05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 TEMMUZ 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Garip çağrı Milan yerel yönetiminden Letizia Moratti geçtiğimiz Nisan ayında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'e bir mektup yazarak kendisini Haziran ayında düzenlenecek Uluslararası Çevre Festivali'ne çağırdı. Ancak çağrının farklı bir yönü vardı. Letizia Moratti imzalı davet "Türkiye Islam Cumhuhyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler"e yapılmıştı. Bu durumda insanın aklına ister istemez bazı sorular takılıyor: Milan yerel yönetimine, bir resmi yazıda Türkiye Cumhuriyeti'ni "Islam cumhuriyeti" yapma cesaretini kim vermiş olabilir? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkiye Cumhuriyeti'ni "Islam cumhuriyeti" yapmaya kalkan Milan yerel yönetimine gerekli yanıtı vermiş midir? İstifanın Gerekçesi Başkent Üniversitesi ööretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr.îsmet Görgülü, Kültür ve Turizm Ba- kanlığı bünyesinde bulunan Kur- tuluş Savaşı ve Cumhuriyet Mü- zeleri danışmanlığından ayrıldı: "Basına yansıyan haberlerden, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müs- teşar Yardımcılığı'na bir şahsın atandığını öğrendim. Bu şahıs Taraf gazetesinde köşe yazıları yazmaktadır. Bu şahıs, Ameri- kan Soros Vakfı'nca destekle- nen Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı'nın (TESEV) faali- yetlerinde görev almakta ve bu vakıf tarafından hazırlatılan 'Al- manak Türkiye-Güvenlik Sektö- rü ve Demokratik Gözetim' isim- li raporu yazanlar arasında bu- lunmaktadır. Bu rapor; Türkiye için gizli ajandası olanların önlerinde en büyük engel olarak gördükle- ri Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yıp- ratma, etkisizleştirme, itibarını zayıflatma ve Türkiye Cumhuri- yeti'nin devlet yapısını, bu yapı içindeki kurumların yerini, birbü- tün olarak sistemin işleyişini, ip- leri elinde tutanların isteklerine dönüştürme amaçlıdır. Bu ra- porla Atatürk Cumhuriyeti'ne, Türk milletinin ordusuna saldınl- mıştır. Bu rapordan sonra anılan şahıs hakkında soruşturma açıl- mış, Polis Akademisi Dekan Yar- dımcılığı görevinden alınmıştı. Şimdi bu şahıs, müsteşar yar- dımcısı yapılmıştır. Bu şahsın müsteşar yardımcısı olduğu ba- kanlığın bir biriminde danışman- lık yapmayı içime sindiremiyorum, milli terbiyemle bağdaştıramıyo- rum. Bu duruma ve bu gidişe tep- kimi göstermek için danışmanlık görevinden istifa ediyorum." Görgülü'nün sözünü ettiği es- ki sosyal demokrat, şimdinin AKP'lisi Ertuğrul Günay'ın Müs- teşar Yardımcısı kim mi? Televizyon prpgramcısı, köşe yazarı ve polis Önder Aytaç... IŞIK KANSU însu@cumhurıyet.com.tr Çıkar tepkisi Borsadaki şirketler son 6 ayda toplam 101 milyar do- larlık değer yitirdiler. Bundan en çok zarar görenler, borsa- daki şirketlerin yaklaşık yüzde 70'ini elinde bulunduran ya- bancılar oldu. Yabancıların son 6 ayda borsada yitirdikleri para 71 milyar doları buldu. Yalnızca son Ergenekon göz- altılarının yapıldığı gün bor- sadaki şirketlerin toplam kay- bı 11 milyar dolara, yabancı- ların kaybı ise 8 milyar dolara ulaştı. Bu bilgileri neden mi verdik? Son gözaltı ve tutuklamalar üzerine "uygar" Batı'dan ge- len alışılmadık tepkilerin ar- dındaki anlamı daha iyi algı- layabilmek için.... Son örnekler ile bir kez da- ha kanıtlandı: Küreselleşme çağında "uygar" Batı'da insan haklarının yerini çıkar aldı. Çıkar bozuldu mu, renk he- men değişiyor. Tesadiif Ankara Temsilcimiz Mustafa Balbay'ın gözaltına alındığı günden bir gün önce, yani 30 Haziran Pazartesi günü... Yer, Ergenekon soruşturmasının yürütüldüğü Beşiktaş Adliyesi. Hukukçular bir tesadüfe tanık olmuşlar: Prof. Dr. Ahmet Gökçen bir ziyaret için o gün oradaymış. Bilindiği üzere, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. Ahmet Gökçen, TCK tasarısının alt komisyon uzmanlarından. Ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Istanbul Büyükşehir Belediyesi döneminden danışmanı... Korkutma harekâtı Emekli Amiral Tanju Erdem, Ergenekon adı verilen muhalefeti bastırma operasyonuna emekli generallerin de adının bulaştırılmasını tek gerekçeye bağlıyor: "Kanımca bu olay Türkiye'yi Ortadoğu'daki planlan için örnek bir model olarak şekillendirmek ve kullanmak isteyen ABD derin devletinin AB desteğinde, direndiklerini düşündükleri Türk Silahlı Kuvvetleri'ni ve Atatürkçü Cumhuriyet aydınlarını hedef alan psikolojik bir sindirme ve korkutma harekâtının önemli bir aşaması olabilir. Temennim, kafası karıştırılan Türk ulusunun bundan sonraki gelişmeleri şeffaf, adil ve objektif biryargı sürecinde izleme ve değerlendirme olanağı bulmasıdır." ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL Sosyal Güveıılikte Yeni Dönem Kamu Personel Yasalan I Ekim 2008'de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigorta- ları Yasası'nın yürürlüğe gimiesiyle, A) 506 sayılı Sosyal SigortalarYasası (6 maddesi dışinda), B) 1479 sayılı Bağ-Kur Yasası (4 maddesi dışında), C) 2926 sayılı Tarım Bağ-Kur Yasası (tümü), D) 2925 sayılı Tarım lşçileri Sosyal Sigortalar Yasası (6 mad- desi dışında) yüriirlükten kalkacaktır. 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Yasası'nın bir bölümü yü- rürlükten kalkacak, ancak bir bölümü dc yürürlükte kalarak iş- levini sürdürecektir. TC Emekli Sandığı Yasası'nın kaımı görevlilerinin sosyal gü- venliklerini sağlayan sosyal güvenlik yasasidır. Bu yasayla ta- nınan haklardan: a) Genel bütçeye giren daireler, b) Katma bütçeli daireler, c) Özel idareler, ç) Belediyeler, d) (...) ".,." dc görev yapanlar yararlanmaktadır. Kamu görevlileri, hizmet türlerine, iş kollarına göre çeşitli personel yasalan veyasa hükrnünde kararnameler kapsaının- da görevlendirilmiştir. Bu personel yasaları konuınları gereği çeşitlidir. 1) 656 sayılı Devlet Memurlan Yasası, 2) 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Yasası, 3) 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Yasası, 4) 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Yasası, 5) 3466 sayılı Uzman Jandarma Yasası, 6) Kamu lktisadi Tcşebbüsleri Rejiminin Düzenlenmesi Hak- kında 399 sayılı Yasa Hükmünde Karamamedir. 5510 sayılı yasanın yürürlüğe gireceği 1 Ekim 2008'den son- ra, TC Emekli Sandığı'ndan malullük, yaşlılık, dul ve yetım aylığı almakta olanların durumlarının ne olacağı, üzerinde en çok durulan konulardan biridir. Bu konu 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Ek Madde 9 ile gü- venceye alınmıştı: "5434 sayılı kanuna göre ödenen aylıklar ile bu madde kapsaınında bağlanacak aylıklar, memur maaş katsayıla- rındaki aı tışhıı a göre yükseltilir. Ayrıca 5434 sayıh kanunun yürürlüğe girdiği tarihtcn sonra barcm, teşkilat, kadro ve- sair kanunlar ile aynı rütbe, kadro vesair kamınlarda ya- pılacak değişiklikler sonucunda aylık tııtarlannda nıeydana gelecek yükselmeler, aynı rütbc, kadro unvaııı ve derece- den bağlanmış bulunan enıeklilik, malullük ve vazife ma- lullüğü aylıkları ile dul ve yetinı ayhkları hakkında da uy- gulanır." Bu madde eski emeklilerle, yeni emekli olanlar arasındaki oluşacak maaş farklanm engellemekte ve cski-yeni (aynı rüt- be, kadro unvaııı ve dereceden bağlanmış bulunan) emekli ay- hklarını eşitlemekteydi. Kamu personel yasaları kapsamında hizmet gördükten son- ra emekli olanlarla, dul ve yetimlerin haklarını koruyan bu uy- gulama, 5510 sayılı yasanın Ek 4. maddesine aktarılarak ko- runmuştur. Ekim 2008'den sonra da eski-yeni emekli, malul, dul ve yetim aylıklan arasında oluşacak farklılıklar böylece en- gellenmiştir. ATATÜRKÇÜLER DEVRİMCİDİR DARBECİLER VE ÇETECİLERLE BİR TUTULAMAZ ANTİEMPERYALİST VE BAĞIMSIZ DEMOKRASİ MÜCADELESİ VEREN ULUSALCILAR DARBECİ VE ÇETECİLER BAHANE EDİLEREK YAPILAN GÖZALTILARLA YILDIRILAMAZ SÜLEYMAN POLAT VATANDAŞ Senaryonun dış cephesi Emekli diplomat- yazar Daver Da- rende, Türkiye'deki iç gelişmeler ile "sözde müttefik"\erin kurguladıkları se- naryonun atbaşı yü- rüdüğü kanısında. O yüzden, gözden kaçmasın diye bir- kaç uyarı yapıyor: "Iran gündemin başköşesinde. Ge- rekABD, gerek Isra- il, Iran'a yöneltilebi- lecek olası bir saldı- rıda Türkiye'yi yan- larında görmek için büyük çaba harca- maktadır. ABD'nin Iran 'a karşı olası bir saldırısında Türk topraklarından ya- rahanmasına izin ve- rilecek midir? Türkiye 'deki iç çe- kişmelerden yarar- lanan ABD ve Avru- pa Birliği, Kıbrıs'ı ül- kemizden koparmak için her türlü çabayı harcamakta, çözüm adı altında adada Türklere azınlık sta- tüsü verilmesi için kapalı kapılar arka- sında pazarlıklar ya- pıImaktadır. KKTC- nin elden çıkması için karşı tarafa hoş- görülü davranarak görüşmelerde dev- letinin egemenliğin- den söz etmekten özenle kaçınanlara dikkat etmek gereki- yor mu?" KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK [email protected] HARBİ SEMtH POROY v.i TAKlM At^MWRLA AHtii MOAU HAYAT EPlK TİYATROSU MUSTAFA BILCAN HELAL OLSUN VALLA, ÖEA/IOKRAŞİ GÜCLERİ NEFES ALÖIRMIYO DARBECÎLERE.. BAŞINDAKİ O ŞÎŞLİK ÖE NE? [email protected] SORMA, 1 MAYISTA TAKSÎMÖE ESASLI DARBE ALÖIM!.. (ÇÖPLÜK ÇOCUKLARI) TAYYAR ÖZKAJS www.junkidz.com BENPE KORSANVsr POĞMUŞUM C > 2ATEN.. HEHEy!, YOO.. OSDUCUMDA P BÖYLEYMİŞİM SEN ÇOK A\U CÜNEŞTE KALPIN PA »v^ KARARPIN? TARtHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN Temmuz www.mumtaz-arikan. com Brksan 'SUSUZ YAZ"F/LM/ ÖOÜl /IUYO/?.. 1364'TE BUGÜM, "S'USUZ YA2"f:: îLM/, CUMALl'UtN ÖYKİİTÖMDetJ, YÖA/£77l>reA/ Fl'LM SUZ. , Ş ş oPLAy/ıııj Mer/M SKKSAA/, BU F=>LM/VLF YUET P/ŞIMPA Ü4 APtNt DaYu/ZUYOEDU. HÜLYA KOÇYf'Gı'r, ULI/İ DOGAfJ V£- £ TnÇ'/N &4Ş&OU-££/A// f><4YlAŞTTĞ(" YAZ"<4, TÜGA: &£SMÎ MAfCAMLAfZ-tNCA ÜL- /££ APIfJA YARtŞMA /ZA/İ {S£l£/LM£MffT/!. ÖDÜUİM KA2AMIL/MAS/A/DAN SON&A, PSO- PÜICTÖfZ ULt/î POGAfJ 'LA M£TrA/ £:fZ/eSAM A BAZ-/ AM SAGNAK NILGUN CERRAHOGLU 'Tıpkı Gladio!' "Ergenekon"a dair dış basın yorumlarına uzun uzun yer veriliyor ya... Bu yorumlara bir gazete şu başlığı yakıştırmış: 'Tıpkı Gla- dio gibi". Okuru aydınlatmak(!) adına altına bir de parantez açıl- mış: "Italya'da Temiz Eller'e verilen isim."Güya "La Stam- pa"nın bir yorumu aktarılıyor... Başlığı görür görmez "Allah Allah!" dedim: "Türkiye'de daha neyin ne olduğu anlaşılmamış. 'La Stampa' Italya'dan Ergenekon'u çözmüş olabilir mi?" Olamaz. Nitekim olmamış... Başlığın aslı gerçekte -Italya'da değil, Türkiye'de!- sık- ça dile getirilen bir iddiayı yansıtıyor: Bir tür "Gladio'dan söz ediliyor". Italyan yayın organı başka deyişle Türk kamuoyunda dil- lendirilen bir iddiayı aktarmaktan başka şey yapmıyor. "6u tipik bir Gladio vakası!" demiyor. Rivayet gerçekle çorba edilince Iddia, rivayet, tevatür başka; gerçekler başka. Türk ba- sınında bunlar iç içe... Bu bir. ikincisi, cehalete dayanan "maddi hatalar"... "Gladio"ya "Temiz Eller!" diyorlar. Yok böyle bir şey. "Gladio" ve "Temiz Eller" bambaşka olaylar. "Gladio" So- ğuk Savaş sonunda Batı blokunda patlak veren bir "kontrgerilla skandalının" adı. Skandalın merkez üssü NATO. NATO üyesi ülkelerde, olası Sovyet saldırılarına karşı de- mokratik hükümet ve parlamentoların denetimi dışında ka- lan bir "kontrgerilla ağı" kurulmuş, "Komünist tehditle mü- cadele" kalkanı altında kurulan ve NATO karargâhlarında "stay behind" koduyla anılan bu "ağ" farklı ülkelerde, fark- lı adlar almış. Gladio, bu ağın "Italyaşubesi"... "Stay behind"\n üstüne "Gladio" etiketinin yapışması- nın nedeni; terörün çok vurduğu Çizme'de bu kontrgeril- la ağının 70'lerden itibaren kendisini hissettirmiş olması... Terör uzmanlan, 70'lerden beri böyle bir oluşumdan hep kuşkulanıyor ama bir türlü bunu kanıtlayamıyorlar... '90 yılında -Çizme'nin Demirel'i kıvamında isimler- An- dreotti ve Cossiga nihayet, "Evet var böyle bir şey ama yalnız Italya da değil, tüm NATO ülkelerinde var!" diye mey- dana çıkınca, ortalık karışıyor... 'Büyüklere 'Ergenekon masalları' "Italya'da aydınlandı!" denen hikâye bu. Ecevit'in bizde, "Türkiye'de kontrgerilla vardır!"deme- sinden farklı değil. Bu açık ifşaatın Çizme solunu "Vay! Yıllardırbiz bunu de- memiş miydik!" diye ayağa kaldırmasıyla birlikte, parla- mentoda -Susurluk benzeri- bir komisyon kuruluyor. Hü- kümet de "örgütün lağvedildiğini"(!) söylüyor. Bu kadar. Türkiye'de "rivayet edildiği" üzere "özel yetkilerle do- natılmış savcılar" bir "Gladio soruşturması" falan açmıyor, "Gladio" mahkemeleri kuramıyorlar. Bunu yapamıyorlarçünkü NATO; bu ifşaatlann ardından, -ahtapotun başı- "stay behind"\ -fiilen- "devletsırrı şalına" sarıyor. Düşünün! Olayın içinde CIA var, MI6 var, Italyan MİT'İ SISMI var... Bol yıldızlı generaller, Soğuk Savaş başba- kanları, cumhurbaşkanları var! Hangi birine, nasıl yetişe- ceksiniz? öylesi bir bilgi karartması yaşanıyor ki, komünizmin çö- küşüyle açılan "Varşova Paktı arşivlerinde" dahi "Gladio" izine rastlanamıyor. Bu arşivlere herkesten önce giren NA- TO istihbaratı, "Gladio/stay behind" delillerini karartıyor. Gladio'ya sır perdesi çökerken, I. Körfez Savaşı patlı- yor. Gözler Ortadoğu'ya çevriliyor ve Italya'da da "Temiz Eller" adında, tümüyle yerel, başka bir skandal çıkıyor. Dikkatler bu yeni "siyaset-iş dünyası-ihale-rüşvet- yolsuzluk" skandalına çevrilince, "Gladio" unutuluyor. "Temiz Eller" gerçekte "Gladio "yu karanlığa gömen bir başka "flaş skandalın" adı. ligi bambaşka alanlara çekilince, ülkenin en baba "fe- rör olaylan"' ve "katliamlan" -Türkiye'de olduğu gibi tıpkı- "sisler bulvarında" son buluyor. Bu nedenle hâlâ "misteri d'ltalia" (Italya'nın esrarları) deyimiyle anılan olaylardır bun- lar. "Temiz Eller"\r\ hedefini, generaller değil, "dokunul- mazlıklara" sığınan politikacılar oluşturuyor. Temiz Eller'in somut zaferi, siyasetçilerin pisliklerini gizleyen "dokunul- mazlık zırhlarını" kaldırmak oluyor. Işe bakın! Çizme'nin "gemicik öykülehni" deşifre eden "Temiz El- ler", "Gladio" ile ilgisiz bir "Ergenekon masalına" dönüş- tü Türkiye'de. Somut bilgi, referans arayan yok nasılsa... Uyanık pazarlamacılık var yalnızca! Maksat satış olsun. [email protected] 1 2 3 4 5 6 7 8 9 BULMACA SEDATYAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 1/"Fıçıotu" da -\ denilen ve _ yumruları miis- < ^ hil olarak kulla- 3 nılan otsu bir A bitki. 2/ Kur-j! naz, açıkgöz... ^ Gümüş üstüne 6 özel bir bicim- y de kurşunla iş- lenen siyalı na- 8 kış. 3/ Eskı bir 9 oransız halk dansı... Kaz Dağı'nın antik dönemlerdeki adı. 4/ Önemli tarihsel olgu... Akdeniz yöre- sindc yetişen, mavı, beyaz ya da menekşe rengınde çiçekler açan bir ağacçık. 5/ Eski dilde ekmek... Kuınta- şı. 6/ Süzgeç, kevgir. 7/tlkelbenlik...Üye... 9 Nikel elementinin simgesi. 8/ Otel, tiyatro gibi ycr- lerdc girişc yakın geniş yer... Kekeme ya da dilsız kimse. 9/ "Tüysüz şcftali" de denilen bir meyve. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ "Gelinduvağı" da denilen vc güzel renkli çiçek- ler açan dıkenli vc tırnıanıcı bir bitkı. 2/ Bilgiçlık taslayan kımse... At tüyünün rcngi. 3/ Yumurta ve irmikle yapılan bir tatlı... "Elif dedim — dcdim / Kız ben sana ne dedim" (Tiirkü). 4/ Rey... Din işlerini devlet işlerine karıştırmayan. 5/ Rütbc ya da kıdem- ce küçük olan asker... Sır. 6/ Bir nota... Metal para- nın yüzündeki bütün kabartma ve resimlerden daha yiiksek bir çıkıntı oluşturan çevre pervazı. II Her- hangi bir nedenle armağan kabul edenin, vermek zo- ıamda olduğu karşılık... Güzel sanat. 8/" — ola da- vacı ve muhzır dahi şahiı / 01 mahkemenin hükmü- ne derler mi adalet" (Ziya Paşa)... lnkalann atası ol- duğuna inanılan giineş tannsı. 9/ Az pişmiş et. K A S T S •R A B A B A IO •u z o R r N •K 1 1 A A S •S u n E T A L •S T •A T • z A S A L A K | O K H A F tK 1TL E N A R •S A K A R 7| 7\| V T Y E
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle