23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHÜRİYET 3HAZİRAN2008SALI OLAYLAR VE GORUŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Bir Çıkmazda Çıppınan İktidar... Hem adı "Adalet ve Kalkınma" hem de adalete karşı!.. Daha ilk gün, iktidar koltuğuna kurulur kurulmazsöylemişlerdi: "Bizyar- gıya güvenmiyoruz..." Pek çoğunun dosyaları vardı, değişik suçlamaları kapsayan... En başta, o günlerin belediye başkanı Recep Tayyip Erdo- ğan'la ilgili!.. Sonra ötekiler!.. Yargı önünde hesap vermek zo- runda olan milletvekilleri o gün bu- gün dokunulmazlıklarını yargı önüne çıkmamak için türlü ne- denlerle korudular. Adalete, yar- gıya, yürürlükteki yasalara, ken- dilerini yargılayacak olanlara gü- venleri yoktu!.. Altı yıl geçti... Hâlâ ilgili millet- vekillerinin dosyaları Meclis'in soruşturma komisyonunda bek- lemekte... * • • Derken Anayasa Mahkemesi Başsavcısı bir dava açtı. İktidar partisinin laiklik karşıtı davranış- larının anayasaya aykırı olduğu- nu ileri sürerek... Altı yıldır işba- şındaki partinin yapacağı şey, iddianamede yer alan suçlama- ların yanlış olduğunu sağlam de- lillerle yanıtlamak değil miydi? Oysa tersini yaptılar, en önde AKP'nin sorumlu kişileri, ardından da basındaki, TV'deki yandaşla- rı en ağır sözlerle başsavcıya sa- taşmaya kalkıştılar. Ortalık karıştı. Göz gözü görmez olmaya başladı. Akıl, sağduyu, ahlak, terbiye, anlayış bir yana itil- di. "Yüzde kırk yedi oyla milleti biz temsil ediyoruz, en büyük biziz, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, üniversiteler bize vız gelir" anlayışı egemen olunca, ül- ke yönetilir olmaktan çıktı! Bilerek mi bilmeyerek mi, başta Başba- kan, yanı sıra yardımcıları birçe- şit meydan savaşı başlattılar. Şimdi bir yanda anayasa cep- hesi, öte yanda anayasaya aldır- mak istemeyen "Bizden büyük yo/c"cephesi... Kim üstün çıkar böyle bir kavgadan; elbet huku- ka, sağduyuya, akla dayanan üs- tün çıkar. Çünkü gerçeklere ters düşmek, yenilginin tek yoludur. AKP de hukuk karşısında çılgın- lar gibi bağırıp çağırmakla, baş- savcıyı, ardından da devletin yü- ce organlarını saf dışı edemezdi, edemedi, edemeyecektir... • • • Bir hukuk savaşı yaşıyoruz 2008 yılında!.. Hem de yabancı akıl hocalarını da işe katarak!.. Hollandalısı, Finlisi, Portekizlisi derken şimdi de Avusturya Cum- hurbaşkanı, Ingiliz Dışişleri Bakanı da AKP'nin gönüllü destekçileri olunca iktidardakilerin gerçek yüzleri iyice ortaya çıkmış olma- dı mı? Osmanlı'nın Ingilizden, Fransızdan, Rustan yardım, na- sihat, övgü, destek alarak salta- natını sürdüımeye çalıştığı günlere döndük! Hem de kendi isteğimizle, ulu- sal onurumuzu, Türklüğün güzel geçmişini unutarak... Danıştay, Yargıtay, üniversite- ler, tüm demokratik kuruluşlar, sendikalar, tarihsel birikime da- yanan Atatürk devrimleri AKP'ye karşıdır. Bu gerçeği görmezden gelerek direnen, göz önünde ya- şanan bir trajediyi ucuz söylevlerle önlemeye kalkışanların içine yu- varlandığı karmaşada çırpındığı- nı görmek acı vericidir... Kapatma Davası - AB ve ABD Dr. Alev COŞKUN Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi L aiklik karşıtı eylemlerin udağı olması nedeniyle, AKP'nin kapatılnıası iste- nıiyle Anayasa Mahke- mesi'nde açılan dava üzc- rine Avrupa Birliği (AB) kanadından yapılan baskıların arttığı açıktır. AKP'nin de bu baskılann yapılması için büyük çaba harcadığı bilinmek- tedir. AB adına konuşan Barroso. Olli Rehn ve Lagendijk'ın açıklamalan o dcrcce ileriye gitti ki, onlar için "AKP'nin yabancı oyuncuları" de- yimi kullanılmaya başlandı. Bu açıklamalan kısaca anımsayahm: Dışişleri Bakanı Babacaırm aile dostu olarak bilinen Olli Rehn; "AKP'nin şeriat istemediğini sağır sultan bile biliyor", "Nornıal bir Av- rupa ülkesinde şiddete bulaşma- mış vcya ırkçılık vcya terorizmi teşvik etmeyen partileri kapatma gi- bi bir âdetimiz yok" diyor. AB Komisyonu Başkanı Jose Ma- nuel Barroso ise Türkiye için "de- mokratik laiklik 1 ' adını verdiği, kun- senin anlayamadığı bir kavram orta- ya attı. Böylesi bir siyasi kavram Avrupa'da ciddi hiçbir anayasa ya da siyaset bi- limi kitabında yoktur. Nedir "demo- kratik laiklik'"' Belki kendisi de bil- miyor. Laiklik zaten demokratik bir sü- reçtir ve laiklik olmadan demokrasi- den söz edilemez. Eğer Türkiye'de Cumhuriyetin tcmcl ilkeleri ortaya konulurken laiklik ilkesi getirilmemiş olsaydı, zaten bugün Türkiye'de dc- mokrasidcn de söz edilemezdi. Barroso diyor ki; "Laiklik zorla da- yatılmaz". Pekiyi, Avrupa'da "laik- lik" seçimle mi, referandumla geldi? Aslında laiklik zorla dayatılmadı mı? Avrupa'da papalar ile krallar, yani kilisc ile devlet arasında siyasal güeü ele geçirmek için uzun ve kanlı din sa- vaşları olmadı mı? Bıınun sonunda Avrupa'da aydınlanma çağı başla- madı mı? Avrupa'nın hangi ülkesinde laiklik referandumla ya da demokratik se- çimle kabul edildi. Takım oyuncusu Lagcndijk'a gelince, o arttk kendi- sini Türk iç politikasına o derece kaptırdı ki, AKP'nin yandaşı, takım oyuncusu oldu. Ona göre, "Anayasa Mahkemesi'nin 367 kararı politik bir karardır". O, "CHP'den ııtaııç duyıııaktadır", "AKP'nin laikliği tehdit ettiğini" düşünıncmektedir. Bu AB sözcüleri öncelikle Avmpa ülkelerinde demokrasinin gelişmesi ta- nhine ciddiyetle bakmalıdırlar; 100 yıl süreıı din savaşlannı, 1789 Fransız lh- tilali öncesini çok iyi okumalarını öneriyorum. AB görünürde, Türkiye'ye demok- rasiyi önerirken onıın "olma/.sa ol- maz" en önemli unsuru olan laikliği bir kenara itmiş olmuyor mu? ABD'ye gelince, 2002 yılında AKP'nin iktidara gcliş sürecinde AKP'yi kesin destckleycn ABD yö- netimi, bu son aşamada daha dikkat- li bir yol izliyor. VVashington'da açıklamalar yapan yetkililer, "hem demokrasinin hem de laikliğin gözetilmesi gerektiğini" belirteıek bu iki kııruma eşit düzeyde önem veriyorlar. Bu tutumu ilk kez Dışişleri Bakanı Rice benimsedi ve Türk-Amerikan Konseyi'nin geçen ay Washington'da yaptığı toplantıda. "Türk seçmeninin Türkiye'nin geleceğini belirlenıesi- ni, bunun da Türkiye'nin laik de- ğerleri ve demokrasi ile uyum için- MllMIMIIIıill 1 ! gOfgHygttİttgMfcJI Turkcell lılere 1000 lerce 129YTL 3 ay boyunca her 100 kontöryüklemeye kontör hediye 1 aylık MMS hediye Bonus'a peşin fiyatına 5 taksit Sony Ericsson ()) TURKCELL 4-bonus Hazır Kartlılaı için hediye 1000 kontör 1 hafta, faturalılar için hediye 1000 dakika 1 ay süresince geçerlidir. KomMnyn it Itmnnu .îoofl iJiHhıne Uda- ıınıiıfrnıl.'lci! tn'H'km.'l.lı.'.lıı H.l/lt k.lıl ,il'ı mımu .'IKI.'I UiHhmr Utl*M KKt'Hıtilr. MmpAttyAttan tnın UırfcM'fl tboiMİfiri yjtrefUfMttfltfi K*mp •Jonuktodit, M.UH Ktrt rtwwİ»r1ttlii nfnıvi gonaaıitiktfo I M M 15.07. J008 t i l h i t ı * k«b( «ı .i? 1 fnıı »M'S'i ş;nnıiı'iittttktcn (OffîA 7 ı;ım nımt' 1 İMİIın'M ttinıınlrinır. Ha;n K<t|1 ibOHCİttrl kAfli&ânyi Inırrn 1 lı.tll.i ftün ıl>> lınUtirıivti İıiıMH<: vuıtıo »ffllttâûrda gctftİKİır, Kitııt.ılı lı.ıt iboneHıti İÇİ tontfiftendm BitQ^« Kftmpus'lflln fçin ıl.ıh^ııKı 3 konttr, üı^rt bırtNtltı I0n b kofltöı ctöuı Hedh f y ı k d l . 1000 adcdin umindjıki hıdonımlerı ftımtan MMS tortftelmlçn ücttötnbtrnis ItaUam sakl •^njtaderiten kı» mptıtj »• d(Vt| •iriMİaııııı.ıst, tlfyiı <jii. Banul C-uti ı.ı p»tifl fiyatui* S tskıli ı»ç*R«fil »ownı nv [râvrtorlfldt, SIUM^I ino kontOı vöW#mri#fl g»n>ltm«fcfodti i ıyri lıMıUJıklflM MtMiii • ıv boyuncii, t;n .i ıfi hnlıvı i1.ihk.il.» J ,ıy ^lif^sniu' 1uth;«-l . .?ı|{!fl'r kiııitil kr.,ı ııit • UtlCB, on ,i.' tOO Kimti.ii ulıiMh Otflffl huı knntoı ytlkfeffleftrifldıt, 1 h«ra ıjcu'rli IOÜO knntiir kaunırUr, Hpdiye 1000 kontür hatta HCO imkvi'H ıjrn lınhi'IIV' vuiücı .lUiinıiJ.tirt.i n,ı. ı t< > iİMiıı. Hı>diyf> MMSIoı 1rfy)ıoyutn:,ı )ıııKı'll dnı lınkıoll V yıti'tk'İ tıiı- < ..i|Ilı;.mtıî,iıılıi GetdrJİİİl» sO/nlnM kullanttfniv«n hfdlyı uMufltontdı « MM'ı lcı dwT«ttn« Aboıu iı.ı>m.ı gÜntlHı ÛcraMı MMS kuli.ımmı 1000 kııl!.ııuıiıt;ıı İ<IM tit'tcıliHıı, tu,1 !!! jiu.nf.ı I n!!,ıtıti,ıitt,t, vr ••jılılcıınii.'. K.uiıpiıııyo kîitıvıınııuln •••>iın .ıhu.m ıo() lcMmiu ile kanıpHny» ' l*(n kjfflptnyfi larthlnt W ko^tHannds ılotıi^iklik y j p » ^ hakkı nklulır nyfth KDVdahtldır. K;ıni|).Tiıv.ı tiüMnrU BUUriıdır. Knmpanyadîi ııılj snıuııılıılıık Mbtffl yBpildifti ınıicit.'.ıyii, ıınHiu n itli.il.Ucı finn,iy.ı .littiti Tıııktoll ilt'tısiiTi HınııetluH A inlıı bir >oıumlnlu^u Cİfı B«çcr|ldlf, Aynıılılı bilgi <.ı*iı 0 •>•(?. TiMkrclluIın l.v, Ttırk<etl Sntıv NoMalan ve www,turkf;»lt.com.|r'de. de gerçekleştirilmesini" istedi. Bu açıklamadan sonra The Was- hington Times. Bush yönetimini "da- ha sert bir çizgiye" davet ederek "Türkiye'nin rolü lelce uğrayabilir" dedi. Ardından eski Ankara Büyük- elçisi Mark Parris, Wall Street Jo- umal'da "Türk IVIahkemeleri Halkın tradesine Saygı Duymalı" başlıklı makalesinde, "ABD'nin AKP'nin kaderine il»isi/ olduğu izlenimi ver- mesini miyobik bulduğunu belirtti". (18 Mayıs 2005); eski Büyükelçi Morton Abromovvitz de aynı para- lelde açıklamalar yaparak Washington yönetiminin bu konuda aktif olması- nı istedi. ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşa- ıı Matt Bryza ise AKP'nin kapatıl- ması konusunda görüşlerinin Dışişle- ri Bakanı Riee tarafindan ifade edil- diğini belirterek, "Biz ne AKP yan- lısı ne AKP karşıtıyız, Türkiye'nin siyasal geleceğinin geleneksel laik değerleri ve demokrasiyle uyum içinde gerçekleşmesini uıııııt et- mekteyiz" dedi. (17 Mayıs 2008) ABD dikkatle izliyor Bu konuda kuşkııya yer venneyeeek açıklamalar, ABD Ankara Büyükclçisi Ross VVilson tarafindan Cumhuriyet gazetesine verdiği söyleşide yapıldı. Wilson, kapatılnıası konusunda: "Güçlü, demokratik kurumlara sa- hip, laiklik ilkeleri ve hukukun üs- tünlüğünün geçerli olduğu bir Tür- kiye ile calışıııak istiyoruz" değer- lendirmesini yaptı. (10 Mayıs 2008) Bu açıklamalar ABD yönetiminin laiklik ilkesine sahip olmayan bir de- mokrasinin demokrasi olmayacağını artık gördüklerini, tersine bir dayat- manın Türkiye'de "istikrarı" altüst edeceğini anladıklarını göstermesi bakımından çok anlamlı ve önemlidir. ABD'nin bu tavnnın AKP ve yan- daşlaıı tarafindan hoş karşılanmadığı, tedirginlik yarattığı anla- şılıyor. Belki de, Başba- kan Erdoğan'ın sinirlili- ği bu noktalardan kay- naklanıyor. Bu arada AKP'nin, bu konularla ilgili olarak VVashington'da çalışan bir ekibinin olduğu da gün yüziine çıktı. Gerek Zaman'daki yo- rumlar, gerekse Yenişa- fak'ta Fehmi Koru'nun yazıları bunun işaretleri- ni veriyor. Ömeğin, Za- man'da Waslıington'dan yazan Ali H. Aslan ya- zısına, "ABD'nin çile- den çıkaran Türkiye Politikası" başlığını koy- muş. (19 Mayıs 2008) Aslan, ABD yönetimi- ni eleştinnekle kalmıyor: "...artık Amerikan yönetimi Türkiye'de ölüm kalım mücadelesi veren bir hükümet var- ken, işlerin eskisi gibi yürüyecğini mi sanı- yor?" diyc tehdit ediyor. Ayrıca, Başkan Busb, "...İslam dünyasının en başarıh demokrasisinin kökünc kibrit suyu dök- mek gayretlerini çok daha ciddiye almalı" önerisinde bulunuyor. Yazıda, ABDpolitika- sının, Türkiye'deki "tüm güç odaklarıyla arasını iyi tutmaya çalışmak" olduğu ancak bu yakia- şımla "kimseyi tatmin edemeyeceklerinden uzun vadeli hedeflerine ulaşamayacakları" be- lirtiliyor. Fehmi Koru da Ycni- şafak'ta daha önce hiç göıülmedik ve alışılma- dık bir biçimde ABD Başkanı Bush'a yükle- niyor. (20 Mayıs 2008) Washington yönetimi- nin destcğini almak için ABD'de bulunan AKP ekibinin, Başkan Yar- dımcısı Dick Cheney'nin kıınnaylanyla göıüştüğii ve ABD'nin kapatılma davasında net bir tavır alması ve AKP'ye destek vermesinin istendiği be- lirtiliyor. Cumhuriyet'te Bahadır Selim Dilek'in önemli haberinc göre; Dick Cheney'nin kur- maylan, AKP'lilerc "Ra- dikal İslamcılara göz kırpan söylemlerden u/ak durun, Türki- ye'nin köklü kurumla- rıyla çatışmayın, geı- ginlikleri a/allın " öne- rilerinde bulundu. (21 Mayıs 2008) TurkcellExtra ve Turkcell Satış Noktaları'nda Arkası 8. Sayfada GALINA BREITKREUZ AFGANİSTAN GERÇEĞİNDE ŞERİATA KARŞI KADINLAR Taliban iktidarınuı devrilmesinden sonra iUganistan'a giden Alman ğazeleci Galina Breitkreuz, kadınların yaşam savapı akıcı röportajlarla anlatıyor. Şeriata direnen cesur Afgan kadınlan, yoksulluk ve tehlikeler arasında çağdaş yaşama ğcçişin yollarım arıyor. ZEYNEP ORAL 0 GÜZELİNSANLAR Zeynep Oral'ın Kaleminden, Abîdin Dinodan Sezen Aksu'ya, Nâzım Hikmeneıı Leyla Gencer'e, Aziz Nesin'den Yaşar Kemare kadar daha güzel bir dünya öziemiyie yanıp tutuşan insaniarın öykîisü... ZEYNEP ORAL KADIN OLNAK Zeynep oral, dünya kadıniarının aynmcılığa karşı geliştirdiği evrensel kadın dayanıpasını Türkiye'ye yansıtan ilk gazeteciydi ye Türkiye'de çağdaş ieminist hareketin ilk kıvılcımını çaktı. "Kadm Olmak" haklarını arayan kadınların başucu kitabına dönüştü. A İKİ A Yayın DağKım DÎI2272454I Markez: Ankara Şubc Izmlr Şubc: ALFA DAÛITIM »JIÜÜI53IB c<Cumhuriyet Kitapları www.cumhuriyetkitaplari.com Prof Nurettin Ma/lıaı Öklel Sokak No- 2 ŞİŞİI Tel: 0 212 343 72 74 Alalürk Bulvaıı No 125 Kat: 4 Bakanlıklar Tel: 0 312119 50 20 H Ziya Bulvaıı 13!ı? Sokak No: 2/3 Kasaport Tel: 0 232 441 12 20
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle