07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 20 AĞUSTOS 2008 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Küreselleşme Sıkıntıları Küreselleşmeciler iki büyük iddia ile insanlar üzerinde ideolojik egemenlik kurmaya çalışırlar. Bunlardan birincisi, küreselleşmenin kaçınılmazlığıdır. Gerçekten de serbest piyasa adı verilen ekonomik sistem, kendi içinde serbestliğe yer vermese de ulus- lar ötesi bir nitelik kazanmıştır. Sermayenin artık sı- nır tanımadığı ve sınırları aşarken kendi kurallarını öte- ki devletlere dayattığını söyleyebiliriz. Teknoloji ve iletişim alanındaki olağanüstü gelişim de büyük ölçüde ve şimdilik, sınır tanımayan dok- torlara, gazetecilere, çevrecilere değil, ama sınır ta- nımayan sermayeye hizmet ediyor. Yirminci yüzyılın ilk çeyreğinden başlayarak tica- rette küreselleşme hem gelişti hem de üretimi sınırlar ötesine taşıyarak yeni bir boyut kazandı. Bu gerçeğin ideolojik savı, ulus devletlerin ortadan kalktığı, kal- kacağı, etkisizleşeceği yönündedir. Ama günümüzün gerçekleri bu savı doğrulamıyor. Büyük tekellerin, onların genel çıkarları için si- lahlarını kullanan devletlerin, kısaca emperyal faa- liyetin sonuçlarının gösterdiği, ulus devletlerin sa- yısının hızla arttığıdır. Sovyetler Birliği’nin, Yugos- lavya’nın parçalanması, Avrupa ve Asya’da yeni dev- letlerin kurulmasına yol açtı. Üstelik bu gelişme ulus devletin artık ortadan kalktığı yönündeki propa- gandanın sahipleri tarafından gerçekleştirildi. Ama şu da bir gerçektir; hem yeni ortaya çıkan- lar, hem de ekonomik, politik alanlarda köşeye sı- kışanlar, artık zayıf ulus devletlerdir. Bu nedenle de onlar, kendilerine “hayat veren- lerin” emir ve kumandasına tabidirler. Egemenlik alanları kavgasında, paylaşım savaşlarında oradan oraya savrulmak, onların kaderidir. Bu kaderden kurtulabilirler mi? Bunun için maceraperestlere değil, akıllı yöneti- cilere ihtiyaçları var. Küreselleşmenin ikinci iddiası, tüm insanlara re- fah götürdüğü, serbest piyasanın büyümeyi sü- rekli kıldığı, artan zenginliği, gelir dağılımındaki eşitsizliği ortadan kaldırma amacıyla dağıttığı ya- lanıdır. İnişli çıkışlı, bunalımlı bir büyüme çizgisine sahip olan serbest piyasacı küreselleşme, artan zengin- liği dağıtmaya hiçbir şekilde yanaşmaz. Doğasına ay- kırı böyle bir işe girişmez, bunun yol ve yöntemle- rini arayan “demokratik sosyal hukuk devletçilerle” de dalga geçer. Büyük devletler, emperyal güçler dünyanın zen- ginliklerini paylaşırken kendi uluslarının çalışanları- na bile daha fazlasını vermeyi eşyanın tabiatına ay- kırı bulurlar. Öyledir de; eşyanın tabiatına aykırıdır. Örneği küreselleşmenin baş aktöründen verelim. ABD’de üst düzey şirket yöneticilerinin gelirleri ile bir işçinin aldığı ücret arasındaki fark yaklaşık 500’e 1 oranındadır. Daha “küresel” bir rakam verelim. Dün- ya nüfusunun en üst yüzde 20’lik dilimi, en alttaki yüz- de 20’lik dilimden 150 misli daha fazla gelir elde edi- yor. Son veriler, ideolojik propagandanın etkisine en fazla açık olan, rejimlerin bekçisi olarak tanınan ke- simin, orta tabakaların da giderek zor duruma düş- tüklerini gösteriyor. ABD’den başlayarak tüm dün- yaya yayılma eğilimi gösteren son krizin öncelikli he- defi orta kesimlerdir. Alt kesimlerin bu krizde kaybedecekleri fazla bir şeyleri yoktur. Ama krizler tehlikelidir. Krizler saldırganlıklara davetiye çıkarır. Yalnızca siyasi değil, çevresel dengelerin de bo- zulduğu, kaynakların kıtlaştığı bir dünya, tehlikele- rin arttığı bir dünyadır. Günümüzün egemen ideo- lojisi köhne liberalizm, başına “yeni” sıfatını ekleyerek kendini, yeni, çevreci, halkçı yapamıyor. Tıpkı ka- rarların az sayıda kişi ile alındığı sistemi “demok- ratik”, gelir dağılımının gittikçe bozulduğu düzeni “sosyal”, insanların insafsızca öldürüldüğü, hap- sedildiği devleti “hukuk devleti” yapamadığı gibi. Kavramlar üzerinde iyi düşünmek ve ısrarlı olmak gereklidir. Şimdilerde neoliberallerin siyasi literatürden sö- küp atmak istedikleri emperyalizm kavramına da, durumu anlamak ve anlatabilmek için her zamandan daha fazla ihtiyacımız var. Konu ile ilgili kitapları günümüzün kaçınılmaz ve kaçınılabilir gerçekleri ışığında yeniden okumalı. Hil- ferding’ten mi olur, Lenin’den mi bilmem... Dilerseniz çağımızın açık sözlü Cecil Rhodes’la- rına kulak verebilirsiniz. Daha da iyi olur aslında!. e-posta: [email protected] ANKARA’DA BEBEK ÖLÜMLERİ Başsavcılıktan soruşturma ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cum- huriyet Başsavcõlõğõ, Dr. Zekai Tahir Burak Kadõn Sağ- lõğõ Eğitim ve Araştõrma Hastanesi’nde 13’ü enfeksi- yon nedeniyle toplam 49 bebeğin yaşamõnõ yitirmesiyle ilgili soruşturma başlattõ. Başsavcõlõk, Ankara Valili- ği’nden, hastane başhekimi Dr. Leyla Mollamah- mutoğlu ve ölümlerin yaşandõğõ Yenidoğan Ünitesi so- rumlu doktorlarõ hakkõnda da soruşturma izni istedi. Edinilen bilgiye göre, Döndü Boyraz ile eşi Hüse- yin Boyraz, 6 Temmuz’da 6,5 aylõk dünyaya gelen kõz bebeklerinin, 1 Ağustos’ta Yenidoğan Ünitesi’nde ölü- mü nedeniyle Dr. Leyla Mollamahmutoğlu, hastane- nin Yenidoğan Ünitesi Klinik Şefi Prof. Dr. Uğur Dil- men ile Yenidoğan Ünitesi personeli hakkõnda, “gö- revi ihmal” ile “tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet vermek” suçlarõndan kamu davasõ açõlmasõ istemiyle suç duyurusunda bulunmuştu. Hastanede, 4 Temmuz 2008’de dünyaya gelen Se- lin adlõ kõz bebeğini, 3 Ağustos 2008’de kaybeden Gen- cay Esen de Başsavcõlõğa sunduğu suç duyurusu di- lekçesinde, Başhekim Mollamahmutoğlu ve Yenido- ğan Ünitesi sorumlu doktorlarõnõn, “görevi kötüye kul- lanmak”, “görevi ihmal”, “hakaret” ve “taksirle ölü- me sebebiyet verme” suçlarõndan cezalandõrõlmala- rõnõ talep etmişti. Birçok ülke tarafõndan ‘soykõrõm suçlusu’ olarak kabul edilen Sudan Cumhurbaşkanõ El Beşir’i Çõrağan Sarayõ’nda kabul etmesi tepkilere neden olurken eski Cumhurbaşkanõ Sezer, El Beşir’in ziyaret istemini kabul etmemişti Gül soykõrõm suçlusunu kabul etti nın dindirilmesi için herkesin çaba göstermesi gerektiğini Beşir’e söy- ledi” dedi. Yetkili, Beşir’in de gö- rüşme sõrasõnda kendisini, “Biz kat- liam yapmıyoruz... Oradaki (Dar- fur) olaylar beni de üzüyor” diye sa- vunduğunu belirtti. Aynõ yetkili, Bir- leşmiş Milletler kuruluşu olan ve Darfur’daki durumu inceleyen Ulus- lararasõ Ceza Mahkemesi’nde (UCM) yürüyen sürecin görüşmede gündeme gelmediğini belirtti. Yetkili, görüşmede ekonomi ko- nularõnõn da ele alõndõğõnõ söyledi. Su- dan’õn petrol yataklarõna dünyada büyük ilgi olduğunu ifade eden yetkili, Cumhurbaşkanõ Gül’ün El Beşir’den bu alanda Türk yatõrõmcõlara daha çok öncelik tanõnmasõnõ istediğini vur- guladõ. Soykırım suçluşu Darfur’da 35 bin kişinin doğru- dan, 100 bin kişinin de dolaylõ olarak ölümüne neden olduğu gerekçesiyle UCM Başsavcõsõ Luis Moreno- Ocampo geçen ay El Beşir için tu- tuklama emri çõkartõlmasõnõ istedi. Skandala imza atmıştı... UCM hâkimlerinin bu konuda ka- rar almalarõ beklendiği sõrada El Be- şir’in ilki gerçekleştirilen Türkiye- Afrika İşbirliği Zirvesi’ne gelmesi, gözleri İstanbul’a çevirdi. El Beşir ocak ayõnda da Cumhurbaşkanõ Gül’ün resmi davetlisi olarak Anka- ra’ya gelerek, Çankaya Köşkü’nde res- mi törenle karşõlanmõştõ. El Beşir’in bu gezisinde Anõtkabir ziyareti tam bir skandala neden olmuştu. El Beşir’in beraberindeki heyetle Anõtkabir ziyaretinde deftere kendisi adõna Sudan heyetinden başõ kapü- şonlu bir yetkilinin yazõ yazmasõ ka- muoyunda tepkiyle karşõlanmõştõ. El Beşir’in 8 ay önceki ziyaretine ulus- lararasõ insan haklarõ kuruluşlarõnõn ya- nõ sõra ABD ve AB ülkeleri de sert tep- ki göstermişti. İstanbul Haber Servisi - Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, Su- dan’õn Darfur bölgesinde yaşanan in- sanlõk dramõndan sorumlu tutulan ve pek çok ülke tarafõndan “soykırım suçlusu” olarak kabul edilen Sudan Cumhurbaşkanõ Ömer Hasan El Be- şir’i Çõrağan Sarayõ’nda kabul etme- si tepkilere neden oldu. Eski Cum- hurbaşkanõ Ahmet Necdet Sezer, El Beşir’in ziyaret istemini kabul etme- mişti. Gül’ün El Beşir’den, Sudan’õn zengin petrol yataklarõndan Türk ya- tõrõmcõlara daha çok öncelik tanõn- masõnõ istediği vurguladõ. Lahey’de- ki Uluslararasõ Ceza Mahkemesi sav- cõsõnõn geçen ay El Beşir’in tutuk- lanmasõ için başvurmasõnõn ardõndan ilk yurtdõşõ ziyaretini Türkiye’ye ya- pan Sudan lideri hakkõnda, burada bu- lunduğu sürede tutuklama kararõ bile çõkabileceği belirtiliyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Kon- seyi üyeliği için dünyada kulis faali- yetlerine hõz veren Türkiye, ilk kez Af- rika-Türkiye zirvesine de ev sahipli- ği yapõyor. Çõrağan Sarayõ’nda dün başlayan ve bugün devam edecek olan zirveye 6’sõ devlet başkanõ olmak üzere 50 Afrika ülkesinin lideri katõ- lõyor. Ankara, ilk defa bir “Türkiye- Afrika Zirvesi”ni düzenleyerek özel- likle 90’lõ yõllarda “ihmal edildiği” düşünülen Afrika ülkeleriyle siyasi ve ekonomik ilişkileri de geliştirmeyi amaçlõyor. 1998 yõlõnda canlanmaya başlayan Türkiye-Afrika ilişkilerinde geçen ocak ayõnda Afrika Birliği’nin Tür- kiye’yi “stratejik ortak” ilan etme- siyle yeni bir aşamaya girildi. 2005 yõ- lõnda 9 milyar dolar olan Türkiye- Afrika ticaret hacminin 2007 yõlõnda 13 milyar dolara çõkarõlmasõ da iliş- kilerin güçlendiğinin göstergesi oldu. Türkiye bu yõlõn sonuna dek Afri- ka’daki büyükelçiliklerinin sayõsõnõ da 12’den 27’ye çõkarmayõ hedefliyor. Darfur’da 35 bin kişinin ölümünden sorumlu tutulan Sudan Devlet Başkanõ Ömer El Beşir’in zirveye katõlmasõnõn önümüzdeki süreçte çok tartõşõlacağõ belirtiliyor. 30 dakikalık görüşme... Gül-El Beşir görüşmesi Çõrağan Sarayõ’nda yaklaşõk 30 dakika sürdü. Görüntü alõnmasõnõn ardõndan ikili gö- rüşme basõna kapalõ gerçekleşti. Be- şir, görüşmenin ardõndan gazetecile- re açõklama yapmadan Çõrağan Sara- yõ’ndan ayrõldõ. Görüşme hakkõnda Reuters’a bilgi veren bir Türk yetki- li, “Cumhurbaşkanı Gül, ırkı, dini, dili ne olursa olsun insani dramla- rın herkesi çok üzdüğünü ve bu acı- GÜL KENDİSİNİN DE SANIĞI OLDUĞU KAYIP TRİLYON DAVASINDA ERBAKAN’IN CEZASINI KALDIRDI Cumhurbaşkanı, ‘hocasını’ affetti ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, kendisinin de sanõğõ olduğu ve dokunulmazlõğõ nedeniyle yargõla- namadõğõ Kayõp Trilyon davasõnda ceza alan Necmettin Erbakan’õn hapis cezasõnõ affetti. Cumhurbaş- kanlõğõ’ndan yapõlan açõklamada, Erbakan’õn sürekli hastalõğõ nede- niyle cezasõnõn kaldõrõldõğõ bildiril- di. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Gül’ün anayasal yetkisini kullandõğõnõ, ancak kararõn kendi- sinin de aynõ davanõn sanõğõ olma- sõ nedeniyle siyasi etik açõdan sor- gulanmasõ gerektiğini vurguladõ. Özel evrakta sahtecilik su- çundan hapis cezası almıştı Erbakan hakkõnda RP’nin Hazi- ne yardõmõnõn partinin kapatõlma- sõndan önce teşkilata dağõtõlmõş gi- bi gösterilmesi nedeniyle Kayõp Trilyon davasõ açõlmõştõ. Aynõ dos- yanõn sanõklarõ arasõnda Cumhur- başkanõ Abdullah Gül ile AKP’li es- ki İçişleri Bakanõ Abdülkadir Ak- su da yer almõştõ. Gül ile Aksu do- kunulmazlõklarõ nedeniyle yargõla- namazken Erbakan özel evrakta sahtecilik suçundan 2 yõl 4 ay hapis cezasõna mahkûm olmuştu. Ancak Erbakan’õn cezasõnõ, Ceza İnfaz Kanunu’nda AKP döneminde ya- põlan “75 yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları üç yıl veya da- ha az süreli hapis cezasının ko- nutunda çektirilmesine hükmü veren mahkemece veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemece karar verilebilir” şeklindeki değişiklik üzerine ko- nutunda çekmesine karar verilmiş- ti. Yargõtay da bu kararõ onamõştõ. Erbakan, 2 yõl 4 aylõk hapis cezasõ Yargõtay tarafõndan onandõktan son- ra bazõ sağlõk sorunlarõnõ gösteren rapor almõş ve cezasõnõn infazõ 4 kez ertelenmişti. Erbakan hakkõndaki son erteleme kararõ, 14 Temmuz 2005 tarihinde 6 aylõğõna verilmişti. Bu süre 14 Ocak 2006 tarihinde dolmuştu. Necmettin Erbakan’õn cezasõnõn in- fazõ 26 Mayõs 2008 tarihinde Altõ- noluk’taki konutunda başlamõştõ. Cumhurbaşkanõ Gül, Erbakan’õ af- fetmemiş olsaydõ infaz 23 Eylül 2010 tarihine kadar sürecekti. Böy- lelikle, Erbakan’õn kalan 2 yõl 35 günlük ev hapsi cezasõ affedilmiş ol- du. Gül de sanıktı... Erbakan’õn ceza aldõğõ bu dosya kapsamõnda Cumhurbaşkanõ Gül de sanõklar arasõndaydõ. Gül hak- kõndaki dosyanõn 8 ay süreyle sü- menaltõ edildiği ortaya çõkmõştõ. Dosyanõn gönderildiği Ankara Cum- huriyet Başsavcõlõğõ ise Cumhur- başkanõ Abdullah Gül hakkõnda “mevcut anayasal sistem gere- ğince, iddia olunan eylemlerin kanıt ve unsurları tartışılmaksı- zın, yasal imkânsızlık nedeniyle soruşturma yapılmasına gerek olmadığına” diyerek takipsizlik kararõ vermişti. Maliye Bakanlõ- ğõ’nõn bu karara itiraz edip etme- yeceği ise gelecek günlerde netle- şecek. Necmettin Erbakan Gül’ün af- fetmesiyle ev hapsinden kurtuldu. İSTANBUL TİCARET ODASI'NDAN ÖNEMLİ DUYURU 1 Ağustos 2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konan 5795 sayılı değişiklik kanununun 3. maddesi ile 5174 sayılı Kanun'un 83. maddesi- nin 6. fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. "Oda ve borsa üyelerinin seçme ve seçilme haklarını kullanabilmeleri için şirketin; sahibi, ortağı, yönetim kurulu üyesi, genel müdürü, murah- has azası seviyesinde üst düzey yöneticisi olmaları, şirketi temsil ile bağ- layıcı işlem yapmaya yetkili olmaları ve bu durumun seçimden en az altı ay öncesini kapsaması şarttır." Sözkonusu değişiklik ile Şubat 2009'da gerçekleştirilecek Odamız organ se- çimlerinde seçme ve seçilme hakkını kullanacak tüzel kişi üyelerimizin temsil- cileri için ahzukabz yetkisi aranmayacak, son altı ayda temsil ve bağlayıcı işlem yapma yetkisini haiz olmak yeterli olacaktır. Üyelerimizin, Oda Organ Seçimlerinde mağdur olmamaları ve seçme-seçil- me hakkını kaybetmemeleri için, temsil ve ilzam yetkisine ilişkin tescil iş- lemlerini altı aylık süreyi de dikkate alarak kontrol etmeleri, temsil ve bağ- layıcı işlem yapma yetkisi bulunmayan üyelerimizin bu eksikliği tamam- lamaları gerekmektedir. Önemle duyurulur. İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanlığı KÜÇÜKÇEKMECE 4. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2007/2220 Talimat Bir borçtan dolayõ ipotekli, aşağõda tapu kaydõ, evsafõ ve kõymeti yazõlõ taşõnmazlar cebri ic- ra yolu ile satõlacaktõr. İşbu satõş ilanõnõn İİK. 127. maddesine göre tapuda adresi bulunmayan ilgililere ve tebligat yapõlamayan ilgililere tebligat yerine kaim olacağõ ilan olunur. TAPU KAYDI: Satõşa konu taşõnmaz: İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, Safra Köyü, Kar- taltepe Mevkiinde kain, 243 DSİ d pafta, 140 ada, 2 parsel sayõlõ arsa vasõflõ taşõnmazõn 45/200 hissesi Açõk Arttõrma sureti ile satõlarak paraya çevrilecektir. Kaydõnda dosya ipoteği ile ipo- tek ve haciz şerhleri ve 150/C satõşa arz şerhlerinin mevcut olduğu bildirilmiştir. İMAR DURUMU: Küçükçekmece Belediye Başkanlõğõ İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 11.06.2007 tarih ve 4682 y. sayõlõ yazõsõna göre; Küçükçekmece ilçesi, Sefaköy, Safra, Kartal- tepe Mevkii, 140 ada, 2 parsel sayõlõ yer 22.06.2005 - 26.02.2007 tasdik tarihli 1/1000 ölçekli Sefaköy Revizyon Uygulama İmar Planõ’nda; plan notlarõnõn 1.27 ve 1.49 maddesindeki hü- kümlerini haiz B-4 (Bitişik Nizam 4 kat), Emsal: 1.50 T2C ticaret alanõnda kalmaktadõr. Ha- vamania kriterlerinden dolayõ maksimum bina yüksekliği Emlak ve istimlak Müdürlüğü’nce tespit edilecek RS kotuna göre belirleneceği bildirilmiştir. TAŞINMAZIN HALİHAZIR DURUMU: Satõşa konu taşõnmaz; İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, Sefaköy, Kartaltepe Mahallesi, İnö- nü Caddesi, Geçit Sok., Güneş Apt. No: 6 adresinde bulunmakta olup ana taşõnmaz bodrum kat, zemin kat, 4 normal kat ve teras kattan müteşekkil, dõşõ BTB kaplõ betonarme karkas bir bi- nadõr. Binanõn bodrum katõnda sõğõnak ve depolar, zemin katta sağ tarafta 2 dükkan, sol taraf- ta 1 dükkân bulunmaktadõr. Her katta 2’şer daire bulunmaktadõr. Daireler salon, 2 yatak odasõ, mutfak ve banyodan ibarettir. Borçluya ait mesken 9 No’lu daire olduğu öğrenilmiştir. Daire- ler takribi 80,00 m2 civarõndadõr. Dairelerde kapõlar ahşap üzeri yağlõ boyalõ, dõş pencerelerin PVC olduğu, 2007 Bayõndõrlõk ve İskân Bakanlõğõ Yapõ Yaklaşõk maliyetleri, yapõnõn proje hiz- metlerine esas olan sõnõfõ, III sõnõf A Grubu yapõlar sõnõfõnda olduğu tespit edilmiştir. Bina top- lam alanõ takriben brüt 1280,00 m2 miktarõnda olduğu tespit edilmiştir. (Temel ve Çatõ mali- yeti de göz önüne alõnarak) Bina belediye altyapõ hizmetlerinden tam olarak faydalanmaktadõr. TAŞINMAZIN KIYMETİ: Küçükçekmece 2. İcra Mahkemesi'nin 2007-858 E. sayõlõ ve 19.03.2008 tarihli ilamõ ile sa- tõşa konu taşõnmaz hissesinin muammen değeri 149.760,00-YTL (yüzkõrkdokuzbinyediyüzalt- mõşYTL) olarak kesinleşmiştir. SATIŞ ŞARTLARI: 1- Taşõnmazlarõn 1. açõk artõrmasõnõn aşağõdaki tabloda yazõlõ gün ve saatlerde Küçükçek- mece 4. İcra Dairesinde, açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen kõy- metin %60'õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şar- tõyla ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak şar- tõyla yine aşağõdaki tabloda yazõlõ gün ve saatlerde Küçükçekmece 4. İcra Dairesinde, 2. art- tõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geç- mesi şartõyla en çok artõrana ihale olunur. Şu kadarki, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõy- metinin %40'õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan faz- la olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böy- le fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. Satõşa Konu Taşõnmazlar İstanbul İli, Küçükçekmece ilçesi, Safra Köyü, Kartaltepe Mevki- inde kain, 243 DSİ d pafta, 140 ada, 2 parsel sayõlõ arsa vasõflõ taşõnmazõn 45/200 hissesi Mu- hammen Değeri 149,760-YTL 1. Açõk Arttõrma Günü 10.10.2008 Cuma 2. Açõk Arttõrma Gü- nü 20.10.2008 Pazartesi Saatleri 14,30-14,40 2- Katma Değer Vergisi, ihale damga pulu, tellaliye resmi, alõcõ adõna tahakkuk edecek ta- pu harcõ satõn alana ait olacaktõr. Birikmiş emlak vergi borçlarõ ve tapu satõm harcõ satõş bede- linden ödenir. 3- Arttõrmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen değerin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ iste- diğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. 4- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özel- likle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile 15 gün içinde dairemize bil- dirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõ- rakõlacaklardõr. 5- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer za- rarlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr, ihale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak bu fark varsa öncelikle temi- nat bedelinden alõnacaktõr. 6- Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri ve- rildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 7- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/2220 Tal. sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze baş- vurmalarõ ilan olunu (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 44954 Darfur’da35binkişinin doğrudan,100binkişinin dedolaylıolarakölümüne nedenolduğugerekçesiyle suçlanan Sudan Cumhurbaşkanı ÖmerHasanElBeşir’in ilkigerçekleştirilen Türkiye-Afrikaİşbirliği Zirvesi’negelmesi,gözleri İstanbul’açevirirken Cumhurbaşkanı AbdullahGül’ün, El Beşir’iÇırağan Sarayı’ndakabuletmesi tepkilerenedenoldu. (Fotoğraf:AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle