23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17HAZİRAN2008SALI CUMHURİYET SAYFA ÇEVRE 13 Kyoto kriterlerine ulaşmak için 4 yılımız var lstanbul Haber Servisi - Küresel ısınmaya yol açan sera gazı emisyonlannın azaltılması- nı öngören Kyoto Protokolü'ne Türkiye'nin ka- tılunıııın uygun bulunduğuna dair yasa tasan 11 Haziran'da TBMM Çevrc Komisyonu'nda kabul edildi. Aııcak Kyoto Protokolü'nün sü- resinin 2012'de doluyor olması ve Türki- ye'nin bıuıun gibi imzaladığı birçok uluslararası sözleşmeyi uygulamaması nedeniyle tartış- malar bitmek bilmiyor. lşvcrenler de Türki- ye'nin ekonomisine zarar gctireceği gerekçe- siyle diinyanm sonunu hazırlayan küresel ısın- maya karşı tek somut adım olarak karşımızda duran Kyoto Protokolü'ne karşı çıkıyor. Kyoto Protokolü, küresel ısınma ve iklim de- ğişikliği konusunda mücadeleyi sağlamak amacıyla Birleşmiş Milletler îklim Değişikli- ği Çerçeve Sözleşmesi içinde 1997'de, yakla- şık3 yıl süren görüşmelerin ardından imzalandı. Bu protokolü imzalayan ülkcler, karbondi- oksit ve sera etkisine neden olan diğer beş ga- zın salınımını azaltmaya veya bunu yapamı- yorlarsa salınım ticareti yoluyla haklarını art- tınnaya söz verdile Protokol, ülkelerin atmosfere saldıkları kar- bon miktarını 1990 yıhndaki düzeylere dü- şürmelerini gerekli kılıyordu ancak 1997'de im- zalanan protokol, 2005'te yürürlüğe girebildi. Çünkü, protokolün yürürlüğe girebilmesi için onaylayan ülkelerin 1990'daki emisyonlannın yeryüzündeki toplam emisyonun yüzde 55'ini bulması gerekiyordu ve bu orana ancak 8 yı- lın sonunda Rusya'nın katılımıyla ulaşılabildi. Kyoto Protokolü şu anda dünyadaki 160 ül- keyi ve sera gazı salınımlarının yüzde 55'in- den fazlasını kapsıyor. Protokolün hedefleri şöyle:"Atmosfere sa- lınan sera gazı miktarı yüzde 5'e çekilecck. Endüstriden, motorlu taşıtlardan, ısıtıııadan kaynaklanan sera gazı miktarını azaltmaya yönelik mevzuat yeniden düzcnlenecek. I)a- ha az enerji ilc ısınma, daha az cnerji tüketen araçlarla uzun yol alma, daha az enerji tü- keten teknoloji sistemlerini endüstriye yer- leştirme sağlanacak. Ulaşımda, çöp depo- lamada çevrecilik temel ilke olacak. At- mosfere bırakılan metan ve karbondioksit ^ - • V « 1i 1 01:111111111 düşürülmesi için alternatif enerji kaynaklarına yönelinecek. Fosil yakıtlar yerine örneğin bio dizel yakıt kullanılacak. Çimento, demir-eelik ve İrîreç fabrikaları gi- bi yüksek enerji tüketen işletmelerde atık iş- lemleri yeniden düzenlenecck. Termik sant- rallarda daha az karbon çıkartan sistemler, teknolojüer devreye sokulacak. Güneş ener- jisinin önü açılacak, nükleer enerjide kar- bon sıfır olduğu için dünyada bu enerji ön plana çıkarüacak. Fazla yakıt tüketen ve faz- İa karbon üretenden daha fazla vergi ah- nacaktır." Kyoto'nun Işleylgl Kyoto Protokolü devletler tarafmdan des- tekleniyor ve BM şemsiyesi altında küresel ku- rallar ile belirleniyor. Protokolde devletler iki genel sınıfa aynhyor. Gelişmiş ülkeler, "Ek 1" ülkeleri olarak anılıyor ve gelişmekte olan ül- keler "Ek l'de yer almayan ülkeler" olarak anılıyor. Ek 1 ülkeleri sera gazı salınımlarını azaltmayı kabul etmiş ülkeler. Ek 1 'de yer al- mayan ülkelerin ise sera gazı sorumlulukları yok ve her yıl sera gazı envanteri raporu ver- meleri gerekiyor. Kyoto Protokolü'ndeki hedeflerine uymayan herhangi bir Ek 1 ülkesi bir sonraki dönem azaltma hedeflerinin yüzde 30 daha azaltılması ile cezalandınlıyor. 2008 ile 2012 arasında, Ek 1 ülkeleri sera ga- zı salınımlarını 1990 yıh seviyesinden ortala- ma yüzde 5 aşağıya çekmek zorundaydı. Bir- çok AB üyesi ülkeyc göre bu oran 2008 için beklenilen sera gazı salınımlarının yüzde 15 aşağısma denk geliyor. Ortalama salınım azal- masının yüzde 5 olarak belirlenmesine karşın AB üyesi ülkelerin salınım hedefleri yüzde 8 azaltma ile tzlanda tarafından hedeflenen yüz- de 10 artınına kadar değişmekte. Bu azaltma hedefleri 2013 yılına kadar be- lirlendi. Kyoto Protokolü, Ek 1 ülkelerinin se- ra gazı salınımı hedeflerine ulaşmak için baş- ka ülkelerden salınım azalması satın alabil- meleri esnekliğine de olanak veriyor. , Birçok ülke bütçeden pay ayırdı AB Salınım Ticaret Borsası gibi çeşitli bor- salardan vcya Ek 1 'de yer almayan ülkelerin salınımlarını azaltan Temiz Gelişim Tekniği (TGT) projeleri ile diğer Ek 1 ülkelerinden sa- tın alınabiliyor. Sadece TGT Yönetim Kııru- lu tarafından onaylanmış Onaylı Salınım Az- altımları (OSA) alınıp satılabiliyor. BM çatısı altında, Kyoto Protokolü Bonn merkezli Temiz Gelişme Tekniği Yönetim Kurulu'nu Ek l'de yer almayan ülkelerde gerçekleştirilen TGT projelerini değerlendirip onaylaması için lcurdu. Bu projeler onaylan- dıktan sonra OSA veriliyor. Pratikte bu kurallar Ek 1 'de yer almayan ülkelerin sera gazı sınır- lamalarına tabi olmadıklarını ama sera gazını azaltan bir projenin bu ülkelerde uygulanma- sı durumunda elde edilen karbon kredisinin Ek 1 ülkelerine satılabilcceği anlamına geliyor. Tüm Ek 1 ülkeleri Kyoto Protokolü içinde se- ra gazı salınım değerlcrini gözetim altında tutl mak için ulusal daireler kurdular. Japonya, Kanada, îtalya, Hollanda, Alman- ya ve daha birçok ülke devlctleri karbon kre- disi için bütçeden pay ayırmış durumda. Bu ül- kcler kendi büyük enerji, pctrol, doğalgaz holdingleri ile birlikte çahşarak mümkün olan en fazla sayıda karbon kredisini en ucuza al- maya çalışıyor. Iş dünyası protokole karşı çıkıyor Türkiye Işveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) yaptığı yazıh açıklamada, Kyoto Protokolü'ne katılımın, Türkiye ekonomisine ve sanayisine getireceği maliyetin mutlaka bir etki analizi yapılarak belirlennıesini istedi. Kyoto'nun maliyetinin, sanayinin omuzlanna bırakılmaması gerektiği belirtilerek "Türk sanayiinin rekabet gücü ve Türk ekonomisinin büyümeyi sürdürerek daha çok ve daha iyi iş yaratma potansiyeli zarar Değişim şart görmemelidir" denildi. Türkiye'nin Kyoto Protokolü'nü kabul etmesi halinde gelişmiş ülkeler gibi işlcm görerek, bağlayıcı nitelikteki emisyon azaltma yükümlülüğü altına gireceği, sanayileşme ivmesinin azalacağı ve kalkınma hızının düşeceği öne sürüldü. Açıklamada, "Dünya Bankası verilerine göre Türkiye'nin 2004 yıh itibarıyla kişi başına emisyon miktarı 3.2 ton CO2 düzeyindedir. Bu düzey, 4.3 ton olan dünva ortalamasından bile düşük olup, 8.2 tonluk AB ortalamasının ve 13.2 tonluk gelişmiş ülkeler ortalamasının çok altındadır. Türkiye'nin, gelişmiş ' ülkelerle benzer bir emisyon azaltma yükümlülüğü altına girmesi ^ hakkaniyete ve ülkemizin İAD taraf olduğu Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği İ Çerçeve Sözleşmesi'nin (İDÇS) 'ortak ama farklı sorumluluklar' ilkesine aykırıdır" denildi. Kyoto Sözleşmesi 'ni bugünkü şartlarda onaylamanın Türkiye'nin kalkınmışlık düzeyine ve büyüme ihtiyacına uygun olmayacağı savunulan açıklamada, Türkiye'nin kişi başına sera gazı emisyonunun gelişmiş ülkelere göre çok daha düşük olduğu belirtildi. Kyoto Protokolü'ne katılımın, ancak Türkiye'nin kendi inisiyatifi ile uyguladığı yüksek maliyetli önlemlerin uluslararası toplum tarafından kabul görmesi ve Ek-1 ülkeleri arasında özel konumunun tanınması halinde, düşünülmesi gerektiği kaydedildi. Türkiye Kyoto Proto- kolü'ne taraf olan 178. ülke oldu. Protokolün belirlediği hcdefler 4 yıl sonra doluyor ve Türki- ye'nin kalan bu kısa sü- reyi nasıl değerlendire- ceği merak ediliyor. Böl- gesel Çevre Merkezi Türkiye Ofısi'ne göre Türkiye'nin önümüzde- ki günlerde yenilenebi- lir enerji, enerji verimli- liği, ulaşımda toplu ta- şımacılık ve sürdürüle- bilir atık yönetimi gibi konularda önemli adım- UE0RU» Ben istersem dünya değişir. n Siz de, dünyanın daha iyi bir yer olması için, katkıda buiunabilirsiniz. Worldpuan'larınızla eğitim, gençlik, sağlık, bilim ya da çeyre konulannda, dokuz farklı sosyal sçrumluluk projesine bağış yapabilirsihiz. AVfıatılı bUgi'veJjaşvurıı içih: * 4 4 4 p 4 4 ^ ' ü y l Woridpüan1arınızla yaptığını? bağış kadar biz de ek^katkıda bulunayöryz. ft( Çünkü, rtepirniz daha iyi bir dünya istiypruz.. J> V \'AJ Lösemili Çocukiar Vakfı 5C1EMCE F CENTERS I FDUNDATION | I TOflKİVE BİLİM L MERKEZLtRİ | VAKFt • • » m 0 • unı Hizmette sınır yoktur. lar atması gerekiyor. Türkiye'nin acilen yap- ması gereken değişik- likler şöyle: • Yenilenebih'r ener- ji kaynakları: Şu anda rüzgâr ve güneş gibi ye- nilcnebilir enerji kay- naklarının Türkiye'de kullanımı yüzde 1 'in al- tında. Bu süreçte bu sek- törlerin çok büyük bir ilerleme kaydeceğini bekliyoruz. Dünya 2012 sonrasını bugün tartışı- yor. 2012'den sonrasını doğru kurgulamak için bu camiaya katılmak önemlıydi. Bu noktada büyük bir adım atıldı. • Ulaşım: Ulaşım en zor sektörlerden birı. Enerji konusunda kö- mür gibi fosil yakıtlann yerine konacak çok şey var. Oysa ulaşımda pet- rolün yerine konacak yakıt yok gibi görünü- yor. Bunun dışında Tür- kiye'de ulaşımın yüzde 95'inden fazlası kara- yolu ile yapılıyor. • Atık yönetimi: Dü- zenli depolama, son 3-4 yılda yaygınlaştırıldı. AB uyum süreciyle ya- tırımlar yapıldı. Yeni gelişen sektör, atıkların enerji cldc ctmck için kullanılması olacak. Me- tan atıklarının toplan- ması ve yakılarak elek- trik üretilmesi gibi tek- nolojiler var. Bunların tüm Türkiye'deki atık alanlarda uygulanması gerekiyor. Bireysel önlemler Küresel ısınmayı dur- durabilmek için bireyle- re de önemli görevlcr düşüyor. • Bilgilen: Anlama- dığınız bir şeyi çöze- mezsiniz. Ne konuştu- ğunuz hakkında bilgi- lenin, araştınnacı olun, daha fazla ve sürckli öğ- renin. Herkes doğruyu söylemiyor. Hcr okudu- ğunuza ve gördüğünüze de inanmayın. t/ Ağaç dik: Varsa kendi bahçenizc, evıni- zin etrafına veya kom- şularımz ile birlikte ye- rel yönetimlerc başvu- rarak yollara boş yerle- re ağaç dikin. Ağaçlar, havadaki karbonu alıp oksijen verirken aynı zamanda kışın rüzgârj kesip buharlaşma ile olan soğumayı önleyip evlerimizin ısıtma fatu- rasını; yazın ise gölge yaparak soğutma ihti- yacını azaltıp enerji fa- turası ve dolayısı ile fo- sil yakıtı kullanımını azaltabilir. • Enerjiden tasar- ruf et: Kışın eviniz çok sıcak olunca serinlemek için pencereleri açma- yın; kalorifcrleri kısm.. Isıtıcıyı daha fazla aç- mak yerine sizi sıcak tutacak giysiler giyin. Normal ampulleri flo- rasan gibi tasarruflu am- puller ile değiştirin. Sı- cak günlerde klimayı açmak yerine dalıa lıafif, bol giysiler giyin ve van- tilatör kullanın. • Elektrikli aletleri düğmesinden kapat: Kullanmadığımız zaman ışıklan, televizyonu, bil- gisayan, ısıtıcılan, elek- trikli aletleri açık bırak- mayın. Tembellik edip TV, bilgisayar gibi elek- trikli aletleri standby'da bırakmayın. Bilgisayar ve TV'leri de kullan- madığınız zaman düğ- mesinden kapatın. • Alışverişini oldu- ğun yerde yap: Yerel mağaza, alışveriş mer- kezlerinden ve pazarlar- dan alışveriş yapm. • Daha az ve kısa mesafelere seyahat et: Zorunlu olmadıkça tatil için çok uzaklara git- meyin. • Güneş enerjisı kullan: Mümkün ol- dukça güneş eneıjisi kul- lanın. Güneş enerjisi ile. doğanın dengesini boz- madan sıcak su elde ede- bilir, evinizi ısıtabilir ve elektrik enerjisi ürete- bilirsiniz. • Az tüket, yeniden kullan, geri döndür: Plastik gibi maddelerin kullanımını ve çöp üre-, timini azaltın. Alışvc- rişte aldığınız ürünler aşırı paketlenmiş olma- sın. Mümkünse bu tür çevreye zararlı madde- leri fazlaca satın alma- yın.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle