtlõ 4998 m2 miktarlõ arsa üzerinde iki katlõ karkas idare binasõ, yağ fabrikasõ ve arsasõ. Taşõnmaz Organize Sanayi Bölgesi 9. Cadde Merkez Şanlõurfa adresindedir. HALİ HAZIR DURUMU: Taşõnmaz Şanlõurfa Organize Sanayi Bölgesinde, Şanlõurfa-Gaziantep Karayoluna yaklaşõk olarak 250 metre mesafededir. Yağ fabrikasõ Bayõndõr- lõk ve İskân Bakanlõğõ’nõn yapõ birim cetveline göre 3. sõnõf B grubuna dahil olduğu, idare binasõ ise 2B sõnõfõna girdiği yapõlarõn yaklaşõk 10-11 yõllõk olduğu ve yõpranma pay- larõ düşünülmüş olup, yapõlar 2008 yõlõ fiyatlarõna göre hesaplanmõştõr. Yağ fabrikasõ prefabrik yapõ elemanlõ, briket duvarlõ, çelik konstrüksiyon çelik yapõ elemanlõ, çatõ tra- pez sac kaplamalõ işletme binasõnõ ihtiva etmektedir. Yağ fabrikasõ halen faal olup işletme yapõlmaktadõr. Taşõnmaz ve bina değeri için 1.139.331,49 YTL kõymet takdir edil- miştir. Taşõnmaz üzerinde tapu kaydõna işlenen 21 adet Linter makinesi ve teferruatõ, 2 adet Deşe Çalkar, 3 adet yağ presi, 196 metre taşõyõcõ helezon (35'lik), 2 adet ham yağ pom- pasõ, 1 adet kõrma makinesi, 1 adet buhar kazanõ (150 m3/h), 1 adet linter kliner, 1 adet bileme makinesi, 1 adet Balya Pres makinesi, 1 adet yağ depolama tankõ, 4 adet siklon, 1 adet 220 lt kompresör, 1 adet Küspe Kõrma makinesi, 1 adet çuval paketleme makinesi, 2 adet hava eleği, 1 adet seyyar taşõyõcõ bant, 520 m hava borularõ 1 adet vals maki- nesi, 1 adet Fuel Oil Tankõ (30 m3), 1 adet Alarko Brülör (60-250 Kg/h), 2 adet Hazõr Mal Silosu yağ fabrikasõna ait olup mahcuzlara 628.620,00 YTL kõymet takdir edilmiş- tir. Yine bu fabrikaya ait tapu kaydõna işlenen 1 adet 400 kva'lõk trafo, muhtelif elektrik dağõtõm ve makine kontrol panolarõ, muhtelif güçlerde elektrik motorlarõ olup elektrik te- sisatõna toplam 136.500,00 YTL kõymet takdir edilmiştir. KIYMETLER: Şanlõurfa Merkez Koçören Köyü ada 156 parsel 11 Cilt 6 Sayfa 15’te kayõtlõ 4998 m2 arsa üzerinde iki katlõ idare binasõ ve yağ fabrikasõ zemin değeri, yapõ ve müştemilatlarõ, üzerinde bulunan makine ve eklentileri ile Elektrik tesisatõ değeri ile birlikte 1.904.451,49 YTL kõymet takdir edilmiştir. 1. SATIŞ GÜNÜ TARİHİ ve YERİ: 06/10/2008 11.00 - 11.10 Şanlõurfa 2. İcra Müdürlüğü Koridoru II. SATIŞ GÜNÜ TARİHİ ve YERİ: 16/10/2008 11.00 - 11.10 Şanlõurfa 2. İcra Müdürlüğü Koridoru Satõş şartlarõ: 1- Satõş 06/10/2008 günü saat 11.00 den 11.10’a kadar Şanlõurfa 2. İcra Müdürlüğü koridorunda; açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin % 60'õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şar- tiyle 16/10/2008 günü aynõ yer ve saatte ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok artõrana iha- le olunur. 2 - Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20'si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masraflarõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3 - İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile (15) gün için- de dairemize bildirmeleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4 - Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde öden- mezse İcra ve İflas Kanunu'nun 133'üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme ha- cet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 - Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir ör- neği gönderilebilir. 6 - Satõşa iştirak edenlerin* şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2005/2331 sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. (İİK.m.126) 07/08/2008 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 45322 (Fotoğraf:AA)