03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2008 ÇARŞAMBA HABERLER Ingiliz ekonomi gazetesi Financial Times'in ekinde Türkiye siyasetindeki belirsizliğe dikkat çekildi 'Yönetilmesi zor bir ülke' GIDADA AFLATOKSÎN Türkiye y ye 69 uyarı yapıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'ye, Avrupa Birliği'ne (AB) gıda ihracatında, "Hızh Alarm Sistemi" kapsammda, bu yılin ilk 10 haftasında 69 uyan yapıldı. Gıda Güvenliği Demeği'nin yayın organı Gıda Güvenliği dergisinin mart/nisan sayısında yayımlanan verilere göre, AB bünyesindeki gıda ve yem için hızh alann sistemi (RASFF) çerçevesinde, yılın ilk 10 haftasında toplam 570 bildirim yapıldı. Bu bildirimlerin 297'si bilgilendinne, 273'ü uyan niteliğinde oldu. Bu dönenıde Çin'e 82 bildirimde bulunulurken Türkiye'ye de 62 bilgilendirme, 7 uyan olmak üzere toplam 69 bildirim yapıldı. Türkiye'ye yapılan 69 bildirimin 54'ü aflatoksin kaynaklı oldu. AB'ye ihraç edilen 33 kurutulmuş incir, 16 fındık ve 5 fıstık üriinünde aflatoksin limitlerinde uygunsuzluk belirlendi. Aynca, biber ve kayısıda sülfıt kalıntısı nedeniyle 4, böcck kalıntısı nedeniyle 2, uygunsuz sağlık sertifikasyonu nedeniyle 2, biberde oxamyl nedeniyle 2, midyede eschcriacoli kontaminasyonu nedeniyle 1, meyve suyunda omethoate nedeniyle 1, kanşık kuruyemişte salmonella nedeniyle 1, jelde chlorampenicol nedeniyle 1 ve balda sulphadimidine nedeniyle de 1 bildirim yapıldı. Söz konusu dönemde AB, Çin'e (24'ü aflatoksin nedeniyle) 82, lran'a tamamı aflatoksin kaynaklı 43, ABD'ye (15'i aflatoksin kaynaklı) 29 bildirimde bulundu. RASFF, AB üye ülkelerinin herhangi birinde gıda ve yem konularında insan sağhğını tehdit eden bir risk saptanması durumunda, diğer ülkelerin de bilgi sahibi olmasını sağlayan bir araç olarak çalışıyor. Dış Haberler Servisi - Ingiliz ekonomi gazetesi Financial Ti- mes, dün yayımladığı "Türkiye 2008" ekinde, Türkiye siyasetinde yaşanan belirsizliğin AKP hükü- metini adeta felce uğrattığı yoru- munu yaptı. Türkiye'yi başta siya- si ve ekonomik gelişmeler olmak üzere çeşitli yönleriyle değerlen- diren gazete, CHP Genel Sekrete- ri Önder Sav'ın dinlenmesiyle il- gili olayın "çatışma halindeki kurunıların birbirlerine güven- mediklerini" ortaya koyduğunu yazdı. Türkiye'de kuşku ve felç orta- mının hükümct, ordu, cumhurbaş- kanı, yargı ve medya dahil tüm si- yasi İcurumlara hâkim olduğunu vurgulayan gazete, bu hoş olmayan durumun kısmen siyasetin zorlu ya- pısından kısmen de "muhalefetin oportünizminden" ve başta türban karan olmak üzere, Başbakan Re- ccp Tayyip Erdoğan'ın "stratejik hatalarından" kaynaklandığı yo- • Türkiye'yi çeşitli yönleriyle değerlendiren gazete, Önder Sav'ın dinlenmesiyle ilgili olaym "çatışma halindeki kurumların birbirlerine güvennıediklerini" ortaya koyduğunu yazdı. ruınunu yaptı. Türban girişimi ve bunun yol aç- tığı tartışmalann kurumlan birbirine düşürdüğünü kaydeden gazete, AKP'nin seçim zaferinin ardın- dan durumu kötü bir şekilde yö- nettiğini belirtti. Gazete, AKP'nin ülkeyi lslamcılaştınnaya yönelik bir gündemi olduguna ilişkin şüphe- lerin arttığını, Erdoğan'ın da bazen türban kararından "pişman oldu- ğu" izlenimi vcrdiğini öne sürdü. Beklenmeyen değişiklik Türkiye'nin toplumsal, siyasi ve etnik anlamda yaşanan bölünmcler nedeniyle yönetilmesi zor bir ülke olduğunu belirten Financial Ti- mes, bu havanın 18 ay önce hâkim olan göreceli sükûnet ve istikrar or- tamına göre beklenmeyen bir de- ğişiklik olduğunu ve 2003-2006 dö- neminin Türkiye için iyi bir dönem olduğu görüşünü belirtti. Türki- ye'de "uzlaşı ve fikir birliği" sağ- lanmasımn zor olduğunu kaydeden gazete, bunun Avrupa Birliği (AB) ve dünyayla olan ilişkileri de geri- lettiğini savundu. Nuri Bilge Cey- lan'ın Cannes Film Festivali'nde yaptığı konuşmaya atıfta bulunan gazete, Türkiye'nin hızla gelişme- si ve AB üyeliğine hazırlanmasına karşın dünyada şekillenen fıkirler ve rüzgârlardan şaşırtıcı bir bi- çimde uzak göründüğünü savuna- rak Türkiye'nin bu açıdan "yalnız" olduğunu belirtti. Gazete, ülkede çoğu kentli ve or- ta sınıftan olan "laik elitlerin" ayrıcalıklarını kaybettiğini ve AKP'nin temsil ettiği muhafazakâr kesimlerin egemen olduğu bir sis- temin yerleşmeye başlamasından endişe duyduğunu savundu. Fi- nancial Times, laiklerin genel ola- rak CHP'yi desteklediğini, ancak CHP'nin başansız olması nede- niyle gözlerini yargıya ve orduya çevirdiğini yazdı. Türkiye'yi "kavşaktaki ülke" olarak nitelendiren gazete, Türk ekonomisi için "Birinci ligde, an- cak ne zamana kadar" sorusunu sordu. Türkiye'de ekonomik can- lanmanın "en azından şimdilik" sona ermiş gibi göründüğünü be- lirten Financial Times, "büyüme hızını yavaşlatan çeşitli faktör- lerin bulunduğunu, ekonominin birkaç yıl hedeflerin üzerinde performans gösterdikten sonra dengeye oturmaya başladığını" yazdı. Gazete, Türkiye'nin son dört yılda bol küresel likidite ile gö- reli iç siyasi ve ekonomik istikrar sayesinde doğrudan yabancı ser- maye çektiğini kaydetti. DEVRlMCt SOL DAVASI Dosyalar CD 'ye aktardacak Baba özlemi cezaevindesona erdi Beşiktaş'taki Istanbul Adliyesi'nde tu- tuklu yargılanan babasına dokunup, öp- mek isteyen, ancak izin verilmeyince ağlayarak çevredekilere duygulu anlar yaşatan Oğuz Bircan (7) ve kardeşlerinin baba özlemi, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in araya girmesi ile sona erdi. Edirne F tipi Cezaevi'nde eşi Gülay Bir- can, oğulları Oğuz, Abdullah, Ahmet ve kı/.ı Fatnıa Bircan ile görüşen Mustafa Gezer, duygulu anlar yaşadı. Edirne Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Dikmen, cezaevi kütüphanesinde yaptı- ğı konuşmada, "Bugün Oğuz'un arzu- sunu gerçekleştiriyoruz. Oğuz, 1.5 yıldır misafir ettiğimiz babasını daha önce ba- na gelip (Savcı anıca, ben babamı görmek istiyorum) deseydi, bunu mutlaka ger- çekleştirirdik" diye konuştu. Gezer de Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve ce- zaevi yönetimine bu buluşmayı sağla- dıkları için teşekkür etti. (Fotoğraf: AA) Istanbul Haber Servisi - 1. Ordu Sı- kıyönetim Komutan- hğı tarafından 1981 yılında açılan ve Yar- gıtay'ın evrak eksik- liği nedeniyle bozdu- ğu 1243 sanıklı Dev- rimci Sol ana davası- nın 400 klasörlük dos- yası 56 bin YTL'ye elektronik ortama ak- tarılacak. 12 Eylül askeri dar- besinden sonra "Ana- yasal düzeni yıkma- ya teşebbüs" iddia- sıyla açılan ve 27 yıl- dır sonuçlanmayan da- va, Üsküdar 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürüyor. Davanın dün- kü duruşmasına katı- lan sanık avukatlann- dan Behiç Aşçı, dos- yanm tamamının ken- dilerinde olmadığını, inceleyemediklerini söyledi. Avukat Aşçı, "Yaklaşık 400 küsur klasörden oluşan bir evrakla karşı karşı- yayız. Belgeleri te- min ettiğimiz teknik makinelerle bilgisa- yar ortamına aktar- mak mümkün olına- dı. Adalet Bakanlığı bütçesinden dosya- nın tamamının elek- tronik ortama akta- rılarak savunmanın yararlanmasına sıı- nulmasını talcp edi- yoruz" dedi. Dosyanın tamamı- nın elektronik ortama aktarılmasına karar veren mahkeme he- yeti, bu işlemin da- vanın bundan sonraki aşamasmda kolaylık sağlayacağını belirtti. Mahkeme, elektronik ortamda örnek alın- ması için gerekli olan disketlerin sanık avu- katlarınca temin edil- mesine karar vererek duruşmayı erteledi. Ağabeyim Orhan Başak ı ölümünün 40'ıncı gününde hasretle anıyoruz. B.Avşar Başak ve Ailesi VEFAT Baromuzun 3083 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT RIFAT BOYACIOĞLU vefat etmiştir. Aziz Meslektaşımızın cenazesi 11.06.2008 Çarşamba günü (bugün), Kadıköy Fenerbahçe Camii'nde kılınacak ikindi namazını müteakip Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilecektir. Mcrhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplanna başsağlığı dileriz. tSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI Acı Kaybımız Izmir Karşıyaka UMAR ailesinden büyükler kuşagının en küçüğü, merhum Hasan Münir Umar ve Nermin Umar'ın sevgili kızlan, Süha-Tülin Umar ve Duygu-Ugur Büke'nin sevgili kardeşleri Bilge-Ayla Umar ve Ipek-lzzet Günay'ın amca çocukları, Ceren-Bora Gülan'ın teyzeleri ve Demir Gülan'ın büyük teyzesi Sevgi dolu insan SEVGİ UMARönce gidenlere kavuşmuştur. Cenazesi I 2 Haziran Perşembe (yarın) Teşvikiye Camii'inde kılınacak öğle namazından sonra, Zincirlikuyu Mezarlıgına defnedilecektir. TANRI RAHMET EYLESİN. Ailesi VEFAT T.C. Merkez Bankası lstanbul Şubesi kısım amiri Sicil No 1439 (emekli) İ. SEMİH YENER 07.06.2008 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 09.06.2008 tarihinde Zincirlikuyu Mezarlığı'nda bulunan aile kabristanına defnedilmiştir. AİLESİ BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 29141 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT ERTUGRUL ÇAKIR 09.06.2008 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 10.06.2008 Salı günü kaldırılan aziz meslektaşımıza Tann'dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplanna başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI SAYIN T.C. ANAYASA MAHKEMESİ ÜYELERİ Siyasi bir simge olan ve kadınlarımızı, erkeklerin malı ve oyuncağı haline getiren türbanın, Üniversitelerimizde serbest bırakılması hususundaki Ânayasa değişikliğini ÎPTAL eden tarihi kararınız nedeniyle, değerli hukuk- çularımızı kutlar, şükranlarımızı sunarız. Laik ve çağdaş T.C.'nin sahipsiz olmadığını bir kere daha ispat ettiniz. Unutulmamalıdır ki; adaletin kestiği parmak acımaz. Herkes bu karara saygı duymalıdır. Zira, ADALET DEVLETİN TEMELlDÎR. KADIN HAKLARINI KORUMA DERNEĞİ Genel Başkan Av. GÖNÜL İŞLER AVRUPA GURAY OZ Türkiye Nereye Gidiyor? Şair "Dörtnala gelip uzak Asya'dan, Akde- niz'e bir kısrak başı gibi uzanan" demişti. Ef- saneye uygundur. Yürekli birçıkışa, kurtuluşaça- ğırır insanları; cesaretin, kahramanlığın, ülkeyi sa- hiplenmenin şiiridir. Emperyaliste dikienir, "bu memleket bizim" der. Biz, onun "biz" dediğin- de ne kadar geniş, ne kadar zengin birharitadan söz ettiğini, onun yaşamından, şiire dönüşmüş kavgasından, kavgaya dönüşmüş şiirinden bili- riz. Şimdiyse gittikçe yoksullaşan, yoksullaştırılan bir ülkemiz var. Yalnızca gittikçe kabaran borçları açısından değil, kelimeler azaldığı, yazılar sinikleştiği, ma- kaleler ısmarlandığı, yavan biredebiyata mankûm edildiğimiz, tartışmalarımız gittikçe sığlaştığı için yoksuluz. Yoksulluğumuzun en önemli kanıtı, Amerikan sosyolojisinin en sıradan kavramlarıyla düşünen, tarihin en yavan filozoflarına, sosyologlarına, çok- tan aşılmış, harcıâlem yazıcılarına bel bağlamış liberallerin entelektüel dünyayı baskı altına almış olmalarıdır. Yeni liberaller, postmodern şaşkınlığın parıltı- sına kapıldılar. Kendilerini ilerletebilecek tartış- malar yerine, şeriat özlemcisi muhafazakârların çağdaşlığa ayak direyen mollalarıyla ittifaklar kur- mayı, onların diliyle konuşmayı yeğliyorlar. Batı- lı benzerlerinin ya da örnek aldıkları neoliberalle- rin hikmetlerine de fazlasıyla güveniyorlar. Çağımızın Batılı neoliberali, emperyalist siya- setin borazanıdır. Bizimki de onun düdüğü oluyor. ••• Peki, Türkiye nereye gidiyor? Türkiye, Osmanlı'nın son döneminde yola çık- mış, Cumhuriyet'lehızlanmışbirvapurabenziyor. Hep Batı'ya gitmek isteyen bir vapurdur Türkiye. Arada bir dümeni ele geçiren kaptanıderyalar rotayı hep Doğu'ya kırmak isterler. Her defasın- da hırçıkar. Hır çıktıkça hırçınlaşırlar. Yasama da, yürütme de, yargı da kendilerin- den olsun isterler. Sığ neoliberal destekçiye düşen görevse bu is- tekleri kitabına uydurmak, bin dereden su geti- rerek, ırmağı tersine akıtmaktır. Bu bapta de- mokrasi varyasyonları üzerinde takla atmakta hiç kimse bizim yeni liberallerimiz, muhafazakâr "de- mokratlarımızla" yarışamaz. Demokraşiden an- ladıkları, daha doğrusu evvel eski bildikleri, bin bir türlü seçim sistemleriyle, bin bir türlü alavere dalavereyle seçimden seçime halktan oy topla- mak, sonra da bildiğini okumaktır. Son zaman- larda sık sık sözünü ettikleri "katılımcı demok- rasi" de sistemlerinin üstüne çekmek istedikleri ciladan ibarettir. Gerçek bir katılıma, halkın örgütlenerek katıl- dığı bir demokrasiye izin vermeye zinhar niyetle- ri yoktur. • * • Peki, şimdi Türkiye gemisi nereye gidiyor? Kaptanıderya yine rotayı Şark'a kırdı. Vapur yoldan çıktı. Pusula şaştı, yelkenler parçalandı, tayfa isyanlarda. Yargının, rota değişikliğine "ha- yır" demesi isyankâr tayfayı çileden çıkardı. Yeni liberal koro ise hâlâ vapurun Batı'ya doğ- ru ilerlediği masalındadır. AB kucak açmış Türkiye'yi bekliyor! Sarkozy sanal cumhurbaşkanı, Merkel kendini bilmez ge- çici başbakandır. Fransa'da anayasaya eklenen ve Türkiye'yi işaret eden, ille de referandum di- yen madde şakadır sadece! Batı'nın Türkiye'yi ne almak, ne vermek is- teyen siyaseti hepsinin işine geliyor aslında. Mu- hafazakârlar girer gibi yaparak, siyasetlerini ege- men kılmak niyetindeler. AB de öyledir; alır gibi yaparak emretmekte, almayacağını söyleyerek şantaja durmaktadır. Türkiye'nin demokrasisi ya da laikliği umurlarında bile değildir. Peki, halkın bu işten haberi var mı? Süreçlere katılmanın yolunu açacak örgütlen- me hakkına, hukukuna sahip olmayan halkın na- sıl haberi olsun? Sosyal haklar mücadelesi yeri- ne sadakaya alıştırılmak istenen o değil mi? ••• Türkiye nereye gidiyor? Türkiye tehlikeli suların girdabında sürükleniyor şimdilik. Yargının koyduğu noktadan sonra siya- set dünyasını ne bekliyor hep birlikte göreceğiz. Vapur şimdilik tehlikeli sularda pusulasız seyre- diyor. Rotayı şarka çeviren kaptanıderya düme- ni bırakmamak için direniyor. Siz söyleyin Türkiye nereye gidiyor? e-posta: [email protected] ULUSAL BUGUN N A 16:00 ENERJİ DOSYASI Yük. Elektrik Müh. Ünal Erdoğan Ulusal Enerji Politikalan 20:30 GEÇİM VE TUTUM Doç. Dr. Melih Baş 21:30 GÜNDEMİN ÖTESİ Rıza Zelyut ve Mustafa Dolu ile Üstü Örtülen Gerçekler Bodrum Gümbet'te Club Dedeman'da 38 hafta süper lüx 4 kişilik devremülk (30 yılhk) 8.300$ Nilgün Örs; 0538 851 97 93
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle