05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHÜRİYET 7 TEMMUZ 2008 PAZARTESİ HABERLER Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alındıktan sonra sağlığı bozulan ve dün yaşamını yitiren Okkır'ın eşi Cumhuriyet'e konuştu: Olümebir adım kala serbest bıraktlar • Baştarafı 1. Sayfada karşın ağır depresyon tanısı konularak ce- zaevine gönderilmiş, bakımsız bırakılmış, ak- ciğer kanseri olduğu anlaşıldığında ise çok geç kalınmıştı. Hastanede 2976 nolu odada yatan eşinin başından bir an olsun aynlmayan Sabriye Ok- kır, saat 14.00 sıralannda yaptığımız söyle- şide, "Ölüme bir adım mesafede serbest bı- raktılar" diyordu. Söylcşimizden kısa bir sü- re sonra dün sabah 06.00 sıralannda Kuddusi Okkır'ın yaşamını yitirdiğini öğrendik. Danışmanlık şirketi sahibi bir işadamıyken Er- genekon operasyonu kapsamında tutuklanan Kuddusi Okkır, "örgüte fınansal destek sağ- lamakla" suçlanıyordu anıa, Bağ-Kur borçla- n nedeniylc sosyal güvenlik şemsiyesi dışında kalmıştı. Sabriye Okkır, evlcndiklcri günden bu yana kirada oturduklarını ve sıradan bir yaşa- ma sahip olduklannı, eşinin Ergenekon ope- rasyonu kapsamında "vatan hainliği" suçla- masıyla karşı karşıya kalarak üzüntüdcn kansere yakalandığını söylüyordu. AKP kılıf hazırhyor' Sabriye Okkır, sorulanmızı yanıtlarken AKP hükiimetinin Ergenekon kavraınını, vatanse- verleri siııdimıek adına yarartığını savunarak, "AKP hükümeti bir kılıf hazırhyor.. ancak ortada minare yok. Korkarım bu minarc hiçbir zaman da olnıayacak" diyc konuştu. Sabriye Okkır, fızik-matematik mezunu, iş- letme yüksck lisansı yapmış olan Kuddusi Ok- kır ile üniversite yıllannda tanıştıklannı, 33 yıl önce evlenerek bir erkek çocuk salıibi olduk- larını anlattı. Eşinin 20 Haziran 2007 tarihin- de sabalı saat 03.00 sıralannda evi basan 12 polis tarafmdan apar topar gözaltına alınma- sına bir anlam vereınediğini belirten Okkır, o gccc yaşadıklannı şöyle anlattı: "Û gece sabaha karşı sivil polisler geldiler. Evi tanı 3.5 saat aradılar. Geliş sebeplerinin Muzaffer Tekin'den kaynaklandığını, Kud- dusi'nin Kuvayı Milliye Derneği ile ilişkisi- nin sorgulanacağını söylediler. Eve gelen 12 polis evi didik didik aradı. En çok da kitap- larıh içerisine baktılar. Eşim ve ben şok içe- risinde etrafınıızda olan biteni izlivoı duk." Sabriye Okkır, eşinin gözaltı süreci sonra- sında tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi'ne konulduğunu, oradan da Tekirdağ F Tipi Cezaevi'nde tek kişilik bir hücreye kapatıl- dığını söyledi. Bayrampaşa'da yatarken kus- ma ve konuşma zorluğu belirtileriyle Bakır- köy Rulı ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'ne kal- 'AIHM'ye başvuracağım' Sabriye Okkır, eşinin tutukluyken yaka- landığı hastalık süresince hiçbir siyasiden, demek üyesi ya da basın mcnsubundan ilgi ve yardım göremediğini dile getirerek, ona yardımcı olan tek ismin CHP Konya Millet- vekili Atilla Kart olduğunu söyledi. Mec- lis'in tnsan Haklan Komisyonu'na konuya ilişkin bir dilekçe sunduğunu, ancak dilck- çenin olumsuz yönde cevaplandığını, tnsan Hakları Derneği ile Türk Tabipleri Birli- ği'ne de şikâyette bulunduğunu, önümüzde- ki günlerde ise Avrupa tnsan Haklan Mali- kemesi'ne başvuru yapmaya hazırlandığmı ifade edcn Okkır, "Eşim kendisini savuna- madan gözü açık gidiyor. Savunma şansı vermcdilcr. Onu sorgusuz, yargısız nıalı- kûm ettiler. Bunun hesabını versinler. Ben bu ihmalin nedenini araştırıyorum. Gerekli suç duyurularında bulunacağım ve hakkımızı arayacağım. Bu aşamadan sonra AİIIM'ye bu hafta içerisinde baş- vuracağım" dedi. 'Eşimin hayatına mal olan bir fotograf mıydı?' Okkır, Kuvayı Milliye Derneği'nin bir geccsinde Oktay Yıldırım, Fikri Kara- dağ, Hüseyin Görüm, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin'le birlikte çekilen bir fo- toğrafın bulunmasının ardından eşinin gözaltına alınınasıyla ilgili ise şu değerlen- dinnelerdc bulundu: "Bize yapılan açıkla- mada. eşimin Kuvayı Milliye Derneği gecesinde çekilmiş bir fotoğrafta Erge- nekon'la bağlantısı olduğu öne sürülen isimlcrle yan yana olmasıydı. Beniııı, eşimin bu geceye gittiğinden haberim bi- le yok, bizim için bu kadar önemsiz bir konu işte... Ayrıca bu demek illegal mi- dir? tllegal ise neden faaliyet gösteri- yor? Bu soruların yanıtlarını kinı vere- cek? Eşim, Muzaffer Tekin'le belki bir vesile ile mutlaka tanışmıştır, ancak bu tanışma suçlu olduğu anlamına mı geli- yor? Evet, Tekin'le ardından görüşmüş- ler, yemeklere çıkıp sohbet etmişler an- cak daha ötesi yok, en son 2004'te gör- üştüklerini biliyorum. Kuddusi 2004'te artık ona zaman ayıranıayacağını söyle- yerek görüşmemeye başladı ve hepsi bu. Bunun üzerine 3 yıl sonra, 2007'de tu- tuklanmasına hiçbir anlam veremedim." MR ÇBİİLSEYDt FARKU OLÜRDU Kuddusi Okkır'ın son olarak kaldı- nldığı Edinıe Tıp Fakütesi'nin Onko- loji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Kadragöl, Okkır'ın ölümünden birkaç saat önce sorulan- mızı yanıtlayarak, hastanın kanserin son evresinde olduğunu ve ona uzun bir ömür biçemeyeceğini söylemişti. Doç. Kadragöl, "Üniversitemize geti- rilmeden önce hastaya mutlaka MR çekilmesi gerekirdi. Ancak çekilme- miş. Çekilseydi süreç olunılu yönde daha farklı işlevebilirdi" dcdi. Geçen yıl cezaevine yürüycrck giren Okkır, 1 Temmuz'da ölüm döşeğinde tahliye edildi. dınlarak, orada "majör (ağır) depresyon" ta- nısı konulduğunu ifadc etti. 'Gözlerinden tanırım sanmıştım' Sabriye Okkır, şöyle devam etti: "Buradan Bayrampaşa Cezaevi'ne geri gönderilen eşi- mi görmeye gittiğimde onu bir koridorun kö- şesinde, yerden 5 parmak yüksekliğinde pislik içinde bir sedyede saçları kazınmış, bı- yıkları kesilmiş, gözleri tavana bakar, bilin- ci yarı kapalı, tanınamayacak bir halde bul- dum. Gözlerinden tanırım sanmıştım ama göz çevresi de simsiyuhiı. Orada yaşadığım şaşkınlığın etkisiyle kulağına eğilip 'îyileşe- ceksin, bugünleri atlatacağız' diycbildim. Bunun üzerine cezaevi müdürüne onun mutlaka tedavi görmesi gcrektiğini, bunun depresyondan öte bir hastalık olduğunu söyledim. Bayrampaşa Devlet Hastanesi'ne gönderilerek ciğerlerinde su toplandığı öğ- renilen eşim, buradan da Haseki Hastanesi ile Yedikule Göğüs Hastalıklan Hastanesi arasında defalarca dolaştırıldı. Bu sürede eşi- min rahatsızlığı hakkında hiçbir bilgi ala- madım, kendisi ile temas kuramadım. Uzun uğraşlardan sonra eşimin izini bul- dum. Savcıhğın da devreye girmesiyle Te- kirdağ Cezaevi'ne ve Tekirdağ Devlet Has- tanesi'ne sevk edildi. son olarak ise 11 Ha- ziran'da Trakya Üniversitesi Tıp Fakülte- si'nde akciğer kanseri, beyin ve kemik ıııe- tastazı tanısı konularak tedavi altına alındı. Oysa ki eşimde ilk gün ortaya çıkan rahat- sızlığın nedeni majör depresyon değil, be- yindeki urlarmış. Beyindeki urları anlamak için bir RM'nin çekilmesi yeterliymiş, oysa yalnızca tomograflyle yetindiler." 'Bir ayda ne değişti de tahliye edildi?' Kuddusi Okkır'ın son derecc sağlıkh bir insan olduğunu, hayatı boyunca sigara dahi içmediğini vurgulayan Sabriye Okkır, "Her- kesin bildiği üzere de gözaltına alınırken tutulan sağlık rapo- runda hiçbir rahatsızlığı çıkma- mıştı. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne ateş ve kusmuklar içerisinde getirildi- ğinde hasta bakıcıları onunla iki saatten fazla ilgilendi, bütün bu süreçte bize ilk kez insan gibi davranılmıştı. Hastane başheki- mine eşimin yanında kalmak is- tediğimi söylediğimde, savcılık- tan bir yazı alarak onun yanın- da kalmamın doğru olacağını, bana ihtiyacı olduğunu söyledi. O güne kadar kimse ona yaklaş- nıama izin vermemişken Trakya Üniversitesi'nde ilk kez tutuklu- lar servisinde onun yanında ka- labildim" açıklamasını yaptı. Bu süreç boyunca Kuddusi Ok- kır'ın tutukluluğunun devam ettiği- ni söyleyen Okkır, eşinin adına 4 kez tahliye talebinde bulunduğunu, ancak bu talebinin her defasında "delilleri karartabileceği" gerek- çesiyle reddedildiğini belirtti. Du- rumu her geçen gün ağırlaşan ve son olarak bitkisel hayata girerek dün yaşamını kaybeden Kuddusi Okkır'ın sağlık sorunlan nedeniyle tahliyesine 1 Temmuz'da karar ve- rilmesine dc değinen Sabriye Ok- kır, "Ne tesadüftür ki eşim son gözaltıların yapıldığı 1 Temmuz günü tahliye ediliyor. 1 ayda ne değişti de tahliyesine karar veril- di" sorusunu yöneltti. 'Finansör iddialan gülünç' Sabriye Okkır, eşinin majör depresyon tanısıyla, hastaneye ilk kez kaldınldığı günden bu yana hayata karşı "tek kişilik bir sa- vaş verdiğini" söyleyerek "AKP hükümeti ve onun kollıık kuv- vetleri, iddianamesi olmayan bir dava kapsamında kocamı sağlıkh bir haldeyken bir sa- baha karşı gelip evimizden al- dı. Tesadüfe bakın ki, tam da ölmeden önce bırakıyor, elle- rinde ölmesinden korkar gibi... Bu 1 yıl içerisinde kimsenin ba- na ne yiyip içtiğimi, nasıl ayak- ta kaldığımı sormadığı gibi, kocamın hastane masraflarını nasıl ödeyeceğim sorulmuyor. Tutukluyken Adalet Bakanlı- ğı ödemişti ama.. serbest bıra- kıldıktan sonraki masrafları nasıl ödeyeceğiz? Kuddusi'nin de, Bağ-Kur primlerini öde- yemediği için bir sosyal gü- vencesi yok. Bütün bu olan- lardan sonra hayata karşı na- sıl plan yapabilir, kendiın için nasıl bir lıayat tasarlayabili- rim?" diye konuştu. 'Hep kirada oturduk' Kuddusi Okkır'ın Ergenekon terör örgütünün fmansörü oldu- ğu yolundaki iddialan "hayli acı ve gülünç" bulduğunu dilc getiren Okkır, evlendikleri gün- den bu yana Ercnköy'de kirası son olarak 1000 YTL olan bir ev- de yaşadıklannı, eşinin turuk- lanmasının ardındansa kirayı karşılayamadığı gerekçesiyle bahsi geçen evden taşınmak zo- runda kaldığını, Yalova'da bir akrabasının yanına ycrleştiğini söyledi. Okkır, tutuklamanın ar- dından elde ettiği tek gelirin emekli maaşı olduğunu, eşinin sahibi olduğu danışmanlık şir- ketiyle ise "zor bir dönemden geçtikleri için" ilgilenemediği- ni, dolayısıyla şirketten de bir ge- lir elde edemediğini dile getirdi. Okkır, rutuklama olayından ön- ce dc bu şirketin günlük ihtiyaç- lan dahi karşılayamayacak dc- recede az kazanç sağladığını Okkır uğurlandı Ergenekon soruşturması kapsamında göz- altına ahnarak tutuklanan ve sağlık sorunla- rı nedeniyle tahliye edilen işadamı Kuddusi Okkır (60), tedavi gördüğü Edirne'deki Trak- ya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Hastane- si Medikal Onkoloji Bölümü'nde dün yaşa- mını yitirdi. Okkır'ın cenazesi Edirne'deki Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastane- si'nden Maltepe Merkez Camisi'ne getirildi. Buradaki törenin ardından Okkır'ın cenazesi Yalova'daki Subaşı Köyü'nde toprağa veril- mek üzere alkışlarla uğurlandı. Siyasi çevre- lerden katılımın olmadığı cenaze törenine CHP Üsküdar llçe Başkanhğı çelenk gönderdi. (Fotograf: SÎBEL BAHÇETEPE) söyleyerek "Tersi bir durum ol- saydı şu an karşı karşıya kal- dığım hastane masrafları için endişelenmez, insanlardan yar- dım istemezdim. Her gün gerek Adalet gerekse Sağlık Bakan- lığı'na sesleniyorum, ne olur eşimin tedavi masraflannı üst- lenin, onu siz bu hale getirdiniz. AKP hükümeti insanları dinle, inançla bölmeye çahşıyor. Geç- mişte terör kullamhyordu, şim- diyse din kullanıhyor. Hani insanlar suçları ispatlanana kadar suçsuzdu? Hani ellerin- de kuvvetli deliller vardı, ne- rede o deliller?" diye konuştu. Kuddusi Okkır'ın "hiçbir şe- kilde darbe özlemi içerisinde olmayan, demokrat ve çalış- kan" bir insan olduğunu söyle- yen Okkır, eşinin uzun yıllar Küçük ve Orta Boy Sanayi tş- lermeleri'nin (KOBİ) yurtdışına açılması için proje geliştirdiğini. bu projelerden bazılannı ise dö- nemin Sanayi Bakanı Ali Coş- kun'la paylaştığını belirtti. Ok- kır, "O, bir yandan KOBİ pro- jesi üretip Sanayi Bakanı'yla görüşürken diğer yandan ül- keyi bölmeyi mi planhyordu? Bu iddialaı ııı hiçbir tutarhlığı yok" dedi. 'Basın üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi' Kuddusi Okkır'ın tek şikâye- tinin haksız yere cezaevine ko- nulmak olduğunu belirterek ya- şadıkları bir anıyı şöyle anlattı: "Bir gün gazetede Kuddu- si'nin Ergenekon'un anayasa- sını yazdığı yolunda bir haber okudum. Eşimi görmeye gitti- ğimde ise ona bu durumu an- lattım. O ise bu duruma güle- rek 'Ergenekon gerçekten var mıymış? Bunun bir de anayasa- sı mı varmış?' diye karşıhk ver- di. Demek istediğim biz hayli trajikomik bir haldeydik." Okkır, eşinin suçsuzluğundan emin olduğunu belirterek "kal- dı ki ortada bir terör örgütü ol- duğundan bile emin değilim. Ergenekon nedir, neyi amaçlar, ne tür bir vatan hainliği yapar bimiyorum. Tek bildiğim AKP hükümetinin vatanmı seven insanları sindirme politikası güttüğü ve gerek insanların gerekse basının bu konuda ür- kütücü derecede suskun oldu- ğu, üzerlerine ölü toprağı ser- pilmiş kadar suskun olduğu" diye konuştu. Okkır, eşinin bu operasyonda psikolojik eziyet çektiğini, hastalığının bu neden- le ortaya çıktığını belirterek, eşi- nin nedeni ve amacı belli olma- yan bir operasyona kurban git- meyc tahammül edemediği için rahatsızlandığını ifade etti. Ankara'daki mitingte Ergenekon operasyonu kap- samındaki gözaltılar protesto edildi. (Fotograf: AA) 'Atatürkçülük ne zaman darbecilik oldu' Haber Merkezi - Memleket Sevdahlan Derneği ve Biz Kaç Kişiyiz Sivil Toplum Platformu'nun Kadı- köy tskele Meydanı'nda düzenlediği "Bağımsız Yargıya Saygı" mitinginde bir araya gelen yaklaşık 2 bin kişi Ergenekon operasyonunu, bu kapsamda yapılan rutuklama ve gözaltıları protesto etti. Bazı medya organlannda günlerce önceden 20 ilde aynı anda gerçekleştirilecek bu mitinglerin darbe girişi- mi olarak nitelenmesi elcştirilerek "Atatürkçülük ne zaman darbecilik oldu. Atatürkçülük onur- dur, erdemdir" denildi. Kadıköy tskele Meydanf ndaki nıiting "Atatürk, devrim şehitleri, yakılan aydınlar" anısma saygı duruşu ve tstiklal Marşı ile başladı. Biz Kaç Kişiyiz Sivil Toplum Platformu üyesi Başak Koray'ın okuduğu ortak bildiride, Türkiye Cuınhuriyeti'nin 1923'ten bu yana en zor günlerini yaşadığına dik- kat çekilerek "Emperyalizm, Türkiye'ye yerli iş- bir Uikçileri ile birlikte bir yol aynmında oldu- ğunu söylüyor. Bu yollardan biri Türkiye'nin ulusal bütünlüğünün parçalanması, diğeri coğ- rafi bütünlüğünün dağılmasıdır. Bu iki seçeneği yani, 'kırk katır mı kırk satır mı?' seçeneğini red- dediyoruz. Bunun için Cumhuriyetimizin en önemli kazanımı olan hukuk kurumumuzu göre- ve davet ediyoruz" denildi. Ulusal Sivil Toplum Kuruluşlan Birliği Birliği Dönem Sözcüsü Aydeniz Alisbah Tuskan da Cumhuriyet mitinglerini düzen- leyenlerin darbeci olarak nitelcnmesini eleştirerek, kadmları eşit kılan Cumhuriyet devrimlerine kimse- nin "travma" diyemeyeceğini söyledi. 'Hukuk herkese lazım olabilir' Ankara Abdi tpekçi Parkı'nda bir araya gelen Biz Kaç Kişiyiz Platformu üyclcri de Ergenekon operasyonu kapsamındaki gözaltılan kmadı. Biz Kaç Kişiyiz Platformu Ankara 11 Başkanı Ali Hik- met Canpolat yaptığı konuşmada, Ergenekon so- ruşturması kapsamındaki son gözaltılan eleştirerek "Kimse ıınııtınasııı, hukuk bir gün herkese la- zım olabilir" ifadelerini kullandı. PROF. DR. AYDIN AYBAY: Hitler dönemi icraatları gibi lstanbul Haber Servisi - Ergenekon operasyonuna yö- nelik hukukçuların tepkisi sürüyor. Prof. Dr. Aydın Aybay, soruşturma kapsamında yapılan baskınlan eleştirerek "Bu Hitler, Stalin dönemine ait icraat- lardır. Bunu yapanlar bunun hesabını günün bi- ri ııde vereceklerdir" dedi. Iddianamenin 2 bin ila 2 bin 500 sayfa arasında ol- masına da değinen Prof. Dr. Aybay, "2 bin 500 say- falı iddianame görülmüş şey değildir" ifadesini kullandı. Prof. Dr. Aybay, "Iddianamede soruştur- ınaya konu olan suça ilişkin olgular yer alır. Ama her türlü delilin tekrar tekrar sıralanarak anlatıl- ması söz konusu değildir ve yapdamaz da. Bunu yapan savcı, acemi bir savcıdır. Savcıhğın ne ol- duğunu bilmiyor demektir" görüşünü dile getirdi. Adaletin en kısa sürede yerini bulması için bir iddia- namenin 13 ay gibi bir süre bekletilmemesi gerekti- ğini söyleyen Prof. Dr. Aybay, "Bir iddianamenin bu kadar uzun bir sürede hazırlanamaması iyiye alamet değil. Bu bir çeşit hakkın kötüye kullanı- mıdır. Yasalarda iddianamenin hazırlanma süre- si ile ilgili bir koşulun olmaması kimseye bu hak- kı tanımaz" diye konuştu. Aybay, operasyon kapsa- mında yapılan baskınlann da hukuka aykın olduğu- nu dile getirdi. 10 Aralık Hareketi Sözcüsü Burhan Şenatalar ise Ergenekon operasyonun AKP'nin kapatma da- vası ile aynı sürece denk geldiğini anımsatarak "AKP, demokrasi mücadelesi görüntüsü altında kendi iktidarını pekiştirme uğraşındadır. Her iki davanın ayrı olduğu ve ayrı tartışılması ge- rektiği açıktır. Tartışmalar da esas olarak hu- kuk temelli olmalı ve hukuk siyasal amaçlarla kullanılmamalıdır" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle